23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 2004 SA 14 J V U L J J . UJK. kultur(« cumhuriyet.com.tr TİYATRO DÜNYASINDAN DİKMEN GÜRTJN Kendisesiniaramasüred'Gelişim Sürecinde Türk Tiyatro- su,' Prof. Dr. Sevda Şener'in yıllar içinde yaptığı araştırmalardan, in- celeme yazılanndan, yayımladığı bildirilerden oluşan bir seçki. Alkım Yayınevi tarafından basılan kitabın önsözünde, Şener "Bu yaalantiyat- romuzun getişim süreci içindeüzerin- de durulmaya değer Jdmi gerçekle- rin avdınlatıJmasına yardımcı olabi- leceğini düşünerek yeniden düzen- ledim" diyor ve günümüzde yaşan- makta olan sorunlann çöziimlenebıl- mesi içın tiyatromuzun altyapısını ta- nıtacak kuramsal çalışmalann ge- rekli olduğunun altını çiziyor. Önermeler Kitabın 'giriş' yazısı olarak nite- lenebilecek 'Tiyatromuzun Kendi Sesini Arama Süreci' bütün içinde te- mayı belirliyor. Bu bağlamda, Sev- da Şener'in Türk tiyatrosunda oyun yazarlığı alanında gözlemlediği yö- nelimleri, gelişimleri incelemek, sap- tamalan üzerinde durmak ('Musa- hipzade Celal ve TryatrosıT, 'Çağ- daş TürkTiyatrosunda İnsarf, 4 Çağ- daş TürkTiyatrosunda Ahlak, Eko- nomi, KültürSorunlan,' "Nâzım Hik- met 'in Oyun YazaıtğT gıbi...) bugün oyun yazarlığında gelınen noktanın daha iyi kavTanması ıçin gerekli ola- caktır kuşkusuz. Şener'in kitap kapsamına aldığı Ismayıl Hakkı Baltaooğhı'nun 'öz ti- yatro' tezi ve eğitımde tiyatro öner- meleri üzerine yazdıgı inceleme de dikkat çekicidir. Çünkü, bu önerme- ler günümüzde de güncelliğmi ko- rumaktadır. Baltacıoğlu'nun 1941 de basılan 'Tiyatro' adlı kitabında ör- neklerie açıkladığı 'öz tiyatro' Sev- da Şener'in de altını çızdiği gibi ulu- sal ve çağdaş tiyatro sanatının ortak kuramı olarak bu alanda yapılan ça- Iışmalarda önemli bir satırbaşıdır. 14. Uiuslararası fstanbul Tiyatro Fes- tivali programı içinde Atila Alpö- ge'nın 'Genç Oyuncular' üzerine elişim Sürecinde Türk Tiyatrosu', tiyatromuza 1958 yılından bu yana akademik çalışmalanyla, Türk ve dünya tiyatrosu üzerine yaptığı incelemeleriyle, sağlam eleştirileriyle, kuramsal yazılanyla, kitaplanyla ve de 'insanlığıyla' emek veren, daha da verecek olan Prof. Dr. Sevda Şener'in okunması ve okurulması gereken bir çalışması... yaptığı konuşmada da Ismayıl Hak- kı Baltacıoğlu'nun tiyatro sanatına yönelık saptamalannın bu toplulu- ğun çizgisini belırlemede etkin ol- duğu görüldü. Baltacıoğlu. salt tiyat- ro anlayışı ıle değı, çok hassas bir ko- nu olan çocuk tiyatrosu okul tiyat- rosu konusunda da söyleyecek çok sözü olan bir tiyatro bilimcisiydi. Sevda Şener'in 'Genşim Sürecin- de TürkTiyatrosu' kapsamında üze- nnde durduğu alanlardan biridir ço- cuk tıyatrosu. 1996'da'l.Uhısal Ço- cuk Kültürü Kongresinde yaptığı konuşmada eleştirel bakışını "LTke- mizde resmi ya da Özel ödenekli ço- cuk tiyarrolannm oyun sahneierken hangi ilkeleri gözettikleri belli değU- dir. Sergiienen o> unlann kapsanu, amacL, yöntemi konulannda beüi bir poütika getişfjrilnıtmiştir. Öne çıkan en beiirgin eğilinı, yerli \e yabancı her türlü kaynaktan yararlanarak ço- cukJan eğlendirmek, bu arada o gü- nün en gözde degerini > ücelterek ti- yatronun eğitici işlevini sözümona yerine getirmiş olmaknr" sözleriy- le özetler. Şener'ın çocuk oyunla- nnda çızilen tıpler üzerine saptama- lan da dikkat çekicidir. Peğerler deflişlml Reşat \uri Güntekin, Cevat Feh- mi Başkut, Ahmet Kutsi Tecer'in ya- zarlık özelliklerini üç ayn incele- mede ele alırken bu kişilerin top- İumdaki değerler değişiminden, hat- ta 'değerbunalınu'ndanetkilenişle- rinin yapıtlanndaki uzantılan üzerin- de durur Şener. Bunu yaparken, Gün- tekin, Başkut ve Tecer arasındaki üslup farklılıklannı da yine akıcı bir dille aktanr okuyucuya. Bu arada, Ahmet Kutsi Tecer'in halk tiyatro- su üzenne araştırmalannın bugüne yararlı bir kaynak olduğunu belirtir- ken, Sedat Veyis Örnek' i de bir halk- bılımci oyun yazan olarak inceler ve Örnek'ın oyun yazarlığmdaki ba- şansı ıle halkbilim araştırmalannda- kı başansının birbirini tamamladığı- nı \iirgular. Meh'h Cevdet Anday'ın oyunla- nnda izleyicıyi okuyucuyu içine çe- ken çok yönlü düşünme süreci Sev- da Şener açısından bir anlamda in- sanın önceden açıklanmış gerçek- leri yeniden sorgulaması, anlamlan- dırmasıdır. 'İçerdekiJer' ve 'Mika- do'nun Çöpleri' üzerine yoğunlaşan incelemesı anı-öykü kavramını ir- deler. AzizNesin'in oyun yazarlığı- nı incelerken yaptığı seçme ise Ne- sin'in diğerleri kadar değerlendiril- medığini düşündüğü ve de çok Önem- sedıği 'Çiçu', 'Tut Elimden ROVTÜ', 'Bir Şey Yap Met\ 'Biraz Getir mi- siniz?', 'Hadi Öldürsene Canikom' adlı oyunlardır. Bu oyunlann buluş- tuğu nokta olan yalnızlığın temelin- de yatan iç engel günümüzün gide- rek derinleşen sorunlanndan biri de- ğil mı? Orhan Kemal'in oyun yazarlığı hakkında "Öncefikle roman ve öykü yazanolduğu haldedünya>a bir oyun yazan gözüyle baktığı söylenebilir. Onun öykü ve romaıüaruu sahneye uyarlamaya erverişli krian, bu özelü- ğidir" der Sevda Şener. 'Dinçer Sü- mer Tiyatrosu' başlıklı yazısında ise 1970'lerde ürün vermeye başlayan yazann kendine özgü bir dünyası olduğuna deginir. Bu dünya. ger- çeklerin acıtıcıhğına karşın insanın özündeki güce olan inancı hayatı katlanabilir kılacak ve aynı zaman- da ahlaki değerlerin varlığını yaşa- tacaktır. İstanbul Müzik Festivali kapsamındaki konser bugün saat 20.00'de Aya Irini'de Nejat Eczacıbaşı anısına...Kültür Servia - 32. Uiuslararası İstanbul Müzik Festivali kapsamında bugün saat 20.00'de Aya înnı Müzesf nde Lorin Maazei yönetımindeki Fllarmonica Arturo Toscanini izleyiciyle buluşacak. Orkestra, konserde Antonin Dvorak'ın 'Veni Dümadan" başlıklı 9. senfonısı ile Ottorino Respighinın Ronıa Çeşmeleri' ve 'Roma Çamlan' başlıklı yapıtlannı seslendirecek. Günümüzün en önemli orkestra şeflennden bın olan Lorin Maazei, son ellı yılda 15O'yı aşkın orkestrayı, beş bını aşkın konser ve opera temsılını yönetri. Maazei, şeflığin yaru sıra beştecı vekeman \irtüözıi. Maazel'in, İstanbul Kültür \e Sanat Vakfi'nın kurucusu Dr. Nejat F. Eczacıbaşı nı anma konserinde yöneteceği. çok zorlu ve özel elemelerden geçen 100 gencin oluşturduğu FUarmonica Arturo Toscanini, Toscanini VakfTnın yıllar süren titız çalışmalannın sonucunda efsane\i şef Arturo Toscanini'nin adma kuruldu. 2002 yılında Lonn Maazel'in şeflığınde Strasbourg'dakı Palais de la Musquet'te fonn Maazei yönetimindeki Filarmonica Arturo Toscanini. konserde Antonin Dvorak'ın 'Yeni Dünyadan" başlıklı 9. senfonisi ile Ottorino Respighi'nin 'Roma Çeşmeleri' ve 'Roma Çamlan' adlı yapıtlannı seslendirecek. verdiğı ilk konseriyle uiuslararası müzik alanında önemli ve saygın bir senfonik topluluk olarak yerini alacağını gösteren orkestramn başansı, aynı >ıl Itaryan Parlamentosu'nda yine Lorin Maazei yönetiminde verdikleri konserle perçinlendi. Orkestraya büyük başan kazandıran Maazei, geçen yıl 31. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali'nde Symphonieorchester des Bayerischen Rundnınks ile iki konser vermişti. fzleyen dönemde yine çok saygın bir şef olan Mstislav Rostropovich ve solist Uto Ughi ile konserler \ eren Filarmonica Arturo Toscanini. 2004 yılı içinde solist ve şef olarak Viadimir Sphakov, Stanislan Bunin. Aleyt\ander Vederniko\; Mstislav Rostropovich, Rafael Fruhbeck de Burgos, Sah^tore Accardo, Gianiuigi Gelmetti. Uto Ughi, Maxim Vengerov, Yûri Temirkanov, Georges Pretre gibı ünlülerle çalışacak.Orkestramn konserleri ise, Barselona, Bıarritz, Villach, Bilbao, İngiltere, Polonya, Macaristan, Romanya ve ABD gibı bir coğrafyaya yayılıyor. YAZIODASI SELİM tLERİ Papipüs ye Cemal Siireya Orası, Nuruosmaniye'de, bakımsız bir işhc nının en üst katında, tek pencereli bir odayd Pencereden karşı hanın duvan görünürdü. Cemal Süreya masa gerisinde oturur, Pa pirüs orada hazırlanır, ustalar, genç yazarlar, ede biyat tutkunları oraya gelip giderlerdi. Muzaf fer Buyrukçu'yu orada tanıdım. Orada ilk ke Tomris Uyar'la Turgut Uyar'ı gördüm. Kapı dan çıkmış, Cemal Süreya'yla vedalaşıyorlar dı. Yolun başında, çok heyecanlıydım. Papirüs, öyle sanıyorum ki, Türk edebiyatı nın en demokrat dergisiydi. Bizim kuşağı ye tiştirdi, yazınsal mirasımızı savundu, kültürc tek cepheden bakılamayacağını iddia etti. Orada Cemal Süreya, bir görev adamı gibi Türk kültür hayatının daralma tehlikesiyle yü2 yüze gelmiş ufuklannı kolladı. Papirüs'ün imzasız başyazılarını yazıyordu. Sonradan bir kitapta derlenen bu başyazılar, aradan geçen zamana, handiyse otuz yıla kar- şın dipdiri bugün. Gününde ekinsel bildiri niteliğinde okuna- bilseydi, bunca zamandıryaşamak zorunda kal- dığımız alacakaranlık, bir ölçek ağarabilirdi. Cemal Süreya gerçek sanat değerlenni öne çı- kaımak isterdi. Genç yazaradaylanna, kimlik ve bireysellik- lerini kazanmalannı alçakgönüllülükle öğütlü- yordu. Geçmışi bilmeden bugünün yazan olu- namayacağını söylerdi. Küçümsememeyi önerdi: "Biraz tuhafgele- cek ama bir edebiyatın meydana gelışınde kötü yapıtlann, unutulup silinmiş edebiyat ve- rimlerinin, halk sanatlan ile edebiyat arasında duran ve 'çirkin folklor' diyebileceğimiz piya- sa kitaplannın da rolü vardır." Hayli şaşırtıcı bir savdı. O güne kadar tartı- şılmamıştı. O günden sonra da pek tartışılma- dı. Bilgiyi önerdi. llericilik adına yapılan bazı iş- lerin, çarçabuk faşızan eğilimler gösterebile- cek bir gövde gösterisi olmadığını belirtti. Şi- irinde, yazılarında, söyleşisinde. Küçük, tek pencereli, kış günleri adamakıllı soğuk bir han odasında, Cemal Süreya da, edebiyatımızın, kültür bayatımızın bütün o sa- de görev adamlan gibı, çevresindekileri kişi- sel çıkara değil, toplumsal mutluluğa davet et- ti. "Hicran Yarası" adlı öykümü Papirüs'te ya- yımladı. Öyküyü okuduktan sonra yüreklendi- rici sözler söylemiştı bana. Oysa o günlerde yazdıklanmı sarakaya alan epey kişi vardı. Cemal Süreya, devlet katında çok yüksek bir mevkii, uçsuz bucaksız fırsatlan bir aynlık im- zasıyla bırakmış, ülküsel denebilecek bırtutum- la, yazıya çiziye kendini hepten adamıştı. Kadıköyü'nde, Rıhtım'da küçük bir çatı ka- tında oturdu. Sonraki evleri daha da küçükmüş: "Yeni törenler gerek bize Yeni törenler - kimı zaman en eski." Papirüs yıllanndan sonra Cemal Süreya'yı sey- rek gördüm. Bir iki akşam yemeği. Nahit Ha- nım'ın evinde bazı cumartesiler. Şu ya da bu yayınevinde karşılaşmalar. Papirüs'e, Varlık'a, Yeni Dergi'ye hiç mi hiç benzemeyen üvey kardeş edebiyat ve sanat dergilerinden bir anlamda irkilmişti. Nahit Ha- nım'ın evindeki Fikir Hareketleri koleksiyonu- nu birlikte taramıştık bir akşam, gelişigüzel. Hüseyin Cahit Yalçın'ın 1940akadarsür- müş dergısindeki keskin edebiyat tartışmala- n içini burkmuştu. Bir edebiyatın atardaman der- gilerdir demişti. Nihayet 1990'larda Yaprak dergisindeki son şiir: "ölüyonım tanrım Bu da oldu işte"... Beklenmedik bir ölürndü benim için. Öneriler Kitap / Sümbülteber, Tank Dursun K., Dün- ya Kitaplan. (Gerçek bir ustadan öyküler seç- mesi. Dil ve anlatım şöleni. Feridun Andaç'ın duyarlı önsözüyle.) Dünya Sahnelerinden Izienimler Karanlıktakj Işık Zeynep Oral alkım Şür 394sayfa 13.5x19.5 cm 15.000.000 TL AUKIM KİTABEVİ KADIKOY MÛHÜROAR CAD NO 60 TEL (216) 44910 60 pbx BEŞİKTAŞ: DOLMABAHÇE CAD NO 65 TEL (212) 259 31 26 e-ma8: alkm©atkim.cooı.tr http:www.aflom.cofn.tr KORSAN KİTABIN KORSAN ALICISl OLMAYINIZ. Bilim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (BESAM) Cumhuriyet '- - ' - p i a r iı t YEDİ CANLI CUMHURİYET Özdemir Ince kalhı i74Sayfa 9.000.000TL Kuruluşundan günümüze kadar geçen seksen yıl içinde Türkiye'yi yöneten ıktıdarlann Cumhuriyefe m da\TandıJdannı soylemek olanaksız. Kımı ıkudann öylesıne gırışım \e uygulamalan oldu kı bunları başka sıfatlarla tanımlamaiL zorunlu. Özdemir İnce ?'ü." .f . r fclZ *.'!• • C '• n. İl-J .c> ı'i:.; C a S Pazarlama A Ş Turkocağı Cad. No.39ı41 ^ T İ H ) y Q 34334 Cagaloğlu-lstanbul ^ Kitap KUİUDU Tel (0212ı 514 01 96 Faks (0212) 514 01 95 )TANTIK CAFE & BAR RESTAURANT HER SALI EZGİNİN QÜNLÜQÜ VE IILR AKŞAM CA.VLI HALK MÜZICİ tSTİKLAL CAD. BALO bOK. N.Ü-.1 KATJ www.otaikaT ^ info@otantikbar.cum Rezervasyon: 0 3 2 293 65 15 O 212 245 11 97 Dr.OSMANGUNDUZ Oktay Akbal Öykücülüğü (Düşten Gerçeğe) İnceleme AKÇAĞ YAYINLARI , ANKARA Cumhuriyet fc i t a p 1 a r ı BİR BAŞKA (MI ?) DIR BENİM MEMLEKETİM llhan Azkan 176Sayfa 8.500.000TL Ülkemizın toplumsa] yapısını, ınsan davranışlanndaki değışimleri çoğu yerde mızahı bir yakJaşımia ele alan, 44 lasa hikâve. bılgılendırme ve değerlendırme yazısından oluşan bu kitap. son yıllarda lyıce azalan okuma alışkanhğımız dıkkate alınarak 'okurun bıtırınceye kadar y anından ayınmayacağı' bir ıçerikte ve tarzda kaleme alındı. K^>î Ç a İ Pazarlama A Ş Turkoca Dgî 34334 Cagaloğlu-lstanbul Tl 022 1 0 6 k ı Cad No 39 41 12) 514 01 95 Dağlarca 90 Yaşında "Bahar" dergisi, Fazıl Hüsnü Dağlarca Özel Sayısı ;ıktı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle