19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 NİSAN 2004 PAZARTESİ HABERLER Fethullah Gülen'in başmda olduğu vakfın Washington'da düzenlediği toplantının ev sahipliğini yapıyor Fukuyama işbaşındaEMÎNE KARAKİTAPOGLU VVASHINGTON - Gazeteciler ve Yazarlar Vakfi'nın organize ettiği Abant Platformu toplantılannın 6'ncısı bu- gün Washington'da başlıyor. "İslam, Laiklik ve Demokrasi; Türkiye Dene- yimi" konulu toplantının konuşmacı- lan arasında ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı AJi Babacan ve din iş- lerinden sorumlu De\ let Bakanı Meh- metAydınilebirlikteCHP Milletve- kili KemaJ Derviş de bulunuyor. Kurucu onursal başkanlığını 5 yıl- dır ABD'de yaşayan Fethullah Gü- len'in yürüttüğü vakfın oluşturduğu Abant Platformu'nun Washington'da- ki ev sahipliğini ise Islamın liberalleş- mesi için Türkıye'nin lider rolü üst- lenebileceğini ileri sürmesinin ardın- dan, Türkiye gündemine giren Ulus- lararası Polıtik Ekonomi Profesörü Francis Fukuyama nın öğretim üyesi • Islamın liberalleşmesinde Türkiye'nin lider rolu oynayabileceğini iddia eden Prof. Fukuyama, "Islam, Laiklik ve Demokrasi; Türkiye Deneyimi" konulu toplantının açış konuşmasını da yapacak. Büyük Ortadoğu Projesi'nin ağırlıklı gündem maddelerinden birisi olması beklenen toplantıya devlet bakanlan Ali Babacan ve Mehmet Aydın'm yanı sıra CHP milletvekili Kemal Derviş de katılacak. ve dekam olduğu, The Johns Hopkins Üniversitesi, P.H. Nitze İleri Ulusla- rarası Araştırmalar Bölümü yapıyor. Üniversitenin "İslam Konferansı" başlığı altında; "Laiklik, Demokrasi: Türkiye Deneyimi" olarak sunduğu toplantıda, "Türkiye'nin laik. Müslü- man ve demokratik özelliklerinin, da- ha geniş Islam dünyasına uvgunluğu- nun gözden geçnüeceğT belirtüiyor. An- cak, "ABD'nin içine girdiği problem- ii dönemdeki arayışlanndan sadece bi- risi'' olarak nitelendirilebilecek Bü- yük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) ağır- lıklı gündem maddelerinden birisi ol- ması beklenen toplantıya, BOP'a mu- hatap söz konusu Ortadoğu ve diğer Müslüman ülkelerden herhangi bir şa- hıs veya kuruluş katılmıyor. Çoğunluğu Türk olan ABD'dekı akademisyenler ile Türkiye'den gelen Mete Tunçay, FefamiKoru,Cengiz Çan- dar'ın da aralannda bulunduğu 50 ci- vanndakı katüımcı arasında, sadece Pa- kistanlı ABD'de konuk bir gazeteci ile Ortadoğu Enstitüsü'nün başkan yardımcısı göze çarparken onun da 1990-93 yıllan arasında Bağdat'ta ABD Dışişleri Bakanı îkinci Yardım- cısı görevini yürüten Büyükelçi Da\id Mackolması dikkat çekiyor. Gülen'in de toplantılara katılması beklenıyor. Bugün, Prof. Francis Fukuyama ve Abant Platformu adına Prof. Mete Tun- cay'ın açılış konuşmalannın ardından, geçen yılki 6. Abant toplantılannda, platform toplantılannın yurtdışında da yapılması gerektiğini vurgulayan Dev- let Bakanı Mehmet Aydın da bir ko- nuşma yapacak. Ardından, "Türk ts- lamı", "Türk Laiküği'' ve "Türk De- mokrasisi" konulu paneller gerçekleş- tirilecek. Salı günkü toplantının açılış konuşmalannı ise Babacan ve Derviş yapacak. Fukuyama kimdir? Halen Johns Hopkins Üniversitesi, İleri Uluslararası Araştırmalar Bölümü Dekam olan Uluslararası Politik Eko- nomi Profesörü Fukuyama, Cornel Üniversitesi'ndeki lisans ve Har- vard'daki siyaset bilimi mastırının ardından birçok araştırma kuruluşu- nun siyaset bilimi bölümlerinde üye- lik yaptı. Körfez Savaşı'mn hemen öncesin- de; 1989'da ABD Dışışlen Bakanlı- ğı Politika Planlamacılan arasına, ilk düzenli Ortadoğu Uzmanı olarak ka- tıldı. Ardmdan da aynı şekilde Avru- pa siyasi-askeri ilişkiler başkan yar- duncısı oldu. 1981 -82 yıllannda Fi- listin'in özerkliği için yapılan Mısır- Israil görüşmelerinde ABD delegas- yonunda da yer aldı. Son yıllarda akademisyen olarak George Mason Üniversitesi'nde görev yapan Fuku- yama, ABD Bioetik Başkanlık Kon- seyi üyeliği ile bırlikte birçok kuru- luşa danışmanlık yapıyor. Erdoğan, partisinin seçim kaybettiği illerin milletvekillerinden rapor hazırlamalarını istedi Vekillere seçim firçasıMUSTAFA ÇAKIR ANTALYA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçımlerde kaybeden ya da hstelen yetiştiremedıği içm seçimlere kahlamayan illerin millervekillerine fırça attı. AKP'nin Antalya'da gerçekleştirilen değerlendiıme toplantısı dün akşam sona erdi. Erdoğan; Trabzon, Ordu, Elazığ, Diyarbakır, Batman ve Mardin milletvekillerinden seçimlerin neden kaybedildiği konusunda rapor hazırlamalarmı istedi. Erdoğan, bu illerin milletvekillerini de ayn ayn gruplar halinde kabul etti. Erdoğan'ın yenilgilerden parti yönetımini sorumlu tutan milletvekilerine çıkıştığı öğrenildi. Bazı milletvekilleri seçim yenilgisinde sorumluluğu olan MYK üylerinin istifa etmelerini istedi. Buna karşı çıkan Erdoğan, yenilgilerden milletvekillen ile parti örgütlerinı sorumlu tuttu. ^ — ^ ^ — • — — — Erdoğan'ın kabul ettiği • Ordu Ordu millervekillerine, milletvekillerine, "Bu size yakışan bir sonuç "Bu size yakışan bir sonuç değildir. Hayal kınklığına uğradım" diyen Erdoğan, Güneydoğu'ya otoyol projesini uğradım" dediği öğrenildi. Başbakan, Güneydoğu'ya otoyol projesini gündeme getiren Diyarbakır Milletvekili Cavit Torun'a da çıkıştı. Torun, Şanlıurfa'ya kadar yapımı süren otoyolun Iran'a kadar uzatıhnasuu gündeme getiren istedi. Bunun üzerine Cavit Torun'a da Erdoğan, "Bu ne kadar , tutuyor bifiyor musun? ^ l J o ş t l - Bütçe\el.5katrflyonyük — ^ — - ^ — ^ — — getiriyor. Öyle kolay değü" diyerek Cavit Torun'a çıkıştı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat da dün sabah saatlennde mılletvekılleriyle seçun sonuçlannı değerlendirdi. Toplantıya bazı mületvekillerinin katılmamalan dikkat çekti. Milletvekilleri seçim sonuçlanna ilişkin hazırladıklan raporlan yönetime verememekten yakındı. Erdoğan, toplantınm kapanış bölümünde millervekillerine uyanda bulunarak "Yüzde 42'ye güvenip yan geüp yatmayın. 2007 genel seçimlerinde yüzde 42'den daha fazla oy abnamız gerekryor" dedi. Erdoğan, önümüzdeki günlerde Meclis'e yeni yasalar gideceğini, bu nedenle de genel kurula katılmım tam olmasmı istedi. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de yaptığı konuşmada, Kıbns'ta her iki taraftan da 'evet' çıkması durumunda Türkiye'nin istemesi halinde Kıbns'a su satabileceğini söyledi. Gül, kendileri için manevi değeri yüksek olan Peygamberin halasımn mezannı Kıbns'taki müzakereler sonucunda Kuzey'e dahil ettiklerini söyledi. Gül'ün bu sözleri, milletvekilleri tarafindan alİaşlarla karşılandı. Gelibolu'da banş balonlan "Banşı Kaduüar Yapar" projesi kapsanunda Gehbolu Yanmadası Tarihi MUB Parkı içinde yer alan ŞehiÜer Aruü'nda, 253 bin şehidin anısına 253 u banş balonu" uçuruldu. İzmir Soroptomistkr Derneği üyesi kadınlar tarafindan düzenlenen etkjntikte konuşan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Kurucu Rektörü Mete Tunçoku, "Bu zamana dek hep savaşta olanlar dile getirikU. Belld de ilkkezbir sivil toplum örgütü, Çanakkale savaşlannın banş için olduğunu vurguluyor. Bu çok önemlT dedi. Dernek üyeleri de Türk şehitlerle Anzakiann aynı topraklarda yatüğmı ammsatarak Getibolu'nun "dünya banş parkı" olarak dünyaya tanıtüabileceği görüşünü dik getirdiler. (Fotoğraf: TURHAN NARLER) îmar planlan iptal edilen Yeşilşehir için harekete geçti Çağlar-AKP yakınlaşması LEVENT GENCELLİ BURSA-Eski Devlet Bakanı ve Nergis Holding Icra Kurulu Baş- kam Cavit Çağlar, imar planlan iptal edilen ve Bursa Barosu'nca "kaçak şehir" olarak tanımlanan Yeşılşehır'ı AKP'nin toplu konut hamlesine dahil etmek istiyor. Çağlar'ın sahibi olduğu Olay gazetesinin haberine göre Çağlar, Nergıs Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Şenkaya ile birlik- te önce AKP'li Osmangazi Bele- diye Başkam Recep Altepe'yi, ar- dmdan Yıldınm Belediye Başka- m Ozgen Keskin ve Yeşilşehir'in bulunduğu Demirtaş Beldesi Be- lediye Başkanı DYP'li MüminTü- fek'i ziyaret etti. Ziyaretlerde, ka- çak yapılaşmayla mücadele gün- deme gelirken Çağlar, 15 bin ko- nutluk Yeşilşehir'i, kaçak ve plan- sız yapılaşmayı önlemek adına ahl- mış ilk planlı adım olarak tanım- ladı. Yeşilşehir'in yüzde 80'inin yeşil alanlarla donatıldığuu ifade eden Çağlar. "Ovaya bakra, gece- kondu yıgmı. ama Yeşilşehir bir abide.- Şehir hızla gecekondulaşı- yordu. Hizmetedetim düşüncesiy- le bu işe girdik. Planb ve modern bir yapılaşma. kaçak yapdaşma- nm önüne gecebilirdL Birçokkesim- le mücadele ettik, Yeşilşehir konu- sunda herkesle kapışük. Ekono- mik krizçıkn, bir ktsmını bitirebü- dik. tnşaDah tamamlayacagız" di- ye konuşru. AKP kulislerinde, Çağlar'ın Ye- şilşehir'i hükümetin Acil Eylem Planı'nda öngördüğü "toplu ko- nut hamfcsi" içinde değerlendıril- mesi için girişimlerde bulunduğu öne sürülüyor. AKP anketi Erdoğan demokratik değü ANKARA(ANKA)- AKPmilletvekılleri arasında yapılan anketten, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan' ın liderlik anlayışı için "karizmatik" ifadesi çıktı. Erdoğan'm liderliği çok az sayıdaki millervekilince "demokratik" diye nitelendirildi. Üzeyir Tekin, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Sosyolojik Anaftri" başlıklı yüksek lisans tezini geliştirerek "AKP'nin Muhafazakâr Demokrat Kimliği'' adıyla kitap haline getirdi. Kitapta isimleri saklı rutulan 8'i kadın toplam 50 AKP milletvekilıyle yapılan ankete yer verildi. Ankete katılan millervekillennden 28'i AKP'dekı liderlik anlayışuıı "karizmatik" buldu. Erdoğan'ın liderliğim millervekillerinm 13'ü "kolektifakbn temsikisi". 4'ü de "otoriter" olarak nıtelendirdı. Erdoğan'ı "demokratik" bulan milletvekili sayısı 5'te kaldı. Millervekillerinin 23'ü AKP'nin seçim başanlannın "Karizmatik bir hdere sahip olmasmdan ka>naklandığuu n belırttı. Kitapta Erdoğan'm karizmasıyla ilgili yapılan değerlendirmede ise "Buradaki karizma sosvolojik anlamındakinden çok, fiziği düzgün, genç, dinamik ve hitabı güçlü olan lider anlamında kullanümaktadır" ifadesi dikkat çekti. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Reşat Ekrem Koçu, Osmanlı tari- hinin son yıllarını zengin öykülerie an- tatır. Kösem Suttan ın poğan Kitap) ya- şamını anlatan uzun romanı da bunlar- dan birisi. Reşat Ekrem Koçu, bu kita- bında Kınaoğlu Mehmed Ağa isimli bir zorbadan söz eder. Kınaoğlu Meh- med Ağa, Kösem Sultan'ın koruması altındaki bir zulüm çetesinin başıdır. Koruyucusu da devletin başındakiler- den birisi. Kınaoğlu Mehmed Ağa, Os- manh'nın Aydın ve Teke vilayetlerini ka- sıp kavuruyor, sonra Kösem Sultan'a kıymetli hediyeler göndererek soygun- culuğuna devam ediyordu. Kınaoğlu'nun devlet destekli zorba- lığı insanlan öylesine bıktırdı ki her şe- yi göze alıp onun hakkında şikâyetler yazmaya başladılar. Fakat kimse onla- n dinlemedi. Tam bu dönemde zama- nın Osmanlı padişahı Sultan Murat öl- dü. Aydın ve Teke havalisinin önde ge- lenleri, bu yeni durumu fırsat bilerek sekiz-on kişilik bir heyetle Istanbul'a geldiler. Kınaoğlu'nun yaptıklannı mad- Kösem Sultan'ın Iktidar Kavgası... de madde yazmışlar; ellerinde yüzler- ce imzayla, mühürie, parmakla donan- mış bir koca defteri de yanlannda ge- tirmişlerdi. Kınaoğlu, yapılan bu şikâyetlerden sonra başına getecekJeri anlayınca kaç- maya karar vermişti. 0 sırada Istan- bul'da yeniçeri ağası olan hemşerisi Tekeli Mustafa Ağa'dan bir mektup aldı. Mustafa Ağa, ona bildiğimiz yol- lan gösterdi. Istanbul'a yüklü hediye- lerie gelmesini istedi. Bunun karşılığın- da ona bir valilik verilerek başka bir kente gönderileceğini yazdı. Kınaoğlu, arkasındaki Kösem Sultan'a güveni- yordu. 0 dönemde sadrazam olan Ke- mankeş Kara Mustafa Paşa'ya da yüklü hediyeler hazıriayarak Istanbul'un yolunu tuttu. Tabii asıl hediyeler Kö- sem Sultan'a verilecekti. Kınaoğlu, Sıvas Valiliği'ne atanmış- tı. Mehmed Ağa bir anda Mehmed Pa- şa oldu. Tam yola çıkmak üzereyken sadrazamdan bir haber geldi. Sadra- zam onu yanına istiyordu. Gelen haber- cinin havasından hoşlanmadı. Başına bir çorap örülüyor gibiydi. Mehmed Paşa, Sadrazam Keman- keş Paşa'nın huzuruna çıktığında işler sarpa sardı. Kemankeş Paşa, onun yaptıklannı anlatan şikâyet defterini elinde tutuyordu. Gasp edilen değirmen- ler, çiftlikler, tarlalar, meralar, mandıra- lar, sürüler, ırza namusa tecavüz olay- lan, "işret meclislerinde köçek ve çen- gi yerine oynatılmış gül goncası kızlar, delikanlılar"', Mehmed Ağa ve adam- larının başvurduğu çeşitli zorbalıklar bu defterde yazıyordu. Kemankeş Pa- şa, Kınaoğlu'nu sorguya çekerken Kö- sem Sultan'ın kâhyası gelip Mehmed Ağa'yı kurtarmaya çabaladı. Sadrazam Kemankeş Mustafa, Kına- oğlu Mehmed'i ortadan kaldırmaya ka- rariıydı. Çünkü bu bir iktidar kavgasıy- dı. Kösem Sultan'ın iktidar üzerindeki ağırlığına son vermek istiyordu. Onun önemli adamlarından birinin Sıvas'a vali olmasmı kabul etmek, Kösem Sul- tan'ın iktidanna boyun eğmek anlamı- na geliyordu. Önemli olan, Kınaoğlu Mehmed'in yaptıklan değildi, önemli olan iktidardı. Işte bu iktidar kavgasının sonunda olanlar oldu: Kınaoğlu, Paşakapısı'nın altına sokulup soyuldu. Bir don bir göm- lek kaldı. Sonra yalınayak başı açık Ayasofya çarşısına götürüldü. Orada bir kasap dükkânının kapısına asıldı. Üze- rinde yaftası yoktu. Halk kim olduğu- nu merak etti. Bir serseri olmadığı, ayaklarının temizliğinden belliydi. Iç gömleği ve donu en iyi bezdendi, do- nunun uçkuru sırmaydı. Herkes onun kim olduğunu paşanın cellatlarına so- ruyor, onlar datembihli, her sorana ay- nı cevabı veriyorlardı: "Kösem Sul- tan'ın adamı, meşhur haydut ve ırz düşmanı Aydınlı Kınaoğlu dedikleri melundur. Sadrazamımız şefaatini ka- bul etmedi ve onu astırdı." Kösem Sultan mesajı almıştı. Sad- razam Kemankeş Kara Mustafa Paşa, onun iktidanna meydan okuyordu. Iş- te bu olay Valide Kösem Sultan'la Sad- razam Kemankeş arasında sürecek ye- ni bir savaşın da başlangıcı oldu. Bu iktidar savaşı, sonunda Sadrazam Kemankeş Kara Mustafa Paşa'nın, bir olay bahane edilerek sokak ortasında bogulmasıyla neticelendi. Kösem Sul- tan daha sonra da iktidar kavgasına de- vam etti. Kösem Suttan, genç Padişah 4. Mehmed'i öldürtmeye kalkınca, 1651 yılında 62 yaşında iken Lala Uzun Süleyman'ın adamlan tarafindan dü- zenlenen bir baskınla boğularak öldü- rüldü. Bir tarih de böyle kapanmış oldu. Ik- tjdar kavgası insanoğlunun birçok ölüme yol açan, hiç bitmeyen kavgasıydı. 2OOO 9 LI YILLARDA ERDAL ATABEK 'Şorun Çözme' Öğretilebilir mi?.. Küçük Hakan, oyuncak istediği zaman 'tuttur- maktadır'. Küçük Şule, bir şey istediği zaman 'ağlayarak istemektedir'. Küçük Ece, bir şey istediği zaman şirinlikler yap- maktadır. Bu 'küçükler'in hepsinin de kendine özgü 'so- run çözme' teknikleridir bunlar. Küçük büyük herkesin kendine uygun bulduğu sorun çözme yollan vardır. Ama çok az kişinin 'sorun çözme yöntemi' doğ- rudur. Çünkü 'sorun çözme', akademik zekânın da, duygusal zekânın da, sosyal zekânın da kesiştiği alanda yapılan bir işlemdir. Sorun çözme yöntem- leri de bu zekâ türierinin işleklik, gelişkiniik ve iş- biriiği yapabilme derecelerine göre değişir. Akademik zekâ, bakmayı, görmeyi ve kavrama- yı gerçekleştirir. Duygusal zekâ, sorumluluk duymayı, sonuçları göze almayı sağlar. Sosyal zekâ, sorunun kimin ya da kimlerin so- runu olduğunu, kimlerin nasıl etkileneceğinı gör- memize yardımcı olur. Bütün bunlann gelişmesi için de, doğru zaman- da doğru destek vererek 'sorun çözme 'nin öğre- tilmesi gereklidir. Günümüzdeki gözlemlerimiz, çocuklarımızın -ve genelde insanlanmızın- sorun çözme beceri- lerinin düşük düzeyde olduğunu gösteriyor. Çocuklanmız hemen her sorununda yardım is- temek zorunda kalıyor. Kendileri sorunlannı çözmeye kalktıklan zamarr ise yanlış çözümleri seçiyorlar. Erişkinlerimizin her şeyi başkalanndan bekle- mesinin nedeni sorun çözme yetilerinin düşük ol- masıdır. Böyle olunca da çözümleri yerine göre ai- leden, Tann'dan, devletten, şirketten, ama hep başkalanndan bekliyor. Çünkü, kendi sorunlannı çözme becerisi ve yetisi gelişmemiştir. Peki, bu beceriyi veyetiyi nasıl geliştirebiliriz? Bu- nu '8eş Adım Yöntemi' ile görelim. Birinci Adım: ÇOCUKLARIMIZI SORUNU\ KAR- ŞILAŞTIRALIM. Genelde ailelerin yaptığı, 'çocuklannı sorunla karşılaştırmamak'\\r. 'Çocuğumuz üzülmesin, sı- kılmasın, zortukla karşılaşmasın' diyerek aileler 'sorunlan süpürücü, kaldıncı, örtücü' bir rol oynar- lar. Çocuklar sorunu göremez, sorunla karşılaşa- maz. Bunu yapmamak gerekir. Çocuklanmız kar- şılaştıkları sorunlarla yüz yüze gelmelidir. Ikinci Adım: ÇOCUKLARIMIZIN SORUNU GÖR- MESİ SAĞLANMALIDIR. Sorunla yüz yüze gelmek ya da iç içe yaşamak, sorunu görmek anlamına gelmez. Çoğu kişi, için- de yaşadığı ya da karşılaştığı sorunu 'görmemek- tedir', çünkü sorundan kaçmaktadır. Çocukla ko- nuşarak, anlatarak sorunu görmesini sağlamalıyız. Üçüncü Adım: SORUNU KABUL ETMESİNE YARDIM ETMELİYİZ... Sorunu görmek, onu kabul etmek değildir. Nice insan sorunu görmekte ama kendi sorunu oldu- ğunu kabul etmemektedir. Sorunlan başkalanna mal ederek ya da başkalannı suçlayarak kendini so- rumluluktan kurtarmaya çalışmaktadır. Dördüncü Adım: KENDİ SORUMLULUĞUNU KABUL ETMEK. Işin güç yanı budur: Kendi sorumluluğunu ka- bul etmek. Bu aşamaya kadar sorun çözmeyi güç- leştiren psikolojik direnmeler aşılınca 'sorumluluk kabul edilir'. O zaman da beşinci adımı atmak ko- laylaşır. Beşinci Adım: ÇÖZÜM İÇİN SONUÇLARI GÖ- ZE ALMAYA CESARET ETMEK. Kimi zaman yanlışını kabul edip özür dilemek bi- le cesaret ister. Işte, bu son adımla da sorun çö- zülme yoluna girer. Işte bu 'Beş Adım'\ küçük yaştan başlayarak çocuklanmıza öğretebilirsek, onlarayaşamlannda yardımcı olacak en büyük desteği vermiş oluruz. Bugün toplumumuzda çektiğimiz en büyük sı- kıntılar, insanlanmızın sorun çözme beceri ve ye- tilerinin gelişmemiş olmasmdan kaynaklanmakta- dır. Aslında uygarlık da bir toplumdaki insanların 'doğru sorun çözme beceri veyetisi'ne sahip olup olmamasına bağlı kalmaktadır. e-mail: [email protected] faks:0212 513 90 98 Udepler sempozyumda buhışacak • ANKARA (Cumhuri\*t Bürosu) - Mıllı Ege- menlik Haftası kutlamalan kapsanunda bugün düzenlenecek "Milli Egemenlik ve Siyaset" sempozyumu siyasi parti liderlerini bııluştura- cak. Sempozyuma TBMM Başkam Bülent Annç. AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan ve CHP lideri Denız Baykal'm kahlacağı kaydedil- di. TBMM Eskı Senato Salonu'nda saat 11 .OO'de başlayacak Milli Egemenlik ve Siyaset sempoz- yumunu CHP Istanbul Milletvekili Şükrü Elek- dağ yönetecek. Sempozyumda Annç, Erdoğan ve Baykal da birer konuşma yapacaklar. Erdoğan 'en etkili kişitep' arasında • LONDRA (AA) - Ingiltere'de yayımlanan The Independent on Sunday gazetesi, Amerikan Time dergisinin bugün açıklanacak "Dünyanın en etkili 100 kişisi" listesınde, Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'm bulunciugunu yazdı. Gazetenin haberin- de, listede, ABD Başkanı George Bush'un ilk sıra- da olduğu belirtıldi. Listede, El Kaide lideri Usa- me Bin Ladin'inde bulunması. Ingiltere Başbakam Tony Blair'in ise yer almaması dikkat çekti. ATO, Guiness'e başvuracak • ANK\RA (Cumhumet Bürosu) - ATO Baş- kanı Sınan Aygün, 9 bin sayfalık Annan Planı için Guiness Rekorlar Kitabı'na başvuracaklarmı söyledi. Aygün. dün düzenlediği basın toplanü- smda 16 Nisan'da imzalanan ve 10 aday ülkeyi içeren 4 bin 800 sayfalık AB katılım anlaşması- nın, en uzun anlaşma metni olarak tarihe geçtiği- ni annnsattı. Avgün, buna karşın Annan Pla- nı'nın 9 bin sayfa olduğunu bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle