25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 MAYIS 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA MLJJvUiıUlVJJl ekonomi(ocumhuriyet.com.tr 13 NOTDEFTERİ ZEKERtYA TEMtZEL Kalkınma modelinizi yaratın Marmaray'da imzalar atıldı • ANKARA(AA)Marmaray Projesi'nin Asya ile Avrupa'yı denizin aldndan birbirine bağlayacak demiryolu boğaz tüp geçişi inşaatının sözleşmesi im/alandı. Proje, düşük teklifi veren TaiseiKumagai GumiGamaNurol Ortak Cjirişimi'ne verildi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldınm imza töreninde yaptığı konuşmada, projenin 2OO8'deyaklaşık2.5 milyar dolar harcamayla tamamlanmasının planlandığını belirtti. Yıldırım, iki yöndc saatte 150 bin yolcu taşıma kapasitesine sahip olacak projenin dalıa sonra Istanbul'un raylı sistemlcriyle entegre edileceğini bildirdi. Ekonomi Servisi Türkiye'nin geleceği konusunda f arklı görüşlerin bir araya geldiği " Dünya ve Türkiye Vızyonu 2023" konulu oturuma katılan eski OECD Kalkınma Merkezi Başkanı ve BM Entelektüel Tarih Projesi Direktörii iouis Emmerij, Türkiye'nin hedeflenni gerçekleijtirmesi için mutlaka bir biıiiğe üye olması gerekmediğini savundu. Türkiye'nin çok genç ve dinamık bir nüfusu olduğunu belirtcn ümnıerij, "Bu şaıüar altında ekonomik kalkınnıayı sağlamak ve rekabetçi konunıa ulaşabilmek için AB'ye üye olmak şart mı?" sorıısunu sordu. Irlanda, Portekiz ve Kore'nin hiçbir birliğe üye olmadan bunu başarclığını belirten Emmerij, "Zaten Avrupa ile ciddi birticaretinizvar. Avrupa ülkcleriyle ticari işbiriiği için AB'ye girmeni/ şart değil" dıye konuştu. Emmerij, forumda ikinci bir soru daha yöneltti: "Rekabetçi kalkınma için uluslararası sermaye liberali/e edilmeli mi?" Bunun ekonomik kalkınmanın nerede olduğuna bağlı olduğunu söyleyen Emmerij, "Alexander Hamilton, George Washington böyle yapmamıştı. Yeni kurulımış bir ülke In^ilterc'nin üstesinden geleme/di. O da korumacı bir politika beninısedi. Hâlâ son derece korumacı ckonomiler var. Halihazırda ekonomisini korumacı ekonomiyle test etmeden gelişmiş bir ülke yok, ama ne zamana kadar? Bu önemli" dedi. Türkiye'nin kendi ba Eski OECD Kalkınma Merkezi Başkanı: AB'ye üyelikten çok eğitime önem vermelisiniz • 'Forum İstanbul Hcdef 2023' Türkiye'nin geleceği konusunda farklı görüşlcrc sahne oldu. OECD Kalkınma Merkezi'nin eski Başkanı Emmerij, Türkiye'nin kendi başına yola koyulabilmesi için dikkatle seçilmİ!} liderlere ihtiyacı olduğunu belirtti. Anne Krueger: Kirli Savaşta Sonun Başlangıcı AmerikalılarVietnam savaşının savaş görüntüleri yüzünden kaybedildiğini söylerler. Gerçekten de Vietnam savaşındaki vahşet görüntüleri dünya kamuoyunun Amerika'nın karşısında yer almasına neden olmuş, görüntülerin yayımlanması Amerikalılar için sonun başlangıcını oluşturmuştu. "Bombaların önünden kaçan yanmış küçük kız çocuğu"r\un, "Amerikalı komutan tarafından kafasına kurşun sıkılan Vietnamlının" görüntüleri, ınsanlığın asla unutamadığı sahnelerden sadece birkaçı idi. "Iraklı kadına tecavüz eden üç Amerikan askeri", "birbirine tecavüze zorlanan çırılçıplak Iraklı tutuklulann başında sırıtarak zaferpozu veren kadın erkek Amerikalı askerler", "Iraklı esirlerin üzerine işeyen Ingiliz askerleri"ri\n görüntüleri de, Irak savaşında işgal güçleri için sonun başlangıcı olacak. Bu görüntülere tanık olanlar da yaşamları boyunca bu görüntüleri unutamayacak. Irak'a özgürlük ve demokrasi götürme iddiasında olanların Irak'a ne götürdüğü, dünyanın belleğine kazınacak. Oysa Amerika, Irak savaşına kalkışmadan önce dünya kamuoyunu nasıl da etkilemeye çalışmıştı. Dünyanın birçok ülkesinde, kamuoyu oluşturmaları için beslediği yardakçıları sayesinde, kendilerini uygarlık taşıyıcısı, adalet dağıtıcısı olarak göstermeyi başarmıştı. Bu yardakçılar, ülkelerini Amerika'nın yanında bu kirli savaşa sokmak için yapmadıklarını bırakmamışlardı. Savaşa katılan ülkeler masada yer alacak ve Irak'ın yapılanmasından pay kapacaklardı. ••• Akıl hocası hırsıza akıl verip sonunda da "Bak dediklerimi yaparsan malı götüreceksin, ama unutma aldığının yarısı da verdiğim akıl karşılığında benim olacak" demiş. Ancak verilen akıllar işe yaramamış, hırsız yakalanmış ve bir temiz sopa yemiş. Perişan bir halde, kendisini heyecanla bekleyen akıl hocasının yanına dönen hırsız, elindeki sopayı akıl vericinin kafasına indirmiş: "Bu hırsızlıktan aldığımın bir kısmı. Kalanını da kendimi biraz toplayınca veririm." Savaşa katılanların Irak'tan alacakları pay ortada. Bu iğrenç mirastan masada yer kapmak için çırpınanlara da aslında paylarını vermek gerekiyor. Emperyalist çıkarların peşinde saf tutanların şimdilik paylarına düşen de tutukluların başlarına geçirilmiş çuvalların ipleri. Fotoğraflarda görülmese de iplerin onların ellerine tutuşturuldukları anlaşılıyor. ••• Peki Amerikalı siyasilerin işkence görüntülerini iğrenç bulması ve işkencecileri kınaması ne anlama geliyor? Işkencecileri Irak'a gönderen kim? Işgalci askerlerin yaptıklarını "kabul edilemez ve ahlak dışı" olarak tanımlayanlar, bu rezaletin yasa ve ahlak dışı bir işgalin sonucunda ortaya çıktığını bilmiyorlar mı? Irak savaşının, Saddam'ın kitle imha silahlarından dünyayı kurtarmak, Irak halkına barış ve demokrasi götürmek ve uluslararası terörün kaynağını kurutmak için yapıldığına inanan kaldı mı? Buna karşın işkencecileri Irak'a gönderenlerin yalanlarına sevinç gösterileriyle katılanlara ne demeli? "Bak işkencecileri cezalandırıyorlar, işte demokrasinin fazileti bu", diye sevinmek nasıl bir aymazlık olmalı ki? Onlar da ülkemizin, hâlâ var sayılan, saygınlığını Amerika ile biriikte yok etmek için mi uğraşıyorlar? Ancak Amerikalıların işkencelerine maruz kalanların daha önce de Saddam'ın işkencelerinden geçmiş olmaları, bu bölgedeki özgürlük ve demokrasi yandaşlarının tükenmeyeceğini ortaya koyuyor. özgürlük ve demokrasi savaşçılarının datimsah gözyaşlarına gereksinimleri yok. temizeK" cumhuriyet.com.tr I *ı uı ı ı ıı n / k \1 1 . 1 k I'^J^İ 1 S 1 l1 ı *. . . . ; A i 1 ıpff "'B,,;.. sTBı ! ' * • Forum İstanbul kapsamındaki oturumda konuşan yabancı uzmanlar Türkiye'ye farklı mesajlar verdiler. (Fotoğraf: AA) şına yola koyulabilmesi için dikkatle seçilmiş liderlere ihtiyacı olduğunu ve ve eğitime çok önem vermesi gerektiğini dile gctircn Emmerij, sözlerini şöyle bitirdi: *2023'te umuyorum ki Türkiye ekonomik vekültürelgelişimine baküğında 'Başanlı olduk ve biz bunu kendi yolumuzla yaptık' diyebilsin." BM Kalkınma Programı Türkiye Temsilcisi Jakob Sinıonscn ise Emmerij'in tersine Türkiye'nin AB'ye girmesi gerektiğini belirtti. Milenyum kalkınma hedeflerinı sıralayan Simonsen, bunlan 8 maddede topladı: "Hiçbir kadın ve çocuk günde I dolann altında gelirle yaşamamah. Kadınlar en az ilkokul mezunu olmalı. Kadınlar iş ve siyaset hayatında daha iyi teınsil edilmeli. 5 yaşıııa varnıadan hiçbir çtKuk hayatını kaybetnıeıııcli. Kadınlar doğiım sırasında ölmemeli. Cinsel yolla bulaşan AIDS gibi hastalıklann önüne geçilmcli. Çevre bilinci oluştumlmalı. Türkiye AB'ye tanı üye olmalı.'' Oturumda Çin'in kalkınma hedeflerini anlatan Afrika Araştırmalan Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Yang Cuang, Türkiye'ye ekonomik kalkınma için şu mesajı verdi: "Türkiye'nin yabancı ülkelerde milyonlarca vatandaşı var. Bunlara bazı teşvikler vererek ülkenize çekin." I İt| Faiz dışı fazlaşimdi değişmez Ekonomi Servisi IMF Başkan Yardımcısı Anne Krueger, borç yükü azaldığı takdirde ancak yüzde 6.5'lik faiz dışı fazlanın (FDF) düşürülebileceğini söyledi. Forum Istanbul'a katılan Krueger, faiz dışı fa/.la tartışmasına son noktayı koydu.Şu anda uygulanan program kapsamında faiz dışı fazlayı değiştirmeyi düşünmediklerini belirten Krueger, hükümetin hedeflenen FDF oranını gcrçekleştirebileceğini söyledi. Amerikan Merkez Bankasf nın faiz oranlannı arttırmasının başlı başına bir tehdit oluşturmadığını savunan Krueger'in değcrlendirmesi şöyle: "Yılın ilk 4 ayına bakarak cari açık konusunda da yorum yapnıak doğru değil. I üketici kredilerinin artması da risk oluşturmuyor. Daha yılın başındayı/. IMF ile devam edilip edilmeyeceğine hükümet karar verir. Önemli olan uygulanan programdır. Heyet S.inci görüşme için Haziran'da geliyor." jb ııını l I 'Gelir dağılımı düzelmedi' • İZMİR (AA) tzmir Ckonomi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Ayla Oğuş, Türkiye'de son 15 yılda gelir dağılımında bir düzclme olmadığını söyledi. Oğuş, 4. Tiirkiye Iktisat Kongresi'ne sunduğu tebliğdc, dünyada gelir dağılımı son 20 yıldır bozulduğu için Türkiye'nin gelir dağılımı skalasında ileri gittiğini ifade etti. Dün biten kongre ile ilgili bir değerlendirme yapan Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün ise "Bu kongre Türkiye'nin önümüzdcki 1015 yıllık vizyonunu belirleyecekti. Ama bııgiin gazetelere baktığımızda, sadece IMFBaşkan Vekili Anne Krueger'in uyuması dikkatı çekti" dedi. 80 ÜLKF.YE İHRACAT Karaman BaDmer: VestePden etkflendim bisküvide üretim üssü KONYA (AA) Türkiye'nin önde gelen bisküvi üretim merkezlerinden olan Karaman, "Sabancı'mn Piyalesi"nin yanı sıra Ülker, TANSAŞ, GÎMA, DİASA ve BİM gibi markalara bisküvi, çikolata, gofret ve kek üretiyor. 10'un üzerinde bisküvi fabrikasının bulunduğu Karaman, yılda ortalama 800 bin ton olan Türkiye'nin bisküvi ve çikolata üretiminin yaklaşık yüzde 5()'sini karşılıyor. Üretiminin yüzde 70'ini Almanya'dan ABD'ye yaklaşık 80 ülkeye ihraç ediyor. Saray Bisküvi, Sabancı'nın Piyale markası için bisküvi, Bifa Bisküvi hipermarket alanında isim yapmış BİM ve (ilMA adı altında bisküvi, gofret, kek ve çikolata, Anı Bisküvi TANSAŞ ve DİASA'ya bisküvi ve kek, Biskot Bisküvi ise Ülker'e bisküvi ve çikolata üretiyor. tzmir (Cumhuriyet Bü• Microsoft'un rosu) Vestel, dünyanın en CEO'su Steve büyük yazılım şirketi MicBallmer, Türkiye'de rosoft ile ucuz ve kullaüretim konusunda nım kolaylığı olan elektronik ürünleri Türkiye'de Vestel'le prensipte üretmek üzere ışbirliğine anlaştıklannı gidiyor. belirterek bu ülkede Türkiye'ye gelerek ön'eğitim', 'edevlet' ve ceki gün Vestel City'i zi'IT teknolojileri' yaret eden Microsoft'un fırsatlannı CEO'su Steve Ballmer, Zorlu Holding'in amıral araştırdıklarını gemisi Vestel'le üretim söyledi. konusunda prensipte ansonrasında, Zorlu ile bir basın toplaştıklannı açıkladı. Ballmer, Zorlantısı düzenleyen Ballmer'in son 6 lu Holding Yönetim Kurulu Başyılda Türkiye'ye üçüncü gelişi. Türkanı Ahmet Nazif Zorlu'yla gökiye'ye "eğitim", "edevlet" ve "IT rüşmesinde, çok yakında kesin teknolojileri" konusunda işbiriiği sonuca ulaşacaklarını dile gctirdi. fırsatlannı araştırmak üzere geldiğiVestel'e finansal destek de vereni belirten Ballmer, "VesteFin yeteceklerini belirten Ballmer, Türkineklerinden çok etkilendim. Vesye'nin potansiyeli ile yakından iltel'in üreteceği yeni IT ve PC cihazgilendiklerini bildirdi. ları konusunda işbiriiği yapmayı düManisa'da Vestel City'i ziyareti şünüyoruz" dedi. Ballmer, açtıklan uluslararası yarışmalarda Türk öğrencilerin büyük başarılar yakaladıklanna da işaret edcrek öğrencilerin "heyecanverici" başansına yatırım yapmak istediklerini ifade etti. Bunun için ilk etapta öğretmenleri eğitmeyi planladıklannı dile getiren Ballmer, "IPvePC'lerinokullarda daha ciddi rol oynaması için öğretmenlerin bu sistemlcri çok iyi kullannıası gcrekiyor. Bu ziyaretimin ardından Türkiye'deld Microsoft ekibi, bu fikirleri somut projelere dönüştüreceklerdir" diye konuştu. Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu da Vestel'in hep ilkleri yaptığını, yapmaya devam edeceğini belirtti. Microsoft ucuz elektronik ürünler konusunda işbiriiği yapacak MALIYE DAĞITIM MALİYETLERİ YAŞAMINDAN/MUSTAFA PAMUKOĞLU cmail: pamukm(f/'ixir.com leri etkiler. Genellikle reklamcılar, yaz mevsimini az okunduğu ve ahşveriş için pek uygun bulmazlar. Ekonomik konjonktürel dalgalanmalar reklam gelirlerini etkiler. Diğer yandan redaksiyon sayfalarını genellikle ilan sayfalarının sayısı belirler. Basın ekonomisinin temel noktası reklamın, yazı işlerini yönetmesidir. Orta ve Uzun Vadeli Etkiler: Tiraj, reklam gelirlerini olumlu veya olumsuz yönde etkileyen en önemli etkenlerden biridir. Ekonomik büyüme reklam verenlerin sayısını arttırır.Gazetenin kârlılığı reklam seçiciliği sağladığından reklam gelirlerinin nitelik ve değerli olmasınayol açabilir. Yeterli finansman yedeklerine sahiplik reklam verenler açısından güven sağladığından reklam gelirlerinin artmasına etki eder. Basının Üzerinde Kalan KDV Yükünün Giderilmesi Basın, mal ve hizmet alımlarını yüzde 18 ve yüzde 8 oranında; satışını da yüzde 1 yaptığından üzerinde, indirim yoluyla gidermesi olanaksız biryük kalır. Bu yük KDV iadesi sistemi ile gazeteye iade edilir. Ulusal gazeteler, dünyada ve Türkiye'de satış noktalanna ulaşması için birçok gazetenin ortaklaşa kullandıkları sistem olan "dağıtım şirketleri" aracılığı ile dağıtılır. Çünkü dağıtım, hem masraflı hem de karmaşıktır. Dağıtım şirketleri, gazeteyi üreten satıcıdan komisyon ve gider karşılığı para almaktadır. Türkiye'deki dağıtım şirketleri aldıklan komisyona ilave bir de yüzde 1 KDV'yi mükerrer almaktadırlar. örneğin 500.000 TL f iyatı olan bir gazetenin komisyonlar ve KDV hesaplaması şöyle olmaktadır: 500. 000,TL x %0.99=4.950 KDV olarak ayrılmakta (iç yüzde), geri kalan 495.050, TL üzerinden dış yüzde esası ile % 17.5 komisyon ve gider karşılığı olarak 86.634, TLtahsil edilirken, ayrıca495.050,TL üzerinden iç yüzde esasına göre % 1 bir kez daha KDV hesaplanmaktadır. Bu da 495.050 x % 0.99=4.901 ,TL olmakta, satıcı 403.515,TL artı tekrar % 1 KDV 4.305=407.820 TL'den dağıtım şirketinefaturalamaktadır. Burada mükerrer KDV ödemesi çıkmaktadır. Ayrıca komisyonlar dış yüzde ile hesaplanarak, "dağıtım şirketlerine satışın aslında iskontolu satış olduğu" hususuna ters düşmektedir. Düşüncemize göre okuyucuya satış fiyatı üzerinden KDV ve iskonto oranı iç yüzde oranı ile yani yukarıdan aşağıya doğru hesaplanarak iskontolu fatura düzenlenmesi daha uygun olacaktır. Bu konunun irdelenmesi ve objektif bir esasa bağlanması gerekmektedir. Dünyada dağıtım şirketleri komisyon bedelleri hesaplamalarını etkileyen faktörler; satış miktarı, nüsha ağırlığı, satış fiyatı, iade oranı, reklam alanı/toplam alan oranı olmakta, hafif ağırlıkta olan, yayınladığı reklam alanının toplam alanın yüzde 20'sini aşmayan, dağıtımı az olan gazetelere özel indirimler uygulamaktadırlar. Ancak ülkemizde böyle bir fiyat farklılaştırması yapılmamaktadır. lade Edilen Gazetelerin (hurda gazete) Maliyetlere Etkisi Gazeteyi satın alan dört alıcı tipi vardır. Birinci tip alıcılar sadık/düzenli alıcılardır ki bunlar gerek yayın organına, gerek satış noktasına sadık kimselerdir; sadık/düzensiz alıcılar, ki bunlar yayın organına sadık olan, ama satış noktasına sadık olmayan alıcılardır; sadık olmayan/düzenli alıcılar, bir aynı yayını ara ara, aynı satış noktasından satın alan alıcılardır; ve nihayet sadık olma Basında Maliyetler, Finansman ve Vergileme Rejimi (2) yan/düzensiz alıcılar, ki bunlar da bir yayını aralıklı olarak ve çeşitli satış noktalarından satın alan alıcılardır ki, bunlar pazarı karmaşık hale getirirler. Gazete, işte bu son iki potansiyeli ele geçirmeye çalışır ve bunu yapmak için de her gün ve özellikle bir tek satışı bile kaçırmamak için gazetenin hazır bulunması istenir. Basındaki yüksek iade oranlarının açıklaması da budur. Ülkelere ve basın tiplerine göre değişen, ama nadiren yüzde 20 oranlarının altına düşen bu iade oranları zarar kaynağıdır. Bir Günlük Gazetenin Giderlerinin Ortalama Yapısı(uluslararası ölçekte) Yazı işleri yüzde 15 ila 20; ajanslar yüzde 1 ila 2; idare yüzde 10 ila 15; reklam komisyonu yüzde 8 ila 10; kâğıt yüzde 10 ila 15; baskı yüzde 20 ila 30, dağıtım yüzde 10 ila 25; promosyon yüzde 1 ila 2; genel giderler yüzde 3 ila 6. Üretim ve dağıtım maliyetleri değişikliklerinin incelenmesi, gazete trajını ya da sayfa sayısını, ya da her ikisini de değiştirerek bazı tasarruflarsağlanabilir. Ancak bu incelemenin ihtiyatlı yapılması gerekir. Sabit giderler değişmeden aşağıdaki sonuçlara ulaşılabilir. a "Tiraj artarsa", toplam kâğıt gideri, satılan nüsha sayısıyla orantılı olarak değişir; ama her nüsha için sabit kalır. Matbaa vediğergiderlerartmayacağı için büyük tasarruflar sağlanabilir. b "Sayfa sayısı artarsa" kâğıt gideri, artan sayfa sayısıyla orantılı olarak yükselir ve nüsha başına kâğıt maliyeti artar. Maliyeti artandiğer giderler nedeniyle ortalama maliyette artış görülür. c "Hem tiraj hem de sayfa sayısı artarsa"; tiraj artışı, sayfa sayısındaki pahalılaşmayı karşılamayı bir noktaya kadar sağlar. Bu noktadan sonra aradaki fark zarara dönüşür. d "Dağıtım Maliyetlerinin Değişmesi"; tiraja değil, dağıtma ve dağıtım tarzına bağlıdır. Gazetenin dağıtımı, satış fiyatı üzerinden belirli biryüzdealan birdağıtıcıya verilmişse, dağıtım ya da sayfa sayısının artması bu maliyeti etkilemez: CAZETE CELİRLERİ Bir gazetenin iki temel geliri vardır. Biri sak tış gelirleri, diğeri reklam gelirleri. Bunun yanında devlet yardım ve teşvikleri de zaman zaman olmaktadır. Satış Gelirleri Satış gelirlerını belirleyen iki etken; satış fiyatı ve satış miktarıdır. Satış fiyatı, üretim ve dağıtım maliyetlenni karşılayacak şekilde belirlenmelidir. Bunun altında belirlenecek fiyat ekonomik değildir. Ancak ülkemizde genellikle fiyat, maliyetlerin çok altında tespit edilmektedir. Bir gazetenin fiyatı, kısa vadede tiraj, içerik, satış yeri konusundakı değişikliklere bağlı olarak değişmez. Çünkü satış artarken nüsha başına ortalama maliyet azalır. Oysa satıştaki bir azalma, üretimde bir azalmaya, dolayısıyla, birim maliyet ortalamasında artmaya yol açar: Gazete başına daha az kâr elde edilmeye başlanır. Fiyat artmadığı takdirde bir süre sonra bu, zarara yol açar. Bu nedenle satışları artan birtrend gösteren gazeteler fiyatlarına dokunmazlar. Satış fiyat esnekliği az olan gazetelerfiyatlarını daha kolay değiştirebilirler. Satış fiyat esnekliği yüksek gazeteler fiyatlannı artırmaktan çekinirler; hatta zaman zaman fiyat düşürürler. Gazete fiyatı eğer üretim ve dağıtım maliyetlerini tam olarak karşılayamıyorsa aradaki fark reklam gelirleri ile kapatmaya çalışılır. Bu da gazetenin başa baş noktasını, gazete gelirleri ve reklam gelirleri toplamını belirler ki bu, gazetenin zarar üretmesini elverişli hale getiren bir durum yaratır. Uluslararası basın kuruluşları genellikle başa baş noktasını ya maliyetlerini düşürerek ya da satış fiyatlarını arttırarak satış gelirleri ile sağlamaya çalışırlar. Çünkü değişken gelir olan reklam gelirlerine pek güvenmezler. Ancak ülkemizde daha çok reklam gelirleri belirleyici olur. Bir gazetenin satış fıyatında yüzde 1 KDV'yi her satış aşamasında alıcı öder. Nihai ödeyici okuyucudur. Ancak ana bayi, KDV Kanunu'nun öngördüğü özel matrah şekli tespit edildiğinden tüm KDV'yi kendi beyan eder. Son satıcı KDV ödemez. Reklam Gelirleri Toplam reklam pastasından basının ve basında yer alan yayın organlarının aldığı paylar konusunda çeşitli istatistikler vardır.Ancak ticari reklam, örtülü reklam, küçük ilanlar, ajanslara verilen komisyonlar gibi nedenierden bu istatistikler tam olarak gerçeği yansıtmaz. Basın diğer yayın organlarından "küçük ilanlar" nedeniyle kendini ayırt eder. Reklam gelirleri; paralı reklamlar, takaslı reklamlar olarak iki grupta yer alır. Takaslı reklamlar gazetenin maliyet kalemlerine para ödememeyi sağlarlar. Bazı zaman da takaslı reklamlar gereksiz mal ve hizmet alımlarına yol açaıiar. Reklam Gelirlerini Etkileyen Kısa Vadeli Etkiler: Reklamın mevsimsel dağılımı gelir Mükemmel bir SAAB sahibi olmak için, mükemmel bir fırsat Yapı Kredi'den size özel % 0faizoranı. Üstün performanslı Saab'lara sahip olmak için hemen bir Saab Bayii'ne gelin, otomobil kredisi talebiniz anında gerçekleşsin! OTOMOBİL KREDİSİ TUTARI 20.000 EURO 30,000 EURO 40,000 EURO 70,000 EURO KREDİ VADESİ 36 Ay 24 Ay ISAy !2Ay AYLIK FAİZ ORANI %0 %0 AYLIK TAKSİT TUTARI 556 EURO 1.250 EURO 2.222 EURO 5,833 EURO xo %0 Bolkan Zeyttnburnu, İstanbul Tel (0212) 679 50 10 Orup Maslak. Istanbul Tel(0212)285 06 10 Gok}en/er Aabadem, Istanbul Tel (0216)545 18 01 Opal Balgat, Ankarn Tel (03 12) 284 47 47 Egem Çtnarlı, Izmır Q YAPTCKREDI "Otomobll Krcdlılylc" Saab Türkh/e DUtribütörü Opd Türkiye Ltd Şti, bir G«Mril Moton Corponüon kuruluHur. Tel: (0232) 461 10 00 Saab llgi Hattı: (OB00) 415 98 03 ilgi@saab.com.tr www.saab.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle