Katalog

Tüm malvarlığım yangından mal kaçırırcasına ve ortada kesinleşmiş herhangi bir mahkeme kararı olmadan satılıyor. Anayasa'ya aykırı olarak el konulan şirketlerimin yönetimlerine bir takım nitelikleri belirsiz insanlar getiriliyor, şirketler yağmalanıyor. Bunun en bariz ve güncel örneği TMSF tarafından Çimento/İnşaat grubuna dahil şirketlerimin yönetim kurulu üyeliğine atanan Servet Kaçamak isimli kişinin bir polis operasyonu sırasında göz altına alınmasıdır. TMSF'nin yönetici atadığı diğer şirketlerimde de buna benzer olayların yaşandığını biliyorum ve günü geldiğinde bunları tek tek açıklayacağım. Bütün bunlar İmar Bankası bahane edilerek çıkarılan iki yasaya dayandırılıyor. Oysa Cem Uzan olarak benim İmar Bankası ile "babam'ın oğlu" olmam dışında bir ilgim yok. Anayasa'ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ve evrensel hukuk kurallarına açıkça aykırı, kamuoyunda "Uzan yasaları" olarak bilinen bu kanunlar, beni İmar Bankası'nın mali sorumluluğuna dahil etmek için çıkarıldt. Yapılanların tek bir amacı var, bu da beni siyaseten yok etmek, Genç Parti'nin iktidara yürüyüşünü engellemek. Şimdi soruyorum: Bugüne kadar el konulan 21 bankanın sahiplerine bana yapılanlar neden yapılmadı? Benim gibi banka ile hiç bir ilgisi bulunmayan birinin tüm malvarlığı sadece "Uzan soyadı" ve Genç Parti Genel Başkanlığı nedeniyle haraç mezat satılırken, banka sahibi olup bankasına el konulan, TMSF ile hiç bir protokol yapmayan ya da yapıp buna uymayan gruplara neden dokunulmuyor? Neden sadece benim evime onlarca polisle giriliyor, dini inançlarımıza tamamen ters olacak şekilde yatak odalarımıza kadar gazeteciler sokularak aile mahremiyetimiz ihlal ediliyor ve bu görüntüler malum medyada çarşaf çarşaf yayınlanıyor? Neden sadece benim şirketlerime el konuluyor? fW Neden sadece benim mallarım şu anda "Uzan yasalarfna dahi uyulmayarak yağmalanıyor? Bunları satanlar hiç bir evrensel hukuk ilkesi ile bağdaşmayan bu yasaların kendilerini koruyacağını, bu uygulamalarının cezasız kalacağını düşünmesinler. Çünkü bu kişiler mallarımın satışına gerekçe gösterdikleri "Uzan kanunlarfnın Anayasa ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı olduklarını biliyorlar ve bile bile mallarımı, şirketlerimi satmaya devam ediyorlar. Eninde sonunda ortadan kalkacak bu yasalara güvenerek mallarımı, şirketlerimi satanlar ve bunları alanlar mallarımın bedellerini son kuruşuna kadar bana geri ödeyecekler. Çünkü ben bu malların bedellerini, bunları satanlardan ve alanlardan misli ile geri almak için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi dahil her türlü hukuki imkanı kullanacağım. İnanıyorum ki; şu anda ülkemizde çok yavaş işleyen hukuk, bir gün bu haksızlık ve zulmü yapanlardan hesap soracaktır. Ve şu da unutulmamalıdır ki; sırf "kan bağı" nedeniyle, "babamın oğlu" olduğum için bana, benim eşime ve çocuklarıma reva görülen, ikinci dünya savaşından bu yana dünyanın hiç bir yerinde örneği olmayan, "kan bağı nedeniyle sorumluluk" esasına dayalı bu uygulamalar bir gün mutlaka zalimlere geri dönecektir. Benim mallarımı, şirketlerimi hukuka aykırı yöntemlerle satanlar/satmaya çalışanlar dışında; her zerresinde "ah"ım bulunan bu malları, Türk toplumunun törelerine, geleneklerine aykırı şekilde satın alıp ucuza kapatanlar/ucuza kapatmayı düşünenler hakkında da her türlü meşru yola başvuracağım ve bunlardan Yargı önünde mutlaka hesap soracağım bilinmelidir. Cem UZAN T ' * t-M