27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14EYLÛL20O3PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIZI 9 Cumhuriyetin siyasal geleneklerinden biri olan askerin sivil iktidara tabiliği, 1960'tan sonra adım adım yok edildi Siviliktidar-asker otorite ilişkileri Server TANILLI Millî savunmada ne denli önemli bir yeri olursa olsun, modern devlette, askeri otorite sivil iktıdara tâbidir. Cumhuriye- timizin de siyasal geleneklennden bindir bu. Bir cumhurlyet gelenefll Pek bilinir: L'lusal bağımsızlık savaşından sonra, ye- ni Meclis'e seçilen kimi askerlenn üniformalannı da kul- lanmalannı istemeleri üzenne. '•Yaaskeriik. yapoütika" diyerek, ikisinden birini seçmeleri söylenir; Meclis"e girenler askerlikten aynlırlar. Bunun gibi. Osmanlılar- da hem asker, hem sivil yüksek görevliler için kullanı- lan "paşa" deyimi yasaklanır. Bu yaklaşımın temelin- de, ordu ile siyaseti birbirinden kesinlikle ayırmak ya- tıyordu. Cumhuriyeti kuranlar. ordunun politikaya kanşması- nın topluma neye mal oldugunu yakından görmûş tanı- mış insanlardı. Atatürk'ün açtığı çığın arkasından tnö- nü de sürdürmüş ve ordu, gerçek anlamiyla siyasetın dı- şına çıkartılıp sivil otoritenin emnne sokulmuştur. 27 Mayıs'tan sonra. ordunun devlet yapısı içindeki ye- rini hemen hemen kökünden değiştiren değişıkliklere gi- dilmiştir. Orduyu "kapitalizmin ortağı" durumuna ge- tirecek adımlan bir yana bırakırsak, sivil iktidar-askeri otorite ilişkileri açısından yapılan değişildıkler şu iki ko- nuda pek önemli: Bırinci olarak, Millî Sav-unma Bakanlığı'nın yetkile- ri elinden alınıp Genelkurmay Başkanlığı'na verilmiş ve bu bakanhk, 1924-1944 dönemindeki gibi orduyu do- natımla yetinen bir müsteşarhk durumuna indirilmıştır. Ikinci olarak, Millî Güvenlık Kurulu, arkasından da Yüksek Askeri Şûra kurularak, hükümet ile diyaloğun oluşturulması ve ordunun görüşleri, önerilerinin dinle- nilmesi, "sorunlara çözüm aranmasT amacıyla bir me- kanizma yaratılmıştır. McK'ye hükümetln uzerlnde rol Bu sonuncu nokta ile ilgili olarak. 1961 Anayasa- sı'nda. "MilfiGüvenKk Kurulu. nıilRgüvenük ile ilgili ka- rartann ahnmasında ve koordinasyonun sağlanmasuıda yardımcılık etmek üzere, gerekli temel görüşleri Bakan- lar Kurulu'na bildirir" denıyordu. 1972 anayasa değişikhğinde, bu "büdirme"nin yeri- ni "tavsiye" aldı. "1982 Anayasası" denen metin ise şöyle diyor: "Millî Güvenlik Kurulu, devletin miffi gii- veniik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulanması ile ilgili olarak kararlann ahnması ve gerekli koordinasyonun sağlanması konusundaki görüşlerini Bakanlar Kuru- lu'na büdirir. Kurulun. devletin varbğı ve bağımsızhğı, ülkenin bütünlüğü ve böüinmezliği, toplumun huzur ve güvenBginin korunması hususunda abnmasuu zorunlu gördüğü tedbniere ait kararlar Bakanlar Kuruhı'nca önceükie dikkate alınır." Açıkça göruldüğü gıbı, MGK'ye, hükümetin dışında ve üstünde bir rol verilmiş bulunuyor. Nitekim MGK, buradan kalkıp, Erzurum Atatürk Üniversitesi bahçesin- deki ağaçlann kesilıp kesilmemesinden TRT program saatlerine. dış tanıtmadan dış ilişkilere değin yiğınla ko- nuya el atmış, atabilmiştir. Güvenlik sorunlannın da dışına çıkılmıştır: Alabildi- ğine yetkilerle donatılmış cumhurbaşkanı ve kuvvet ko- mutanlannın da bulunduklan toplantılarda; başbakan. dışişleri ve millî savunma bakanhkanna, cumhurbaşka- nı ile Türk Silahlı Kuvvetlen'nin görüşleri, üst düzey- de anlatılmakta ve ordu. bellı bir ölçüde ülke yönetımi- ne katılmaktadır. Hiçbir Batı ülkesinde böylesı bir uy- gulama yoktur. Mllll Savunma Bakanlığı'nın dışlanmışlıflı Daha da önemlisi, Millî Savunma Bakanlığı'nın -bir bakıma dışlanmış- durumudur: Bütün bunlann, onlara katılabilecek başka konuların, 27 Mayıs'tan sonra, sivil iktidar- askeri otorite ilişkileri bakımından önemli değişiklikler yapıldı. Milli Savunma Bakanlığı'nın yetkileri Genelkurmay Başkanlığı'na verildi, Milli Güvenlik Kurulu ve Askeri Şûra kuruldu. 1972 Anayasa değişikliği ve 1982 Anayasası ile MGK iyice güçlendirildi, ordu belli ölçüde ülke yönetimine katılır oldu. Askeri otoritenin sivil siyasal iktidarın denetimine alınması yolunda anlattıklarımız, açıkça göruldüğü gibi, bir yerde hukuksal önlemlerdir. Bu önlemler demokrasi adına ne kadar gerekli olurlarsa olsunlar, Türkiye gerçeğinde, askerlerin siyasette ağırlığının azaltılması, aslında onlan siyasete müdahale etmeye zorlayan koşullan ortadan kaldırmakla mümkündür. siyasal iktidarla askerî otorite arasında -zaman zaman- sert tartışmalara yol açtığını söylemeye gerek var mı? Son yıllarda, -ilke adına- ufak ufak iyileştirmelere gi- dilmemiş de değildir. Ancak. askeri otorite ile siyasal iktidar ilişkilerinin yasal dayanaklannda, sivil iktidar lehine asıl köklü değişiklik, Avrupa Birliği'ne girmek amacıyla, daha çok dış dinamıklerce dayatmaların ese- ridir; 2003 yılı bu konuda bir dönüm noktasıdır. Ordunun slyasettekl ağırltğı Önce, temel hak ve özgürlükler bahsinde pek önem- li değişiklikler yapılmıştır (6. paket); ama onlann arka- sından. konunun. "Devlet organlanıun sivil siyasal ikti- daruı denetimi altma konulmasTna, bu arada asker-sı- vil ilişkilerine geleceği açıktı:Çünkü ordunun siyaset- teki ağırlığı ve bunun da kurumlaştığı Avrupa'nın ya- kınmalan arasındadır; en başta eleştirilen kurum da MGKdir, onun yapısıdır. Bir 7. paket için işe girişildi- ğınde, gündemin başına da o oturmuştur. M.Lilli Güvenlik Kurulu'nda yapılması düşünülen değişiklikler demokratik bir öz taşıdığı sürece kuruma güç verecektir. Demokratik özü güçlenmiş bir MGK'den de kimse korkmamalı! 7. uyum paketinde MGK'nin görev tanımı yeniden yapılarak yetkileri sınırlandınldı Değişiklikler askere güç verir Once, şunu hatırlatmakta yarar var: Ilk kez 1961 Anayasası ile oluşturulan MGK, askerler ile siviller arasındaki kopukluğu önlemek ve etkileşimi sağlamak amacını taşıyor- du. Böylesi kurumlara artık anayasalar ya- bancı değıl. MGK'nin, daha sonra siste- me ters düşmesı, özünden değil, "1982 Anayasasr denen metni hazırlayanlann ona giydirdikleri kılık yüzündendir. Baş- tan aşağıya antidemokratik olan bir ana- yasada, MGK'nin demokratik bir yapı- da olması beklenemezdi. Bugün duşünü- len değişiklikler ise, demokratik bir öz ta- şıdıkça MGK'ye güç verecektir: demok- ratik özü güçlenmiş bir MGK'den de kim- se korkmamalı! Şunu da eklemeli: MGK için en başta önemli olan, karşılıklı görüşlerin dile ge- tirilmesi, ülke sorunlannın tartışılmasıdır: kurulan kararlan da geniş bir uzlaşmanın ürünü olmalıdır. Ordunun toplumuzdaki özel yeri ve halk nezdinde taşıdığı güven göz önünde tutulursa, MGK'de askerden yükselecek ses, AB'ye girilsin ya da gı- rilmesin, her zaman uyancı olacaktır. Tavslye kararı ve görüş... 7. paket için varılan uzlaşmada. MGK'nin görev tanımı yeniden yapıla- rak yetkileri sınırlandınlrmştır: MGK. ar- hk devletin millî güvenlik politikasının be- lirlenmesi, saptanması ve uygulanması ile ilgili konuîarda "tavsiye kararı" ala- cak ve gerekli eşgüdümün sağlanması için de "göriiş"ünü bildirecek. Daha ön- ce ayda bir toplanırken. şimdi iki ayda bir toplanacak. MGK'nin asker üye sayısı- nın Genelkurmay Başkanı ile sınırlandı- nlmasma; "Görüşülecek konulara bağta olarak ilgili kuvvet komutanlannın toplan- ülarakatdmasma" ise, sıcak bakılmamış- tır. ıyi de olmuştur. Pek yapay bir aynm olurdu bu! Asıl büyük tartışma, MGK Genel Sek- reterliği'nin yapısında çıkmıştır: Genel sekreterin asker olması şartı kaldınlmış- tır. Nitekim, stratejik bir güvenlik ve ıs- tihbarat kurumu olan MtT'in başkanının asker olması uygulamasına son verildi- ğinde hiçbir aksakhk yaşanmamıştı. Ya- kınmalar, daha çok MGK Genel Sekre- terliği'nin yetkilerinin genişliğinde top- lanıyordu: İklncl hukümefe son Bakanlıklar. kamu kuruluşlan, özel hu- kuk tüzelkişileri, sekreterliğe gerekli, açık ya da gizli belgeleri istendiğinde vermek zorundaydılar. MGK Genel Sekreterli- ği'ni, neredeyse bir "ikinci hükümet" ko- numuna sokan bu uygulamaya son veril- miştir; sekreterhk, artık MGK'nin sekre- terlik hizmetlerini yürütmekle yetinecek. Öte yandan, Askeri Ceza Kanunu'nda- ki "Halkı askerlikten soğutma" suçun- dan, siviller askeri yargıda yargılanıyor- du; bu, pek doğru olarak, sivil yargıya bı- rakılmıştu-. ORDU CUMHURİYETİ SAHİPLENİR Kopenhag'la çatışnıayan, işleyen bir demokrasi • Ülkemizde, orduyu siyasete müdahaleye zorlayan, öteden beri, başta "laik Cumhuriyet "e olan saldınnın vatiığıdır. Durum böyle olunca, bizzat o cumhuriyetin kurulusunda büyükpayı olan bir kurumun, bu saldırı karşısında titizlenmemesi mümkün müdür? Söz konusu "laik Cumhuriyet "in, daha birkaçyıl önce, bir 28 Şubat 'ta MGK sayesinde kurtulduğunu unutmuş olabilir miyiz? 7pakette, asker-sivil ilişkileri için duşünülen başka bir iki nokta üzerinde de durmalı: Onlardan biri, • ordu bütçesinin yapılış ve yürürülüğe konulmasındaki tersliktir. Bugüne değin, askeri bütçeler fiilen askerlerce yapılır olmuş ve sivil iktidar. denetlemeden onaylamakla yetinmiştir. Demokratık ülkelerde, bir yerde halkın parasının harcanma biçimi demek olan bütçe üstünde, askere ılışkin de olsa titizlik gösteriliyor. Şimdi, Genelkurmay dahil tüm devlet kurumlannın parasal işleri, TBMM denetimine alınmıştır ve denetim için de Sayıştay devTeye girecektir. Cenelkurmay Ba$kanı Başbakan'a bağlanmalı Aynca, Genelkurmay Başkanlığı'nın Millî Savunma Bakanlığı'na bağlanması gerektiği yolundaki eleştirilerin geçerli olmadığı görüşü ağırhk kazanmıştır. Nitekim, A\Tupa Birliği ülkelerinde de bu konuda farklı uygulamalar görülmekte ve her ülke, kendi geleneklerine ve özel koşullarına göre bir düzenlemeye gitmektedir. Türkiye söz konusu oldukta. Genelkurmay Başkanlığı'nın Başbakan'a bağlı olmasında. demokratik düzen ve sivil otoritenin üstünlüğü bakımından da bir terslik yoktur; nitekim MÎT ve MGK Genel Sekreterlıği de Başbakan'a bağlıdır. Son olarak, Yüksek Askeri Şûra kararlannın kesin olup ordudan çıkaımalann denetlenemeyeceği konusuna gelince... Ordu gerçeğıne bakıp -öteden beri- şöyle söylendiği de olmuştur: "Dûnyada demokratik ordu yoktur, disiplini az ya da tam olan ordular vannr"; böylece, orduda disipüne aykın olan şeyin -ne olursa olsun- saMinulamayacağını da kabul etmeli. A\Tupa Insan Haklan Mahkemesi de konuya öteden beri böyle bakmaktadır. 'Lalk Cumhuriyet' güvencede ml? Sorun bu! Prof. Dr. Mümtaz SoysaL işleyen bir demokraside ordunun Cumhuriyeti salüplenişinin 12 Mart ve 12 Eylül'lü bir yakın geçmişte vahinı hatalan ve ciddi hedef şaşmalan olsa da büyük önem taşıdığuu söylüyor. Askeri otoritenin sivil siyasal iktidann denetimine alınması yolunda yukardan beri anlattıklanmız. açıkça göruldüğü gibi, bir yerde hukuksal önlemlerdir. Bu önlemler demokrasi adına ne kadar gerekli olurlarsa olsunlar, Türkiye gerçeğinde, askerlerin siyasette ağırlığının azaltılması, aslında onlan siyasete müdahale etmeye zorlayan koşullan ortadan kaldırmakla mümkündür. Ülkemizde, orduyu siyasete müdahaleye zorlayan da, öteden beri, başta "laik Cumhuriyefe olan saldınnın varlığıdır. Durum böyle olunca, bizzat o cumhuriyetin kurulusunda büyük payı olan bir kurumun. yani ordunun. bu saldın karşısında titizlenmemesi mümkün müdür? Söz konusu "laik Cumhuriyet"in, daha birkaç yıl önce. bir 28 Şubat'ta MGK sayesinde kurtulduğunu unutmuş olabilir miyiz? Bu sorulan göz ardı ederet "Demokraside asker sivile tâbidir" demek, işi soyutlamak olur. Dışarda da içerde de, konuya böyle bir soyutlama ile bakanlar vardır; ve ordunun Cumhuriyet'i sahiplenişinin anlammı fark etmedikJeri gibi, aslında Kopenhag Ölçütleri'yle çahşmayan bir etkinin söz konusu olduğunun da farkında değiller; çünkü, o ölçütlerin istediği, Prof. Mümtaz Soysal'ın belirttiği gibi, "İşleyen bir demokrasi''dir ve bu işleyişte ordunun Cumhuriyet'i sahiplenişi, "12 Mart'h ve 12 Eylül'lü bir yalon geçmişte vahim hatalan ve ciddi hedef şaşmalan oba daw -, büyük önem taşımaktadır. Aynca, dışarda ve içerde, kımi olaylarda, "Ordu müdahale etmeBydi'' deyip gösterilen ikiyüzlülük örnekleri de eksik değildir. "Laik Cumhuriyet", bugün gelip durduğumuz noktada, güvence altında olacak mıdır? Sorun buradadır! AKP iktidan. bu güveni veriyor diyebilir misiniz? YARIN: AKP CELECEK İÇİN NE VAAT EDIYOR?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle