Katalog

2 EtClM 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baykal'dan Cem'e ziyaret • AJVKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı DenLz Baykal, bugün YTP lideri îsmail Cem'i ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerini iletecek. Baykal, bir süredir tedavi gören îsmail Cem'i saat 11.30 "da YTP Genel Merkezinde ziyaret edecek. Astsubay adayları ant içti • ANKARA (Cunıhurhet Bürosu) - tntibak eğitiminı tamamlayan jandarma astsubay adayı öğrenciler ant içti. Jandarma Okullar Komutan Vekili Albay îlyas Tunç, her türlü güçlük karşısında en güvenilır ve tek rehberin Atatürkün ılkeleri olduğunu söyledi. Ant içme töreni Korgeneral îsmail Selen Kışlası'nda gerçekleştirildi. Törenin açıhşında konuşan Albay Tunç. ant ile öğrencılenn resmen Türk Silahlı Kuvvetlen'nin (TSK) saflanna katıldıklannı dile getirdi. Alevilik ve Islam tartışması • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu. "Alevıliği-Bektaşilıği îslamın dışında şeklinde yorumlamak gaflettir ve yanlıştır" dedi. Selmanpakoğlu, AJevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Doğan'ın düzenlediği basın toplantısında dile getirdiği,"Aleviliğin îslamın dışında olduğu" şeklindeki yorumun yanlış bilgilerden kaynaklandığını belirterek şunlan söyledi: "Alevi-Bektaşi kültürü, gelişmiş insan olmanın sevgi, hoşgörü, banş ve erdemliliğin insan olmanın olmazsa olmazlanndan olduğunu ortaya koyar." Buldan'da 'papaz' davası • DENİZLİ (Cumhuriyet) - Buldan'da, AKP ilçe yöneticilerinin açtığı dava sonucu, 8 MHP yöneticisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yayın yoluyla hakaretten üç yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. AKP'liler, MHP'lilerin son seçimlerde Erdoğan'ın "papaz kıyafetli" afişini dağıttığını öne sürüyor. MHP Buldan Ilçe Başkanı Hamdi Taşdelen suçlamanın "komplo" olduğunu ileri sürdü. AKP ilçe yöneticisi Mehmet Deniz ise olayın doğru olduğunu savunarak "Başbakan Erdoğan'ın papaz kıyafeti giymiş, montaj fotoğraflarını dağıttılar" dedi. DSP liderinden AB'ye tepki • ANKARA (AA)- DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Islam Konferansı Örgütü (ÎKÖ) ile Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanlan Ortak Forumu'nun iptal edilmesinin sorumlusunun Kıbns Türklerini yok sayan AB üyesi devletler olduğunu savundu. Sezer, toplantının iptal edilmesinin üzücii bir gelişme olduğunu belirtti. Sezer, "Kıbnslı Rumları tek hükümet kabul eden AB üyesi devletler, bu kararla, KKTC'nin uluslararası platformda yer almasına göz yumamayacaklannı göstermiştir" dedi. Cumhurbaşkanı Sezer'den, ABD'nin BOP içinde Türkiye'ye biçtiği role sert tavır: İslam cumhuriyeti olmazANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, TBMM'nin yeni yasama yılını açış konuşmasında, ABD yönetiminin "Büyük Ortadoğu Projesi" (BOP) çerçevesinde Türkiye'ye "ıhmh tslanı" modeli biçme çabasına sert tepki gösterdi. Se- zer. "Tasanm bahanesiyle, V Türldye'yi model ülke ola- ^ rak göstermek, Türldye \ için 'tslam cumhuriyeti' \ tanımlamasmı getirmek \ \ y*dSL 'ılımh Islam' gi- \ \ bi anlamsız bir mode- %. ı H önce Türkive için ön- • Sezer, "Tasanm bahanesiyle, Türkiye için 'Islam cumhuriyeti' tanımlamasım getirmek ya da 'ılımlı Islam' gibi anlamsız bir modeli Türkiye için öngörmek asla kabul edilemez" dedi. Sezer, "irticai harekefin anayasal düzen için öncelikli tehdit niteliğini sürdürdüğünü de vurguladı. görmek yersizdir ve asla kabul edi- lemez'' dedi. Türkiye'nin tercihini 81 yıl önce laik, demokratik cum- huriyetten yana yaptığını belirten Sezer, cumhuriyet dönemi kaza- nımlannı yok etmeyi hedefleyen 'irticaihareket"in halen Türkiye'nin anayasal düzeni için öncelikli teh- dit niteliğini sürdürdüğünü de vur- guladı. TBMM yeni yasama yılına dün Cumhurbaşkanı Sezer'in konuşma- sıylabaşladı. Birleşimi "geçicibaş- kan" sıfatıyla İsmail Alptelrîn açtı. Cumhurbaşkanı Sezer, genel kurul- da yaptığı konuşmada şu görüşleri dile getirdi: llımlı İslam kabul edile- mez: Dünyada demokrasiyi daha geniş alanlara yaymak amacından hareket edildiği belirtilerek, "Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika" ya da Mali aflara eleştiri: Borçlanma gerek- siniminin hızla azal- tılması. vade ve tutar yönünden kabul edi- lebilir düzeylere indi- rilmesi için sağhklı kaynaklara gerek bu- lunmaktadır. Bu bağ- lamda, genel bütçe ge- lirlerinin arttınlması, adil bir vergi dağüımı- nın gerçekleştirilme- si. etkin ve basit ver- gi toplamayöntemle- rinin gerçekleştiril- mesi, vergilerin har- canmasında özenli davTanılması ve mali aflara başvurulmama- sı önem taşımaktadır. Mali af, bir yandan vergi ödemesinde azalmaya neden olur- ken diğer yandan dev- lete güveni sarsmak- tadır. Genel olarak mali piyasalar ve özel olarak da bankacılık kesimi ile ekonomi politikalan arasında tutarh organik bağlar yeniden oluşturulma- hdır. Devlet, "sosyaT niteliğine de gerekti- ği biçimde yeniden kavuşturulmalıdır. ÇÎZMEDEN YUKARI MUSA KART [email protected] 'AB karşıtlanna koz vermeyin' ABD'ye terör elejtirlsl: Bölücü terör örgütü gerek yurti- çinde, gerek yurtdışında tehdit olmayı sürdürmektedir. Irak'm kuzeyinde silahlı varlığını sür- düren bölücü örgüte karşı ABD'nin ve Irak'taki Çok Ulus- lu Gücün harekete geçmemesi, hem Türk-ABD dostluğu ve müt- tefıkliği, hem de terörle ulusla- rarası savaşım yükümlülükleri yönünden çelişki oluşturmakta- dır. Bugün kullandığı adı ne olur- sa olsun, terör örgütü PKK'nin Irak'ta herhangi bir biçimde sığı- nak bularak sınırlanmıza sızma- sını görmezlikten gelemeyiz. Irak'taki gelişmelerden yararla- nılarak, ülkemize yönelik terör eylemlerinin yeniden başlatüma- sına izin vermeyeceğinık açıknr. ABD'nin bu konudaki yüküm- lülüklerini yerine geürmesini bek- liyoruz. Aynca egemenliğini dev- ralan Irak'ın komşuluk ve ulus- lararası sorumluluklanna uygun davranarak bu örgütün ülkesinde- ki varhğına son vermek için ge- rekli adımlan atacağına inanıyo- ruz. Türklye'nln üyeliği: AB Komisyonu'nun önümüzdeki günlerde yayımlayacağı Ilerle- me Raporu'nda gerçekleştirüen kapsamlı reformlann nesnel bi- çimde değerlendirilmesini, di- ğer adaylar için yapıldığı gibi görüşmelerin bir an önce başla- nlmasına yönelik açık ve net bir öneriye yer verihnesini bekliyo- ruz. AB'nin Türkiye ile üyelik gö- rüşmelerine başlaması ve bu sü- recin sonunda Türkiye'nin üye- liği, Ortadoğu bölgesinde ve ge- niş anlamda, Islam dünyasına verilebilecek en önemli iletidir. Ancak, Türkiye'nin AB üyeliği konusundaAB üyesi ülkelerin iç- tenliklerini sınamamız gerekir- ken kendi yanlışlanmızı düzelt- mek için zaman kaybedip bedel- ler ödememeli, Türkiyenın AB dışında tutulmasını isteyenlenn ellerini güçlendirmemeliyiz. irakveKerküirüngele- C60I: Irak'ta var olan güvenlik koşullanndan ülkemiz doğrudan etkilenmektedir. Irak'ataşımacı- lık yapan ve müteahhitlik hiz- metleri götüren şirketlerimizin personelinin yaşamlannı yitir- mesinden büyük üzüntü duyuyo- ruz. Irak'a yönelik yaklaşınu- mıza tüm Iraklılan kucaklayan bir siyasa yön vermektedir. Bu çerçevede, Türkiye olarak soy- daşjanmız Türkmenlerin duru- muna önemvermemiz doğal kar- şılanmalıdır. Irak'ın tümünün geleceği yönünden duyarlılık ta- şıdığını düşündüğümüz bir ko- nu, Kerkük'ün geleceğidir. "Büyük Ortadoğu Tasanmı'' adı altında, uzun dönemde bölgeye de- mokrasi ve özgürlük götüreceği öne sürülen girişimler tartışmaya açıl- mıştır. Tasanm bahanesiyle, Tür- kiye'yi model olarak göstermek, Türkiye için 'İslam cumhuriyeti' ta- nımlamasını getirmek ya da 'ıtamb tslam' gibi anlamsız bir modeli ön- ce Türkiye için öngörmek yersizdir ve asla kabul edilemez. Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşuyla birlikte 81 yıl önce siyasal rejimini seçmiş- tir. Ister 'ıhmta', ister 'köktenci' ol- sun, din devleti ile demokrasinin bağdaşması olanaksızdır ve bu iki rejimin yan yana getirilmesi tarihe ve bilime ters düşmektedir. 'Irtica tehdidi sürüyor' Din sömürüsünü temel araç olarak kullanan ve Türk toplumunun cum- hunyet döneminde elde ettiğı tüm çağdaş kaza- nımlan yok etmeyi hedef- leyen irticai hareket, de- mokratik laik ve sosyal hukuk devletini öngören anayasal düzenimiz için öncelikli tehdit olma ni- teliğini sürdürmektedir. Din istismarcıhğı, biryan- dan anayasal düzenimize ve demokratik gelişimi- mize, diğer yandan Islam dinıne büyük zarar ver- mektedir. Seçlm Yasası de- ğl$mell: Siyasi parti- lerde, parti içi denetim düzeneklerinin işlevsel- liğinin arttınlması, parti üyeliği kurumunun sağhk- lı çalıştınlması ve kulla- nılan oylann temsilde ada- let ilkesine uygun biçim- de parlamentoya yansı- masının sağlanması önem taşımaktadır. Bu bağlam- da, Siyasi Partiler ve Se- çim yasalannın kahhmcı- ğı temel alan bir yapıya kavuşturulması için ge- rekli düzenlemeler bir an önce yapılmalıdu". Yasalar tartışıl- madan geçirilme- mell: Maddi anlamda yasanın taşıdığı genel lık ve süreklilik, yasama sü- recinin çoğulcu ve katı- lımcı olmasını gerekli kıl- maktadu ve hukuk dev- letinin gereğidir. Toplum- da yeterince tartışılıp ol- gunlaştınhnadan TBMM gündemine alınan ve hız- la geçirilen, bu nedenle sıklıkla değiştirilen yasa- lar, uygulayıcılann du- raksamalarına ve düzen- lemeden etkilenenlerin hukuksal durumlannda belirsizliklere yol açabi- lecektir. Bu durum. dev- lete olan güveni zedele- yecektir. Erdoğan: Yasama, yürütme ve yargının önündedir. Sezer: Hukuk devletinde erkler eşittir Meclis'te egemeıdik tarbşmasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM'nin yeni yasama yılına başladı- ğı gün Cumhurbaşkanı AhmetNecdetSe- zer ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasında '^jarlamentersistemdegüçler'' atışması yaşandı. Erdoğan'ın, partisinin grup toplantısında söylediği "Yasama organı,yürütme \t yargıdan önde geür" sözlerine Cumhurbaşkanı Sezer'in bir- kaç saat sonra TBMM kürsüsünden "Hu- kuk devletinde egemenliği kullanan or- ganlarm birbiıierine üstünlüğü sözkonu- su olamaz" diye yanıt vermesi dikkat çekti. Erdoğan'ın yeni yasama yılının açıhş gününde AKP grubunda yaptığı konuş- ma, "Yasama-vaıp-yürütme" ilişkisi konusunda farklı bir yaklaşıma sahip ol- duğunu ortaya koydu. Sabah saatlerin- de AKP grubuna hitap eden Başbakan Erdoğan, "Sizlerin ohışturduğu yasama organı, yürütme ve >-argıdan önde gefir. Onlardan daha büyük bir öneme haiz- dir.Yargı\çyüriianenin>x)lharitasınıva- sama belirti>w. Yargı veyürütmemeşru- ivetini yasamanm ortaya koyduğu yasa- lardan almaktadır" diyerek partisinin güçünü bir kez daha anımsath. Öğleden sonra ise Sezer, TBMM Ge- nel Kurulu'nda yeni yasama yılının açı- hş konuşmasını yaptı. Sezer'in konuşma- Sezer'in Türkhe'ye biçilmek istenen "ılımh İslam" ve "irtica tehdidi"ne dönük eleştirilerini yalnızca CHP milletvekiDeri alkışladı. (Fotoğraf: AA) sının "demokratik hukuk dev1eti"nin önemi ve özelliklerini anlathğı bölümü, Başbakan Erdoğan'ın "AKP çoğunhı- ğuna vurgu yapöğı'' konuşmalanna ya- nıtniteliğindeydi. YÖK Yasası tartışma- lan sırasında AKP'nin çoğunluğunu kim- senin görmezden gelemeyeceğini belir- ten Erdoğan, "Cumhurbaşkanı'nıdabu MecKs'inseçtiğmi''anımsatmıştı. Sezer. konuşma metnini AKP'nin grup konuş- masından önce hazırlamış olmasına kar- şın, sözleri Erdogan'a yanıt niteliğin- deydi. Sezer konuşmasında, güçler ara- sında "üstünlük" aynmı olamayacağını belirterek "Hukuk devletiflkesiningeçer- B olduğu sistemlerde egemenliği kulla- nan organlann birbiıierine üstünlüğü söz konusu olamaz. Anavasanm başlan- gıcında güçler aynnunın belli devlet yet- kivegörevlerinin kullanılması anlanuna geldiğinin ve sınırlı uygar bir iş bölümü veişbirligi olduğunun beürtilmesinin ne- deni budur" edi. Iktidar gücünün ya- sama ve yürütme tarafindan kullanılma- sı nedeniyle anayasanın üstünlüğünü ve bağlayıcıhğını yargının sağlayacağını bildiren Sezer, "Bu yetkinin > ı argı\Ta ve- rilmesi gücün dengelenmesi anlanuna gelmektedir. Bu nedenle ana\asanın 138 ve 153. maddelerinde yargı karan ile AnayasaMahkemesikararlannnıtüm or- ganlan ve yönetimi kısaca herkesi bağ- ladığı açıkça kurala bağlanmışör" diye konuştu. 'Erkler arasında ast ûst olmaz' Ana>-asa hukukçusu Prof. Dr. Zafer Üs- kül, yasama, yürütme ve yargı erkleri- nin birbirlerinden üstün olmadıklannı belirterek Sezer'e destek verdi. Üskül, şunlan söyledi: "Bukonudakideğerlen- dirme anavasada »ar. Egemenlik miDe- tindir ama, millet egemenliği doğrudan kullanmaz. Bunlanana>asada betirtikn organlar kullanır. Bunlarda yasama,yü- rütme ve yargıdır. Anayasaya göre bun- lar arasında ast-üstilişkisi yoktur,eşittir- ler. Her birinin yetkfleri vannr.Anayasa- dan akhldarıv'etkhi kuOamrlar. Bu üç or- gandanbirinin,diğerlerine göredaha üs- tün olduğunu söylemek ana\> asa hukuku açısuıdan mümkün değfldir. Yasa koyan, anayasa>ideğiştiren bu organ, befld fiîlen öndeolabitir ancakyasal açıdan kesinök- le böjie bir şey yoktur." - POIİTİKA GÜTVLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Çantada Neler Eksik?.. Gizlilik, var olan bir suçu ortadan kaldınr mı? Sedat Bucak, 3 Kasım 2002 seçimlerine dek DYP'nin Şanlıurfa milletvekiliydi ve tam sekiz yıl ön- ce "Susuriuk"ta ortaya çıkan "devlet içinde örgût- lü silahlı çete"nin elebaşlan arasındaydı... Bir trafik kazasında ortaya çıkmıştı bu çete!.. Bir polis müdünj. bir kadın ve Abdullah Çatlı... Çatlı'nın kim olduğunu uzun uzun anlatmaya hiç gerek yok!.. Önemli olan, Abdullah Çatlı'nın Susurluk'taki tra- fik kazasında kaybolan çantasının sekiz yıl sonra Sedat Bucak tarafindan yargıya teslim edilmesi... O tarihte hafızasını yitirdiğini söyleyen aşiret re- isi Bucak'ın, ülkücülerin "reisi" Abdullah Çatlı'nın çantasını şimdi yargıya teslim etmesi çok düşün- dürücü... Işte bunun için de CHP Grup Başkanvekili Ha- luk Koç soruyor: "Sekizyıliçinde çantadan nelereksildi, neler ço- ğaldı?.." Benim aklıma da pek çok soru geliyor bu ara- da... Susurluk kazasında otomobilden susturucular çık- mıştı, acaba o silahlar nerede saklanıyor şim- di? Susurluk kazasında ölenler acaba hangi eyle- me gidiyorlardı? Ben bu sorulara yanıt ararken TBMM Susurluk Komisyonu üyelerinden Fikri Sağlar'ın açıklama- sını okuyorum: "Bucak'ın teslim ettiği belgelerin devlet sırrı di- ye örtbas edilmesinden korkuyorum..." • • • "Susurluk Çetesi" üç-beş kişinin bir araya ge- lip kurduklan örgütlü silahlı bir güç değildi elbet... Devlet olanaklarını kullanarak. kendi çıkarfan- nı sürdürmek isteyenlerin örgütlü bir gücüydü... llişkilerzincin çok boyutluydu... Hangi emekli yüksek rütbeli subaylar vardı işin içinde? Siyasal erkin hangi isimleri bu eylemin ar- dındaydı ve destekliyodardı? Bunlar çok konuşuldu, çok tarbşıldı sekiz yıl önce... Sedat Bucak, Çatlı'nın çantasını yargıya niçin ver- di? Akiandığı "Susurluk Davası" Yargıtay'ın kara- nyla bozulunca yeniden yargılanmaya başladı... Yargı sürecini çok iyi anımsıyorum... Sedat Bucak'a yargıçlar soruyordu: "Neler oldu, anlatın!" Yanıt: "Hatıriamıyorum sayın yargıç..." Eh şimdi hatırlıyor, ben de sorayım: "Çantada neler eksik Sayın Bucak?" Sedat Bucak'ın yargıya sunduğu belgeler ara- sında Mehmet özbay sahte kimliğini taşıyan Ab- dullah Çatlı'nın yüksek rütbeli subaylarla, kimi ki- şilerte (siyasetçi-bürokrat) fotoğraflan, Sakıp Sa- bancı'nın imzaladığı kitabı dışında acaba başka neler var? Eğer başka belge yoksa bu Sedat Bucak'ın ye- ni biroyunudur!.. Korkut Eken'in hazıhadığı öne sürülen istihba- rat raporuna gelince... Raporda neler var bilmiyorum. Istihbarat rapor- lannın şu anda gizlilik taşıyıp taşımadığını da öğ- renemedim... Burada asıl önemli olan nokta şu: Sedat Bucak kazadan ağır yaralı olarak kurta- nlmadı mı? O zaman sekiz yıl önce kaybolan çanta nasıl olur da Bucak'ta olur... "Susurluk Davası" süresince yargıçlar, sanık- lann "gizliduruşma" isteğini hepgeri çevirmişti... Sedat Bucak şunu yapmak istiyor: "Bu olaylarda devlet bizim arkamızdaydı." HayırL ••• Türkiye Cumhuriyeti devleti üç-beş polis müdü- rü, üç-beş yüksek rütbeli askerden oluşmuyor... Elleri kana bulaşanlar, faili meçhul cinayetleri iş- leyenler, kendi çıkarian için yol alanlar bugün elle- rini kollannı sallaya sallaya dolaşıp şöyle konuşa- mazlar: "Her şeyi vatan için yaptık..." Sedat Bucak sekiz yıl önce Çatlı'nın çantasın- dan hiç söz etmiyor, aklama karannı Yargıtay'ın boz- ması üzerine yargıya gidiyor: "Alın Çatlı'nın çantasını, içinde neler varneler!" Susturucular sekiz yıl önce araçta bulunmuş- tu, silahlar nerede? Şeytan alıp götürdü mü? Devletten gizlenen sır devlet sım olur mu? hikmetcetinkaya g cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 02127 513 90 98 MECLİS NOTLARI AKP'den tavır ANKARA (Cumhu- riyetBürosu) - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer'in, TBMM'nin ye- ni yasama yıhnın açıhş konuşmasındaki, "Tür- kiye'ye biçilmek istenen ıhinh İslam" ve "irtka tehditrne dönük eleşti- rilerini AKP'li milletve- killeri alkışlamadı. Ye- ni yasama yılına başla- dığı ilk günden bazı not- lar şöyle: # Genel Kurul önce- sinde Atatürk Anıtı'na çelenkkonulduğu sırada Meclis yerleşkesi dışın- dan gelen patlama sesi tedirginlikyarattı. Sesin, Meclis'in hemen karşı- sındaki Genelkurmay Başkanlığı binası önü- ne bırakılan kuşkulu bir çantanın fünyeyle patla- tıhnasından lcaynaklan- dığı belirtildi. • Sezer, Genel Ku- rul salonuna girdiğinde milletvekillerinin ayak- ta alkışlanyla karşılandı. Bazı AKP'liler ayağa kalkmadı. # Genel Kurul'da, Başbakan Tayyip Erdo- ğan, CHP Lideri Deniz BaykaL D\T Genel Baş- kanı Mehmet Ağar da hazır bulundu. Bakanlar Kurulu'ndan 12 bakan, Sezer'i dinlemek için Meclis'e geldi. Genel- kurmayBaşkanı Orgene- ral Hünıi Ozkök ve kuv- vet komutanlan, yüksek yargı organlan başkan ve temsilcileri de Sezer'i localardan izledi. # Sezer'in 1 saat 20 dakika süren konuşma- sı süresince milletvekil- leri farklı tepkiler verdi. Sezer'in "ister üunh, is- ter köktenci olsun, din devletiDe demokrasinin bağdaşmayacağma", "din istismarcıhğı*"na ilişkin sözleri CHP ta- rafindan alkışlarla des- teklendi.