19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 EYLUL 2004 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edırne Kocaeli Çanakkale Izmır rvlanisa Aydın Denizli Y Y PB Y Y Y Y Y 27 25 28 21 26 27 26 27 Sinop PB 25 Adana Samsun PB 30 Mersın PB 31 PB 30 Trabzon PB 28 Diyarbakır AB 35 Gıresun PB 28 ganlıurfa B 35 Ankara PB 27 Mandın B 31 Eskişehir PB 27 Siirt Konya B 34 PB 27 Hakkâri B 27 Sıvas B 29 Van B 27 Zonguldak PB 19 Antalya Y 29 Kars B 25 Yurdun batı kesım- len parçalı çok bulut- lu. Marmara'nın batı- sı, Kıyı Ege ıle Batı Ak- denız sağanak ve gökgurültuiu sağanak yağışlı, dığeryerleraz bututlu geçecek. Ha- va sıcaklığı batı böl- gelerde 2 ıJa 4 öerece azalacak, dığeryerter- de onemlı bır degışık- lık olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y PB Y Y Y Y Y 15 12 15 17 16 15 20 24 Münih Y 12 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y B Y Y Y Y Y 18 16 26 16 13 25 20 29 Moskova PB 15 Y 10 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahire B PB B B B PB B 32 17 31 30 26 20 32 B 34 Aç.k Sufutlu ^ Çok. buluttu r Yağmuriu G U N C E L CİTVEYTARCAYtREK H Baştarafı 1. Sayfada ye'ye tek kuruş yardım olanağı yok. RTE bile oluk oluk para akmayacağını uzun nutuklannda araya sı- kıştınveriyor. Pek çok umuda limon sıkacak açıklamalar peyder- pey gelmeye başladı, baştayacak. Orneğin 6 Ekim'de AB kapılannı açacağı ilan edi- le-n llerleme Rapoaı'nda "Türkiye'den AB ülkelerine serbest dolaşım hakkını tamamen kaldıran özel bir tavsıyenin yer alacağından " söz ediliyor. -Müzakerelere başlasak bile- Türkiye'yi sürekli de- netim altında tutmayı öngördükJerine ilişkin haberier kulaklara fısıldanıyor. Reformlann "uygulanmasında hükümetin ne kadar ciddiolduğunubirkaçyıliçinde saptayacaklannı" öne sürüyorlar. Hertiangi bir gerekçeyle müzakereleri as- kıya almayı öngören -Türkiye'ye özel- bir kuralın da geliştirildiği söyleniyor. Olaylan kendi bakış açılanmızla değeriendirmekte, kimi zaman dereyi görmeden paçalan sıvamakta faz- lasıyla mahir medyamız var. Şu koşulu bu koşulu baş- ka ülkelerde aramadınız diyor, böylece AB'ye kendi açımızdan bakıyor ve fakat üye ülkelerin Türkiye'nin üyeliği üzerindeki çekincelerinden kaynaklanan olası koşullann açıklanmasına fena halde bozuluyoruz. Orneğin Almanya. Halkı Türkiye'nin üyeliğine yüz- de 70'lere varan oranda karşı. One sürdükleri kültü- rel ve coğrafi sakıncalan siyasi gerekçelerie karşıla- yabilirsiniz; ne ki, Türkiye'nirı biriiğe 10 yeni ülkeden daha fazla maddi yük getireceğini ve bu yükün Alman- ya tarafından (halkın vergileriyle) karşılanacağını içe- ren görüşlere karşı çıkabilir misiniz? Ya da Türkiye'nin üyeliğiyle AB sınıriannın dünya- da en çok kriz olan Ortadoğu bölgesine dayanmasın- dan tedirginlik duyacaklar; Almana bu kaygılan göz ardı etmesini söyleyeceksin. Olacak şey mi? Sistematik değil derken işkencenin variığını, insan haklan ihlallerini kabul edeceksin. Ulusal yarariannın gereğini savunurken bir başka iilke insanından, bir Al- mandan, bir Fransızdan ulusal ve yaşamsal yararla- nnı göz ardı etmesini isteyeceksin. Bu yayın mantığı, bu siyaset anlayışı üye ülkeleri, halklarını enayi yerine koymanın dik âlâsı; fazla ben- cil. • • • Şimdilerde RTE'nin laik ve demokrat izlenimi veren dış görünüşü altında Islami kimi hedefleryatıp yatma- dığını araştınyorlar. Burada Ingiliz ve Fransızlaria görüşmeler yaptıktan sonra, Roma'ya giden ve orada da şu sıralar Italyan parlamenterlerle görüşmeler yapan Türk heyetinden Onur Öymen'in -telefonda- söylediğine göre; son zi- na krizi "izler" bırakmış. Yabancılar ileride böyle kriz- ler olup olmayacağını araştınyorlar. RTE'de gizli Islam- cı kuşkusu düşmüş içlerine. Bir olasılık, henüz Batı yayın organlannın dikkatini çekmedi. Müslüman Türkiye'de Islam kurallanna ya- kınlığıyla tanınan bir iktidann Hıristiyan Avrupa ile bu denli içli dışlı olması, AB'ye girme çabalan, Islam ku- rallannı uygulayan ülkelerde (orneğin Suudi Arabis- tan'da) neden serttepkilerle karşılanmıyor, yerilmiyor, eleştirilmiyor? Bu, Islami Türkiye aracılığıyla Hıristiyan Avrupa'ya sokmayı içeren -varlığı açıklanmayan- bir uzlaşma- dan, bir plandan kaynaklanmasın? • • • Görünen köy kılavuz istemiyor. AB raporu Türki- ye'ye tarih verilmesini 17 Aralık'taki zirveye salık ve- rirken -bilinen- kimi koşullan da beraberinde getire- cek. öymen'in burada ve Roma'da görüştüğü yaban- cılardan aldığı izlenime göre, öncelikle Kürt sorunu gündeme gelecek, Kıbns, ruhban okulu, asker-sivil ilişkileri vs. söz konusu. Bu koşullar birer dayatma olarak gösterilmeden raporda yer alabilir. Bizimki de günlerce önce tarih versinler de ne olursa olsun der gibi; müzakereler sırasında ele alınması koşuluyla bütün dayatmalan sineye çekmeye hazır olduğunu açıkladı. Koşullar, moşullar, durun bakalım. 15 yıl... Kim öle, kim kala! AIÜ raporu, dershanelerin temel eğitimin önemli bir unsuru haline geldiğini ortaya koydu Eğitim dershanelere emanet• Baştarafı 1. Sayfada rek artan dershaneler berabe- rinde katrilyonluk bir ekono- mik pastayı da getiriyor. Kurs ücretleri 2 ile 8 milyar lira arasında değişirken bu yıl dershanelerde gelecek arayan öğrenci sayısı 735 bin olarak düşünüldüğünde 2004-2005 öğretim yılının dershanelere düşen payı 3 katrilyon lirayı aşıyor. îstanbul, 626 dershaneyle en çok dershaneyi banndıran il olarak dikkat çekerken Anka- ra'da 275, Izmir'de de 154 ders- hane bulunuyor. Raporda, Istanbul 'daki ders- hane sayısının dershanelerin faaliyet gösterdiği 54 ilin 32 si- nin toplamından daha fazla ol- duğuna dikkat çekiliyor. Tunceli'de 1, Ardahan, Şır- nak ve Bayburt'ta 2'şer, Siirt IDere göre dershane saydan: Târthe genetinde en fazla ve en u derchanesi olan Hakkan Istanbul Muş Ankara Sınop lzmır Bartm Adana Gümüşhane Bursa 4 626 4 2T 5 4 154 4 104 3 "4 Sıırt Antahya Bavbun tçel Şıraak Hatav Ardahan Koma Tuncelı Kocaeli 10 il şöyle: 3 68 2 68 67 2 60 ! 53 VıDar 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 Yılhra göre dershane ve öğrenci savıianndaki artrç Dershane savısı 952 1089 1274 14% 1664 1710 1759 1864 2 bin 2 2 bin 122 2 bin 615 Öğrenci sayısı 297 bin 234 3|7buı2l7 341 bin 979 379 bin 463 432 bin "14 433 bm 84a 48S bm 284 523 bin 244 588 bin 63" 606 bin 522 668 bm 6"3 ve Gümüşhane'de 3'er dersha- ne bulunuyor. Rapora göre, 2000 yılında 1864 dershanede 523 bin 244 öğrenci ders ahrken bu sayı 2001 'de 2 bm 2 dershanede 588 bin 637 öğrenciye, 2002 yılın- da 2 bin 122 dershanede 606 bin 522 öğrenciye, 2003'te de 2 bin 615 dershanede 668 bin 673 öğrenciye çıktı. Rapora ilişkin değerlendir- melerde buiunan ATO Başkanı Sinan Aygün, "devletin eği- timdeki zafiyetinin yurttaş- ların cebine yük" olarak yan- sıdığmı söyledi. Özellikle lise son sınıflarda öğrencilerin sağlık raporu ala- rak okula gitmediklerini, bu- nun yerine bütün yılı dershane- de geçirdiklerini belirten Ay- gün. "Bu, devlet okullarının eğitim konusundaki yetersiz- liğini gösteriyor. Vatandaş devletin verdiği eğitime gü- venmediği için cebinden ekst- ra para harcayarak çocuğu- nu dershaneye gönderiyor. Devlet okullarındaki öğret- men de boş sıralara ders an- latıyor. Bu bir kaynak israfı- dır" dedi. Kızılcahamam kampı başlıyor AKP'derevizyon beklenüsi Cem Vakfı tarafından düzenlenen törene yaklaşık 20 bin kişi katıldı. 'Gelin CanlarBir Olakm' tstanbul Haber Servisi - Cem Vak- fı tarafından düzenlenen "Gelin Canlar Bir Olalım" adlı cem töre- ni 20 bin kişinin aktif kanhmıyla gerçekleştirildi. Cem töreni önce- sinde konuşan Alevi Islam Din Hiz- metleri Başkanı Ali Rıza Uğurlu, "Cem törenini özellikle sünni kardeşleriınize açık olarak ger- çekJeşrirdik. Bu açıklık Aleviliğe yönelik önyargılara bir yanıt nite- liğindedir" dedi. Prof. Dr. İzzettin Doğan'da yaptığı konuşmada, Ale- viliğin Türk kültürüne katkılannı anlatarak özellikle hiçbir Islam inancında kadının Alevilikte olduğu kadar ön plana çıkanlmadığına dik- kat çekti. Doğan, AB nezdinde aç- mak ıstediklerini davalardan Türki- ye'nin önünü kesen olmamak için vazgeçtiklerini belirterek, "Alevile- rin istemleri karşılanmadığı için sıkıntılan devam ediyor. Biz bunun takipçisi olacagız" dedi. Cem töreninde Galata Mev- levihanesi semazenleri ile Yeni Bos- na Cemevi semah ekibi bırlikte semah töreni gerçekleştirdi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Yeni yasa- ma yıhndan önce AKP'nin yıllık çalışma kampı yann Kızılcaha- mam'da başlayacak. Baş- bakan Tayyip Erdoğan 3 günlük kamp boyunca parti yöneticileriyle gö- rüşmeler yapacak ve gruplar halinde milletve- killerini dinleyecek. Başbakan, parti içi ko- nularda millervekillerinin görüşünü geniş katılımlı toplantılarda almamaya özen gösteriyor. Erdo- ğan'a önerilen veya şikâ- yet edilen isimler konu- sunda parti grubu tam bir görüşe sahip olamıyor. AKP lıderi de bu toplan- tılann ardından yaptığı her değişikliği "grubun eğilimi" olarak sunma olanağına kavuşuyor. Milletvekilleri, yeni yasa- ma yılında Meclis yöneti- mi, parti yönetimi ve ka- binede "AB vüyonuna uygun" değişildik bekii- yor. Bülent Annç'ı "te- reddütsüz desteklediği- ni" belirterek Meclis Baş- kanlığı'yla ilgili tartışma- ya son veren Erdoğan'ın, İcomisyon başkanJıklan ve grup yönetiminde ise köklü degişiklik yapması bekleniyor. Özellikle son yasama yılında önemli birçok yanlışa imza atan 5 grup başkanvekilinden en az ikisinin değişebileceği belirtiJiyor. Partide etkin isimler arasmda yer alan Başbakan Yardımcılan Abdüllatif Şener ve Mehmet Ali Şahin'ın grup başkanvekiliğine kaydınlabileceği, kuliste dile getiriliyor. AKP Genel Sekreten Idris Naim Şahin ın ka- bineye alınabileceği, Av- rupa'daki etkinlikleriyle tanınan bazı isimlerin par- ti yönetimine almabilece- ği kaydediliyor. Bakanlar Kurulu'ndaki değışikliğin de 5 bakana kadar çıkabi- leceği konuşuluyor. MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada "Neredekigörüşümü istiyorsunuz; Ankara'daki- ni mi Brüksel"dekini mi?" • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Yokuşu mu seversin inişi mi? "Kardeşim, bunun zikzaklısı yok mu?" demiş. • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Iki kere iki kaç eder? O da soruyla karşıl/k vermiş: "Satın aJırken mi satarken mi?" • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Sizce parti içi uyum nedir? "Herkesin benim görûşüme katılmasına uyum denir. Sonra da benim bütün görüşlerimi değişti- rip Brüksel'in görüşlerine katılmama, uyumun güç- lenmesi denir" demiş... • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Ankara'nın en çok nesini seversin? "Brüksel'e dönüşünü" demiş... * * • Erdoğan'a sormuşlar: - Ankara'da AB bizim içişlerimize kanşamaz, kararları kendimiz alırız, demiştiniz. Sonra da Meclis'i toplama karannı Brüksel'de aldınız. AB'nin istediklerini yapacağız, dediniz. Bu çeliş- ki değil mi? "Hayır" demiş, "ben içişlerimiz derken AKP'nin içişlerinikastettim. AB, Türkiye'nin herşeyine ka- nşabilir ama, AKP'nin içine kanşamaz. Ben bunu demek istedim" demiş... • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Ekonomiyi nasıl yönetirsiniz? "Iş âlemini karşıma alınm" deyip yanıtlamış: "Bana ters çıkarsanız, krizçıkar. Sessizolun, her şeyin iyiye gittiğini söyleyin, başka bir şey deme- yin, derim... Böylece ekonominereye gidersegit- sin, iyiye gitmiş olur..." • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Sizce muhalefet nedir? "Iktidara yardımcı olan partilere muhalefetpar- tileri denir" demiş... • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Uzay teknolojisinde neden yokuz? "Yakında olacagız" deyip şu karşılığı vermiş: "Ben Istanbul Belediyesi'ndeyken dolmuş se- ferierini çok düzenli hale getirmiştim. Şimdi uza- ya da dolmuş seferi planlanıyormuş. Istanbul Be- lediyesi'ndeki deneyimi buraya aktanp projeye or- tak olacagız. Almazlarsa biz değil, onlar kaybe- der..." • •• Erdoğan'a sormuşlar: - Demokrasi benim için tramvaydır... Onunla is- tediğim yere kadar gider, inerim, demiştiniz. Hâ- lâ aynı görüşte misiniz? "Hayır" deyip devam etmiş: "Değilim... Ben de değiştim. Tramvay raydan çıkabiliyor. Hedefi sağlama almak lazım. Demok- rasibenim için tramvay değil, raydır. Istediğim ye- re kadar döşerim, üzerinde istediğim hızda gide- rim..." • • • Erdoğan'a sormuşlar: - Reform nedir? "AB bir form verir, bunu doldururuz. Geri gön- deririz. Bu işleme reform denir" demiş... ankcum <J cumhuriyet.com.tr AL GÖZÜM SEYRETLE /IŞIL ÖZGENTÜRK Masalcıların Masalcısı Masalcılann masalcısı Bülent Oran öldü. Ardında yüzlerce senaryo, yüzler- ce camaltı resmi ve şen kahkahasını bı- raktı. Aksini iddia edenler olsa da ben, masallann da masalcıların da ölümüne inanmam. Sadece mekân değiştirirler. Şöyle olur, masalcının yolu bu kez bir çöle düşer ve o gördüğü ilk vahada bağ- daş kurup hemen en güzel binbirgece masallarım anlatmaya başlar. Vahanın sahipleri çöl bedevileri, bu masallar son- suza kadar sürsün isterler. Masallar da sonsuza kadar sürer ve her sözcük kum tanelerinin arasına gizlenip çölde yolu- nu yitirenin elinden tutar ve onu yeniden hayata döndürür. Masalcı bazen bir kır kahvesinde me- kân kurar ve bağn yanık mahalle deli- kanlılanna örneklerle kız tavlama sana- tından söz eder. Kızlann hepsi zengin aile kızlandır, şımanktırlar. Burunlan bir kanş havadadır. Ama yoksul delikan- lı öyle has bir yüreğe sahiptir ki, şıma- nk kız bu yürek karşısında değişir, artık her şeye razıdır. Sevdiği delikanhmn bir odalı evinde yemek pişirmek, leğende çamaşır yıkamak için can atar. Masalcmm yolu bazen bir iplik fabri- kasına düşer. Fabrikada küçücük kızlar, başlannda beyaz başörtüleri, hiç durma- dan çahşırlar. Gözleri yorgunluktan kı- zarır, ayakları genç yaşta varis olur. Dur- madan hesap yaparlar, aylıklarını aldık- lan gün taksitlerini ödedikten sonra el- lerinde kaç para kalacağını bulmaya ça- Iışırlar. Çogunun babası işsizdir. Anneleri ev- lere temizliğe gider. Evin büyük kızla- nndan biri çalışmaz ve küçük kardeşle- re bakar. Evlerin tuvaletleri alarurkadır ve derme çatma banyo haftada bir gün yanar. Masalcı onlara, "işçi kizla fabri- ka sahibinin oğlu" masalını anlatır. Fabrika sahibinin oğlu, baba parasıyla hovardalık yapan, sorumsuz bir oğlandır. Çevresinde onu her an pohpohlayan, şı- martan, saçlan mutlaka san boyalı, de- kolteleri her zaman gösterişli kadınlar vardır. Masal bu ya, oğlanın arabası bir gün tam da kızın oturduğu gecekondu- nun önünde bozulur. Oğlan cep telefonu henüz bulunmadığı için, evin kapısım çalar ve yardım ister. O sırada kız da ev- de değil midir!.. Ve aşk tannsı okunu o anda atar. Sonrası oğlan kızı bir türlü unutamaz. Bu kız çevresindekilere hiç benzememektedir. Dürüsttür, onun da- vetlerini kibarca reddetmektedir. Ve her gün hep aynı saatte evden çıkjp bir yer- lere gitmektedir. Acaba nereye? Oğlan merak içindedir, kızı gizlice takip eder ve o da ne.. kız babasının fabrikasına gi- rer, oğlan gene gizlice, arka yollardan fabrikaya sızar ve kızı makinenin başın- da çahşırken görür. Ve ansızın gözleri dolar. Artık aradığı kadını bulmuştur. Türlü çeşitli yollara başvurarak kızı etkilemeye çalışır. Kız çok onurludur, oğlanın fabrika sahibinin oğlu olduğunu öğrenince, en gerçekçi biçünde bu işin olmayacağuıı söyler. A- ma hayır, gönül ferman dinlemez ve oğ- lan, onu başka bir fabrikatörün kızıyla evlendirmek isteyen babasına rağmen kızı sevmeye devam eder. Bu uğurda her şeyini yitirir. Arabasım, tek başına otur- duğu lüks evini, yüklüce bir miktar tu- tan cep harçlığım. Ama olsun, o artık sevdiği için dağlan delen Ferhat olmuş- rur. Hiç künseden yardım almadan bir mucize gerçekleştirir ve babasının fab- rikasmın karşısına bir fabrika da o kurar. Kızla da telli duvaklı evlenirler. Ve torun olur. Babanm buz tutan yüreği torun kar- şısında eriyiverir ve hep birlikte mutlu mesut yaşamaya başlarlar. Masalcı, yaşhlar yurduna uğramayı da çok sever. En mucize dolu masallar da burada anlatılır. Hiç beklemedikleri za- manda torunlanna kavuşan yaşlı ninele- re, yıllar sonra ilk aşkrna rastlayan dede- lere, ansızm bahçede dolaşırken para bu- lan ve dünyayı dolaşmaya başlayan yaş- lı çiftlere dair masallardır bunlar. Tüm yaşlı yürekleri soğuk kış günlerinde sı- cak tutar ve yaklaşmakta olan ölümü ko- varlar. Işte ben, daha bir yığın nedenden örü- rü masalcıların öldüğüne inanmam. Bü- lent Oran'ın da öldüğüne inanmıyorum, gençliğim onun en güzel masallarmı din- lemekle geçti; sadece benim mi, anne- min, babamın, kızımın da... Belli ki to- runumun da gençliği o güzel masallarla geçecek. Sağol masalcılann masalcısı. Isilozgenturk(Ş süperonline. com TCK Kadın Platformu, çağdışı zihniyette ısrar edildiğini vurguladı 'Zinayerine tecavüz indirimi' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TCK Kadın Platformu, zi- nayı suç kapsamına almaktan vaz- geçtiğıni açıkJayan AKP yöneti- minin, şimdi de tecavüz suçu için öngörülen cezayı indirmeye çahş- tığını belirterek "çağdışı zihni- yetin ısrar ettiğini" bildirdi. TCK Kadın Platformu adma Kadınm tnsan Haklan Yeni Çö- zümler Vakfı "nca yapılan açıkla- mada, Türkiye Büyük Millet Mec- lisi'nde bugün görüşülecek olan Türk Ceza Yasası Tasansf nda te- cavüz suçunu düzenleyen 102. maddede, tecavüzcüye 7 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası verilmesi- nin öngörüldüğü ammsatıldı. Cerekçe balll değil' Bu maddenin kadın kuruluşla- n ve diğer pek çok sivil toplum örgütünün istemleri doğrulfusun- da ve uluslararası normlara uy- gun olarak düzenlendiği kayde- dilen açıklamada şu görüşler ak- tanldı: "Meclis tarafından onaylan- mış olan bu maddeyi. AKP bir kez daha gerekçesi belli olma- van bir şekilde gündeme getir- meye çahşıyor. Aynı zina konu- sunda olduğu gibi. Dünyanın pek çok ülkesinde tecavüz suçu giderek ağırlaştırılan cezalara tabi tutulan önemli bir suç ad- dedilirkenAKP'nin uluslarara- sı trendlerin tersine giderek te- cavüzcüye verilen cezayı indir- KADINLARDAN ERDOĞAN'A TEPKİ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kadın örgütleri, Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bedenimiz bizimdir. Bekâret kontrolüne son" pankartianna alkış tutmayacağı açıklamalanna tepkı gösterdiler. ANAP Genel Başkanı Nesrin Nas, Erdoğan'ın açıklamasıyla "Türkiye'ye giy- dirmek istediği elbiseyi" gös- terdiğini vurguladı. Nas yaptığı yazılı açıklamada, "Garanti veriyorum zina konu- su TCY'yeginneyecek'' diyen Erdoğan'ın açıklamamn üzerinden birkaç saat geçmeden söylediği sözlerin "aslındazina- ya bakışını tam anlamıyla" or- taya koyduğunu kaydetti. Nas, "Erdoğan, 'Bedenimiz bizimdir. mesi kabul edilebilecek bir du- rum değildir." Cağdaş ve ilerici değişikJikler yaptığını ileri süren hükümetin, eğer samimiyse kadın-erkek eşit- liğini tam olarak sağlaması gerek- tiği vurgulanan açıklamada, "Te- cavüzcülerin cezalandınlmadı- ğı bir ülkede kadın-erkek eşitli- ği yokrur" denildi. Testler yasaklanmalı TCK Kadın Platformu adına ya- pılan açıklamada, tecavüz suçu ile ilgili maddeyi geriye götürmek Bekâret kontrolüne son' gibi pankart açarak yürüyen kadın örgütlerine 'Ben o pankartlara alkış tutmam' diverek. Türki- ye'ye giydirmek istedikleri el- biseyi göstermiştir" dedi. Ken- di iç dünyasında Erdoğan'ın ka- dın erkek eşitliğini kabul etmedi- ğini vurgulayan Nas, "Daha va- him olanı, kadını halen ikinci sınıf gören bu zihniyetin bu ifa- delerle dışa vurumudur" dedi. TCK Kadın Platformu Ankara Kuruluşlan da, Başbakan'ın tav- nnı kınadıklannı bildirdiler. Plat- form adına yapılan açıklamada, "kadın örgütleri olarak, uzun mücadelelerle elde ettikleri ya- sal kazanımlan ısrarla savuna- cakları" vurgulandı. yerine tasanda yapılması gereken asıl değişikJikler şöyle sıralandı: "Bekâret testleri tamamen yasaklanmalı. 15-18 yaş arası gençlerin rızaya dayalı cinsel ilişkilerine getirilen yaptınmlar kaldırılmalı. Müstehcenlik maddesindeki ifade hürriyetini kısıtlayıcı ifadeler çıkartılmalı. Ayrımcılık maddesine 'cinsel yonelim' ifadesi tekrar ekJen- meli. Nitelikli tnsan Öldürme maddesine alınan töre saiki' ifadesi 'namus saiki' olarak de- ğiştirilmeli."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle