17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 TEMMUZ 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Devlet tütn ratandafla- nn fotoğrafiru çekecek- miş. Çekmediğimiz kabruıdı. bir de fotoğraf çeksüder! Etektronik posta: [email protected] Tel: 0,212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Avrupa, türbanı frenlemiş.. "Önemli detjil. Amerika gazlari" Uyum A NATO karşıtiannın Istanbul'daki gösterilerine polis biber gazı sıkarak, göstericileri kovalayıp gözaltına alarak karşılık veriyor. Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, polislere teşekkür ediyor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Irakta rehin tutulan üç Türk işçisinin serbest bırakılmasında NATO karşrtı gösterilerin etkili olduğunu söyieyip gösteri yapan örgütlere teşekkür ediyor. Dünyada böyle bir uyum başka hiçbir hükümete uymaz! iz, ABD Başkanı George W. Bush, Anka- ra'da Başbakan RecepTayyip'in ikram et- tiği Türk lokumunu çok beğendi diye "ulu- sal sevinç" yaşarken, meğer Prof. Larry Di- amond adında bir Amerikalı, Bush'tan önce gelip Türkiye'ye bazı "özel ikramlar"da bulunmuş. Ankara'dan Mustafa Yıldınm dostumuzun bildir- diğinegöre ABD Dışişleri'nin baştagelen danışman- lanndan ve Jrak'ın işgaliyle de yakından ilgilenen Di- amond, 21 Haziran'da Bilkent'te yaklaşık 40 akade- misyenle çok özel bir toplantı yapmış: "Diamond toplantıda, ABD Kongresi onayıyla CIA'nın bazj görevlerini üstlenmek üzere kurulan ve kısa adı NED olan National Endovvment for Democ- racy yani Demokrasi için Ulusal Fon'un çalışmalan- nı ve 'NATO'nun Demokratik Genişleme Projesi'ni anlattı. Diamond özetle şöyle dedi: Türkiye, demokratik bir ülke değildir. NED demokrasiyi kurumlaştırmak Larry Diamond için çalışmaktadır ve bu çalışmayı Ronald Reagan başlatmış, George Bush ve Bill Clinton sürdürmüş- tür; Bush Jr. da aynı çalışmayı yapmaktadır. Arap dünyasında demokrasi yoktur ve Ârapların önünde üç engel vardır: Kültürel altyapı ve rejimler. Petrol var- lığı ve rantiye oluşumu. Arap-lsrail çatışması... Türkiye'nin kuruluşunda iyi adımlar atıldı ama liberal olmayan uygulamalar var- dı ve laiklik kurulacak diye dindarlara yoğun baskı uygulandı.' Diamond, güncel tehdit değertendirmesini Doğu- Batı çatışması eksenine oturtarak, ülkelerin iç işleri- ne kanşma yöntemlerini ise şöyle açıkladı: 'Otoriter rejimler ABD ve Batı için tehdit oluştur- maktadır. ABD ve NED devletlerin, hükümetlerin ve Yol^^sai. Hamza Saykan: M | "Fransa jç Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, 'Avmpa'ya yol göstermek ABD'ye düşmez 1 diyor. Türkiye'ye yol göstermek AB'ye düşüyor ama!" fkihatta Yrd. Doç. Dr. Atilla Öner "DPT, üniversitelere 16 Haziran'da gönderdiği yazıyia 2 Temmuz'a kadar 'ileri araştırma projesi' bekliyor. Biraz ciddtyet lütfen!" SESSÎZ SEDASIZ (!) rejimlerin içinde yer alan demokratik unsurlan ve ay- nı zamanda muhalifleri de desteklemektedir. Kadın örgütlerinden etnik örgütlenmelere uzanan geniş bir yelpazede sivil toplum kuruluşlan, aydınlar da des- teklenmekte ve bu konuda Türkiye'deki çalışmaJan- mız çok iyi gitmektedir' Diamond demokrasi kurma girişımlerini önleyen devletlere örnek olarak Suriye'yi venrken, Israil'i Ba- tı ölçülerinde en demokratik devlet olarak tanımladı, Yaser Arafat'ı ise demokrasinin önünde büyük en- gel olarak niteledi. ABD-AB yayılma ortaklığının askeri, sivil ve 'de- mokratik' ayrıntılannı anlatan Diamond'un toplantısı ne yazık ki Türk basınının ilgisini çekmedi.'Bu yüz- den Diamond'un, Arap rejimlerinde demokrasi önün- deki engellerin biraz da dinlerinden kaynaklandığını belirtmesı üzerine bir profesörün Kuran'dan ayetler okuyarak Islamiyetin aslında liberalizme ne denli yat- kın olduğunu açıklaması bile haber olamadı!" Emine Erdoğan First Hanımefendi'nin kılığı Anımsayacaksınız, Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğanın zevcesi Emi- ne Erdoğan First Hanımefendi, matbuata verdiği beyanatlardan bi- rinde nasıl tesettüre girdiğini anlat- mıştı... Yaşı geldiği zaman hiç istemediği halde ağabeyinin kesin talimatı üze- rine kapanışındaki dramatik öykü hal- kı gözyaşlanna boğmuş fakat türba- na alıştıktan sonra ulaştığı huzurla gö- nüllere su serpmiş ve yetişmekte olan türbanlı kızların yüzlerini güldürmüş- tü... Izmit'ten Rana Pamir, "Emine Ha- nım'ın anlattığı hikâyeyi o zaman pek anlayamamıştım" diye söze giriyor: "Ama geçenlerde Ankara'daki Baş- bakan'lık Konutu'nda ABD Başkanı- nın eşi Laura Bush u konuk edişini ve daha sonra Topkapı Sarayı'nda katıl- dığı gösteriyi televizyonda izlerken kesinlikle emin oldum ki kim- senin kabahati yok bu teset- türe girme işinde. Abisi ya da ' erkek akrabalan, kim ettiyse çok iyi etmiş. Başında türbanı ile o ne şeker pem- beler, ne gök maviler... O ne pullar, boncuklar, payetler... O ne biyeler, fırfıriar, volanlar... Simler, kurdeleler... Güller, gülücükler... Düşünsenize tesettürde bu vaziyet- te olan, bir de başı açık olsa neler dik- tiımez. O zaman kimse tutamazdı bu ha- nımı." Yüksek Yerilim Hatta Cinayetlerine NATO süsü veriyor artık Amerikahlar! ©rdincutku •( yahoo.com Irak'ta Değişme Yok! TÜRKKAYA ATAÖV r ABD Başkanı Bush'un 30 Haziran'da Irak'a "demokrasi ve özgühük getirme" tasansı, Istanbul NATO zirvesiyle pro- paganda amacıyla birleşerek iki gün öncesine alındı. farih- te ufak değişmenin bir önemi yok. önemli olan şu gerçek: Bu komşu ülkede Amerikan işgali ve şiddeti sürecektir. 138 bin Amerikan askeri ve ona ek koalisyon güçleri ora- da kaldıkça, Irak'ta ülke ege- menliğinin de sözü edilemez. Kitle imha silahlan? Çıkmadı. El-Kaide ile bağlar? Yok. Şim- di sıra (Ebu Garib işkenceleri- ni bile unutturmaya çalışarak) demokrasi ve özgürlük palav- rasında! öteki yalanlann iflas etmesi için birkaç ay bekle- mekgerekti. "Yenirejim"'kav- ramı, daha gelmeden batıp gitmiş bir masal. Yeni Irakyönetimi maskesi- ne sığınan kukla grup, Bush'un önce söz verdiği ama sonra bir yana ittiği sözde "Geçici Anayasa "dan bile ya- rartanmayacak. Ortadan kal- kacak "Yönetim Konseyi" ka- dar bile gücü olmayacak. Ocakta yapılacağı söylenen I- rak seçimlerinin geleceği kuş- kulu. O güne değin ABD'de kasım başkanlık seçimleri bit- miş olacağından, "Geçici Anayasa" sözleri gibi o da bir yanaatılabilir. Kukla yönetimin kendi ordusu ve Amerikan güçleri üstünde yetkisi yok. Kendi yasa yapamayacak. Amerikan güçleri ve ona yar- dımcı olan Birleşmiş Milletler temsilci gruplan ona hesap vermeyecek ya da rapor sun- mayacak. Ülke ekonomisine ilişkin temel kararlan vereme- yecek. ABD Prokonsülü Paul Bremer'in, bu kişi oradan ay- rılıp gitse bile, özelleştirme ya da güvenlikle ilgili hiçbir yasa- sına el süremeyecek. Kendi haber iletişim organlan üstün- de bir denetimi olmayacak. Bu arada, komşu Kuveyt'e tazminat ödemeyi sürdüre- cek. Bu çizgiden en ufak bi- çimde ayrılanın başına neler geleceğini Ahmed Çelebi olayında gördük. Irak'taki Amerikan tutumun- da bir değişme yok. "Koalis- yon Geçici Yetkesi"nin yeni adresi artık, dünyanın en bü- yük diplomasi temsilciliği olan Irak Amerikan Büyükelçiliği. Başında da Nikaragua'dan eli kanlı J.D. Negroponte var. ABD askerleri olduğu gibi ka- lacak; daha da artmaları söz konusu. Içerde onlara karşı savaşım sürecek. Kürtlerie Şii ve Sünnilerin iktidar yanşlan da. Ebu Garib'deki eski tutu- kevi yıkılıp yerine yenisi yapı- lacağı da söylendi... Olursa, tutuklular için daha akıl aJmaz işkencelere elverişli "modern ve en üst düzey" olanaklarla donatılır. Ne var kı, oradaki in- sanlara eski yapının kendi de- ğil, içindeki Amerikahlar işken- ce yaptılar. Yapı değişse bile, işkenceciler ve cellatlar orada. Dış görünümde bu gibi de- ğişimlerin amacı kasım se- çimlerinden önce Amerikan seçmenini yanıltmak. Temel amaç şu yanlış kanıyı ayakta tutmak: Amerikan siyaseti ya- rarlıdır ve iyi işlemektedir. Bush, BM'yi de kendi kerva- nına katarak uluslararası top- lumunABDtutumunuonayla- dığı yanlış izlenimini de yarat- ma peşinde. BM adına eylem yapıyor gibi görünen ve ara sı- ra sanki bağımsızmış gibi ba- zı sözleri eksik etmeyen L Brahimi'nin, son tahlilde, bir görevi de Bush'un seçilmesi- ni sağlamak. Her ikisı de BM'yi, ABD'nin yaptıklanna "meşnıluk" kazandırmada işe yanyor. Arkada durup başı çe- ken K. Annan'm bunlan gör- memesi olanaksız. Bu durum- da ABD, Irak'ta ordusunu di- lediğince tutabilir. Amerikan iletişim organlan başta olmak üzere dünya medyası, "Egemenlik Irak'a geçiyor" ya da "Irak'ta de- mokrasi" benzeri yazılar ya- yımladıkça, halkların aldatıl- masma ancak aracı olacak. Daha önce, kitle imha silahla- nna ilişkin yaJanlannda olduğu gibi. ABD'de sözde muhalefet Demokrat Parti de aynı aldat- macanın içinde. Aday J. Kerry, "siyaseti değiştirme- yelim" çizgisinde. O da dahil, bu yalanlar yumağı Amerika'yı ve dünyayı ancak bir sonuca götürecek: Bush'un yeniden seçilmesine. Clinton ve eşinin de istedi- ği bu. O zaman (fırsat düşkü- nü ve kişiliksiz) Senatör Hilary Clinton ın 2008 seçimlerinde şansı daha yükselecek. Ame- rikan "demokrasisi" ne ki, I- rak'a (bir de işgalci olarak) ge- tireceği ne olabilir? KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakuı turk.net ÇİZGtLtK KÂMtL MASARACI kamilmasaraci' mynet.com HARBt SEMİHPOROY semihporoy(â yahoo.com HAYAT EPİK TÎYATROSU MISTAFA DÜNYA B^NKASINA SÖRE TUCKfYE'pE G«leri -Sergi PİYfiNO V6 SANA1 ÇAtBZÜl JULİDE Anısına YAZ KARMA SERGİSİ 1 TEMMUZ - 31 AĞUSTOS A.Fazıl AKSOY • B.B. GÜRBÜZ - E. EBULFETOĞLU - E. KAHRAMAN • F. SÜMER - D. PAKSOY - H. TAŞDEMİR - I. BIRET - K. YAŞLIÇAM - M. BAŞ - M. DURMUŞ - M. ÖZEL - ve N. İLMEK - Necmiye GÖNENÜ - Ö. YEMENİCİOĞLU - RAMO - RIFAT - S. ÖZKAYGISIZ - T. ARTEMEL • T. ERKAL - Yaşar YENİCELİ Seramlk: Otar SHARABIDZE Kokteyl: 1 Temmuz 2004 Saat:18.00 Resim Nûzhetiye Cd. No.36 BEŞİKTAŞ - İSTANBUL Tel: 227 03 28 - 227 86 40 OLUYORUM ÜOĞAL OLAÜAK !.. VVRGUNCUH KAÇAKCI ASAHTECİ TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN DOKTOR ADNANADIVAR 'IN ÖLÜMÛ.. www.mumtaz-arikan.com Dr. Adnan İSSS'TE BU&JH, ÜMLÜ BİUM lf£ StVHSET ADAMt dr: AOli/AR ÖLMÛfTİİ. yÜZYIL BAŞLARtNPA 77/» ÖS&ENİMfNİ SONRA K- ABOÜLNAMİr YÖNETİMİfjfM y£77N ILÂMINI İZLBYBN GUMLEBDe &£& DÖNMÜÇ- TİJ. fS17'P£rÜMLÜ YAZAft fiAUOE £PıP'te EVt-ENEH APAtAM 8£X, KUgrUUJÇ SAM4?/ StRAG/NDA £Ş<VL£ MC48A 'yA 3EÇ£IZ£K MUS774F* t££AAAL 'İN yANIfJ- OA YEG ALMtÇTT. O AGALA/Z,SASi.fK IS£ İÇİ?L££.r 8/tKANLtSI OA YAPMIŞrr 1924'TE, HALK Yer FIRKASt'NbA Y£/Ç ALDtKTAN SOM&4, MU£7X- F/l KSMAt'LE FtKt'e /4Yeu.tKLAeiMA PÜŞMÜŞ, 132£-f933 A&ASfNPA YUgT P/ÇfA/PA YAÇAMAYr YES- Kurru/uf vnfi yıL tanncla -#f. Klemal DÜZ ÇİZGİ ÜMİT ZİLELİ Köle Ülkenin ÇocuklamL. Yer Galatasaray Üniversitesi... ABD Başkanı George W. Bush'u dinlemekuğ- runa iki buçuk saat güneş altında baygınlıklar ge- çiren önemli zevat, bu kez başkanın elini sıkmak için sıraya dizilmişti. Biraz sonra ABD'li uzman- lar tarafından özel olarak hazırtanan kürsüden i- nen başkan, insan koridoruna doğru ilerledi... Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin Devlet Ba- kanı Beşir Atalay'da Bush'un elini sıkmak, bel- ki birkaç kelime konuşmak için bekleşen davet- liler arasındaydı. Sağ eli tokalaşma için hazır, sol eli ise biraz da kalabalığın etkisiyle hafif geride sıranın kendisine gelmesini bekliyordu... Başka- nın birkaç adım önünde konuklan inceleyerek yürüyen dev zenci koruma tam AtaJay'ın önün- de durdu ve eliyle bakanın sol yanını işaret etti. Devlet Bakanı Atalay önce ne olduğunu anlaya- madı. Soru dolu bakışlarla Amerikalı korumaya baktı. Başkanın koruması bu kez ısrariı ve sinirli bir el hareketiyle bakandan sol elini göstermesi- ni istedi... - Cumhuriyet hükümetinin bakanı bunun üze- rine ne mi yaptı? Elbette, "Sen kim oluyorsun, benim ülkem- de hiç sıkılmadan, babanın çiftliğindeymiş gibi bir bakana terbiyesizlik yapıyorsun" de- medi... - Sol kolunu havaya kaldınp korumaya göster- di! "Kontrolü" tamamlayan koruma ilerlemesini sürdürürken Atalay ile Içişleri Bakanı Abdülka- dir Aksu büyük bir şaşkınlık içinde bakışıyordu! 'Model ülke Türkiye!' Görüntüleri Kanal D'de izlerken nedense hiç şaşırmadım! Egemen bir ülke kendi topraklannda, üstelik ül- kenin kalbi sayılan kentinde koaıma görevini dev- redebiliyorsa Amerikalı koruma elbette görevini yapacaktır! Isterseniz o günü biraz daha açalım; Galatasa- ray Üniversitesi'nde güvenliği başından sonuna Amerikalı güvenlik görevlileri üstlenmişti. Kalbu- riJstü 200 davetli, Türkiye Cumhuriyeti bakanla- n dahil konuşma alanına sıkı bir kontrolden ge- çirilerek alındı. ABD'den getirilen K-9 köpekleri basın mensuplannı bomba taramasından geçir- dikten sonra bahçeye aldı. 11.30'da konuşma alanına alınan konuklar tam iki buçuk saat kızgın güneş altında bekletildiler... Bitti mi sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz! Konuş- ma sonrasında da çile devam etti. Yaklaşık ya- nm saat boyunca konuklann çıkmasına izin ve- rilmedi. Dışan çıkmayı becerenlerin de arabalan gönderilmedi. önce Başkan Bush çıkacaktı. Amerikalı ajanlann ödünsüz "kontrolünü" bir ki- şi bozdu. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Yaşar Bü- yükanıt dışan çıktı, makam aracına bindi ve git- ti! Peki Türk polisi ne yaptı? Amerikalılann gü- venlik içinde güvenlik önlemlerini yürütmesini sağladı. Türkiye topraklannda Türkiye Cumhuri- yeti'nin bakanlanndan bile özenle korunan Baş- kan Bush ise cami dekoru önünde yaptığı konuş- mada şu mesajı verdi: - Medeniyetleri buluşturan Türkiye, islam dün- yasına model ülkedir... Başkan Bush'un konuşmasından yalnızcasa- atler önce Türk askerinin NATO şemsiyesi altın- da Afganistan ve Irak'a sürülmesi de karara bağ- lanmıştı. Demek ki şöyle oluyordu: - Model ülkenin Memedi nöbete! Unutmadan; model ülkenin sokaklannda NA- TO zirvesi boyunca protesto ve dayak vardı... Bir de biber gazı! Üstelik polis hızını alamayıp biber gazını zaten yakalamış olduğu eylemcinin gözü- ne sıkıyordu! Bu dayak vahşeti sürerken model ülkenin Başbakan Yardımcısı ve DtşişJeri Bakanı dayak yiyen yurttaşlara teşekkür etti. Sebep? Onlann sayesinde Irak'taki üç rehine serbest bı- rakılmıştı! Bu açıklamayı duyduğumdagülümse- dim; güvenlik görevini Amerikalılara devreden polis, sokaklarda kendi yurttaşlannı dövüyor, ik- tidann bakanı da dayak yiyenleri kutluyordu... Aklıma hiç sebepsiz şu üç sözcük geldi: - Köle ülkenin çocuklan! E-posta: umitzileli ; ttnetnettr B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Osmanlı ka- pıkulu ocakla- nna asker ve saraya hızmetli yetiştinlmek üzere Hınstı- yan gençlerin toplanması usulü. 2/ Kaz Dağı'nın antik 8 dönemlerdeki „ adı... Ana mo- tifin \inelenmesinden oluşan canlı ve hare- ketli bestelere verilen ad. 3/ Sara hastalığına o verilen bir başka ad... Ilave. 4/ Tıp dilinde "anüsle ilgili" anla- mında kullarulan söz- ° cük.. Civcivlıkten çı- kıpyenilebilecekduru- ma gelmiş tavuk 5/ Adlan sıfat yapan bir yapım eki... Ağır kokulu bir gaz. 6/Uzun ve yorucu çalışma... Dinsel tören ve kurallan. 7/ Şenliklerde caddelere kurulan süslü kemeT... Ülke- miz sulannda yaşayan ve "biz" de denilen mersinbalı- ğı türü. 8/ Bir şeye yalnız bir noktada değen. ama onu kesmeyen çizgi, eğri ya da yüzey. 9/ Bir nota... Bilar- doda. topun geriye doğru gelmesini sağlayan vuruş. YTJKARTOAN AŞAĞIY4: 1/ Lehçe. II Sahip olma. kazanma... Bağışlama. 3/ Başörtüsü olarak lcullanılan bir tür ipekli dokuma... ttalya'da bir yanardağ. 4/ Sivri taşlann toprak zemine dikıne çakılarak üzenne beton dökülmesiyle yapılan dolgu. 5/Oylumlu... Elma,armut, erik gibi meyvelerin kurutulmuşu. 6/ Koyun sütünden yapılan içi küflü pey- nir... Hollanda'nın plaka ışareti. 7/Manganez elemen- tinin simgesi. Bir kımsenin kız kardeşiıün ya da ka- dın akrabalarından binnin kocası. 8/ Fiyat... Boru sesi. 9/106 taşla oynanan bir oyun... Kahverengı lekelerle belirgın bir bitki hastalığı. r f
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle