Katalog

SOTÂ CUMHURİYET 24EKİM2004PAZAR 10 P A Z A R Y A Z I L A R I [email protected] Uzayda olsan da sandığagit J merika'da 8 gün sonra genel seçim var. Bütün diinyanın gözü ve kulağı burada. Çünkii 4 yıl boyunca ülkeyi yönetecek laenn seçihmesı, sadece Amerikalılar için deŞil, uluslararası ıiişkilerin gelecegi açsından da son derece önemli. Ctorge VV. Bush. 2000-2004 arasında görevde olduğu dönem boyunca, ,\BD başkanı olacak Idsinin taşımaması gereken özellikleri seıgiledi. Buna karşın 2 Kasım'da seçimın nasıl sonuçlanacağına ilişkın hâlâ bir ipucu yot. Seçime 8 kala tahmin yapmak olası değil. Her giuı çeşitli kamuoyii araştırmalan yayımlanıyor, fakat bunlar öylesine bınirinden farklı olabiliyor ki ınsan hangisine güveneceğini şaşınyor. Araştırmaların çoğu, evlerdekı kablolu telefon hatlan aranarak yapılıyor. Zaten halk telefon üzerinden yapılan reklam ve promosyonlardan yeterince sıkilmış olduğu ıçin bu tarz araştırmalara kimse katılmak ıstemiyor. Bir başka gerçek de Amerika'da 35 yaşın altındaki nüfusun çok biiyük bir bölümünün sadece cep telefonu ıle iletişim kurduğu. Bu durumda araştırma şirketlerinin bıraktığı mesajlara yanıt verenler de fanatik partililer ve zaman sıkıntısı çekmeyen yaşlılar oluyor. Üstelık 2000 "de oy kullanmayan milyonlarca Amerikalı, 2004 seçimınde bu hakkını kullanmak üzere seçmen kaydı yaptırmış durumda. Kamuoyu araştırmalan, bu seçmenlerin oylannı ne şekilde kullanacaklanna dair bir yanıt vermiyor. Sonuç olarak, bir araştırmadan sağlıkJı sonuç alınabilmesi için örnekJemin toplumu temsil eder şekilde belırlenmesine ilişkin şart gerçekJeşememiş oluyor. Yıne de araştırmalara bakalım ama çok da ınanmayalım dersenız, Cumhuriyetçi Bush ile rakibi Demokrat John Kerry başa baş gözüküyor. Bu durumda kararsız seçmenler sonucu belirlemede çok büyük rol oynayacak. Siyaset bılımcılere göre, eğer bir seçmen, oyunu kullandığı anda ulusal güvenliği ve NEW YORK terörle mücadeleyi düşünüyorsa -sanki terör onun zamanında yükselişe geçmemiş gibi- bundan Bush kazançlı çıkacak. Ekonomi ve işsizliği ön plana alarak oy kullanırsa kazanan Kerry olacak. Seçımde önemli rol oynayacak kararsız gruplardan birisini kadınlar oluşturuyor. Pew Araştırma Merkezf nden Andrew Kohut'a göre, kadınlar terorizm konusunda erkekJere göre daha fazla endışe duymalanna ve bu konuda Bush'a daha çok güvenmelerine karşın işsizlik, ekonomi, sağlık sıgortası gibi ülke içi meselelerde Bush'a daha eleştirel yaklaşıyorlar. Gerçek şu ki bu kararsız kadın seçmenlerin bırçoğu 2004 seçıminde de oy kullanmayacak. Halkın yüzde 5l'ini oluştursalar da, bekâr kadınlar en ilerici nüfus kesımi olsa da. onlar 50 milyon kadın seçmenin 2000'de yaptığı gibi oy kullanmaya bile gitmeyecek. Çünkü bu ülkede halk politikaya ilgı duymuyor. Kendi sokağında. ZULAL KALKANDELEN kasabasında ya da ilinde yaşananlar dışındakilerle ilgılenmiyor. 70 yaşına gelmiş ve henüz hiç oy kullanmamış vatandaşlar var bu ülkede! Seçimde anahtar rol üstlenebilecek bır başka kesim ise genç nüfus. 18-24 yaş grubundaki gençler arasmda seçime katılma oranı 2000'de yüzde 36. Bu oranın 1972'de yüzde 52 olduğu göz önüne alınırsa, gençlerin politikaya ilgisinin giderek azaldığı ortaya çıkıyor. Politikaya olan bu ilgisizliğe karşın çeşitli dernek ve organizasyonlar tarafından bir yıldır kadın ve gençlenn oy kullanımını arttırmak amacıyla kampanyalar düzenlendi. Bu çabalann sonucunda yüz binlerce yeni seçmen kaydı yapıldı. Ne kadarı oy vermeye gider bilinmez, ama astronot Leroy Chiao. uluslararası uzay istasyonundan, dünyadan 362 kilometre uzakta e-posta aracılığıyla oyunu kullanacağını açıkladı. "Yurttaşhk hakkımı ve görevimi yerine getireceğim'' demiş Chiao. Haydi Amerika. uzayda olsan bıle oy ver! [email protected] Kadının kaderi her yerde aynı ( ğreti Geün kitabmı ri yazan kadının iddiasma * J göre.J Türk sınemasuıa unutulmaz kadın portrelen kazandıran değerli yönermen Atıf Yılmaz'ın, Cumhunyet Dergi'nin geçen pazar yayımlanan bu sözü, bana bu devirde bile kadınlann ıçinde bulunduğu çıkmazı anımsattı. Bir süre önce îstanbul'da düzenlenen bir seminer için benden, tsveçli kadın yazar ve gazetecı adlan önermem nca edilmişti. Benim söyleşi yapmış olduğum kişiler de dahil olmak üzere ilk elde aklıma gelen 7-8 kadın yazardan hıçbirinin adı telefon rehbennde yer almıyordu ve yazarlar sendikası ile gazeteciler cemıyetının üye kataloglannda da yalnızca adlan vardı, adres ve telefonlan yoktu. Hepsının elektronik posta adresleri ya yayınevi ya da gazete üzenndendi. Kadın haklan bakımından dünyanın en gelişmiş ülkesi olan Isveç'te kalemıyle biraz dikkat çeken kaduılar, resmen saklanmak zorunda kalıyordu. Benim için yeni bir bilgı değil bu, ancak Atıf Yılmaz'ın kullandığı ifade, bana bunlan anımsattı ve çok üzdü. "Eğreti Gelin kitabuu yazan kadının iddiasına göre..." Ne demek bu? Değerli yazar Şükran Kozah, çok sayıda kitap yazmış olan bır yazar. Onu "Yazar Şükran KozalT şeklinde anacak kadar değerli bulmayan Atıf Yılmaz, w iddiasına göre" sözüyle bu STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN yapıtrn ıçeriğme inanmadığını belli ediyor. Onun gibi deneyımli bır yönetmen, güvenmediği bir kıtabı nasıl oluyor da beyazperdeye aktanyor o zaman? Ben Kozah'nın bu yapıtı ıçın yıllarca nasıl emek harcadığını yakından bıliyorum. Kendı memleketi olan Denızli'de nasıl defalarca dolaştığmı ve kitabm konusunu oluşturan geleneği yaşlılardan dinleyıp notlar çıkardığını da. Sayın Tank Günersel'ın çabalanyla Atıf Bey'ın önüne getinlen bu projenın çekımine başlandıktan sonra gericı çevreler, sırtında holding veya banka olmayan bu ~kadın yazara" saldırmaya başladılar. Yok efendım Türkiye'de böyle bir gelenek yokmuş! Söz konusu yapıt bir romandır ve kurgu ürünüdür. Yazannın bölgede edındiği izlenimler üzerine kaleme alınmıştır. Ne belgeseldır ne de tarihsel bir araştırma. Öncekı gün Kozah ile görüşfüğümde çok üzgündü. "Beni en çok üzen şey dostlarınun suskunluğu ve yıOardır üyesi olduğum Ankara Edebiyatçılar DerneğTnin bana sahip çıknıamasL tepki göstermemesi" dedı. îsveç'tekı kadın yazarlarla Türkiye'dekı hemcinslerınin aynı kaden paylaşması, son derece üzücü ve düşündürücü bir gerçek. Daha da düşündürücü ve kaygı vencı bır şeyse Atıf Yılmaz gibi bir sanatçının tavn... Japonya sallandı Japonya'nın kuzeybaüsındaki Ojiya kenti yakınlarmda dün meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde ilk beürlemelere göre 13 kişi öldü, yaklaşık 700 kişi yaralandı. Birkaç dakika süren depremin yol açtiğı toprak kaymalan yüzünden çok sayıda ev vıkıldı: elektrik, telefon ve su kesikti. Şiddeüi sarsınü başkent Tokyo'da da hissedikti. Deprem sırasuıda saatte 300 kilometre sürat yapan hızlı tren raydan çıkıp yan vattı. Ancak kazada ölen ya da yaralanan obnadL (Fotoğraf: AP) Tuna'da bir sal yolculuğuT"*v allan sulara değen sögütler, / 1 upuzun sazlar, yemyeşil J—*S çayırlar, çoktan biçilmiş kara topraklı tarlalar kayıp gıdiyor yanımızdan. Serin ve sıcak, yağmurlu ve kuru bu" yazın ardından. arada sırada biraz serin de yapsa, güzel geçiyor güz Güney Ahnanya'da. Her yer rengârenk. alışıhiıamış renkler örtüyor doğayı. Balıkçıl kuşlan gökyüzünün mavisine yükseliyor. uçuyorlar güneşe. Gözün alabildiğine çayırlar ötesinde bembeyaz kılisecıkler. küçük köyler, yamaçlardakorular... "Ahnanya'nın nehbierinde yapacağın bir sal yokuhığunda sindirirsin ruhuna bu doğa güzelUgini" Mark Tvvain'ın 1880'lerde söyledikleri günümüzde de geçerli. Upuzun sal kayıyor Tuna'nın sulannda. Üzerinde insanlar, neşeli. Küçük orkestranın Nevv Orleans melodileri coşturucu. Eilerde kocaman bira bardaklan. şarap kadehleri. Sal birden hızlanıyor. Kıyıya doğru sürüklenıyor. Salcılar uzun sopalan bütün güçleriyle kavnyor. Neşeli insanlar susuyor. Caz devam ediyor. Söğütlerin suya değen ince dallan sala çarpıyor. Kadınlar bağnşıyor. Salcılar sinirlı. Sular kaynıyor, her yanda dalgalar, köpür köpür sular. Doğada bir hareket. bir haykırış. Yabanördekleri havalanıyor sazlar arasından. bağıra çağıra. kanat çırpa çırpa. Güçlü erkekler salı kıyıdan kurtanyor. Akmtı azalıyor, Tuna yuıe sakınleşiyor. 1. MadmUian ve Max Emanuel sallarla ilerlemışti bu nehirde, Vıyana'yı Türklerden kurtarmak için. Insanoğlunun ilk taşıma araçlanndan sal. Taş Devri'nde göllen ve nehirlen geçerdı atalanmızm atalan! Almanya'da 18. yüzyılda endüstrileşen sal yapımmda Karaormanlar'daki tezgâhlar ünlüydü. Yörenin ağaçlanndan yüzlerce metrelık dev sallar yapılırdı. Upuzun sallarda çahşanlann sayısı 100'ü geçerdi. Kaba, kavgacı. içkiye dayanıklı güçlü erkekler... Az sonra Tuna daralıvor. STUTTGART AHMETARR4D Çayırlar, yamaçlar kayboluyor. Sulann içinden yükselen kayalar sanki tepemizde. Yukanlardan kuşlar iniyor. dalıyor sulara. Sulann dennliklerinde alabalıklar. sazanlar. tekirler. levTekler, som balıklan. Kayalardan kapı açılıyor, Tuna Nehri genişhyor. Nevv Orleans melodileri ile dans eden insanlar yine neşeleniyor. Son kıvnmı da gende bırakınca, sipsivTİ kuleli. bembeyaz, kocaman, Weltenburg manastın karşımıza çıkıvenyor. Küçük iskelesine bağlı balıkçı kayıklan kıpkırmızı, yemyeşil, masmavi, sivri burunlu. Weltenberg 18. yüzyıldan kahna bir barok yapı. Yolculuğun sonuna geldik. Sal, manastınn önünde uzanan çakıllara yanaşıyor. insanlar yorgun, fakat neşeli. Bardaklar, kadehler boş. Ancak tarihı ıhlamur ve kestane ağaçlannrn gölgesinde, ünlü Weltenburg siyah birası bizleri bekliyor. www.ahmet-arpad.de Kerry ve Bush'un şansı...A BD Başkanı George Bush ve ZM Demokrat Parti'nin adayı Senatör -Z JL John Kerry'nin üçüncü ve son tartışması 13 Ekim akşamı Amerikan kanallannda yayımlandı. Arizona'daki tartışmayı CBS Nevvs'tan Bob Schkffier yönettı. Schieffer özellikle son sorusuyla havayı yumuşattı, yüzlen güldürdü: "Şunu fark ertim ld üçümüzün ortak bir noktası var: Üçümüzün de etrafinda güçlü kadınlar yer alryor. İ çümüz de güçlü birer kadmla evliyiz. Her birimizin bize gurur veren ikişer kızı var." (Bush'un ıkizleri Jenna ve Barbara ile Kerry'nin kızlan Alex ve Vanessa ünıversite çağında.) "Sizesormak isterim: Bu güçlü kadmlardan ne Öğrendiniz?'' Bush'un cevabı hoştu doğrusu: "Onlan dinkmeyi" Gülüşmelerden sonra ekledi: "Dik durmavı. sinmemeyi." Başkan, etrafındakı bu güçlü kadınlan ne kadar sevdığıni behrtti. "Laura'ya evlenme teklif ettiğimde, Tek bir şartla: Konuşma yapmak zorunda kalmayacağım!' dedi, ben de 'Anlaştık' dedim. Neyse ki bu konuda ısrar etmedi; kızlanmızla beraber kampanya yapryor." Bush bır özeleştın de yaptı: "Ve benden çok daha Ki İngilizce konuşuyor! Sanırım insanlar onun ne dediğini anhyor!" Bush'un herkesin farkında TEKSAS ADALETBARIŞ GÜNERSEL olup hakkında yüzlerce sayfa yazılan zayıf Ingilizcesi - saçma sapan kelıme ve gramer hatalan- ^ ^ ^ ^ _ _ ^ ^ ^ ^ ^ _ hakkında böyle bir yorum yapabilmesi ona puan kazandu-dı. Kerry de cevabını esprilerle süsledi: "Sanınm Sayın Başkan, Bay Schkfifer ve ben evlenip starü kazanan şanshlardanız; en çok da benim böyle bir evlilik yaptığım söylenebüir." Bu da Bush'un kendıne ve özel hayatına değinerek espritüel bir yaklaşım göstermesme karşılık olarak Kerry'nin atağıydı. Kerry'nin eşı, Tereza Heinz Kerry. ketçapı masalara ilk getirenlerden ünlü Heınz Ketchup şirketüün sahibı! Bunu herkes biliyor v e Kerry'nin eşınin sahip olduğu mılyarlarca dolar sık sık espn konusu oluyor. Kerry. Bush'un o anda akıl edemediği ve herhalde sonradan "An, niye ben söylemedim!" dediği bu- hamle yaptı ve annesuıden bahsettı. Annesı bırkaç yıl önce ölmüş. Kerry birkaç gün öncesınde ona gıdıp başkanlık yanşına katılma planından bahsetmiş. Annesı ona bakıp " l nutma: Dürüstlük ve kendine saygı" demış. Kerry şöyle devam ettı: "Kanm ve kızlarını beni dogru üe yanbşuı ne olduğuna doğru iten güçler. Aynca bana bazen kaü davranıyorlar. Dürüst kalmam konusunda yardımcı oluyoriar." Kerry cevabını Başkan Bush ve eşıne ıltıfatla noktahyor: "Ben çok şanshyım: Başkan da çok şansh. Onu First Lady olarak çok beğendigJm eşi ve kızlanyla izledim. Harika bir baba. İkimiz de çok şansfayız." Amenkalı hanımlann oylan için birçok farklı taktik deneyen Bush ile Kerry'nin bu sözleri ne kadar etkilı olacak dersiniz? bgunerse!2 a hotmail.com Tatilcilerin %10'u reklamla, %90'ı tavsiye ile kendi otellerini buluriar... Restorant i Hamz s*iğn&femgdoıntuapıj çeterret» Gednjûrjn C lub Orıent, Antık Çağın adalet, sağlık ve barış ıçin buluşma merkezi obn Oren'de denee "srfır" binbır yrtdızlı bır tatıl koyûdür Homeros'un doğum yerı "Işıklar Sahıirnde. Dûnyanın atmosfernde oksıjen oranı en yuksek ıkı noktasından bın olan Edremıt Körtezıtıde. Zeytn Rıvıerasfndadır Club Orientte Ege sıtılınde yapılmış 62 dubteks yapınm her daıresı 2-4 veya 4-6 ktşdtk aıleler ıçın tasarlanmış. ıçlermde duş WC ve telefon olan odalardan oluşur Tum kapılar dev bır botanık bahçesıne açılır Bahçe brter. ıncecık kumlu plaj başlar Ozurluler ve engellıler fçın tumuyle düzayak vejetaryenler ve diabetikler ıçın sorunsuz tatil. Gunluk doktor veıtı. Ekim 2004 KlpbaşıYP 39.000.000TL 0-12 ya? ûcrttsız. 13.)-4.S.,6. kıpler 22.000.000 TL Club Orient Holiday Resort, Ören-Burhaaiye Tel: 0.266.416 53 54 - 416 34 45 • Faı: 0.266.416 40 26 AntiK Caoın Kon»entusu Örende yer alan Club Orient uluslararası sanatcılann. arkeologların ve pevrecilerin gûnûmûzdeki Buluşma fflerkezidir. www club-orient com YOZGAT ASLİYE HUKUK (AİLE) HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 2004 404 Davacı Mesut Erol tarafından davah Sultan Erol aleyhine açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında; Davalı Sultan Erol'a dava dilekçesi ve duruşma gününü bildırir davetiyenın tebliğ edılemedığı ve tüm aramalara rağmen de adresının tespıt edı- lemedığinden adı geçen davah Sultan Erol'a bu da\anın dunışması olan 14.12.2004 gu- nü saat 09 OO'da mahkememız duruşma salonunda hazır bulunması veya kendısinı bu- vekılle temsil ettınnesi aksi takdırde yargılamanuı yokluğunda yapılacağı hususu dava dilekçesi ve duruşma günü yenne kaım olmak uzere ılan olunur. Basuı: 47425 Tatil için bir yer mi anyorsunuz? Bozburun'a gelin... Ege'nin Akdemz'le kesiştıği bu kıyı beldesinde "Mövve Hotel/Restauranf'ta dingin bır yaz tatilı geçırebilırsınız. Bülent Ortaçgil şarkılan... Masada Cumhunyet... Rakı şışesınde kitap... Bir telefon veya tıklayın! MÖWE Hotel-Restaurant 48710 Bozburua'Marmaris Tel veFax- (0252) 4562661 wvrw.moew e-tr.com. MANASTIRHAN BOUTIOUE OTEL "KAZDAĞI ETEKLERİNDE BİNPINARLI İDA'da DOĞA SEVİNCİ, DENİZ TUTKUSU İLE FARKLI YAŞAM için MANASTIRHAN'da konaklamak ayrtcalıktır. ALTINOLUK 0266 388 45 20 - 22 - 23 web. site : www. manastirhan. com Düslediğiniz tatil gerçek oluyorl.. AğahanMımarlık Ödüllü Akvaka \öresınde .. GÖKOVA. dünya güzelı bır belde. Bır v anda çam ağaçlan. bır \ anda masmavı bır denız Buz gıbı kaynak sulan arasında doğa ıle başbaşa bır dınlence. Bu diiüence yerinin adı YUCELEN HOTEL • Denıze sıfir • Denız ve onnan manzarah • Özel plajh • 250 yataklı • Tüm odalarda Klıma, Minibar, Televizyon, Telefon. Saç kurutma makınesı, Banyo ve Balkon mevcuttur. • 3 açık ( 2'sı yetışkinler. l'ı çocuklar için) viizme havuzu, 1 kapalı ısıtmalı yüzme havuzu • Su sporlan (Wınd surf, kıteboard...) Rezervasyon ve daha fazla bilgi için: Tel: 0.252 243 51 08 - 243 54 34 Faks: 0.252 243 5435 e-mail: gokova^o yucelen.com.tr www.>Ticelen.com.tr Orman - Deniz - Sessizlik www.mesenotel.com. O 380 61 1 44 36 AKÇAKOCA Ehliyetimı, Maliye kımliğinıı kaybettım. Hükümsüzdür. KESRlN COŞKUS Tjrkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın yayınladığı gunluk Bizim Gazete Ülke sorunlarına ılışkın raporları> la, ar aştırma]arıy!a, koşe yazılarıyla, tarafsız haberlerıyle sıvıl toplumların gazetesı Duzenlı okumak ıçın arjone olun. Tel: 0.212. 511 08 75 iıal pragramlar l« tB«niıc*si praıramlan TKH-ifiTS-FCE^oaramlan Hiç Odün Vermedik GLISH CENTRE