19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUalYET 30 HAZİRAN 2004 ÇARŞAMB; 8 (stanbul HABERLERlN DEVAMI TURKIYE Y 2 7 Sinop Edırne Y 2 9 Samsun Y 25 Adana A 33 PB 29 Kocaeı Y 2 7 Trabzon PB 25 Çanakkale Izmır PB 3 1 Giresun PB 24 B 3 6 Ankara PB 30 Manısa B 3 7 Eskişehır PB 29 AyĞn B 3 9 Konya B 31 Denızlı B 3 5 Sıvas PB 27 Zonguldak Y 2 3 Antalya A 36 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A B A B B PB PB 31 36 38 34 34 30 25 B 21 Yurdun kuzey ve doğu kesımlerı par- çalı bulutlu, Marma- ra'nın kuzeyı ıle Batı Karadenız sağanak ve gök gürultülü sa- ğanak yağışlı, dığer yerier az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun ku- zey batı kesJmlennde bıraz azalacak, dığer yerlerde ıse artacak. DIS MERKEZLER Oslo Hels/nki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Münih Y Y Y Y Y Y PB Y PB 20 18 18 20 21 23 25 29 ?5 Beriin PB 21 Budapeşte PB 24 Madnd B 38 Viyana PB 23 Belgrad PB 25 Sofya PB 25 Roma PB 30 Atına PB 33 Zürih PB 27 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahire Y Y Y PB PB Y PB B 22 38 21 38 27 31 16 36 B 38 2 j 3 Parçalj öuibtJu Sıslı ^ \ BuhJtlu k Çok bulutlu ı Yagmurtu Suıu kar t Gok gurultulü G U N C E L CİIVEYTARCAYİREK • Baştamfı 1. Sayfada meçlerden keşfetmek için Dışişleri Bakanı Gül gi- bi gelen giden şifreleri okumaya gerek yok. Bu nedenle -Bush gelmeden önce- mademki P- KK soaınunda yin« bizi uyutmaya hazırlanıyor, öy- leyse Ankara'ya neden geliyor diye sorduk ve... Yanıtını New York Times gibi ünlü bir gazeteden aldık: "Bush, Irak savaşı sırasında fıki ülke arasında) gerilen ilişkilehyumuşattı" deniyor. Oysa gerilen ilişkileri yumuşatmak için bizimkile- rin o tarihten bugüne değin yaptıklarına, söyledikle- rine birgöz atmak yeterli. RTE'nin VVashington ge- zisi gergın olan ilişKileri çoktaaan yumuşatmadı mı? Bush gelmeden kısa süre önce Amerika'yı mem- nun etmek için hükümetin içeriğini kamuoyundan özenle kaçırdığı, gizlediği Incırlik'le ilgili kararname- ye yeni öğeler eklenmedi mı? Bu hükümetin ulusal ve uluslararası soaınlar açı- sından beklentilere bir başka neden eklemek gerek- miyor mu? AKP, daha kuruluşu sırasında ABD'nin öfkesini çekmemeye gayret etmeyı temel ilke kabul ettı. Ame- rika da Ortadogu'da her türlü sorunla karşılaştığın- da AKP ve onun lideri gıbi bir hazineyi elinin altında tutmayı ıhmal etmedi. Süreklı olarak bu parti ve hü- kümetıyle düzenli ilişkiler kurmayı yeğledi. Şimdilerde, (laiklik ilkesini ağzına almadan) Müs- lüman vedemokrat Türkiye'yi ılımlı Islamın gözde bir örneği diye görmeye ve göstermeye çalışıyor. RTE ve kadrosu içeride geniş tepkilerle karşılaş- masalar, ılımlı Islam formülüne sanlacaklar. Ne ki, bu adamlara engel olacak toplumsal güçlerin varlığı, la- ik cumhurıyetin asla bir Islam devleti olmadığına ve olamayacağına inanan Çankaya'da bir Cumhurbaş- kanı oturuyor. • • • BBC'ye göre Istanbul zirvesi "ittifaktakiçatlaklann onanlması için bir fırsatyarattı". Bu kanıyı doğrulayacak hangi veriler var elimizde? NATO'nun Irak sorunuyla ilgili açıklamalan çatlağın giderilemediğini, -tabii bazı yalaka profesörlenn ter- si yorumlanna karşın- ABD'nin Istanbul'da istediğı- nieldeedemediğini gösteriyor. ABD, Irak'taki 130 bin askerini, NATO üyesi 26 ül- keden 17'sinin askerierini NATO bayrağı altında top- lamaya, böylece Irak'taki başarısızlıklannı NATO şemsiyesi altında gözlerden kaçırmaya çalışıyor. A- ma NATO üyeleri ABD'nin sorumluluğu NATO'ya yükleme girişimine yüz vermediler. Beyaz Saray'da kabul gören örneğin Itter Tiıran gibi profesörlere göre, NATO toplantısı ABD için bir başarı. Zira Irak asker ve polislerıni NATO üyelerinin eğitmeyı kabul etmesi bile "olumlu sürecin başlan- gıct". Oysa ABD, NATO ülkelerinin Irak'a asker gönder- mesini istiyor. Türkiye asker göndermeye ılımlı göz- le bakmıyor. örneğin Türkiye Iraklı polisleri Ürdün'de eğitmeyi düşünüyor. CHP asker gönderilmesine ke- sinlikle karşı. • • • ABD'nin ilan edilen günden ikı gün önce aparto- par yönetimi geçici Irak hükümetine devretmesi de bir oyundan ibaret. Seçimle gelmeyen, egemen ol- mayan kukla bir hükümete, işgal güçlerinin egemen- lıği devretmesi ne kadar kabul görebilir? Yalakalığın görkemli birörneğini kamuoyuna med- yamız sundu. Haber TV'leri, dün gazeteler Irak'taki devir teslimi Bush'un ılk kez RTE'ye haber verdiğinı söyledi, yazdı. Oysa, canlı yayında izledık: Bush'un arkasında oturan Savunma Bakanı Rumsfeld, Baş- kan'a bir kâğıt uzatıyor. Bush, okuyor ve (bildirimi bi- raz buruk yüzle karşılayan) Başbakan Blair'e devir işleminı "müjdeliyor". El sıkışıyorlar. Olay bu. Ah yalaka hastalığı ah... Gazetede birinci sayfada Bush-Blaır arasındaki devir teslim muhabbetinı re- simlerıyle manşetlerden vereceksin, sonra... Bush'un ilk haberi RTE'ye verdiğini iç sayfada yaza- caksın! Türk medyasında NATO zirvesi Türban krizine genişyerverdiler İstanbul Haber Ser- visi - Sabah ve dinci Anadolu'da Vakit ga- zetesi manşetlerinde NATO zirvesinde yasa- nan türban krizinin ne- deni olarak Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer'i gösterdi. Sa- bah'ın Genel Yayın Yö- netmeni Ergun Baba- han yazısında Sezer'i "dayatmacılıkla" suç- ladı. Günlük gazetele- rin büyük çoğunluğu da manşetlerini Irak gü- venlik güçlennin eğitil- mesi karan ve Fransa Cumhurbaşkanı Chi- rac'm"AB Türkiye ile müzakerelere başla- malı" sözleri nedeniy- leABDBaşkanıGeor- ge Bush'a gösterdiği tepkiye ayırdı. Sabah gazetesi, NA- TO zirvesinde yaşanan rürban krizini "Hiç şık olmadı" başlığıyla siirmanşetten verdi. Haberde, "Sezer, 'tür- bana kamusal alan ya- sağı'nı Çankaya'dan sonra Dolmabah- çe'deki yemekte de iş- letti. Sezer, 48 ülke li- derine verdiği davet- teTiirkBaşbakanıile Dışişleri Bakam'nın eşlerini çağırmadı" denildi. Haberde, Sem- ra Sezer'in konuk li- der eşlerine verdiği "Hoş geldin çayı" ve ardından dilzenlenen turistik geziye de Emi- ne Erdoğan ve Hay- rünnisa Gülün aynı gerekçeyle çağnlmadı- ğı belirtildi. Ancak söz konusu