25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 EYLÜL 2003 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbuı Edirne Kocaelı Çanakkale Izmır Manısa .Aydın Oenızli Y PB Y PB PB PB PB PB 23 24 23 23 25 24 24 22 Sinop Y 22 Adana Samsun Y 19 Mersin Y 28 Trabzon Y 21 Diyarbakır Y 35 Gıresun Y 20 Şanlıurfa Y 33 Ankara Y 19 Mardin PB 33 Eskışehır Y 18 Siırt PB 35 Konya Y 16 Hakkâri PB 32 Sıvas Y 17 Van PB 25 .Zongulcak Y 16 Antalya PB 27 Kars Y 28 Butun bolgetenmız parçalı >er yer çok bulutlu. Mar- mara nın doğusu, Iç Ege gofler yoresı. Doğu Atafe- nız. Iç Anadoiu. Karader»z Doğu Anadolu'nun kuzey ve batısı ıle Guneydoğu Anadolu'nun batısı saga- nak ve gok gurultulu sağa- nak yağışlı geçecek Hava sıcakiığı yurdun kuzeybatı kesımlennde degışmeye- cek, dığer yetiefde hıssedı- lır ûerecede azaiacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn B 8 B Y B B Y B 22 17 20 26 24 25 26 24 Münıh B 23 Zürih Beriin Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina B B Y B PB PB Y PB 23 23 28 23 26 24 27 28 B 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre Y B B Y B Y Y PB VA 27 34 30 36 28 25 33 Y 31 Moskova Taşkent' Tahran Açık Parçalı bulutlu Ss -. E.../L > Çok bulutlu > Yağmurlu Ksr , Gok gurultülü { y L H Y C E L CÜNEYT ARCAYÜREK fl Baştarafı 1. Sayfada 1rak batağından tek başına çıkamayacağı nokta- sına getirdi. Şimdı BM'den yeni bir karar çıkararak "yalnız- tıktan kurtulmaya" çalışıyor. Rumsfeldin son demecine göre, parayı veren Irak'ta düdüğü çalacak. Irak'ta söz sahibi olmak isteyen; masaya ancak para karşılığı oturabile- cek! • • • Amenka, duyarlı olduğumuz kimi konularda ye- rıiden güvenceler vermeye başladı. örneğin, aylardır çözmeyi, çökertmeyi, yok et- meyi vaat ettiği PKK/KADEK konusunda tek bir adım atmayan Amerika; örgüte karşı birden "sert uyanlarda" bulunmaya başladı. Adını -nedense- açıklamayı istemeyen bir AB- D'li yetkili VVashington'daki Türk gazetecilerine; ülkesinin "özgür bir Irak'ta PKK/KADEK'inkiler dahil bütün terör yuvalannı tasfîye etmeye karar- fı" olduğunu söylemiş ve.. bilmem kaçıncı kez "Bu sözümûzü tutacağız" demiş. ABD'nin artık yabancı askeriere gereksindiği sırada; bizimkilerde PKK/KADEK pazarlığınaso- yunmuş görünüyorlar. Genelkurmay açıklamasına göre, "hükümetin I- rak'a asker gönderme konusuna ilişkin vereceği nihai siyasi karar için ihtiyaç duyduğu askeri ay- nntılann açıklığa kavuşturulması maksadıyla " ABD askeri heyetiyle dün görüşmeler başladı. • • • Irak'taki Amerikan işgal güçlerine katılımın baş- lıca koşullanndan biri, "Irak'takiPKK/KADEK var- lığı ve bu konuda yapılabilecek işbirfiği". Işbirliği nasıl ve hangi olanaklar çerçevesinde gerçekleştirilecek? Sorun ABD'nin kaytarmadan soruya vereceği yanıtlarda yatıyor. örneğin Ame- rika, dağlarda çöreklenen örgüte TSK ile biriikte askeri harekâta girişmeyi kabul edecek mi? Türk askerinin Irak'taki olası görev yerine gider- ken egemen oldukları bölgelerden geçmesine bi- le karşı çıkan, Amerika'nın el bebek gül bebek muamelesi yaptığı Kuzey Irak'taki Kürt aşiretleri, PKK'ye karşı Türk-Amerikan ortak askeri harekâ- tına olumlu gözle bakacak mı? Yoksa Amerika, - zayıf bir olasılık gibi görünen- askerimizin Kuzey Irak'a girmesine yol açacak Türk-Amerikan ortak askeri işbiriiğinden Kürt aşiretleri karşı çıkıyor, is- temiyor bahanesiyle kaytarmaya mı hazırlanıyor? Ya da TSK'nin deneyimlerinden sadece "ka- rargâh çalışmalannda" yararlanmayı mı düşünü- yor? Türkiye'nin -Genelkurmay'ın son açıklamasın- da ifadesini bulan- "PKK/KADEK'in varlığı ve bu konuda yapılabilecek işbirliği" ile ilgili saptadığı görüşler nedir? Askeri açıklamalar da esasa da- ir bilgi içermediği ya yetkili kişi veya yetkili birim- ler -bir zamanlar olduğu gibi- örneğin faksla med- yayı aydınlatmadığı için, Kuzey Irak'ta Türkiye açısından "işbiriiğinin temelkoşullan nedir" bilin- miyor. Söylentiye dayalı bilgiler, "PKK/KADEK'in 'or- taklaşa' bertaraf edilmesinde ciddi adımlar" atıl- masını içeriyor. VVashington'a asker gönderme isteğimizi ilet- tiğimizden beri, bu koşul piyasada. Ne ki, "ortaklaşa ciddi adımtar" koşulumuza Amerikan resmi makamlarından olumlu -vazgeç- tikyanıttan- bir işaret görmedik, duymadık. O ka- dar ki, çoğu zaman Washington'un ileteceği gö- rüşieri daha önceden duyuran Amerikan medya- sında da tek satıra rastlanmadı. • • • ABD'de güvenliğin BM'ye devredilmesi görü- şünün ağırlık kazanmaya başladığına işaret eden CHP lideri Deniz Baykal, "hükümetin asker gön- derme konusunda kararsızlık, telaş içinde, işiida- re etmeye, savsaklamaya çalıştığını" söylüyor. Savsaklama, kaytarma... Içeride dışarıda hükü- met politikası! Üç parti protokol imzaladı Denktaş'a karşı işbirliği LEFKOŞA (AA) - KKTC'de Banş ve De- mokrasi Hareketi (B- DHj, Cumhuriyetçı Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP) ve Çözüm ve AB Partisi (ÇABP) işbirliği protokolü imza- ladı. Uç parti, "seçim sonrasında ilk adım olarak, Cumhurbaş- kanı Rauf Denktaş'ın görüşmecilik görevine son vererek yeni bir görüşmeci heyeti ata- yacağını" açıkladı. Seçim sürecınde ve sonrasında "çözüm ve Avrupa Birliği" üyelığı hedefı doğrultusunda iş- birliği ve olası koalisyon oluşumuna yönelik 7 maddeden oluşan proto- kolü, BDH Başkanı Mustafa Akıncı. CTP- Birleşik Güçler Başkanı Mehmet Ali Talat ve ÇABP Başkanı Ali Er- el imzaladı. Protokol, kendılerini "banş güç- leri" olarak niteleyen söz konusu üç partinin, Arahk 2003 seçimlerine giden süreçte öngördük- leri hedeflen gerçekleş- tirmek için dayamşma, işbirliği ve eylem birliği içinde hareket edilmesi- ni amaçhyor. Protokolde, "Kıbrıs sorununa Annan Planı temelinde, Kıbns Türk ve Kıbns Runı kurucu devletlerinin siyasal eşitliğine dayalı bir çö- züm çerçevesinde Bir- leşik Kıbns Cumhunye- tınin kurulması ve bu devletin Mayıs 2004'ten iribaren ÂB üyeliğini gerçekleştir- mesinin temel hedef olarak görüldüğü" kaydedildi. Ortak proto- kolde şu görüşlere yer verildi: "Üç parti Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demokrat Parti (DP) ve benzeri statükocu partilerie hiçbir şekil- de hükümet ortaklığı yapmamayi taahhüt etmektedirler. Üç par- ti, seçim sonrasında ilk adım olarak Denk- taş'ın görüşmecilik gö- revine son verecektir." Görüşmeler erken bittiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD ile Türkiye ara- smda, Irak'a asker gönderme- nin koşullan dün Genelkurmay Karargâhı'nda ele alındı. Türk heyetine Tümgeneral Bekir Kahyoncunun başkanlık ettiği görüşmelerde, Türk askerinin I- rak'ta üstleneceği görev, görev bölgesi, ayn bir sektör oluştu- rulması durumunda bunun ko- şullan. komuta yapısı. gücün büyüklüğü ve lojıstik destek konulan masaya yatınldı. Daha önce gelecek hafta da süreceği belirtilen toplantılar dün sona erdi. ABD'li üst düzey bir yet- kili, taraflar arasında bir kriz ol- madığını söylerken "Temaslar bundan sonra değişik heyet- ler arasında devam edecek" dedi. Türkiye'nin Irak'a gön- derdiği heyet dün akşam Anka- ra'ya geldi. ABD'nin A\Tupa Kuvvetler Komutanı Orgeneral James Jo- nes'un, Orgeneral Hilmi Öz- kök'ün sualnamesine ilettiği yarutın ardından ABD ile Irak'a asker gönderme görüşmelerin- de ikinci aşama dün gerçekleş- tirildi. ABD'nin Avrupa Kuvvetler Komutanhğı (EUCOM) ile I- rak'tan sorumlu Merkez Kuv- vetler Komutanhğı 'ndan (CENTCOM) gelen üst düzey askeri heyetler ile Genelkurmay Karargâhı'nda dün ilk kez ma- saya oturuldu. Edinilen bilgile- re göre, dünkü toplantıda Tür- kiye'nin Irak'ta üstleneceği ola- sı askeri role ilişkin çerçeve oluşfurmak amacıyla genel esasler ele alındı. Görüşmelerde taahüt yok Türk ve ABD'li yetkililer, Türk askerinin olası görev böl- gesi, gücün büyüklüğü, ayn bir sektör oluşturulması durumun- da bunun koşullan, komuta ya- pısı, istihbarat paylaşımı ve lo- jistik destek konulannda seçe- nekleri ele aldılar. Savunma kaynaklan. göriiş- melerin hükümetin alacağı si- 'ıvas HizmetVakfi çatısı altında bir araya gelen tstanbul'daki vakıf ve dernekler adına anıta çelenk konuldu. Sezer, Sıvas Kongresi 'nin 84. yüdönümü nedeniyle mesajyayımladı: ANKARA/tSTANBUL (Cumhuriyet) - Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Atatürk'ün ulu- suyla biriikte kurduğu cumhuriyerin, Türkiye'nin bugün olduğu gibi gelecekte de çağdaş*ve demok- ratik bir ülke olarak varhğını ve gelişimini sürdür- mesinin en önemli güvencesi olduğunu bildirdi. Mustafa Kemal Derneği (MKD) Genel Başkanı a\Ti- kat Kamran Baran ise Sıvas Kongresi'nin 84. yıl- dönumünde Türkiye'nin yeni bir Sevr tehdidi alnn- da olduğunu belirtti. Istanbul'da Sıvashlann kurdu- ğu dernek ve vakıflar, Sıvas Kongresi'nin 84. yıldö- nümü dolayısıyla Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çe- lenk koydu. Cumhurbaşkanı Sezer, Sıvas Kongresi'nin 84. yıl- dönümü nedeniyle yayımladığı mesajda, yüce Ata- türk'ün, "Bağımsızlık ve özgürlük benim karak- terimdir" özdeyışinin,Türk ulusunun yaşam felse- fesini en iyi biçimde ortaya koyduğunu belirtti. Se- zer, "Yurdunu ve onurunu korumaya büyük önem veren Türk ulusu, tarih boyunca varhğına, bağımsızlığına ve bölünmez bütüniüğüne yöne- rninguvmcmlen tüm tehditleri. birlik ve dayamşma içinde, ka- rarhhkla yok ermiştir" dedi. TBMM Başkanı Bülent Annç da Türkiye'nin Sı- vas Kongresi'nde alınan kararlann birbiri ardına ba- şanyla uygulanmasıyla bugün dünyanın seçkin ve saygın devletleri arasında yer aldığını bildirdi. Mustafa Kemal Derneği Genel Başkanı Kamran Baran yaptığı yazıh açıklamada, ülkenin ulusal bir- lik ve bütünlüğünün dış destekli dinci, bölücü ve et- nik bir saldın ile karşı karşıya olduğuna dikkat çe- kerek "Bir yandaTürklük düşmanı bölücü akım- lar, diğer yanda çağdaş ve laik Cumhuriyet düş- manı şeriatçı gruplarla kuşatılmıştır" dedi. Tak- sim Meydanı'na davul-zuraa eşliğinde gelen vakıf ve dernek yöneticileri, önce Sıvaslılar Vakfı Halko- yunlan Ekıbi'nin gösterisini izledi. Sıvas Hizmet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Mahir Güldiken yap- tığı konuşmada, 4 Eylül 1919 'da gerçekleştirilen Sı- vas Kongresi'nde, Cumhuriyet'in temellerinin atıl- dığını belirterek kongreyi anmanın Atatürk'ü an- mak olduğunu söyledi. yasi karar öncesinde teknik as- keri verileri toplama amaçlı ol- duğuna işaret ederken bu gö- rüşmelerde karşılıkh bir taah- hüt altına girmenin söz konusu olmadığmı kaydetriler. Türk tarafı, ABD'den Irak'ta ayn bir sektör talep ediyor. Türk komutamn komuta edeceği bu sektörün altında 1 Türk tugayı- nın görevlendirilmesi. istikrar gücüne katkıda bulunacak di- ğer ülkelerden de 2 tugayuı oluşturulması düşünülüyor. ABD ise Türkiye'ye ayn bir sektör verme seçeneğini dışla- mazken komutamn ABD'de ol- masını teTcih ediyor. Daha önce gelecek hafta da süreceği belirtilen gö- rüşmeler dün sona erdi. ABD'li üst düzey bir yetkili, "Görüşmelerde bir kriz yok. Görüşme- ler değişik heyetler arasında devam ede- cek" dedi. ABD'li diplomat şun- lan kaydetti: "Zaten heyetin gele- cek haftaya kadar gö- rüşmesi programlan- mamıştı. Bugün görüş- meleri tamamladılar ve yarın ayrılıyorlar. Bundan sonra görüş- meler diğer heyetler arasında devam ede- cek. Bu temaslar An- kara'da ya da başka bir yerde de olabilir. Tampa'daki Türk irri- bat subayları aracılı- ğıyla da görüşmeler devam edebilir. Türki- ye'nin karar verme sü- recinde zamana ihriya- cı olduğunu anlıyo- ruz." Bu arada Türkiye'nin Irak'a gönderdiği Dışiş- leri, Genelkurmay ve is- tihbarat birimlerinden oluşan heyet dün akşam Ankara'ya döndü. He- yetin, kendi aralannda yapacağı değerlendir- melenn ardından hazır- layacağı raporu hükü- mete sunacağı belirtildi. i VValker geliyor Ingiltere Genelkur- may Başkanı General Micheal VValker'ın da çeşitli temaslarda bulun- mak üzere eylül ayı so- nunda Türkiye'ye gele- ceği öğrenildi. Walker, Ankara'da Genelkurmay Başkanlığı'ndaki yet- kililerle bir araya gele- cek. Türk askerine övgüler başladı Dış Haberler Servisi - ABD'deki Cumhu- riyetçi Parti 'den Senatör John McCain, Türk askerlennin banş gücü göre\'lenndekı başa- nlannı överek "Türkiye'den gelecek birlik- ler, şimdiki koalisyonda 15 ülkeden kuru- lu rümenden çok daha üstündür" dedi. ABD Dışışleri Bakanı Colin Powell da Tür- kiye'de, Irak'a asker gönderme sürecınin de- vam ettiğıni belirtti. Arızona Senatörü McCa- in, ABC televizyonuna verdiği demeçte, Türk askerlennin banş gücü görevlerindeki başa- nlannı överek "Türkiye, Pakistan ve Hin- distan'dan gelecek birİikler, şimdiki koalis- yonda 15 ülkeden kurulu rümenden çok daha üstündür" dedi. McCain, "Türkiye veya Pakistan'dan gelecek askerin Irak'a yaran ne olur" sorusunu şöyle yanıtladı: "Bu birliklerin üstlenebiîeceği görevler arasında asayişin sağlaması ve boru hatla- nnın korunması yer alabilir. Türk. Pakis- tan ve Hint askerleri ividir. Hele şu anda- ki koalisyonda 15 ülkeden gelen askerierle kurulu rümenden çok daha üstündür, do- la\isıyla önemli bir yükü kaldırabilir." Po- well da gazetecılere yaptığı açıklamada, çe- şitli ülkelerin Irak'a banş gücü amaçlı birlik göndermeleri konusunun zaman alan bir me- sele olduğunu belirterek Türkiye'de durumla ilgili siyasi sürecin devam ettiğini söyledi. Cumhuriyetçi Parti'nin bir başka senatörü Lindsah Graham de şöyle konuştu: "Irak halkının yeni bir başlangıç yapa- bilmesi için, Müslüman ülkelerin varlığını sağlamamız gerekli. Türkiye gibi ülkelerin katılımını sağlayabilirsek Iraklılar, kom- şulannın kendilerini düşündüğünü anlar ve de Islam dünyası, Saddam Hüseyin, Ta- leban ve El Kaide'nin yöntemlerine karşı olduğunu gösterir." SAZLI SÖZLÜ EYLEM PLANI Türkiye Irak'ın sempatisini konserlerle kazanacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Irak halkının sempatisini kazanmak için İbrahim Tatlıses ve Sibel Can gibi sanatçılarla halk konserleri düzenlemeyi planhyor. Irak'a asker göndermeye hazırlanırken "ABD'nin jandarması" görüntüsü vermek istemeyen Ankara, ülkede hastaneler açmayı, ıftar çadırlan kurnıayı, savaş sırasında hasar gören Imam-ı Azam Camisi ve diğer dinsel önem taşıyan binalan restore etaıeyi, elektrik ve su altyapı projelerini başlarmak için hazırlık yapıyor. AA'mn haberine göre eylem planı çerçevesinde eylül ortasında Ankara'dan bir heyetin bölgede temaslarda bulunacağı öğrenildi. GÖRÜŞMELER HAFTAYA ANKARA'DA ABD PKK/KADEK için harekete geçiyor AYHAN ŞtMŞEK ANKARA - Türkiye'nin Irak'ta askeri işbirliği için terör örgütü PKK/KADEK ile mücadele koşulunu öne sürmesi, ABD'yi harekete geçirdi. Örgütün Irak'tan çıkanlması için daha önce verdiği "taahhütleri" yineleyen Washington yönetimi, "aynntılı planlar" üzerinde çalışmalann hızlandınldığı bilgisini Ankara'ya ilerti. Gelecek hafta Ankara'ya gelecek ABD'li asker ve istihbaratçılardan oluşan heyet, Türk muhataplanyla bu planlar üzerinde görüşecek. ABD'nin AB üyesi ülkeler nezdinde de KADEK'in uluslararası alanda "izole edilmesi" için girişimde bulunduğu öğrenildi. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY B Baştarafı 1. Sayfada davranmadığını söyledi, görüşünü yineledi: "Türkiye'yi tam üye yapma girişimlerinin sonuç vereceğini sanmıyorum. Biz, Ankara'yla özel bir ilişkiyi savunuyoruz. Bir çıkmaza yönelmek yen- ne, ne tür bir özel ilişkiye sahip olabileceğimiz konusuna kafa yormalıyız." D'Estaing zaten buna kafa yormuş, bizi yor- madan çözümü önerdi: "Türkiye ile ilişkilerimiz ABD ile Meksika ara- sındaki gibi olmalı." Gözümüz aydın, nur topu gibi bir modelimiz daha oldu... ABD-Meksikaarasındaki bağlartarihsel derin- liği de olan geniş bir yelpazeyi içeriyor. önce ta- rihsel yanına bakalım, kısa bir ufuk turu yapa- lım... ABD, 18. yüzyılda, Meksika da 19. yüzyılın başında bağımsızlığını ilan etti. O dönemde fek- sas, Arizona ve Koliforniya, Meksika sınırları içindeydi. 1845'te ABD, Teksas'ın bir bölümü- nü ilhak etti. Dönemin ABD Başkanı Polk, gü- cünü kanıtladıktan sonra Meksika'ya şu mesa- jı gönderdi: "Teksas'ın kalan bölümüyle Kaliforniya'yı ba- na sat." Meksika reddedince, ilhak edilen bölgedeki birkaç Amerikan askerine saldırı düzenlenmesi- ni bahane eden Polk, "Amerikan kanı dökülmüş- tür" deyip Meksika'ya savaş açtı. Meksika ye- nilince yönetim değişti. ABD'ye "toprak satmak isteyen(!)" yönetim geldi. 1848'de, bugünkü New Mexico, Nevada, Arizona, Kaliforniya eya- letleri 15 milyon dolara ABD'ye satıldı. Gelelim bugüne... ABD, Kanada ve Meksika'yı içine alan Kuzey Amerika Serbest Ticaret Ant- laşması (NAFTA) sonrasında Meksika'daki pek çok büyük sanayi kuruluşu, tersaneler kapatıl- dı. Bu işlere ABD girdi. Meksika da ekonomik bunalıma girdi. ABD, 50 milyar dolar borç verip Meksika'yı hem kurtardı, hem kendine bağladı! Paranın çoğu da Meksika'daki Amerikan şirket- lerine gitti. 'Dost' sözleri! Günlük yazı çerçevesinde ABD-Meksika iliş- kisinin özeti bu. D'Estaing, öteden beri Türkiye karşıtı. Söylediklerinin büyük bir önemi yok de- nebilir ama, AB'nin lokomotifi Alman yönetici- lerinin yaptığı vurgular da çok farklı değil. Ara- da, "diplomatik üslup" farkı var o kadar. Işte Al- manya Içişleri Bakanı Otto Schily'nin TÜSİAD'ın Beriin bürosunun açılış yemeğindeki sözleri: "Türkiye'deki reform adımlan AB üyelik süre- cini olumlu etkiler. Ancak dostlar arasında doğ- rular da söylenmeli. Türkiye'nin AB üyeliği uzun zaman alacak." Bu ses iktidardan. Almanya'nın en büyük mu- halefet partisi Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) lideri Angela Merkel de Başbakan Re- cepTayyip Erdoğan'lagörüşmesinde, "Doğru- lan söylemek gerekir" deyip, devam etti: "AB'nin ekonomik durumu Türkiye'nin alın- masına müsait değil. Bu konu sorumluluk bilin- ciyle ve dostluk çerçevesinde ele alınmalı." Önümüzdeki yıl seçimlere hazırlanan bir par- ti lideri daha açık nasıl konuşabilir? Üstelik bu konuşmayı, Türkiye'ye sıcak bakmayan yaban- cı bir heyete değil, "Iki çift güzel söz duyayım, varsın yatan olsun" diyen bir Türkiye Cumhuri- yeti Başbakanı'na yapıyor! Erdoğan'ın Almanya gezisinde "moral" ola- rak öne çıkarılabilen tek değerlendirme, Dışiş- leri Bakanı Joschka Fischer'in, "Anlaşılan o ki, Kanuni bu kez Vıyana kapılanndan dönmeye- cek" sözü oldu. Fischer'in bunu da hangi amaçla söylediği belli değil. Kafa mı buluyor, dalga mı geçiyor. VI- yana kapısı olmadı başka kapıya mı diyor, belli değil. Bütün bunların ötesinde önerimiz şu: Gelin şu AB üyeliğini resmi ziyaretlerdeki altı üstü belirsiz sözlere bırakmayalım... "Bizi alın" diye yalvarmayı, "AB istiyor" diye, kendi parti- mizin de işine geldiği için heradımı gözü kapa- lı atmayı bırakalım... Türkiye'nin sorununun AB'ye girmek değil, o düzeye ulaşmak olduğu- nu görelim... Durumumuz, bütün koltukların nu- maralı olduğu bir salona girip, "herkes otursun, gelmeyen olursa boş koltuğa ben otururum " di- ye bekleyen kişilere benziyor... Biz böyle durduğumuz sürece, yeni gibi du- ran "NAFTA-lin kokulu" saçma sapan önerilere muhatap olmaya devam edeceğiz! ankcum@ttnet.net.tr AKP'nin suç islediğini söyledi Cem:Imk'a asker anayasa ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - YTP* Genel Başkanı Ismail Cem, ortada uluslararası hukukun tanıdrğı bir meşruiyet yokken. AKP iktidan- nın Irak"a asker gön- dermenin planlan ve dış temaslannı yapma- sının. "anayasa ihlali- nin hazırüğı" olduğu- nu belirtti. YTP liden Cem, dün yaptığı açıklama- da, anayasanın, ancak uluslararası hukukun meşru saydığı hallerde TBMM'ye yurtdışına asker gönderme iznini verme yetkisi tanıdığı- na işaret etti. Anayasayı çiğneme- nin ağır bir suç oldu- ğunu anlatan Cem, "İkridar. ancak mev- cut anayasayı değişti- rirse, yapmak iste- diklerine yasallık ka- zandırabilir" dedi. Cem, 21 Eylül'de ya- pılacakYTP l.Kurul- tayı çalışmalan kapsa- mında yurt gezilerine başlıyor. Cem ve parti yöneticileri, temaslan sırasında işsizlik, eği- tim ve güvenlik konu- lannı parti örgütleri ve halkla konuşacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle