Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 EKİM 2004 PERŞEMBE
18 SPOR spor(a cumhuriyet.com.tr
Şampiyonlar Ligi'ndeki 3 maç sonunda istenen sonuçlar gelmeyince San-Lacivertlilerde suçlu aranıyor
EBahçe'defatumDaum'akesildi3 - rı üi
• Takıma kötü flıtbol oynatan Alman
çalıştıncı hedef adam olarak gösteriliyor.
Bu arada Şampiyonlar Ligi için alınan
ancak etkili olamayan Alex'e de tepkiler
artarak devam ediyor. ARİFKIZILYALIN
HİLMİTÜRKAY
Bu Fenerbahçe'nin haline yazık doğrusu. Bir
türlü Avrupalılaşamadı gitti Biz ancak kendi ligi-
mizde varlığımızı hissettiriyonız. gerisi kim ne der-
se desin yalan. Rize'yi, Kayseri'yi. Sebat'ı yürü-
yerek de oynasan yenersin ama iş Avrupa'ya gel-
diğinde işte gerçek ortada.
San-Lacivertli yönetim, Şampiyonlar Lıgı için
büyük paralar harcayarak çok iyi bır kadro kurdu;
dahası kurduğunu zannetti ve beklemeye koyuldu.
Maçlarbaşladı. takım sapır sapır dökülüyor. 3 maç-
ta tek bir galibıyet, o da şans eseri. Şimdi üçüncü-
lük de (UEFA) t'ehlikede. Gerçi teknik direktör Da-
um, önce tecrübe eksıklığınden yakınıp sonra da
matematiksel olarak şanslaruun sürdüğünü söyle-
se de Sparta Prag'ın Fenerbahçe'yi kendi sahasın-
da yenmesi durumunda San-Laci\ ertli ekip UE-
FA'ya gitme şansını da kaybedecek
Maç öncesi her şey güzeidi
Lyon maçı öncesine kadar Şûkrü Saracoğlu'nda
her şey muhteşemdi, ınanılmaz bir uğultu Kadı-
köy'ü sallıyordu sanki. Rakibın güçlü ol-
duğu herkesçe bilıniyordu ama biz de iyi
hazırianmıştık! Başlarda iyi tempo tut-
turduk ama arkası gelmedi. Hızımız ça-
buk kesildi, olacağı buydu zaten. Yapma-
mamız gereken pas hatalannı fazlaca yap-
maya başladık, orta sahamızı rakibe tes-
lim ettik, savunma çoğu zaman zor duru-
ma düştü. Bıraz Rûştû, biraz Tuncay biraz Aurelio
ve biraz da Nobre ıle ayakta kalmaya çalıştık, tabii
ki bu da yetmedi bıze. Skor 2-0 olduktan sonra Da-
um da bir taraftar gibi kulübesine çekildi ve maçı
izlemeye başladı, bir değişıkliğin dışında başka bır
değişikliğe girmedi. Alexi, Hooijdonk'u sahada
rutmasının ne anlamı vardı ki?
Şampiyonlar Ligi için Alex*i kadrosuna katan
Fenerbahçe, bu futbolcusundan böylesi maçlarda
çok büyük işler bekliyordu. Ama bu Brezilyalı ne-
dense kaçamak oynuyor, sahada varlığıyla yoklu-
ğu belli değil, bir tek duran toplarda ve de korner
atışlannda kendisini görebiliyoruz. onun dışında da
hemen hemen hıç yok. Forması ıslanmıyor bile. Or-
ta sahada pas dağıhcılığı yapacaktı. zaman zaman
forvete dönük oynayacaktı; Nobre'ye. Hooijdonk'a
top atacaktı, hanı nerede? Bu saatten sonra Alex,
bizim lıgımızde oysa ne olur oynamasa ne olur?..
Her yenılgi sonrasında hemen hemen bütün ta-
EBahçe UEFA'yı
hedeflemeU
Balkan Spor Yazarlan Birligi Kongresi ve
Eğitim Semineri'ne kaiılan Futbol
Federasyonu Başkanı Levent Btçakcı,
F.Bahçe'nın O. Lyon yenilgisinın ardından
Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde grubunda
3.'lüğü hedeflemesi gerektiğini
düşündüğünü söyledi. F.Bahçe'nin istediği
futbolu sergileyemediğinı belirten Bıçakcı,
"Rakip de çok güçlüydü. F.Bahçe'nin
bence arük grupta iiçüncülüğii hedef
alması ve UEFA Kupas'nda yoluna devam
etmesi gerekir* dedi.
kımJarda suçlu ararur. 3-1 kay-
bedilen Lyon maçının ardından
şımdi EBahçe'de suçlu aranıyor.
En büyük suçlu herkes gibi bi-
ze göre de teknik direktör
Daum. Alman teknik dı-
rektör bu takıma futbol
oynatmıyor, oyuncu de-
ğişikliklerinı ne zaman
yapacağını bilmiyor.
elindekı malzemeyi
hıç iyi kullanmıyor,
futbolculartnı iyi taru-
mıyor. Her maçta
oyuncuyu ayn ayn yer-
lerde oynatmak intihar
etmekten başka nedir0
Bugüne kadarbu takım
lıgde 9 maçta 8 galıbiyet
elde etti. küçüksenmeye-
cek bir başandır bu ama
kazandığı maçlanna baka-
cak olursanız futbol oyna-
yarak alınan doğnı dü-
rüst 3 puan yok.
Daum'un
sözleşmesi
E)ün birbasın organın-
da başkan Aziz Yıkn-
nm'ın lıgdeki başansın-
dan dolayı Daum'la 2008 yılına
kadarsözleşme yapacağı yazüıy-
dı. Hıç de inandıncı gelmedi bu
haber bızlere. Hele hele Şampi-
yonlar Ligi'nde alınan başansız
sonuçlardan sonra sınir küpü
olan Yıldırım'ın boyle bır ışe
kalkışmasına kim inanır kı?
Sonuçta yönetım de faturayı
Daum'a kesti. ama şimdilik yo-
la Alman'la devam. Yann veya
öbür gün neler olur bilinmez a-
ma bızün bildiğimiz tek bir şey
var: Eğer takım UEFA'ya gire-
mez ise Alman'ı gönderirler.
Çünkü kendisıne yönelik çat-
lak sesler çıkmaya başladı bile.
Her şey başkanın iki dudağının
arasında.
Emre'li Inter
gol yağdırdı
Spor Servisi - A\nıpa Şampiyonlar Ligi ne
dün 4 grupta yapılan 8 maçla devam edil-
di. AvTupa'nın ıld devini karşı karşıva ge-
tiren maçta (F) Grubu'nda Milan kendi
evindeBarcelona'vı 1-Oyenerken. (G)
Grubu mücadelesinde Emre'li Inter tspan-
ya'nın güçlü ekıbi Valencıa'yı deplasman-
da 5-1'lik skorla geçti. (F) Grubundaki di-
ğer maçta ise Lucescu'nun takırru Shaktar
Donetsk kendi evinde Celtic karşısında 3-
0 kazandı. Dığer sonuçlar şöyle.(E) Gru-
bu: Panathinaikos - ArsenaJ: 2-2. Rosen-
borg-PSV: 1-2. (G) Grubu Andertecht-
VV.Bremen: 1-2, (H) Grubu: Cbekea-
CSKA Moskma 2-0. PSG - Pbrto 2-0
' K O R N E R A T S I N D İ Y E M î A L I N D I ? '
Alex'i de tartışırlar!
Fenerbahçe camiası sezon başında
Cruzerio'dan 20 miJyon dolar karşılı-
ğında transfer edilen Akx De Souza'yı
tartışmaya başladı.
Takım oyununa katkı sağla-
mamasına karşın lig maçla-
nnda attığı son dakika golle-
riyle bugüne kadar eleşti-
rilmeyen Brezilyalı yıl-
dız, Lyon maçında etki-
li olamayınca, bir grup
kongre üyesi hem
teknik direktör Cris-
toph Daum u. hem de
bu transferde ısrarcı
olan Nihat Özdemir.
Mahmut L slu. M urat
Özaydınh ve Hakan
Bilaİ KutluaJp ı suç-
ladı. "Alex, Sebat ve
Gençlerbirtiği maçla-
rmda iki korner, bir gol atüsuı diye mi alın-
da" diyen üyeler, Alexe verilen parayla
daha fonksiyonel bir transfer gerçekleşti-
rebileceğine dikkat çektıler. Lyon'un Arse-
nalli Wütord'a bonservis ücreti ödemeden
imza attırdığına ve yine Lyonlu Junin-
ho'nun 4 milyon Euro bonservis ücretiyle
Fransız ekibine geçtiğini vurgulayan üye-
ler, "AJex hem pahah, hem de Fenerbah-
çe'nin istediği tipte bir oyuncu değil. Cste-
lik Daum 'la da anlaşamadığı ortaya çıktT
dediler.
Grupçuluk mu var?
Lyon yenilgisi. takım içindeki huzursuz-
luk ve gruplaşmalan da ortaya çıkardı. Ho-
oijdonkla Alex'in başını çektiği grupla
genç oyuncular Selçuk, Volkan, Serkan,
Tuncay. Mahmut ve Servet'in sık sık tar-
tıştığı ancak bu gerginliğin uzun süre giz-
li tutulduğu öğrenildi. Fatih Akyel ise Ser-
hat, kaleci Recep ve Murat Hacıoğlu ile
başka bir grubu oluşturuyor.
NEYMtŞ
ABDÜLKADİR YÜCELMAN
1-3'lük Sonuç Şaşırtıcı Değil
Neden herkes Daum'a yük-
leniyor, ne yaptı ki bu Alman,
suçu neymiş; Fenerbahçe
Lyon'a 3-1 yenilmişse dünya-
nın sonu gelmedi ya... Bu ma-
çın böyle olacağı belli değil
miydi?.. Gerçi popülist yazar-
lanmız maç öncesi mangalda
kül bırakmamışlardı ve de Da-
um'dan umutluydular. Oysa
görünen köy kılavuz istemezdi.
Tam 16 aydır Fenerbahçeli
yandaşlar kazanılan maçtan
sonra bile stattan somurtarak
çıkmadılar mı, 'dâhi' Alman her
maça ayn kadro çıkanp Fenerbah-
çe'yle kedinin yumakla oynadığı gibi
oynamadı mı, bütün bunlan başta Baş-
kan Aziz Yıldınm olmak üzere herkes
görmedi mı, hatta Başkan'ın Daum'u
elden kaçırmamak için yönetimdeki
arkadaşlanna baskı yaptığını Mı-
sır'dakı sağır sultan bile duymadı
mı?..
Ama Daum'un futbol felsefesine
bayılıyorum; Lyon maçından sonra
'gerçekler acıdır' demiş. Bu onun
gerçeği görebildiğinin işareti mi,
yoksa okul sıralannda Goethe'den
kalma bir lafa mı takıldı bilemeyiz.
İşte çekirge geldi geldi bir Avrupa-
lı karşısında teslim bayrağı çekti.
Maçtaki yanlışları bir kenara koyup
sağduyu ile olaya bakarsak Fener-
bahçe'nin dünkü O. Lyon ile yapa-
cağı hiçbir maçı kazanabileceğini
ummuyorum. Ingilizlerin biratasö-
zü vardır, "Satranç oyunu bitince
tüm taşlaraynı torbaya konur." Da-
um'un hataları dışında futbolculann da
hatalannı belirterek hepsini aynı torba-
ya koyalım.
Fenerbahçeli futbolculann çoğu yü-
reklerini ortaya koyup oynadılar, hiçbiri-
sinin iyi niyetinden kuşkum yok, ama iyi
niyet enerjiyi 90 dakikaya yaymaya yet-
miyor. İyi niyetli olmak elbette bir insan
için önemli ama niyeti kötü olmak da
utandıncı. Bir Alex'e bir de O. Lyon'un
Brezilyalılanna bakın. Alex oyuna katıl-
mayı pek düşünmediği gibi niyeti de pek
yoktu.
Futbol maçında futbolculann yıldızla-
n, unvanlan, şöhretleri pek sökmez, ko-
şan ter döken, futbolun gereklerini yeri-
ne getirenler, beyinle fizik iletişimini ku-
rabilenler kazanmayı hak ederler. Fener-
bahçe'nin iki sezondur kazanmayı hak
ederfutboluna hasret kaldığımızı söyler-
sek kimse danlmaz.
Fransa şarnpiyonunu izledik, ilk yan-
da terlemediler bile, F.Bahçe'nin oyu-
nunu çözmüşler, Fenerbahçe'yi çok
adamla karşılayıp hızlı adamlarla Fener
kalesine inmeyi planlamışlar. Bunu ba-
şardılar, Fenerbahçe bilinçsiz olarak
bastırdı, ilk yanda bitti. Ikinci yanda Fe-
nerbahçe'yi çözen O. Lyon topu ayağa
oynayıp, iki pasla Fener kalesinin önün-
de çoğaldı ve Fenerbahçe savunması-
nı birbirine düşürdü. İlk yanda iki kez
Fener kalesine gelen Fransız takımı ikin-
ci yanda bornbaladı. Doğrusu ortaya
koyduklan futboldan keyif alanlardan bi-
risiyim. Bu takım Manchester'ın da
önünde grup birincisi olmaya layık.
Kim ne derse desin futbolun hakkını
veriyorlar.
GÖRÜŞ DOĞAN HASOL
Galatasaray'ın 100. Yılı
Galatasaray Spor Kulübü yüzüncü yi-
lına ulaştı. Yüz yıl... Dile kolay. Kurum-
leişmanın az görüldüğü bir ülkede bu
süre daha da çok anlam kazanıyor.
Kulübün temelterinin Galatasaray ü-
sesi'ndeki bir edebiyat dersi sjrasında
birkaç kafadar öğrencinın girişımiyle
atıldığı biliniyor. 1905yılı, ekim ayı... "1"
numâralı kurucuAli Sami Yen, o zaman
daha 19 yaşında. Hiç kuşku yok, attığı
taşın nerelere kadar gıdeceğinin farkın-
da bile değil.
Kulübün yaşama geçtiği yer Galata-
saray Usesi... Bugün, arkasında yüzyıl-
lara dayalı bir tarih rüzgân var. Galata
Sarayı'nda ilkin 1481 'de Enderun mek-
tebi kurulmuş, 1868'de de Fransızlann
desteğiyle çağdaş bir lise: Mekteb-i
Sultani... Türkiye'nın, Batı eğitim siste-
mine uygun ilk eğitim kurumu, ilk lisesi,
"Batı'ya açılan pencere"si. Okul, baş-
langıçta, imparatorluksınırlan ıçindeya-
şayan her din ve topluluktan öğrencile-
ri olan birimparatorluk lisesi. Cumhuri-
yet sonrasında ise toplumun her kesı-
minden öğrencilere kapısını açık tut-
muş; laik eğitimin, özgürlük, eşitlik ve
kardeşlığin sıcak yuvası olma niteliğini
hep sürdürmüş.
Galatasaray Spor Kulübü, işte bu kül-
tür ortamında kurulup yeşermiş. Okul
yönetimi kulübü benımseyip bağnna
basmış, korumuş. Uzun zaman okul ve
kulüp ıç içe olmuş. llişkıler yalnızca öğ-
renci-sporcu bütünleşmesı düzeyinı aş-
mış, okul yöneticileri kulübün yöneti-
minde görev bile almışlar. Böylece okul,
bir zamanlar kulübün katkılanyla, birba-
kımaTürkiye'de sporun da merkezi ha-
line gelmiş.
Kulübün kuruluştaki hedefi, "Ingiliz-
lergibi toplu halde oynamak, birrenge
ve isme sahip olmak, Türk olmayan ta-
kımlan yenmek"tir. Bu hedef irdelendi-
ğinde, Batı'ya öykünme, kimlik kanıt-
lanması isteği ve çokuluslu imparator-
luk kımlığıne karşın ulusalcılık sezinlen-
miyor mu?
İşte, 1899'dan beri avlusunda futbol
oynanan okulda Türkiye'nin ilk futbol
kulübü böyle kurulmuştu. Kuruluşun er-
ken yıllannda bile yalnızca futbolla ye-
tinilmeyecek, sttopu, atletizm, basket-
bo), izcilik, halat çekme, patenli hokey
de içinde olmak üzere pek çok spor da-
lında etkinlikler gösterilecektir. Zaman-
la spor dallan çeşitlenmiş, pek çoğun-
da başanlar kazanılmıştır. Ancak en bü-
yük başanlann 1990 sonrasında, günün
gözde sporu futbolda olduğunu söyle-
mek gerekir. Bu dönemde içte lig şam-
piyonlukları, Avrupa Şampiyonlar Li-
gi'nde çeyrek flnale yükselme, UEFA
Kupası şampiyonluğu, Avrupa Şüper
Kupası... Bu başanlar kulübün ününü
ülke sınırlannın çok otesine taşımıştır.
Spordaki bütün bu başanlann sonu-
cu olarak bugün Galatasaray denınce
akla ilk gelen, kuşkusuz, spor kulübü-
dür. Başanlanyla Galatasaray bir dün-
ya kulübü olmuş, adını bir dünya mar-
kası haline getirmiştir. Doğrusu istenir-
se, Galatasaray, yalnızca bir okul, bir
kulüp değil, yukanda çok kısaca değin-
diğim gibi, kökü çok daha derinlerde
olan, gücünü ve yetkinliğini tanhsel geç-
mişinden, aydınlanmacı ve atılımcı ya-
pılanmasından alan, geleceğe dönük
büyük birtopluluktur. Türrıü devlet oku-
lu konumundaki ilköğretim okulu, lise-
si, üniversıtesiyle oluşturduğu entegre
eğitim kurumlanyla, spor kulübüyle,
yurtiçi veyurtdışındaki dernekleri, vakrf-
lan ve bunlann uyum örgütü Işbirlıği Ku-
rulu ilede yaygın ve büyük bir topluluk-
tur. Dılerseniz bu kurumlara ülkenin ve
dünyanın çeşitli yörelerindeki taraftar
demeklerinı ve milyonlarca yandaşı da
ekleyebilırsiniz.
Yüzüncü yılın Galatasaray'a yaraşır
kutlama etkinlikleriyle dolu dolu geçe-
ceği kuşkusuz. O kapsamda olmasa da
cumartesi günü lısede bir forum var. Iş-
birliği Kurulu'nun düzenledıği forumda
"21. yûzyılda Galatasaray"ı tartışaca-
ğız. Bana verilen odev: "Galatasaray
Kimliğive GalatasarayKulübü'nûn Tür-
kiye'dekl ve Dünyadakı Perspektifi ve
Beklentiler..," Forumun ötekı konuşma-
cılan Vahdettin Engin, Ali Sirmen, Re-
ha BHge, Umur Talu, Hüiya Tannöver,
Aziz Ustel ve Ahmet Yolalan. Sıra ar-
tık, ikinci yüzyıla hazırlanmaya gelmiş
gibi görünüyor.
100. yılın bütün Galatasaraylılar için
mutlulukla ddu gecmesini dılerim.
Fransız basını Lyon'u överken galibiyeti "kolay" olarak niteledi
Binbirgece masolı
Spor Servisi - Avrupa basını,
F.Bahçe-Lyon ve S.Prag-
M.United maçlanna geniş
yer verdi.
Fransa'da yayımlanan
gazeteler, Olimpique
Lyon'un galibiyeti hak ettiği
görüşünü benimserken, 2. tur
kapısının aralandığını ifade
ettiler.
'Lyonpupa
yelken
gidij'or' başlığıyla verdiği
haberinde, Brezilyalı
fiıtbolcu Juninho nun ilk
golü atarak, maçın kilidini
açtığı belirtti. Gazete,
'Tûrk gibi güçlü' deyimine
atıfta bulanarak 'Lyon gibi
güçlü' başlığıyla verdiği
başka bir haberde de
Fransız takımuıuı kolay bir
galibiyetle 2. tura kalma
yolunda önemli bir avantaj
yakaladığını kayderti.
Boğaziçı
üzerinde güzel ve güçlü'
başlığıyla verdiği haberde,
Lyon'un, Fenerbahçe
önünde kolay bir galibiyet
aldığı yorumunu yaptı.
B u
y'
1
FransaLE FIGARO|
Ligi'nde hiç yenilmeyen
Lyon'un, önceki gün aldığı
galibiyetle grubun ilk 3
maçını lider olarak
tamamladığını yazdı. 'Lyon
için binbir gece masah'
başlığıyla verilen haberde,
Fransız takımının 2
galibiyetini de deplasmanda
almasuıa dikkat çekildi.
| THE GUAHDIANJw " ^ - .
Lnited
kilitiendi" başhğıyla
verdiği haberde kırmızı
şeytanların, Prag'da
Sparta ile 0-0 berabere
kaldığı maçta ortaya
koyduğu kötü
performansı eleştirerek
"Manchester United
Premier Lig'deki
suskunluğunu
şamphonlar ligine de
yansıttı'' yorumunu yaptı.
Ingiltere'ninTHE! »TIMES
önde gelen
F.Bahçe faraftan O. Lyon yenilgisi sonrası gözyaşlanm tutamadj. (Fotoğraf: VEYSEL BALKAYA)
gazetelerinden Times
M.United' ın Şampiyonlar
Ligi'nde Sparta Prag ile
berabere kahnasının
ardından "Can süaa
Umted" başhğını attı.
Haberde M. United'ın
eski günlerinden uzak
olduğu voırgulandı. Gazete
son dönemlerde Premier
Lig'de de fazla bir etki
gösteremeyen United'ın
futbolunun vasat
olduğunu belirtti.
OBJEKTtF/SEDAT HAYRAN
Lyon Neden
Kazandı?
Sorunun kısa yanıtı; başanya yürü-
yen takım yaratma becererisi ve mak-
ro düşünce tarzıyla ün yapan, 40 yaşın-
daki Fransız teknik deha Paul Le Gu-
en ve hocalarından aldıklan taktikleri
takım konsantrasyonu bütünlüğü için-
de saha içi sistem kurgusunda hatasız
uygulayan futbolcular diyebiliriz! Fut-
bolda ligler uzun bir maratondur. Fut-
bolcular da bu kronik süreç içinde psi-
kolojik olarak çok yıpranırlar. Futbol sa-
dece fizik gücüne dayalı, bilek güreşi gi-
bi bir spor dalı değildir. Tamamıyla bir
takım oyunudur.
Zekânın, yani beyin korteksinin de
kullanılması gerekmektedir. Doiayısıy-
la fizik gücün yanında psikolojik rahat-
lık da önem arz etmektedir. Konsant-
rasyonun yüzde 50'si fizik gücü, yüz-
de 50'siyse psikolojik rahatlıktır. Yansı
hazır, diğer yansı hazır değilse doğal
olarak konsantrasyon uyumu da yok-
tur. Salı gecesi Lyon bu olguyu tam
olarak yaptı.
Sadece Fenerbahçe maçında değil,
ligin başından beri hep ön planda olan
Cris, Abidal, Caçapa, Essien, Junin-
ho, Frau, VViltord, Govou, Malouda
gibi birbirieriyle oldukça uyumlu perfor-
mans gösteren, gayet sakin, planlı
programlı oynayarak takım halinde
konsantrasyon bütünlüğünü yakalayan
futbolcuları sayesinde, soğukkanlı bir
defans, geniş alanlan çok çabuk ge-
çen, koşan, basan ve blok bağlantıla-
nnı çok iyi kullanan bir takımdı. Böyle-
sine bir takım karşısında Fenerbahçe
mücadele etti, ancak konsantrasyon
bütünlüğü Lyon'da olunca sonuç nor-
mal karşılanmalı. Bahaneler başka yer-
de aranmasın, kimse de kimseyi kan-
dırmasın! Çünkü Fenerbahçe'nin ger-
çek gücü bu. Bu takıma psikolojik ra-
hatlama şart!