gazetelerde Er- doğan'ın davete smo- kin yenne kravatla ka- tılmasından söz edil- medi. Sabah'ın Genel Yayın Yönetmeni Er- gun Babahan "Kamu- sal aforoz" başlıklı ya- zısında, Sezer'i Öğren- cilik yıllannda elinde makasla saç kontrolü yapan okul müdürüne benzetti. Dinci Anadolu'da Va- kit ise "tnadı Zirve'ye çıktı" başlığıyla man- şetten verdiği haberde, "Sezer'in türbanlı di- ye Başbakan'ın eşini davete çağırmaması nın dünya ülkeleri ta- rafından şaşkınlıkla karşılandığım" yazdı. FethullahGülen'eya- kınhğıyla bilinen Za- man gazetesi ise birin- ci sayfadan verdiği ha- berde Bush'un Sezer'e "din özgürlüğünü ha- tırlattığı" ıddıa edıldı. BAKAN'A EL KONTROLÜ! -ABDBaşkanı Bush'un Galatasarav Üniversiresi'nde yaptığı konuşma için yoğun güvenlik önlemleri alın- dı. Konuşmayı izleyen Devlet Bakanı BeşirAtalay'ın elleri ABD Başkam'yla el sıkışmadan önce bir koruma tarafından 'kontrol edildi'. Top- lantıyı izleyen konuklar Bush'u 'güvenlik engelinin' arkasından izledi. Basın mensuplan da defalarca "ince" aramadan geçirildi. (NTV/AA) Bush'tanAB'ye mesajABDBaşkanı, 'giiçlü veloikbir demokrasVolarak tanımladığı Türkiye'nin birliğe alınma$ının,Avrupa'nın birHıristiyan kulübü olmadığını kanıtlayacağınısöyledi f Dış Haberier Servisi - ABD Başkanı George W. Bush, Tür- kiye'yi ve ikı gün önce "ege- menliğine kavuşan" Irak'ı ör- nek göstererek Ortadoğu halkla- nnı kendi şekillendirecekleri de- mokrasiye sahip çıkmaya çağır- dı. Galatasarav Üniversitesi'nde smırlı sayıda da\etliye hitap e- den Bush, demokrasiyi benim- semenm din konusunda hoşgö- rülü olmak olduğunu, ancak din- sel inançlan bırakmak anlamuıa geimedigıni söyledi. Bush, ço- ğunluğu Müslüman olan halkıy- la "guçlii ve laik bir demokra- $i" olarak tanımladığı Türki- ye'nin, Avrupa'nın geniş dünya- ya açılan bir köprüsü olduğunu vurguladı. ABD Başkanı Bush, konuşmasında Fransa Cumhur- başkanı Jacques Chirac'ın dile getirdiği tepkilere karşın Türki- ye'nin AB üyeliğine desteğini yineledi. "Avrupa gücü olan Türkiye'nin yeri AB'nin için- de" diye konuşan Bush, "Tür- kiye'nin demokrasi toplumun- da yerini aldığını" kaydetti. İslam ve Batı dünyası ABD Başkanı Bush, "Türki- ye Cumhuriyeti,ABD'nin des- teğinden ve dostluğundan emin olabilir" dedi. Türki- ANLAMLP SEÇtM - ABD Başkanı Bush'un NATO zirvesinin sonuçlarını anlattığı ve Büyük Or- tadoğu Projesi'ne ilişkin mesajlar verdiği konuşması için fon olarakAsya ile Avrupa'vı birleştiren Boğaziçi Köprüsü ile Ortaköy Camii'nin özellikle seçildiği belirtildi. (Fotoğraf: UĞUR DEMÎR) 'Örtadoğu üîkeîerinde dönüşüm içerden olacak' NATO liderlerine. Irak güvenlik güçlerinin eğitimi için aldıklan kararnedeniyle teşekkür e- den Bush, şunlan kaydetti: "Son birkaç yılda NATO kararını verdi. fttifakunız Avrupa sı- nırlan ötesinde gelişen tehditleri karşılaya- bilmek için yeniden yapılanıvor. NATOAfga- nistan'da güvenliği sağlıyor. NATO egemen bir Irak'ın güvenlik güçlerini eğitmeyi kabul etri ki bu Irak halkı için önemli bir avantaj ve başandır." NATO'nun yeni misyonlan çerçevesinde de Türkiye'nin önemine değinen Bush, "Türk hal- kı teröristleri tanıyor" dedi ve şunlan ekledi: "Siyasi aşınlık ile medeni de- ğerler arasındaki bu mücadele hâlâ devam ediyor. Bu mücade- le>i Irak'ta görüyoruz. Bu mü- cadeleji İran'da da görüyoruz. Yorgun ve gözden düşmüş karı yönetim yanlılan yeni yetişen nesillerin demokrarik iradesini baskı altına alıyorlar. Bu müca- deleyi Türkiye'de de görüyoruz. PKK ateşkesi terk edip Türk halkına karşı tekrar şiddet uy- gulamaya başlıyor. Bunu kutsal topraklarda görüyoruz; terörist caniler kendi barışçıl ve demok- ratik devletlerini hakeden Filis- tinlileri bu haklı davalanndan geriye düşürüyorlar." Türkiye'nin demokrasinin er- demlerinin farkında olduğunu be- lirten Bush, ABD'nin "diğerleri- nin de bu yolu izlemesini umduğunu" söyle- di ve "Bölgedeki liderler, Amerika'nın bazı dostlan da dahil, olayların yönünü iyi tespit etmeliler. Şiddet uygutayan aşırılarla uzlaşan bir ulus sadece onlan güçlendirmeye hizmet ediyor" diye konuştu. "Amerika, Türkiye, G- 8,AB ve NATO onlan destekleme karan al- dı" diyen ABD Başkanı, "Bu dönüşüm tarihin en büyük ve en zorlu görevlerinden birisidir. Ve sabrımızla, yoğun çabalanmızla Ortado- ğu'da halldann güvenini kazanarak tarihin bize verdiği bu görevi yerine getireceğiz. De- mokrasi, tanımı gereği insanla- nn seçeceği ve savunacağı bir şeydir kendilerince. İslam dün- yasında özgürlüğün geleceği bu ülke vatandaşları tarafından belirlenecektir, başkalan tara- f ı n d a n d e gı J " d e d i - B u s n . "Orta- doğu halkları, insanlan aynı si- ™8|b ''benimgibiinsanlardır. Özgürlüğün doğmasına nicedir izin verilmedi burada. Bizler eli- mizden geleni yapıp onlan öz- gürlüğün erdemine kavuşmala- rına yardımcı olacağız" diye ko- nuştu. Konuşmasında dönüşümün "içeriden" olacağmı vurgulama- yı ihmal etmeyen Bush, "özgür insanlann hâkimiyetinin Orta- doğu 'ya da geleceğini" söyledi. ABD Başkanı, konuşmasını "Tann Türkiye'nin güzel halkı- nı korusun, Amerikan halkını korusun..." dive bitirdi. ye'nin büyük birhızla üyelik kri- terlerini yerine getirmekte oldu- ğunu belirten Bush, şu görüşleri dile getirdi: "Mustafa Kemal Atatürk, TürkiyeŞi güçlü bir biçimde di- ğer Avrupa devletleri arasında görmeyi arzuladı. Bu rüya işte bu nesil tarafından gerçekleşti- rilebilir. Amerika bir Avrupa gücü olan Türkiye'nin yerinin Avrupa Birliği içinde olduğuna inanıyor. Sizin üyeliğiniz İslam ve Batı dünyası arasındaki iliş- kilerin geiiştirilmesinde de önemli katkı sağlayacaktır. Çünkü sLz her ikisine de aitsi- niz. Türkiye'yi Avrupa Birli- ği'ne almak Avrupa'nın tek bir dini kulübü olmadığını da ka- nıtlayacak, uygaruklar çatışma- sı söyleminin de artık tarihin modası geçen bir söylemi ola- rak görülmesini sağlayacaktır. \'alta'da çizihpA\Tupa'\ı bölen yapay çizgivi 15 yû önce sildik. Amerika, Türkiye ve Avru- pa'nın yapay bir sınır çizgisiyle aynlmasını kabul etmeyecektir, Türkiye'ji Avrupa'nın gelece- ğine dahil etmek gereklidir. Türkiye demokrasiler toplu- munda kendi yerini edinmiştir." Bu vurguların ardından ABD Başkanı Bush, Türkiye'nin ba- şanh olmasının hem Avrupa için hem geniş Ortadoğu'nun geliş- mesi ve huzuru için hayati önem- de olduğunu söyledi. "Türkiye Cumhuriyeti'nin Amerika'nın desteğinden emin olabileceği- ni" dile getiren ABD Başkanı, Avrupa'nın daha geniş bir birlik olmasını on yıllardır istedikleri- ni söyledi. Amaç adaletse... Konuşmasında tslamın adale- te verdiği öneme değinen Bush, "Amaç adaletse bunun yolu demokrasidir" dedi. ABDBaş- kanı şöyle konuştu: "Dünyanın bazı bölgelerinde ve özellikle Ortadoğu'da yanlış anlama nedeniyle demokrasiye karşı bir soğiıkluk var. tslam kültü- ründen bazıları demokrasiyi popüJer külrtirün en berbat ör- nekJerivle özdeşleştirip buna uzak kalmak istiyor. Onlan te- min ederim ki Özgürlüğe övgü- de bulunurken aklımızda olan, seviyesiz ticari ihtiras değildir. AkJımızdaki demokratik de- ğerier iie yüksek ahJaki stan- dartlar arasında hiçbir uyum- suzluk yoktur." Reformlar ilerleyecek Irak'ta egemenliğin de\Tedil- mesinden bir gün sonra, "siyasi aşınlık ve çağdaş değerler" arasmdaki çatışmanın sürdüğü- nü söyleyen Bush, demokrasinin burada yaşanan ölümlere rağ- men zafer kazanacağını söyledi. Bush, Irak'taki gelişmelerin baş- ta Iran ve Suriye ohnak üzere Or- tadoğu genelinde reformculan cesaretlendirdiğini söyledi. NATO zirvesi sonuçlannda bu konudaki tartışmanın izleri sü- rüyor olsa da, ABD Başkanı, İs- tanbul'da geniş Ortadoğu'da re- formlann ilerletilmesi karan ahndığını belirtti. Profesyonef şiddet uyguladılar Korkuların demokrasisiGAMZE ERBİL ABD Başkanı George W. Bush'un Galatasaray Üniversitesi'nde yaptığı konuşma, alınan güven- lik önJemleri ve toplantı sırasında yaşananlarla birlikte derslerle doluydu. Öncelikle toplantının tüm gösterişli ve huzurlu ortamının arka planın- da çok büyük bir "korku" atmosferinin egemen olduğunu belirtmek gerekiyor. ABD'nın "gizli servisi"nden çevreye yayılan bu "korku"nun yansıma biçiminin ise profesyonelce bir "şid- det" olduğunu Türk gazeteciler olarak açık bir biçimde gözlemledik. Amerikan Başkonsoloslu- ğu'ndan verilen talimatlar doğrultusunda sabah 09.30'da Ulus Parkı'nın girişinde buluşan gaze- teciler, "güvenlik gerekçesiyle" konuşmanm yapılacağı yere ancak saat 11.00'de otobüslerle getirildi. CIA göre\ lileri Türk polisinin yapaca- ğı kontrole gü\enmemiş olacaklar ki. köpekle- riyle yaptıklan didik didik arama öncesin- de medya mensupla- nnı birkaç kez gü- venlik koridorundan geçirdiler. Ancak "basın özgürlüğü- ne" ıçende de ka- vuşmak mümkün olamadı. Burada, ko- nuşmanın başlama- sından yanm saat ön- cesıne kadar küçük bir avluda bekletil- dik. ABD Başka- nı'nın konuşması 14.10 civanndabaş- ladı. Türkiye'den top- lantı için gelen önemli davetliler, sı- cağa rağmen dakika- larca önceden yerle- rini almışlardı. Yerle- şim sırasında, ilk üç sırada ismi yazılı olan konuklar dışında kimi konuklann uygun yer bulma sıkıntısı çektiğine tamk olundu. Ör- neğin, iKÖ'nün yeni genel sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu. diğer konuklann yardımıyla uygun bir sandalye bulabildi. ABD'nin Ankara Büyü- kelçisı Eric Edelman ın. kimı bakanlann yerini değiştirmesi için "uyarması" kulislerde konu- şuldu. BOP'un muhatabı olan ülkelerin büyü- kelçilerinin yanı sıra çok sayıda bakan, parti li- den, TSK yetkilileri, yerel yöneticiler, aükade- misyen ve köşe yazan konuşmayı izledi. Toplantıya Mısır Büyükelçisi'nin "davet edil- mediğini" öğrendık. Konuklar, ABD Başka- nı'nın gelişüıi ayakta alkışladılar ve aynı sahne Bush konuşmasını bitirdikten sonra da yinelen- di. ABD Başkanı konuşurken kendisini izleyen- lerin, gerçekten Ortadoğu'yu demokratikleştir- mek için büyük bir sorumluluk taşıdıklannı his- setmiş olması gerekiyor. Bir de demokrasinin niteliklerinden ve Ortadoğu'nun buna olan ihti- yacından söz ettiği sırada, Boğaz semalannda "koruma" amacıyla devriye gezen askeri heli- kopterler tarafından sesi kesilmemiş olsaydı... Mehmet Okur'u sevindirdi Bush'un konuşma- sında bu sezon Ameri- kan Basketbol Lıgi ta- kımlarından Detroıt Pistons'ta forma giyen ve şampiyonluk yaşa- yan Türk oyuncu Mehmet Okur'dan söz etmesi dıkkat çek- ti. Bush'un, "Detro- it'te Mehmet Okur'a teşekkür eden çok ki- şi var" demesini, Tür- kiye'de bulunan genç basketbolcu, "Dünya- nın bu kadar sorunu varken, ABD başka- nının benden söz et- mesi sevindirici"şek- linde değerlendirdi. Bush'un lobisi sıkıntı yarattı Hükümetten 'sus'ricası EBRU ERDOĞAN Türkiye, ABD'den, AB sürecinde verdiği des- teğuıin üye ülkelerde yarattığı rahatsızlık ne- deniyle "sus" ricasında bulunmaya hazırlanı- yor. Bu gerekçeyle AKP hükümeti, müzakere tarihinin verilip verihneyeceğinin netleşeceği Arahk 2004 öncesinde, ABD'nin Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili yeni bir açıkJama yapmaması isteğinde bulunacak. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın. daha başbakan olmadan Önce ABD Başkanı George W. Bush ile geliştirdiği ilişkiler, Türkiye'nin AB'ye üye olma sürecin- de sıkıntıya neden oldu. Bush'un, AB'nin Türkiye ile müzakerelere hemen başlanması gerektiğini açüdaması, AB yetkilileri tarafın- dan Türkiye'nin, "İngiltere'den sonra yeni bir Truva Atı" rahatsızhğını gündeme getir- di. AB'nin etkin üyesi Fransa'mn cumhurbaş- kanı Jacques Chirac'ın, "Bush'un baddini aştığı" \e "müzakerelerin uzun ve zorlu olacağı" yönündeki açıklamalan Türk Dışiş- leri yetkilileri tarafından müzakere tarihi ve- rilse de bunun kabui edilemeyecek kadar uzak bir tanh olacağı şeklinde yorumlandı. Türk heyetinde bulunan üst düzey bir yetkili şöyle konuştu: "Avrupa,ABD'nin konuyla ilgüi her türlü açıklamasını içişlerine müdahale olarak değerlendiriyor, diplonıatik nezaket- te uygun bulmuyor. Bu nedenle, ABD'nin destek içeren her açıklaması Türkiye'ye yönelik olumsuz fikirleri pekiştıriyor."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle