Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 OCAK 2005 ÇARŞAMBA
HABERLER
tstanbul'da 2003 yılında 34,2004 yılında ise 12 çocuk işkence gördüğü iddiasıyla İHD'ye başvurdu
İşkenceciyaştanımıyorALPERTURGUT
Tüm dünyada lanetlenen "insanhk
suçu" işkencenin, yetişkinler dışında
çocuk kurbanlan da var. lstanbul'da
geçen yıl, yaşlan 14 ile 17 arasında de-
ğişen 12 çocuk işkence gördükleri id-
diasıyla suç duyurusunda bulundu.
Mağdur çocuklar, "korkudan alüna
kaçırma, yalnız kalanıama ve evden
dışarı çıkamama" gibi psikolojik so-
runlar yaşarken işkence yaptıklan id-
diasıyla suçlanan güvenlik güçleri hak-
kında soruşturma açılmadı.
Cökhan Belgüzarın
İHD heyeti
karakola
giremedi
tstanbul Haber Servisi - Gözaltında tutulduğu
Bakırköy Osmaniye Karakolu'nda ölü bulu-
nan Gökhan Belgüzar olayına ilişkin 3 görev-
li hakkında başlatılan idari soruşturma sürer-
ken Belgüzar'ın öldüğü karakolu incelemek
amacıyla Osmaniye Karakolu'na gelen
tHD'lilerin inceleme yapmalanna izin veril-
medi. Polis, İHD üyelerini karakolun yaklaşık
yüz metre ilerisinde durdurdu. İHD Istanbul
Şube Başkanı Eren Keskin, burada yaptığı
açıklamada, yaşananlann AB sürecindeki
Türkiye'nin önünde engel olduğunu söyledi.
Zanlınm, gözaltına alındığmda devletin göze-
timine girmiş olduğunu söyleyen Keskin,
"Karakola alınmıyorsak demek ki saklanan
bir şeyler var" dedi. Olayla ilgili polisin "inti-
har" açıklaması, Belgüzar ailesinin ise "cina-
yet" iddiası Adli Tıp Kurumu'nun hazırlaya-
cağı raporun ardından açıklık kazanacak.
Emnîyetten açıklama
Istanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından gö-
zaltında ölüm olayıyla ilgili olarak yapılan
açıklamada ise nezarethanede bulunan Bel-
güzar'ın intihar girişiminde bulunduğu savu-
nuldu. Açıklamada, ilk müdahalesi karakolda
yapılan Belgüzar'ın Incirli Hastanesi'nde ya-
şamını yitirdiği belirtildi. Cumhuriyet savcısı
ve doktor tarafından, Belgüzar'ın avukatı ya-
nında yapılan muayene sonucu düzenlenen
tutanakla, "Belgüzar'ın bedeninde herhangi
bir darp ve cebir izi hulunnıadığının tespit
edildiği
r>
belirtilen açıklamada, "Bakırköy
Cumhuriyet Savcısı tarafuıdan, kesin ölüm se-
bebinin tayini için Adli Tıp Kurumu'na
sevk edilmiştir" ifadelerine yer verildi.
• ÎHD Istanbul Şubesi'nin Hak İhlalleri Raporu'na göre son iki yılda 622 kişi
işkence gördü. Son iki yılda işkence gördüğünü ileri süren yurttaşlarm 46'sı ise
yaşları 14 ile 17 arasmda değişen çocuklar.
ÎHD Istanbul Şubesi'nin Hak İhlal-
leri Raporu'na göre, son iki yılda 622
kişi işkence gördü. tstanbul'da işken-
ce gördüğü iddiasıyla 2004 yılında 12,
2003'te ise 34 çocuk İHD'ye başvuru-
da bulundu. İHD'ye aileleriyle birlik-
te gelen mağdur çocuklardan 17yaşın-
daki lise öğrencisi G.K., Gazi Mahal-
lesi'nde bakkal dönüşü bir gösterinın
dağıtıldığına tanık oldu. Poşetinin için-
den, bakkaldan aldığı malzemeler çık-
masına karşın polis tarafından dövü-
len G.K., o günden bu yana psikolo-
jik sorunlaryaşıyor. "Şüphelişahıs" ol-
duğu gerekçesiyle gözaltına alınan 17
yaşındaki H.D. ise "Askrya aldılar,ha-
yalannu sıktılar. Tıraş bıçağıyla kaşla-
rımıkazıdüar" diye konuştu. H.D., 15
günlük iş göremez raporu aldı.
Bağcılar'da babalanna ait minibüs-
te, ağabeyiyle birlikte çay ve kahval-
tılık satan 14 yaşındaki S.B., başına
gelenleri şöyle anlatıyor:
"Polis ve zabıta memurianmn, ağa-
beyime dayak attıklannı görünce nıü-
dahaleettinı. Cop, silah ve kalaslarlaiki-
mi/i birdeıı dövdüler. Kolum kınldı.
Yaşım küçük olmasına karşın 24 saat
gözaltında tutuidum."
15 yaşındaki H.T.T. ve annesi Saki-
neT., Fıçıcı Abdi Mahallesi'nde çıkan
silahlı çatışmada yaralanan iki kişiye
yardım ettiler. Yaralıları taksiye bindi-
rerek hastaneye götüren annenin ifa-
desine başvurulurken kızı H.T.T., gö-
zaltına alındı. Avukatıyla üç gün gö-
rüştürülmeyen ve Beyoğlu Çocuk Bü-
rosu'nda elini kesen küçük kız, savcı-
hk tarafından serbest bırakıldı.
Öğrenci Y.K. (14), polis tarafından
Beyoğlu'nda gözaltına alındı. "EUe-
rimikelepçeledilerve kafama silahkab-
zasıyla vurdular" diyen Y.K., savcı-
lık tarafından serbest bırakıldı.
GençlikFederasyonu'ndan suç duyurusu
Gençlik Federasyonu üyeleri, Ankara'da
düzenledikleri AB karşıtı gösteri sırasında gözaltına
ahnarak işkence gördükleri iddiasıyla
Sultanahmefteki İstanbul Adliyesi'ne gelereksuç
duyurusunda bulundular. "Ne ABD ne AB,
Bağunsız Türkiye" sloganlarıatangrupadınabir
açıklama yapan Onur Urbay, "Ne Amerika ne
Avrupa, Bağunsız Türkiye-lşbirlikçiliğe Son" adli
kampanya çcrçevesinde 17 Ocak'ta Ankara Kızılay
Meydanı'nda basuı açıklaması dü/enlediklerini
anımsattı. Bu gösteri sırasında polisin sert
müdahalesi ile karşılaşUklannı söyleyen Urbay,
"Amacımız AB gerçeğini, katliamcıhğını kamuoyuna
anlatmaktı. Basın açıklaması sırasında köşe başlannı
tutan binlerce polisin saldınsına uğradık. 198 kişi
gözaltma alındık. tki arkadaşınıız terör gerekçesiyle
tutuklandT dedi. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde
iki gün süren gözaltüar sırasında fıziki ve psikolojik
işkenceye maruz kaldıklarmı ileri süren federasyon
üyeleri, Cumhuriyet Başsavcıhğı'na dilekçe vererek
İçişleri Bakanlığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü ve
Emniyet Genel Müdürlüğü ile taraflı yayın yaptıklan
gerekçesiyle bazı medya kuruluşları hakkında suç
duyurusunda bulundular. (Fotoğraf: HİLAL KÖSE)
DELİL YETERSİZLİĞİ'
Cam kıran
öğrenciler
beraatetti
MANİSA (Cumhuriyet)-
Manisa'nın Ahmetli
ilçesinde Gazi llköğretim
Okulu'nun camlannı
kırdıkları savıyla
yargılanan 5 öğrenci
beraat etti. Turgutlu 1.
Asliye Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davada duruşmaya, daha
önce ifadeleri alınmayan
iki öğrenci katıldı.
Mahkeme başkanı,
ifadelerin
tamamlanmasının
ardından 5 öğrencinin
"delil yetersizliği" ve "suç
unsuru oluşmaması"
nedeniyle beraat ettiğini
söyledi. 24 Ekim 2004
tarihinde, Gazi tlköğretim
Okulu'nun bahçesinde top
oynarken camların
kmlması üzerine Okul
Müdürü Hamide
Selvitepeli, M.B. (12),
R.A.(15), F.A.(13), A.A.
(15)veY.M. (13)adlı
öğrenciler hakkında ilçe
emniyet müdürlüğüne
başvurmuştu.
Selvitepeli'nin şikâyeti
üzerine, biri lise diğerleri
ilköğretim okulu
öğrencisi hakkında
"kamu nıalına zarar
vermek" suçundan
dava açılmıştı.
• • **
Izmir Barosu'nda, AB destekli 'Işkenceyi Onleme Projesi'nin durdurulmasına ilişkin tartışma sürüyor
Muhalif avukatlar kurultay istiyor
tzmir Barosıı yönetiminin ııygulamalarına karşı çıkan avukatlar yaptıklan açık-
lamanın ardından seçimsiz genel kurul istemiyle imza toplamaya başladılar. (A A)
YURTDIŞINA 'ZORUNLU OLARAK GÎTTÎ'
İZMİR(CumhuriyetEgeBüro-
su) - Izmir Barosu Yönetim Kuru-
lu'nun, baro bünyesindeki Işken-
ceyi Önleme Grubu'nun (İÖG)
kurul karanyla kapattıldığını du-
yurması ve "İşkencenin Önlen-
mesinde Hukukçunun Rolü" ko-
nulu projeyi AB fonundan bağım-
sız yürüteceğini açıklamasınm ar-
dından, muhalif avukatlar seçim-
siz genel kurul istemiyle imza
kampanyası başlartılar.
Avukatlar dün Izmir Adliyesi gi-
rişinde yaptıklan basın açıklama-
sında, "Onlarca yılda elde edilen
birikimleri yok etmeye kararh gö-
rünen yeni baro yönetimiyle, sis-
tenıli birmücadelezorunhıhığu doğ-
muştur" dediler. Olağanüstü genel
kurul için yaklaşık bin imza topla-
malan gereken avukatlar, imza met-
nini onaya sunmaya başladılar.
'Slyaset yapılıyor'
Yapılan açıklamada, kendilerini
siyaset yapmakla suçlayan baro-
nun yeni yöneticilerinin, seçildik-
leri günden bu yana kendi politik
önermeleri çizgisinde hareket ettik-
leri savunularak şu görüşlere yer
verildi: "Izmir Barosu,onlarcayıl-
hk deneyimi ve birikimiyle insan
lıaklan, demokrasi ve hukukun üs-
tünlüğü mücadelesinde etkin bir rol
oynanuş, bu alanda yalnız tzmir'de
değil, Türkiye ve hatta dünyada is-
tikrarlı bir çizginin sembolü olnıuş-
tur. Bu çizgi Izmir Barosu yönetim
kurullanmn dönemsel niyet ve po-
litikalanyla açıklanamayacak ka-
dar güçlüdür. İ/mir Barosu'nun
kurunısal kimüğiyle bütünleşmiştir.
Bu bütünleşme nedeniyledir ki, yö-
netimlerin değismesi bu perspekti-
fin bir çırpıda inkânna ve yok edil-
mesine olanak vermez."
Sözümüzü tutacağız
1
Gelişmelerin, Izmir Barosu'nun,
uzun yıllara dayanan birimlerini
yok etmeye yönelik olduğu belir-
tilen imza metninin son bölümün-
de, "Mağdurlarasözvermiştik, sö-
zümüzü tutacağız. Meslektaşlan-
nıızı, tzmir Barosu Yönetim Kunı-
lu'nun ilgili kararının iptali ve
tÖG'nin faaliyetlerine devam et-
mesi için seçimsizolağanüstü genel
kurul toplanması adına imza ver-
meye çağınyoruz" denildi.
ÖĞRENClLERÎN EĞlTtM HAKKI ENGELLENlYOR'
Demirel'e Egebank tahliyesi Akşit'ten türban savunması
tstanbul Haber Servisi- Hakkında yurtdışı-
na çıkma yasağı bulunmasına karşın yılbaşı
gecesi içinde bulunduğutekneyle Bulgaristan'a
geçen batık Egebank'ın eski sahibi YahyaMu-
rat Demirel için "zorunlu olarakgittiği" iddi-
asıyla tahliye karan verildi. Ancak hakkında
başka bir davadan tutuklama kararı bulunan
Demirel, cezaevinden çıkamadı.
îstanbul 2. AğırCeza Mahkemesi dün, "Ege-
bank Davası"ndan yargılanırken yurtdışına
çıkma yasağı bulunmasına karşın yılbaşı ge-
cesi tekneyle Bulgaristan'a geçen ve Türki-
ye'ye iade edilerek tutuklanan için tahliye ka-
ran verdi. Mahkemenin, tahliye karanru, "De-
mirel'in içindebulunduğu teknenin Bulgaris-
tan'azorunluolarakgittiği''ne hükmederek ver-
diği öğrenildi. Demirel'in avukatlan itiraz di-
lekçelerinde, Demirel'in Bulgaristan'a girişi-
ne ilişkin, bu ülkenin bölge savcılığının yü-
rüttüğü soruşturmada, "teknenin hava koşul-
laıı ve jeneratörünün bulunnıaması nedeniy-
le Burgaz Liıııaııı'na girdiği, bunun sınır sek-
tör memurlannca doğrulandığı, aynca saııık-
lann tekneden aynlmaya yönelik davranışla-
nnın olmadığT gerekçesiyle 6 Ocak 2005 ta-
rihinde "takipsizlik karan" verildiğini belirt-
tiler. Dilekçede Demirel'in 2003 yılındanbe-
ri psikolojik tedavi gördüğü de vurgulandı. Tür-
kiye'ye iade edilen Demirel, mahkemede "Yıl-
başı gecesini bahkçı teknesinde kutlamakiste-
dik. Tekne arızalandı. Bir baktık Bıügaris-
tan'dayız" diyerek kendisini savunmuştu.
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sü-
ren "BankkapitalDavası"ndaki tutuklama ka-
ranna Demirel'in avukatlarının yaptığı itiraz
tstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından
reddedildi. Demirel, itirazın reddedilmesi ne-
deniyle cezaevinden çıkamayacak.
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-Devlet Ba-
kanı Güldal Akşit, Türkiye'yi temsil ettiği
Birleşmiş Milletler (BM) toplantısında tür-
banı savundu. BM Kadına Karşı Her Türlü Ay-
nmcıhğın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAVV)
Komitesi'ne, Türkiye'de kadının durumu ko-
nusunda rapor sunan Akşit, türbana ilişkin
sorular üzerine, üniversitelerde türban yasa-
ğmın hukuksuz olduğunu, türbanlı öğrencile-
rin eğitim hakkının engellendiğini öne sürdü.
Akşit, CEDAVV Komitesi'ne "Türkiye'detür-
ban bir kesimin sorunudur" görüşünü akta-
ran kadın sivil toplum örgütleriyle ters düştü.
CEDAW Komitesi'nin geçen hafta New
York'tagerçekleştirilen 32. dönem taplantıla-
rına katılan Akşit, türban konusunda yaptığı
açıklamalarla BM yetkililerinde kafa kanşık-
lığı yarattı. CEDAVV üyeleri, Türkiye'de ka-
dının durumu konusunda Akşit tarafından ıle-
tilen 50 sayfahk raporun yanı sıra Türkiye'de-
ki kadın sivil toplum örgütleri tarafından ha-
zırlanan gölge raporları da incelemeye aldı.
Edinilen bilgilere göre, kadın örgütlerinin
temsilcileri, CEDAVV yetkilileriyle yaptıkla-
rı görüşmelerde, türbanın Türkiye'de "bir ke-
simin sorunu" olduğunu anlattılar. Ancak Ak-
şit, CEDAVV Komitesi'nin sorularını yanıt-
larken özellikle üniversitelerde türban yasa-
ğının hukuksuz olduğunu, türbanlı öğrencile-
rin eğitim hakkının engellendiğini savundu.
Akşit, sorunu özerk üniversitelerin çözebile-
ceğini, her üniversitenin bu konuyu toplumun
mutabakatı içinde çözeceğini de anlattı.
Akşit'in yaptığı açıklamalar CEDAVV Ko-
mitesi üyelerince not edildi. CEDAVV'ın Tür-
kiye'de kadının durumunun iyileştirilmesi ko-
nusunda alacağı tavsiye karannda bu konuya
ne şekilde değineceği merakla bekleniyor.
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
Alman CHP'si de
ZOP Durumda
Almanya'da Sosyal Demokrat Parti'nin uzun bir
aradan sonra iktidara geçmesi onun klasik sosyal
demokrat çizgiden ayrılmasının da başlangıcı ol-
du. özellikle ikinci kez seçimleri kazandıktan son-
ra bu politikalar daha da belirginleşti. Neoliberal
politakalar partiyi tümüyle ele geçirdi. Partinin iş-
çilerle bağları zayıfladı. Sosyalist sistemin yıkılma-
sı, çözülmesiyle birlikte bir rekabetin kaçınılmaz ürün-
leri olan kazanılmış sosyal hakları ortadan kaldır-
ma "görevi" de SPD'ye düştü.
Sağlık sisteminde, emeklilikte ve nihayet işsizlik
ve parayardımlarındaki kazanımların birer birer ça-
lışanların elinden alınması, SPD'yi geleneksel taba-
nından kopardı. Volksvvagen tekelinin yönetim ku-
rulu üyelerinden Hartz tarafından hazırlanan ve
onun adıyla anılan "ref orm" yasalarına karşı, yığın-
sallığını uzun süre koruyamasa da bir siyasal olu-
şuma yol açan direnişler, geçen günlerde partiye dö-
nüştü. Emek ve Sosyal Adalet Partisi kuruldu.
• • •
Emek ve Sosyal Adalet Partisi'nin bir geleceği
olabilirmi, bunu zaman gösterecek. Almanya'da-
ki siyasal dağınıklık, bu partiye de önü açık ve ola-
sılıklarla dolu bir yol sunuyor. Başka partilerle, ör-
neğin Demokratik Sosyalizm Partisi'yle işbirliği,
SPD içinde muhaliflerle genişleme, SPD'nin, par-
ti başkanlığından ve maliye bakanlıgından ayrılmış
olmasına rağmen hâlâ sözü dinlenir ağırtopu ol-
mayısürdürenOscarLafontaineiledirsektema-
sı, bu partinin geleceğinin hem belirsiz hem de ba-
zı olanaklara sahip olduğunu gösteriyor. Ama en
azından bu partinin seçimlere katılması SPD'yi zor
durumda bırakmaya yetecek gibi görünüyor.
• • •
Emek ve Sosyal Adalet Partisi'nin geçici yöne-
tim kurulunda iki de Türk kökenli yer aldı. Hüse-
yin Aydın ve Murat Çakır. Murat Çakır aynı za-
manda partinin sözcülüğünü de üstlendi. Çakır
Almanya'da Türk solunun yakından bildiği, tanı-
dığı bir isim. Bir zamanların efsane göçmen örgü-
tü olan FIDEF, isim değiştirip Göçmen Dernekleri
Federasyonu olduğunda, Murat da bir süre bu ör-
gütün genel başkanlığını yaptı. Sosyal demokra-
siyi soldan yorumlayan ve en önemlisi, neoliberal
politikalara köklü bir şekilde karşı çıkan Murat Ça-
kır, Emek ve Sosyal Adalet Partisi'nin siyasal ge-
leceği konusunda oldukça iyimser.
Partiye rengini veren, neoliberal politikalara kar-
şı çıkıştır.
• ••
Peki, Türkiye'nin "sosyal demokrat" olma iddi-
asındaki partisinde, CHP'de, böyle iddialar varmı?
Adaylara ve adayların arkasındakilere bakıp gö-
rüş bildireceğiz ister istemez. Deniz Baykal, ge-
nel seçimlere şimdi arası açık da olsa Dünya Ban-
kası memurlarından Kemal Derviş'le resim çek-
tirerek girmişti. Olmadı. Kemal Derviş fikir sahibi-
dir ve fikrinden vazgeçecek değildir. Neoliberal
Derviş, sosyal demokrasiden "Pîyasa mekaniz-
ması, özel girişim, küresel etkileşim ve ticaret-
le, üretime girmeyen ama güçlü, etkin, düzen-
leyen, denetleyen devleti ve kamu politikası-
nı" anlıyor. Daha başka bir şey anlıyor mu bilemi-
yorum. Bir türlü eski yol arkadaşım Derviş'in ya-
kın danışmanı Yusuf Işık'a soramadım. Ama san-
mıyorum başka bir "fikri" olduğunu. Tabii bu an-
latılanlarda sosyal demokrasi değil, neoliberalizm
oluyor. Kamu sektörünü, üretimdeki devleti, sos-
yal politikaları dışlayınca geriye bir şey kalmıyor.
Baykal, Derviş'i terk ettıkten ya da Derviş kendi-
sini terk ettikten sonra başka bir şey diyor mu? Onu
bilemiyorum. Diyorsa da henüz duymuş değiliz.
Diğer aday Zülfü Livaneli'yi de Derviş'siz tarif
edemiyoruz. Yalnızca yakın arkadaş oldukları için
değil, şarkıların dışında, -ki sesi bir yana bırakın,
şarkılar solun pek sevdiği şarkılardır- Livaneli'nin
yazılarında Derviş'in fikrinden başka bir fikir göre-
mediğimizden, farklı bir tarif gelemiyor aklımıza.
Sarıgül e gelince...
Doğrusu diyecek bir şey bulamıyoruz.
Bir şeyler olsa diyeceğiz de, olmayınca, ne ya-
pabiliriz ki?
• ••
Sonuçta CHP'de, tıpkı büyük kardeşi SPD gibi
çaresizlikle yaralı.
Biliyorum, şimdi siz sorarsınız "CHPya da SPD,
neoliberal değil de gerçekten sosyal demok-
rat olsa ne olur?"
Çok şey olur.
En azından işçilere, köylülere, çalışanlara sos-
yal demokrasinin çare olmadığını anlatabilirsiniz.
Şimdi kalkıp işçilere neoliberalizmin çare olmadı-
ğını anlatmak biraz ayıp kaçıyor doğrusunu ister-
seniz.
e-posta: guray.oz < cumhuriyet.com.tr
Eğitim-Sen delegeleri terk etti
İLKSANgenel
Kurulu
}
ndagerginlik
ANKARA (Cumhuri-
yetBürosu)- llkokul Öğ-
retmenleri Sağlıkve Sos-
yal Yardım Sandığı'nın
(lLKSAN)5'inci olağa-
nüstü genel kurulunun
ilk günkü bölümü tartış-
malı geçti.
İLKSAN, yeni yöne-
timini belirlemek üzere
olağanüstü genel kurulu-
nu Başkent Öğretmene-
vi'nde topladı. Türkiye
genelinde yaklaşık 250
bin öğretmeni temsil
eden ve 216 delegesi bu-
lunan sandığın genel ku-
ruluna 204 delege katıl-
dı. Mevcut yönetimin ça-
lışmalannın değerlendi-
riİdiği kxırulun ilk günkü
toplanüsına Eğitim-lş ko-
lundaki sendikalann tar-
tışmalan damgasını vur-
du. Toplam 91 delegesi
bulunan Eğitim-Senüye-
si ögretmenler, genel ku-
rulun açılış sunumunda
sandığın tanıtımı yapı-
lırken, ÎLKSAN'ınkuru-
cusu ve eskiMilliEgitim
Bakanı Hasan Âli Yü-
cel'e değinilmemesine
tepki gösterdiler. Sendi-
kalılar, divanınbelirlen-
mesi amacıyla yapılan
seçimde oy kullanmaya-
raktepkilerini sürdürdü-
ler. Türk Eğitim-Sen üye-
si delegelerinin alkışlar-
la Eğitim-Sen'lilere kar-
şılık vermesi üzerine,
İLKSAN Genel Başka-
nı Harun Yenice, uyan-
da bulundu. Tartışmala-
nn sürmesi üzerine Eği-
tim-Sen'li delegeler ge-
nel kurulun meşru olma-
dığını belirterek slogan-
larla salonu terk ettiler.