25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 0 HAZİRAN 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DtZİ Atatürkçü sosyaldetnokrasi mi neoliberal sentez mi?Kemal Derviş ve Yusufİpek'in hazırladığı rapor CHP içindefarklı tepkiler aldı. Raporun hazırlayıcıları neoliberal politikalara karşı çağdaş sosyal demokrasi ile Atatürkçülüğün sentezini yaratmayı amaçladıklarını söylerken çalışmaya karşı olanlarDerviş 7 CHP'yi tanımamak ve neoliberalpolitikaların savunuculuğunuyapmakla eleştiriyor. geleceğim an vor TUREYKOSE JT^emal Derviş ile danışmanı flf ıktısatçı Yusuf Işık'm ha- ^m.zırladığı "Çağdaş Sosyal Demokrasi veTürkiye" başlıklı rapor, daha çok "Kemal Derviş" adı çerçe- vesinde değerlendirildi. Solda, Der- viş'e dönük güvensizlik bir kez da- ha dile getirilirken, yapılan baa eleş- tirilerde Atatürkçülükle çağdaş sos- yal demokrasiyi bağdaştırma çaba- sını "zoriama" bulanlar oldu. Bazı eleştirilerde ise rapordaki önerilerin "CHP programında zaten yer ahb- ğTvurgulandı. CHP lideri DenizBay- kal ise Atatürkçülükle çağdaş sos- yal demokrasinin ilkeleri arasında çelişkı bulunmadığını voırgulayarak "Kimse bizden CHP'nin DiVA'lanın, kromozomiannı değiştirmemizi bek- lemesin" dedi. Dervış, CHP içindeki "sevgisiz- lik"ten yakınarak genel başkan yar- dımcılığından istifa ederken, bu aşa- mada liderlik yanşına girmeyeceğini de ortaya koydu. Derviş'in danışma- nı Yusuf Işık ile görüştük. Sosyalist Birlik Partisi'nin kuruculan arasında yer alan Işık, Derviş, devlet bakanı ol- duğunda danışmanı olarak çalışmaya başlamış. Şu anda da TBMM'de Der- viş'in danışmanı olarak görevini sür- dürüyor. Işık, raporla ilgili sorulanmı- za şu yanıtlan verdi: Ziilfü Livaneli: BİLDİRİLİ. RAPORLU MUHALEFET CHP îstanbul Millevtekili Kemal Derviş ile danışmanı Yusuf Işık'ın hazırladığı "Çağdaş Sosyal Demokrasi ve Türkiye" raporunda "ulus devlet çerçevesinde poütika belirleme alamnın daraldığT savunulurken, Atatürkçü-sosyal demokrat sentez öneriliyor. Raporda; "Sosyal demokrat-BberaJ yaklaşım farkı" başlığı altında da şu görüş dile getiriliyor: "Liberal sağ da devietten yakınmaktadır. Ama liberal, özeüikle ültra-liberal sağuı bu konudaki yaklaşunı devietin işlevierinin büyük bir bölümünü kaldırmaya yönetiktir. Oysa çağdaş sosyal demokrasi, etkin bir devietin varhğuu, kamu gücünün beürti kritik işlevierini yerine getinnesi bakımından vaşamsal görmektedir. Bu işlevierin başhcalan arasında piyasanın işleyişüıiıı düzenlenmest sosyal refahuı sağlaıunası ve bilim ve teknolojinin geuşmesine katkıda bulunmak yer almaktadır." CHP Tekırdağ Milletvekili Enis Tütüncü, grupta yaptığı bir konuşmada "sentez" arayışlannın yeni olmadığını "Anadolu solu" konusundaki çalışmalannın bu içerikte olduğunun altını çiziyor. 30 milletvekilinin imzaladığı "CHP'nin iktidar yürüyüşü hareketi" bildirisinde, "kalkmma sorununu çözmenin" önemi vurgulanıyor. "KüraeHeşmeniıı zararlannm en aza indirilmesi amacıyla ülkenin üretinı olanaklaruun artnnlması, üretici güçlerin geüştirilmesj" gereği üzerinde duruluyor. Hurşit Güneş ve arkadaşlannın "Yeniden CHP hareketi" de "2. ortanın solu" için yola çıkıyor. • Raporu hangiamaçla hazırladuıız? • Dünyada sosyal demokrasi ye- ni bir dönüşüm süreciyle karşı karşı- ya. Küreselleşme süreci çok hızlı ve büyük değişiklikler getiriyor. Bu sü- reci, istense bile durdurmak mümkün değil. Dolayısıyla bugünkü şekliyle bü- yük tehlikeler taşıyan ama aynı zaman- da önemli potansiyeller de içeren kü- reselleşmeyi insanlık yaranna bir sü- rece dönüştürme gereği ortaya çıkı- yor. Bunun için solda yeni bir reform dalgası gündemde. Bu doğrulruda özellikle Avrupa sosyalist ve sosyal demokrat partileri neo-liberal politi- kalara alternatifoluşruracak kapsam- lı çözüm arayışlan içinde. Türkiye'de sosyal demokrasi açısından hem bu sürece katkıda bulunmak, hem de Tür- kiye koşullannda sosyal demokrat yaklaşım ve politikalan belirginleştir- me ihtiyacı var. • Ekonomide de\1ete bakıs önem- li aynşma noktalanndan biri_ t/ Ekonomide devietin işlevine iliş- kin olarak bu ihtiyacı şu 4 başlıkta top- layarak ortaya koymakta yarar var: Birincisi, en çok yoksullan vurduğu kesin olan ekonomik krizleri önleye- cek ve sürdürülebilir yüksek büyü- meyi sağlayacak, kurallı piyasa eko- nomisine dayalı bir yönetim; ikinci- si, çağdaş sosyal refah devleti çerçe- vesinde yoksullukla mücadele, gelir dağılımını iyileştirme ve firsat eşitli- ği; üçüncüsü, kritik alanlann çoğun- CHP soldan uzaldaşü C HP îstanbul Millervekili Ziilfü Livaneo, CHP'nin sol kimliğinden uzaklaştığım söylüyor. "Birçok sorun var partide ama temel sorun partinin sol kimliğinden uzaklaşmış olmasL CHP Ziilfîi LivaneB emekçilerin, yoksul insanlann, ezilenlerin sözcülüğünü yapanuyor. Tarihsel bir kayma söz konusu" diyor. Partinin gençlerin çekim merkezi olamadığını, yönetimin çok yaşlandığını vurgulayan Lıvaneli, "3.5 yıl sonraki seçimlere bu kafayta gidilirse sonuç hüsran olacak gibi görünüyor" diyor. Livaneli'ye sorulanmız ve yanıtlan şöyle: - Sizce Baykal, genel başkanlığı bırakmah mi? - Ben olsam bırakırdım. Partinin önünü açar, daha gençlere bırakmaya çalışırdım. Sorumluluklan kaptan olarak üstlenirdim ve partiyi halkla daha iç içe hale getirirdim. Demokrasilerde liderler gelir gider. Simitis bırakabiliyor da, bu niye bizde olmasın? CHP'de bugünkü model biraz başöğretmen ve çocuklan gibi. Meclis grubunda, PM'de bir şey tartışılamıyor ve biraz başöğretmeni dinler havası var. - CHPti baa mffletvekUleri tarafindan seçünde çahşmayıp, sonrasuıda ekştiri yapmakla suçlaruyorsunuz™ - Seçimlerde çok büyük özveriyle çalıştığımı çok iyi bilen insanlar var. Yalnız kendi seçim çevTemde değil, kasabalarda, köylerde dağ başlannda çabştım. O yüzden bunu söyleyenler ya bilmiyor ya da gerçeği saptınyorlar. Eğer bugüne kadar bekleyip de seçim sonucunun ardından çıkıp partiyi eleştirseydik, bu çok yanlış olurdu ama burllan çok uzun zamandır söylüyoruz. Bizzat genel başkanla konuşmalanm oldu. Milletvekillerine mektuplar yazdım. Ama politikalarda bir iyileşme olmayınca bu kez kamuoyunda da konuşmak mecburiyetinde kaldık. - Kemal Derviş'in yönetimden istifasmı nasü değerlendiriyorsunuz? - Kendi karan ama bence doğru yaprı. Çünkü yönetim sorumluluğu taşıyordu, bunun gereğini yaptı. Seçim sonuçlannı başansız buhnuştu. Karanna saygı göstermek lazım ama bunun bir siyasi hareket, hizip olmadığını kendisi defalarca söyledi, ben de öyle düşünüyorum. Derviş'in sözünü ettiği sentez zaten var. Türkiye'de laiklik, çağdaşlık, AB ve sol için verilen mücadeleleri birbirinden ayırmak anlamsız. Biz her zaman Atatürk ilkelerinin takipçisi. savunucusuyuz ve solcuyuz. Ömrümüz boyunca böyle yaşadık, şimdi niye ayıralım ki onlan. da yalnızca ulus devlet çerçevesinde karar almanın açıkça yetersk kaldığı bir dünyada ulus devietin yanı sıra uluslararası dayanışmaya dayalı bir kamu gücünün oluşturulması; dör- düncüsü de, bilgi ekonomisine geçiş. • Atatürkçülükle sosyal demokrasi- yi bağdaşorma çabasından kaynalda- nan "sentez"in zoriama olduğu ekş- rjrileri yapıkh. Bunlan nasıl değerlen- diriyorsunuz? t/ Özünde Atatürkçülükle çağdaş sosyal demokrasinin çelişmeyip Tür- kiye koşullan bakımından tamamla- yıcı oldugunu düşünüyorum. Türki- ye'de Atatürk'ün olağanüstü bir öngö- rüyle başlattığı çağdaşlaşmaya, mo- dernleşmeye bugün de ihtiyacımız var. Diğer taraftan, evrensel çağdaş de- mokrasinin gerektirdiği her şey zaten Atarürkçülükte var, demek de gerçe- ği yansıtmaz. Burada söz konusu olan Atatürkçülükle çağdaş sosyal demok- rasiyi yan yana koymak değil, bu iki bileşen temelinde Türkiye koşulla- nnda evrensel çağdaş sosyal demok- rasiyi hayata geçirmek. Bunun için böyle bir senteze ihtiyaç var. • Bunlarzaten CHP programında var, dhenler de oldu» • Programın, genel çizgiler ola- rak bu doğrulruda olmasının yeterli sa- yılamayacağını, politika tercihlerini be- lirginleştirmeye, somutlaştırmaya ve hızla değişen dünya koşullan karşısında daha etkili kılmaya yönelik bir tartışmaya ihtiyaç oldugunu düşünüyorum. • Raporda her ne kadar "sosyal demokrat" "neo-Bbe- ral" aynmı vıırgulansa da, Der- viş'in neo-liberal olduğu eleş- tirileri dile getirildL. • Içerikten çok başka konu- lara yönelip suçlama üretilen durumlarda bunun çağdaş sos- yal demokrasiyi Türkiye'de et- kili kılmaya hizmet etmeyece- ği açıktır. Taslaktaki görüşle- rin neo-liberal olduğu düşün- cesi hem metindeld tamamen aksi yöndeki çok açık düşün- celer, hem de dünyada bu ko- nuda geçerli normlar açısın- dan kabul edilmesi mümkün ol- mayan bir yaklaşım. Taslak öncelikle neo- liberal politi- kalara etkili alternatifler üre- tilmesi doğrultusunda bir tar- tışmaya katkıda bulunmayı amaçlıyor. 21. yüzyd perspek- tifini çok ileri bir eşitlik teme- linde yakalama gereğini vur- guluyor. Yeniden CHP Hareketi içinde yer alan Hurşit Güneş, 'CHP yenilenmeli' diyor 'Ikiııoi bir ortanm sohı hareketi' Sl /eçimler sonrasında parlamento dışında arayışlarmı sürdü- ren gruplardan biri de, "Ye- niden CHP Hareketi". Bu hareket içinde yer alanlar- dan Hurşit Güneş, "siyase- ti birflerine karşı değfl, bir şeyleri değiştinmek ve çö- züm üretmek için yapma" gereğini vurguluyor. "CHPyenilenmen,genç- kşmeh" diyor. ^enidenCHPHareketP başhklı metinde de, tt Tıpkı diğershasalcrgarıimıalargibi CHPgün- cel toplumsal sorunlardan ve takplerden kop- tukça, güç kaybetme süreci hızlanacaktır. >i- hayet her organizma gibi onun da yaşamı son Hurşit Güneş bulabüir" deniliyor. CHP'nin çizgisi ve poli- tikalan konusunda da şu görüşlere yer verili- yor: "CHP rejime iüşkin hakh duv'arhhklarnu, si- yasetinin görünen ekseni ya da söyiemi haline getirdikçe oy kaybetmekredir. Örneğin, laiklik hakh, ancakgünümüzün ağırekonomik koşul- lan albnda ezilen ve sahipsiz bn-akılan dar ge- Brti kesimkrde tek başına siyasal bir çekim ala- m yaratamayan bir duyarhnktır. 1970'fi yıllar- daCHP, 'Atatürk devrimlerini savunan' kurum ohnasmm gereklerine sahip çıkarak, ancak bu devrimlerin tabandan gelen toplumsal hare- ketkr ohnadığı gerçeğmi de unutmayarak. çağ- daşhk mücadelesinin demokratikleştirilmesini savunmuş veçok ciddi bir siyasi dönüşümü ger- çekkştirmişti. 'Halka rağmen değil, halkla be- raber devrimler" tezi bunu ifade ediyordu. Di- ğer bir deyişle CHP, aydmlar hegemonyasmdan kurtularak halkm özlediği bir çağdaşhk ütop- yasını amaçbyordu. Bu, mürhiş bir sentezdi Günümüzde maalesef bu sentezin parti içi ve parti dışmdan farkh kesimlerce baltalandıgı bir süreç yaşanmakta,CHP bu süreç içinde ha- sara uğramakta, uğranlmaktadır." "Yeniden CHP Hareketi". çıkış olarak "lor- tanm sohı"nu öneriyor: "1970'H yülarda CHP devletpartisi olmaktançıkarak halkın. özellik- le de yoksuüann partisi haline gebniştL Bu ger- çekler ışığında. CHP'de ikinci bir ortanm sohı hareketine gereksinim duyulmaktadır. Böyle- si bir hareket partivi sola açnıah. toplumsal ke- simlerle kucaklaşormahdu*. Yeniden CHP Ha- reketi, ikinci bir ortanın solu hareketidir" Genel ıa$kanlık eçimlerden sonra CHP içindeki çeşitli taraflar raporlar hazırlayarak, grup toplantısında aynn- tılı konuşmalar yaparak görüşlerini ortaya koy- du. Tartışmanın görünen yüzünde partinin yaşadığı tı- kanma, oy kaybı ve çıkış yollan yer alırken arka plan- da genel başkanlık yanşı sürüyor. îstanbul Millervekili Kemal Derviş yönetimdeki gö- revlerinden istifa etti, ancak bu aşamada yanşa gir- meyeceği mesajını veriyor. Suskun kalarak gelişmeleri izliyor. Muhalifler arasından HakkıAkahn,MehmetToman- bay, Berhan Şimşek'in adlan kulislerde dolaşıyor. Bir ara îstanbul millervekili Kemal Kıhçdaroğhı'nun adı da gündeme geldi; ancak "30'lar" arasında yer alan Kılıç- daroğlu, olağanüstü grup toplantısından sonra geri çekil- di. Grup Başkanvekili Haluk Koç'un adı daha sonraki aşamalarda gündeme gelebilecek bir genel başkan adayı olarak kimi çevrelerde dile getiriliyor. Parlamento dışın- dan Ertuğrul Günay, Hurşit Güneş, ErolTuncer gibi isim- ler anılıyor. Geçiş dönemi formülleri içerisinde bazı "abi" formülleri de gündeme getirilirken grup başkan- vekili AH Topuz'un adı anılıyor. Yönetime muhalif tavnnı grupta açıkça ortaya koyan, ancak muhaliflerin bildirilerine imza atmayan Hasan Feh- mi Güneş de gelişmeleri izliyor. "Bizim muhaÜf&ğimizi, yönetime dönük eleştirilerimizi göstermemiz için bü- dirrve imza atmamıza gerek yok" diyen Gaziantep mil- letvekili Abdülkadir Ateş de aynı yaklaşımı sergiliyor. MUSTAFA SARIGUL: Sentedere karnımıztok seçimlerden büyük bir başanyla çıkan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül'ün da adı genel başkan adaylan arasında amlıyor. Sangül de, il il dolaşarak bu yönde mesajlar veriyor. Mustafa Sangül, "Genel başkanhğa aday olacak mısınız" sorumuza, "Genel başkanhk kişilerin kendi vervceği bir karar değüdir. Önemli olan CHP'nin Türkije'de iktidar olabümesi ve buna uygun polibkalann hayata geçirilmesidir. Milyonlarca insan Türldye'de CHP iktidannı özledi, bekhyor. Şahıslann genel başkanlığı değil, partinin başaniı ounası daha önemKdir" yanıtını veriyor. Peki CHP'nin sorunlan nasıl aşılacak? Sorun ideoloji mi, kadrolar mı? Sangül bu soruya da şu yanıtı venyor: "CHP, Atarürk'ün kurduğu partidir. tdeolojisini Atatürk ilkelerinden almaktadır. Bu ilkeler, partimizüı amblemi olan altı okta semboüze edflmiştir. CHP'nin ideolojisini tarbşmak, Atatürk ilkelerinin de doğnıluğunu tarüşmak olur. Bunu kabul edemeyiz. Önemli olan, bu ilkeleri hayata geçirmekte, güncelleştirmekte başanh olabümektir. Bunu veterince başaraburvor muyuz, bu tarusdabüir. CHP kadrolan içinde çok deneyimH Idşfler var. Bu deneyimleri toplumun güncel ihöyaçlanna çözüm üretme konusunda ne kadar çok değertendirebilirsek, o kadar çok başanh olabüeceğimize inanıyorum." 'Pervlş CHP'yi tanıyamamış' Sangül, Kemal Derviş'in sentez önerisine tepki gösteriyor: "Nejin sentezinden söz ediyor Kemal Derviş? Anladığım kadarryia Atatürk ilkeleri ile sosyal demokrasinin sentezL CHP'deki Atatürk ilkelerine sosyal demokrasinin ükelerini de ekleyelim, bir sentez oluşruralım. diyor. Demek ki Atatürk ilkelerini de, CHP'yi de tanıyamamış, anlay amamış. Üzüntü verici bir durum. Seçimlerde partiyi başansız görmek, bu başansızhkta kendisine hiçbir pay çıkarmamak ve sürekli yeni teorenıler geUştirmek. Buna kimsenin hakkı yok. Bu iş o kadar ucuz değil. Yeni teorüer üretmek yerine, Atatürk ilkelerini doğru yorumlamak, öğrenmek lazım. CHP'hlerîn bu sentezlere karnı tok. Kimse bulanık suda bahk aviamaya kaUaşmasm." 'Altı ok esklmez' Sangül, "Ata ok eskidi" yorumlanna da tepki gösteriyor: "Altı okun her biri Atatürk ilkelerini temsil edivür. Bu ilkeler Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleridir, değerleridir. Am okun eskidiğini söyiemek, Atatürk ilkelerini de inkâr etmektir, vvk sayTnakür. Bu düpedüz aymazhktır. Bunu iddia edenler en büyük zaran cumhuriy ete ve CHP'ye verdiklerinin farkmda olmahdu". Biz bu değerleri geliştirecegiz, değişen dünyaya ayak uyduracağız, yararh düşünceleri yurttaşlarla buluşruracağız. Önemli olan yurttaşlann takdirini kazanmak, onlarla bütünleşebihnek. Benim yerel seçimlerde Şişh'de kazandığnn başan da CHP'nin başansıdır. Demek ki politikalan doğru uygulayınca oluyor. Doğru modelleri ahp yaygmlaştumak lazua" YARIN: CHP, neden Doğu'da barajın altında? Bölge milletvekllleri çözüm İçin ne öneriyor?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle