17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2004 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbü Edine Kocaelı Çanakkale hm'r Manisa Aydn Denizı B B PB B A A A A 31 35 35 34 34 35 36 34 Sinop Y 20 Adana A 34 Zonguldak Y 27 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas Y Y Y PB PB PB PB 24 21 23 27 27 26 20 A 36 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siırt Hakkân Van A A A A B B B 31 33 36 24 34 29 22 PB 14 Yurdun kuzey Ke- sımlen parçalı bulutlu, Batı ve Orta Karade- nız kıyılan ile Doğu Ka- radenjz sağanak ve gok gurultulu sağa- nak yağışlı, öığer yer- \er az bulutlu ve açık geçecek. Havasıcak- lığı yağış alan yerier- de bıraz azalacak, dı- ğeryefterdeonemlı bır değişiklık olmayaeak DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 15 23 23 20 19 18 19 19 Münih Y 24 Zürih Berlin Budapeşte Madrid vjyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y PB Y PB PB PB PB 19 29 36 27 28 27 30 32 Y 24 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahire Y PB Y PB B PB PB A 21 35 24 37 30 34 17 36 A 38 Bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmunu > Gok gurultulü G U N C E L CLTVEYT ARC4YÜREK H Baştarafi 1. Sayfada çimınde türban kafalı, acayip giysileriyie neyi, kimi ve hangi rejimi temsil ettiği bilinmeyen Emine Er- doğan anımsadı mı acaba? Bir garabet ömeği. Türk'ü, Amerikalısı, Avrupalı- sı sade giyım kuşamlarıyla birbirinden ayırt edilmez- ken Emıne Erdoğan'la Hayrünnisa Gül yumurta bi- çimı türbanlanyla ortalıkta geziniyor. Emine Hanım'ın ya yakasında el yapması koca- man bırgül ya da belinde takma seten birfiyonk ve- ya Boğaz'dakı tekne turunda, sıcaklığın 30'lara vur- duğu gün üstünde bir pardösü. Tannm! Zevksizliğin, Türkiye'nin sosyal yapısına bu denli darbe indiren bir giyim biçiminin, yumurta kafayla ayrımcılığı kanıtlamanın görülmemiş bir ör- neği Emine Erdoğan. Onca gösterişli kabullere karşın, elbette Batı ba- sını fotoğraflarla yumurta bıçimi türbanıyla Emine Hanım'ın giyim tarzını sade giyimli Laura Bush'la (üstelik Afgan kadınlarına benzeterek) kıyaslayacak, "Neredeyse vücudun tamamını kaplayan burkası ek- s/kti" diye yazacak. Kuşku yok eşlerinin onayı, hatta kışkırtmasıyla gi- yim bıçimleri, yumurta kafalarıyla bu kadınlar Batı- lılaşma yolunda atılan adımlardan adeta intikam alı- yorlar. Üstelik Emine Hanım, bayan başkanaAtatürk'ten (vah Atatürk vah) "liderimiz" diye söz ediyor. Bayan Bush, estağfurullah dedi mı, elbet bilmiyo- ruz. * • • Ya süper mönü rezaleti... Sade Türk yemekleri di- ye tek bir bireyin, hatta gün görmüş nice bireylerin ömründe işitmedikleri, adını, şanını da işitmediğimiz yemeklerle donatılmış Topkapı'daki sofra... Deniz börülcesi ile birlikte zeytınyağlı Bayrampa- şa enginan. baharatlı köy yoğurdu sosu ile Anado- lu mantısı, kırmızı bıber ıçinde brokoli ve domates sosu ile yufkaya sanlı Darülzıyafe köftesi... Erik ve kayısı pestili, cevizli sucuk cezerye, çikolata ve çıf- te kavrulmuş lokumlar... Divan meydanında kurulan sofradaki yiyecekleri kırk yıla yakın saltanat süren Sultan Süleyman her gün yeseydi, kuşkunuz olmasın, saltanatının ilk yı- lında gıda zehirlenmesinden ya da aşırı beslenme- den öteki dünyayı boylardı. Istanbul NATO zirvesi; modern Türkiye'yi temsil etme olanağını ele geçırenlerın giysileri ve sofrala- nyla görmemişliğin örneklerini sergiledikleri günle- re ve gecelere dönüştü. • • • Bir rastlantı, ama degerli bir rastlantı. Yumurta ka- faların ev sahipliği yaptığı NATO'nun son günü Av- rupa Insan Hakları Mahkemesi türbanı mahkûm e- den, üstelik oybirliğiyle alınan karan açıkladı. Bizimkilerin kertien söyleyegeldikleri laikliği Türk demokrasisınin temeli sayan mahkeme, "(şikâyetçi yumurta kafalı öğrencilerin) daha önceleri konulan üniversite kurallanna uyması gerektiğini" bildiriyor. AİHM, öğrencinin "okula girerken üniversitenin !a- iklik kurallannı bildiğini ve buna ayhn hareket ede- meyeceğini" karara bağlarken, bir başka önemli noktayı, bu iktidann ayaklar altına aldığı birtemel il- keyi de anımsatmıyor mu? Bu adamlar iktidara gelirken Türkiye Cumhuriye- ti'nın ve demokrasimizin laiklik ilkesine dayandığını bilmıyorlar mıydı? Eşlerini yumurta biçimi türbanlı kafalanyla devlet protokolünde arzı endam eyleme- ye müsaade ettiklefi gibi kışkırttılar da... "Ne yapa- lım, eşim örtûnmeye karar verdi" gibi söylemlerle kendilerini aklamaya ve kadınlannı mazur gösterme- ye çalıştılar. Iki yıldır devletle inatlaşıyor, yumurta biçimindeki türban kafalıların "resmen" devleti temsil etmesi içın savaş veriyorlar. Ağır salon perdelerini bağlamaya yarayan türden dev fiyonklarıyla, bu kıyafete uymayan sivri bunjn- \u ayakkabılan ve birbirine uymayan renk tercihleri içeren acayip giysileri, yumurta kafasıyla -sonradan kendi aralannda bu giyim biçimini ti'ye almaları ola- sı- yabancı konuklara yabancı gelen Emine Erdoğan mı laik Cumhuriyeti temsil etti? Güldürmeyin insanı! Dısisleri Bakanı Gül: Biz görevimizi yaptıksıraAB'de îstanbul Haber Ser- visi - Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türki- ye'nin Kopenhagkriter- lerini gerçekJeştirdiğine inandıklannı belirterek "Eğer objektif olma- yan bir karar alınırsa ÂB tüm inandıncılığı- nı kaybeder" dedi. Koç Üniversitesi'nde sona eren "NATO Gençlik Zirvesi "nin kapanış oturumunda konuşan Gül, Türki- ye'nin AB sürecinin 1963'te başladığını, ba- zı kişilerin ise Türki- ye'yi AB"ye yeni üye olan Doğu Avrupa ve Ba]tık ülkeleri ile aynı kategoriye koymaya ça- lıştığını söyledi. Gül, "T&rkiye'nin Kopen- hag kriterlerini ger- çekleştirdiğine inanı- yoruz. Demokratikleş- me süreci devam ede- cektir. Şimdi AB Ko- misyonu, eminim ki gayet objektif bir şe- kilde bu durumu tes- pit edecektir. Diğer ül- kelere nasıl davrandı- larsa Türkiye'ye de aynı şekilde davrana- caklanna inanıyo- rum. Türkiye, girmek istediği kulübün şart- larını yerine getirmiş- tir" diye konuşru. AB ülkelerinin, îstan- buKdaki NATO zirve- sindeTürkiye'nin kapa- sitesi, zenginliği, mo- dernliği gördüklerini öne süren Gül, "Böyle bir fırsatın kaçınlaca- ğına ihtimal vermiyo- rum" dedi. Gül. birga- zetecinin "Irak'ta re- hine alınan 3 Türk'ün serbest bırakılması konusunda, kendisi- nin sivU toplum örgüt- lerine teşekkür ettiği- ni" anımsatması üzeri- ne. "Türk-îş ve Hak- tş Kadıköy'de banşçı bir miring yaptılar. Kendilerini demokra- tik bir şekilde ifade et- riler ve çağrıda bulun- dular. Kanun dinle- meyen, polisle çatışan, sokaklara dökülen ki- şileri kastetmedim. Her ild karuluşa bir kez daha teşekkür edi- yorum" diye konuştu. AÎHM'nin türban karanndan Fransa, Almanya ve İngiltere memnun Avrupa rahatladıDış Haberler Servisi - Avru- pa Insan Haklan Mahkemesi'nin (AlHM) türban yasagının "laik- liğin gereği olduğu" yönünde Türkiye lehine verdıği karann "emsal oluşturacak olması" başta Fransa olmak üzere Al- manya ve Ingiltere'yi rahatlattı. Istanbul Universıtesi Tıp Fa- kültesi öğrencisi Leyla Şahin'in üniversıteye rürbanla girmesine izin verilmedıği gerekçesiyle Türkiye aleyhine açtığı davayı önceki gün davacı aleyhinde ka- rara bağlayan AİHM'nin karan, Avrupa'da türban davalanyla bu- nalan ülkelerde "memnuniyet- le" karşılandı. AtHM'nin karan Fransjz, Alman ve Ingiliz bası- nında geniş yer buldu. Almanya Alman gazete- leri Türkiye'ye karşı açılmış çok sayıda davanrn bu kararla birlik- te Türkiye lehine sonuçlanaca- ğını yazarken Dışişleri Bakanı Abdullah GüJ'ün eşi Hayrün- nisa Gül'ün başörtüsü yasağına karşı açtığı davayı bir süre önce geri çekmesine de yer verdi. Türban yasağı uzun bir süre- dir Alman mahkemelerinde de pek çok davaya konu olmuşru. AlmanAnayasa Mahkemesi'nin konunun eyaletlerce düzenlen- mesi gerektiği yönündeki kara- nndan sonra eyalet hükümetleri başörtüsü ile ilgili olarakpeş pe- şe kararlar almaya başlamışlardı. Bu kapsamda Baden-Würtem- berg eyaletinde okullarda öğret- menlerin başörtüsü takamaya- caklan karar altına alınmış, ka- rara itiraz eden Fereshta Lu- din'in itirazı da geçen hafta Le- ipzig'de federal idare mahkeme- since reddedilmiştı. Avrupa în- san Haklan Mahkemesi'nm ka- ran, tüm AB ülkelerinde örnek oluşturacağına, bundan böyle eyalet yönetimlerinin benzer du- rumlarda karar vermesinin ko- laylaştığına dikkati çeken gaze- teler. mahkeme karannrn, yükse- köğrenim gören öğrenciler için herhangi bir yasağın söz konusu olmadığı Almanya'da başörtüsü yasağına yeni bir boyut kazan- dırdığına da dikkat çeki- vorlar. Pransa KURANİN EMRİ KADIN1N KİMLİGI Türban eylemcileri de Avrupa fnsan Haklan Mahkemesi'nin karan sonrasında düş kırıküğı yaşadı. AÎHMKARARIYLA İLGİLİDEĞERLENDÎRMEYAPMAKTANKAÇINDILAR îktidarda düş kırıklığı Türba- ™ ^ " nı ve dini simgelen okul- larda yasakladığı için öğ- renimin başlayacağı ey- lül ayında, başta Cezayir ve Fas kökenli Müslü- man öğrencilerin aleyh- te dava açmaya hazırlan- dıklan Fransız hüküme- ti de AtHM'nin karany- Ia rahatladı. Fransız basını, hükü- metin, AlHM'nin karan "örnek oluşturacağı" için elinın güçlendiğıni yazdı. AlHM'nin karan Fransız basrnında da ge- niş yer buldu. Liberati- on, l'Humanite, La Cro- ix, Le Monde gazetele- rinde AvTupa însan Hak- lan Mahkemesi'nin ver- diğı karar, "AİHM'nin laiklikten yana tavır koyduğn" şeklinde yo- rumlandı. Gazeteler Av- rupa Insan Haklan Mah- kemesi'nin karanna da geniş yer verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - AÎHM'nin türban yasağı- nı haldı bulan karan, AKP'de ha- yal kınklığı yarattı. AKP yöneti- cileri, karar karşısında aynntıh bir değerlendirme yapmaktan ka- çındılar. TBMM Adalet Komisyo- nu'nda Türk Ceza Yasa Tasansı görüşmelerine katılanAdalet Ba- kanı Cemil Çiçek, gazetecilerin konuyla ilgili sorulan üzerine, "ŞimdiTürk CezaYasa Tasan- sı görüşülüyor, başka bir şey söylemeyeceğim" dedi. Mercan: Yorum halkın AKP Genel Başkan Yardımcı- sı Murat Mercan, "AİHM bir karar verdikten sonra, yargı- nın verdiği kararlar üzerine yorum yapmak doğru olmaz, Bu karar kamu vicdanında, Avrupa'nin özgürlükler ülke- si ve dönyası olması çerçevesi içinde nasıl yer bulur, onu bi- Iemem. Hukuki bir karardır, yorumu vatandaşa bırakıyo- rum" demekJe yetindi. TBMM Anayasa Komisyomı Başkanı Burhan Kuzu. bir de- ğerlendirmeyapabilmesi içinka- rann gerekçesini görmesi gerek- tiğirü belirterek "Kararda, laik üniversitede eğitim yapmayı kabol etmişse oranın kurallan- na uyarlar, deniyor. Bu doğru da laik olmayan üniversite var mı? AlHM, tercihen laik üni- versırelere gidildiğini düşünü- yor. Avrupa'da kiliselere bağlı İaik olmayan okullar var. Aca- ba karar nasıl masaya yatınl- dı? AtHM'nin bügilendirilme- si konusunda eksiklik var diye düşünüyorum" dedi. TBMM Milli Eğitim Komisyo- nu Başkanı Tayyar Altıkulaç, "Karann gerekçesini görmemiz lazım, ona göre değerlendirme yapanz" demekle yetindi. çellk: Kamusal alan yenlden tartı?ılmalı Başbakan'ın siyasi damşmanı AKP milletvekili Ömer Çelik, "Bir akıl yürütme yaparsak, tersine bir karar çıksaydı da bu konu çözülmüş olmayacaktı" dedi. Türbanın rejim tartışması halıne getirilmesinin doğru ol- madığını kaydeden Çelik, hukuk devleti prensibi içinde konunun "bireysel tercib" olarak ele aluı- ması gerektiğini savundu. Çelik, "Kamu alanı, kamusal alan, özel alan nedir bunlann yeni- den tartışılması ve bir tanıma oturtulması gerekir" dedi. îngilte- re'de de okullara türban- la girmek isteyen, ancak çeşitli disiplin cezalan- na çarptınlan, özellikle Pakistan kökenli öğren- ciler konuyu mahkeme- ye taşımışlardı. Londra yakınlanndaki Luton'da 2002 yıhnda okullara rürbanla girmek isteyen öğrenciler okullardan uzaklaştrnlmışlardı. Sa- bina Beğüm adlı öğren- cinin îngıliz hükümeti aleyhine açtığı dava. ge- çen günlerde davacının aleyhinde sonuçlanmış- tı. Beğüm'ün avukatı, davayı AİHM'de temyiz edeceklerini açıklamışrı. Türkiye'ninhaklılığı görüldü AİHM, Türkiye'nin uygulodığıyasağıhaklı bıdarak türbanın kamusalalanda sınırlandırılmamasının 'ötekiler'üzerinde baskı oluşturacağım vurguladı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - AÎHM, Türkiye de ka- musal alanda türban yasağını, demokrasi, çoğulculuk ve eşit- lik ilkesi açısından haklı buldu. AİHM karannda, Türkiye'nin özgün koşullannaişaret ederek türbanın kamusal alanda sınır- lanmaması durumunda, türbanı takmayanlar üzerinde, "basla" aracı olacağı ve özgürlüklerini sınırlandıracağını vurguladı. AİHM türbanlı öğrencilerin üni- versitede okuyamadıklan gerek- çesiyle açtığı davada, öğrenci- lerle sınırlı kalma>ıp kamusal alanda da türbanın yasaklanabi- leceğı yorumunu yaptı. Ülkele- rin, "kendi tarihsel deneyimle- ri ışığında" duruş almasının do- ğal olduğunu vurgulayan AÎHM, Türkiye'de türbanın siyasal sim- geye dönüştürüldüğünü de ka- bul etti. Türkiye'de türbanlılann "sem- bol" dava olarak nitelendirdiği Leyla Şahin davasında AİHM, Türkiye lehine karar verirken türbanın Türkiye'de kendine öz- YÜKSEK MAHKEMELERİrV DEĞERLENDİRMELERİ HAKLI BULUNDU AÎHM'nin karannda atıfta bulunduğu Türki- ye'deki yüksek mahkemelerin birçok karannda türbanın, "alışkanlık olmaktan çıkarak, cum- huriyetin temel ilkelerine karşı bir dünya gö- rüşünün simgesi haline geldiği" vurgulandı. AİHM'nin karannda atıfta bulunulan yüksek mahkemelerin türban konusundaki değerlendir- meleri şöyle: Anayasa Mahkemesi, Refah Partisi'nin kapa- tıhnası davasında, türban konusunu değerlendi- rirken başörtüsü ve türbana resmi daire ve üni- versitelerde serbestlik tanınmasının cumhuriye- tin ve anayasanın temel prensipleri ile laiklik il- kesine ayİan olacağuıı vurguladı. Danıştay 8. Dairesi, yükseköğretim kurumla- nndaki türban yasağına ilişkin hükmün iptali is- temini reddederken "Türbanın masum bir ahş- kanlık olmaktan çıkarak, kadın özgürlüğüne ve cumhuriyetin temel ilkelerine karşı bir dünya görüşünün simgesi haline geldiğini" vurguladı. Yargıtay 8. Ceza Dairesi, temyizini görüştüğü bir davada, türbanın toplumun kimi kesimlerin- ce "cumhuriyetin temel ilkelerinden biri olan laiklik ilkesine karşı zaman zanıan başkaldı- n simgesi olarak" kullanıldığına işaret etti. Da- irenin başka bir karannda ise hiçbir sözleşmenin "demokratik devletleri kendilerini yıkmayı hedefleyen görüşlere hoşgörü göstermekle yü- kümlü" kıhrıadığına işaret edildi. gü koşullar taşıdığını ve siyasi simge olarak kullanıldıgı görü- şünü benimsedi. AÎHM karann- da, özelde üniversitelerde türban takılmasını irdelerken genelde de kamusal alanda türbanın sınır- landınlabileceğine işaret etti. Kararda, laiklik demokratik de- ğerlerin korunmasının garantisi olarak değerlendirilirken "Laik- lik bireyleri dış baskılardan korur. Bu değerleri korumak için bireylerin dinsel inançları- nı dışa vurmalarına sınırlama getirilebilir" diyerek, inancın dışa vurulması noktasında devle- tin müdahil olabileceği behrtildi. Türkiye'de türban konusunda aşın siyasi uçlann varhğını da kabul edenAÎHM, ülkelerin ken- di tarihsel deneyimleri ışığında duruş almasının da doğal oldu- ğuna vurgu yaptı. Kararda, "Türkiye bağlamında türban takma,zorunlu dinsel görev gi- bi sunulabilmekte ve bunu tak- ma\i tercih etmeyenler üzerin- de baskı oluşturabilmektedir. Ötekinin hakkı ve özgürlûkle- rinin korunması ve kamu dü- zeninin sağlanabilmesi için sı- nırlama getirilebilir" denildi. GUNDEM MLSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Böylece, Türkiye'nin içinde bulunduğu kavşağın anlam ve önemi daha iyi ortaya çıktı. AKP'liler kendileri açısından AİHM'den vahim bir karar çıkmaması için olağanüstü çaba harcadılar. Işin içine devletin kimi organlannı koymaya kadar girtiler. Ancak sonuç gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti'nin laik yapısının korunması açısından önemli bir kaza- nım oldu. Ortaya da şöyle bir tablo çıktı: Türkiye Cumhuriyeti Devleti kazandı... Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti kayberti... Bu ikilemi daha ne kadar sürdürebiliriz? Kestirmek zor! Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu öğrenci- si Zeynep Tekin'le Istanbul Üniversitesi Tıp Fakülte- si öğrencisi Leyla Şahin, derslere türbanla gireme- dikleri gerekçesiyle 1998'de AİHM'de dava açmışiar- dı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gûl de benzer gerekçeyleAİHM'yebaşvurmuştu. Bir bakıma hükümet devletten davacı durumuna düş- müştü. Güller, bugünkü karan hissederek, Tekin-Şa- hin davasını gerekçe gösterip başvurulannı çekmiş- lerdi. AlHM, üniversite eğitiminde türbanı oybirliğiyle "ya- saklanabilir" bulurken bu kararla 3 önemli noktanın al- tını çizmiş oldu: 1- Dini kurallara dayalı bir toplum isteyenlergözar- dı edilemez. 2- Gerektiğinde laiklik ve demokrasi degerlerinin korunması için kısıtlama getirilebilir. 3- Anayasa Mahkemesi'nin bu konuda verdiği tüm kararlar doğrudur. Biz de aynen öyle düşünüyoruz. 'Merkez üs' kavramı AİHM, Türkiye'de din devleti kurmak isteyenlere dikkat çekerken ABD Başkanı Bush da Türkiye'ye ve dünyaya Ortaköy Camisi ve Boğaz Köprüsü önünden poz vermeyi yeğledi. Her ikisi de bizim değerimizdir. kimliğimizdir. Ancak, "BüyûkOrtadoğu Projesi (BOP)" çerçevesinde Türkiye'nin model olmasının tartışıldı- ğı bir dönemde yapılan bu tercih; kültürel ya da top- lumsal değil, tamamen siyasal! Bush'un Türkiye'ye düzdüğü bunca övgünün arka- sında ne var? Hükümete göre hiçbir şey yok. Bush Ankara'ya bir şey istemiyorum, demeye gelmiş! Ama NATO sözcüleri öyle demiyor. NATO Genel Sekreter Yardımcısı Vekili ve eski NATO Sözcüsü Ja- mie Shea'nin Cumhuriyet'e verdiği demeç, 21. yüz- yılda ABD'nin ve yan organı NATO'nun Türkiye'yi na- sıl gördüğünü ortaya koyuyor. Shea'den birkaç baş- lık aktaralım: - IsJATO, dünya ile kurmak istediği köprüleri Türki- ye'siz gerçekleştiremez. (Yani, Türkiye'nin NATO için yapması gereken çok şey var.) - Türkiye için merkez üs kavramını tercih ediyoruz. (Bakınız Cumhuriyet'in 18,24 Mayıs ve 24 Haziran ta- rihli manşetleri.) - Türkiye, NATO'nun ilgili olduğu tüm bölgelerde, her ajandada neredeyse en üst sırada yer alıyor. (Ya- ni, model, örnek, ilham, üs her şey dahil.) Bu durumda NATO'yu yaptığı her işin yasallaştırı- cısı olarak gören ABD'nin başkanı Bush, Türkiye'den hiçbir şey istememiş olabilir mi? Sorunun yanıtını önümüzdeki günlerde net biçim- de vermeye çalışacağız. Istanbul zirvesinin başlıca sonuçlanndan biri AB- D'nin, NATO'nun başına "se"sözcüğünü getiripAme- rikan SE-NATO'su haline getirmesiydi. Irak kararının Fransa-Almanya muhalefetine rağmen çıkanlması bu- nun somut örneklerinden biri. NATO üyelerinin zaten yandan fazlası Amerikan komutasında Irak'taydı. Şim- di sırada tümünün girmesi var. Yeri gelmişken bir noktanın daha altını çizelim. NA- TO'ya yeni üye olan ülkeler son 4 yılda ABD'den top- lam 80 milyar dolarlık silah aldılar! Bu açıdan bakınca aslında bu ülkeler NATO'ya gir- medi, NATO bu ülkelere girdi. Şimdi hep beraber Amerikan komutasında Ortadoğu'ya girecekler. Türkiye'den istenenler bölümünü ise manzara ko- yarak kapattılar: Cami ve köprü! ankcuma cumhuriyetcom.tr Türbanlı öğrenciye sınav hakkı AKP af için destek istedi ANK.4R4 (Cumhu- riyet Bürosu) - AÎHM türbanla derse girmek istedikleri için üniversi- te öğrencilerine verilen disiplin cezasına onay verirken AKP türbanlı öğrencileri de kapsayan "üniversite affı" için girişimde bulundu. CHP'nin onay vermesi durumunda üniversite- den atılan 80 bin öğren- ciye yeni sınav hakkı ta- nıyan önerinin gelecek hafta hızla yasalaştınl- ması hedefleniyor. Dısiplinsizliİc ve de- vamsızlık nedeniyle üniversiteden atılan öğ- rencilerin girişimlerinin ardından Başbakan Re- cepTayyip Erdoğan ın talimatı üzerine AKP grup yönetimi harekete geçti. AKP Grup Baş- kanvekili Salih Kapu- suz, bekleyen yasa öne- risine destek almak için CHP grup başkanvekil- leriyle görüştü. CHP Grup Başkanvekili Ke- mal Anadol "Bize de öğrenciler geh'yor,yeni sınav hakkı isriyorlar. Konuyu inceliyoruz. AKP araya başka jey- ler sıkışnrabilir. Uni- versiteler ve YÖK'ten görüş almadan bir şey söylememiz doğru ol- maz" dedi. AKP, düzenlemeyi Meclis tatile girmeden önce yasalaştırmak isti- yor. Başbakan Yardım- cısı MehmetAli Şahin tarafından incelenen yasa önerisi, disiplin- sizlik ve devamsızlık nedeniyle atılan öğren- cilere yenıden iki bitir- me sınavı ve iki bütün- leme sınavına girebil- meleri için hak tanıyor. Türbanla okumakta ıs- rar eden öğrencilerin büyük bölümü devam- sızlık nedeniyle okul- dan atılırken türban ey- Iemlerine katılan bazı öğrencilerin disiplinsiz- lik gerekçesiyle aldıkla- n cezalar da bulunuyor. CHP'nin, öğretim üye- lerini de kapsayacak bir affa ise kesinlikle karşı olduğu öğrenildi. *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle