Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 ARALIK 2004 ÇARŞAMI/ OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ SOYSAL Emperyalizmin Yeni Yüzü... Tanhten de çok ıyı bılmekteyız kı dunya devletlen arasında bır "guç dengesı" sağlanmadığı surece, kendını otekılerden daha guçlu gorecek bır devlet daıma ortaya çıkacak ve bu devlet, kendı ısteklen ve amaçlan doğrultusunda, dünya polıtıkasına bır bıçım vermeye çalışacaktır On dokuzuncu yuzyılda Napolyon'un Fransası, yırmıncı yuzyılda da Hıtler'ın Almanyası bu yolu ızlemıştı. tıkanın yenı yuzu değıl de nedır Türkiye, yirmi birinci yuzyılın başlannda bir \andan ABD'nin ona biçtiği •üımlı İslam' modelını benımsemek durumuyla karşı karşıya bırakılmakta, öte yandan da AB'nın, "azuıhklar" bahanesını one surerek Turk ulusunun bırlığı ve butunluğunu ortadan kaldırma seçeneğını kabulle yuz yuze kalmaktadır Ve ne yazık ve acıdır kı hukumetımızın yanı sıra bu tuzağa duşmeye dunden razı olan, kendını "aydın" olarak tanımlayan ınsanlanmız da, devletımızın tam bağımsızlığı karşısında yer alan odaklan oluş1 turmaktadırlar Egemen bir devletin 'tam bağımsız' olmasımn hıçbır zaman modası geçmez' Bazı aydınlanmız, "küreseDeşme" donemınde, "tam bağımsızlık \e "ulusdevlet" gıbı kavramlann yen olmadığı goruşunu ılen surmektedırler "Küreselleşme" gerçekte nedır, ne anlama gelmek9 tedır Küreselleşme gerçekte, ABD'nin, dünvada hegemon güç olarak varlığını sürdürmek istemesini, öteki devletlere kabul ettirmesinden başka bir şey değildir. Doğaldır kı ABD'nin, "küre'seUeşme" bahanesının arkasına sığınarak ozelhkle bızım gıbı, gehşmekte olan ulkelenn "tam bağunsız" ya da "ulusdevlet'' olmasını ıstemeyeceğı gun gıbı açıktır Bu gerçeğı acaba hukumetımız ve "aydın" geçınen bazı ınsanlanmız gormemekte nıçın 9 dıretmektedırler Tanhten de çok ıyı bılmekteyız kı dunya devletlen arasında bır "güç denges" sağlanmadığı surece, kendını otekılerden daha guçlu gorecek bır devlet daıma ortaya çıkacak ve bu devlet, kendı ısteklen ve amaçlan doğrultusunda, dunya polıtıkasına bır bıçım vermeye çalışacaktır On dokuzuncu yuzyılda Napolyon'un Fransası, yırmıncı yuzyılda da Hiüer'ın Almanyası bu yolu ızlemıştı Soğuk Savaş donemınde ABD ıle Sovyetler Bırlığı arasında kurulmaya çalışılan guç dengesı, 1989'da Sovyetler Bırhğı'nın yıkılmasıyla bozulmuş ve dunya polıtıkasına, bu kez de tek super guç konumunda olan ABD yon vermeye başlamıştı tşte, bugün Irak'ta yaşananlar, dünyadaki güç dengesinin ABD lehine bozulmuş olduğunun somut bir kanıtıdır. Dev letimiz, ABD ve AB emperyalizminin y eni yuzunu tum çıplakhğıyla görmek ve tanunak zorundadır! Aksi takdirde, tam bağımsız Atatürk Türkiyesi'nin, Batılı devteder tarafından yeniden parçalara bölünmesi ve "Dogu Sorunu"nun hortlatılması bır an meselesıdır (*) (*) 'Doğu Sorunu' on dokuzuncu vuzvılda Hasta Adam' ısmı tahlan Osmanlı împaratorluğu topraklannın Batılı Guçler (Ingıltere, Fransa Avustur\>a, Rusva ve Prusva) tarafından kendı aralannda pavlastırılması ve Osmanh mırasına el konulmasıvdı 7 İllallah BIKKINLIK ve bıraz da kızgınlık anlatan bır sozcuktur bu Sabnmızı taşıran, bıze yaka sılktıren durumlarda ağzımızdan çıkar Çoğu zaman, ofkeyle Çunku, bıze gore, Allah'tan başkasının başedemeyeceğı, haddını bıldıremeyeceğı ya da cezalandıramayacağı bır kışıyle ya da sorunla karşı karşıyayızdır Başka bır deyışle, had bıldırme veya cezalandırma ışını artık "Allah'a havale" edenz Son aylarda halk arasında dolaşan, halkla konuşan herkesın kabul edeceğı gıbı, ınsanlanmızın buyuk çoğunluğu "AB sorunu"na ya da Avrupa'nın Turkıye'ye ve Turklere karşı davranışlanna karşı "illallah" demektedır Genel kanı, oradan gelen bır yığın raporun, onennın, ısteğın ve tavsıyenın bır torbaya konup "Başınıza çalın'" dıyerek Avrupalılara gen fıriatılmasıdır lbet bu, bır genel kanı Oysa ulkeyı yonetenlenn, destekçılennın, son ana kadar umutlannı Avrupa'ya bağlamış olanlann, hatta bu cumhunyetı ancak AB yoluyla zayıflatıp başka bır şeye donüşturmeyı duşunenlenn kanısı, sabır ve azımle aynı yolda gıtmek, sonu belırsız bır tanh uğruna da olsa herduruma katlanmak dıye ozetlenebılır Bu tutumu 1yı nıyetle surduren, bunda sonuç bakımından ulkenın ve halkın çıkarlanna uygun bır haklılık goren de var elbet Ustelık, daha oncekı tutumlanndan ve sozlennden bıle donerek Bekir Coşkun'a gore, bu durum Sayın Başbakan'ın alnına "A//a/î'/n pam7a<?rylayazılmış bıryazgıdır Geçmıştekı tutumundan bugunkune "dönuş"une karşılık kendısıne Turkıye'yı, vaktıyle kullandığı bır deyımle "Hınstıyan kulübü'ne sokma görevı venlmıştır1 Boyle olunca, bır yandan kendı çrftçısını "Bu ülkeyatıp kalkıp sızı mı düşünecek?" dıye azarlayan bır başbakan, ote yandan "ABpeşınde koşuşma" çılesı çekerek her Allah'ın gunu AB'yle yatıp AB'yle kalkmış oluyor alıba halkın ıtırazı da tam bu noktadadır Turkıye'nın de "AB'yle yatıp AB'yle kalkar" duruma sokulmuş olması Sankı duşunulecek başka konu yokmuş, AB'nın ıstedıklennden başka çozulecek başka sorun kalmamış, halkın dertlen ıçın başka çareler bulunamazmış gıbı Bu ne bıçım bırzıhnıyettır kı, ıktıdar partısıyie, hukumetıyle, destekçı medyasıyla, neredeyse Avrupa ulkelennın maaşlı memuruymuş gıbı dıl döken yayıncılan ve koşe fıkralan dokturen yazarlanyla, sabah akşam yatınm duşunmesı gereken ışadamlanyta koskoca bır ulkeyı AB hedefine kılıtlemış, başka şey duşunemez, yapamaz ve hedefleyemez duruma sokmuştur Bunun vebalı buyuktur Tanh, boyle bır zılletı ya da oyalanışı affetmez Tam uyelık soylendığı gıbı ancak 2020 yılında gerçekleşırse, "AB'yegınldı ama, bunca vakıtgeçınlıp tımaklan sökulmuş, sungusu duşmüş, posası çıkanlmış, ığdış edılmış bırülke olarakgınldı" dıyerek Gınlmedıyse, "Kemalıst cumhunyetın kendı kuruluş felsefesıyle başka çok şey yapılabılecekken AB uğruna yanm yuzyıl kaybedıldı" dıye yazarak PENCERE Mütareke Yazarları 'Mazup' İdiler... Tanhte kımı zaman bır devlet zor durumda ka labılın duşman saldınsına uğrayabıhr, dahada kotusu ağır bır yenılgıyle yıkılmış olabılır Yakın tanhımızde orneğı var; Bınncı Dunya Savaşı'nda, başta Ingıltere ve Fransa, Avrupalı devletlerden kımılen deftenmızı durmuşlerdı, tam anlamıyla sonumuz geJmıştı Ne yapacaktık?.. Ikıye aynldık. Istanbul "Galıpler ne derlerse yapalım" dıyordu. Ankara "Hayır" dıyordu Refık Halit ya da Refi Cevat gıbı yazarlar Babıâlı'nın gozdelenydılef; ıkısı de Mustafa Kemal'e, Kuvayı Mıllıye'ye. ulusal dırenışlere veryansın edıyorlardı . Ikısını de sonradan tanıdım, ıkısı de yetkın yazarlardı; 'üstad' sıfatına layıktılar; Refik Halıt bır gun kendısını savunmak ıçın aşağı yukan şoyle konuşmuştu Ittıhatçı paşalar koskoca împaratorluğu yıkmışlardı Karşımızda dunyanın en guçlu devletlen vardı, ama, bu kez de Anadolu'da bır paşa çıkmış Duvelı Muazzama 'ya kafa tutuyordu Bız ne bılelım "> Elde avuçta kalanı da bu delı paşa yok edecek dıye duşunuyorduk Bılmem kı bu savunmayla 'üstad' Refik Halıt aklanabılır mıydı? Ancak yenılgı oylesıne ağırdı kı belkı "mazur" gorulebılır Sevr ıle Lozan harrtalannı yan yana koyduğumuz zaman tanhsel gerçek başka hıçbır soze gerek kalmadan en çarpıcı grafiğıyle ortaya çıkar; Ataturk ınanılmazı gerçekleştırmıştır • Pekı ama, şımdı ne durumdayız? Yenılgıye mı uğradık? Sonumuz mu geldı?.. Işgal altında mıyız1?. Yakın geçmışte Kıbns'ı ışgal etmek ısteyen RumYunan saldınsına karşı çıktık, başarı kazandık Iç ve dış emperyalıst guçlenn ortaklığıyia Guney Anadolu'da çıkanlan PKK terorunu yenılgıye uğrattk Allah'a şukur bugunden yanna bnr dayatmaya boynumuz bukuk değıl!.. Pekı, ne oluyooız . • Eskıden BatMâlı vardı, şımdı medya var; bırtakım gazetecıler yabancı guçlenn ajanlan gıbı ortalığı velveleye venyorlar, V^B'nın her ıstedığını yapmazsak olduk, bıttık, mahvolduk, gıbı bır hava yaratmaya çalışıyoriar AB de bındırdıkçe bındınyor... 10 yıl mı, 15 yıl mı, 20 yıl mı sureceğı belırsız ve sonucunun da ne olacağı bılınmeyen bır 'müzakere'y 'kabul' etmek ıçın, Avrupa'nın one surduğu peşın sıyasal koşullara 'evef' demek ıçın ınsanın akîını peynır ekmekle yemesı gerek Pekı, medyadakı sozum ona gazetecılere ne oluyor? Turkıye bugun 1919 ya da 1920 koşullannda değıl1 Dış guçlenn kustahlığına 'evet' demek zorunda hıç değıl Refik Halıt ya da Refi Cevat hem kalem sahıbı | ıdıler hem de ulke o zaman ışgal altındaydı, bugunku yabancı maşalanna ne demelı'' Ustelık bunlar ne edebıyatçı ne de kalem sahıbı... Doç. Dr. Hüner TUNCER gerekçe olarak, Ortadoğu devletlenne "demokrasi'' rejımını getırmeyı ve bu ulkelerdekı "insan haklan" ıhlallenne son vermeyı one surmektedır Pekı, burada şu soruyu sormak gerekır "tnsan haklan" ıhlallenne acaba ınsanlan oldurerek 9 mı son venlecektır Ülkemiz topraklannın hemen yanı başında yer alan bu "soykmm" karşısında, Turkıye Cumhunyetı Devletı ne yapmak9 tadır Ekonomık, sıyasal ve kulturel açılardan tam bağımsızlığını yıtırmış olan devletımız, uzulerek ıtıraf etmelıyım kı, ne yapması gerektığı konusunda artık tek başına karar v erebılecek bır konumda değıldır Ekonomisini, kültürünü ve dış politikasını 4BD'yeve AB'ye bağlamış olan AtatürkTurkhesL bugun Irak'tayaşananlar karşısında ne yapması ve nasıl davranması gerektiği konusunda, ABD'den ve AB'den gelecek jonergeler doğrultusunda bir politika saptama yolunu seçmiştir. ABD'nin ulkemıze gıydırmek ıstedığı gıysı ıse "Dımlı tslam" gıysısıdır Turkıye laık Cumhunyet yenne, bır Islam devYirmi birinci yüzyıhn başlannda da, letı olarak, Ortadoğu de\ letlenne omek olacaktır Boylece, Atatürk'un gerçekbuna benzer bır tablo karşımızda duruyor Felluce'de, dünyanın hegemon gücü ola leştırmış olduğu "Aydınlanma devrimi" rak kabul edileıi ABD'nin, Irakhlara kar de yaşanmamış sayılacaktır Ataturkuşı uyguladığı so\1anm\ebuso>1anm kar muz, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı ve Devşısında, yine dunya devietierinin sessiz ka nmlen, Turkıye ABD'nin "kukla yöne9 hşı... Demek kı, geçen yuzyıldan bu ya timi" olsun dıye mı gerçekleştırmıştır nadeğışenbırşeyyok Yme mazlum bır Hepımız çok ıyı bılıyoruz kı, Bınncı Dunhalkın bıreylen, dunyamn hegemon gu ya Savaşı'nın sonunda ulkemız topraklacu ve yandaşlan tarafından yok edılmek n Batılı devletler tarafından ışgal edılmışken, "Amerikan mandası"nı ısteyen ayıstenmekte Bınncı Dunya Savaşı'nın sonunda, Av dınlanmız da bulunmaktaydı Büyük Atarupa'nın Buyük Guçlen, Ortadoğu'yu türkbu duşunceye şıddetle karşı gelırken, kendı aralannda paylaşmak ıstemış ve "Bağımsızlık benim karakterimdir" debır oncekı yuzyılda "Osmanh'' toprakla mış ve başka bır devletın koruyuculuğu n olarak sayılan bu bolgelen, dolaylı ya ya da denetımı altına gırmeyı kesınlıkle da dolaysız kendı denetımlen altına almış reddetmıştı tı Daha sonra Ortadoğu halklan bağımŞimdi \akın geçmişimizde yer alan bu sızhklannı kazanmış ve kendı devletle olaylan unutarak, kendi istencinıizle, bir nnı kurmuştu Bugün bu bağımsız Orta uçuncu de\letin boyunduruğu altına girdoğu devletlerını ABD, "Genişletilmiş meyi mi kabullenecegiz?.. Ortadoğu Projesi" ısmı altında yenıden, ABD Başkanı Bush ve Ingıltere Başbabır tur denetımı altına almak ıstemekte ve kanı Blair, son açıklamalannda Filistin'e bu projeyı uygularken de, Avrupalı mut de "demokrasi" getınne ve Fılıstın ıle tefıklennı kendı yanına almaktadır "Ge tsraıl arasındakı "banş"ı gerçekleştırme nişletilmiş Ortadoğu Projesi", ABD'nin konusunda, ışbırlığmde bulunacaklannı ve Avrupalı 'Büyük Guçler'ın, zengın dıle getırmıştır petrol ve doğalgaz kaynaİdannın bulunOyle anlaşılıyor kı, Afganıstan ve duğu Ortadoğu bolgesını kendı denetım Irak'tan sonra "demokrasi"yı getırmede len altına alma projesınden başka bır şey sıra Filistin'e gelmıştır, bundan sonra da değıldır sırada Ortadoğu'nun otekı devletlen yer 1 Batılı guçler, yırmı bınncı yuzyılın baş almaktadır hıç kuşkusuz Bu, ABD ve lannda, yenı emperyalıst pohtıkalanna Avrupa'nın ızledıklen emperyalıst polırak'ın Felluce kentınde, kelımenın tam anlamıyla, bır soykmm olgusuyla karşı İcarşıyayız tkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudılere Alman Nazılennın uyguladığı soykınm karşısında, dığer devletlenn nasıl suskun kalmış olabıldıklenne şaşar şaşar dururdum Dünyanın gözleri önünde, 6 mihon Yahudi yok edilnıiş \e dünya devietJeri bu durunıa sessiz kalnuşü. 6 mılyon ınsan, yırmıncı yuzyılın ortalannda, Avrupa'nın gobeğınde, "uygar" olarak tanımlanan bır ulusun yonetıcılen tarafından katledılmış, fınnlarda yakılmış, gaz odalannda zehırlenmış ve toplama kamplannda çeşıtlı ışkencelere maruz bırakılmıştı Ben, boyle bır olgunun yaşanmış olabıleceğıne bır turlu ınanamıyor ya da ınanmak ıstemıyordum Ama,neyazık kı, ortada hıçbır kışının yadsıyamayacağı bır gerçek vardı ve bu da, Avrupa'nın "uygar" uluslanndan bın olarak varsayılan Almanlar tarafından 6 mılyon ınsanın yaşamına hunharca son venlmış 1 olmasıydı I E G Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın yayınladığı gunluk sıvıl toplum gazetesı tarafsız haberlen, ılgınç roportajlan, araştırmalan, koşe yazılan ve ulke sorunlannı yansıtan raporianyla 10 yıldır okurlanyla el ele. Tel 02125119494Abone 02125138300 BİZİM GAZETE Yunus Nadi Armağanı Yarışması, 1946 da kuruldu, hem geçmıse hem geleceğe donuk olan anlamı, gazetemızın kurucusu Yunus Nadi'ye savgı ve sevgıden kavnaklanıyor Yalnız Cumhunyet gazetesının değıl, Turkıye Cumhunyetı 'mn kuruluşunda buyuk emeğı bulunan Yunus Nadı 'mn anısını her yıl tazelemek bızım ıçın bır gorev Devrımcı ve demokrat Cumhunyet 'ın Ulusal Bağımsızlık Savasımızla ve Turkıye Cumhunyetı 'vle zamandaş ve eşanlamlı bır kuruluş tarıhçesı var Yunus Nadı, gazetemızın temel taşlanm bu doğrultuda koydu Yunus Nadı 'mn ölum yıldonumunu geçmıse donuk bır acı olarak değıl, geleceğe yonelık bır kultur olayına donuşturmek amacıyla bu vanşma duzenlendı Yanşmamn ılk duzenlendığı yıllarda Turkıye'de sanat alanında hıçbır ozel odul yoktu, tek partı donemıydı ve yalnız CHP 'mn koyduğu bır şıır odulu vardı Aynı donemde butun dunyada sanat, bılım ve edebıyat odullen un yapmışlardı îsveç te Nobel, ABD 'de Pulitzer, Sovvetler 'de Lenin, Fransa da Goncourt odullerımn sonuçlan Turkıye de de ızlemyordu, ama ulkemız bu alanda da geç kalmıştı Cumhuriyet gazetesı bu onculuğu ustlendı, ellı dokuz yıl once duzenlenen Yunus Nadı Armağanı 'yla sanat ve kultur yaşamımızda bır yanşma coşkusu oluşturdu Daha sonrah yıllarda Turkıye de de yanşmalann ve odullenn savısı çoğaldı, vırmıyı aştı Bugun belkı odul enflasyonundan soz açılabılır, eleştırel bır yaklaşımla sakıncaları gundeme getınlebıhr, ama yıne de kultur, bılım ve sanat konularında yapılan yatınmların çok yararlı olduğu rahatlıkla soy 59. YIL YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ 2005 lenebıhr Zamanla oduller arasında aynmlar ortaya çıkar, bır yanşma kunımsallaştıkça, amacı, mtelıklen, karakten belırgınleşır Bu arada kımı holdınglerın kendı amaçlanna yonelık yanşmalar duzenlemelerı ve oduller dağıtmaları da bu alanda kaçımlmaz çoğulculuğu yansıtıyor Kımı bankaların, şırketlerın, tıcarı tekellerın reklam amacıyla duzenledıklerı yanşmalann odullen, parasal açıdan ne kadar buyük olursa olsun, özu, maddı çerçevemn dışmdakı anlamda odaklaşıvor Oduller, Yunus Nadi Armağanı Yanşması adıyla aralıksız olarak kırkyılı aşkın bır surede duzenlı olarak gerçekleştırıldı, kultur ve sanat hayatımıza amaçlanan kathlan yaptı ve ethlenm duyurdu Daha once bır dalda yapılan odullendırmemn kapsamı 1990 yıhndan ıtıbaren gemşletıldı ve Yunus Nadi ÖdüUeri adıyla surmeye başladı Ulkemızın kultur ve sanat yaşamı butun baltalanmalara ve olumsuz yatınmlara karşın sureklı gelışıyor ve yaygınlaşıyor Fıkır ve sanat ozgurluklerı Turkıye 'de tam değıl, sıyasal ıktıdarlann bashlan hâ lâ suruyor ve çağdaş demokratık ortamdan henuz yoksun sayılıyoruz Buna karşıjı fıhr, sanat, bılım, kulturde çabalar sumyor, Tanhsel gelışım surecınde elbette aydın ( lanma'nın onune hıçbır guç geçemez ı Cumhunyet, çağdaş uygarlığa gıden yolun fıkır, sanat, kultur, bılım yolu olduğunu kuruluşundan ben savunan bır gazete Bu yoldakı çabaları desteklemek ve ozendırmekte Yunus Nadi ÖdüUeri'mn ışlevı sure. cek 1999 yılında başlanılan ıkı ana başlık altında dort odul venlmesı yontemı bu yıl% değıştırıldı 2005 Yunus Nadı Odullen'1 Edebıyat Ana Dalı'nda oyku, roman, şıır; , Görsel Sanatlar Ana Dalı 'nda kankaiur; Bilimsel Araştırma Ana Dalı'nda Sosyal Bılımler Araştırması olarak belırlendı. Adaylara başarılar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nısan 2004 ile 31 Mart 2005 tarihleri arasında yayımlanmış bır kıtap ya da yayına hazır bır 'kitap dosyasf yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralıklı yazılmış olması gereklıdir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bır yapıta venlir. Seçici Kunıl, ödülü, kıtap ve kıtap dosyası arasında paylaştırabılır. Seçici Kurul: Mehmet Başaran, Selim 1leri, TarıkDursun K, Sami Karaören, Emin Özdemir. $ İ İ R Ödüle 1 Nısan 2004 ile 31 Mart 2005 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bır 'kıtap dosyası' ıle aday olunabılır Yayımlanmamış yapıtlann beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ıle çift aralıklı yazılmış olması gereklıdir Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bır yapıta venlir Seçici Kurul, ödülü, kıtap ve kıtap dosyası arasında paylaştırabılır. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Prof Dr Cevat Çapan, Muzafferîlhan Erdost, Doğan Hızlan, Kemal Ozer Dr. Emre Kongar, Prof. Dr îonna Kuçuradi, Prof Dr Türkel Mınıbaş, Prof Dr Ahmet Mumcu K A R İ K A T Ü R Kankatürlenn boyutu 30x40 cm 'yi geçmemelıdır Her türlü teknık serbesttır. Yanşmaya en fazla 5 kankatürle katılabılınır. Seçici Kurul: Semıh Balcıoğlu, Kâmıl Masaracı, Tan Oral, Ferıt Ongoren, Turhan Selçuk. R O M A N Ödüle 1 Nisan 2004 ile 31 Mart 2005 tanhlen arasında yayımlanmış bir kıtap ya da yayına hazır bir 'kıtap dosyası'yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gerekiidir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Seçıcı Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabılir. Seçici Kurul: Ahmet Cemal, Konur Ertop, Tahsin Yiicel, Prof.Dr. Jale Parla, Adnan Bınyazar S O S Y A L B İ L İ M L E R A R A Ş T I R M A S I Ödüle 1 Nisan 2004 ıle 31 Mart 2005 tanhlen arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayıma hazırlanmış en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış bilimsel araştırmalar katılabılır. Adaylar yapıtlannı sekız adet olarak göndereceklerdir. Odül bır yapıta venlir Seçici Kurul ödülü kıtap ve kıtap dosyası arasında paylaştırabılir Seçici Kurul: Erdal Atabek, Prof Dr Rona Aybay, Dr Alev Coşkun, Prof H E R D A L GENEL İÇİN CEÇERLİ kadar 'Cumhunyet Gazetesı Yunus Nadı Ödülleri Cağaloğlu 34334 îstanbul' adresıne ıadelı taahhütlü olarak postayla ulaştırmalan ya da elden teslım etmelen gerekmektedır Yayımlanmış yapıtlann daha önce herhangı bır ödül almamış olması şartı geçerhdır Zarfin ya da paketın üzenne hangı dal ıle ılgilı olduğunun (şıır, roman, öykü vb.) yazılması zorunludur. Ödül dallannda konu sınırlaması yoktur Yapıtiar hiçbir şekflde iade edümez. Ödül alan ya da herhangı bır şekılde on elemeden geçınlen yapıtiar, genel yayın ilkelerımiz doğrultusunda gazetemizdeyayunlanabılır Ödül sonuçlan 28 Hazıran 2005 Salı günü açıklanacaktır. KOŞULLAR ÖDÜL Her dal içm: 2.000.000.000 TL. Ödüller, her dalda amatorprofesyonel herkese açıktır (Cumhunyet mensuplan hıçbır dalda odule aday olamazlar) Adaylar gerçek ad ve adreslennı ve telefon numaralarını belırtmek zorundadırlar Ancak adaylar ad ve adreslennın saklı tutulmasını ısteyebılirler Ödül koşullanna uymayan yapıtlan yanşma dışındatutmakzorundayız Adaylann yapıtlanyla birlikte adlarını ve soyadlannı arkasına yazacaklan ikı fotoğraflannı, açık adreslennın de yer aldığı katılma belgesını ve yaşamöykülennı 15 Şubat 2005 Salı gunu saat 17 OO'ye KATILMA ADIM, SÖYADIM ADRESÎM BELCESİ TELEFONUM KATILDIĞIM DAL