19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 HAZİRAN 2004 CUVU HABERLER Güneydoğu kökenli AKP'lilerden terör örgütüne ılımlı mesaj gönderen DEP ve DEHAP'a uyan 'Ordunungücünütestetmeyin' Şırnak'ta saldırı: Bir er şeflıit • Haber Merkezi - Şırnak'ta PKK/Kongra-Gel'in saldınsı sonucu bir er şehit olurken, Muş'taki saldında 2 köy korucusu yaraiandı. Bu arada Genelkurmay Başkanlığı, PKK/Kongra-Gel örgütûnün eylemlerini arttırması üzerine Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da konuşlanan askeri birliklere "san alarm" verildiği ve bazı illerde çarşı izinlerinin kaldınldığı şeklindeki haberleri yalanladı. Öte yandan Emniyet Genel Müdürlügû'nün bölgedeki özel harekât personelinin sayısının artınlacağı belirtildi. Göç-Der'den eytem • tstanbul Haber Servisi - Göç-Der üyeleri, "Göç Haftası" nedeniyle Galatasaray Postanesi önünde oturma eylemi yaptılar. Ellerinde, boşaltılan köylerinin fotoğraflan bulunan gnıp, zorunlu göçlerle ilgili "Devlet artık sorumluluk alsın" dedi. Göç-Der Başkanı Şefîka Gürbiiz, "Yaşanan bunca acıdan sonra tekrar eskiye dönmenin hiçbir tarafa yaran olmayacağı gibi yaralar daha sanlmadan yeni acılar yaşatacaktır" dedi. Kayıt dışı işkence • tstanbul Haber Servisi - Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu avukatlanndan Eren Keskin, kendilerine son bir yılda 24 kadının başvurduğunu belirterek "Mağdurlann çoğu siyasi kimlikleri nedeniyle işİcenceye maruz bırakılmış" dedi. Keskin, cinsel işkencenin yasalarda yeterli tanımlannın olmaması ve erkek egemen hukuk anlayışı nedeniyle cinsel işkencenin hukuki takibini yapmakta zorlandıklannı anlaftı. Perinçek'e yargısn iîlaz1 • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - tnsan Haklan Dernegi (ÎHD), Mazlum-Der, KESK ve Adana'da sokak ortasında kurşunlanan Şiyar Perinçek olayına ilişkin yaptığı incelemelerin sonucunu açıkladı. ÎHD Genel Başkanı Yardımcısı Reyhan Yalçındağ, Perinçek'in polislerce "yargısız infaz edildiğini" öne sürerek deliller karartılmadan soruşrurmanın tamamlanmasını ve faillerin yargılanmasını istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Terör örgütüne ılımlı mesajlanyla AKP içinde tartışmaya neden olan eskı DEP mılletvekıllen ve DEHAP yönetimine bir uyan da Güneydo- ğu kökenli iktidar milletvekillerin- dengeldi. Bölgemilletvekilleri, DE- HAP'tan, Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde elde edilen kazanımJara "gölge düşürmemelerini'' istedi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Denşr Mir Mehmet Fırat, AKP'nin demokratikleşme adımlanyla Gü- neydoğu'da DEHAP'tan fazla oy al- dıgını, bunu DEHAP yöneticilerinin de dikkate alması gerektiğini söy- ledi. İktidar olarak gerekli adımı at- tıklannı belirten Fırat, "Şimdi bu- nun karşıbğmı vermek herhalde b»- • AKP Milletvekili Cavit Torun, DEP milletvekillerine "Serinkanlı olsunlar. İstediğimiz bu. Ordunun gücünü yeniden test etmeye kalkışmasınlar. Bu, halkın çocuklannın boğazına bıçak sürülmesi anlamına gelir" diye seslendi. amdışınuzdakflereait" dedi. Fırat, "Busürrçbtanemiştir.Busüretinge- liştirümesi lazun. Ancak bu sürecin getişDrUmesi, bunda kendilerini ta- raf hissedenkrin de o anlayışı göster- meleriyie mümkün. Bu süreçte biri- leri yeniden silaha sanlıyorsa, bu- nun arkasında başka şeyler vanür. O zaman demek ki birileri Türld- ye'nin demokratikleşmesini istenıj- yor. Bunlar da onlara yarduncı otana- ya çaiışnor. O zaman bunlar da o AB'yiretcephesine girerler" görü- şünü dile getirdi. AKP Diyarbakır Milletvekili Ca- vit Torun, DEP milletvekillerine "*Serinkanlı olsunlar. istediğimiz bu. Şu anda banş ortanu içinde verilen haklar hiçbir dönemde sağlanama- dj. Ordunun gücünü yeniden test et- meye kalkışmasınlar. Bu, halkın ço- cuklannın boğazına bıçak sürülme- si anlamına gelir" sözleriyle çağn- da bulundu. "Yeniden kan ve gözyaşı üzerine sirtaki yapıhnasuıa izin verilmeme- B" diyen torun şu görüşleri dile ge- tirdi: "Türkiye yeni bir tezgâhla karşı karşıya. Buna alet olmasuüar. Bu sa- deceDEP'li miller\ekillerinden kay- naklanan bir şey değil. Batüı örgüt- lerin ve Güneydoğu'yu yeniden ka- nşorarak kendilerine yarar sağla- maya çahşan devletlerin oyununa geimesinler. AB'ye girişle iîgili sü- reçte yaşananlar hepimizin çok ya- ranna. Türldye'nin AB'ye girmesini ar- zuiamayan kuni kişi ve kuruluşlar acaba 'Türkiye'de bakınız bir savaş ortamı var, böyle bir ülkeyi Batı 'ya alıp da ne yapacağız' düşüncesini mi seslendirmek istiyortar? DEP'li mil- letvekillerinin atüklan yanlış adun- lardan dönmeleri gerekjyor." Bitüs gezisinde gergîıılik DEP milletvekillerinin Bitüs gezisinde polisler yurttaşlann Leyla Zana'yı izlemesini engelledi. MAHMUTORAL BÎTLİS - Eskı DEP milletve- kili Leyla Zana ve arkadaşlan- nın Bitlis gezisinde gergınlik çık- tı. Yurttaşlann Zana'yı izlemesi- ni engelleyen polisler, gezi oto- büsünü yumrukladı, DEP'lilere küfrettı. Leyla Zana, Hatip Dide,Orhan Doğan ve Seüm Saddak'ı taşıyan otobüs Bitlis'in Van yolu mevki- mde ilerlerken sokaklan kesen polisler, yurttaşlann miting yapı- lacak alana ulaşmasuıı engelledi. DEHAP'h yetkililerle polisler arasından zaman zaman tartış- malar yaşanırken sivil polisler, güvenlik kordununu aşmayı ba- şaran yurttaşlara da yüksek ses- le, "tşte bunlann siyasi Hderleri bu, sizin banşuuzı •^rim" diye küfrettiler. DEP'li eski milletve- killerinin bulundugu aracı da yum- ruklayan polisler, Leyla Zana'ya da el İcol hareketleriyie hakaret et- tiler. Gerginlik üzerine konuşma- sını kısa tutan Zana, otobüsün üzerinden arkadaşlan adına da yaptığı konuşmada, yurttaşlara ancak "Sizi seviyorum, sizieri öz- ledim" demekle yetındi. Daha sonra konvoy Tatvan'a doğru ha- reket etti. PolislerZana'yı izleyen konvoy- da bulunan araçlan da yumruk- larken "Hepinizin plakasını al- dık, siz göreceksjniz" diye bağır- dılar. Polisler bütün araçlan ka- merayla göriintülerken bir yandan da plakalan not ettiler. Yaşanan tatsızlıkla ilgili olarak DEP'liler- den Orhan Doğan, tçışleri Ba- kanlığı Müsteşan Şehabettm Har- put ile görüştü. Bitlis 'ten sonra Tatvan üzerin- den Van'a giden DEP'liler bu- gün gezilerinı tamamlayarak An- kara'ya dönecekler. Geziye başından itibaren eşlik eden DEHAP Genel Başkanı Tun- cay Bakırhan ın Sıırt'ten itiba- ren Zana ve arkadaşlanndan ay- nlması konusu da açıklık kazan- dı. Bazı kesimler Bakırhan'ın DEP'lilerden rahatsız olmasını ıddja ederken Bakırhan'ın kanser olan babasının durumunun ağır- laşması üzerine geziden aynlmak zorunda kaldığı ortaya çıktı. ALTUNBAŞ CİNAYETÎ Polis hâlâ aranıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ha- cettepe Üniversitesi öğrencisi Birtan Al- tunbaş'ın gözaltında işkenceyle öldürül- mesine ilişkin davada, polis memuru Ah- met Baştanın yakalanması için müzekke- re yazıhnasına karar verdıldi. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gö- rülen davanın dünkü oturumuna, müdahil avukatlan katıldı.Emnıyet Genel Müdürlü- ğü'nden mahkemeye gönderilen yazıda. gı- yabi tutuklu Baştan'ın emekli maaşını Zi- raat Bankası Pendik Şubesi'nden aldığı ve adresinin şubede bulundugu bildirildi. Söz alan müdahil avukatlardan Oya Aydm, sa- nık Baştan'ın adresüün belirlenmesine kar- şı gıyabi tutuklama karannın uıfaz edilme- diğıni söyledi. Avukat Aydın, Altuıbaş'ın ölümüyle ilgili sorgu ekibinde yer aldığını belirttiği sanığın ifade verdikten sonra kaç- ma olasılığının bulunduğunu kaydederek Baştan'ıntutuklanmasını istedi. Aydın, Baş- tan'ın adresinin bilmmesine karşın infazı- nın halen yerine getirihnemiş olması nede- niyle Istanbul Valiliği, Emniyet Genel Mü- dürlüğu ve Içişleri Bakanlığı 'na bir yazı ya- zılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, Ahmet Baştan'ın gıya- bi tutukluluğunun yerine getırihnesi duru- munda savıınmasının alınabileceğı, dosya kapsamı uyannca delillerin karartılması üı- timalinin bulunmadığı gerekçesiyle, avukat ve savcının istemini reddetti. Heyet, Baş- tan'uı adresinin Ziraat Bankası Pendik Şu- besi'nden ıstenerek gıyabi tutukluluk infa- zının yerine geurilmesi için savcılığa mü- zekkere yazılmasına karar verdi. Iddianamede, Baştan ve N'aip Kıbç hak- kında, "kasü aşan adam öJdürme" suçun- dan 8'er yıl ağır hapis cezası ısteniyor. Aydınlığın Yüzü, Çağdaş, Laik, Demokrat, Eğitim Âşığı, Î2nnir Sevdalısı Sevgili Başkanımız AHMET PİRİŞTİNA'yı yitirmenin derin acısmı tüm ÎZMÎRLÎLERİE paylaşıyoruz. Yüreğimizde yaşatacağız. FEN BÎLÎMLERJ MERKEZÎ DERSHANESÎ ACI KAYBIMIZ Soyadı gibi yüreği de kocaman, meslektaşım, mesai arkadaşım, kardeşim, Başkentli şoför esnafının "ÖNDER AĞABEYİ" ÖNDER KOCAMAN ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Sevgili dostuma rahmet, kederli ailesine, yakınlarına, sevenlerine ve meslektaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Derviş GÜNDAY Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Genel Başkanı Değerli Başkanımız AHMET PMŞTİNA İzmir'in kültür ve sanat hayatına verdiğiniz hizmetleri ve sizi asla unutmayacağız. Dokuz Eyliil Üniversitesi Cuzel SanatlarFakültesi Sayın AHMET PlRİŞTÎNA Ülkemizin uygar dünyada onurlu yerini alma çabasında gençlere sizi örnek göstereceğiz. Onlann "uygarlık bilinci"nin oluşmasında katkınız çok büyük olacak... Teşekkürederiz... Işıklar içinde yatın. Çağdaş Töriaye'm/ı Geiectk Güvencssı ÇYDD GENEL MERKEZİVETÜM ŞUBELERİ VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Ankara Şoför Esnafının "ÖNDER ABİSİ" Yönetim Kurulu Üyemiz, Değerli Kardeşimiz ÖNDER KOCAMAN'ıkaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine ve Şoför Esnafına Başsağlığı Dileriz... ANKARA UMUM OTOMOBİLCİLER ve ŞOFÖRLER ODASI YÖNETİM KURULU Adına Ahmet ÇİÇEK (Başkan) BIRBAKMA SERVER TANİLLİ Bir FelsefeSınavıDaha... Fransız liselerinde bakalorya sınavlan, 10 Haziran'da ve felsefe ile başladı. Bizde de, 1950 başlanna değin "olgunluk" adıyla uy- gulanan bu sınavlann temeli, Fransa'da Napol'eon'a ka- dar uzanıyor, 1808'de başlatılan uygulama, elbette de- ğişikliklere uğramış zaman içinde. ancak Fransız kıs- kançlıkla sürdürtiyof geleneği. üseyi bitirirken, aynca bir "fikri rüşt" aranıyor; gence, özellikle felsefe, tarih ve ede- biyat konulannda vardığı düzeyi ortaya koyma fırsat) ve- riliyor. "Olgunluk" sınavtannın erdemine bugün de inanınm. Bu yıl Fransa'da 623.287 genç bakaloryaya aday d - muş: Bu sayıdan 322.626'sı "genel bakalorya "ya, 181.888'i de "teknolojik ve meslekselbakalorya"ya giriyor. Genel bakalorya içinde de "edebiyat", "bilim", "ekonomik ve sosyal" bölümler bulunuyor ve sorular farklı. Siz, felsefe spaılannı merak ediyorsunuz değil mi? • Genel bakaloryada "edebiyatbölümü"öğrencilerine, felsefeyle ilgili ve seçmeli olarak bir metin ve iki soru so- rulmuş: Metin, filozof Leibniz'in, yanlışı, belleği, imgele- mi ve eleştirici düşünceyi incelediği -ünlü- "Descartes Üs- tûne Eleştiriler"'], yorumlamak da öğrenciye kalıyor. İki so- rudan biri şu: "Psişik bilinçsizlik kavramı çelişik mi?"; öteki de, "Her şeyi devletten mi beklemeli?" diye bir so- ru. "Bilim bölümü" oğrencilerinden, Aristoteles'ın, -ün- lü- "Nikomakhos Ahlakrndan, istek ve zevk üstüne bir metnin yorumlanması isteniyor. Ya da yanıtlanması iste- nen sorulardan biri şu: "Insanlann yönetilme ihtiyaçlan var mı?"; öteki de şu: "Her şeyi ispatlama aramalı mı?" "Ekonomik ve sosyal bölümü" öğrencilerine, yoaım- lamalan için, Descartes'ın, -yine ünlü- Isveç kraliçesi "Eli- sabeth'e Mektup'undan. özel çıkar ile herkesin çıkan üstünde durduğu bir parça verilmiş. Ya da, şu iki soru- dan birini seçip yanıtlamalan isteniyor: Birinde, "Herger- çek ispatlanabilirmi?" diye soruluyor; ikincisi de, "Ote- kini anlamak nedir?" diye bir soru. Işte Fransa'da, bu yıl bakaloryasındaki felsefe sorula- n! Laik bir egitim, bilinçli ve donanımlı öğretmenler, cid- di bir program, öğrencilere kazandınlan bir kültür biriki- mi, felsefe ile bir senteze kavuşuyor. Fransa'da, heryö- nüyle kültür, temelde, bu lisesi ile ayakta durmuştur. Sorun yok mu? Orada da uğraştınyor! En önemli eJeştiri, okulda okutulanlar ve onlann yön- temi üstüne olma üzere, Edgar Morin'den gelmiştir. Bu büyük Fransız düşünürüne göre, özellikle ortaöğretımde, bilgiler, binbirine sırtını çevirmiş bölümler halinde, bölük- pörçük aktanlmaktadır. Montaigne, daha XVI. yüzyılda, "lyi kurulmuş bir kafa, tıka basa doldurulmuş bir kafa- dan daha değeriidir" diyordu. Oysa, eğitim düzenimiz, böyle ikinci türden kafalar yetiştirmeye yönelik. Bunlarla çağımızı anlamaya imkân yoktur gibi, çözemeyiz de. Ne yapmalı? Edgar Morin'e göre, her şeyden önce, insana, toplu- ma, dünyaya ve evrene bir "bütün" içinde bakmalı. Nük- leer, çevresel, ekonomik ve fikri tehlikeleri, bölüp parça- layarak değil, "bir bütünlüğün içinde" götürmeliyiz ço- cuklara ve onlara, böyle bakmasını öğretmeliyiz. Çağı- mızın istediği insanı, bu arada bilinçli yurttaşlan yetiştir- menin yolu budur. Böylece, eğitimde refonn, düşünme biçiminde reformu da içeriyor. Doğru ve devrimci bir örnektir de bu! Okullanmızda "ezberci birmodeHeve "testlehe" sür- dürülen bilgilenme ve sınavlaria neler kaybettikterimizi hep söyleyip dunjyoruz. Korkunç bir "kültürsüzleştirme" hâ- kimdir okullanmızda. Sözü, yeniden liselere getirelim! Hep söylediklerimizi tekrar edeceğiz: 1950'den baş- layarak, Demokrat Parti önce liseyi çökertti. Tarih, felst fe, sosyoloji, edebiyat ve sanat konulannı soysuzlaştırdı okullarda; ve lise aşamasında, gözlerin önüne bir "du- man perdesi" çekerek, gençleri, içinde yaşadıklan çağa ve topluma yabancılaştıran bir yolu açtı. Liselerdeki çözülme, üniversiteyi de etkilemiştir. Ülkemizde, özellikle son bir çeyrek yüzyılda, eğitim kurumlan daha arttığı halde gözlere o ölçüde de batan genel ftkir düzeyi düşüklüğünün; bu arada, çoğu lise me- zunu olsa da, politikacı takımındaki -o yaygın- hamha- latlığın kaynağında, liselerin lise dmaktan çıkışı vardır. Tür- kiye'de liseyi, yeniden kurmak gibi bir görev bekliyor ik- tidarlan ve eğitimcileri. Elbette gençleri de... Ahmet Piriştina'yı kaybetmenin büyük acısmı her- kesle paylaşıyorum... (TanillO TEŞEKKUR Sevgili annemız ISMtNAZ BtBER'i başanlı bir ameliyatla sağhğına kavuşturan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyelerinden Prof.Dr.HASANTÜZÜN ve yardımcılan Dr. TANER KURDAL, Dr. ŞEYMA DENLl ile Kalp ve Damar Cerrahisi Servisi'nin tüm çalışanlanna en içten teşekkürlerimizi sunanz. K. Osman - Kayhan - Alptekin BİBER AD0-681İBI BfcÜÖ VAKFKUMOK AYDINLANMA SÖYLEŞİLERİ-1 IONU: '14A70, BOF VE TÛRKİTI - 9ÛNCa DEfifmET Yöneten: Şadi Aşıroğlu KATILIMCHAR Gökalp EREN 68 'liler Birliği Vaifi Boşhmı ErfnğraJ JC\Z.A.\Q Eşitimcı • Hukukçu - ADD Alev COŞKliN Cumhunyet Gtzetesı Yön. Kur. Başk. - Öğretim Ûyesi • Yazar Öner YAĞCI Yazar - CIWK Temilcisi DÜZE>fLEVlN ÎMRCl'MOK TARİH 18EİZİRAN2004 SAAT 18.30 YER Konak Beledivesi Kültür Merked • Âlsancak FATİH 2. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 807 Davacı Veronica Demir vekili tarafından davalı Mu- harrem Demir aleyhine Fatih 2. Asliye Hukuk Mahke- mesi'nin 2002 1032 esas sayılı dosyasında açılan boşan- ma davası, 4787 sayılı yasanm geçici 1. maddesi gereği mahkememize gelmekte, Alan Ky, Salıpazan-Samsun adresinde ikamet ettiği bildirilen davalı Muharrem De- mir'in dunışma gününûn tebliğ edilemediği gibi zabıta- ca yapılan araştıımada netice vermediğinden. duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla adı ge- çenin durusmanm atılı bulundugu 23.09.2004 günü saat 11.00'de HUMK'nun 213 ve 377. maddelen gereğince hazır bulunması. hazır bulunmadığı veya kendisini bir vekille temsil ettinnediği takdirde. tahkikata yokJuğunda devam edileceği. hususu davetiye yerine geçmek üzere ilanen tebliâ olunur. 10.06.2004' ' Basın: 27925
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle