Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3O- TEMMUZ2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ABDÜ LCANBAZ TURHAN SELÇUK
KA?-KüLSD2
-YACSHAIA2I
OİiiM VE Tî/<HQLOJiHıW î a r ETTÎĞi TEitVİ
DUZYAZI
Eleştiriler karşısında muhabirleri paylayan Erdoğan, zaman zaman hakarete varan üsluplar kullandı
Erdoğan-gazetecisavaşlanMÖYASE tLKNUR
T
Baykahn yurt
gezileri sürüyor
• ANKARA (Cumhuri-
yet) - CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal, yurt gezile-
ri kapsamında Hatay ve
Kastamonu'nun bazı ilçe-
lerini ziyaret edecek.
CHP'den yapılan yazılı
açıklamaya göre Baykal,
bugün Kastamonu'ya gide-
rek Araç ilçesinde beledi-
ye başkanı ve partililerle
görüşecek. Baykal, daha
sonra Abana Festivali'ne
kanlmaküzerebuilçeye gi-
decek. Baykal, ertesi gün
ise Hatay'da Erzin, Kara-
yılan, Nardüzü, Serinyol,
Kuzeytepe, Odabaşı ve
Ekinci belediyelerini zi-
yaret edecek.
Eczacılar
dîkkate almdı
• ANKARA (Cumhuri-
yet)-İsteyen eczaneler, ça-
İışanlann reçetelerini kar-
şılamak üzere sözleşme
yapnklan kamu kuruluşla-
nyla sınırlı olmak kaydıy-
la ılaç teslimlerinde. ku-
ruluşça karşılanacak paya
ilişkin tutan içeren fatu-
rayı, ay sonunda tüm çalı-
janlar için ve tek bir fatu-
ra halinde düzenleyebile-
:ekler. Maliye Bakanlı-
iı'mn konuya ilişkin teb-
jği Resmi Gazete'de ya-
yımlannken bakanhk, ken-
Jilerine yansıyan bazı olay-
iar ve Türk Eczacılar Bir-
igi'ne bağlı ecza odalan-
ıın istemi doğrultusunda
iüre uzatma karan aldı.
3öylelüde, daha önce fa-
uranın, malın teslimi ve-
/aMzmetin yapıldığı tarih-
en ıtibaren 7 gün içinde
iûzenleneceği hükmü, di-
eyen eczaneler için ay so-
ıu olarak yeniden tanzim
sdüdi. ." :
fienel merkez
• ANKARA (Cumhuri-
ret}-Seçimlerde umduğu-
IU bulamayan ve genel
^aşkanı Cem Uzan'a yö-
leli iddialar nedeniyle
:orgünler geçiren Genç
'an(GP),Balgat'takige-
lel nerkez binasını boşah-
ı. CP, BalgatÇetinEmeç
iuhan Oğuzlar Mahalle-
i 55. Sokak'taki genel
ae&ezini, ekonomik ne-
jeafl"le TandoğanÛler So-
.akataşıdı. Parti yöneti-
ıi, sapısında takım elbi-
elikDrumalannnöbetbek-
edş, çevresi 24 saat ka-
ı«nlarla gözetlenen bi-
ajm kirasını ödeyeme-
ıaıce taşınma karan aldı.
ürk siyaset tarihinde gerek Bele-
diye Başkanlığı gerekse Başba-
kanlık günlerinde medyanın des-
tegini ittifakla arkasına alan bel-
kı de tek siyasetçi olarak tarihe
geçecek Recep Tayyip Erdoğan ın,
arkasındaki medya desteği bugüne ka-
dar hiçbir siyasetçiye nasip olama-
dı. Ancak gelin göriin ki, Erdoğan
medya rüzgânna karşın en ufak bir
eleştıriye tahammül edemiyor. Ken-
disi ve partisı hakkında çıkan en ufak
eleştiri karşısında hırçınlaşıp medya
mensuplanna çıkışıyor. Bazı konu-
larda basın mensuplannın kendi ken-
dilerine sansüruygulamalannı ister-
ken. kızdığı gazetecileri katıldığı ge-
zilere çağırmıyor, basmla yaptığı ye-
meklerde muhalif basın organlan-
nın temsilcilerini en uzak köşelere
oturruyor. Kimilerini de susfurmak
için zorunlu izne göndertebiliyor.
BASININORTAKHEDEFİ
Tayyip Erdoğan uzun yıllar siya-
setin içinde olmasına karşın kamu-
oyu onu ilk kez Istanbul Belediye
Başkanlığı 'na aday olduğunda tanı-
dı. MSP Gençlik Kollan Başkanlı-
ğı, RP Beyoğlu Ilçe Başkanlığı ve bu
ilçenin Belediye Başkanlığına aday-
hğı döneminde küçük haberlerle ga-
zetelerde yer bulan Erdoğan, RP îs-
tanbuf II Başkanlığı'ndan istifa edip
Istanbul Büyükşehir Belediye Baş-
kanlığı"na aday olmasıyla gazetele-
rin birinci sayfalanndaki manşetle-
re terfi etti. Ancak 29 Mart 1994 ye-
rel seçimleri öncesinde gazetelerin
birinci sayfasına Erdoğan'ı taşıyan
haberler kendisi açısından pek
de olumlu değildi. Kaçak
evde oturduğu ve Sultan-
beyli "de orman alanını tah-
rip ederek kaçak villa yap-
tırdığı iddialan nedeniy-
le Erdoğan, basının or-
tak hedefi haline gel-
mişti. Ancak bu haber-
lere karşın 29 Mart
seçimlerinden Tay-
yip Erdoğan zaferle
çıkmış ve Istan-
bul Büyükşehir
Belediye Başka-
nı seçilmişti.
SATAŞMA
Kesin sonuçlar
açıklandıktan
sonra 30 Mart sa-
bahı Tayyip Erdo-
ğan mazbatasını
henüz almamasına
karşın Istanbul Bü-
yükşehir Belediye
Başkanı olarak par-
tisinin il binasında ilk
kez basının karşısına çıktı. Il bi-
nasında sabahlayan basın men-
suplanna, başkan seçilen Erdo-
ğan'ın konferans salonunda ba-
sın toplantısı yapacağı duyurul-
muştu. Ancak sakallı ve cüppe-
li partıliler salona girerken ga-
zetecilere sataşmalarda bulun-
muş itip kakarak onlara aynlan
yerlere oturmuşlardı. Basın men-
suplan da salona zafer kazanmış
kumandan edasıyla giren Erdo-
ğan'a bu durumdan yakındılar. Er-
doğan'ın yanıtı aslında medya ile
ilişkilerinin gelecekte nasıl olacağı-
nın ipuçlannı da veriyordu. Erdo-
ğan, kendilerini itip kakan partilile-
ri şikâyet eden basın mensuplanna
şöyle seslenmişti:
"Günlerdir siz terör estiriyorsu-
nuz. O günler geçti arök. Ezflmiş bu
insanlara tahammüJ etmek zorun-
dasınız. Sizin devrmiz geçti arük."
Erdoğan'ın, eski Başkan Nurettin
Sözen'den görevi devraldıktan son-
raki ilk icratından biri, belediye mu-
habirlerinin özel kaleme girişini ya-
saklamak oldu. Eski başkanlar döne-
minde belediye muhabirleri özel ka-
Başbakan
Recep Tayyip
Erdoğan bugüne kadar
hiçbir başbakana nasip
oimayan bir medya
desteğiyle hükümet ediyor.
Hükümetin henüz elle tutulacak
bir icraatı ofmamasına karşın
abartılı bir şekilde süren medya
desteğini olması gereken bir
durummuş gibi algılayan Başbakan
Erdoğan ile AKP'li bakanlar, en ufak
bir eleştiri karşısında zıvanadan
çıkıyor. Basına tehditler, azartar, itip
kakmalarla AKP'nin cilalanmış
, demokratlığının gerçek yüzü
ortaya çıkıyor. Gerek
Başbakan'ın gerekse
bakanlann en ufak bir eleştiri
karşısında nasıl
hırçınlaştıklannı
gösteren örnekler
saymakla
bitmiyor.
leme girip çıkar, başkanın randevu-
lannı öğrenebilirlerdi. Ancak Tay-
yip Erdoğan, bundan böyle basının
bu odaya girmesini yasakladı. Gaze-
tecilenn u
Bu vasağı siz mi koydu-
nuz" sorusuna karşılık verdiği yamt
şöyleydi: "Benböv1ebirenıir\«nne-
dim. Ama olabilir, kapanabiür. Her
vigidin bir yoğurt jiyişi vardır. Had-
dinizi bilin.. size yasak yok mu ya-
hu?"(1997)
Açılış törenlerine gazetecilere da-
vet eden Erdoğan başkanlık maka-
mındaki görüşmelerine basını almaz-
dı. Gazeteciler Erdoğan'ı protesto
etmelerine karşın bir sonuç alama-
dılar. Gazetecılerin sorulanna "Gün-
demi ben belirlerim- sorulannızı is-
ter yanıflanm ister yanıüamam" di-
yerek ters yanıt veren Erdoğan, baş-
kanlık görevi süresince gazetecilerin
soru sorma taleplerini "gûndem d*-
şı" diyerek yanıtlamadı. (1997) Er-
doğan'ın gazetecilere yönehk özel ka-
leme girme yasağı üç yıl boyunca
sürdü.
Başkanlığı döneminde Erdoğan'ın
basına yönelik sözleri eleştiri olmak-
tan çıkıp suçlama noktasına varmış-
tı. AJfganistan'la ilgili gelişmelerin ba-
sında yanlı olarak yer aldığını öne sü-
ren Erdoğan, "Medyanın tslama ta-
kındığı tavn, dünyadaki kâfırler ta-
kmnuyor'' diyerek gazetecileri kâ-
firlikle suçladı.
Belediye Başkanı Erdoğan, o dö-
nemde belediye icraahyla ilgili olum-
suz yazı ve haber çıkmamasına kar-
şın yine de öfke kusuyordu. Erzu-
rum'da yaptığı bir konuşmada yine
basına sataşıyordu: "Basın mensup-
lan bana 'işin Allah'a kaldı' diyor-
lar.Ben de bunun doğnı okJuğunu söy-
ledim vçekledinL 'Benim işim Allah'a
kaldı. Ancak sizin işiniz kime kal-
dı? Şeytana, şeytana..' dedim."
(1995)
Bu arada Erdoğan, Genel Baş-
kanı ve dönemin Başbakanı Nec-
mettin Erbakan'ın medyaya yö-
nelik kullandığı jargonu taklit
ederek "bir kjsım medya" sözü-
nü ağzmdan düşürmüyordu.
(1997)
KÖŞEBAŞI EŞKIYA-
LARI
Belediye başkanlığı sırasında
sahte plakalı Mercedes kullandı-
ğı gerekçesiyle kendisini eleştiren
medya mensuplanna "Utanma-
dan, sıkılmadan bazı köşebaşı eş\a-
yabnyazr>ür-çizi\x)r'' dıyordu. (1994)
Görevde birinci ayını doldurma-
dan verdiği bir iftar yemeğinde ise
gazetecilere *EceH gebniş köpek"
benzetmesi yaptı.
Türk basınının büyük bölümünü,
Islam düzenini kurmalanndan kor-
kan egemen güçlerin yönlerdirdiği-
ni öne süren Erdoğan, basına şöyle
yükleniyordu: "Kakmlerindenirin
ve namussuzluk akr>or. Onlara gidi-
yorduk. 'Neden bizi yazmıyorsu-
nuz. biz acayip bir mahluk muyuz'
diyorduk. Sonunda >azdılar. Ancak
yalan vazdılar. Korkunun ecele fa> -
dası yok. Eceli gelen köpek diye bir
lafvardır. Onlar da Refah duvanna
işedüer."(1994)
CANLIYAYINOA KAVCA
Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşe-
hir Belediye Başkanı Mefin Gökçek
ve gazeteci Yddınm Ça\1ı ile Kanal
6 Televizyonu'nda İJmit ZUeb"nin
yönettiği bir programa katıldığında
canlı yayında kavga çıkararak Zile-
li'ye
w
Bu kanalda önırünüz uzun
olur inşallah" diyerek üstü örtülü
tehditte bulunmuştu. (1995)
Belediye başkanıyken de basın mensuplarım hasım gibi görüyordu
Can çıkar huy çıkmazBelediye başkanıyken basın men-
suplannı hasım gibi gören Erdoğan,
"değjştim" mesajlanna karşın bası-
na karşı olan tutumunda eski çizgi-
sini ısrarla korudu. Başbakanlık kol-
tuğuna oturmasının üzerinden bir-
kaç ay geçmeden yılbaşı gecesi Saf-
ranbolu'da Vatan gazetesi muhabi-
ri ıNuri Sefa Erdem'in "Geç saatte
çocuklann uyandınhnasıdogru mu*
sorusunu yöneltmesi üzerine hid-
dete kapılarak muhabin "Sarhoş,
edepsiz" diyerek azarladı. Başba-
kan, 25 Şubat 2004'te medya men-
suplanna verdiği kahvaltıda bu kez
Kıbns konusunda basınuı kendisi-
ne otosansür uygulamasını istedi.
Bir ilkokulun açıhş töreninde ken-
disine soru yönelten gazeteciye si-
nirlenerek "O konudaki görüşleri-
mi daha önce açıkladım, gidin nasi-
binizi başka yerde arayın" dedi. Bir
başka zaman UEFA'nın kararlannı
değerlendiren Erdoğan, kendisine
ayakta soru soran bir gazeteciye,
"Ben ayakta sorulan sorulara cevap
vermiyorum'' diyerek tepki göster-
di.
Basına verdiği yemeklerde mu-
halif gazete ve televizyonlann men-
suplannı kendisine en uzak köşede
oturtan Başbakan, umre yaparken re-
simlerini çeken Sabah Ankara Bü-
ro Şefl Mııharrem Sankaya'yı ABD
gezisine "uçaktayeryok" gerekçe-
siyle almadı.
Basın müşavirliğine Ahmet Tez-
can'ı getirdilcten sonra gazetecilere
yönelik uyan ve azarlar, bizzat Tez-
can üzerinden yapılmaya başlandı.
Önce Cumhuriyet Gazetesi Imtiyaz
Sahibi İlhan Selçuk'a mekrup ya-
zarak azarlayan Ahmet Tezcan, baş-
bakanın Yunanistan gezisinde Emi-
ne Erdoğan ile Yunanistan Başba-
kanı KaramanhYin öpüşme sahne-
sinin yayımlanmaması için televiz-
yonlara uyanda bulundu.
ORHAN BtRGtT
CHP'nin Uç Parasız
Yatıhsı
CHP'de Genel Başkan'a bayrak açan milletvekille-
rinin üçü, Parti Meclisi'nin önceki günkü toplantısın-
da "kesin ihraç istemi"yle Yüksek Disiplin Kurulu'na
verildi. İhraç istemini harekete geçiren ve Merkez Yö-
netim Kurulu'nca hazırlanan raporda, Istanbul millet-
vekilleri Hasan Aydın ve Ahmet Güryüz Ketenci ile
Ankara Milletvekili MehmetTomanbay. partilerinin bü-
tünlüğünü ve etkinliğini korumamakla suçlanıyorlar.
öte yandan isim verilmeden Kemal Derviş'e daha ağır
ithamlaryönetiliyor. Seçim çalışmalanna katılmamak-
la yetinmeyerek CHP'Iİ olan ve oimayan çevreierie 29
Mart eksenli gizfi buluşmalar yaptağı, kampanyanın
en yoğun günlerinde, partinın söylemi ve ideolojik du-
ruşu konusunda kafa kanşıklığı yaratılmasına katkıda
bulunduğundan söz ediliyor. Yapılan hareketierin hiç-
bir partide, hiçbir parti içi demokrasi anlayışında yeri
olmadığının attı çiziliyor ve "Bu hareketfer parti su-
çudur" deniliyor.
Suç ama; ancak...
Yer ve tarih de gösterilerek vehlen kanıtlarla suçla-
nan kişinin isminin CHP'nin en üst karar organına su-
nulan raporda neden adından söz edilmediğini anla-
mak elbette olanaksız. Belki denilebilir ki "Biz tarif
edelim; gerisini arifolan, oimayan herkesanlasın. Za-
ten kamuoyunun gözleri önünde yaptığı hareketlerte
deyetinmeyerekbizzat CHP GenelBaşkanı'na l
29Mart
sabahını bek/e, seçim sabahı konuşacağız' diye-
bilen bu kişinin elbette kim olduğunu bilmeyen kal-
mamıştır".
öyle anlaşıhyor ki CHP Genel Başkanı, üç yıl önce
âlâyi vâla ile partisine çağırdığı ve kollannı açarak ku-
cakladığı Kemal Derviş ile açık bir savaşım vermeyi he-
nüz gözealamamaktadır. Bir yandan Parti Meclisi'nde-
ki konuşmasında 3 milletvekili için kesin ihraç istemi-
ni, "Arkadaşlara kırgın değilim. Ama partiyi koru-
mak zorundayız. Yaptnm uygulamayan parti du-
rumuna düşemeyiz" gerekçesiyle savunuyor. öte
yandan ihraçlan ıstenilen milletvekillerinden daha ağır
bir davranış sergilediği öne sürülen Derviş'in adına
"CHP'Iİ Olmanın Sorumluluğu" raporunda yer veril-
mediği için hakkında herhangi bir yaptınmın uygulan-
ması mümkün olmuyor.
Merkez Yönetim Kurulu, Kemal Derviş'e yönelik
suçlamalann sonunda sadece bir gözdağı ile yetine-
rek partinin eşitJik ve adalete olan saygı ölçütlerini de
karatma yoluna gidiyor. Dahası, milletvekillerini ve el-
bette tüm üyelerini davranışlannda imtiyazlı olanlaria
olmayanlar olarak ayn kamplarda görmek istediğini de
söylemiş oluyor!
Bu son yargı, seçimlerde de yürüriüğe girmedi miy-
di? Onca yıl, CHP için uğraş vermiş, alın teri, gözyaşı
dökmüş değerier aday listeJerinin dışında bırakılırken
Kemal Derviş'e VIP işlemi yapılmakla yetinilmeyerek
beraberinde getireceği ekibine de kapılar açılmadı mı?
Ketenci, Tomanbay ve Aydın'ın en hafifinden geçi-
ci olarak CHP'den uzaklaştınlacaklanndan Sayın Ge-
nel Başkan adı kadar emin görünmektedir. 3 milletve-
kili hakkında henüz Yüksek Disiplin Kurulu toplanma-
dan "Yaptnmlannı uygulayamayan parti durumu-
na düşemeyiz. Arkadaşlanmız yann davrantşlarry-
la kendilerini kanrdarlar, tekrar partiye dönerler"
sözlennin sahibi olan Genel Başkan, herhalde ömer
Seyfettin'ın Efruz Bey tiplemesinin günümüzdeki
temsilcisi ofarak hareket ediyor.
Bugünkü kuşaklar ünlü hikâyecimizin 1919'da ka-
leme aldığı ve Osmanlı'nın RumeJİ topraklannda birya-
tılı okulda olanlan anlatan bu hikâyesini sanınm bilmez-
ler.
O okulun müdürü Efruz Bey, denetim için gelen Mil-
li Eğitim müfettişine okulu dolaştınrken kınlan musluk-
laria karşılaşılır. Müdür, hemen hademeden parasız
yatılı iki öğrencinin çağnlmasını ister. Küçük öğrenci-
leri önce azarlar, daha sonra kulaklannı da çekerek bi-
rertokat atar. Müfettiş, musluklan kıranlann bu öğren-
ciler olduğunu nas/l ögrendiğini Efruz Bey'den sorar.
O da soğukkanlı olarak yanıt verir
"Musluklan kimlerin kırdığını bilmiyorum. Ama
çağırdığım öğrenciler parasız yatılı olanlardandır.
Okula para veren zengin çocuklannı dövdüğümü
babalanna nasıl anlatabilirim ki?"
CHP de öyle anlaşıhyor ki Derviş'in kulağını çeke-
rek ABD'ye dert anlatmaktan kaçınıyor.
Faks: 0212- 677 07 62 [email protected]
AB kriterlerini bahane ediyorlar
Atina ile Ruhban
Okulu anlaşmazlığı
ANKARA(Cumhuri-
yet Bürosu) - Yunanis-
tan, Heybeliada Ruhban
Okulu'nun açılmasına
karşılık Batı Trakya'da-
ki Türk azınlığa açılım-
da bulunmayı kabul et-
miyor. Yunan diplomat-
lar, Ruhban Okulu'nun
açılmasının ikili çerçeve-
de bir konu olmadığını
savunurken Tûrkiye 'nin
"AB kriterlerini karşüa-
mak" için gajTİmüslün
azınlıklann özgürlükle-
ri konusunda adım at-
ması gerektiğını öne sü-
rüyorlar. Ankara ise Ruh-
ban Okulu'nu acmak için
Yunanistan'dan "karşı-
ukblık ilkesi" çerçeve-
sinde Batı Trakya'daki
Türk azınlık okullan ile
ilgili adım atmasını bek-
liyor. Fener Rum Patri-
ği Bartholomeos'un Baş-
bakan Recep Tayyip Er-
doğan'a bu konudâ ya-
zılı bir "not" iletmesi-
nin ardından, Yunanis-
tan'ın Ankara Büyükel-
çisi iVfichad Christides'ın
de Erdoğan üe birkaç kez
bu konuda görüşerek
beklentilerini aktardığı
öğrenildi.
Türkiye talep etmişti
Romanya güvenlik
önlemlerini arttırdı
BÜKREŞ (AA) - Ro-
manya, Türk yetkilileri-
nin aldığı tehditler üze-
rine başkent Bükreş'te-
ki havaalanından Istan-
bul'a yapılan seferlerde
güvenlik önlemlerini art-
tırdı.
Romanya Ulaştırma
Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamada, Henri Co-
anda Havaalanı'ndan Is-
tanbul'a yapılan bütün
uçuşlar için, tehditler ne-
deniyle salı gününden
bu yana olağanüstü gü-
venlik önlemleri alındı-
ğı belirtildi. Yetkililer,
güvenlik önlemlerinin
içeriğiyle ilgili bilgi ver-
medi, ancak tehditlerle
ilgili istihbaratın Türk
yetkililerden alındığını
söyledi.