Katalog

2 EYLÜL 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cebit Eurasia Fuan'da binin üzerinde yeni ürün ve hizmet tanıtılacak Bilisimzamanı CeBIT Bilişim Ekonomi Servisi- Önümüzdeki bir hafta boyunca bilişimin kalbi Istanbul'da atacak. Ken- tin çeşitli yerlerinde ger- çekîeştirilecek olan Bi- lişim Fuan, Bilişim Zir- vesi ve Bıhşim Haftası etkinlikleri bilgi ve ile- tişim teknolojileri me- raklılannı bekliyor. Bi- hşim teknolojileri konu- sunda Türkiye'nin Avrasya'ya açılan kapısı nitelığinde olan Cebit Bilişim Eurasia 2-7 Eylül tarihleri arasında Tü- yap Beylıkdüzü Kongre ve Sergi Sara- yı'nda düzenlenıyor. Bu yıl 55 i aşkın ülkeden 160 bin zi- yaretçinin katılması bekJenen fuarda 800'e yakın şirket bının üzerinde yeni ürün ve hizmetini tanıtacak. Hafta içi pro- Yurttaşa bilgi hizmeti Türkiye Bilişim Derneği'nin düzenlediği etidnlikler kapsanunda İsfüdal Caddesi, "Bffişim CaddesT oMu. Caddedeki kiosklarda yurttaşlar vatandaşhk no'su, trafîk ceza puanı gibi bilgileri öğreniyoriar. (Potoğraf: ERHAN KEMAL ÖZMEN) fesyoneller için aynlan fiıann hafta so- nu ziyaretçi akınına uğraması bekleni- yor. IETT durakJan ve metrolann yanı sıra havaalanlan ve otellerden fııara gi- diş yollan fuar bayraklan ile süslenerek fuann tüm kentte yaşanması sağlanacak. Ulusoy fınnası da Anadolu'dan ge- len ziyaretçiler için ftıar alanına ulaşı- mı koyaşlaştırmak için özel seferler dü- 2enliyor. 2-7 Eylül 'de Lütfi Kırdar Kong- re Sarayı'nda yapılacak olan Bilişim Zirvesi '03 kapsamındaki 18 farklı otu- rumda ise Türİaye'nin bilişim dünyasın- danbeklentilerimasayayatınlacak. Ana teması "Suursız Düıiya" olan zirve şir- ketlerin üst düzey yöneticileri, kararve- ricileri üe uluslararası kaülımcılardan olu- şan 5 bin kişiyi bir araya getirecek. Yapılan araştırmalar, Cumhuriyet okurlarının önemlice bir bölümü- nün, "genç okur" olduğunu gösteri- yor. 20-30 yaşları arasındaki genç- lerin, 1980'ler Türkiyesi'ni anımsa- maları, elbette mümkün değil. Fa- kat, doğru bir biçimde öğrenmek zorundalar. Ancak o zaman, "siya- setçi" denilen "kişiliği" ve özellikle, "muhafazakâr siyasetçi" denilen "kişi- yi" tanırfar ve büyük dersler çıkartırlar. Böylece kime güvenip, kime güven- meyecekleri konusunda, önemli ders- ler almış olurlar. Bugün sizlerle birlikte Türk siyasal yaşamının son kırk yılına damgasını vuran önemli bir siyasetçiyi, Süley- man Demirel i incelemek istiyorum. Gerçekten; 1960 Devrimi'nin hemen ardından, Âdalet Partisi Genel Yöne- tim Kurulu üyesi olarak ve "Eski DSİ Genel Müdürü" sıfatıyla siyasete gi- ren, fakat o dönemin karmaşıklığı için- de, "şapkasını alarak" siyaset sahnesi- ni terk eden Sayın Demirel'in siyasal yaşamı, ibret alınacak sahnelerle dolu- dur. (Bir toplantıda, "Neden şapkanızı alarak kaçtınız?" gibisinden, biraz münasebetsiz bir soruya verdiği yanrt çok ilginçti: "Şapkamı bırakarak mı gitseydim?.." ••• önce 12 Mart 1971 'de siyaset sahne- sinden "kovalanan" Sayın Demirel, tek- rar ayağa kalkmasını bilmiş; fakat 12 Eylül 1980 yan-faşist darbesi sonrasın- da toparlanması, hiç de kolay olmamış- tı. Tarihte hiçbir demokraside, hatta yan demokraside görülmemiş bir biçimde, kimi eski siyasetçilerin "siyasal haklan" ellerinden alınmıştı. Üstelik o dönemde, "cunta"nın has adamı Turgut Özal, "Türkiye'de demokrasi var.." diye kos- ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Adamı Nasıl Satarlar. taklana kostaklana dolaşıyordu. Türkiye'ye demokrasi gelmemişti ama; bir avuç insan, demokrasi müca- delesi sürdürmeye çabalıyorlardı. Bun- lar arasında, elbette Süleyman Demirel de vardı. Her ne kadar kurduğu ilk par- ti, Büyük Türkiye Partisi garip bir bi- çimde kapatılmış ve kurduğu ikinci parti, "Doğru Yol Partisi", inanılmaz bir baskı altında idiyse de toplumdaki "demokratik güçlerle" dirsek teması içinde mücadelesini sürdürüyordu. Benim gibi "saf" ya da "iyiniyetli" ki- mi öğretim üyeleri, "Sayın Demirel ar- tık demokrat oldu" diye kendimizi al- datırken kimi psikolog arkadaşlanmız, "Bir adam kırkından sonra böylesine radikal bir biçimde değişmez" diyor- lardı. Maalesef inanmadık... • • • O dönemde Sayın Demirel'in en bü- yük "muanzlan", cuntanın başı ve söz- de Atatürkçü Kenan Evren ile Turgut özal idi. Ve bunlar, toplumdan gelen demokrasi taleplerini "bastırmak" için ellerinden geleni ardına koymuyorlardı. Aynı dönemde, bir toplantıda Sayın Demirel'e YÖK'le ilgili görüşleri sorul- duğu zaman, çok kısa bir yanıt vermış- ti: "Bu sorun, tek maddelik biryasayla çözülür" demişti. "2547 sayılı YÖKya- sası iptal edilmiş ve eski mevzuata dönülmüştür..." Aynı Demirel bugün, YÖK yasasının en önde gelen savunucuları arasında görülüyor! Turgut özal, siyasal haklan ellerin- den alınmış olan siyasetçilerin bu — haklara yeniden kavuşmalarını, bir "referandum" konusu yaptı ve bu — haklan geri vermemenin savaşımına girişti. B Türk-lş de bir karşı kampanya dü- zenlemişti. Eskiden Türk-lş'in kapı- sından geçmelen bile sakıncalı bulunan, birtakım solcu öğretim üyeleri seferber oldu. Kendi adıma ben, 1987'nin o ce- hennemi yaz aylarında 9 vilayet gezdim. Adana'nın, Antep'in, Izmir'in sıcağında yaptığımız kapalı salon toplantılarının sonrasında, terim ceketimin üstüne çık- mıştı. Her sabah, ceket omuzlarım bembeyaz görünürdü. Ve referandumu, kıl payı kazandık. Başta Süleyman Demirel, Bülent Ece- vit, Alpaslan Türkeş ve Necmettin Erbakan olmak üzere, siyaset yasağı uygulanan kimi siyasetçiler, siyasal haklanna kavuştular. Süleyman Demi- rel'in ilk kucaklaştığı kişiler, Turgut özal ve Kenan Evren oldu! "Devletin zirve- sinde dargınlık olmaz"m\ş... Ya bizim "kırgınlık/anmız"... (Bir toplantıda yüzlerine karşı, "Eme- ğimi haram ediyorum" diyebilme fırsa- tım oldu ve bir ölçüde teselli buldum.) • • • Tüm bunları anımsamamın nedeni; Sayın Demirel'in geçen günlerde, Tur- gut özal'ın mezarını ziyaret etmesi ve "Turgut Özal benim en yakın arkada- şımdır. Kim diyorsa ki, 'Ona ben yakı- nım', ben ondan daha yakınım" diye konuşması... Aynı gün, "Bir lokmamızı paylaşmışızdır.." demişler. Insanı, işte böyle "satarlar". Umanm bu anlattıklanm, o dönemle- ri yaşamamış gençlerimizin kulağına küpe olur. Umanm... TÜBİSAD GENEL BAŞKANI EROL BİLECİK: Türkiye yazılım alanma odaklanmalı NECDETÇALIŞKAN "Sınırsız Dünya" ana temasıyla yapılacak olan Bilişim Zirvesi'nin düzenleyicilerinden olan Türkiye Bilgi îşlem Hizmetleri Derneği (TÜBlSAD). Türkiye'de bilgi teknolojileri (BT) alanında yapılması gerekenleri, "Sayısal Bölünme". "Yaahm thracaü ve Teknoparidar" \ e "Geleceğin Saüş Kanallan" konulu forumlarda gündeme getirecek. BT'nin Türkiye'deki geçmişinin henüz yeni olduğuna değinen TÜBfSAD Başkanı Erol Bilecik, zirvede bilgisayar kullammındaki bölgeler arası farklılığın giderilmesı için devletin ve özel sektörün üzerine düşen görevlerin tartışılacağını söyledi. 1990 ile 1995 arası yıllan, Türkiye'de bilişim faaliyetlerinin başlangıç dönemi olarak yorumlayan Bilecik, 1995-1998 döneminde sektörün ilk defa milyar dolann üzennde bir işlem hacmine ulaştığına dikkat çekti. BT'nin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de 2000 yılmda altın yılını yaşadığına değinen TÜBtSAD Başkanı, sektörün bu yıl da 2 milyar dolara yalon bir hacme ulaşhğının altını çızdi. 2001 krizi öncesi bilişim sektörünün toplam gelirlerinin yüzde 40'a yakrnının finans sektöründen kaynaklandığım belirten Bilecik, kriz nedeniyle sektörde yüzde 54 küçülme yaşanarak, BT'nin toplam gelirlerindeki finans sektörünün payınm yüzde 10'lara gerilediğine dikkat çekti. Bilişimde 2003 yılı için yüzde 20'ye yakın bir büyüme beklendiğini belirten Bilecik, Türkiye'nin bilişimde teknoparklar, vergi indirimleri ve teşvik gibi uygulamalarla yazılım alanına odakJanması gerektiğine değildi. Bilecik, "Ayaklannıızın yere basması lazım. Dün>-a bilişim pazarmda donanım alanında tren viizde 90 kaçnuş. Devletin ve özel sektörün yanhm alanında yapabfleceklerini tarbşmaya açmak genekli" dedi. YENİ ÜRÜNLER: Taşınabilir yazıcı: Canon, Canon Bubble-Jet İ70 modeliyle yeni bir yazıcı tanıtıyor. Dijital fotoğraf makinelerinden direkt baskj alabılen ve aynı zamanda çerçevesiz baskı elde edilebilen Canon İ70 ilk taşınabilir yazıcı olarak nitelendiriliyor. Tablet PC'ler de görücüye çüayor: Fujitsu .^ Sıemens Computers, Bilişim Fuan'nda dizüstü bilgisayarlarda .\milo ve Lıfebook ürünlerle, Tablet PC ve sunuculannı sergüiyor. Firmalann gezici ekipleri ve yöneticileri için mobil çözümlere kaydığını belirten Fujitsu Siemens Genel Müdurü Nezih Süzen bilişimde mobil ürünler de\Tİnin yaşandığtnı vurguladı. Dijital fotonun en küçüğü: Sony Eurisia _ımm Pazarlama. fuarda ' ı şimdiye kadar ,r - ; = üretilen en küçük • dijital fotoğraf makinesi Cyber-shot DCS-U50'yi tanıtıyor. Küçük ve zarif görünümüyle, kulanıcıya her an her yerde taşınabilme imkânı veren cihaz düşük ışık duyarlılığındaki yeni Hibrit LCD ekran sayesınde her durumda nesnelerin net şekılde görülmesini sağhyor. Cyber-shot U döner lensi ve hızh çekım zamanı kullanıcıyı hareketın nerkezine çeldyor. El bilgisayannda Türkçe içerik: Escort ^ Computer, fuarda Türkçe içerikli el bılgisiyannı tamtıyor. Escort PCT 206 bir cep telefonu ve el bilgisayan olmasırun yanı sıra MP3 çalar özelliğini taşıyor. GPRS sayesinde yüksek hızla intemete bağlanma olanağı sağlayan 201 gramlık cihazın ekranı ise dokunmatik. Fikret Ergüder: Artık I J Ekonomi Servisi - Baskı teknolojilerine renk ve görüntünün girmesiyle ortaya çıkan "dijital >aşam" ile iş ve günlük yaşamda iletişimin sürekJiliğinı sağlamaya yönelik olarak gelişen "mobil yaşam" ka\Tamlan teknolojınin sınırlan konusundaki yerleşik anJayışlann sınırlanru zorluyor. Dijital teknolojınin Türkiye'nin önündeki en büyük fırsat olduğunu belirten Hewiett Packard Türkiye Görüntüleme ve Baskı GrubuYöneticisi Fikret Ergüder, diğer sektörlerin yerleşmesinin daha maliyetli ve daha çok emek istediğine dikkat çekiyor. HP olarak hepsi bir arada ürünler olarak adlandınlan faks, fotokopi, yazıcı gibi teknolojik ürünleri tek bir üründe toplamaya ve dijital görünrülemeye odaklandıklannı söyleyen Ergüder, "Çıkış noktamız, sadece yaşam kalitesini arttırnıak değil, daha verimli çalışarak malhederi düşürmek" diye konuştu.