Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 KASIM 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA
SAGLIK
SEFİNE-I TERAKKİ TURHAN SELÇUK
DtİRÜSî
TABİATLI
İSTANBUL
EFENDİSİ
ABLÜİCANBAZ*
IH
HARÎKULADE
MACERALARI
KISIM
TJİKMİLİ
BİRDEN
CE6-İMİ M/
<>A N ı yc>ft _
Y4N/N EN/ HlZLl
OİACAK.. Vıi.î> O. LAKi>A, 3AŞKA .
Türkiye'de 12 bin böbrek, 600 karaciğer, 150 kalp, 50 pankreas hastası organ nakline mııhtaç
Bekleyen çok, bamşlayanaz• Organ bağışı oranı Avrupa
ve ABD'de milyonda 15-17
olmasma karşın, Türkiye'de
bu rakam milyonda 1.
Uzmanlar, organ bağışının
yetersizliğine dikkati çekerek,
bağışın arttınlması için
çalışmalar yapılması
gerektiğini belirtiyorlar.
ŞULEKÖKTÜRK
Türkiye'de bugün 12 bın böbrek,
600 karaciğer, 150 kalp, 50 pank-
reas hastası sağlıkh yaşarnak için or-
gan bekliyor. Bir o kadar kişi de or-
gan naklinin bir umut olduğunu bil-
meden ölüyor. Uzmanlar, organ ba-
ğışının azlığına dikkati çekerek ka-
davradan ve canlıdan organ bağışı-
nın arttınlması için çalışmalar ya-
pılması gerektiğini belirtiyorlar.
Akdeniz Üniveristesi Organ Nak-
li Merkezi Müdürü Prof. Dr. Alper
Kanser tedavisi
Yumurtalığı
kola
naklettiler
Çeviri Servisi - Hollandalı bilim
adamlan kanser tedavisi gören
kadınlann yumurtalığını
kollanna naklederek
doğnrganlıklarını koruma altına
alma yöntemi geliştirdi. Leiden
Üniversitesi'nde görevli ekip,
rahim ağzı kanseri olan bir
kadının yumurtalığını sol
kolunun üst kısmına nakletti.
Ekibin başındaki Dr. Carina
Hilders. rahme cerrahi
müdahale öncesinde yapılan
nakil sayesinde yumurtahğın
koldakı damarlardan
beslendığini ve işlevini
kaybetmediğini söyledi.
BBC'nin internetteki sitesinde
yayımlanan habere göre
"Kanser" adlı tıp dergisinde
çalışmalanna ilişkin makale
yazan Dr. Hilders, 29 yaşındaki
kadının kanser tedavisi
sonrasında çocuk doğurmak
istedığı takdirde kolundan
sağlıklı yumurta alınabileceğini
ve tüp bebek yöntemiyJe hamile
kalabileceğini vurguladı.
Geçmişte, kanser hastalannın
yumurtalannın dondurularak ya
da yumurtahk dokulannın bir
bölümü dondurularak hamile
kalmalannın sağlandığını ve
bunlarda tüp bebek yöntemine
gerek olmadığını anımsatan
Hilders şöyle devam etti:
"Ancak, bu yeni yöntem daha
garantüL Yumurtahk koldaki
damarlar sayesinde çok iyi
besleniyor, bu da başan oranını
artbnyor. Diğer yöntemlerinin
başan oranı organa yeterti kan
akışı sağlanamadığı için daha
düşük." Hilders, yöntemin tüm
vücuda etkisi oldugu için
yumurtahğı da olumsuz
etkileyecek olan kemoterapi
gören hastalarda değıl
radyoterapı görenlerde
kullanılabıleceğinin altını çizdi.
Ve özellikle rahim ve rahim ağzı
kanserlerinde yumurtahğın
bölgeden uzaklaştınlarak
hastalığın sıçramasının da
engellendiğini, böylece
dogurganlığın da koruma altına
alındığını anlattı.
YAPAY BÖBREK YOLUNDA İLK ADIM
Çeviri Servisi - ABD'li bilim adamlan, diyaliz makd-
nesi görevi gören bir cihaz üretti. Uzmanlar, Michigan
Üniversitesi'ndeki ekibin ürerfiği, kısa adı "RAD" olan
cihazm böbrek yetmezliği olan hastalarda "yapay böb-
rek" olarak kullanılabileceği yönünde umut ışığı oluştur-
duğunu savunuyor. BBC'nin internetteki sitesinde yayım-
lanan habere göre yapay böbrek üretiminin ilk adımı ola-
rak rutelendınlen çahşmanın sonuçlan"UIusiararasıBöb-
rek Dergisi"nde açıklandı.
Çahşmalan yürüten ekibin başındaki Prof. DavidHu-
roes, ileri derecede hasta olan 10 kişi üzerinde deney yap-
tıklannı, dışandan vücuda baglanan cihazın hastalann al-
usında olumlu sonuç verdiğini belirtti. Insan hücrelenni
L
Demirbaş, AB ve Avrupa'daki bek-
leme hsteleri ölçüt alındığında, Tür-
kiye'de organ bekleyenlerin yakla-
şık 2 kat olması gerektiğini belir-
terek "çok sayıda insanın hayat kur-
tancı bu ameüyatlann yapüabilece-
ğini bilmeden öldüğüne" dikkati
de içeren cihazın 24 saat süreyle vücuda bağlı kaldığın-
da kanı zehirli maddelerden temizlediğini, bünyenin ba-
zı enfeksıyonlarla mücadele için gereksinim duyduğu
molekülleri üretmesine yardımcı olduğunu anlattı.
"Bu ikrnci özeffik, RAD'nin işlevsd anlamda diyaliz
makineierinden çokgerçek böbrek görevi gönnesini sağ-
hyor" diyen Humes, çalışmalann devamı için ABD Gı-
dâ ve tlaç Dairesi'nden onay aldıklannı söyledi. Humes
şöyledevametti: "Yapacagnmzçalçınalarsırasndaolııın-
lu sonuç abrsak, böbreği çalışmaz hakie olan hastalara di-
yafc ve böbrek nakline gerek ohnadan çare bulmuş oJa-
cağrz. Bu cihaz getişririlerek, vücuda yerlestirilebilecek
yapay böbrek haiine getiniebifir."
çekti.
Organ bağışı oranuım Avrupa ve
ABD'de milyonda 15-17 olmasına
karşm Türkiye'de bu rakamm mil-
yonda l'de kaldığını vurgulayan
Demirbaş, Türkiye'de "kadavra-
dan organ bağışı sayısının son dere-
ce düşük ohnasmm nedeninin sağ-
hksjstemindekiçarpıkhk" olduğu-
nu söyledi. Demirbaş, "Yetersizyo-
ğun baknn hizmetleri ve iyi çaİış-
mayan ilk yardım sistemi düzehne-
diği sürece kadavradan organ nak-
h' sayısnun artünhnası olası değil"
dedı. Prof. Dr. Alper Demirbaş, Av-
rupa ve ABD'de kadavradan organ
naklinin yeterli olmaması nedeniy-
le canlı venciden organ naklını art-
tırma çabalanna gidildiğini ifade
ederek böbrek naklınde vencının
tek böbrekle de sağlıklı bu" şekılde
yaşamını sürdürebildiğini vurgula-
dı.
20 bin hasta üzerinde yapılan bir
çahşmaya göre, böbrek naklının dı-
yaliz tedavısıne oranla yaşam süre-
sini üç kat uzattığını açıklayan De-
mirbaş, "20-24 yaş gnıbunda diya-
Hze giren hastalann beklenen yaşam
süresi 14yıi, böbrek nakli yapılan has-
talann beklenen yaşam süresi 35 yd-
dır" dıye konuştu.
Organ reddini önleyen ılaçlann,
organ naklinde çok önemli bir ge-
lişme olduğunu anlatan Demirbaş,
kök hücreden organ üretimi konu-
sunda hastalara umut vermek için er-
ken olduğunu söyledi.
Alkışlar onlar için..
Hem ABD'de hem de dünyada büyük yankı
uyandıran New York Maratonu'na her yıl ol-
duğu gibi bu yü da ilgi büyüktü. Pazar günü
düzenlenen. kentin dünyaca ünlü Central Parkı'nda son bulan yanşa tekeriekİi iskemleieriyle ka-
nlan engeUi sporcularsa sportif başanlanyla olduğu kadar azim ve cesaretieriyle de alkış topla-
dL EngelB sporculann yanşında, erkeklerdebirinci olarakipi göğüsleyen isim Meksikah SaulMen-
doza (üstte), kadınlardaysa İsviçrefi Edith Hunkeler oldu. Bu yıl35'incisi düzenlenen. 48 küomet-
relik maratonun engdliler dışındaki böhimündeyse erkeklerde Güney Afrikalı atlet Hendrik Ra-
maala. kadınJarda uıgiftere'nin dünya rekortmeni sporcusu Paula Radcliffe birinci oldu. (AP)
Yasa taslağı hazırlandı
Mamada GDO
kullanımı
yasaklanıyor
• Tanm Bakanlığı tarafından hazırlanan
taslakta, genetik yapısı değiştirilmiş
organizmalann (GDO), yenilebilir aşılar ve
vitaminlerde kullanımı serbest bırakılırken,
bebek mamalannda kullanılması yasaklanıyor.
Sonbahar aylarında zehirlenme vakalarında artış yaşanıyor
'Yabani ıııaııtar yemeyin'
tstanbulHaberServisi-lstanbul II SağlıkMü-
dürüProf. Dr. ErmanTuncer, Türkiye'de bolmik-
tarda yetişen yabanı mantarlann zaman zaman
semt pazarlannda satışa sunulduğunu belirte-
rek, açıktan toplanan mantarlann tüketilmeme-
si uyansında bulundu.
Prof. Dr. Tunceryaptığı açıklama-
da, sonbaharda mantardan zehir-
lenme \-akalannin arttığına dikka-
ti çekerek, zehirli mantarlann tür-
lerine göre, zehirlenme tablosunun
değiştiğini söyledi. Bazı zehirli mantar-
lann direkt sinir sistemi üzerine et-
ki ettiğıni anlatan Tuncer, "Zehir-
lenme haü 3 dakika De 3 saat arasın-
da görükbilir. Zamanmda müdahale edilmezse
hasta, kalp ve solunum durması ile ölür. Bazı
mantarlarda karaciğer üzerine toksik (zehir)et-
kUidir. Bu türterde zehirlenme 6-15 saat içerism-
de göriilür ve yüzde 70 oranında öhune neden
olur. Zehirli mantarlann bir kısmı da kan hüc-
rekrini parçalar. Bu tür zehirlenmelerde
rahat$ızfaklar24saatsonraortayaçıkar''
diye konuştu. Tuncer, şu uyanlarda bu-
lundu. "Doğadan toplanan mantarlar
yendikten sonra bulana kusma, ishal ve
benzeri beürtilerden biri ortaja çıkarsa
derhalenyakuı sağukkunıhışjarma baş-
vurulmah ya da 112 Acil istasyonundan
yardım istenmeKdir."
ANKARA (ANKA) -
Genetik yapısı değiştiril-
miş organizmalar (GDO)
ve ürünlerinin, bebek ma-
malannda kullanımı, bu
tür ürünleri içeren mama-
lann ithalatı ve ülke ıçın-
de dağıtunı yasaklanıyor.
Antıbıyotiklere dirençlı-
hk genleri içeren GDO'la-
nn üretimi de yasak-
lanırken, tüketimi
ve kullanımına ise
2009 'dan itibaren
yasak getiriliyor.
Türkiye'nin de
imzaladığı Bir-
leşmiş Milletler
Cantagena Bıyogü-
venlik Protokolü'nü
dikkate alan Tannı ve
Köyişleri Bakanlığı,
modern biyoteknoloji
kullanılarak elde edilen,
genetik yapısı değiştiril-
miş organizmalar (GDO)
ve ürünlerle ilgilı olarak
"Ulusal Bi>ogüvenHk Ka-
nun Taslağı" hazırladı.
GDO ve ürünlennin itha-
latı, piyasaya sürülmesi,
kapaîı kullanımı ve tran-
siti izne baglanan taslağa
göre, biyoteknolojik tek-
niklerle geliştirilen ürün-
lerin güvenli bir şekilde
araştınlması ve geliştiril-
mesi, üretimi. kullanımı
ve ihracannı denetleyecek
bir "Biyogüvenük Kuru-
mu" kurulacak.
Taslakta, GDO ve ürün-
lerinin verilen ızinde be-
lirtilen koşullarda ve kul-
lanım amacı dışında kul-
lanılması yasaklanıyor.
GDO ve ürünlerinin yenı-
lebilir aşılar, \itaminler gi-
bı bebekler için özel geliş-
tırilmiş ürünlerde kullanı-
mı serbest bırakılırkerL, be-
bek mamalannda kulla-
nılması, bu tür üriinlen
içeren bebek mamalannın
ıtiıalatı ve ülke ıçınde da-
ğıtımının yasaklanması
öngörülüyor.
însan ve hayvan tedavı-
sınde kullanılan antıbiyo-
tıklere dirençlilik genlen-
nı içeren GDO'lann
üretimi yasaklanır-
ken, tüketimi ve
kullanımuıın ise
3 lAralık 2008 ta-
rihinden itibaren
yasak olması öngö-
riildü.
Gıda,yem,ış-
lemevetüketim
amacıyla ithala-
tı yapılan veya
ülke içinde geliştiri-
len gıda ve ürünlerinin pi-
yasaya sürülmesi amaç-
landığında, gıda ve ürü-
nünün her bir ithalatı ve pi-
yasaya sürülmesinden ön-
ce Bıyogüvenlik Kuru-
mu'na başvurulacak. Bu
ürünlerde GDO eşik de-
ğeri kurum tarafından be-
lirlenecek.
Cezalar
Tanm Bakanlığı, GDO
ve ürünlennin yasada be-
lirtilen şekli dışında kulla-
nımını cezalandıracak.
GDO ve ürünlerinı ızın
verilen kullanım amacı dı-
şında kullananlara 3 yıldan
6 yıla kadar ağır hapis ce-
zası ve aynca 10 milyar
liradan 20 milyar liraya
kadar ağır para cezası ön-
görülüyor. GDO ve ürün-
lerinı bebek mamalannın
üretiminde kullananlara
da aynı ceza uygulanacak.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Denktaş Sinei Millete
Dönerken...
Kuzey Kıbns'ta hükümet bunalımı sürüyor. Ta-
lat başkanlığındaki CTP-DP koalisyonu, bu yılınki
bir yana; geçen yılın bütçesini bile çıkartamadığı
için istifa edip erken seçim karan almak istemişti.
Seçimin tarihi konusunda da Meclis'teki öteki par-
tiler bir yana, iki koalisyon ortağı da anlaşamayın-
ca hükümeti kurma görevi Eroğlu ile Talat arasın-
da kısa süre ile el değiştirdi. Cumhurbaşkanı Denk-
taş'ın görevi dün yeniden CTP Genel Başkanı'na
verdiği biliniyor. Ancak Cumhuriyet Meclisi'nin bu-
günkü aritmetik yapısı yeni bir hükümet yerine er-
ken bir seçimin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.
öyle bir seçimde hükümeti kurma olanağı han-
gi partilerin eline geçerse geçsin, kazanan ne ya-
zık ki yine Rum tarafı olacaktır. Çünkü öncelikle An-
kara'nın yanlış tutumu yüzünden 24 Nisan referan-
dumunda ınisiyatif, Annan Planı'nı reddeden, ama
aynı anda AB kapılan kendilerine açılan Güney'de-
ki hükümetin eline verilmiştir. Rauf Denktaş'ın 'Cum-
huriyet'teki söyleşisinde de belirttiği gibi, ne yazık
ki Güney'deki Rum hükümeti Ankara'yı, kendisi-
nin adadaki tek meşru hükümet olduğunu kabul için
zorfamaktadır. 17 Aralık tarihi yaklaştıkça AKP ik-
tidarının bu zorlama karşısında baş eğmesi kaçı-
nılmaz olacaktır Birgün, Türkiye'nin biryandan Kıb-
rıs Cumhuriyeti'ni tanıdığını, ama öte yandan Tür-
kiye'nin Kıbns için özellikle Londra ve Zürih anlaş-
malanndan doğan haklannı saklı tuttuğunu, o ta-
nıma kararına eklenen çekince paragrafı ile bildir-
dığini öğrenince hiç kimse şaşırmasın.
Azınlık görmek isteyenler
Kuzey'e buyursun
öylece adanın kuzeyinde yaşayan Tünkler, bu-
günlerde ülkemizde bir isteri halinde çok kullandı-
ğımız "azınlık" statüsü içine gireceklerdir. Tıpkı 20
Temmuz 1974'ten önceki gibi. Çok merak ediyo-
rum. Türkiye'de o modayı ısrarla gündemde tut-
mak isteyen sözde aydınlar, Kıbns'taki bu azınlık
toplumu için hangi hak ve güvencelerin var olma-
sını isteyeceklerdir? Kıbns adasında asıl yapısı üni-
ter olan, görünüşte sözde federal bir devlet son-
suza kadar Rum çoğunluğun yönetiminde kala-
caktır.
Ne yapacaktır o yönetim? Hiç kimsenin kuşku-
su olmasın. 20 Temmuz 1974 Öncesine tam dönüş
elbette olamayacaktır. öyle birşeyi zaten ne Rum-
la, ne de Yunanlılar isteyecektir. Ama ada stratejik
açıdan da ekonomik açıdan da Yunanlılann yakın
duyarlılığı içinde kalacaktır. Adadaki Türklerin Ba-
tı Trakya'daki soydaşlanndan farklı bir yaşam bi-
çimine kavuşmasını bekleyenlerden ise sahte bir
özürdileme ile üzüldükleri işitilecektir. Sorunun so-
mut yanıtını herkesten önce, önceki gün memle-
keti Rize'de bir bilardo masasının başında elinde-
ki ıstaka ile toplara vuran Sayın Başbakan'dan öğ-
renmeliyiz. Denktaş, Kıbns bilardosunun sonucu-
nu en başta ve usanmadan söyleyen lider olarak,
24 Nisan halkoylamasının en heyecanlı yandaşla-
rından birisi olan CTP Genel Başkanı'na yeniden
başbakan olma şansını kullanması olanağını veri-
yor. Şimdi Talat ve Serdar Denktaş, oyunun son
perdesini sergilemek için el ele sahneye çıkacak-
lardır. Baba Denktaş o sonu belli oyunda ne rejisör
ne de oyuncu olarak görev almak istememekte
haklıdır.
Ancak Kıbns savaşımının bu yılmayan mücahi-
dinin sahneyi öyle kolay kolay terk edeceğini de hiç
kimse düşünmesin.
Tanıdığım Rauf Denktaş, bana kalırsa, gerekirse
en başadönmek için bütün görevlerinden çekilme-
yi, öncelikle yerine getirmenin zorunlu olduğunu bi-
liyor.
Sade bir Kıbns Türkü olarak, bir toplum için her
şeyden önce bağımsızlığın gerekli olduğuna ina-
nanlarta birlikte yeniden örgütlenmenin planlarını
yapacaktır.
Annan Planı'nı Annan dan çok savunan AKP ik-
tidan için şimdi tek kurtuluş yolu, Makedonya'yı ba-
ğımsız bir devlet olarak tanıyan Bush'un olası ye-
ni politikası içerisine KKTC'yi de sokmak için var
gücü ile ABD üzerine baskı yapmak olmalıdır.
Faks: 0 216 3028208 obirgrt.e-kolay.net
Mide yanmaları
Hızlı yaşam ağız
tadını bozuyor
VURALAHI
Mıde yanması, yedi-
ğımız besınlerin mıdede
sindınldığıni bize acı bir
şekilde anımsatan bir ra-
hatsızlık...
Çok sık rastlanan bu
durumdan yakınmasa-
nız bile nereden ve ne za-
man ortaya çıkacağı bel-
li olmayan mide yanma-
lanndan kaçınmak için
yanınızda bir asit gide-
rici bulundurmakta ya-
rar olduğuna dikkati çe-
ken gastroenterologlar,
mide yanması olayını
şöyle açıklıyorlar: "Mi-
de yanması, mide asidi-
ninyemekbonısunageç-
mesi sonucunda mide-
nin üstbölümünden baş-
layarak boğaza doğru
uzanan yakıcı bir ağn
biçiminde kendini belH
eder. Mide yanmasıolan
bazı kişiler ağızlannda
acı veya ekşj bir tat du-
yarlar. Antiasitkr mide-
dekiasidietkisizhafcso-
karak mide yanmasuu
geçirirler."
Koruyucu önlemler
nasıl oLİnalıdu-? Bu so-
ruya şu yamh getiriyor
1Ü Cerrahpaşa Tıp Fa-
kültesi Gastroenterolo-
ji Bölümü Öğretim üye-
si Prof Dr. Murat Tun-
cer: "Mide yanmasın-
dan \akmrvorsaniz şiş-
manbk, yanhş beslenme
ve streslerden öncelikle
kaçmdması gerekir. Ay-
nca yağhbesinler, kcart-
malan alkol,çikolata,ka-
fein ve sigara mide \^n-
malaruıa neden olabi-
Kr™
Bunun dışında bazı
pratik önlemler önem
kazanrvor.Örneğinvata-
ğa uzanmadan önce >«-
mekyenflmemesi,>«nek
zamanıile uyku zamanı
arasnda birkaç saatara-
hk olmasL Yatağuı ba-
şucundaki a> aklarının
altmatahtaparçalan ko-
yarak 12 cm. yükseml-
mesi, böylece yanldığın-
da mide asidinin yemek
borusuna geçişinin ön-
lenmesi; beK sıkanve ka-
nn içi basıncı artüran
kemer ve sıkı iç çama-
şırlaruı kuOanıhnaması
gibi çareler etkih' ohıyor
mide