Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 TEMMUZ 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
17
Devlet tütn ratandafla-
nn fotoğrafiru çekecek-
miş. Çekmediğimiz
kabruıdı. bir de
fotoğraf çeksüder!
Etektronik posta: denizsom@cumtnaiyetcom.tr Tel: 0,212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Avrupa, türbanı frenlemiş..
"Önemli detjil. Amerika
gazlari"
Uyum A
NATO karşıtiannın
Istanbul'daki
gösterilerine polis biber
gazı sıkarak, göstericileri
kovalayıp gözaltına
alarak karşılık veriyor.
Içişleri Bakanı
Abdülkadir Aksu,
polislere teşekkür ediyor.
Dışişleri Bakanı Abdullah
Gül, Irakta rehin tutulan
üç Türk işçisinin serbest
bırakılmasında NATO
karşrtı gösterilerin etkili
olduğunu söyieyip
gösteri yapan örgütlere
teşekkür ediyor.
Dünyada böyle bir uyum
başka hiçbir hükümete
uymaz!
iz, ABD Başkanı George W. Bush, Anka-
ra'da Başbakan RecepTayyip'in ikram et-
tiği Türk lokumunu çok beğendi diye "ulu-
sal sevinç" yaşarken, meğer Prof. Larry Di-
amond adında bir Amerikalı, Bush'tan önce gelip
Türkiye'ye bazı "özel ikramlar"da bulunmuş.
Ankara'dan Mustafa Yıldınm dostumuzun bildir-
diğinegöre ABD Dışişleri'nin baştagelen danışman-
lanndan ve Jrak'ın işgaliyle de yakından ilgilenen Di-
amond, 21 Haziran'da Bilkent'te yaklaşık 40 akade-
misyenle çok özel bir toplantı yapmış:
"Diamond toplantıda, ABD Kongresi onayıyla
CIA'nın bazj görevlerini üstlenmek üzere kurulan ve
kısa adı NED olan National Endovvment for Democ-
racy yani Demokrasi için Ulusal Fon'un çalışmalan-
nı ve 'NATO'nun Demokratik Genişleme Projesi'ni
anlattı.
Diamond özetle şöyle dedi: Türkiye, demokratik
bir ülke değildir. NED demokrasiyi kurumlaştırmak
Larry Diamond
için çalışmaktadır ve bu çalışmayı Ronald Reagan
başlatmış, George Bush ve Bill Clinton sürdürmüş-
tür; Bush Jr. da aynı çalışmayı yapmaktadır. Arap
dünyasında demokrasi yoktur ve Ârapların önünde
üç engel vardır: Kültürel altyapı ve rejimler. Petrol var-
lığı ve rantiye oluşumu.
Arap-lsrail çatışması... Türkiye'nin kuruluşunda iyi
adımlar atıldı ama liberal olmayan uygulamalar var-
dı ve laiklik kurulacak diye dindarlara yoğun baskı
uygulandı.'
Diamond, güncel tehdit değertendirmesini Doğu-
Batı çatışması eksenine oturtarak, ülkelerin iç işleri-
ne kanşma yöntemlerini ise şöyle açıkladı:
'Otoriter rejimler ABD ve Batı için tehdit oluştur-
maktadır. ABD ve NED devletlerin, hükümetlerin ve
Yol^^sai. Hamza Saykan:
M | "Fransa
jç Cumhurbaşkanı
Jacques Chirac,
'Avmpa'ya yol
göstermek ABD'ye
düşmez
1
diyor.
Türkiye'ye yol
göstermek AB'ye
düşüyor ama!"
fkihatta
Yrd. Doç. Dr. Atilla Öner
"DPT, üniversitelere 16
Haziran'da gönderdiği
yazıyia 2 Temmuz'a
kadar 'ileri araştırma
projesi' bekliyor. Biraz
ciddtyet lütfen!"
SESSÎZ SEDASIZ (!)
rejimlerin içinde yer alan demokratik unsurlan ve ay-
nı zamanda muhalifleri de desteklemektedir. Kadın
örgütlerinden etnik örgütlenmelere uzanan geniş bir
yelpazede sivil toplum kuruluşlan, aydınlar da des-
teklenmekte ve bu konuda Türkiye'deki çalışmaJan-
mız çok iyi gitmektedir'
Diamond demokrasi kurma girişımlerini önleyen
devletlere örnek olarak Suriye'yi venrken, Israil'i Ba-
tı ölçülerinde en demokratik devlet olarak tanımladı,
Yaser Arafat'ı ise demokrasinin önünde büyük en-
gel olarak niteledi.
ABD-AB yayılma ortaklığının askeri, sivil ve 'de-
mokratik' ayrıntılannı anlatan Diamond'un toplantısı
ne yazık ki Türk basınının ilgisini çekmedi.'Bu yüz-
den Diamond'un, Arap rejimlerinde demokrasi önün-
deki engellerin biraz da dinlerinden kaynaklandığını
belirtmesı üzerine bir profesörün Kuran'dan ayetler
okuyarak Islamiyetin aslında liberalizme ne denli yat-
kın olduğunu açıklaması bile haber olamadı!"
Emine Erdoğan First Hanımefendi'nin kılığı
Anımsayacaksınız, Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğanın zevcesi Emi-
ne Erdoğan First Hanımefendi,
matbuata verdiği beyanatlardan bi-
rinde nasıl tesettüre girdiğini anlat-
mıştı...
Yaşı geldiği zaman hiç istemediği
halde ağabeyinin kesin talimatı üze-
rine kapanışındaki dramatik öykü hal-
kı gözyaşlanna boğmuş fakat türba-
na alıştıktan sonra ulaştığı huzurla gö-
nüllere su serpmiş ve yetişmekte olan
türbanlı kızların yüzlerini güldürmüş-
tü...
Izmit'ten Rana Pamir, "Emine Ha-
nım'ın anlattığı hikâyeyi o zaman pek
anlayamamıştım" diye söze giriyor:
"Ama geçenlerde Ankara'daki Baş-
bakan'lık Konutu'nda ABD Başkanı-
nın eşi Laura Bush u konuk edişini ve
daha sonra Topkapı Sarayı'nda katıl-
dığı gösteriyi televizyonda izlerken
kesinlikle emin oldum ki kim-
senin kabahati yok bu teset-
türe girme işinde. Abisi ya da '
erkek akrabalan, kim ettiyse
çok iyi etmiş.
Başında türbanı ile o ne şeker pem-
beler, ne gök maviler...
O ne pullar, boncuklar, payetler...
O ne biyeler, fırfıriar, volanlar...
Simler, kurdeleler...
Güller, gülücükler...
Düşünsenize tesettürde bu vaziyet-
te olan, bir de başı açık olsa neler dik-
tiımez.
O zaman kimse tutamazdı bu ha-
nımı."
Yüksek Yerilim Hatta
Cinayetlerine NATO süsü veriyor
artık Amerikahlar!
©rdincutku •( yahoo.com
Irak'ta Değişme Yok!
TÜRKKAYA ATAÖV
r
ABD Başkanı Bush'un 30
Haziran'da Irak'a "demokrasi
ve özgühük getirme" tasansı,
Istanbul NATO zirvesiyle pro-
paganda amacıyla birleşerek
iki gün öncesine alındı. farih-
te ufak değişmenin bir önemi
yok. önemli olan şu gerçek:
Bu komşu ülkede Amerikan
işgali ve şiddeti sürecektir.
138 bin Amerikan askeri ve
ona ek koalisyon güçleri ora-
da kaldıkça, Irak'ta ülke ege-
menliğinin de sözü edilemez.
Kitle imha silahlan? Çıkmadı.
El-Kaide ile bağlar? Yok. Şim-
di sıra (Ebu Garib işkenceleri-
ni bile unutturmaya çalışarak)
demokrasi ve özgürlük palav-
rasında! öteki yalanlann iflas
etmesi için birkaç ay bekle-
mekgerekti. "Yenirejim"'kav-
ramı, daha gelmeden batıp
gitmiş bir masal.
Yeni Irakyönetimi maskesi-
ne sığınan kukla grup,
Bush'un önce söz verdiği ama
sonra bir yana ittiği sözde
"Geçici Anayasa "dan bile ya-
rartanmayacak. Ortadan kal-
kacak "Yönetim Konseyi" ka-
dar bile gücü olmayacak.
Ocakta yapılacağı söylenen I-
rak seçimlerinin geleceği kuş-
kulu. O güne değin ABD'de
kasım başkanlık seçimleri bit-
miş olacağından, "Geçici
Anayasa" sözleri gibi o da bir
yanaatılabilir. Kukla yönetimin
kendi ordusu ve Amerikan
güçleri üstünde yetkisi yok.
Kendi yasa yapamayacak.
Amerikan güçleri ve ona yar-
dımcı olan Birleşmiş Milletler
temsilci gruplan ona hesap
vermeyecek ya da rapor sun-
mayacak. Ülke ekonomisine
ilişkin temel kararlan vereme-
yecek. ABD Prokonsülü Paul
Bremer'in, bu kişi oradan ay-
rılıp gitse bile, özelleştirme ya
da güvenlikle ilgili hiçbir yasa-
sına el süremeyecek. Kendi
haber iletişim organlan üstün-
de bir denetimi olmayacak.
Bu arada, komşu Kuveyt'e
tazminat ödemeyi sürdüre-
cek. Bu çizgiden en ufak bi-
çimde ayrılanın başına neler
geleceğini Ahmed Çelebi
olayında gördük.
Irak'taki Amerikan tutumun-
da bir değişme yok. "Koalis-
yon Geçici Yetkesi"nin yeni
adresi artık, dünyanın en bü-
yük diplomasi temsilciliği olan
Irak Amerikan Büyükelçiliği.
Başında da Nikaragua'dan eli
kanlı J.D. Negroponte var.
ABD askerleri olduğu gibi ka-
lacak; daha da artmaları söz
konusu. Içerde onlara karşı
savaşım sürecek. Kürtlerie Şii
ve Sünnilerin iktidar yanşlan
da. Ebu Garib'deki eski tutu-
kevi yıkılıp yerine yenisi yapı-
lacağı da söylendi... Olursa,
tutuklular için daha akıl aJmaz
işkencelere elverişli "modern
ve en üst düzey" olanaklarla
donatılır. Ne var kı, oradaki in-
sanlara eski yapının kendi de-
ğil, içindeki Amerikahlar işken-
ce yaptılar. Yapı değişse bile,
işkenceciler ve cellatlar orada.
Dış görünümde bu gibi de-
ğişimlerin amacı kasım se-
çimlerinden önce Amerikan
seçmenini yanıltmak. Temel
amaç şu yanlış kanıyı ayakta
tutmak: Amerikan siyaseti ya-
rarlıdır ve iyi işlemektedir.
Bush, BM'yi de kendi kerva-
nına katarak uluslararası top-
lumunABDtutumunuonayla-
dığı yanlış izlenimini de yarat-
ma peşinde. BM adına eylem
yapıyor gibi görünen ve ara sı-
ra sanki bağımsızmış gibi ba-
zı sözleri eksik etmeyen L
Brahimi'nin, son tahlilde, bir
görevi de Bush'un seçilmesi-
ni sağlamak. Her ikisı de
BM'yi, ABD'nin yaptıklanna
"meşnıluk" kazandırmada işe
yanyor. Arkada durup başı çe-
ken K. Annan'm bunlan gör-
memesi olanaksız. Bu durum-
da ABD, Irak'ta ordusunu di-
lediğince tutabilir.
Amerikan iletişim organlan
başta olmak üzere dünya
medyası, "Egemenlik Irak'a
geçiyor" ya da "Irak'ta de-
mokrasi" benzeri yazılar ya-
yımladıkça, halkların aldatıl-
masma ancak aracı olacak.
Daha önce, kitle imha silahla-
nna ilişkin yaJanlannda olduğu
gibi. ABD'de sözde muhalefet
Demokrat Parti de aynı aldat-
macanın içinde. Aday J.
Kerry, "siyaseti değiştirme-
yelim" çizgisinde. O da dahil,
bu yalanlar yumağı Amerika'yı
ve dünyayı ancak bir sonuca
götürecek: Bush'un yeniden
seçilmesine.
Clinton ve eşinin de istedi-
ği bu. O zaman (fırsat düşkü-
nü ve kişiliksiz) Senatör Hilary
Clinton ın 2008 seçimlerinde
şansı daha yükselecek. Ame-
rikan "demokrasisi" ne ki, I-
rak'a (bir de işgalci olarak) ge-
tireceği ne olabilir?
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakuı turk.net
ÇİZGtLtK KÂMtL MASARACI kamilmasaraci' mynet.com
HARBt SEMİHPOROY semihporoy(â yahoo.com
HAYAT EPİK TÎYATROSU MISTAFA
DÜNYA B^NKASINA
SÖRE
TUCKfYE'pE
G«leri -Sergi
PİYfiNO V6 SANA1 ÇAtBZÜl
JULİDE Anısına
YAZ KARMA SERGİSİ
1 TEMMUZ - 31 AĞUSTOS
A.Fazıl AKSOY • B.B. GÜRBÜZ - E. EBULFETOĞLU -
E. KAHRAMAN • F. SÜMER - D. PAKSOY - H. TAŞDEMİR -
I. BIRET - K. YAŞLIÇAM - M. BAŞ - M. DURMUŞ - M. ÖZEL -
ve N. İLMEK - Necmiye GÖNENÜ - Ö. YEMENİCİOĞLU -
RAMO - RIFAT - S. ÖZKAYGISIZ - T. ARTEMEL •
T. ERKAL - Yaşar YENİCELİ
Seramlk: Otar SHARABIDZE
Kokteyl: 1 Temmuz 2004 Saat:18.00
Resim
Nûzhetiye Cd. No.36 BEŞİKTAŞ - İSTANBUL Tel: 227 03 28 - 227 86 40
OLUYORUM
ÜOĞAL
OLAÜAK !..
VVRGUNCUH KAÇAKCI ASAHTECİ
TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN
DOKTOR ADNANADIVAR 'IN ÖLÜMÛ..
www.mumtaz-arikan.com
Dr. Adnan
İSSS'TE BU&JH, ÜMLÜ BİUM lf£ StVHSET ADAMt dr:
AOli/AR ÖLMÛfTİİ. yÜZYIL BAŞLARtNPA 77/» ÖS&ENİMfNİ
SONRA K- ABOÜLNAMİr YÖNETİMİfjfM
y£77N ILÂMINI İZLBYBN GUMLEBDe &£& DÖNMÜÇ-
TİJ. fS17'P£rÜMLÜ YAZAft fiAUOE £PıP'te EVt-ENEH
APAtAM 8£X, KUgrUUJÇ SAM4?/ StRAG/NDA £Ş<VL£
MC48A 'yA 3EÇ£IZ£K MUS774F* t££AAAL 'İN yANIfJ-
OA YEG ALMtÇTT. O AGALA/Z,SASi.fK IS£ İÇİ?L££.r
8/tKANLtSI OA YAPMIŞrr 1924'TE, HALK
Yer FIRKASt'NbA Y£/Ç ALDtKTAN SOM&4, MU£7X-
F/l KSMAt'LE FtKt'e /4Yeu.tKLAeiMA PÜŞMÜŞ,
132£-f933 A&ASfNPA YUgT P/ÇfA/PA YAÇAMAYr YES-
Kurru/uf
vnfi yıL
tanncla -#f.
Klemal
DÜZ ÇİZGİ
ÜMİT ZİLELİ
Köle Ülkenin ÇocuklamL.
Yer Galatasaray Üniversitesi...
ABD Başkanı George W. Bush'u dinlemekuğ-
runa iki buçuk saat güneş altında baygınlıklar ge-
çiren önemli zevat, bu kez başkanın elini sıkmak
için sıraya dizilmişti. Biraz sonra ABD'li uzman-
lar tarafından özel olarak hazırtanan kürsüden i-
nen başkan, insan koridoruna doğru ilerledi...
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin Devlet Ba-
kanı Beşir Atalay'da Bush'un elini sıkmak, bel-
ki birkaç kelime konuşmak için bekleşen davet-
liler arasındaydı. Sağ eli tokalaşma için hazır, sol
eli ise biraz da kalabalığın etkisiyle hafif geride
sıranın kendisine gelmesini bekliyordu... Başka-
nın birkaç adım önünde konuklan inceleyerek
yürüyen dev zenci koruma tam AtaJay'ın önün-
de durdu ve eliyle bakanın sol yanını işaret etti.
Devlet Bakanı Atalay önce ne olduğunu anlaya-
madı. Soru dolu bakışlarla Amerikalı korumaya
baktı. Başkanın koruması bu kez ısrariı ve sinirli
bir el hareketiyle bakandan sol elini göstermesi-
ni istedi...
- Cumhuriyet hükümetinin bakanı bunun üze-
rine ne mi yaptı?
Elbette, "Sen kim oluyorsun, benim ülkem-
de hiç sıkılmadan, babanın çiftliğindeymiş
gibi bir bakana terbiyesizlik yapıyorsun" de-
medi...
- Sol kolunu havaya kaldınp korumaya göster-
di!
"Kontrolü" tamamlayan koruma ilerlemesini
sürdürürken Atalay ile Içişleri Bakanı Abdülka-
dir Aksu büyük bir şaşkınlık içinde bakışıyordu!
'Model ülke Türkiye!'
Görüntüleri Kanal D'de izlerken nedense hiç
şaşırmadım!
Egemen bir ülke kendi topraklannda, üstelik ül-
kenin kalbi sayılan kentinde koaıma görevini dev-
redebiliyorsa Amerikalı koruma elbette görevini
yapacaktır!
Isterseniz o günü biraz daha açalım; Galatasa-
ray Üniversitesi'nde güvenliği başından sonuna
Amerikalı güvenlik görevlileri üstlenmişti. Kalbu-
riJstü 200 davetli, Türkiye Cumhuriyeti bakanla-
n dahil konuşma alanına sıkı bir kontrolden ge-
çirilerek alındı. ABD'den getirilen K-9 köpekleri
basın mensuplannı bomba taramasından geçir-
dikten sonra bahçeye aldı. 11.30'da konuşma
alanına alınan konuklar tam iki buçuk saat kızgın
güneş altında bekletildiler...
Bitti mi sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz! Konuş-
ma sonrasında da çile devam etti. Yaklaşık ya-
nm saat boyunca konuklann çıkmasına izin ve-
rilmedi. Dışan çıkmayı becerenlerin de arabalan
gönderilmedi. önce Başkan Bush çıkacaktı.
Amerikalı ajanlann ödünsüz "kontrolünü" bir ki-
şi bozdu. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Yaşar Bü-
yükanıt dışan çıktı, makam aracına bindi ve git-
ti!
Peki Türk polisi ne yaptı? Amerikalılann gü-
venlik içinde güvenlik önlemlerini yürütmesini
sağladı. Türkiye topraklannda Türkiye Cumhuri-
yeti'nin bakanlanndan bile özenle korunan Baş-
kan Bush ise cami dekoru önünde yaptığı konuş-
mada şu mesajı verdi:
- Medeniyetleri buluşturan Türkiye, islam dün-
yasına model ülkedir...
Başkan Bush'un konuşmasından yalnızcasa-
atler önce Türk askerinin NATO şemsiyesi altın-
da Afganistan ve Irak'a sürülmesi de karara bağ-
lanmıştı. Demek ki şöyle oluyordu:
- Model ülkenin Memedi nöbete!
Unutmadan; model ülkenin sokaklannda NA-
TO zirvesi boyunca protesto ve dayak vardı... Bir
de biber gazı! Üstelik polis hızını alamayıp biber
gazını zaten yakalamış olduğu eylemcinin gözü-
ne sıkıyordu! Bu dayak vahşeti sürerken model
ülkenin Başbakan Yardımcısı ve DtşişJeri Bakanı
dayak yiyen yurttaşlara teşekkür etti. Sebep?
Onlann sayesinde Irak'taki üç rehine serbest bı-
rakılmıştı! Bu açıklamayı duyduğumdagülümse-
dim; güvenlik görevini Amerikalılara devreden
polis, sokaklarda kendi yurttaşlannı dövüyor, ik-
tidann bakanı da dayak yiyenleri kutluyordu...
Aklıma hiç sebepsiz şu üç sözcük geldi:
- Köle ülkenin çocuklan!
E-posta: umitzileli ; ttnetnettr
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDAN
SAĞA:
1/ Osmanlı ka-
pıkulu ocakla-
nna asker ve
saraya hızmetli
yetiştinlmek
üzere Hınstı-
yan gençlerin
toplanması
usulü. 2/ Kaz
Dağı'nın antik 8
dönemlerdeki „
adı... Ana mo-
tifin \inelenmesinden
oluşan canlı ve hare-
ketli bestelere verilen
ad. 3/ Sara hastalığına o
verilen bir başka ad...
Ilave. 4/ Tıp dilinde
"anüsle ilgili" anla-
mında kullarulan söz- °
cük.. Civcivlıkten çı-
kıpyenilebilecekduru-
ma gelmiş tavuk 5/
Adlan sıfat yapan bir yapım eki... Ağır kokulu bir gaz.
6/Uzun ve yorucu çalışma... Dinsel tören ve kurallan.
7/ Şenliklerde caddelere kurulan süslü kemeT... Ülke-
miz sulannda yaşayan ve "biz" de denilen mersinbalı-
ğı türü. 8/ Bir şeye yalnız bir noktada değen. ama onu
kesmeyen çizgi, eğri ya da yüzey. 9/ Bir nota... Bilar-
doda. topun geriye doğru gelmesini sağlayan vuruş.
YTJKARTOAN AŞAĞIY4:
1/ Lehçe. II Sahip olma. kazanma... Bağışlama. 3/
Başörtüsü olarak lcullanılan bir tür ipekli dokuma...
ttalya'da bir yanardağ. 4/ Sivri taşlann toprak zemine
dikıne çakılarak üzenne beton dökülmesiyle yapılan
dolgu. 5/Oylumlu... Elma,armut, erik gibi meyvelerin
kurutulmuşu. 6/ Koyun sütünden yapılan içi küflü pey-
nir... Hollanda'nın plaka ışareti. 7/Manganez elemen-
tinin simgesi. Bir kımsenin kız kardeşiıün ya da ka-
dın akrabalarından binnin kocası. 8/ Fiyat... Boru sesi.
9/106 taşla oynanan bir oyun... Kahverengı lekelerle
belirgın bir bitki hastalığı. r f