Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2004 PERŞEMBE
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbü
Edine
Kocaelı
Çanakkale
hm'r
Manisa
Aydn
Denizı
B
B
PB
B
A
A
A
A
31
35
35
34
34
35
36
34
Sinop Y 20 Adana A 34
Zonguldak Y 27 Antalya
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehır
Konya
Sıvas
Y
Y
Y
PB
PB
PB
PB
24
21
23
27
27
26
20
A 36 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siırt
Hakkân
Van
A
A
A
A
B
B
B
31
33
36
24
34
29
22
PB 14
Yurdun kuzey Ke-
sımlen parçalı bulutlu,
Batı ve Orta Karade-
nız kıyılan ile Doğu Ka-
radenjz sağanak ve
gok gurultulu sağa-
nak yağışlı, öığer yer-
\er az bulutlu ve açık
geçecek. Havasıcak-
lığı yağış alan yerier-
de bıraz azalacak, dı-
ğeryefterdeonemlı bır
değişiklık olmayaeak
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
15
23
23
20
19
18
19
19
Münih Y 24 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
vjyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
PB
Y
PB
PB
PB
PB
19
29
36
27
28
27
30
32
Y 24 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tıflıs
Kahire
Y
PB
Y
PB
B
PB
PB
A
21
35
24
37
30
34
17
36
A 38
Bulutlu k
Çok bulutlu ı Yağmunu > Gok gurultulü
G U N C E L CLTVEYT ARC4YÜREK
H Baştarafi 1. Sayfada
çimınde türban kafalı, acayip giysileriyie neyi, kimi
ve hangi rejimi temsil ettiği bilinmeyen Emine Er-
doğan anımsadı mı acaba?
Bir garabet ömeği. Türk'ü, Amerikalısı, Avrupalı-
sı sade giyım kuşamlarıyla birbirinden ayırt edilmez-
ken Emıne Erdoğan'la Hayrünnisa Gül yumurta bi-
çimı türbanlanyla ortalıkta geziniyor.
Emine Hanım'ın ya yakasında el yapması koca-
man bırgül ya da belinde takma seten birfiyonk ve-
ya Boğaz'dakı tekne turunda, sıcaklığın 30'lara vur-
duğu gün üstünde bir pardösü.
Tannm! Zevksizliğin, Türkiye'nin sosyal yapısına
bu denli darbe indiren bir giyim biçiminin, yumurta
kafayla ayrımcılığı kanıtlamanın görülmemiş bir ör-
neği Emine Erdoğan.
Onca gösterişli kabullere karşın, elbette Batı ba-
sını fotoğraflarla yumurta bıçimi türbanıyla Emine
Hanım'ın giyim tarzını sade giyimli Laura Bush'la
(üstelik Afgan kadınlarına benzeterek) kıyaslayacak,
"Neredeyse vücudun tamamını kaplayan burkası ek-
s/kti" diye yazacak.
Kuşku yok eşlerinin onayı, hatta kışkırtmasıyla gi-
yim bıçimleri, yumurta kafalarıyla bu kadınlar Batı-
lılaşma yolunda atılan adımlardan adeta intikam alı-
yorlar.
Üstelik Emine Hanım, bayan başkanaAtatürk'ten
(vah Atatürk vah) "liderimiz" diye söz ediyor.
Bayan Bush, estağfurullah dedi mı, elbet bilmiyo-
ruz.
* • •
Ya süper mönü rezaleti... Sade Türk yemekleri di-
ye tek bir bireyin, hatta gün görmüş nice bireylerin
ömründe işitmedikleri, adını, şanını da işitmediğimiz
yemeklerle donatılmış Topkapı'daki sofra...
Deniz börülcesi ile birlikte zeytınyağlı Bayrampa-
şa enginan. baharatlı köy yoğurdu sosu ile Anado-
lu mantısı, kırmızı bıber ıçinde brokoli ve domates
sosu ile yufkaya sanlı Darülzıyafe köftesi... Erik ve
kayısı pestili, cevizli sucuk cezerye, çikolata ve çıf-
te kavrulmuş lokumlar...
Divan meydanında kurulan sofradaki yiyecekleri
kırk yıla yakın saltanat süren Sultan Süleyman her
gün yeseydi, kuşkunuz olmasın, saltanatının ilk yı-
lında gıda zehirlenmesinden ya da aşırı beslenme-
den öteki dünyayı boylardı.
Istanbul NATO zirvesi; modern Türkiye'yi temsil
etme olanağını ele geçırenlerın giysileri ve sofrala-
nyla görmemişliğin örneklerini sergiledikleri günle-
re ve gecelere dönüştü.
• • •
Bir rastlantı, ama degerli bir rastlantı. Yumurta ka-
faların ev sahipliği yaptığı NATO'nun son günü Av-
rupa Insan Hakları Mahkemesi türbanı mahkûm e-
den, üstelik oybirliğiyle alınan karan açıkladı.
Bizimkilerin kertien söyleyegeldikleri laikliği Türk
demokrasisınin temeli sayan mahkeme, "(şikâyetçi
yumurta kafalı öğrencilerin) daha önceleri konulan
üniversite kurallanna uyması gerektiğini" bildiriyor.
AİHM, öğrencinin "okula girerken üniversitenin !a-
iklik kurallannı bildiğini ve buna ayhn hareket ede-
meyeceğini" karara bağlarken, bir başka önemli
noktayı, bu iktidann ayaklar altına aldığı birtemel il-
keyi de anımsatmıyor mu?
Bu adamlar iktidara gelirken Türkiye Cumhuriye-
ti'nın ve demokrasimizin laiklik ilkesine dayandığını
bilmıyorlar mıydı? Eşlerini yumurta biçimi türbanlı
kafalanyla devlet protokolünde arzı endam eyleme-
ye müsaade ettiklefi gibi kışkırttılar da... "Ne yapa-
lım, eşim örtûnmeye karar verdi" gibi söylemlerle
kendilerini aklamaya ve kadınlannı mazur gösterme-
ye çalıştılar.
Iki yıldır devletle inatlaşıyor, yumurta biçimindeki
türban kafalıların "resmen" devleti temsil etmesi
içın savaş veriyorlar.
Ağır salon perdelerini bağlamaya yarayan türden
dev fiyonklarıyla, bu kıyafete uymayan sivri bunjn-
\u ayakkabılan ve birbirine uymayan renk tercihleri
içeren acayip giysileri, yumurta kafasıyla -sonradan
kendi aralannda bu giyim biçimini ti'ye almaları ola-
sı- yabancı konuklara yabancı gelen Emine Erdoğan
mı laik Cumhuriyeti temsil etti?
Güldürmeyin insanı!
Dısisleri Bakanı Gül:
Biz görevimizi
yaptıksıraAB'de
îstanbul Haber Ser-
visi - Dışişleri Bakanı
Abdullah Gül, Türki-
ye'nin Kopenhagkriter-
lerini gerçekJeştirdiğine
inandıklannı belirterek
"Eğer objektif olma-
yan bir karar alınırsa
ÂB tüm inandıncılığı-
nı kaybeder" dedi.
Koç Üniversitesi'nde
sona eren "NATO
Gençlik Zirvesi "nin
kapanış oturumunda
konuşan Gül, Türki-
ye'nin AB sürecinin
1963'te başladığını, ba-
zı kişilerin ise Türki-
ye'yi AB"ye yeni üye
olan Doğu Avrupa ve
Ba]tık ülkeleri ile aynı
kategoriye koymaya ça-
lıştığını söyledi. Gül,
"T&rkiye'nin Kopen-
hag kriterlerini ger-
çekleştirdiğine inanı-
yoruz. Demokratikleş-
me süreci devam ede-
cektir. Şimdi AB Ko-
misyonu, eminim ki
gayet objektif bir şe-
kilde bu durumu tes-
pit edecektir. Diğer ül-
kelere nasıl davrandı-
larsa Türkiye'ye de
aynı şekilde davrana-
caklanna inanıyo-
rum. Türkiye, girmek
istediği kulübün şart-
larını yerine getirmiş-
tir" diye konuşru.
AB ülkelerinin, îstan-
buKdaki NATO zirve-
sindeTürkiye'nin kapa-
sitesi, zenginliği, mo-
dernliği gördüklerini
öne süren Gül, "Böyle
bir fırsatın kaçınlaca-
ğına ihtimal vermiyo-
rum" dedi. Gül. birga-
zetecinin "Irak'ta re-
hine alınan 3 Türk'ün
serbest bırakılması
konusunda, kendisi-
nin sivU toplum örgüt-
lerine teşekkür ettiği-
ni" anımsatması üzeri-
ne. "Türk-îş ve Hak-
tş Kadıköy'de banşçı
bir miring yaptılar.
Kendilerini demokra-
tik bir şekilde ifade et-
riler ve çağrıda bulun-
dular. Kanun dinle-
meyen, polisle çatışan,
sokaklara dökülen ki-
şileri kastetmedim.
Her ild karuluşa bir
kez daha teşekkür edi-
yorum" diye konuştu.
AÎHM'nin türban karanndan Fransa, Almanya ve İngiltere memnun
Avrupa rahatladıDış Haberler Servisi - Avru-
pa Insan Haklan Mahkemesi'nin
(AlHM) türban yasagının "laik-
liğin gereği olduğu" yönünde
Türkiye lehine verdıği karann
"emsal oluşturacak olması"
başta Fransa olmak üzere Al-
manya ve Ingiltere'yi rahatlattı.
Istanbul Universıtesi Tıp Fa-
kültesi öğrencisi Leyla Şahin'in
üniversıteye rürbanla girmesine
izin verilmedıği gerekçesiyle
Türkiye aleyhine açtığı davayı
önceki gün davacı aleyhinde ka-
rara bağlayan AİHM'nin karan,
Avrupa'da türban davalanyla bu-
nalan ülkelerde "memnuniyet-
le" karşılandı. AtHM'nin karan
Fransjz, Alman ve Ingiliz bası-
nında geniş yer buldu.
Almanya
Alman gazete-
leri Türkiye'ye karşı açılmış çok
sayıda davanrn bu kararla birlik-
te Türkiye lehine sonuçlanaca-
ğını yazarken Dışişleri Bakanı
Abdullah GüJ'ün eşi Hayrün-
nisa Gül'ün başörtüsü yasağına
karşı açtığı davayı bir süre önce
geri çekmesine de yer verdi.
Türban yasağı uzun bir süre-
dir Alman mahkemelerinde de
pek çok davaya konu olmuşru.
AlmanAnayasa Mahkemesi'nin
konunun eyaletlerce düzenlen-
mesi gerektiği yönündeki kara-
nndan sonra eyalet hükümetleri
başörtüsü ile ilgili olarakpeş pe-
şe kararlar almaya başlamışlardı.
Bu kapsamda Baden-Würtem-
berg eyaletinde okullarda öğret-
menlerin başörtüsü takamaya-
caklan karar altına alınmış, ka-
rara itiraz eden Fereshta Lu-
din'in itirazı da geçen hafta Le-
ipzig'de federal idare mahkeme-
since reddedilmiştı. Avrupa în-
san Haklan Mahkemesi'nm ka-
ran, tüm AB ülkelerinde örnek
oluşturacağına, bundan böyle
eyalet yönetimlerinin benzer du-
rumlarda karar vermesinin ko-
laylaştığına dikkati çeken gaze-
teler. mahkeme karannrn, yükse-
köğrenim gören öğrenciler için
herhangi bir yasağın söz konusu
olmadığı Almanya'da başörtüsü
yasağına yeni bir boyut kazan-
dırdığına da dikkat çeki-
vorlar.
Pransa
KURANİN EMRİ
KADIN1N KİMLİGI
Türban eylemcileri de Avrupa fnsan Haklan Mahkemesi'nin karan sonrasında düş kırıküğı yaşadı.
AÎHMKARARIYLA İLGİLİDEĞERLENDÎRMEYAPMAKTANKAÇINDILAR
îktidarda düş kırıklığı
Türba- ™ ^ "
nı ve dini simgelen okul-
larda yasakladığı için öğ-
renimin başlayacağı ey-
lül ayında, başta Cezayir
ve Fas kökenli Müslü-
man öğrencilerin aleyh-
te dava açmaya hazırlan-
dıklan Fransız hüküme-
ti de AtHM'nin karany-
Ia rahatladı.
Fransız basını, hükü-
metin, AlHM'nin karan
"örnek oluşturacağı"
için elinın güçlendiğıni
yazdı. AlHM'nin karan
Fransız basrnında da ge-
niş yer buldu. Liberati-
on, l'Humanite, La Cro-
ix, Le Monde gazetele-
rinde AvTupa însan Hak-
lan Mahkemesi'nin ver-
diğı karar, "AİHM'nin
laiklikten yana tavır
koyduğn" şeklinde yo-
rumlandı. Gazeteler Av-
rupa Insan Haklan Mah-
kemesi'nin karanna da
geniş yer verdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - AÎHM'nin türban yasağı-
nı haldı bulan karan, AKP'de ha-
yal kınklığı yarattı. AKP yöneti-
cileri, karar karşısında aynntıh
bir değerlendirme yapmaktan ka-
çındılar.
TBMM Adalet Komisyo-
nu'nda Türk Ceza Yasa Tasansı
görüşmelerine katılanAdalet Ba-
kanı Cemil Çiçek, gazetecilerin
konuyla ilgili sorulan üzerine,
"ŞimdiTürk CezaYasa Tasan-
sı görüşülüyor, başka bir şey
söylemeyeceğim" dedi.
Mercan: Yorum halkın
AKP Genel Başkan Yardımcı-
sı Murat Mercan, "AİHM bir
karar verdikten sonra, yargı-
nın verdiği kararlar üzerine
yorum yapmak doğru olmaz,
Bu karar kamu vicdanında,
Avrupa'nin özgürlükler ülke-
si ve dönyası olması çerçevesi
içinde nasıl yer bulur, onu bi-
Iemem. Hukuki bir karardır,
yorumu vatandaşa bırakıyo-
rum" demekJe yetindi.
TBMM Anayasa Komisyomı
Başkanı Burhan Kuzu. bir de-
ğerlendirmeyapabilmesi içinka-
rann gerekçesini görmesi gerek-
tiğirü belirterek "Kararda, laik
üniversitede eğitim yapmayı
kabol etmişse oranın kurallan-
na uyarlar, deniyor. Bu doğru
da laik olmayan üniversite var
mı? AlHM, tercihen laik üni-
versırelere gidildiğini düşünü-
yor. Avrupa'da kiliselere bağlı
İaik olmayan okullar var. Aca-
ba karar nasıl masaya yatınl-
dı? AtHM'nin bügilendirilme-
si konusunda eksiklik var diye
düşünüyorum" dedi.
TBMM Milli Eğitim Komisyo-
nu Başkanı Tayyar Altıkulaç,
"Karann gerekçesini görmemiz
lazım, ona göre değerlendirme
yapanz" demekle yetindi.
çellk: Kamusal alan
yenlden tartı?ılmalı
Başbakan'ın siyasi damşmanı
AKP milletvekili Ömer Çelik,
"Bir akıl yürütme yaparsak,
tersine bir karar çıksaydı da bu
konu çözülmüş olmayacaktı"
dedi. Türbanın rejim tartışması
halıne getirilmesinin doğru ol-
madığını kaydeden Çelik, hukuk
devleti prensibi içinde konunun
"bireysel tercib" olarak ele aluı-
ması gerektiğini savundu. Çelik,
"Kamu alanı, kamusal alan,
özel alan nedir bunlann yeni-
den tartışılması ve bir tanıma
oturtulması gerekir" dedi.
îngilte-
re'de de okullara türban-
la girmek isteyen, ancak
çeşitli disiplin cezalan-
na çarptınlan, özellikle
Pakistan kökenli öğren-
ciler konuyu mahkeme-
ye taşımışlardı. Londra
yakınlanndaki Luton'da
2002 yıhnda okullara
rürbanla girmek isteyen
öğrenciler okullardan
uzaklaştrnlmışlardı. Sa-
bina Beğüm adlı öğren-
cinin îngıliz hükümeti
aleyhine açtığı dava. ge-
çen günlerde davacının
aleyhinde sonuçlanmış-
tı. Beğüm'ün avukatı,
davayı AİHM'de temyiz
edeceklerini açıklamışrı.
Türkiye'ninhaklılığı görüldü
AİHM, Türkiye'nin uygulodığıyasağıhaklı bıdarak türbanın kamusalalanda
sınırlandırılmamasının 'ötekiler'üzerinde baskı oluşturacağım vurguladı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - AÎHM, Türkiye de ka-
musal alanda türban yasağını,
demokrasi, çoğulculuk ve eşit-
lik ilkesi açısından haklı buldu.
AİHM karannda, Türkiye'nin
özgün koşullannaişaret ederek
türbanın kamusal alanda sınır-
lanmaması durumunda, türbanı
takmayanlar üzerinde, "basla"
aracı olacağı ve özgürlüklerini
sınırlandıracağını vurguladı.
AİHM türbanlı öğrencilerin üni-
versitede okuyamadıklan gerek-
çesiyle açtığı davada, öğrenci-
lerle sınırlı kalma>ıp kamusal
alanda da türbanın yasaklanabi-
leceğı yorumunu yaptı. Ülkele-
rin, "kendi tarihsel deneyimle-
ri ışığında" duruş almasının do-
ğal olduğunu vurgulayan AÎHM,
Türkiye'de türbanın siyasal sim-
geye dönüştürüldüğünü de ka-
bul etti.
Türkiye'de türbanlılann "sem-
bol" dava olarak nitelendirdiği
Leyla Şahin davasında AİHM,
Türkiye lehine karar verirken
türbanın Türkiye'de kendine öz-
YÜKSEK MAHKEMELERİrV DEĞERLENDİRMELERİ HAKLI BULUNDU
AÎHM'nin karannda atıfta bulunduğu Türki-
ye'deki yüksek mahkemelerin birçok karannda
türbanın, "alışkanlık olmaktan çıkarak, cum-
huriyetin temel ilkelerine karşı bir dünya gö-
rüşünün simgesi haline geldiği" vurgulandı.
AİHM'nin karannda atıfta bulunulan yüksek
mahkemelerin türban konusundaki değerlendir-
meleri şöyle:
Anayasa Mahkemesi, Refah Partisi'nin kapa-
tıhnası davasında, türban konusunu değerlendi-
rirken başörtüsü ve türbana resmi daire ve üni-
versitelerde serbestlik tanınmasının cumhuriye-
tin ve anayasanın temel prensipleri ile laiklik il-
kesine ayİan olacağuıı vurguladı.
Danıştay 8. Dairesi, yükseköğretim kurumla-
nndaki türban yasağına ilişkin hükmün iptali is-
temini reddederken "Türbanın masum bir ahş-
kanlık olmaktan çıkarak, kadın özgürlüğüne
ve cumhuriyetin temel ilkelerine karşı bir
dünya görüşünün simgesi haline geldiğini"
vurguladı.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, temyizini görüştüğü
bir davada, türbanın toplumun kimi kesimlerin-
ce "cumhuriyetin temel ilkelerinden biri olan
laiklik ilkesine karşı zaman zanıan başkaldı-
n simgesi olarak" kullanıldığına işaret etti. Da-
irenin başka bir karannda ise hiçbir sözleşmenin
"demokratik devletleri kendilerini yıkmayı
hedefleyen görüşlere hoşgörü göstermekle yü-
kümlü" kıhrıadığına işaret edildi.
gü koşullar taşıdığını ve siyasi
simge olarak kullanıldıgı görü-
şünü benimsedi. AÎHM karann-
da, özelde üniversitelerde türban
takılmasını irdelerken genelde de
kamusal alanda türbanın sınır-
landınlabileceğine işaret etti.
Kararda, laiklik demokratik de-
ğerlerin korunmasının garantisi
olarak değerlendirilirken "Laik-
lik bireyleri dış baskılardan
korur. Bu değerleri korumak
için bireylerin dinsel inançları-
nı dışa vurmalarına sınırlama
getirilebilir" diyerek, inancın
dışa vurulması noktasında devle-
tin müdahil olabileceği behrtildi.
Türkiye'de türban konusunda
aşın siyasi uçlann varhğını da
kabul edenAÎHM, ülkelerin ken-
di tarihsel deneyimleri ışığında
duruş almasının da doğal oldu-
ğuna vurgu yaptı. Kararda,
"Türkiye bağlamında türban
takma,zorunlu dinsel görev gi-
bi sunulabilmekte ve bunu tak-
ma\i tercih etmeyenler üzerin-
de baskı oluşturabilmektedir.
Ötekinin hakkı ve özgürlûkle-
rinin korunması ve kamu dü-
zeninin sağlanabilmesi için sı-
nırlama getirilebilir" denildi.
GUNDEM MLSTAFA BALBAY
I Baştarafi 1. Sayfada
Böylece, Türkiye'nin içinde bulunduğu kavşağın
anlam ve önemi daha iyi ortaya çıktı.
AKP'liler kendileri açısından AİHM'den vahim bir
karar çıkmaması için olağanüstü çaba harcadılar. Işin
içine devletin kimi organlannı koymaya kadar girtiler.
Ancak sonuç gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti'nin
laik yapısının korunması açısından önemli bir kaza-
nım oldu. Ortaya da şöyle bir tablo çıktı:
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kazandı...
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti kayberti...
Bu ikilemi daha ne kadar sürdürebiliriz?
Kestirmek zor!
Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu öğrenci-
si Zeynep Tekin'le Istanbul Üniversitesi Tıp Fakülte-
si öğrencisi Leyla Şahin, derslere türbanla gireme-
dikleri gerekçesiyle 1998'de AİHM'de dava açmışiar-
dı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa
Gûl de benzer gerekçeyleAİHM'yebaşvurmuştu. Bir
bakıma hükümet devletten davacı durumuna düş-
müştü. Güller, bugünkü karan hissederek, Tekin-Şa-
hin davasını gerekçe gösterip başvurulannı çekmiş-
lerdi.
AlHM, üniversite eğitiminde türbanı oybirliğiyle "ya-
saklanabilir" bulurken bu kararla 3 önemli noktanın al-
tını çizmiş oldu:
1- Dini kurallara dayalı bir toplum isteyenlergözar-
dı edilemez.
2- Gerektiğinde laiklik ve demokrasi degerlerinin
korunması için kısıtlama getirilebilir.
3- Anayasa Mahkemesi'nin bu konuda verdiği tüm
kararlar doğrudur. Biz de aynen öyle düşünüyoruz.
'Merkez üs' kavramı
AİHM, Türkiye'de din devleti kurmak isteyenlere
dikkat çekerken ABD Başkanı Bush da Türkiye'ye ve
dünyaya Ortaköy Camisi ve Boğaz Köprüsü önünden
poz vermeyi yeğledi. Her ikisi de bizim değerimizdir.
kimliğimizdir. Ancak, "BüyûkOrtadoğu Projesi (BOP)"
çerçevesinde Türkiye'nin model olmasının tartışıldı-
ğı bir dönemde yapılan bu tercih; kültürel ya da top-
lumsal değil, tamamen siyasal!
Bush'un Türkiye'ye düzdüğü bunca övgünün arka-
sında ne var?
Hükümete göre hiçbir şey yok. Bush Ankara'ya bir
şey istemiyorum, demeye gelmiş!
Ama NATO sözcüleri öyle demiyor. NATO Genel
Sekreter Yardımcısı Vekili ve eski NATO Sözcüsü Ja-
mie Shea'nin Cumhuriyet'e verdiği demeç, 21. yüz-
yılda ABD'nin ve yan organı NATO'nun Türkiye'yi na-
sıl gördüğünü ortaya koyuyor. Shea'den birkaç baş-
lık aktaralım:
- IsJATO, dünya ile kurmak istediği köprüleri Türki-
ye'siz gerçekleştiremez. (Yani, Türkiye'nin NATO için
yapması gereken çok şey var.)
- Türkiye için merkez üs kavramını tercih ediyoruz.
(Bakınız Cumhuriyet'in 18,24 Mayıs ve 24 Haziran ta-
rihli manşetleri.)
- Türkiye, NATO'nun ilgili olduğu tüm bölgelerde,
her ajandada neredeyse en üst sırada yer alıyor. (Ya-
ni, model, örnek, ilham, üs her şey dahil.)
Bu durumda NATO'yu yaptığı her işin yasallaştırı-
cısı olarak gören ABD'nin başkanı Bush, Türkiye'den
hiçbir şey istememiş olabilir mi?
Sorunun yanıtını önümüzdeki günlerde net biçim-
de vermeye çalışacağız.
Istanbul zirvesinin başlıca sonuçlanndan biri AB-
D'nin, NATO'nun başına "se"sözcüğünü getiripAme-
rikan SE-NATO'su haline getirmesiydi. Irak kararının
Fransa-Almanya muhalefetine rağmen çıkanlması bu-
nun somut örneklerinden biri. NATO üyelerinin zaten
yandan fazlası Amerikan komutasında Irak'taydı. Şim-
di sırada tümünün girmesi var.
Yeri gelmişken bir noktanın daha altını çizelim. NA-
TO'ya yeni üye olan ülkeler son 4 yılda ABD'den top-
lam 80 milyar dolarlık silah aldılar!
Bu açıdan bakınca aslında bu ülkeler NATO'ya gir-
medi, NATO bu ülkelere girdi. Şimdi hep beraber
Amerikan komutasında Ortadoğu'ya girecekler.
Türkiye'den istenenler bölümünü ise manzara ko-
yarak kapattılar:
Cami ve köprü!
ankcuma cumhuriyetcom.tr
Türbanlı öğrenciye sınav hakkı
AKP af için
destek istedi
ANK.4R4 (Cumhu-
riyet Bürosu) - AÎHM
türbanla derse girmek
istedikleri için üniversi-
te öğrencilerine verilen
disiplin cezasına onay
verirken AKP türbanlı
öğrencileri de kapsayan
"üniversite affı" için
girişimde bulundu.
CHP'nin onay vermesi
durumunda üniversite-
den atılan 80 bin öğren-
ciye yeni sınav hakkı ta-
nıyan önerinin gelecek
hafta hızla yasalaştınl-
ması hedefleniyor.
Dısiplinsizliİc ve de-
vamsızlık nedeniyle
üniversiteden atılan öğ-
rencilerin girişimlerinin
ardından Başbakan Re-
cepTayyip Erdoğan ın
talimatı üzerine AKP
grup yönetimi harekete
geçti. AKP Grup Baş-
kanvekili Salih Kapu-
suz, bekleyen yasa öne-
risine destek almak için
CHP grup başkanvekil-
leriyle görüştü. CHP
Grup Başkanvekili Ke-
mal Anadol "Bize de
öğrenciler geh'yor,yeni
sınav hakkı isriyorlar.
Konuyu inceliyoruz.
AKP araya başka jey-
ler sıkışnrabilir. Uni-
versiteler ve YÖK'ten
görüş almadan bir şey
söylememiz doğru ol-
maz" dedi.
AKP, düzenlemeyi
Meclis tatile girmeden
önce yasalaştırmak isti-
yor. Başbakan Yardım-
cısı MehmetAli Şahin
tarafından incelenen
yasa önerisi, disiplin-
sizlik ve devamsızlık
nedeniyle atılan öğren-
cilere yenıden iki bitir-
me sınavı ve iki bütün-
leme sınavına girebil-
meleri için hak tanıyor.
Türbanla okumakta ıs-
rar eden öğrencilerin
büyük bölümü devam-
sızlık nedeniyle okul-
dan atılırken türban ey-
Iemlerine katılan bazı
öğrencilerin disiplinsiz-
lik gerekçesiyle aldıkla-
n cezalar da bulunuyor.
CHP'nin, öğretim üye-
lerini de kapsayacak bir
affa ise kesinlikle karşı
olduğu öğrenildi. *