Katalog

30 HAZİRA.H 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA NATOISTANBUL DORUGU 2004 ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK DüRÜS 1 TA3İA.-LI ÎSTAN3ÜL EF2IOÎ5İ ABDÜLCAN3AZ' HARİKIİJLAD2 KA.C2RALAHI 6 Türldye merkez üsNATO Genel Sekreter Yardımcısı vekili /a/mV S7*ea, Irak'ta rol oynamaya hazırlanan ittifakın ilgili olduğu tüm bölgelerde Türkiye'nin çok önemli bir yeri bulunduğunu söyledi NİLGÜN CERRAHOĞLU Onu Kosova Savaşı günlerinde her gün TV'de gördük. O yıllarda "NATO sözcüsü" görevi ile ekranlara gelen Ja- mie Shea şımdı u dış ilişkilerden sorum- lu" Genel Sekreter Yardımcısı vekili. Işte NATO vadısinde "Cumhuriyei'' ıçınkonuşan Shea'dan "zirvedeğeıien- dirmesi": -Irak hükümeûnin görevteslimizir- ve)i nasıl etkiledi? Shea - Bunun olumlu karşılanan olumlu bır haber olduğunu düşünüyo- rum. Irak'ta egemen bir hükümetin görevi teslim alması özgür Irak'ta de- mckrasiye doğru adım atabileceğımız anlamına gelir. Bundan böyle Irak hal- kını temsil eden. egemenlik ve yetkı sa- hıbı bir hükümet var. Irak halkını, hü- kümetıne baglayacak bir gelişme. 30 Hazıran'da atılacak adım biraz öne alındı sadece. Zir\ r e açısından bu o ka- dar önemli değil, çünkü başbakanı ve bakanlanyla bu hükümet zaten bir sü- redirvardı. •İstanbul eskl-yenl NATO köprüsü' •İstanbul'utt önemi nedir? Neden ts- tatbul?Bu zirve "NATO'nun Ortado- ğu va girişi" şeldinde de tananlanabh Brmi? Shea - Türkiye zirveye ev sahipliği ja?maya talip oldu. Daveti şükranla- nnızla kabul ederken bunun çok ta- lıhii bir an olduğunu kavradık. îstan- bui pek çok anlamda NATO'nun git- tıgz yeni yönü simgeliyor. Avrupa'ya yciunlaşan "SoğukSavaşNATO"su ile arîk Kafkaslar ve Orta Asya'ya uza- naa. tehdit ve meydan okumalara da- haglobal yaklaşan, Afganistan'da olan, Ink'ta rol almaya hazırlanan, Akdeniz ^eOrtadoğu'da işbirliği ve yeni inisi- yaiflerbaşlatan ''yeniNATO* arasın- da bir köprü îstanbul. Ittifak faaliyet- leınin yeni merkez üssü îstanbul. - "Tekcephe iilkesi" artık TüHdyemi? Shea - Hayır. Çünkü "cephe ülkesT otnak, bölünmüş bir dünyanın ucun- diolmaktır. "Cephe ülkea" sınır öte- scde, sınırlan zorlayan düşman ıma «tr. Bunun doğru bır benzetme oldu- gınu düşünmüyorum. "Merkez üssü" jayramını tercih ederim. Türkiye bö- lûımüşlük ifade eden duvarlann sını- mda bir ülke değil; köprülerin inşa ealdiği yerde. Nüfusunun çoğunluğu Nüslüman, uzun demokrasi geçmişi- ne sahip bir NATO üyesi Türkiye. A3'ye doğru yol alıyor. Ittifak açısın- Ö2i fevkalade hayati önemli role sa- hp. NATO'nun dünyanın gerisiyle kırmak istediği köprüleri, Türkiye'siz kımak mümkün değil. NATO'nun her ajandasında ûst sıradasınız' - "Merkezüssü "koriaoucubirsözde- ğimi? Shea - Hayır. Ama gerçeği teslim et- neliyiz. Sınır ötesi tehditlerin, ortak- islan kurduğumuz hızdan daha büyük br hızla oluştuğu bir globalleşme ça- tyaşıyoruz. Bu tehditlere cevap ver- ngrniz lazım. Türkiye benzersiz bir \:kasyona sahip. Güneyde Israil ve - .Vap ülkeleriyle çok iyi ilişkileri var: ', ÛtaAsyavekuzeyindekiKafkaslar'la EÇIÜ bir dil ve kültür bağı bulunuyor. \\TO'nun Afganistan'dakı varhğı ıçin tmlar önem taşıyor. NATO'nun var- k göstereceği Balkanlar'da da Türki- \t'nin etkisi büyük. Bu unsurlardan ötü- riTürkiye, NATO'nun ilgili olduğu tüm telgelerde, her ajandada neredeyse en et sırada yer alıyor. -NATOajandasınm en önemlikonu- mndan biriIrak'takigüvenlikgüçleri- • K eğitim vermek Yük tümüyle TüHd- PKK BİZİM tŞİMİZ DEĞtL -Shea,PKKikmücadeleninNATO'nunrolü obnadıgınısöviedLShea şöykkonuştu: " NATO geleneksel olarak üye ülke topraklannda güvenlik rolü üstlenmez. Bizim görevimiz istikran NATO dışına yansıtnıak. Ama hepimizterör belasr>la cebelleştiğiınizden bu arük ortak sorun. Işbirbği için daha büyük istek \ar..." ye'de mi oiacak? Shea - Tabiı ki hayır. Terör ve gü- venlik konulannda mücadele verebi- lecek, hızlı hareket edebilen, eğitımli, demokratik bır Irakordusu ve pohsi ya- ratacaksak; tüm müttefıkler elini taşın altına sokmalı. Bu görev tek ülkeye verilemez. Ama tabıi Türkiye 'diğer üyeterden' daha büyük bir rol alacak. Türk güvenlik güçleri, terör konusun- devyedecek. AB böylece ilk kez bir NATO operasyonunu yönetmede tec- rübe kazanacak. NATO ile AB tabii bir- likte çalışacaklar; Saraybosna'da or- tak bir karargâhımız olacak. Ama da- ha yapmamız gereken çok şey var. BOP inisiyanfi bunlardan biri. AB'nin buna benzer bir "Barselona süreci" var. Terörle mücadele, sivil sa\ r unma, KlS'lerin yayılmasının önlenmesi bir- ze şunu söyleyeyim: Istanbul'da top- lanmış çok sayıda AB'li hükümet baş- kanı modern Türkiye'nin kaydettiği ilerlemeye tanık oluyor. Bunun AB konusunu olumlu etkileyecek bir un- sur olduğunu düşünüyorum. - İstanbulbubağlamda bir vitrinmi? Shea - Evet. -NATOartk "Ad-hoc ittifaklarla" m görevyapacak? JaiTIİe Shea: îstanbul NATO'nun yeni yönünü simgeliyor. Soğuk Savaş NATO'su ile artık Kafkaslar ve Orta Asya'ya uzanan, tehdit ve meydan okumalara daha global yaklaşan, Afganistan'da olan, Irak'ta rol almaya hazırlanan, Akdeniz ve Ortadoğu'da işbirliği ve yeni inisiyatifler başlatan 'yeni NATO' arasmda bir köprü îstanbul. îttifak faaliyetlerinin yeni merkez üssü istanbul. da -ne yazık ki- çok deneyımlı. h^k'ta komşularınıza yardımcı olmanızda işe yarayacak bır tecrübe bu. 'İstanbul AB için lyi vitrin' -AB-yATÖdiyaloğundannebeldiyvr- sunuz?Budiyaloğun Türkiye'ninABüye- liğine ne etkisi dur? Shea - Istanbul'da ileri doğru çok bü- yük bir adım atacağız. NATO, Bos- na'daki banş gücü misyonunu AB'ye likte çalışmamız gereken diğer alan- lar. Mesafe aldığımızı düşünüyorum, ama daha da ileri gidebiliriz. -Bu işbirliği Türkiye'nin AB üyeliği- ni de ileri taşır mı? Shea - Türkiye şimdiden ajanda- mızda merkezi bır yere sahip. Şahsen ben, çok sayıda müttefik ve siyasi li- derlerin çoğu bugün Türkiye'nin AB üyehğini destekliyor. Ancak bu NA- TO zirvesinde değil, yü sonundaki AB zirvesinde ahnacak bir karar. Ama si- Shea -26 müttefikin gelecekte Af- ganistan, Kosova ya da Bosna'da ope- rasyon yapmaya karar verdiğini varsa- yalım. Bugün olduğu gibi farklı böl- gelerde aynı anda 5 operasyonumuz var- sa; Türkiye, Almanya, îngiltere'nin bunlann her birinde binerkişi binerki- şi asker bulundurması abes olur. Ister istemez pragmatikbir görev bölüşümü yapılacak. Bugün Türkiye, Almanya ve Kanada'nın ön plana çıktığı Afganis- tan'da olan odur. Her ne kadar Irak bir 5yerdeNATO üssü var İZITIÎr'de Güneydoğu MAB Komutanlığı, Çekiç Güç'e destek vermek amacıyla 1991'de NATO Savunma Plan Komitesi tarafından kurulan Güneydoğu Müttefik Mobil Gücü. Buradaki birlikte 42 uçak ve 300 asker- personel bulunuyor. Aynca aynı birlikte I- HAWK ve Roland fuze sistemleri konuşlandınldı. Stinger fuzelerinin fırlatılması için uluslararası standartlarda bir atış alanı. | Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı. Irak savaşı sürecinde NATO tarafrndan getirilen AWACS'lar burada üslendı. BallkeSİr 9. Hava Jet Üssü. Burada 6 adet 'vault' denilen fuze rampası var. AkSaZ-Karaağaç Deniz Üssü. \ NATO operasyonu değilse de; orda da Polonya, Ingiltere ve NATO çaba gös- teriyor. Başka ülkeler Balkanlar'da uz- manlaşıyorlar. Karar mekanizması or- tak olacak. Ama NATO'nun devreye aynı anda sokruğu operasyon sayısı artnkça ayn ayn ülkelerin yapOklan kat- kılar da artacak. - "Terörle mücadele" NATO'nun en önemliyenimisyonlanndan biri. Ancak bu muğlak birkavram değilmi? Herke- sinterörisa'aynıdeğiL 'Terör "konusun- da ortak zemutde anlaşnuıyavanlmadı- ğı sürece, nasd ortak bir davaya dönü- şebüir? Shea - istanbul ve Madrid'de terör saldınlanna uğradığınız zaman ''te- rörle mücadele" muğlak olmaktan çı- byor. Terör ne yazık ki çok somut bir problem. Ama haklısınız. Sorun aynı zamanda ülkeler arasında da farklılık- largöstenyor. Sorunu çözebilmek için asker, polıs, istihbarat servısleri, eko- nomik işbirliği ve finansal araçlar gi- bi devletlerimizin sahip olduğu tüm araç ve organlan de\Teye sokmak zo- rundayız. Ancak mesele hepten NA- TO'ya havale edilemez. Sahip olduğu- muz askeri olanaklan daha etkın kul- lanabiliriz. -NATO, PKKilemücadeleyikendine iş edinebilir mi mesela? Shea - Hayır, NATO'nun rolü bu de- ğil. NATO geleneksel olarak üye ülke topraklannın hiçbirinde güvenlik rolü üstlenmemiştir. Bizim görevimiz is- tikran NATO dışı ülkelere yansıtmak. Ama hepimiz terör belasıyla cebelleş- tiğimizden bu artık yalnız bir Türk, Amenkan ya da Ingiliz sorunu değil. Bizim ortak sorunumuz. Bu nedenle "Teröristknndir,kirndeğadir?'',''Han- gi örgüt teröristtir?'" tartışması önem kazanmış durumda. Bu konuda işbir- liği yapmak ıçrn daha büyük istek var. Mehtere bayıldım'.1 - "htihbamt toplamak "daNATO'nun işlevlerinden birine dönüşüyor. Devasa bir istihbaratörgütü mü olacakNATO? Shea - Hayır. Bunu yapmayacağız. Ama terörle mücadelede NATO'nun et- kin olabiknesi; müttefikler arasında daha çok istihbarat bilgisinin payla- şılmasından geçiyor. Mesela şimdi NATO içınde bir "terörtehdittespitbi- rimi* kuruyoruz. Bu birim ıçın daha çok istihbarat paylaşımı ve katkısına ihtiyacımız var. AB de benzer bir ya- pılanma kuruyor. Burada anahtar kon- sept istihbaratı, teröristler sınırlan aş- madan sınır ötesine taşımakta. - Ne tür bir sonuç zirveyi başanh kt- lar? Shea - Transatlantik birliğin temi- ni... Irak nedeniyle zor bir yıh arkada bıraktık. Bunu şımdi arkamıza atıyo- ruz. En önemli anahtar bu. ABD, Ka- nada ve Avrupa birlikte çalışmazsa, NATO işlev yapamaz. Daha spesifik olarak 3 konu önemli: Afganistan Dev- let Başkam Karzai'ye verdiğimiz va- atleri karşılayacak olanaklan sağla- mamız; seçimlerde güvenliği temin et- memiz lazım. kak'ta egemenliğine ka- vuşan yeni hükümete yardım amacıy- la orada da NATO görev almaya baş- lamah. Irak'ta gerekli güvenliğin sağ- lanması şart. Üçüncüsü de istanbul tş- birliği Girişimi ile İslam ülkelenyle yeni bir köprü kurmaktır... istanbul ta- rihe hıç şüphesiz kilometre taşı bir zir- ve olarak geçecek. - ÇokNATO zirvesigördünüz. Orga- nizasyon açısından bu zirveyi nasd de- ğeriendiriyorsunuz? Shea - Muhteşem. Güzel havayı da Türk hükümeti sağlamış olamaz. Yal- nız bu rastlantısaldı. Her şey Türki- ye'nin denetimi altındaydı. Güvenlik mükemmel; tüm düzenlemeler hari- kaydı. Mehter marşına bayıldım! DUZYAZI ORHAN BtRGİT 25 Temmuz'a Başkaldırı DSP'nin, Ecevit'ten sonraki genel başkanını be- lirleyecek olan kurultayının toplanacağı 25 Temmuz yaklaştıkça, genel başkan adaylannın sayıları da artıyor. Bu artış, Bülent Ecevit'in kendisine halef secmeyeceğini söylemesine karşın bu karannı bir- denbire değiştirerek Zeki Sezer'in adım açıklama- sı üzerine bir tür başkaldın olarak nitelendirilebilır. Gerçi, DSP'de hemen herkes halef belirlemesi- nin arkasındaki ismin Bülent Bey değil, Rahşan Ecevit olduğunda fikirbirliği etmiş gibi. Dolayısıy- la da Sezer'in, Bayan Ecevit'in adayı olduğu gö- rüşü parti örgütünde yaygınlaşıyor. Zeki Sezer'in aday gösterilmesiyle de yetinil- meyerek; Ankara, İstanbul ve Izmir gibi kurultay- da delege sayıları çok olan illerin başkanlarının da propaganda gezilerinde, Bayan Ecevit'in adayına eşlik etmeleri için görevlendirilmeleri bu yayılma- yı hızlandırmış olmalı. Genel merkezin, yarı resmi adayının ve beraberindekilerin propaganda gider- lerini üstlenmekle de yetinmeyerek, mesela Şük- rü Sina Gürel'e milletvekilliğini yaptığı Izmir il mer- kezindetoplantı düzenlemesi için izin verilmeme- si ise tek kelime ile ayıplanıyor. Ayıplama ile de ye- tinmeyenler Gürel'i arayarak il ve ilçelerinde top- lantı düzenlemesi için çağrı yapıyoriar. Böyte bir karan nasıl alabildiği sorulan Izmir İl Baş- kanı ise eski alışkanlıkların etkisinde, "Neyapabi- lirdim ki. Emir kuluyum" yanıtını verebiliyor. Şu anda DSP'de Sezer'in karşısında Atila Mut- man, Şükrü Sina Gürel'in genel başkan adaylığı kesinleşmiş. Erdoğan Toprak ya da Zekeriya Te- mizel'in isimleri bunlara ek olarak gündemde. Bir başka hazırlık sahibi de 10 Temmuz'dan sonra adını açıklayacağı söylenilen Masum Türker. Arayış içindeki parti 3 Kasım seçimleri ile ABD ve AB'nin yeni bir model biçtiği Türkiye'de, demokratik sol ya da sosyal demokrasinin de ya budanması ya da 'söz- de' olarak dostadüşmanatakdimedilecek, aslın- da bitkisel yaşam içinde bir oluşum olarak muha- faza edilmesi düşüncesi birilerı için bir tür çekim noktası. CHP'nin giderek işlevini yitiren ve kurtuluşu ne- redeyse Kemal Derviş'in kollanna atılacak bir par- ti olması için planlaryapıldığı bir zaman dilimi için- de; DSP'nin kendisini Ecevit'in düşüncelerini ye- niden geniş kitlelere mal ettirecek bir dinamizm atı- lımına hazırlaması yönünde yapılan fikir cimnas- tikleri bile örgütü hareketlendirmeye yetti. Ne ki, bugünkü parti yönetimi ve tam adı ile söylemek artık bir görev olduğu için açıklamalıyım, Sayın Rahşan Ecevit, hâlâ partinin anahtarını kendisinin taşıması, örgüt yapılannın kendi kontrolü dışına çık- maması gibi DSP'yi belki bir zamanlar oluşturmuş ve ülkenin 1 numaralı siyasal kuruluşu haline ge- tirmiş bir modeli vizyonda tutmakta kararlı gözük- mektedir. Bu kararın geçersizliğinın son örneğı Mart 2004 yerel seçimlerinde sergilendi. Yıllanmış ve sınav üstüne sınav vermiş partililenn o seçim- lerde görev almak için girtikleri ilçe binalanna so- kulmadıklan gibi acı olaylarla karşı karşıya kalın- dı. Eskişehir gibi, Yılmaz Büyükerşen ın başan- lan ile hem CHP'yi hem de AKP'yi arkada bıraka- rak DSP'ye daha sandıklar kapanırken bir büyük- şehir başkanlığı armağan edecek konumdaki bır kentte parasal destek adeta esirgendıği, örgüt halkla bütünleşmesi zor kimselerin eline bırakıldı- ğı için Odunpazan veTepebaşı belediyelen AKP'nin eline geçti. Seçim gecesi iktidar partisinin eleman- lan sandık sonuçlarını belgeleyen mazbatalan de- ğiştirmek için adliye binasında kargaşa yaratmak isterken olmayan DSP örgütünün işlevini üstlenen Nur Süllü'nün daha sonra yapılan merkez ilçe kongresinde başkanlığa seçilmesini Ankara veto etti. Ankara, dingin bir parti yapılanması yerine emir komuta altında bir örgüt arayışı içindeki po- litikasını sürdürmekte kararlı olduğunu İstanbul kongrelerinde de gösterdi. Nedense parti tüzüğü- ne yerleştirilmiş bir hüküm ile partililerin her yıl üyelik bağlannı yenilemeleri gibi anayasal hakla- ra aykırı bir uygulamanın sonucunda 25 Temmuz kurultayı öncesinde 10 milyon nüfuslu İstanbul il- ce kongrelerine 40-60 arasında kişinin üye yapıl- dığı görüldü. Bu uygulamalan içlerine sindirebilen- ler, il binasında kapalı kapılar arkasında sözde kongreler için toplanarak genel merkezden vize- lenmiş adayları il delegesi olarak saptadılar. Bu tür bir yapıya karşı il başkan adaylığını ko- yan Erdoğan Toprak, kimi yöntem hatalan yapma- saydı, genel merkez adayını yenmesi işten bile değildi. O sonuç Bayan Ecevit'i 25 Temmuz kurultayın- da Bülent Ecevit'in adını seçim sandıklarının mal- zemesi yaptırtmak yerine DSP'deki hakkı olan o en saygın konumunda bırakması için bir uyarı ol- saydı, bugünkü başkaldırı manzarası da, aday yaâmuru da segilenmeyecekti. Oyle olmadı. Bu satırların yazarı, yıllann DSP'li- si olduğunu, Ecvit'e yol arkadaşlığı yaptığını san- dığı bir anda, kapılardan içeri alınmadığını öğren- di. Ve genel başkanhk için arayışlar hızlandı. Şük- rü Sina Gürel bu akşam Bayrampaşalı DSP'lilerin konuğu olmak için yollara düştü. Cuma günkü ve ondan sonraki Düzyazılar, ül- kede olağan üstü olaylar gerçekleşmediğı takdir- de 25 Temmuz kurultayını konu olarak alacak. Tür- kiye'de niçin DSP'nin olması ve nasıl olmasının, ana başlıkları tartışılacak. Hem de artık tevazuu bir yana bırakarak söyle- meliyim. Bu alanda en yetkili olan birisinin kale- minden. Gün gelir, sfenks bile konuşur. Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(âe-kolay.net KONYA 1. ASLIYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo-2003 61 Davacı MEDAŞ AŞ vekili tarafından davalı Cihat Esenkaya ve M. Ali Özbakır aleyhine açılan alacak davasının duruşmasında verilen ara karan gereğince, Davahya duruşma günü \e dava dilekçesi tebliğ edilemedığinden ılanen teblığıne karar venldığinden, davalı Mehmet Ali Özbakır duruşma günü olan 21.09.2004 günü saat 9.55'te mankememizde hazır bulunmanız veya kendinizı bır vekille temsil ettirme- nız, duruşmaya geknediğinız veya kendinizi bır vekil- le temsil ettırmediğinız takdirde yokluğunuzda duruş- maya karar verileceği tebhgat yenne kaim olmak üze- re ilanen tebliğ olunur. Basın: 30055