Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 OCAK 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA
ekonomi(twcumhuriyet.com.tr 13
Ulusal kirnya sektörii
hammadde konusunda
önemli ölçüde dışa
bağımlı. Bu da ürün
maliyetlerinin artmasına
yol açarak sektörün
rekabet gücünü olumsuz
etkiliyor. Özelsektör
daha çok nihai tüketim
mallarına yönelik
ve kâr marjı yüksek
üriinlere yoğımlaşma
eğilimi içinde.
Fırsatlar ve
tehditler
Dünyada kimyasallar alanındaki
bilimsel gelişmelernanoteknolojı,
biyokimya, genetik, organik kimya
alanlarında yoğunlaşmakta.
Türkiye'nin gelecekte kimya
sektöründe iddia sahibi olabilmesi
için önünde fırsatlar var. Bunlar
AB ile yakın ilişki, doğal
kaynaklar açısından zengin bir ülke
olmak, önemli enerji kaynaklarına
yakınlık ve insanlardaki
girişimcilik ruhu olarak
sıralanabilir. Ancak teknoloji
üretmekteki deneyim eksikliği ve
koordinasyonsuzluk sektörün
önündeki en büyük tehditler.
Kimyacüar Ar-Ge'yi sevmiyorTürkiye 'nin dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alması hedefinin gerçekleşebilmesi için etkin
bir kimya sanayisi stratejisi oluşması şart. Teknolojik gelişimini bu yönde planlamak zorunda.
abun, deterjan, temızlik
malzemeleri, kozmetik, ilaç,
yapıştırıcılar, LPG boya...
Tüketiciyi doğrudan ilgilendiren
ürünler açısından oldukça uzun bir
liste... Buna bir de encrjiden tarıma,
sağlığa, ulaştırmadan gıdaya,
inşaata, elektronığe, tekstilden
çevre korumaya kadar birçok
sektörc hammadde ve ara mallan
üretimini ekleyın. Kimya
sektörünün ne kadar geniş bir
yelpazeye hitap ettiğini
göreceksıniz. Yılda yaklaşık 11
milyar dolarlık bir üreüm hacmine
sahıp.
Faaliyet gösteren firma sayısı 1100-
1200 bunların yaklaşık 274'ü
yabancı sermayeli şirket. Sektörün
yüzde 89'u KOBİ. Aynı yapı AB
içinde de mevcut.
Kimyasallann dış ticaretinde ithalat
baskın. Öyle kı sektörün ıhracatı,
ıthalatının ancak yüzde 18.7'si.
2000'de 7.4 milyar dolarlık ithalat
yapan sektörün, 2001 krizinde
ithalatın gerilememesinde ilaç
ithalatmın çok önemli bir rolü var.
Sektör, Türkiye'nin dış ticaretinde
yüzde 10.5 pay sahibi.
Kımyasalların 2000-2004 (6 ay)
ithalatı 31.6 milyar doları buluyor.
Kimyasallar ıthalatta, makıne -
ulaşım araçları ve yakıttan sonra
üçüncü sırayı alıyorlar. Hn fazla
ıthal edılen kımyasal ürün ise ilaç
ve plastikler.
Sentetık reçıne, boya hamnıaddesı,
sabun, deterjan gibi ürünlerin
hammaddelerinin çoğu ithal.
YATIRIM YAPILSIN
PETKİM'e
sahip
çıkılmalı
T
ürkiye'nin
petkim
devi PETKtM.
Avrupa standartlarında üretim
yapan bir kurum. Önceki
yıllarda Türkiye'nin ihtıyacının
yüzde 50'sını karşılıyordu,
ancak bu oran yüzde 30'lara
kadar düştü. Kimya sanayicileri,
PETKtM'in özelleştirılmesi
sürecinin hızlandırılması
görüşünde. Ancak bir diğer
görüş de PETKtM'in
yatırımlanna hız verilmesi
yönünde. Pazarda yüzde 70
oranında açığın ithal mallarla
doldurulduğunu ileri süren
uzmanlar PETKİM'in
özelleştirilmesi yerine özel
sektörün isterlersc kendi
aralannda konsorsiyumlar
kurarak yenı yatırıma
girebıleceklerinı belirtiyorlar.
Yeni tesis kurulabilir
PETKİM kadar büyük olmasa
da bir petrokimya tesisinin
kuruluş maliyetinin 2.5-3 milyar
dolar dolayında olduğunu
belırten uzmanlar, bunun özel
yatırım teşvikleri ile
desteklenmesinın nıümkün
olduğunu savunuyorlar. Zira
yeni bir yatırımın hem Türkiye
ekonomısine getirisi çok
yüksek olacak hem de yüksek
katma değerlı üretıme geçilmiş
olacak. Türkiye'de "know-how"
var, teknoloji var ancak
yatırıma ve Ar-Ge'ye pay
ayrılmıyor
Sektörün ekonomldeki yerl
Satışlar - ^
Toptan ithalat ,d|Kr>
Hammadde ithalatı | " " » j
Mamül ilaç ithalatı I 1
Ihracat " HJfi
Istıhdam ^
Kışı başı ilaç tuketımı ^ ^ ^ ^
2000
2 7 milyar $
1 5 milyar $
800 mılyon $
700 mılyon $
140 mılyon $
, 19.300
68.6$
2003
4 2 milyar $
2 4 milyar $
1 2 milyar $
1 2 milyar $
246 milyon $
23.175
85$
Turkıye'nın dunya pazanndakı payı % 0.75 % 0.85
Biyotek
ilaca
öncelikşart
Stratejik bir sektör olarak
tanunlanan ilaç sektörii bu-
gün küresel rekabet gücünü
son derece zayıflatmış du-
rumda. İthalatı sürekli artan
sektör ulusal bir plan çerçc-
vesinde acil olarak yeniden
yapılanmak zorunda. Istan-
bul Sanayi Odası tarafından
hazuianan raporda ,'idarive
mali özerkliğe sahip Ulusal
İlaç Kurumu'na ait yasanın
bir an önce çıkması gerekti-
ği vurgulamyor. Sektörün
önünü açacak bir diğer olgu
da, biyotckııoloji ürünlerinin
gelişririlcbUmesi için gerekli
mekanizmalann yaşaına ge-
çirilmesi.ÖmeğinSağhk Ba-
kanlığı bünyesindeki ilaç
rııhsat komisyonlan etkin
çahşmıyor, ilaçlann pazara
sunulabilmesi için şart olan
ruhsaüanduına 18-30 ay gi-
biçok uzun bir süredesonuç-
landınlryor. AB'de ise bu sü-
re 7 ay ile sınırlı.
Sektörün
ekonomideki yeri
SABUN-DETERJAN-KOZMATİK
Sabun
2000 2003
Deterjan
2000 2003
Kozmetik
2000 2003
Üretim (mılyon $) 201 250 1.459 1.408 1.424 1 .410
İthalat (mılyon $) 9.2 6.8 103 138
Ihracat (milyon $)
Kişı başı tüketim ($)
(*) 2002 yılt vorisldir
130 175
2.65 0 i
159 212
62 130
11.2 22.8 21 1
Sektörün ekonomideki yeri
Üretim (bin ton)
İthalat (bin ton) ^ ~ ~İ*
Tüketim (bin ton) 1 ^X^ /[, lf
Ihracat (bin ton) j & V " #İ[
Istihdam İ L * > ~ *^>
(')2002yılıverisidir
2000
3.163
T 2.408
5.281
29
1
•2003
3.410
2.124
5.093
121
4.858 (*)
Yüksek hacimli bu ürünlerin
önemli bir kısmı Uzakdoğu'dan
özellikle de Çin'den getinlıyor.
Bir diğer sorunlu alan, propylen
sentetık elyaf. Bu ürün kumaş ve
battanıye üretımınde kullanılıyor.
Ve Türkiye polypropilen ihtiyacının
yüzde 85'ıni ithal edıyor.
Türkiye'nin dünyanın ilk 10
ekonomisi içinde yer alması
hedefinin gerçekleşebilmesi
için etkin bir kimya sanayisi
stratejisi oluşması şart.
Teknolojik gelışımını bu yönde
planlamak zorunda.
Ancak Türkiye'de petrole
dayalı kimya üretim zıncırinin
olmadığı da çok açık.
Kimya sanayısinde özel sektör
daha çok nıhaı tüketim
mallanna yönelik ve kâr marjı
yüksek olan maddelere
yoğunlaşma eğılimı içinde.
Özel sektörün tercih ettiği bu
tıp maddeler arasında sabun,
deterjan ve ilaç sayılabilır
(DPT raporu). Ar-Ge mantığı
henüz oluşmuş değil, ayrıca
kımyayla ile ılgıli birimler
arasında koordinasyon da yok.
Vlzyon 2003te
5 alan belirlendi
TÜBlTAK önderliğinde
gerçekleştirilen Vizyon 2023'te
kımyayla ilgili 3 alan
belırlenmiş durumda:
Biyoteknoloji, ileri malzeme
ve kompositeler. Dolayısıyla
bu alanlarda yapılacak olan
yatırımlara öncelik vermek,
onları desteklemek hem
sektörün geleceği hem de ülke
ekonomisi açısından önem
taşıyor. Burada devlete de
önemli rol düşüyor, kimya
sanayicılerine de.
Kimya Sanayıcileri Derneği
Başkam Timur Erk bor
madenınin (borax) kimya
sektöründeki kullanımına
değiniyor. Erk, "Borax, yangın
söndürücüleri ve deterjan
hammaddesi olarak kullanılan
sodyum pcrboratta kullanılıyor.
Türkiye bor rezervleri çok
büyük olan bir ülke, ancak bor
dışanya gidiyor, işlenerek
katma değer ekleniyor ve biz
bunu ithal ediyoruz" diyerek
konunun önemine dıkkat
çekıyor. Kimya sektörüne
damgasını vuran bir diğer
önemli husus da merdiven altı
dıye tanımladığımız kayıt dışı
üreticilerin sayısının hayli fazla
olması. Bu da sektörde haksız
rekabeti körüklüyor.
NOTDEFTERİ
ZEKERtYA TEMtZEL
Yazanmızuı yazısı elimize ulaşmadığından
yayımlayanııyoruz.
ATO'dan Başbakan'a mektup
'Do-re-mi
duyulan heryerden
paraisteniyor'
ANKARA (ANKA) -
Ankara Ticaret Odası
(ATO) Başkanı Sinan Ay-
gün, Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan'a bir mektup
yazarak, beş ayrı müzik
birliğine telif hakkı öden-
mesini şikâyet etti.
Aygün mektubunda, yö-
netmelik gereğince, arala-
rında MESAM, MSG,
MÜYAP, MÜYORBlR ve
RATEM'in bulunduğu
beş müzik bırliği tarafın-
dan 50 metrekareyı aşan
ve muzik yayını yapan iş-
yerlerinden ayn ayn ve de-
ğışen oranlarda yıllık telif
ücreti istendiğinı anımsa-
tarak bunun bürokratik bir
sorun haline geldiğıne
dikkat çekti.
Aygün mektubunda,
"Müzikbirliklerielindere-
hin kaldık, ısnkçalmaktan
korkar olduk. Devlet bü-
rokrasisini mumla arıvo-
ruz" dedi.
Belırlenen tarifelerin
geçen yıllardaki yasal boş-
luk nedeniyle alınmayan
telif haklarını telafi ede-
cek şekilde belirlendığini
kaydeden Aygün, "Bu ta-
rileler intikam tarifeleri-
dir. Geçen dönem hesap-
laşnıasıdır" diye konuştu.
Aygün aynca şunlan söy-
ledi: "Ticaret merkezle-
rindeki tuvaletlerden çahş-
nıa ofislerine kadar, asan-
sörlerden park yerlerine
kadar bütün açık alanlar
tarifelendiriliyor. Taksiler,
dolmuşlar, otobüsler, okul
seırisleri, siıkleı. siııcma-
lar, tiyatrolar, deniz oto-
büsleri, kısaca do-re-mi se-
si duyulan her yerden pa-
ra isteniyor."
1 milyar dolara ulaşılamadı
Yabancı sermayede
yıneyaya
ANKARA (ANKA) -
Beş yıldır sürdürülen 1MF
programı ve Avrupa Bırli-
ğı perspektifıne rağmen
Türkiye, doğrudan yaban-
cı sermaye yatınmında ge-
çen yıl da umduğunu bu-
lamadı. Sadece 937 mil-
yon dolar olan geçen yılın
ilk 11 ayında Türkiye'ye
gelen yabancı sermayenın
büyük bölümü de üretimi
değil hızmetler sektörünü
seçti.
Merkez Bankasının ve-
rilerine göre, yabancı ser-
mayeli şirketlerin önceki
yıllarda yabancı ortakla-
nndan, ıleride sermayeye
dönüştürebilecek şekilde
kullandıklan 305 milyon
dolarlık borçla birlikte net
giriş 1 milyar 143 milyon
dolar oldu. Ocak-kasım
2004 döneminde, Türk
yatınmcılann Türkiye'den
yurtdışına yatırım ama-
kaldık
cıyla çıkardıklan sermaye
ise 825 milyon dolarla,
Türkiye'ye gelen serma-
yeye oldukça yakın bir bü-
yüklük oluşturdu.
Yabancılann Türki-
ye'de son yıllarda gıderek
yoğunlaşan gayrımenkul
alımlan Merkez Bankası
tarafından bu yıldan iti-
baren yabancı sermaye
doğrudan yatırım girişi
olarak sınıflandırılmaya
başlandı.
Bu nedenle, Merkez
Bankası'nın açıkladığı
ödemeler dengesi istatis-
tiklerinde Türkiye'ye ge-
çen yılın ilk 11 ayında 2
milyar 117 milyon dolar-
lık yabancı sermaye girişi
yaşandığı bilgisi yer alı-
yor. Ancak bu tutann 974
milyon dolarlık önemli bir
bölümü sadece yabancıla-
ra gayrimenkul satışlann-
dan kaynaklanıyor.
İŞ-KUR'a başvuru arttı
îş bekleyenlerin
sayısı 757 bini aştı
ANKARA (ANKA)-lş
bulmak amacıyla Türkiye
îş Kurumu'na (IŞ- KUR)
umut bağlayanlann sayısı
Eylül 2004 sonu itibanyla
son bir yıllık dönemde
yüzde 41.6 oranında arttı.
Daha iyi koşullarda iş bul-
mak isteyenlerle birlikte
ÎŞ-KUR'dan işe yerleştir-
meyi bekleyenlerin sayısı
822 bin 979 oldu.
IŞ-KUR, eylül ayı ista-
tistik bültenini açıkladı.
Buna göre, asgari ücret se-
viyesinde de olsa ücret al-
dığı bir işi olmadığı için
İŞ-KUR'a başvurarak iş
bulmak için bekleyen iş-
sizlerin sayısı Eylül 2004
itibanyla bir önceki yılın
eylül ayma göre 41.6 ora-
nında artarak 767 bin
644'e çıktı.
Kayıtlı ışsiz sayısı ge-
çen yıl eyîülde 535 bin
190 kişi olarak belirlen-
mişti.
Iş bulması için İŞ-
KUR'a umut bağlayanla-
nn yüzde 37.8Te büyük
bölümünü oluşturan 286
bin 806 kişi bir yıldan da-
ha uzun süredir bekliyor.
TOBB 'den
bazı öneriler
TJL c
JOBB sektörel
sorunlar ve çözüm
önerılerı raporunda
kimya sektorü alt başlığı
altmda şunlar sıralanıyor:
• Filyos, Alıağa, Yumurtalık, Yarımca,
Azo Sanayu, Gemlik, Bandırma
bölgelerının en kısa zamanda
'endüstriyel bölge' olarak ılan
edılmelıdir.
• Solvent ithalatı: Mevsımsel çalışan
kuruluşlar solventi karaborsadan temin
etmekte ya da üretim yenne direkt
bitmış ürün ithalatına kaymakta ve
ıstıhdam gıderek azalmaktadır Kimya
sanayısının ana hammaddelerinden olan
solvent ıthalatında yaşaııan bürokratik
gecıkmeler bir an önce çözülmelıdır.
MALİYE YAŞAMINDAN /MUSTAFA PAMUKOĞLU pamukm@superonline.com
30.12.2004 tarihinde kabul edilen bu ka-
nun ile Kurumlar Vergisi, KDV, ÖTV Kanun-
larında da bazı değişiklikler yapıldı.
iştirak Hisseleri ile Gayrimenkullerin
Satışından Doğan Kazançta Istisna Uy-
gulaması
Kurumların, en az iki tam yıl süreyle ak-
tiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile gayri-
menkullerin satışından doğan ve serma-
yeye eklenmesine karar verilen kazançlar
bazı şartlarla her yıl uzatılan geçici madde-
lerle Kurumlar Vergisi'nden istisna ediliyor-
du. Bu istisna daimi istisna haline getirildi.
Bu kapsamda lehe alınan paralar de Gider
Vergisi'nden istisna edildi.
Bankalara Borç Karşılığı Devredilen
Gayrimenkuller
Bankalara borçlu durumda olanlar ile ke-
fillerinin bu borçlara karşılık bankalara dev-
rettikleri (müzayede mahallerinde yapılan
satışlar dahil) gayrimenkuller ve iştirak his-
selerinin satış ve devri de iki tam yıl şartı
aranmaksızın Kurumlar Vergisi'nden ve
KDV'den istisna olacak. Bankalar da ala-
caklarına karşı elde ettikleri bu gayrimen-
5281 Sayılı Yeni Vergi Kanunu (2)
kullerin satışındaanılan istisnadan yararia-
nacak.
Gayrimenkul ve İştirak Hisselerinin
Satışında KDV Istisnası
Kurumlar iki tam yıl süre ile aktiflerinde
yer alan gayrimenkulleri ve iştirak hissele-
rini sattıklan takdirde bu kazançlann ser-
mayeye ilave edilip edilmediğine bakılmak-
sızın KDVtahsiletmeyecekler. Bununla şir-
ketlerin mali yapılannın güçlendirilmesine
katkıda bulunma amaçlanmaktadır. Eğer
bu gayrimenkuller satılmayıp bağış veya
hibe edilirse bu istisnadan yararlanılama-
yacak. Bu kıymetlerin ticaretini yapanlar is-
tisna kapsamı dışındadır.
izmir'de Yapılacak Dünya Üniversite-
lerarası Spor Oyunlan ile İlgili KDV Is-
tisnası
2005 yılında yapılacak bu oyunlar ile il-
gili yetkili kurula yapılacak mal ve hizmet
teslimlerinde KDV uygulanmayacak.
Milli Eğitim Bakanlığı'na Bilgisayar ve
Yazılım Teslimlerinde KDV Istisnası
Bilgisayar ve donanımlann bedelsiz tes-
limleri ile bunlara ilişkin yazılım teslim ve
hizmetleri ve bunları bağışlayacak olanla-
ra yapılacak teslim ve ifalar 31.12.2010 yı-
lına kadar KDV'den istisna edildi. Bu istis-
na ile eğitimin vazgeçilmez parçası haline
gelmiş bilgisayar donanım ve yazılımların
eğitim kurumlanna verilmesi veya bağışlan-
ması teşvik edilmektedır.
TUBİTAK-MAMT Serbest Bölgesi ile
ilgili Teşvikler 4691 sayılı Teknoloji Geliş-
tirme Bölgeleri Kanunu'nun geçici 2. mad-
desi ile getirilen teşviklerden TUBİTAK Mar-
mara Araştırma Merkezi Teknoloji Serbest
Bölgesi yönetici şirketi, bu bölgede faali-
yette bulunan Gelir ve Kurumlar Vergisi mü-
kellefleri ile bölgede çalışan araştırmacı,
yazılımcı ve AR-GE personelı de yararlana-
caktır.
Bakanlar Kurulunun ÖTV ile İlgili Yet-
kileri Arttırılmıştır.
Bakanlar Kurulu ÖTV vergileme ölçüle-
rini değiştirebilecektir. Bu önemli bir yetki-
dir. III sayılı listede her bir mal itibanyla
ÖTV'yi sıfıra kadar indirmeye (daha önce
yarısına kadar), IV sayılı listede yer alan
mallar için ÖTV'yi yüzde 25 arttırmaya (sı-
fıra kadar indirmeye daha önceden var) Ba-
kanlar Kurulu yetkili kılınmıştır.
Harçlar da Damga Vergisi Gibi Mak-
buz Karşılığında Tahsil Edilecektir.
Tüm harçlarda pul yapıştırma kaldınldı.
Bunun yerine harca tabi her işlem veya bel-
ge düzenlenmesinde makbuz karşılığı harç
ödenecektir.
Fakirlere Yardım Amaçlı Teslim Edilen
Gıda Maddeleri İle ilgili Değişiklik
Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacı-
lığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıfla-
ra bağışlanan gıda maddeleri yanında te-
mizlik, giyecek ve yakacak yardımlarının
maliyet bedeli de ticari kazançlarla ilgili Ge-
lir Vergisi'nin tespitinde gider olarak yazı-
labilecek. Diğer gelir sahiplerinin Gelir Ver-
gisi'nden indirim konusu yapılabilecek.
Eğitim ve Sağhk Harcamalarında
Yüzde 5 Sınır Yüzde 10'a Çıkarıldı.
Gelir Vergisi'nde beyan edilen gelirin yüz-
de 10'unu aşmamak kaydıyla mükellefin
kendisine, eşine ve küçük çocuklarına iliş-
kin yaptığı eğitim ve sağhk harcamaları Ge-
lir Vergisi'nden indirilir. Örneğin bir avukat
dişleriyle ilgili bir harcama yapmışsa bunu
yukandaki şartla Gelir Vergisi'nden indire-
bilecektir.
Birçok Kanundaki Hadler YTL'ye Gö-
re Yeniden Belirlendi.
Bu hadler ve atıflardaki değişiklikleri sı-
ralamak istemiyoruz.. Okuyucularımız bil-
meli ki eski hadler artık geçerli değil. YTL
üzerinden belirienen sınıriar ve ölçüler ge-
çerli. Sevgili okuyucular, bu kanunla birçok
okuyucumuzu ilgilendirecek menkul ser-
maye kazançlan, bunun beyanı ve hisse
senetlerinde stopaj uygulaması gibi birçok
önemli değişiklik de yapıldı. Bu değişiklik-
lerin her biri, bir yazı konusu. Yeri geldikçe
açıklamaya çalışacağız.