22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 OCAK 2005 CUMA 12 EKONOMI AB'ye uyum kapsamında tanmsal tüm ödemeleri üstlenecek bir kurumun kurulması gündemde Tanma 'ödeme ajansı' geliyor EN YÜKSEK LETONYA AB'de2004 enflasyonu yüzde2.4 BRÜKSEL (AA) - Avrupa Birliği (AB) istatistik kurumu Eurostat, 25 üye ülkcde 2004 yılı enflasyon ortalamasının yüzde 2.4 olduğunu, Euro alanında da enflasyonun aynı oranda kaldığım bildirdi. Eurostat, Euro alanında 2003 enflasyon ortalamasının yüzde 2, AB genelinde ise yüzde 1.9 olduğunu hatırlatarak enflasyon artışına dikkat çekti. AB üyesi 12 ülkeden oluşan Euro alanında, enflasyon oranları şöyle: Fınlandiya binde 1, Hollanda yüzde 1.2, Belçika yüzde 1.9, Almanya ve Fransa yüzde 2.2, ltalya yüzde 2.4, Avusturya yüzde 2.5, Portekız yüzde 2.6, trlanda yüzde 2.8, Yunanistan yüzde 3.1, Ispanya yüzde 3.3, Lüksemburg yüzde 3.5. Euro alanı dışındaki AB üyesi ülkelerde enflasyon oranları şöyle: Isveç binde 9, Danımarka yüzde 1, lngiltere yüzde 1.6, Malta yüzde 1.9, Çek Cumhuriyetı yüzde 2.5, Litvanya yüzde 2.8, Slovenya yüzde 3.3, Kıbrıs Rum kesimi yüzde 3.9, Polonya yüzde 4.4, Estonya yüzde 4.8, Macaristan yüzde 5.5, Slovakya yüzde 5.8, Letonya yüzde 7.4. MESLEK BÎRLİĞÎ ÎÇÎN TOBB ile turizmci karşı karşıya İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Turizm sektörünün geniş bir kesimi tarafından bu yıl çıkması beklenen, "Türkiye Turizm Yalııınıcıları ve Işletmecileri Meslek Birliği Kanunu"na Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğı'nin (TOBB) açıkça karşı çıkması tepkılere neden oldu. TOBB, 38 sektör ile ilgıli olarak hazırlayıp "Türkiye Bölgesel ve Sektörel Ekonomi Şûrası"nda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunduğu raporda, yasal düzenlemelerin ve meslek birlıklerinin kurulmasının bürokrasiyi arttıracağını belirterek yasaya açıkça karşı çıktı. Türkiye Otelcıler Birliği (TÜROB) Başkanı Ahmet Barut, turizm sektörüne ilişkin yasal düzenlemelerin gecıktirilmesimn sektörü olumsuz etkilediğini söyledi. Girişimlerinin rant kavgası olmadığının altını çizen Barut, "Bizim çabamız TOBB'nin söyleminin taın aksine, bürokrasiyi azaltmak ve turizm sektörüne hizmet verenlerin işlerinin kolaylaştınlmasını sağlamak" dedi. Anadolu Turizm Işletmelerı Derneği (ATİD) Başkanı ve TÜROB Başkan Yardımcısı Seçim Aydın da yasanın çıkması için kaybedecek zamanlarının olmadığını belirterek, "TOBB'nin bu yasanın çıkmasına niçin karşı çıktığuu anlamış değilim. Ticaret odalaruıa üye olunmadan bir işletme açdamayacağuıa göre bu girişimlerinden vazgeçmelerini bekliyoruz" dedi. • Türkiye, AB'ye uyum kapsamında tanmsal alanda "25-30 bin çalışanlı" bir ödeme ajansı kurmayı planlıyor. 2006 yılı Ocak ayına kadar kurulması gereken ajans, tanmsal alandaki tüm ödemeleri üstlenecek. HACERBOYACIOCLU ANKARA - Türkiye, AB'ye uyum kapsamında tanmsal alanda "25-30 bin çalışanlı" bir ödeme aj an- sı kurmayı planlıyor. 2006 yılı Ocak ayına kadar kurulması gereken ajans, tanmsal alandaki tüm ödeme- leri üstlenecek. Ajansın, Ankara'da bir merkezi olması; bölgelerde de ofislerinin olması öngörülüyor. Tarım ve Köyişlerı Bakanlığı, AB'ye uyum kapsamında kurulma- sı gereken ödeme ajansıyla ilgili ça- lışmalan hızlandırdı. Bakanlık bu kapsamda uzmanlarına bir de rapor hazırlattı. Bakanlığın raporunda, Türkiye'de kurulması gereken öde- me ajansında bulunması gereken özellikler şöyle sıralandı: • Ödeme kurumları AB üyesi ül- kelerde, genelhkle Tarım Bakanlığı bünyesinde görev yapan kuruluşlar. Ödeme kurumlan, üye ülkelerde or- tak tarım pohtıkasının yürütülmesi için ayrılan fınansmanın kullanıl- masını sağlıyor. Ödeme kurumlan tarafından yapılan ödemeler, genel- hkle tanmsal doğrudan gelır öde- meleri, ıhracat geri ödemeleri ve Kurtılacak ödeme ajansının görev alanında; doğrudan ödemeler, kırsal kalkınma, tarımsal-çevre, ihracat-ithalat lisanslan, ihracat geri ödemeleri, süt, et, yaş meyve-sebze, çay, nndık^eytinyağL, kuru ü/.ünı, şeker ve tütün gibi konular bulunacak. müdahale ödemeleri olarak sıralanı- yor. • Türkiye'de ödeme kurumu oluş- turulmasına ilişkin çalışmalann da- ha düzenli ve daha yapıcı olması ıçın bir ıhale yapıldı ve teklifi uygun bu- lunan EUROTA firması aracılığıy- la gelen uzmanlarla bu konuda ça- lışmalara başlandı. Çalışmalar so- nucunda, ödeme kurumunun kurul- ması için bir eylem planı da oluştu- ruldu. • Eylem planında, ödeme ajansı- nın yapısı konusunda 4 alternatif gündeme getırildı. Bu alternatıfler- den Türkiye için en uygun olanı, "bölgesel ofisleri olan tek bir ödeme kurumunun" oluşturulması. Bu modelde, tüm fonksiyonlar tek bir ödeme kurumu tarafından gerçek- leştirilecek ve bölgesel ofısler tara- fından sadece doğrudan ödeme iş- lemleri yapılacak. yürürlüğe girecek' • Kurulacak ödeme ajansının gö- rev alanında; doğrudan ödemeler, kırsal kalkınma, tarımsal-çevre, ih- racat-ithalat lisanslan, ihracat geri ödemeleri, süt, et, yaş meyve-sebze, çay, fındık, fiziksel müdahale, zey- tınyağı, kuru üzüm, kuru incır, şeker ve tütün gibı konular bulunacak. • Türkiye ıçın bir ödeme kurumu oluşturulması durumunda, "25-30 bin personele" ihtiyaç duyulduğu yabancı uzmanlar tarafından dahi ifade edilmektedir. • Ulusal programda, ödeme kuru- luşuyla ilgili yasa taslağının Kasım 2005'te BakanlarKurulu'ndan çık- ması ve Ocak 2006'da TBMM tara- fından kabul edilerek yürürlüğe gir- mesi gerektiği belirtilmıştir. • Halıhazırda etkin olarak faalıyet gösteren TARİŞ, Toprak Mahsulle- rı Ofisi, Çaykur, FtSKOBİRLÎK, Şeker Kurumu ve Tütün Üst Kuru- lu gıbı kurumlarla, Et Balık Kuru- mu, Pankobirlik ve SETBİR gibi ku- ruluşlar da ödeme kurumu yapısın- da paralel otorite ofisleri olarak dü- şünülebılırler. Fabrikanm 7 yıl aradan sonra açılmasıyla 700 kişiye daha istihdam olanağı sağlandı Sıvas Demir-Çelik çahşıyor BAŞAKSEZEN Özelleştırildikten son- ra kapısına kilit vurulan ve çürümeye terk edılen Sıvas Demir Çelik (Sl- DEMÎR) fabrikası 7 yıl aradan sonra çalışmaya başladı. StDEMİR ile Ege Metal yönetımı ara- sında varılan anlaşmaya göre, Demır Çelık fabri- kası yenıden üretime ge- çerken tzmir'den gelen Ege Metal teknik ekibi, işletmenin mekanik ve otomatik aksamlarını baştan ayağa gözden ge- çırdi. Fabrikada yapılan revızyonun ardından, üre- tim yeniden başladı. Demir Çelik fabrikası- nın yeniden çalışmasımn ülke ekonomisi açısından büyük kazanç olduğunu belirten Sıvas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yüdırım, "Şöyle düşü- nürsek, Organize Sanayi Bölgemizin tamamında 1500 kişi çalışıyor. Demir Çelik'te ise bu rakamın yüzde 50'sinden fazla işçi çalışıyor. Bu tesisimiz Sı- vas'ın yıllık cirosunun üzerinde katnıa değer sağlıyor" dedi. Sıvas Demir Çelik fab- rikasının sadece bir alan- da çalışmalarını sürdür- meyeceğinı belirten Sıvas Demir Çelık Fabrikası Anonim Şirketi (SİDE- MİR AŞ) Satış ve Pazar- lama Müdürii CengizKa- rabacak ise şunları söyle- di: "Hammaddesi firma işi olan çelik hasır ve tel gi- bi işleri de biz fabrikamı- zın yamna kurmayı düşü- nüyoruz. Bunlann da alt- yapısını hazırladık. Bir düşüncemiz daha var bu- rada. Tamamryla belli bir sektöre bağlı olan oksijen gazı satınıı. Oksijen fabri- kası kurmayı düşünüyo- ruz. Buradan Cüneydo- ğu, Doğu Anadolu ve Do- ğu Karadeni/Aleki paza- ra bayiliklcr vererek oksi- jen fabrikasmı da faaliye- te geçirmeyi düşünüyo- ruz. Bunun için de İtal- ya'da arkadaşlarımız tek- lifler alıyorlar, görüşüyor- lar" dedi. Dünyayı 8 kez sarabüecek tekstil ürünü ihraç edildi Denizli'de,geçenyıl üretilerekihraç edilenteks- til ve konfeksiyon Urünlerinin, dünyayı 8 kez sarabüecek uzıınluğa ulaşnğı bildirildi. Fran- sa Milli Takunrmn formalan ile İngütere'nin ünlii futbolcusu Becklıam, İngiltere Kraliyet ailesi ve dünyaca ünlü Ritz Carlton oteUerince kuUanılan havlu ve bornozları iircten Dcnizli- ü tekstilciler, bu ürünlerin uzunluğuyla da övü- nüyor. Denizli Tekstil ve Konfeksiyon Ihracat- çıları Birliği Başkanı Raşit Cüntaş, üretilen tekstilve konfeksiyon ür ünlerini dünyamn 109 ülkesine ihraç ettiklerini ifade ederek "Türki- ye'nin tekstil ve konfeksiyon ürünleri ihracatı 2004 yılındabiröncekiyılaoraııla yüzde33 art- n. Denizli'de ise bu rakam yüzde 38'e yüksel- di. ABD'den Japonya'ya, Rusya'dan Brezil- ya'ya kadar birçok ülkcde ilünizden gidcn tekstil ve konfeksiyon ürünleri kullanıuyor" dedi. Güntaş, 2004 ihracannın 1 ınilyar 150 nıilyon dolar olduğunu söyledi. (AA) HSBC, konut kredisinde büyüyecek İSTANBUL(AA)- HSBC Bank Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Demet Cimilli, bugüne kadar verdıkleri konut kredilerinın toplamının 400 milyon dolar olduğunu belirterek, "Hedefımiz, bunu 2005 yılı sonuna kadar 600 milyon dolara çıkarmak" dedi. Konut kredisinde vadeyi 10 yıla uzattıklannı anımsatan Cimilli, bu yıl ise Türkiye'de ılk kez YTL konut kredisinde 12 yıl vade Konut kredisinde vadeyi 10 yıla uzattıklarını anımsatan Cimilli, bu yıl ise Türkiye'de ilk kez YTL konut kredisinde 12 yıl vade uyguladıklarını belirtti. uyguladıklarını belirtti. Ekonomıde yaşanan olumlu gelışmelerin sonucunda kredilerde vadeyi uzattıklarını vurgulayan Cimilli, şunları söyledi: "Hâlâ konut kredileri tam kira öder gibi değil. Piyasadaki koşullar elverdikçe vadeyi uzatahiliyorsunuz. Biz de öyle bir fırsat yakaladığunızı düşünüyoruz ve 12 yıla y ükselttik. Onunla beraber faizi de düşürdük. Amaç bu vadeyi daha da uzatmak. Gelişmiş piyasalarda olduğugibi bireylerin borçlanu-ken hakikaten kiraya alternatif olarak borçlanıp, kira öder gibi ev alınabilmesini hedefliyoruz." Demet Cimilli, konut kredisinde çok aktif bir banka olduklarını dile getırerek, "Konut kredisinde yüzde 18 gibi pazar payıını/la birinci sırada yer alıyoruz. Bu nedenle biz de piyasadaki geüşmelere göre ürünümüzü şekÛlendireceğiz. Hedefimiz, hemen hemen herkesi ev sahibi yapmak" dıye konuştu. Sony yaratıcı köklerini arıyor Sony Computer Entertainment Inc. Başkanı Ken Kutaragi, şirkerinin müzik vc eğlcncc sektörüne çok fazla yönelerek büyük bir lıata yaptığuıı söyledi. Tokyo'da düzenlediği basuı toplannsında, Sony'nin eski yaratıcı köklerine geri döneceği sö/iinii veren Kutaragi aynca, Sony çalışanlaruıın da yıllardır Apple Computer'ın iPod'u gibi ürünlcr üretilmediğindcn şikâyetçi olduklarını kaydetti. Kutaragi, elindc bir "taşınabilir l> layStation"la görülüyor. Bil's mağazası aksesuvar markalarıyla büyüyor * Yalnızca beyaz gömleklerden oluşan koleksiyonuy la - 4, Türkiye'niıı ilk konsept markasını yaratan Bil's, ^* Nişantaşrndaki mağazasını yenüedi. İJrün gamı "£> genişleyen ve dekorasyonu değişen ^ mağazada bundan böyle Agatha ve \, m Dyrberg Kern iınzalı takı ve •,** aksesuvarlar ile Lollipops markalı .^* çantalar da sanlacak. Ekin Senan'ın ''S tasarladığı BU's 2004/2005 * Sonbahar-Kış Koleksiyonu, 40 ı; ^m ^ ı fti^fr mAiİPİrl^n nlııcııvnr v YORUM ÖZTİN AKGÜÇ CHP Uzerine Kişilik, yazar, kalem olarak çok saygı duyduğum Ok- tay Akbal'ın 6 Ocak 2005 tarihli Cumhriyet'te yayımla- nan "Boşuna mı Yaşadık?" başhklı yakınma yazısına kar- şın, yine de CHP uzerine, belki ufak bir yararı olur umu- duyla yazmayı sürdürüyorum. Ara ara CHP üzerine yazı yazma gereğini duymamın iki nedenı var. llkı duygusal.. CHP'nin Atatürk'ün, ilkelerini yaşatsın, uygulasın diye kurduğu bir parti olması, aile büyüklerinin partinin kuru- luşunda ilk dönemlerinde çeşitli aşamalarda görev almış olan, benim de elli yıla yakın bir süredir, bir ikı seçım dı- şında CHP'ye oy vermış olmam. Ikıncisı CHP hâlâ bir umut. CHP toparlanacak, tehlikeli gıdişe dur dıyecek, al- tı oku yaşama geçirecek bir umut. Ne yazık kı CHP, mis- yonunu gerçekleştirecek bir yönetim anlayışıyla buna uy- gun yapılanma içinde değil. Çoğu kişinin tutunacak bir dal arayışı içinde olduğu bu dönemde dahi oy yitiriyor, iti- bar yitiriyor. Günümüzdeki CHP üst düzey yöneticılerinin gerçek CHP'Iİ oldukları konusunda ciddi kuşkularım var. CHP, sanki CHP'li olmayan bir grubun, hızbın, siyasal rant el- de etmek amacıyla ışgaline uğramış durumda. Yoksa bunca başarısızlığa, tepkiye karşı bir gerçek CHP'lının, "dur ben bir çekileyim, yerime gelecekler belki partiyi da- ha iyi yönetirler, aşama yaptırabilirler" diye düşünmesi gerekirdi. Çekilmek, bir özveri değil, başarı kazanamamış heryöneticinin doğal davranışıdır. Böyle davranması ge- reken kişilerin, ayak oyunlarıyla, delilsiz suçlamalarla, de- lege ayarlamalarıyla başkanlıkta, partinin üst kurulların- da kalmaya çabalamaları, gerçekten kuşku yaratıyor. Bunlar gerçekten CHP'li mi, yoksa fırsatçı mı, politik ran- tiye mi diye... Ben halkoyu araştırması yapmıyorum. Ancak, fildişi ku- lesine kapanmış bir yaşantım da olmadığı için çeşitli çev- relerin görüşlerını almaya, düşüncelerinı öğrenmeye ça- lışıyorum. Benim yakın çevrem, uzak, yakın hısımlarım bir yana, daha bir tek TC vatandaşının "Deniz Baykal, baş- kan olduğu için CHP'ye oy verıyorum" dediğini duyma- dım. Buna karşı Deniz Baykal CHP Genel Başkanı oldu- ğu için, eli CHP'ye oy vermeye gitmeyen çok kişi tanıyo- rum. Sayın Deniz Baykal, Mustafa Sarıgül'ü CHP başkan- lığına yakıştıramıyor. Haklıdır. Ben de Mustafa Sarıgül'ün başkan olduğu bir CHP'yi düşünmek bile ıstemıyorum. Ancak Sayın D. Baykal'ın bir özeleştiri yaparak bu tutu- mu, suçlamaları, tekyanlı davranışlarıylaCHP Genel Baş- kanlığı'na, Atatürk'ün koltuğuna kendisinin de yakışıp ya- kışmadığını sorgulaması gerekir. Ben "Ne Baykal ne Sangül" görüşüne, eğiliminebirTC vatandaşı olarak katılıyorum. Ancak bundan Sayın Ke- mal Derviş ya da destekledığı kişiler anlamı çıkarılma- malıdır. Sayın Derviş'in Baykal ve Sarıgül'e karşı bazı ar- tıları olabilir ama, bana göre K. Derviş CHP misyonunu gerçekleştiremez, CHP'yi ayakta tutan çekırdek taban ta- rafından da benimsenmez. Benim CHP Genel Başkanlığı'na yakışır kışı olarak gön- lümde yatan Sayın Onur Öymen'dir. Bu dileğimi bu kö- şede bir kez daha dile getirmiştim. Ortaya atılan isimler arasında Sayın Haluk Koç da göz doldurucudur. Kişisel olarak Sayın Onur öymen'ı de, Sayın Haluk Koç'u data- nımam. Basın toplantılarından, TV kanallarındaki tartışmalar- dan, genelde medya görüntülerınden elde ettığim ızlenim, Sayın O. öymen'in, Sayın Koç'un dahatutarlı, bilgili, ılım- lı, demokratik bir yapıyı içlerine sindirebılmiş, ekip çalış- ması yapabilecek, gerektiğınde ayak diremeden bazı orunları bırakabilecek bir yapıya, kişiliğe sahip oldukları yönündedir. Yanılmış da olabılirim. En azından Sayın D. Baykal'a, Sayın Mustafa Sarıgül'e göre daha iyi seçenek- ler olarak görülüyorlar. Artık parti lideri diye ayak oyunları bilen, meydan ka- badayılığına soyunan, çığırtkan, ucuz polemıklere gıri- şen, halk avcılığı (demagoji) yapan oportünist kişıleri dü- şünmemek gerekir. CHP lideri üretken, ekip çalışması yapan, geliştirilen politikaları kamuoyuna yansıtabilen, çeşitli sivil toplum örgütleriyle (özellikle Atatürkçü, çevre- ci eğilimli demeklerle, sendikalarla) iyi ilişkiler kurabilen, son derece düzgün, şaibesi olmayan, klik, hizip gibi ta- kıntıları bulunmayan, tek adam olma kompleksini yenmiş, demokratik bir yapıyı içine sındirebilmiş, başkalarının emeği üstüne oturmayan bir kişiliğe, erdemlere sahip ol- malıdır. CHP'nin sık kurultay yapmasına karşı değilim; kurul- taylar, örgütün sesi, canlılık göstergesidir. Ancak CHP'nin son kurultayları politika üretme, strateji geliştirme gibi amaçlara değil, Deniz Baykal karşıtlarını yok edip partiyi Baykal'ın çiftliği ya da dikensız gül bahçesıne dönüştür- me toplantılarına dönüşmüş durumda. Işte sağlıksız olan budur. Bu tür kurultaylar, rüşvet iddiaları, suçlamalar, ger- çekten CHP'ye yakışmıyor, gerçek CHP'lileri de yaralıyor. D. Baykal da, M. Sangül de kazansa CHP'yi gömemez- ler. CHP'ye gönülden bağlı kişiler onu yine yaşatırlar. Ama CHP zaman, oy ve itibar yitirmesini sürdürür. Lisans içîn başvurmayan akaryakıt bayii kapatılacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay, lçışlerı Bakanlığf ndan lisans başvurusu yapmayan bayilerın faaliyetlerinin durdurulmasını ıstediklerını açıkladı. Lisans başvurusunda son tarıhin 20 Aralık 2004 olduğunu anımsatan Günay, "Bugüne kadar 1000'e yakın akaryakıt bayine, 10 dağıtım şırketine ve 25 taşıma şirketıne lisans verdık. 60'a yakın da dağıtım şirketi lisans başvurusunda bulundu. lçişleri Bakanlığf na yazdığımız yazıda süresınde başvurmayan işletmelerin faaliyetlerinin durdurulacağı ve daha önce verilen hak, ızın ve yetki doğurucu kararın hükümsüz hale geleceğinı belirttik" dedi. ş modelden oluşuyor. Madeni Euro, Avrupah kalpazanların gözde, Avrupa BirüğTnin (AB) geçen yü sahte 75 bin made- ni Euro ele geçirdigi bildirildi. Bu rakam, 2003 yı- lında ele geçirilen sahte madeni Euro'nun 3 katı. AB Sahtekârhğı Önleme Bürosu'nun teknik ıız- manlanndan Olivier Louis, sahte 50 sent madeni paralannın gelişmekte olan ülkelerde bile ktılla- nuna sokulmaya çahşıldığını hildirdi. Euro made- ni paralarında sahtcciliğin artmasuıa rağmen ger- çek Euro madeni para toplamının 55 ınilyar oldu- ğu, sahte madeni paralann bu miktar yanında çok düşük kaldığı ifade ediliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle