Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14OCAK2005CUMA CUMHURİYET SAYFA
J İ i J v U l ı U İ T İ J l ekonomî(«cumhuriyet.com.tr 13
Sabancı: Siyasi istikrar, demokrasi ve yönetimde etkinlikte parlamenter sisteme üstünlüğü yok
'Başkanlık sistemine karşıyız'
D E L İ R S İ Z L İ Ğ E K A P I A Ç A R İ S T İ K R A R S I Z L I K K A Y N A K L A R I Y UMURTA KAPIYA DAYANMADAN...
Ülkemizdeki parlamenter sistemin özünü
değiştirecek girişimler, siyasal sistemimizde
bir belirsizliğin kapılarını açacaktır.
Türkiye 'nin, yönetim istikrarını tesadüflere
bırakmayan bir seçim sistemine ihtiyacı var.
Ekonomi Servisi - Türk Sanayicileri
ve Işadaraları Derneği (TÜStAD) Yö-
netim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı,
"TÜSİAD, siyasi istikrar, demokrasi vc
yönetimde etkinlik açısmdan başkanlık
sisteminin parlamenter sisteme bir üs-
tünlüğü olmadığı görüşündedir" dedi.
Sabancı, TÜStAD'ın 35 Genel Ku-
rul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada,
önümüzdeki dönemin bir önemli odak
noktasının da Türkiye'nın başlattığı re-
forrn sürecini kesintisiz biçimde devam
ettirmesi ve henüz el değmemiş bazı
alanlara doğru yaygınlaştırması oldu-
ğunu dile getirdı.
Sabancı, başkanlık sistemine geçil-
mesiyle ilgıli tartışmalarda üç temel me-
selenin göz ardı edildiğını bildirerek
şunları söyledi:
"Tiirk siyasal sistemine ilişkin her tür-
lü değişiklik öncrisi deınokrasiyc, siyasi
istikrara ve yönetimde ctkinliğe katkıda
bulunmahdır. Siyasal yapı bir bütündür.
Başkanlık sistemi/parlamenter sistem
tartışnıası yaparken seçim ve siyasi par-
ti sistemlcrini mııtlaka hesaba katmak
gerekir. İJIkemi/dcki parlamenter sis-
tem, taıihi bir sürecin ürünüdür. Bu sis-
temin özünü değiştirecekgirişimler, siya-
sal sistemimizde bir belirsizliğin kapıla-
rını açacaktır. TİJSİAD, siyasi istikrar,
demokrasi ve yönetimde etkinlik açısm-
dan başkanlık sisteminin parlamenter
sisteme bir üstünlüğü olmadığı görüşün-
dcdir. Bu sistemin, çok farklı tarihsel ko-
şullardan gclcn vc fedcral bir yapıya sa-
hip ABD dışında, bu açılardan başarı
sağlamış bir örncğine rastlanmamıştır.
Buradaasıl üzerinde durulınası gereken
konu, halen geçerli olan sistemin iyileş-
tirilmesidir."
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
Sabancı, Türkiye ekonomisinin son dö-
nemlerde yeniden tesis edilmeye başla-
yan dengelerini muhafaza etmeııin, eko-
nomide istikrarı korumak için zorunlu
olduğunu ama yeterli olmayacağını be-
lirterek "Çünkü henüz isrikrarsı/Jıkiiret-
Ekonomide yakalanan dengeleri muhafaza
etmek, istikrarı korumak için zorunludur,
ama yeterli olmayacaktır. Henüz
istikrarsızhk üretme potansiyeline sahip
bazı kaynaklar kurutulamamıstır.
AB sürecinde yaşadıklarımız, yumurta
kapıya gelmeden harekete geçmediğimizi,
alternatif hareket planları üzerinde yeterince
düşünmediğimizi gösterdi. Oysa, tek bir gün
daha kaybetmememiz gerekiyor.
KOÇ, YİK BAŞKA NI - Mustafa Koç ve Ömer Sabancı, genel kurul toplantısında samimi bir görüntü sergile-
diler. Seçimlerdc, yönetim kurulu başkanlığina yeniden Ömer Sabancı, Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanlığı'na ise Mus-
tafa Koç seçildi. Yönetim kurulu: Ömer Sabancı, ÖmerAras,Ayça Dinçkök, Arzuhan Yalçındağ, Pekin Baran, Cem Duna, Ümit
Boyner, Agah Uğur, Bülent Akgerman ve Ali Kibar. YİK: Mustafa Koç (başkan), Erkut Yücaoğlu, Tuncay Özilhan ve Aldo Kas-
lowski (başkan yardımcısı), Yavuz Canevi ve Zekeriya Yıldırım (sekreter). Muharrem Kayhan, onursal başkan seçildi. (AA)
me potansiyeline sahip bazı kaynaklar
kurutulamamıstır" dedi.
Türkiye'nin, en büyük sorunu olan
gelirdağılımı bozukluğu, bölgesel ge-
lışmede eşitsizlik ve istihdam yeter-
sızliğine çare üretemedığinı anlatan
Sabancı, bu sorunların çözümünün
yatırımların arttırılmasında yattığını,
yabancı sermayenin de sürece katıl-
ması gerektiğini defalarca söyledikle-
rini anlattı.
Geleceğe hazırhk
Sabancı, müzakerelere hazırlığın, ge-
leceğe hazırhk özelliği taşıdığını ifade
ederken müzakere sürecinden geçen ül-
kelerin, bu dönemde, kendi kamuoyla-
rını ikna etmek için sarf edilen çabanın,
en az Brüksel nezdinde gösterilen çaba
kadar önemli olduğunu belirttıklerini
anlattı "AB sürecinde bugiine kadarya-
şadıklanmız, yumurta kapıya gelmeden
harekete geçmediğimizi, bu yü/den de
alternatif hareket planları üzerinde ye-
terince düşünmediğimizi gösterdi" di-
yen Sabancı, oysa tek bir gün daha kay-
bedilmemesi gerektiği uyansını yaptı.
MUSTAFA KOÇ: ;
Erken
olduğunu
düşünüyorum
TÜSlAD'ın35'inci Genel
Kurulu'nda TÜSlAD Yüksek
İstişare Konseyi (YİK)
başkanlığına seçilen Mustafa
Koç, başkanlık sisteminin
Türkiye için erken olduğunu
söyledi. Çırağan Sarayı'nda
yapılan TÜSİAD'ın 35'inci
genel kurulunda yönetim
kurulu ve başkanlık seçimleri
devam ederken gazetecilerın
sorulannı yanıtlayan Koç,
parlamenter demokratik
sistemin değiştırilmesinin
beraberinde bazı riskler
getirdiğini söyledi. Koç,
" Başkanlık sistemi yerine
mevcut siyasi sistemin
yanlışlarının giderilmesi
gerekir. Türkiye için henüz
başkanlık sistemi erken, zaten
bu sistemi dünyada ABD'den
başka başarmış ülke de yok"
diye konuştu.
Baş müzakereci
Babacan olsun
Bir gazetecinin, "Baş
müzakereci kiııı olnıair
sorusunu yanıtlayan
Mustafa Koç, "Şu an için
isim vermek çok doğru
olmaz, ancak Sayın Babacan
bu görevi layıkı ile yapabilir.
Biz kendisini özel sektör
olarak destekleriz" dedi.
SEÇÎM SİSTEM! tÇÎN ÖNERİLER REFORMLAR NEDEN ÖNEMLİ? RAHMİ KOÇ NE DEMİŞTİ?
Mevcut seçim sisteminin
Avrupa'daki temel ilkelerle
bağdaşmadığını belırten
TÜStAD Başkanı Sabancı,
Türkiyc'nin, istikrarı tesadüflere
bırakmayan, temsilde adaleti
sağlayan, daha etkin ve
demokratik bir seçim sistemine
ihtiyacı olduğunu belirtti.
Sabancı, "Baraj aşağı çekilnıeli,
tek parti hükümetinin
çıkamayacağı oy dağıhmlannda
bile partilcrarası ittifaklan teşvik
etmeli, hükümctin kuruluşunu
seçim sonrası pa/aıiıklara
bıraknıamalı, seçim bölgeleri
daraltılmalı, partilerin adaylan
ön seçimle belirlenmelidir" dedi.
TÜStAD Başkanı Sabancı, AB
ile müzakere sürecine
yoğunlaşmak için mevcut
sorunların aşılması gerektiğini
belirterek "Bunları geride
bırakabilmeliyiz ki,
müzakerelere
yoğunlaşabilelim" dedi.
Sabancı, "Gelir dağılımı
bozukluğu, bölgesel eşitsizlik ve
istihdam yetersizliğini
çözebilmek için yatırımlan
arttırmak, bunun için de vergi
oranları ve vergi reformu, kayıt
dışı ile mücadele, kamu
reformu, özelleştirme, sosyal
güvenlik reformu yapmak
zonındayız"dedi.
tş dünyasında başkanlık
sistemine ilişkin tartışma Koç
Holding Şeref Başkanı Rahıııi
Koç'un29Arahk2004'te
konuyla ılgili sözleriyle
alevlenmişti. Koç, "Chıırchill
demiş ki; 'Demokrasi en fena
ıdare tarzının en iyisidir. En iyi
idare tarzı diktatörlük. Akıllı
diktatörlüktür' demiş. Ama
onun ömrii ıızıııı sürmez. En
iyisi akıllı bir diktatör. Ama bu
devirde mümkün değil. Ikincisi
başkanlık sistemi. Bu sistemde,
hukukıınuzun çok iyi çalışması
lazım. Bence en büyük sorun
hukuk sisteminin muntazam
çalışınamasıdır."
TÜStAD'IN RAPORU:
Yüksekfaiz dışı
fazlaya devam
Ekonomi Servisi - TÜStAD "Türkiye
Ekonomisi" raporunda, bütçe açığı
ve kamu borçlarının milli gclire
oranı makul seviyelere gerileyene
kadar, mali disiplin içinde, 2005
yılında, yüksek faiz dışı fazla
politikasına devam edilmesi
gerektiği belirtildi. Raporda,
2004'ün, geçmiş 2 yılda elde edilen
kazanımların koruııabildiği ve
makroekonomik göstergelerdeki
iyileşmelerin derinleştiği bir yıl
olduğu belirtildi. Türkiye
ekonomisinin halihazırda karşı
karşıya olduğu sorunlu alanlann
üstesinden gelinmesi ve mevcut
yapının hızlı, sağlıklı ve kalıcı bir
büyüme sürecine dönüşmesinin
ancak kamu maliyesinin nihai
olarak düzelmesiyle mümkün
olacağı vurgulandı.
KURBAN BAYRAMI
Köprü ve
yollar ücretsiz
ANKARA(AA)-Kurban
Bayramı'nda otoyollar ve boğaz
köprüsü geçişlerinden ücret
alınmayacak. Bakanlar Kurulu'nun
dün yapılan toplantısında alınan
karara göre, Kurban Bayramı tatili
nedeniyle 19 Ocak Çarşamba günü
saat 00.00'dan başlayarak 23 Ocak
Pazar günü saat 24.00'e kadar
otoyollar ve boğaz köprülerinden
geçişler ücretsiz olacak.
Kurban Bayramı süresince isteyen
belediyelcr de otobüs ve
metrolarda ücretsiz yolcu
taşıyabilecek.
Çiçek, 1 maaş ikramiyenin bayramdan önce ödeneceğini açıkladı
Kamu işçfeine bayraııı müjdesi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Adalet Bakanı ve
Hükümet Sözcüsü Cemil
Çiçek, kamuda çalışan iş-
çilerin bir maaş tutarın-
daki ikramiyeleri ile
Bağ-Kur emekli aylık-
larının Kurban Bayra-
mı'ndan önce ödenece-
ğini bildirdi.
Çiçek, Bakanlar Ku-
rulu'nun ardından top-
lantının gündemine
ilişkin gazetecilere
bilgi verdi. Kamuda
çalışan işçilere sene-
• Adalet Bakanı Çiçek, Bakanlar Kurulu'nun ardından
yaptığı açıklamada, Bağ-Kur emekli aylıklannın da 17
Ocak'ta ödenmeye başlanacağını bildirdi.
nin çeşitli aylarında ikramiyele-
rinin ödendiğini anımsatan Çi-
çek, bunun bayramdan önce
ödenmesini kararlaştırdıklannı
kaydetti.
SSK ve Bağ-Kur emeklileriy-
le ilgili maaşlann da Kurban
Bayramf ndan önce ödenmesı-
nin söz konusu olduğunu belir-
ten Çiçek, SSK emekli aylıkla-
rının 12 Ocak'ta ödenmeye baş-
landığını, Bağ-Kur emekli ay-
lıklannın da 17 Ocak'tan itiba-
ren ödeneceğini söyledi.
Çiçek, yatınm teşvikleriyle
ilgili yasa tasansının da Bakan-
lar Kurulu'nda imzaya açıldığı-
nı bildirdi. Kişi başına düşen ge-
liri 1500 dolann altmda olan 36
ilin teşvik kapsamına alındığını
anımsatan Çiçek, bölgeler ara-
sı dengesizliği ortadan kaldır-
mak ve tekrar yatınm hamlesi-
ni hızlandırmak amacıyla bu
teşviklerin yeniden gözden ge-
çirildiğıni söyledi. Çiçek, eko-
nomik ve sosyal kriterler dıkka-
te alınarak yeni teşvik yasası ta-
sansının TBMM'ye gönderil-
mesine karar verildiğinı bildir-
di. Çiçek, Kalkınma Ajansları-
nın Kuruluşu, Görevleri ve Ko-
ordinasyonu ile tlgili Kanun Ta-
sansı'nın da imzaya açıldığını
söyledi. Türkiye'nin Ulusal
Programı'nda da yer alan tasa-
nnın AB hedefleriyle bağlantı-
lı olduğunu belirten Çiçek, tasa-
nnın 81 ili 26 bölgeye ayırdığı-
nı kaydetti.
NOTDEFTERİ
ZEKERİYA TEMİZEL
CHP'nîn Sorunu
Parti İçi mi?
Siyasetin amacı, sadece mensup olunan partiyi
eleştirmek olabilir mi?
Birpartili, partisinin programını kabullenmiyorsa, ik-
tidar partisinin uygulamalarına seçenek olan kendi
parti çözümlerini topluma taşımakta hiçbir çaba sarf
etmiyorsa, toplum yararına olmayan ekonomik uygu-
lamalar ile toplumsal çatışmaya neden olacak düzen-
lemelere karşı çıkmıyorsa partili olduğunu söyleyebi-
lirmi?
O zaman partili olmanın anlamı ne?
Bir süre önce bu soruları, CHP listelerinden Mec-
lis'e giren, siyaset dışı alanlarda ünlü bazı isimlere uy-
gulayarak birtakım belirlemelerde bulunmuşuz.
"Siyaset dışı alanlarda ünlü vekillerin çoğunun ses-
leri Meclis'tepekduyulmaz. Sosyaldevletilkelerine,
Cumhuriyetin kurumlanna, ülkenin sosyal yaşamına
yönelik saldırı ve uygulamalar karşısında seslerini çı-
karmaz, görüş oluşturmazlar. Onları Meclis'e gönde-
renlerin sorunlarını sahiplenmez, sürekli değerlerinin
bilinmediğinden, Meclis 'te mutsuz olduklanndan ya-
kınırlar. Ancak bu ünlü kişiler, unutulmamak için ara-
da sırada kamuoyunun karşısına çıkarlar. Kamuoyu-
nun önüne çıktıklannda ise toplumsal muhalefetin
sesi olmak yerine, kendi partilerine saldmrlar. Zaten
partilerine saldırmazlarsa, söylediklerinin haber de-
ğeri de olmaz.
En fazla saldırdıkları ise partilerinin solculuğu, par-
tilerinin savunduğu ilkelerdir. Parti ideolojisini ve par-
tinin ürettiği politikaları toplum tarafından talep edi-
len ürünlere dönüştürmek yerine, onlardan vazgeç-
meyi ve başkaları tarafından pazarlananlara öykün-
meyi önerirler.
Sol kimlikli bir partiden milletvekili seçilenler, sol-
dan vazgeçmenin gerekçesini, 'Solun ne içerdiğini
kimse bilemez' gibi veciz laflarla açıklamaya girişirler.
Sol ideolojiye sahip çıkmayı, onu geliştirmeyi ya da
o düşüncede oluşan değişimleri izlemeyi becereme-
yenlere, çağdaş görünmek adına, sol ideolojiyi kötü-
lemek daha kolay gelir.
Bunlann sol ideoloji karşısında geliştirdikleri gö-
rüşler ise aslında uluslararası sermayenin görüşleri-
dir. Uluslararası sermayenin talepleri yepyeni görüş-
ler, kurtuluş reçeteleri olarak topluma sunulur."
•*•
CHP'deki son gelişmelerden sonra bu saptamala-
ra başka boyutların da eklenilmesi zorunlu oluyor.
Emperyalizmin yeni dünya düzeni projesinde Tür-
kiye için öngörülen rejim "ılımlı Islam cumhuriyeti".
Sistemin yerleşmesi için de Amerika'nın sözünden
çıkmayan, tasarlanan düzenden yana, ekonomik po-
litikaları birbirine neredeyse özdeş, ancak sosyal po-
litikalarda sermayeyi rahatsız etmeyecek boyutta kü-
çük farklılıkları olan iki partinin varlığı gerekiyor. Ikti-
dar değişse bile, yerli ve uluslararası sermayenin tam
denetimi altındaki bu iki partinin uyguladıkları politi-
kalar değişmeyecek, vesayet altında sözde demok-
rasi oyunu oynanacak.
Bu sistemde ilerici partilere yer yok.
BudurumdaCHP'nin, buprojedeyeralacaksa, top-
lumun gereksinimlerinden doğan sol kimliğini terk
ederek liberal sağ politikaların merkezine kayması ge-
rekiyor.
Ancak CHP bu küresel projeye direniyor.
Kamuoyunda yaratılan havaya bakılırsa CHP'de
parti içi demokrasi mücadelesi veriliyor.
Oysa gelişmelerin değerlendirilmesinden, tartışma-
ların partinin kimlik değiştirmesini, ilkelerinden sapma-
sını ve küresel amaçlara uygun hale getirilmesini
amaçlayanların çabası olduğu sonucu çıkıyor.
Zaman zaman yetersiz bularak eleştirsek de
CHP'nin, emperyalizmin Türkiye üzerindeki projeleri-
ne karşı muhalefeti durdurulmaya çalışılıyor.
Bu ya parti ele geçirilerek ya da parçalanarak ger-
çekleştirilecek.
CHP'liler bu oyuna gelir mi?
temizel@cumhuriyet.com.tr
'TÜRK LOKUMU'
Zorlu Enerji Avrupa'da
ilklOO'egirdi
LONDRA(AA)- tngiltere'de yayımlanan European
Business Magazine'in ocak sayısında yer alan
Avrupa'nın en hızlı büyüyen 100 şirketi listesine
Zorlu Enerji de 98. sıradan girdi. Dergi, Zorlu Enerji
ve 2002 yılında Genel Müdürlüğü'ne getirilen Erhan
Çetinok'un başansını özetlediği bölümde de "Türk
lokumu" başlığını kullandı. 34 yaşındaki Çetinok'un
böyle bir başarıya imza atmak için çok genç
olduğunu, ancak söz konusu ismin gençliğine rağmen
hızlı bir büyümeyi şirketine yaşatabildiğine dikkati
çeken European dergisi, Zorlu'nun Türkiye'de
kurulduğunu, ancak Doğu Avrupa, Asya ve
Ortadoğu'da da varlık gösterdiğini bildirdi.
MALİYE YAŞAMINDAN /MUSTAFA PAMUKOĞLU pamukmf/ superonline.com
17.7.2004 tarih ve 5231 sayılı ye-
ni Dernekler Kanunu ile çok önemli
değişikliklerveyenilikleryapıldı. Bu-
gün bunları belirteceğiz. Gelecek hafta ye-
ni Vergi Kanunu ile ilgili 2. bölüm yazımızı
yazacağız.
Dernek kurma hakkı genişletildl
Fiil ehliyetine sahip gerçek veya tüzel-
kişiler (yani şirketler, meslek kuruluşları,
kamu tüzelkişileri gibi), önceden izin al-
maksızın dernek kurabilecekler. On beş
yaşını bitiren küçükler de bazı şartlarla ço-
cuk derneği kurabilecekler.
On iki yaşını bitiren küçükler de yasal
temsilcilerinin izni ile çocuk derneklerine
üye olabilecekler. Dernekler yurtiçinden
ve yurtdışından yardım alabilecekler
Dernekler, tüzüklerinde gösterilen
amaçları gerçekleştirmek üzere, benzer
amaçlı derneklerden, siyasi partilerden,
işçi ve işveren sendikalarından ve mesle-
ki kuruluşlardan maddi yardım alabilirler
ve adı geçen kuruluşlara maddi yardımda
bulunabilirler. Valilik veya kaymakamlığa
bildirilmek kaydıyla yurtdışındaki kişi, ku-
rum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi yardım
alabilirler. tyakdi yardımların bankalar yo-
Yeni Dernekler Kanunu
luyla gelmesi şarttır.
Dernekler artık taşınmaz
mal edinebilecekler
Genel kurul onayı ve yönetim kurulu ka-
rarıyla taşınmaz mal satın alabilecekler ve
satabilecekler.
Temsilcilik açabilecekler ve platform
oluşturabılecekler
Dernekler gerekli gördükleri yerlerde
dernek faaliyetlerinı yürütmek için temsil-
cilik açabilecekler. Kendi aralarında veya
vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum ku-
ruluşlarıyla ortak amacı gerçekleştirmek
üzere amaçları ile ilgisi bulunan ve kanun-
larla yasaklanmayan alanlarda platform
oluşturabilirler.
Kamu kurum ye kuruluşları ile
ortak proje yürütebilecekler
Kamu kurum ve kuruluşları ile bir proje-
yi birlikte yürütebilecekler. Proje tarafı ka-
mu tüzelkişisi proje maliyetinin yarısını kar-
şılayabilecektir. Orneğin bağcılığın geliş-
tirilmesi için
bir üniversite
ile bu konuda
faaliyette bulunan araştırma derneği pro-
je yapabilecek ve üniversite bu projenin
yarısını karşılayacaktır. Ancak burada
5072 sayılı dernek ve vakıfların kamu ku-
rum ve kuruluşları ile ilişkilerine dair hü-
kümleri saklıdır. (öncelıkle bu hükümlere
bakılacaktır.)
Dernekler sandık kurabilecekler
Dernekler tüzüklerinde yazılı olmak ve
sağlanan kârı üyelerine paylaştırmamak,
gelir, faiz ve başka adlarla üyelerine aktar-
mamak şartıyla üyelerinin yiyecek, giye-
cek gibi zaruri ihtiyaç maddelerini ve di-
ğer mal ve hizmetlerle kısa vadeli kredi ih-
tiyaçlarını karşılamak üzere sandık kura-
bilirler.
Derneklerde denetim ve
muhasebe işlemleri
Derneklerde iç denetim esas olacaktır.
Bağımsız denetim kuruluşlarına da iç de-
netim yaptırılabilecektir. (Idari denetimde
artık polis bulunmayacak.) Dernek gelirle-
ri yönetim kurulunun kararıyla bastırılan
alındı belgeleriyle toplanacak, giderlerfa-
tura ve benzeri belgelerle yapılacaktır.
Banka dekont ve hesap cetvelleri alındı
belgesi yerine geçecektir. Paratahsil ede-
cek kişiyi mülki idare amiri değil, yönetim
kurulu belirleyecektir.
Tutulacak defterler denetim birimi veya
noterlere tasdik edilecektir.
Dernek yönetim kurulu ve denetim ku-
rulu üyelerine (kamu görevlisi olanlar ha-
riç) ücret verilebilecektir. Suç teşkil etme-
yen işlemler ve hatalar mülki idare amiri-
nin yazılı istemi üzerine otuz gün içinde gi-
derilmesi zorunludur. (Bu hükümle telafisi
olanaklı hataların giderilmesi ve işlemlerin
tamamlatılması sağlanmaktadır.) Yıl sonu
itibarıyla faaliyetlerini, gelir ve gider işlem-
lerini her yıl nisan ayı sonuna kadar mülki
idare amirliğine bir beyanname ile bildire-
ceklerdir.
Diğer önemli değişiklikler
Genel kurul davetinin yerel gazetede
yayımlanması zorunluluğu artık bulunma-
maktadır.
Kolluk kuvvetleri derneklere giremeye-
cekler ve denetimde görev alamayacak-
lardır. Genel kurul toplantılarına kamu göz-
lemcisi (komiser) artık katılmayacaktır.
LPG SATACAK
JVorldgas
Türkiye 'de
tSTANBUL (AA) - Hollanda
merkezli SHV Gas'ınyeni marka-
sı Worldgas, Türkiye LPG pazan-
na girdi.
Worldgas Genel Müdürü Sinıoıı
Franken düzenlediği basm toplan-
tısında, Türkiye'nin 2003'ten bu
yana yıllık tüketimiyle tngiltere
ve Italya'dan sonra Avrupa'nın
üçüncü büyük LPG pazarı konu-
muna geldiğini belirtti.
Franken, iki yıl içerisinde Tür-
kiye pazarında olmayan ürün ve
hizmetler için 30 milyon dolarlık
yatınm yapmayı düşündüklerini
bildirdi. Franken, şu an sadece Is-
tanbul'da hizmet verecek olan
Worldgas'ın daha sonra müşteri
sayısının fazla olduğu büyük
şehirlere gırmeyi hedeflediğini
belirterek yerel ortakları bulun-
madığını kaydetti.