27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 EYLÜL 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZIK 'SeniAşksız Bırakmam' 14. albümünü çıkaran Zekai Tunca: Hayatımı Türk müziğinden kazanıyorum. Karnımı doyurmak için sürekli gündemde kalmak zorunda olmayışıma hep şükrettim. HATtCE TUNCER Türk müzığı yorumcusu ve bes- tecısı Zekai Tunca, "Seni AşksızBı- rakmam'" adlı 14. albümünü çıkar- dı. Teknik öğretmenhkten, Türkı- ye'nın en sevılen ve saygı duyulan sanatçılığına doğru yol aldığı yolu sevgı ve emekle yoğurmuş. Büyük paralann konuşulduğu sahnelerde, televızyon kanallarında, gazeteler- de karşımıza çıkmıyor ama.. şarkı- lan dillerde dolaşıyor. Zekaı Tunca, Endüstn Meslek Li- sesı Tesvıye Bölümü'nden mezun olduktan sonra Makıne Kımya En- düstnsi' nde teknik ressam ve tesvı- yecı olarak bır süre çalıştı. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulu'nu 1967'de bitirdı. Ama bu yıllar boyunca çeşıtli toplu- luklarda Türk müağı ustalany- la çalışü. Ankara Radyosu'nun 1966 yılında açtığı stajyer sa- natçı sınavını kazanmasına karşın stajını bırakmak zorun- da kaldı. Şlmşek'ten ders aldı Ordu Endüstn Meslek Lise- si'ne atanan Tunca, 1971'de TRT Çok Sesli Korosu sınavı- nı kazanarak, Ankara Radyo- su'na gen döndü Hikmet Şim- şek, Muammer Sun gibı hoca ve şeflerden ders alma olanağı bulan Tunca, 1975 yılında Ankara Rad- yosu Türk Sanat Müzığı Yetişmış Sa- natçısı unvanını aldı. TRT Müzık Daıresı Uzmanhğı, Repertuar ve Denetleme Kurullan üyelıklennde bulundu. 1976 yılın- da Kültür Bakanhğı Klasik Türk Müziği solisti olarak atandı. "Ataı Yazünsm", "LeyiaJdan, Süm- büfieri", "Git GidebiBrsen", "Sen ÜkDeğa Son Değasin', "İmkânsız" gıbı hem kendı sesınden hem de başka şarkıcılann yonımlanyla se- vılen bırçok şarkıya imza attı. Zekai Tunca, röportajımız sıra- sında şarkılanmn sevılmesinden mutlu olduğunu sık sık ıfade etse de pıyasa koşullanndan yorgun, ama müzığe olan rutkusundan dolayı "şarkılara devam" diyordu. Beklemede... Türk müziği sanatçılannın "asso- Kst" olduğu, büyük satışlar yaptığı dönemler gende kalmasına karşın Tunca umutla "bekfiyor" Bu döne- mın geçici bır süreç olduğuna ina- nıyor "Türksanat müziği beklemede. Kr pop, fantezi patlaması yaşanıyor ama bir özlem var. Gerek dinlevici- si gerek bizlerbeklemedeyiz. Tekno- lojiye değU, insan duygusuna, şüre ve sözedayah Türkmüziği marzeme- si olduğu süreceiyi giinler gelecek di- ye beknyonım." Tunca, ınsanların belirlı bir yaş- tan sonra Türk müzığıne yöneldiğı- nı, düşünüyor. Aile büyüklen din- lerken, sıkılan genç, ileri yaşlann- da daha sanatsal bir arayışa gınyor ve Türk müziğinı fark ediyor. "Yanigenclerinbusanatabiraz da- ha uzaklaşması yeni bir şey değü 1990'tan önce çok kanalb dönemde TKT'nin denedenmiş müzüderidin- lenirdi. Gençier de büyüklerle bhükte din- lemek zorunda kahrdı. Şimdi her T "Rahmetli YusufNalkesen'in sevilen şarkılannın en yenisi 20 yıllıktı. O kadar çok müzik yapıldı, o kadar görselleşti ki müzik dinlenilir değil, seyredilir bir şey oldu. Şimdi müzik günübirlik tüketim malzemesi oldu. 15 yıl önce benim tmkânsız şarkım patladı. Ama bugünkü parayı bastıranın 20-30 kez klip döndürdüğü ortamda bu şarkıyı duyuramazdık. Tek kanalda bütün şarkılar eşit şartlarda yayımlanırdı. 'Akşam Oldu Hüzünlendim Ben Yine' şarkısı reklamla, baskıyla tanınmadığı için hâlâ yaşıyor." ^ ^ yeni albümüm çıktılüip çekmem söz konusu. Bakılacak şeyi yapmakta zorluk çekiyorum. Bakılmayacak şeyin de zaten şansı yoktur. Bakılacak şeyler olarak hep cinselllik, kadın öğesi karşımıza çıkıyor. Kaliteli değil de cazip sunmayı becerebilen göz önünde oluyor, ötekiler de kulak arkasında kalıyor." rettiğhniz şarkılar karşısında im- kansız kabyoruz." Tunca "Seni Aşksız Bırakmam" albümünde müzık pıyasasının kı- ran kırana rekabet koşullannda ken- dıni biraz daha "günceü" düşün- mek zorunda hıssetmış: Plnleylcllere ulaşmak... "Çok güzel 'Endülüs'te Raks', 'Kalamış' söyledim, ama insanlar birlikte söyieyebildikleri şeyleri se- \iyor. Bizi takdir ediyor 'helal olsun adama' dhor ama gidip ötekini ah- yor. Artık dinkykiy e ulaşabUmenin yolunu anyonım. 'Isteyen dınlesin ıstemeyen dınlemesın' demekben- ce doğru değfl. Llaşamıyorsamz yap- üğınız boşunadır." Zekai Tunca, klasik Türk müziği yorumculuğunun yanı sıra Yıldınm Gürses'le başlayan "fantezi'' deni- len, TRT'de "hafif Türk sanat mü- ziği" olarak adlandınlan tarzda bes- teler yapıyor: "Ölçüsünü kaçırmamak önemli Piyasanuı kabullenmediği, 'radyo gibı söylüyorsun" dedikleri bir yo- runuım var. 'Macunlama" denfienşe- kilde yaymam. Şarkılanmda teker- lemeler değü, edebi olmaya çahşan, ölçüsüne dikkat edilmiş sözkr var. Her ne kadar kemanlar biraz acıh çalsa da 'Seni Aşksız Bırakmam' Türkmüziği geJeneğinde şarkılardan ohışuyor" Yorgunluk... 'MüZİK ADINA NE VARSA HEPSİNİ BİLMEK İSTERDİM1 T unca, bilinen bir isim olmasında, hemen fark edilen farklı sesi ve yorumunun yanı sıra besteciliğinin etken olduğunu düşünüyor: "Sadece yornmcu olsam bu dnrumda olmazdım. Normal bir adamım, uç noktada bir yönüm yok. Fırtınalar koparan bir bayan değüim. Bizim göriinmeyişimizle temsil etfjğimiz sanat da görünmüyor. Burası bizim bahçemiz ama.. gül bahçemize flUer giriyor. Büyük vurgunlar vunnuyonım ama- hayatımı da bundan kazanıyorum. Devletin korumacıhğı altında, istikrarh bir devlet memuru dunımunda müziğimi sürdürüy orum. Karnımı doyurmak için devamb gündemde ohnak zorunda obnayışıma hep şükretmişimdir.'' