Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 2004 ÇARŞAME
HABERLER
ERGEZEN'İN YANTn.AMASI tÇlN SORU ÖRNERGESİVERDİ
CHP'li Özpolat: Okul
ihalelerineşaibe karıştı
tstanbul Haber Servisi -CHP MYK üye-
si ve îstanbul Milletvekili Mehmet AKOz-
polat, îstanbul'dayapılacak49 ilköğretim
okulunun ihaleleriyle ilgili TBMM Başkan-
hğı'na soru önergesi verdi. Özpolat, Bayın-
dırlık vefskân BakanıZekiEr- — — i
gezen'in yanıtlaması istemiyle
verdiği soru önergesinde 49 il-
köğretinı okulunun ihalesine şa-
ibe kanştığını, bu durumun ka-
mu vicdanını rahatsız ettiğini
belirttî. Ihalelerin AKP'ye ya-
kın fırmalara, yapılabilir en uy-
gun rakamlann çok üstünde be-
dellere verildiğinin iddia edil-
diğini aıumsatan Özpolat, "Ma-
Kyetlerin belirlenme kriterleri,
îhale Yasası'na uymamaktadır.
thalelerde kanıu yaran gözetfl- ^ ^ " ^ ~ ~
memiş, daha avantajlı teklifler göz önünde
bulunduruhuamışur'' dedi. Rakamlann da
hukuk dışı yöntemlerle olusturularak ka-
muoyunda AKP'ye yakınhğı ile bilinen
yandaş fırmalann kollandığını kaydeden
• îstanbul'da
yapılan 49 okul
ihalesinin şaibeli
olduğunu öne
süren Özpolat,
söz konusu
ihalelerde kamu
yarannın
gözetilmediğini
savundu.
Ö2polat, ihalelerin bu finnalann lehine so-
nuçlandırüdığını belirtti. CHP milletvekili
Özpolat, ihaleler kesinleşmeden Milli Eği-
tim Bakanlığı bütçesüıi ve geleceğini ilgi-
lendiren bu konudaki kuşkulann giderilme-
— — si gerektiğini ifade etti.
Özpolat önergesinde Bakan
Ergezen'e şu sorulan yöneltti:
• Toplam 88 trilyon lira be-
delle verilen ihalelerin aslında
75 trilyon lira civannda sonuç-
landınlmasının mümkün oldu-
ğu iddia edilmektedir. Aradaki
farkla en az 8 okul daha yaptı-
nlabileceği düşünülürse Milli
Eğitim'in çeşitli maddi güçlük-
leriçindeyürütüldüğu ülkemiz-
de bu sayı sizce de önemli bir
eksikliği gidermeyecek midir?
•. thalelerin bundan böyle davetiye usu-
lüyle yapılacak olması herkesin katılımı-
na açık ohnayan, sadece istenen firmala-
nn davet edileceği kuskulu ihaleler döne-
minin başlaması anlamına gelmeyecek mi?
IHALE YAS ASIYÜKSEKÖGRETÎMDE RAHATSIZLIK YARATTI
Universitelerde bilimsel
yayın alımı durdu
FTRATKOZOK
ANKARA - Üniversıteler, Kamu îhale
Yasası nedeniyle bilimsel dergi almakta zor-
lanıyor. Yasadan önce yılda 5-6 bin bası-
h ve elektronik dergiye abone
olabilen üniversiteler, düzen-
lemenin pazarlık olanağını sı-
nırlaması nedeniyle sıkmtı ya-
şıyor. Kamu Ihale Yasası, üni-
versitelerin bilimsel yayın iha-
lelerini olumsuz etkiledi. Yasa-
dan önce üniversiteler ve ku-
rumlar, pazarlık yöntemiyle
uluslararası dergilerin alımını
yapabiliyorlardı. Ancak yasa
bu yolu kapattı.
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural
Akbulut yasanın özellikle üni- ^ ~ " ^ ~ "
versiteleri ciddi sorunlarla karşı karşıya bı-
raktığını söyledi. Pek çok üniversitenin
yayım ihalesini sonuçlandıramadığını be-
lirten ODTÜ Rektörü Prof. Akbulut, "An*-
dolu Üniversite Kütüphaneleri Konsorsi-
• Kamu Ihale
Yasası nedeniyle
pazarlık
olanaklan
ortadan kalkan
üniversiteler
bilimsel yayın
ahmında sıkıntı
yaşamaya
başladı.
yumu sayesinde birçok kurumla bir ara-
ya gelerek ihaleri düşük maliyederle sonuç-
landırabiliyorduk. 1700 dergiye verdiği-
miz parayİa 10 bin dergi alabiliyorduk.
Ama arök yapamıyonız" dedi. Prof. Dr.
Ural Akbulut, ihale süreçlerin-
de yaşanan kanşıklıklar nede-
niyle aksamalar meydana gel-
diğini söyledi.
Anadolu Üniversitesi Rek-
törü Prof. Dr. Engin Ataç da, ya-
sadan önce yurtdışından indi-
rimli olarak alım yapabildik-
lerini ancak şimdi bu olanağı
kaybettiklerini söyledi. Ana-
dolu Üniversitesi Rektörü Prof.
Ataç, "Örneğin 200 milyar B-
rahk bir işe 100 milyar ile 400
~—^~ miKar arasında değişen teklif-
ler geliyor. Düşük teklifveren firmaya ver-
mek zorunda kalabiliyorsunuz. HalbuJd
bu tür ihalelerde kurumun belirlediği fi-
yatm belli oranda alüna inen teklifler ka-
bul edilmemeb" diye konuştu.
Kadıköylü kitapçı, İngilizce yayın yapan büyük kitabevlerinin kendisine karşı açtığı davayı kazandı
'Korsana karşıyım, kitap dışında'
• Kadıköy'de kime sorsanız onu
tanır. Bitpazarmı, Akmar Pasajı'nı
kuranlardan. Hurdacılık,
antikacılık derken ingilizce korsan
kitap işine girmiş. Mahkemeye
verilmiş, davalar kazanmış. Kitap
dışında korsana karşı ve 'gerçek
korsancılar'dan şikâyetçi.
ÖZLEM ALTUNOK
O, ikinci ele hep meraklıymış belli ki.
Geçmişe, eskinin ruhuna. 1987'de Ağn,
Ankara, cezaevi istikametinden sonra yolu
İstanbul'a düşmüş. Hurdacılıkla başladığı
geçim derdi, tutku olmuş. Kesekâğıdı
yapılan belgeler, evraklar, kitaplar onun
elinde gerçege, kanıta dönüşmüş. Şimdi
Kadıköy'de yine kâğıtla, kitapla uğraşıyor.
İngilizce korsan kitaplar basmış,
yakalanmış. yeniden basmış... "Korsana
karşryun aslında, ama kitap başka" diyor...
- İstanbul'a ne zaman, nasıl geldiniz?
- Hapishaneden geldim, 1987'de.
- Niye girdiniz?
- Önce cinayetten, 12 Eylül sonrası da rahat
durmadım, siyasetten yattım. tki kere de
yakalandık kaçarken. Birinde babam
yakalattı, birinde de sırtımda adam
kaçınrken yakalandım.
- Bu işlere nasıl girdiniz?
- En başta hurdacılara gidiyordum. Her türlü
objeyi topluyor, sahaflara, kitapçılara
satıyordum. Önceleri bitpazannda, Salı
Pazan'nda sergi açıyordum. Sonra bir
yandan da antikacı dükkânımı açtım. Her
köşkten bir sürü kalın ciltli kitaplar
topluyordum. Kâğıtçılar bunlardan
kesekâğıdı yapıyorlardı o zaman. yani kitap
o kadar değersizdi. Çöpten servet çıkanrdık,
manevi anlamda tabii. O zamanlar
geçinmek için yapıyordum, SEKA'ya gidip
satıyordum. Kendi kültürünü bu kadar
yıyen, sömüren bir toplum görmedim.
Mesela zamanuıda Osmanlı arşivini
SEKA'ya satmışlar, SEKA da yurtdışına..
SEKA da bir canavar.
İlginc belgeler
Eğitim
için sıra
savaşı
Anadolu Hselerine asıl
kayıtiannın 19 Ağustos'ta sona
ermesinin ardından boş
kontenjanlardan yararlanmak
için başvuruda bulunan
yüzlerce veli. bundan da sonuç
alama\inca çocuklannı bu kez
süper Kselere yerteştirmek için
çaba harayor. Kayitiaruı 31
Ağustos'a kadar devum edecek
olmasına rağmen veliler daha
ilk günden kayıtlann kabul
edildiği okullann önünde uzun
kuyruklar ohışturdu.
Adana'da. Cebesoy İlköğretim
Okulu'ndaki süper üse
başvurulan herhangi bir
olumsuzhığa meydan
vermemek için polis
nezaretinde yapıta>or. Süper
Bselere kayrt için veliler, önce
okul girişinde ohışturulan
masaya isimlerini yazdınyoriar.
Tek tek isimleri okunarak
çağrdan \elikr internetten
yapacaklan başvuru için şifre
aldıktan sonra okuldan
a\TÜT\oriar. tnternette
başvurusunu vapan veli, daha
sonra evrakını tekrar okula
getirip yine kuyruğa girdikten
sonra göroHlere imza
karşılığında teslim ediyor.
(Fotoğraf. AA)
- tlginç belgeler geçti mi eünize?
- Yeni Adam dergisinin arşivini hurdacıda
buldum, bitpazanna döktüm. içinde Zeki
Faik İzer, Fikret Mualla, Bedri Rahmi,
Mahmut Cüda; ne kadar tanınmış ressam
varsa hepsinin eskizleri vardı. Yeni Adam
dergisinin sahibi Ismayıl Hakkı
Baltacıoğlu'ydu. Yayınevindeki bütün
doküman bina boşaltılırken çalınmış.
SEKA'ya satılmadan önce benim elime
geçti. Aldım, pazarda mandalladım
resimleri, alay ettiler. 600 kilo evrak için 3
milyon istedik, kimse almadı. îçinden çıkan
bir evrakı 800 bin liraya sattım, zaten
tamamını 350 bin liraya almıştım. Kalanlan
eve götürdüm, ortalığa döktüm, gıdip Tuna
Baltacıoğlu'nu buldum. "Bunlar senin
babanın fotoğraflan degil mi? " dedim. o da
duygulandı, karşılığında bana 300 kilo kitap
verdi. Dükkânı açtun, adını da Baltacıoğlu
koyduk.
- Başınız belaya girmiyor nıu hiç?
- Hiç kurtulmadı ki. hâlâ belada. Sahaflık
yaparken 15 günde bir alınıyordum zaten.
-Niye?
- Cemal Paşa'nın. Enver Paşanın arşivini,
6-7 Eylül olaylannın dosyalannı buldum,
2000'e Doğru, Aydınlık, Nokta dergilerine
verdim.
- Nasıl buluyordunuz bu belgeleri?
- Hurdacılardan. Satanlar mal mülk
kavgasına düşmüşler, esas materyalin
farkında değiller.
- Korsan kitap işine nasıl girdiniz?
- Son 10 yılda ingilizce kitabın piyasası
açılınca başladım. Uluslararası yayın
şirketlerinin kitaplannı basmaya başladık.
Sonra depomu buldular. mahkemeye
\erdiler. ama bugüne kadar 26 davayı da
kazandım. Baktık ki, zaten kendileri 300-
500 bin korsanlannı basıyorlar. biz de onlan
kopyasuıı alu-lar, hatalar da o yüzden çıkar.
Sonra baskıda tek tek, forma forma kontrol
etmek gerekir. 1yi kitap basabilmek için iyi
bir kâğıtçı, iyi bir mücellit olmak gerekir.
- Firmalar nasıl korsan yapı>or, siz bunu
kanıda>abildiniz mi?
- Korsancılık zaten bu büyük firmalarla
birlikte ortaya çıktı. Acentelik,
distribütörlük yapıyorlar ama bir önceki
'YENİ YASA KORSAN KİTAPÇILARI KAÇIRTTT
- Sizin gibi kaç kjşi var bu işi yapan?
- Asluıda bu seneye kadar çoktu, benim
bıldiğün 8-10 kişi vardı, ama tamamı
bıraktı bu işi. Yeni yasadan korkunca
bırakmaya karar verdiler.
- Diğer korsanlar için ne düşünüyorsunuz?
- Artık korsanı olmayan bir şey yok. O
işlere de girebilirdim, teklifler geldi, ama
onlara karşıyım. Korsana da karşıyım da,
yakalattık.
- Nasıl yakaiatünız?
-Buradaki yayınevlen onlan ispiyonladı.
Yanı kısacası benimkiler orijinal,
onlannkiler korsan çıktı.
- Basüklannız nasıl orijinal çıktı?
- İngilizce kitaplar renklı olduğu için ne
varsa, onu filme alırsınız. Türkçe kitaplarsa
siyah-beyaz olduğu için aydıngerle
kitap farklı işte.
- tyi kazanrvor musunuz?
- Mıllet büyük para kazanıyoruz sanıyor,
ama kazanmıyoruz. Her şey avansla,
borçla, krediyle yürüyor. Bu işi
sürdürmeyi gurur meselesi yaptım. Ben
her kitaptan 30-40 tane ayırıp bedava
dağıtmm, zaten ihtiyacı olan belli eder,
durumuna bakıp veririz.
yasaya göre patent haklan yok, bu hakkı
sadece yazar verebiliyor. Marka tescilleri
olmadığı için de yasal değil.
- Nfye sadece tngüizce kitaplann korsanını
yapıyorsunuz?
- Benim dünya görüşüme, ahlakıma
uygundu. Onlar bir kitabı 76 milyona
satıyor. ben 10 milyona.
- Bir öğrencinin yılhk kitap fivatı listesi sizde
ne kadar, distribütörlerde ne kadar?
- Geçen yıl bizde 80 milyon, onlarda 640
milyondu.
- Nasıl yapıyorlar bunu?
- Kitaplar bayiden kitapçılara belirli bir
iskontoyla satılmak zorunda. Bunlar,
listedeki ana kitaplann yanına üç gramer,
bir sözlük, 3 hikâye kitabından oluşan bir
yardımcı kitap listesi hazırhyorlar. Veli de o
listeyi dışandan 40 yeri dolaşarak parça
parça tamamlayamayınca mecburen
okuldan alıyor. Bu büyük firmalar kendi
aralannda anlaşıp pazan belirliyor. Her biri
listeye, her seviye için kendi kitaplaruıdan,
3'er 4'er kitap ekliyor, olan çocuğa oluyor.
4 yılhk kitabı bir kere de aldınyorlar
çocuğa. Bir sonraki yıl da değişiklik yapıp
başka kitap aldınyorlar.
'Kontrol eden bir üst kurum yok'
- Korsandan korunmak için mi yaprvorlar
bunu?
- Hayır. Zaten yurtdışından 100 bin kitap
getiriyorlarsa, burada da 300 bin korsanını
satıyorlar. Orijinal kitaplan perakendecilere,
burada bastıklannı da okullara dağıtıyorlar.
Okullara stand kurma haklan yok, büro
döşüyor, bir şekilde stand kuruyorlar. San
bandrol de onlann tekelinde ve işin tuhafi
onlan kontrol eden bir üst kurum da yok.
Korsanı imha etmek için elimizdeki
kitaplan alıyor, sonra kendileri satıyorlar.
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
Venezüella İçin Ne
Yapabiliriz?
Iki ay kadar önceydi. Ülkemizin tanınmış ve uî
ta yazarlanndan Mehmet Barias çok cesur bir ys
zıya imza atmıştı. Yazı gerçekten de çok cesurc
yazılmıştı, çünkü bu ülkenin insanlarına, Amerik
için ne yapabileceklerini düşünmelerinin zaman
nın geldiğini hatırlatıyordu.
Uzun olacak, ama bu çok önemli yazıdan alın
yapmak gereklidir gibi geliyor bana. Şöyle diyor
du Barias:
"Başkan Kennedy'nin yemin törenindeki ko
nuşmasının bir bölümü hâlâ hatırtanır Ameri
ka'da.
- Artık ülkenizin sizin için ne yapabıleceğini de
ğil, sizin ülkeniz için ne yapabileceğinızi sorgula
yın!
Şu andaki Başkan Bush, bu sözlerin benze
rini, Amerikalılara değil, tüm dünyaya seslen
diriyor bir anlamda.
- Artık Amerika 'nın sizin için ne yapabilecef' '"
değil, sizin Amerika için ne yapabileceğinızi sor
gulayın!
Bu kelimeleri kullanıp, bu cümleyi kurmas;
bile, böyle diyor... Belki her ikili ve çoklu gö
rüşmesinde bu cümleyi mırıldanıyor.
fürkiye, 1946'dakı 'Sovyet Tehdıdi'nden ber.
hep Amerika'nın Türkiye için rteler yapabilece
ğini sorguladı.
Artık biz de güncel gerçeği fark etsek iyi oluı
Eğer sorunumuz PKK'yi bitirmek ise bunuı
için Amerika'nın ne yapacağını değil, bizim n<
yapabileceğimizi düşünmenin zamanıdır me
sela."
• • •
Amerika için ne yapabiliriz, bilemiyorum. Ame
rikan halkı için bir şeyler yapabilir miyiz, onu da bile
miyorum.
Tüm dünyanın gözü önünde yalanlar söyleye
rek rejimi ne olursa olsun sınırlı belli, egemen bi
ülkenin topraklannı işgal eden, sonra dönüp "bi
yolojik, kimyasal ve nükleer silah yokmuş, ya
nılmışız, ama yine de biz haklıyız" diyebilen bı
devlet için, o devletin egemenleri için ne yapılabı
lir ki?
Olsa olsa uyanık olmak gerektiği, bu eli kolı
uzun, güçlü ve zorba devletle işbiriiği yapmanın za
rartarı anlatılabilır insanlara. Işbırliği yapmak iste
yenleri uyarabiliriz. Amerika ıçın değil, ülkemiz, in
sanlanmız için bir şeyler yapmaya çalışabiliriz.
• • •
Venezüella'da öyle yapıyorlar.
Ortadoğu'da "bu ülkede demokrasi yok, te/t
likeli silahlar var, gireceğiz, silahları bulaca
ğız, demokrasi kuracağız" diye en ağır ve mo
dern silahlarla Irak'a saldıran ABD, Venezüella'd;
seçimle gelmiş bir başkanı devirmeye, birdemok
rasiyi halletmeye çalışıyor.
Irak hakkında artık yeteri kadar bilgi sahibiyiz
Bu ülkeye yönelen saldınnın nedenlerini ülkemiz
de hemen herkes biliyor.
Peki, Venezüella'ya neden çullanıyor ABD?
Irak'la Venezüella arasındaki ortak nokta petrol
dür. Gerçeği bilenler arasındaki farksa, "ABD'y<
karşı konulmaz, yeni dünya düzeni böyle ge
rektiriyor" diyenlerle "boyun eğilirse geleceği
miz ve dünyamız tümüyte karanr" dıyenler ara
sındakı farktır.
• • •
Venezüella 25 milyonluk bir ülkedir. 2000 yılın
da başkanlık seçimlerini kazanan Hugo Châvez
ülkesinin petrol zenginliğine el koyan ABD'ye ka
fa tutmuş, topraklann yüzde 77'sine sahip olan nü
fusun yüzde 3'ünün canını sıkmış yurtsever bir es
ki subaydır. ABD'nin örgütlediği darbe başanlı ol
mamış, askerlerin desteğini alan Châvez darbf
girişimini püskürtmüş, yine ABD tarafından mityon
lar dökülerek örgütlenmiş referandumda, halkır
yüzde 58'inin oyunu almayı başarmıştır.
Küba ile yakın ilişkiler kuran ve yalnız Latin Ame
rika'da degil, tüm dünyada umut rüzgârlan esti
ren Venezüella, ABD için bir şeyler yapmayı rpd
dediyor.
Châvez kendi ülkesi, kendi halkı için bir şeyle
yapmaya çalışıyor.
ABD kuşkusuz yenilgiyi kabul edecek değild»
CIA'nın hazırlıkları hızlandırdığına, daha önce Şi
li'de denenmiş yöntemlerle yeniden saldıracağı
na hiç kuşku yok.
ABD için bir şeyler kesinlikleyapmamalıyız, am;
acaba Venezüella için bir şeyler yapabilir miyız, bi
lemiyorum.
ABD'nin ikiyüzlülüğünü ortaya çıkartabiliriz ör
negin.
Châvez'in ülkesiyle dayanışmak, onları destek
lemek, biraz da kendimizi desteklemek anlamı ta
şımaz mı sizce?
e-posta: guray.oz@cumhuriyet.com.tr
600 bin kız okula gitmiyor
1
Türkiye Iran ve
Suriye'den geride*
İSTANBUL (AA) -
UNICEF'in araştırma-
sına göre Türkiye'de 600
bin kız çocuğu okula git-
miyor. Kuruluşun baş-
kan yardımcısı Karin
Sham Poo, Türkiye'nin
Iran ve Suriye'den gen-
de kaldığını belirterek
örgütün kampanyayla
2005 sonuna kadar bu
sayıyı yarı yanya indır-
meyi amaçladığuıı söy-
ledi.
Milli Eğitun Bakanlı-
ğı veUNICEF'in birlik-
te yürüttüğü "Kız Ço-
cukiannınOkullulaşma-
sınaDestek Kampanya-
sı", Istanbul'un da ıçin-
de bulunduğu 33 ilde sü-
rüyor. Kadıköy'deki Va-
li Çakır Öğretmene-
\i"nde, UNICEFyetkı-
lileri, Milli Eğitim Ba-
kanlığı tlköğretim Ge-
nel Müdür Yardımcıs
Kanıil Zengin. tstanbu
tl Milli Eğitim, Tanm vı
Sosyal Hizmetler mü
dürleri, fl Müftüsü. kay
makamlar, okul müdür
leri ve öğretmenlerin ka
tılımıyla, dün kampanya
ya ilişkin değerlendir
me toplantısı vapıldı.
Topianhda fstanbul 1
Milli Eğitim Müdün
Ömer Balıbey, Istan
bul'da okula devam et
meyen öğrenci sayısınu
49 binden 15 bıne düşü
rüldüğünü bildirdi.
UNICEF Türk
;
—
Temsilcisı Edmond 1»
Loughneyde, Istanbul'd
kayıtlı kız ve erkek öğ
renci arasındaki farkıı
75 bin olarak görüldüğü
nü söyleyerek bu farbı
olmaması gerektığin
söyledi. ,k