18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 OCAK 2004 PERŞEMBE HABERLER DUN\ADABUGUN AIİ SİRMErV Cumhuriyet Yüz Yaşını Görecek mi? 2003 ile t>irlikte, Türkiye Cumhuriyeti'nin sek- seninci yaşını da geride bıraktık. Acaba Türkiye Cumhuriyeti yüzüncü yaşını görebilecek mi? Bu soru a klıma 42 yıl önce Istanbul Hukuk Fa- kültesi'nde, pek Vttafüricçü/'fazlasıylatutucubir öğretim üyesinin, 1961 Anayasası ile başlayan dönemin ikinci Cumhuriyet mi olduğu, yoksa birinci Cumhııriyet'in devam mı ettiği tartışma- sına verdiği fevkalade "bilimsel!" yanrtı getiriyor. - Atatürk "Benirn naçiz vücudum birgün el- bet toprak olacaktır, ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" dediğine göre birin- ci Cumhuriyet devam ediyor, demişti. Önce kulaklarıma inanamamış, sonra da gü- leyim mi ağlayayırn mı şaşırmıştım. Ne denli büyük başarıların temsilcisi olurlar- saolsunlar, tarihi kişiliklerin umutvetemenni içe- ren sözlerini yıllar boyu değişmeyecek gerçek- ler olarak kabul etrnenin skolastik bir yöntem ol- duğunu görmezden gelebilir miyiz? • • • Kimilerinin umutla girdiği yeni yılın ilk günün- de canınızı sıkmak istemem, hemen belirteyim ki Cumhuriyet, büyük bir olasılıkla yüzüncü ya- şını görecek, hıarta daha da ilerlere devam ede- cektir. Çünkü Cumhuriyet'i yıkmak isteyen, bu işi ba- şaracak çapta iç güçler yok. Aynı şekilde Tür- kiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmak isteyen ve bunu yaşama geçırebilecek bir dış güç de söz konusu değil. Ayrıca Cumhuriyet düşüncesi geniş topluluk- lara yerleşmiştir. Zaten Türkiye'de saltanatın kaldırılması, şaşı- lacak kadar az tepki görmüş, Osmanlılık özle- mi, dar çerçevede hapsolmuş bir avuç insanı aşa- rak yaygınlaşmamıştır. Aynı şekilde, Cumhuriyet fikri hemen kabul görmüş, ona karşı ciddi bir mukavemet de ol- mamıştır. Bu bakımdan müsterih olabilirsiniz. Ancak soruyu başka bir planda ele alır ve "Türkiye Cumhuriyeti ilk seksen yıllık yapısıyla variığını sürdürebilecek midir?" derseniz, onun yanıtı çok daha değişiktir ve eldeki veriler, he- pimizin tanık olduğu son birkaç yıllık gelişme- ler, bu soruya olumlu yanrt verilmesini güçleş- tirmekte, hatta olanaksızlaştırmaktadır. • • • Türkiye'de laiklik karşıtı güç, aslında kayıtlı seçmenin dörtte birini temsil etmesine karşın, üçte iki çoğunlukla iktidardadır. Laikliğe indirilen darbeler karşısında, doğru- su kamuoyundan ve sivil toplum örgütlerinden gelen tepkiler -vardır, ama yetersizdir. AKP iktidarının elemanlan laikliğe zaman za- man cepheden saldırmakta, ama daha çok onun içini boşaltmaya çalışmaktadır. Osmanh'dan beri süren büyük Avrupa rüyası da bu girişimlerin kalkanı yapılmakta, laikliğin içi- ni boşaltma eylemi bir reform olarak sunulmak- tadır. Türkiye Cumhuriyeti, yüzüncü yılına doğru ilerlerken, tam bir Iran Islam Cumhuriyeti olma- sa bile, benzeri 'ılımlı!' bir Islami Cumhuriyete (ne demekse o) doğru yöneliş içindedir. Gelişen küreselleşme, ekonomik bağımsızlı- ğını yitirmiş Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter ya- pısını zoriayacak, kamu yönetimi reformu adı al- tında sunulan değişiklikler, ulusal devletin işle- vini de yapısın ı da değiştirecektir. Bu yönde güçlü bir iç ve dış ittifak mevcuttur. CHP içinde de bu doğrultuda düşünenlerin var- iığını, Kemal Oerviş veZülfü Livaneli'nin açık- lamalarından anlıyoruz. Kısacası, TüTkiye Cumhuriyeti daha uzun sü- re variığını sürdürecektir. Ama o Cumhuriyet laik, bağımsız, ulusal, sos- yal hukuk devleti olmayacaktır. Bu gerçekle ri okumak kimilerinin çok canını sıkıyor olabilir. Okurlarımın çoğunluğu da bun- dan üzüntü duyacak, hatta belki de bu yazdık- larımdan dolayı bana kızacaklardır. Ama ben bu nları yapan değil yazanım. Sizleri de olmasını istediklerimi, gerçekten olanlarmış gib« yazarak yanıltamam. Bu sütunu uzun süredir okuyanlar, bu sonu- ca varılmaması için yıllarca yazdığımı da bilirler. Bütün bunlardan sonra sunacağım yeni yıl için iyi dilekleri min de pek gerçekçi olamayaca- ğını üzülerek görüyorum. Eve televizyon sokmayın' Mirasçılarına şeriat düzeni vasiyeti bıraktı ANKARA (Cumhuri- yet Bfirosu) - Jandar- ma'ıun irticai faaliyetle- re \önelik operasyonla- n srasında ele geçirilen ve yargıya intikal ettiri- len belgeler arası_nda "şe- riat vasryeti" de çıktı. Sakarya'nın AJcyazı il- çes Topağaç Köyü'nde operasyon yapanjandar- ma yaşlan 13-18 arasın- da değişen 20 çocuğa izksiz Kuran kursu ve- rilağini tespıt etti. Yapı- lanoperasyonların ardın- dar izinsiz kurs mühiir- lenrken, bina sahıbı ve sorjmlular haklonda da- vaaçıldı. Dava. kapsa- mnda mahkerneye iki kadı kurs binas-ırun sa- hihnin vasiyeti de sunul- duBinasahibi MusaCM- mçtur. yakınlanna ken- dis öldükten somra iste- diklerini şeriat çerçeve- sinde anlattı. Olmuş- tur'un dikkat çeken va- siyeti şöyle: "Hiçbirinizarkamdan bağınp çağırarak. saya- rak ağlamav ın. Şeriatm emrettigi şekilde ağlaya- bilirsiniz. Şeriatın dışm- da hareketedene hakkmi helal değHdir. E\in alun- dakiKıırankursunuhan- ginizyönetip idare edebi- lirsc etsin. Islam düzeni kumlmadıkça evine te- levizyon sokan ve tsJam'a muhaliffibnleri seyrede- ne veşeriat dışı yaşayana, oturup kalkana ve çar- şafinı çıkarana, herfaan- gi biriniz cemhetlere gi- riş çılaşlannı ve oturup kalknıalannı şeriaun em- rettigi şekilde yapmaya- nababahkhakkıinıheial etmiyorum." Genelkurmay'dan yapılan açıklamada Kutlu'nun sözlerinin derin endişe yarattığı vurgulandı 'Çağdışılığa zemin hazırlandı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlığı, AKP Adı- yaman Milletvekili Hüsrev Kutlu'nun Atatürk'ün TBMM'deki meraşal üni- formalı portresi ve Meclis'teki aske- ri taburdan "rahatsız olduğu" yönün- deki açıklamalanna sert bir açıkla- maylayanıt verdi. Kutlu'nun "sorum- suzca" sarfettiği sözlerin, Ismail Ağa tarikah şeyhinin kızının cenaze töre- nındekı "çağdışı manzaralara zemin hazırladığr vurgulanan Genelkurmay açıklamasında, "Ulusummayrrimazbir parçası ve ber kesimin temsilcisi ola- rak milB ordu vasfinı şerefle sürdüren TSK komutanı olarak Genelkurmay Başkanı bu tür söylem ve olav lardan derin endişe duymaktadır" denıldi. AKP Adıyaman Milletvekili Kut- lu'nun açıklamalan ve Istanbul Fatih Camisi'ndeki cenaze törenindekı gö- TSK ile gerilim • AKP Adıyaman Milletvekili Kutlu'nun açıklamalan ve Istanbul Fatih Camii'nde yapılan cenaze törenindeki görüntülerin basma yansıması, TSK'de derin rahatsızlığa yol açtı. Genelkurmay'dan yapılan açıklamada, AKP'li Kutlu'nun "sorumsuzca" sarfettiği sözlerin, Istanbul'daki cenaze töreninde yaşanan "çağdışı manzaralara zemin hazırladığr vurgulandı. rüntülerin basına yansıması, TSK'de derin rahatsızlığa yol açtı. Kara Kuv- vetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yal- man'ın kmamasının ardından dün de Genelkurmay Başkanlığı, yazılı açık- lamayla, tepkisini ve rahatsızlığını or- taya koydu. Açıklamada, Yalman'ın TSK adı- na yaptığı ve dün gazetelere yansıyan açıklamalannın da Genelkurmay Baş- kanlığı'nın bilgisi dahilinde kamu- oyuna yansıtıldığına vurgu yapıldı. Kutlu'nun Atatürk'ün TBMM'deki Mareşal rütbeli resminden, Meclis'in dış güvenliğinden sorumlu tabur per- sonelinin varhğından ve yemek duası ile "sağ ol" seslerinden rahatsızhk duyduğu yönünde basında yer alan haberlerin anımsatıldığı açıklamada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hfl- mi Özök'e de atıfta bulunulduğu dile getinldi. Kutlu'nun daha önce dokunulmaz- hklann kaldınhnasına ilişkin olarak yargıya ve güvenlik güçlerine güven duymadığı yönündeki açıklamalannın da bilındiği vurgulanan açıklamada, "Bu şekilde sorumsuzca sarf edilmiş sözlerin. tstanbulFatih Camii'nde gö- rülen ve milletçe hepimizi üzen çağdı- şı manzaralara zemin hanriadığı çar- pKi bir şekUde ortaya çıkmışnr. Türk SâahkKuvveneri'nngörüşüGeııeflaır- may Başkanlığı'nın bilgisi dahilinde kamuoyuna yansıülnıışnr"* görüşü di- le getirildi. Kutlu'nun rahatsızhk duyduğunu açıkladığı Cumhurbaşkanhğı Muha- fiz Alayı'na bağlı olan TBMM Mu- hafiz Taburu'nun Atatürk'ün direktif- leriyle önce Meclis Muhafiz Takımı olarak kurulduğu belırtilen açıklama- da. Tabur Kurtutuş Savaşı'nda sayı- sız kahramanhklar göstermiş, Cum- huriyettarihi boyunca sa>gın görevier yapmış. l lus'un temsil ediküği Mec- Ks'te deviet-ulus birtikteBğinin sembo- lü obnuştur" denildi. Taburun görev AKP 2003'ü yeni bir kride noktaladı • AKP hükümetinin ilk Başbakanı Abdullah Gül ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönürün Yüksek Askeri Şüra (YAŞ) kararlanna şerh koymalanyla başlayan hükümet ile TSK arasında bunalım sürecinin son halkası Kutlu'nun sözleri oldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP'nin 3 Kasım 2002 seçimlennin ardından kurduğu hükümet ile Türk Silahlı Kuvvetlen (TSK) arasında değişik zamanlarda sorunlar yaşandı. Dönerrun Başbakanı Abdullah Gûl ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararlanna şerh koymalanyla hükümet ile TSK arasında bunalım başladı. TSK sözcüleri değişik vesilelerle duyarlı olduklan konulan açıklarken, 2003 yılı da AKP'li Hüsrev Kutlu'nun asker kıyafetli Atatürk posterinden ve Meclis askeri taburundan "rahatsu" olduguna ilişkin açıklamalan nedeniyle krizle sona erdi AKP'nin iktidara gelmesının ardından, dönemin Başbakanı Gül ve daha sonra Başbakan olmasının ardından Recep Tayyip Erdoğan'a Genelkurmay Karargâhı'nda brifing verildı. Daha sonra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Erdoğan ile yaptığı başbaşa görüşmede de laiklikle ilgili TSK'nın duyarlılığına dikkat çekti. AKP hükümeti yetkılilerinin 2002 Aralık YAŞ kararlanna şerh koymalan ilk ciddi bunahmı ortaya çıkardı. Cülen okulları için genelge Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök, 8 Ocak 2003'te basın kokteylinde yapöğı konuşmada, hükümet üyeleriran bu tavnna sert tepki gösterdı. Özkök, anayasa gereği YAŞ kararlanna şerh konamayacağına dikkat çekerek, uygulamanm TSK'ye sızmaya çalışan şeriat özlemcilerini cesaretlendirdiğini vurguladı. TSK ile AKP hükümeti arasında ikinci ciddi bunalım hükümetin Milli Görüş ve Fethullah Gûlene yakın okullann temsilcilerinin devlet protokolüne alınmasına ilişkin genelge nedeniyle yaşandı. Dışişleri Bakanlığı'nın bu yönde temsilciliklere genelge gönderdiğinin basına yansımasının ardmdan Özkök, yine tepki gösterdi. Özkök, uygulamayı eleştirerek *Yakından izlrvoruz, takip edrvoruz. Ciddi şekilde rahatsızız. Bunun geçmişten gelen bazı srvasi mülahazalardan ka> naklandığı düşünüyorum" değerlendirmesini yaph. Son gerlllmi Kutlu yarattı AKP sözcülerinin açıklamalan nedeniyle 2003'ün son günleri de knzle geçıldı. AKP'li Hüsrev Kuthı'nun, TBMM'deki asker kıyafetli Atatürk posterinden rahatsızlığını dile getirmesi ve Meclis'te Cumhurbaşkanhğı Muhafiz Alayı'na bağlı bulunan taburdan yakınması tepki çekti. Açıklamalann ardmdan Kara Km r vetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman hem Hüsrev Kutlu'ya hem de tsmail Ağa Cemaati şeyhi Mahmut Ustaosmaoğlu'nun kızının cenazesındeki görüntülere ilişkin sert açıklamalar yaptı. tĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN ve sorumluluklannm TBMM Genel Sekreterlıği Teşkilat Yasası ve içtüzü- ğü tarafindan belirlendiği anımsatı- lan açıklamada, şu değerlendirme ya- pıldı: "Birçok çağdaş ve demokratikülke- de görev yapan, birçoğunda da bulu- nan GenelkurmayBaşkanı. asker üni- formah krallar. prensler. parlamento- larda törenler kra eden ve dış güven- liği sağtayan askerler görmüştür. An- cak kendisi bu konuyu MecKs'in srvfl- leştirflmesi meselesi olarak ele alan ve- >a üniforma ve askerden rahatsK ol- duğunu ifade eden bir şahsa rastlan- mamışür. Llusun aynlmaz bir parça- sı ve her kesimin temsilcisi olarak mil- Hordu vasfinı şerefle sürdürenTSK'nin komutanı olarakGenelkurmav' Başka- nı bu tür söylem ve olav lardan derin endişe duymaktadır." Kutlu'yu rahatsız etti GÖRÜŞ BİLDİRENLERE GÖRE AÇIKLAMALAR LÜZUMSUZ Kutlu kayıp, AKP suskun .\NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP yönetimi, Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu'nun muhalefet kulisindeki mareşal üniformalı Atatürk resmiyle ilgili açıklamalan konusunda suskun kalmayı yeğledi. Görüş bildiren AKP'liler ise açıklamalan "lüzumsuz" bulduklanm belirtmekle yetindi. TBMM Başkanı Bülent Annç'ın da Kutlu'nun açıklamalannı "tasvip etmed@'' aktanldı. AKP Grup Yönetimi ise önceki gün Kutlu'nun açıklamalan konusunda "soruşturma başlatacaklannr belirtmelerine karşın disiplin sürecinin işletilip işletilmeyeceği konusunda herhangi bir açıklama yapmadılar. TBMM Dokunulmazlıklan Araştırma Komisyonu Başkanı da olan Hüsrev Kutlu komisyonun "dokunuhnazuğa Hüsrev Kutlu açıkJamalanna gösterilen tepkilerin ardından ortadan kayboldu. dokunmama'" karannı açılabihr" dedi. savunurken, yargıya güvenmediklerini söylemişti. Kutlu'nun bu sözleri hem yargı, hem de sıyaset çevrelerinde büyük tartışma yarattı. Kutlu'nun kulisteki mareşal üniformalı Atatürk resminden rahatsızlık duyduğunu açıklaması üzerine de TSK'den, CHP'ye ve çeşitlı sivil toplum örgütlerine dek çeşitli kesimlerden tepki yağdı. Kutlu tepkiler üzerine ortadan kaybolurken telefonlara yanıt vermedi. Parti yöneticilerinin kendisine "konuşma" talimatı verdiği bildirildi. Kutlu'nun açıklamalan AKP içinde de rahatsızlık yarattı. TBMM Başkanı Annç, "açıklamalan tasvip etmediğini, bu tarüşmanın lüzumsuz oMuğunu" bildirdi. AKP Grup Başkanvekili Haluk tpek, "Gerekirse sonışturma Mareşallik TBMM'den halı-tablo Aliyev'den ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ulusal bağımsızlık savaşımızm önderi Mustafa Kemal Atatürk'ü Başkomutan yapan da. Gazilik un- vanı veren de, Mareşal rütbesine çı- karan da Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu. AKPTı Hüsrev Kut- lu'nun rahatsız olduğunu açıkladığı halı dokuma "mareşal giysih' Ata- türk" resmi ise ise 1994'de geçen günlerde yaşamını yitiren eski Azer- baycan Cumhurbaşkam Haydar AB- yev tarafindan TBMM'ye armağan edildi. Atatürk, 19 Mayıs 1919'da Sam- sun'a çıktıktan sonra ilk ulusal kongre olan Erzurum KongTesi ön- : cesi işbirlikçi, hilafetçi Istanbul hü- kümetinin oyunlannı bozmak ama- cıyla 8-9 Temmuz 1919'da "yalmzca ulusun sevgisine, cömertliğine ve yi- ğithğine güvenerek ve onun bitmez verimlilik ve yaraücıhk kaynağından esinlemp güçlenerek vicdanının gös- terdiği yolda görevini yapmak" üze- re askerlikten istifa etti. Eylül 1919'da Sivas Kongresi sonra- sı, Heyet-i Temsiliye Başkanı olarak 27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelen Atatürk, 23 Nisan 1920'de ulusun iradesini ve egemenliğini temsil et- mek üzere açılan TBMM'ye ve TBMM'nin kurduğu hükümete baş- kan seçildi. Bağımsızlık savaşımızm en önemli dönüm noktalanndan bıri olan Sa- karya Meydan Savaşı öncesi yine TBMM tarafından 5 Ağustos 1921 'de "Başkomutanhk" görevine getinlen Atatürk'e, Sakarya Sava- şı'nın zaferle sonuçlanmasmm ar- dından Ismet ve Fezvi Paşalann or- tak önerisi üzerine 19 Aylül 1921 günü TBMM tarafindan çıkanlan bir yasayla "Mareşal rütbesi ve Gazi unvam'" verildi. Cindoruk'a armağan edildi Kutlu'nun "rahatsız olduğu" halı Atatürk tablosu bir süre önce yaşa- mını yitiren eski Azerbaycan Cum- hurbaşkam Haydar Aliyev'ın döne- min TBMM Başkanı Hüsamettin Cmdoruk'a armağanı. Muhalefet kulisindeki bu tablo 9 Şubat 1994'de armağan edildi. AKP'li Hüsrev Kutlu'nun sözlerine sivil toplum örgütlerinden tepki sürüyor ADD: Türidye karanbldarın hedefi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu'nun, mareşal üniformalı Atatürk portresi ve Meclis Muhafiz Taburu'na ilişkin sözlerine sivil toplum örgütlerinden de tepki geldi. ADD Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı. Türkiye 'nin tarikat ve cemaatlerin, şeyhlerin ve her rürlü bağnaz karanhklann hedefinde olduğunu vurguladı. Kutlu'nun sözlerine tepki gösteren Kazancı, hurafe ve safsatalann yeniden ülke gündemine egemen olduğunu belirterek "Diğer taraftan Lozan'a karşı Sevrciler meydam boş bulduklan sanısındadırlar. Tam bağımsızlık tehlikededir" değerlendirmesini yaptı. Bu kargaşadan çıkış yolunun ADD Genel Sekreterliği'nden yapılan yazılı açıklamada da Birinci Dünya Savaşı'nda ülkenin işgal edihnesinden rahatsız • ADD Genel Başkanı Kazancı, Türkiye'nin tarikat ve cemaatlerin, şeyhlerin ve her türlü bağnaz karanlıklann hedefinde olduğunu vurguladı. ADD Genel Sekreterliği'nden yapılan yazılı açıklamada da 1. Dünya Savaşı'nda ülkenin işgal edilmesinden rahatsız olmayan çevrelerin yeniden ortaya çıkmaya başladığı dile getirildi. Atatürkçülük olduğunu belirten Kazancı. "Bu gerçek bugün her zamankinden daha fazla kendüü duyurmaktadır" dedi. olmayan çevrelerin yeniden ortaya çıkmaya başladığı dile getirildi. Açıklamada şu değerlendirme yapıldı: "HaBfe çevresindeki Dürrizade'ler, Seyit Abdulkadir'ler, Sait Moüa'lar, AH Kemal'ler ve işgal sırasında Papaz Frevv gibi hainler, düşman güçleriv le işbirliği eden, Türklerin kurtancısı Mustafa Kemal (Sarı) Paşalanna idanı fermam çıkaranlann torunlan sakal ve sanklannı kafalannın içinde saklayarak. takıyyeci paıiamenteıük yapöklan TBMM'de Türkiye'yi kurtaran ve Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mareşal Atatürk'ün fotograflarmı görmekten bunalanlar orada daha çok bunalacaklardır. Ve orası kendilerine dar gelecektir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle