Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 MAYIS 2004 PAZAR
HABERLER
DU1VW>ABUGUN
ALt SÎRMEN
Otuz Yıl Önce
Sevgili,
7 Mayıs, Cumhuriyet gazetesinin kuruluş da-
hadoğrusu gazetenin adının Yeni Gün'den Cum-
huriyet'edönüşmesinin yıldönümü. Heryıl 7 Ma-
yıs Nadir Bey'in deyimiyle, "matbaa"nın bahçe-
sınde kutlanır.
Davetlisi olmayan daha doğrusu davetiye gön-
derilmeyen, dileyen bütün arkadaşlann, dostla-
nn, okuriann çağnlı olduğu sıcak, sade ama he-
yecan verici bir kutlamadır bu.
Bahçeye uzun masalar konur, soğuk mezeler,
börek, döner kebap ve biradan oluşan mönü ge-
lenlere sunulur. Gazete çalışanlan Türkiye'nin çe-
şitli yerierinden gelen okurlar, dostlar, birzaman-
lar Cumhuriyet'te olup başka gazetelere gitmiş
olan arkadaşlar, emekli dostlar bir araya gelirler.
Bahçede başlayan sohbet içeri taşınır, gelen
dostlar odalara doluşuriar, muhabbet koyulaşır.
Günün konulan ele alınır, yitirdiğimiz dostlar
anılır, yıllanmış anılar canlanır.
7 Mayıs Cumhuriyet şölenidir.
Cuma günkü, 7 Mayıs kutlamasına gidemedim.
Çekimim vardı, sabah erken başlayan çekim ça-
buk biter yetişirim sandım olmadı, aksilikler çık-
tı, çekim uzadı, bittiğinde artık grtsem de kimse-
yi bulamayacaktım. Üstelik de NTV Radyo'daki
programa zor yetiştim.
Yaşarsam ve de kısmet olursa inşallah gelecek
yıla....
• • •
Bu kutlamaların ilkine otuz yıl önce 1974'te ka-
tıldım.
Yıllardır çalışmayı düşlediğim Cumhuriyet ga-
zetesine gireli daha iki hafta olmuştu.
Mehmet Barlas'ın TRT'de görev yapmak için
aynlması üzerine üçüncü sayfadaki dış politika
sütunu boş kalmıştı.
0 sırada, Uğur Mumcu ve Mustafa Ekmek-
çi ile birlikte, Kemal Biselman ın "Yeni Ortam"
gazetesinde çalışıyordum.
Bir gün hep düşlediğim olayın gerçekleştiğini
telefonda Oktay Kurtböke haber verdi. Nadir Bey
görüşmek içın beni çağırıyordu.
Mart ayının yirmi ikisiydi.
Nadir Bey'in odasına girdim. O kadar heyecan-
lıydım ki sonradan o konuşmanın bütün aynntı-
lannı hiç hatıriamayadım, her şey rüyada gibi ce-
reyan etti. Yalnızca şu cümlesini hatırlıyorum:
- Yazılannızı izliyorum, beğeniyorum, bizimleça-
lışır mısınız?
Bir de şu sözlerini:
- Aslında Uğur Mumcu'yu da çok istiyorum
ama şimdilik kadroda yerimiz yok, çok yakında
onu da alacağız inşallah.
Kemal Biselman Cumhuriyet'e gideceğimi öğ-
renince mukaveledeki feshi ihbar süresini hatır-
lattı. Sözleşme gereği bir ay daha yazacaktım.
22 Nisan günü Yeni Ortam gazetesinde, son ya-
zım çıktı. 23 Nisan 1974'te de Cumhuriyet'teki ilk
yazım.
Nadir Bey'in beni gazeteye çağırmasında, ll-
han Selçuk ve Oktay Kurtböke'nin de büyük et-
kisi olmuştu.
Nadir Bey kararlannı kendi verirama güvendi-
ği arkadaşlannı da dinlerdi.
Nitekim daha sonralan, Mustafa Ekmekçi'nin
de Cumhuriyet'e gelmesinde, Nadir Bey'in gü-
vendiği Necdet Uğur, Uğur Mumcu ve şimdi
burada adını vermek istemediğim bir başkasının
da etkisi olmuştu.
• • •
Neyse Sevgili, benim yaşamımda dönüm nok-
tası olan ve bana hâlâ rüya gibi gelen Cumhuri-
yet'e giriş öykümü uzattık. Gelelim 7 Mayıs'ın
anlamına.
Osmanlı Meclisi Mebusanı'nın üyesi olan ga-
zeteci Yunus Nadi, Mustafa Kemal'i Selanik
günlerinden beri tanımaktadır. Ikisi de Ittihat Te-
rakki üyesidirler.
Yunus Nadi, Yeni Gün gazetesini çıkarmakta-
dır ve 16 Mart olayından sonra, 1920 yılının Ocak
ayındatoplanıpMisakı Milli'yi Ahdı Milli adıyla ka-
bul eden son Meclis dağıtılınca, Yunus Nadi An-
kara'ya kaçıp Kurtuluş Savaşı'na katılır. Matba-
asını da kaçırtmayı başanr.
Yunus Nadi, artık Büyük Millet Meclisi üyesi-
dir, Mustafa Kemal'inyakınçevresiiçindeyeralır
ve Yeni Gün'ü Ankara'da yayımlamayı sürdürür.
Zafer'den sonra gazete tekrar Istanbul'a taşı-
nacaktır. Cumhuriyet daha yeni ilan edilmiştir,
Yunus Nadi Bey BMM'deki yerini korumaktadır.
Mustafa Kemal, Yunus Nadi Bey'e ne yapaca-
ğını sorar, o da projesini anlatır.
- lyi, der Mustafa Kemal ama gazetenin adı Cum-
huriyet olacak.
- Eh cumhuriyeti ilan ettik ya der Yunus Nadi.
Mustafa Kemal'in yanıtı ilginçtir:
- Bu yetmez, onun daha çok korunup savunul-
maya ihtiyacı olacaktır.
Ve 7 Mayıs 1924 günü Cumhuriyet gazetesi ya-
yına başlar.
Cumhuriyet'in adının öyküsü, amacını da çok
güzel açıklıyor.
Cumhuriyet 80 yıldır bu yolda yürüyor ve ona
olan ihtiyaç hâlâ sürüyor.
DEVREN SATILIK
Ülke standartlarının çok üstünde, dünya
standartlarının zirvelerinde yanşmakta olan
köklü bir eğitim kurumu, emeklilik nedeniy-
le sahibinden devren satılıktır.
Tel: 0537 267 80 73
EVDEN EVE NAKLİYAT
Şehiriçi - Şehirlerarası
Sigortalı - Ambalajlı nakliyat yapılır
Tel: 0537 2192720
Cumhurbaşkanı, değişikliği onaylarsa yargıya 20 yıldır damgasını vuran DGM'ler tarihe kanşacak
bir dönemkapanıyor• Başbakan Erdoğan,
Abdullah Öcalan, DEP,
Sıvas katliamı sanıklan,
faili meçhul cinayetlerin
sorumlulan ve siyasetçiler
hep DGM'de yargılandı.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se-
zer. TBMM'de kabul edilen anaya-
sa değişikliği paketını onaylarsa yar-
gı sisteminin 20 yılına damgasını
vuran DGM'ler tarihe kanşacak. Ka-
muoyunda hep tartışılan DGM'Ier-
de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan.
Abdullah Öcalan. Sıvas katliamı ve
gazetemız yazarlannın da aralann-
da bulunduğu faili meçhul cinayet-
lerin sorumlulan ve bırçok ünlü yar-
gılandı.
"Devletin iilkesi ve millethie bölün-
mez bütunlüğü, Cumhurhetaleyhi-
ne işlenen ve doğrudan doğruya dev-
ietin iç ve dış güvenliğini ilgilendiren
suçlara bakmak" üzere kurulan
DGM'ler, Türkiye'de yargi sistemin-
de 12 Mart ve 12 Eyîül dönemi ol-
mak üzere ikı kez gündeme geldi. An-
cak, Anayasa Mahkemesi, bu dö-
nemlerdeki düzenlemeleri ıptal et-
ti. 12 Eylül döneminde yenıden gün-
deme gelen DGM "ler, 1982Anaya-
sası'nın kabul edihnesiyle kuruldu.
DGM'lerin biri askeri, diğer ikisi
Kıyım sürüyor
İşçiler
açlık
grevinde
GAZİANTEP / İZMtT
(Cumhurhet) - AKP'li bele-
diyelerde ışçi kıyuru devam
ediyor. Gaziantep'te 172 işçi
işten çıkanlırken tzmit'te be-
lediye ışçileri dün 48 saatlik
açlık grevıne başladı.
28 Mart yerel seçımlerinin
ardından görev e gelen AKP'li
belediye başkanlannın ılk ıc-
raatlan işçi çıkartmak. Gazi-
antep'te de Belediye-fş Sen-
dikası üyesi Şahinbey Beledi-
yesı'nde 53, Nurdağı'nda48,
Sakçagözü'nde 16. Ya\oıze-
Ii'nde9,YeşıIdere'del8,Bü-
yükşahinbey'de 20. Araban'da
ise 8 olmak üzere toplam 172
vizeh işçi ışten atıldı.
Belediye Iş Sendıkası Şube
Başkanı Mehmet Kıhç. yet-
kili olduklan beledıyelerde
ortalama yüzde 25 ücret artı-
şı ve 1 ile 3 yıllık toplusözleş-
me imzaladıklannı belirtti.
Izmit'te ıse belediyelerde-
ki işten çıkarmalan protesto
etmek içın Belediye-îş Sen-
dikası Kocaeli 2 No'lu Şube
Başkanı Bayram Ozkan. yö-
netıcıler ve ışçi temsilcileri,
dün ikı günlük açlık grevine
başladılar. Özkan. "Belediye
emekçileri, içeride birikmiş
alacaklannı. tasarruf teşvik
paralannın ödenmesini bek-
lerken, işten çıkartmalar ve
sürgünle karşılaşıyorlar. Bu-
na müsaade etmeyeceğiz. Uy-
gulamalar, yasalara ve ana-
yasaya aykın bir durumdur.
Hukukçulan göreve davet edi-
yoruz" dedi.
Hâkim ve savcılar adliyedeki görevlerini sürdürecek
DGM'lerinyerini ağırceza alacak
ANKARA (CumhuriyetBürosu)
- TBMM'de kabul edilen anayasa
değişikliğini Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer'in onaylaması du-
rumunda, kalkacak DGM'lerden do-
ğacak boşluğun ağır ceza mahke-
meleriyle doldurulması gündeme
gelecek. Adalet Bakanı CemflÇicek,
DGM'lerin baktığı davalann ihti-
sas mahkemesi konumundaki ağır
cezaya devredilmesı üzennde dur-
duklannı söyledi. Anayasa değişik-
liğinin ardından çıkarhlacak birya-
sayla, DGM'lerin görev alanına gi-
ren ve halen süren davalann belir-
sıvil yargıç ohnak üzere üç kişilik he-
yet olarak yargılama yapacağına iliş-
kin düzenleme 1999 yılında değiş-
tinlerek askeri hâkimlerin görevine
son verildı.
Başbakan'ı da yargdadı
DGM'lerde yargılanan ve kamu-
oyunun yakından ızlediği davalardan
bazılan şöyle:
^ Abdullah Öcalan, Ankara 2
No'lu DGM tarafından 1999 yılın-
da Imralı Adası'nda yargılandı ve
lenen mahkemelere nasıl aktanlaca-
ğı da saptanacak.
DGM'lerin kaldınlmasının ardın-
dan yapılacak düzenlemeyle, bura-
da görülen davalann hangı mahke-
melere nakledileceğine ilişkin sı-
nırlann belirlenmesi gerekiyor.
Adalet Bakanlığı'nda, DGM'lerin
baktığı dosyalann ihtisas mahke-
mesi konumundaki ağır ceza mah-
kemelerinde görülmesi görüşü ağır-
lık kazanıyor. Ajıayasa değişikliği-
nin gerçeldeşmesinın ardından ya-
pılacak yasal düzenlemeyle DGM'ler
kapatıhp buradaki dosyalar belirle-
ölüm cezasına mahkûm edildi. Mah-
keme. AB'ye uyum çalışmalan çer-
çev'esinde idam cezasının kaldınlma-
sının ardından. Öcalan "ın ölüm ce-
zasını, müebbet ağır hapis cezasına
dönüştürdü.
•* DEP davasında, Hatip Dicle,
Le\1a Zana, Orhan Doğan ve Selim
Sadak 15"er yıl ağır hapıs cezalan-
na mahkûm oldu. 2003 yılında baş-
layan yenıden yargılama sonunda
da 1994 yılında verdiği karan yine-
ledi.
nen mahkemelere aktanlacak. Çıka-
nlacak yasada. hangi dosyanın han-
gi aşamada nereye gönderileceğı de
belirlenecek. DGM'de görev yapan
hâkım ve savcılar da adliyelerde gö-
revlerini sürdürecekler. Adalet Ba-
kanı Cemil Çiçek, DGM'lerin bak-
tığı dosyalara bakacak mahkeme-
deki savcı \e hâkimlerin, adliyede-
ki meslektaşlanndan daha yetkili ve
etkili olacağını duyurmuştu. Çiçek,
DGM'lerin kalkması durumunda
kurulacak yeni ağır ceza mahkeme-
lerinde de DGM kapsamındakı suç-
lara bakılabıleceğini kaydetti.
^ Diyarbakır DGM. Recep Tay-
yıp Erdoğan'ın tstanbul Büyukşehir
Belediye Başkanı olduğu dönemde
Siirt'teki birkonuşmasıyla ilgili açı-
lan davayı 1998 yılında sonuçlandırdı.
Mahkeme. "hallo, din ve ırk farkh-
hgı gözeterek kin ve düşmanhğa tah-
rik ettiği" gerekçesiyle Erdoğan'ı
10 ay hapis cezasına çarptırdı. Er-
doğan hakkında, 1992 yılında Ri-
ze'de ve 1993 yılında da Alman-
ya'nın Ausburg kentindeki konuşma-
İan nedeniyle soruşturma başlatılma-
sı üzerine, 2002 yılında Ankara'da
hareketli günleryaşandı. Erdoğan'ın
ifadesini alan eski DGM Savcısı
Nuh Mete Yüksd, tutuklama istedi,
ancak yedek hâkimlik talebi reddet-
ti. DGM Savcısı Ömer Suha Aldan,
soruşturmayı takipsizlikle sonuçlan-
dırdı.
• Necmettm Erbakan. 25 Şubat
1994 te Bingöl'de yaptığı konuşma
nedeniyle Diyarbakır 1 No'lu
DGM'de yargılandı. Mahkeme, 10
Mart 2000'de Erbakan'ı 1 yıl hapis
cezasına mahkûm etti.
^ Eski Sincan Belediyesi Başka-
m Bekir Yıkiız, olaylı "Kudüs Ge-
cea" davasında, toplam 4 yıl 7 ay ağır
hapis cezasına çarptınldı.
• Sıvas'ta 2 Temmuz 1993'te
meydana gelen ve 37 kişınin öldü-
ğü katliamla ilgili davanın 3. kara-
nnda, sanıklardan 33ü idam ceza-
sına mahkûm oldu.
• Cniversite harçlanna yapılan
zammı protesto etmek amacıyla
TBMM Genel Kurul Salonu'nun iz-
leyici locasında "harçlara hayır"
pankartı açan "kalemli çete" üyesi
öğrencılerin yargılandığı dava,
DGM'de görüldü.
• FethuDah Gülen. Ankara 2 No'hı
DGM'de hakkında açılan davanın
duruşmalanna ABD'de olduğu içın
katılmadı. DGM, da\anın kesin huk-
me bağlanmasını, af yasası uyann-
ca erteledi.
'GençKkten Atatürk Sevgisiyle Cumhurbaşkanımıza' yazıh ba>Tak Samsun'dan törenleyola çıkn. (.\A)
19 Mayıs'ta Ankara'da Cumhurbaşkanı Sezer'e sunulacak
Sevgi Bayrağı yola çıkü
SAMSUN (Cumhuriyet) -
Türk gençliğinin Atatürk'e bağ-
lılığının simgesi olan "Sevgi
Bayrağı'', Ankara daki 19 Ma-
yıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve
Spor Bayramı törenleri sırasın-
da Cumhurbaşkanı Ahmet Nec-
det Sezer'e sunulmak üzere dün
Samsun'dan törenle yola çıka-
nldı.
Atatürk'ün Ulusal Kurtuluş
Mücadelesi 'ni başlatmak üzere
Samsun'a çıkışının 85. yıldö-
nümü ve Sevgi Bayrağı 'nın yo-
la çıkanlması nedeniyle Doğu
Park'ta bulunan Bandırma Va-
puru alanında "Atatürk'ü An-
ma ve 64. Gençlik Bayrak Ko-
şusu" töreni düzenlendi. Töre-
ne, Garnizon Komutanı Tümge-
neral KemalAy, Büyükşehir Be-
lediye Başkanı Yiısuf Ziy-a Yıl-
maz, Cumhuriyet Başsavcısı
AhmetGökçınar. Ondokuz Ma-
yıs Ünrversitesi Rektörü Prof.
Dr. Ferit Bernay ve çeşitli ku-
ruluşlann temsilcileri ile yurt-
taşlarkaöldı. Sporculareşliğin-
de, müze gemi Bandırma Vapu-
ru'ndan ındirilen Sevgi Bayra-
ğı, Vali Mustafa Demir'e teslim
edildi. Kutlama telgraflannın
okunması ve konuşmalann ar-
dından bayrağı teslim alan atlet-
ler Anıt Park'taki Atatürk Anı-
h 'nın çevresinde koştuktan son-
ra Kavak ilçesine doğru yola
çıktılar. Gece Havza ilçesinde-
ki Atatürk Evi'nde bekletilen
bayrak bugün Samsun-Amas-
ya il sınınnda düzenlenecek tö-
renle Amasyalı atletlere teslim
edilecek. Üzerinde, "Gençfikten
AtatürkSevgisijie Cumhurbaş-
kanınuza" yazıh ba>Tak, daha
sonra Tokat, Sıvas. Erzincan,
Erzurum, Kayseri, Nevşehır,
Kırşehir ve Ankara'ya ulaştın-
lacak.
Se^'gi Bayrağı 19 Mayıs gü-
nü de Ankara daki Atatürk'ü
Anma Gençlik ve Spor Bayra-
mı törenleri sırasında Cumhur-
başkanı Sezer'e sunulacak.
UMUT DAVASI DEVAM EDİYOR
En çok dava açılan
isimBeşikçioldu
• DGM'de hakkında 100'ün üzerinde dava
açıldığı yazar İsmail Beşikçi hakkında en çok dava
açılan kişi oldu.
^ Gazetemiz yazarlan Uğur Mumcu, Prof. Dr.
Ahmet Taner Kışlalı. Prof. Dr. Muammer Akso>' ve
Doç. Dr. Bahriye Üçok'un öldürülmesi olaylannı
da kapsayan "Umut" davası, Yargıtay'ın bir kısım
sanıklar yönünden bozma karan vermesinin
ardından Ankara 2 No'lu DGM'de devam ediyor.
• Istanbul DGM, Akdeniz'in uluslararası
sulannda 3.1 ton uyuşturucu yüküyle batmlan
"Kısmetim I" ve 14 ton uyuşturucuyla ele
geçirilen "Lucy S" gemileriyle ilgili davalan
gördü.
tf Avrasya Feribotu'nu içindekı 211 yolcu ve
mürettebatla tstanbul'a kaçıran Ceçen eylemciler,
tstanbul DGM'de yargılandı.
• Sabancı Holding Yönetim Kurulu üyesi
Özdemir Sabancı'mn öldürühnesi da\ası da
DGM'de görüldü. Eski millervekili Eyüp Aşık,
Alaattin Çakıcı ile telefon görüşmesi yaptığı
iddiasına ilişkin "cürüm işlemek için oluşrurulan
çete mensubuna yardım ettiğj" gerekçesiyle
yargılandığı davada beraat etmişti.
SusuriukdaDGM^de.»
• Susurluk kazası sonrasındaki iddialarla ilgili
eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekilı İbrahim
Şahin. eski MtT görevlisı Korkut Eken ile Haluk
Kırcı, Yaşar Öz, AH Fe\-zi Bir ve Sami Hoştanın da
aralannda bulunduğu 14 sanık da tstanbul
DGM'de yargılandı.
• Yasadışı ÎBDA C liden "SaUh .Vlirzabejoğlu''
kod adlı Salih tzzet Erth'ş de u
anayasal düzeni silah
zonı>1a değiştinneye kaUaşmak" suçundan
müebbet ağır hapis, cezaevınde patlayıcı madde ve
silah imal ettiği gerekçesiyle de 20 yıl ağır hapis
cezasına çarptınldı.
• tstanbul'da 15 Kasım 2003'te Şişlı'deki Beth
tsrael ve Beyoğlu'ndaki Neve Şalom sinagoglan,
20 Kasım 2003'te Beyoğlu'nda tngiltere'nin
tstanbul Başkonsolosluğu ile Beşiktaş'takı HSBC
Bank Genel Müdürlüğü binasuıa yönelik bombalı
saldınlara ilişkin haklannda dava açılan 50'si
tutuklu 69 sanık hakkında açılan davanın
görülmesine henüz başlanmadı.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
TEŞEKKUR
Oğlurruz Uygar Nevruz'un amelıyatını başanyla
gerçekieştıreı İU Cerrahpaşa Tıp Fakültesı Çocuk Cerrahısi
Anabılım Oalı öğretım Üyesi Sayın Prof. Dr. M. Nüvrt
SARIMURAT ve ekibıne teşekkür edenz...
Sevim-Celal NIEVRUZ
Amerika'nın CNN International ve
Fox News televizyonları, önceki gece
Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in
ve önde gelen komutanlann Senato ve
TemsilcilerMeclisi'ndekikomiteler ta-
rafından sorgulanmalannı canlı olarak
yayımladı. Tüm dünya kamuoyu önün-
de yayımlanan bu sorgulama birçok
bakımdan öğreticiydi. Birinci öğretici
yanı, işkence iddiasının ortaya çıkma-
sının hemen ardından ABD kamuoyu-
nun ayağa kalkmasıydı ve işkenceci-
lerden hesap sorabilecek bir ortamın
yaratılmasıydı.
Rumsfeld ve ABD ordusunun önde
gelen generallerinin karşılaştıklan so-
rular karşısında kıpkırmızı olan yüzle-
ri ve kekeleyerek cevap veren sesleri
görülmeye değerdi. ABD halkının tem-
silcileri onlardan hesap sorabiliyordu.
Bir iiginç tablo ise bu sorgulama sıra-
sında ortaya çıkan seçilmişlerin üs-
tünlüğüydü. ABD Senatosu'nun üye-
leri Savunma Bakanı'na ve ordu ko-
mutanlanna çok ağır eleştiriler yönel-
tiyoriar ve cevap istiyorlardı. Dünya-
nın en güçlü ülkesinin Savunma Ba-
İşkenceciden Hesap Sorabilmek
kanı ve dünyanın en güçlü ordusunun
komutanlan boyunlan büikük, hesap ve-
riyorlardı. Hesap verdikleri ise ülkenin
seçilmiş temsilcileriydi.
ABD Savunma Bakanı ve ordu ko-
mutanlannı sorgulayan senatörlerin
her birinin tepkisi ve tavn farklıydı. "Siz
bizi dünyanın gözü önünde rezil etti-
niz. Artık nezaman istifa edeceksiniz"
diyen de vardı, "Ordumuz Irak'ta şe-
refli ve kutsal bir mücadele yürütüyor.
Buyapılanlarordumuzun tümünü bağ-
lamaz ve Amerikan tarzı bir davranış
değildir. Gördüklerimizden sarsıldık"
diyen de. New York Senatörü Hillary
Clinton'ın sorusu da çarpıcıydı: "Siz
Afganistan 'dakisavaş esirieriiçin Ce-
nevre Konvansiyonu'na uymayaca-
ğınızı açıkladınız. Bu tablonun ortaya
çıkması aynı anlayışın birparçası de-
ğil midir?" Fotoğraflann ortaya çık-
masının hemen ardından bu kadar kı-
sa bir süre içinde böylesine bir sorgu-
lamanın yapılabilmesi, kendi yaşadık-
larımıza bakınca iiginç değil miydi?
Türkiye'de işkencecisine "işkence-
ci" dediği için birçok insan mahkûm
edilmişti. Bırakın hesap sormayı, işken-
ceciler hesap sormaya devam ediyor-
du. Türkiye'de kitapçı raflan, işkence-
leri anlatan öyküleıie doludur. Hiçbiri-
nin hesabının sorulmadığı bu ülkede
hakkında işkence iddialan bulunanla-
nn çoğu şimdi birçok üst düzey gö-
revde bulunuyorlar.
ABD'nin seçilmiş insanlan, önceki
gece tüm dünyanın gözü önünde ger-
çek işkencecilerden hesap sordular.
Üstelik bu hesap sorma canlı olarak
televizyonlardan yayımlandı. Irak'ın El
Garib Cezaevi'ndeki rezilliği yapanlar,
sonunda bir işgalin maşalan. ABD iş-
galci güçleri direnen Iraklılara bir se-
neden fazla bir zamandır çok ağır iş-
kenceler yapıyorlar. Yargısız infazlar
gerçekleştiriyorlar. Sivilleri bombalar-
la imha ediyorlar. Çok büyük insanlık
suçlan işliyorlar. Bu suçlan işlemeye de
devam ediyorlar. Işkencenin yalnızca
El Garib Cezaevi'nde yapılanlarla sı-
nıriı olmadığını biliyoruz. Bunların asıl
sorumlusu da başta Başkan Bush ol-
mak üzere tüm ABD yönetimidir. İşken-
ce suçu onlara aittir. Bu nedenle bi-
rinci dereceden hesap verecek olan on-
lardır.
• • •
Savunma Bakanı Donald Rums-
feld'den hesap soran ABD'Iİ senatör-
lerin masum oiması mümkün mü? On-
lann birçoğu da bu haksız ve vahşi iş-
gale onay vermişlerdi. Bir kısmı Rums-
feld ve generalleri sorgularken bile
haksız işgali destekleyen konuşmalar
yapıyoriardı. Yine de yapılan işkence-
lerin üst düzeydeki sorumlularından
hesap soracak bir sistemleri vardı. Bu
olayın iiginç noktalanndan birisi de ik-
tidardaki Cumhuriyetçi senatörlerin
de, muhalefetteki Demokrat senatör-
lerin de, Rumsfeld'den hesap sormak
istemeleriydi. Rumsfeld'in kendi par-
tilerinin bakanı oiması çok da fark et-
miyordu.
Işkencelerin asıl sorumlusu olan
ABD Savunma Bakanı Donald Rums-
feld'in ve işgali yöneten komutanlann
dünya kamuoyu önünde sorgulanma-
sı etkileyiciydi. Bu sorgulamanın iş-
galci ABD'nin işlerini zortaştıracağı da
bir gerçek. Bu sorgulamayla birlikte
Bush yönetimi bir ağır darbe daha al-
mış bulunuyor. önümüzdeki sonbahar-
da yapılacak seçimlerde Bush'un baş-
kanlığı yeniden kazanabilmesi artık
iyice imkânsız hale geliyor.
• • •
Donald Rumsfeld ve Amerikan ge-
nerallerinin, ABD halkının temsilcilen
karşısında boyunlan bükük hesap ver-
melerini izlerken derin derin düşün-
celeredaldığımı söyleyebilirim. Birgür
diyorum, acaba bizim ülkemizde de
böyle sahnelere tanık olabilecek mi-
yiz? Işkencecilerimizden hesap sora-
bilecek miyiz?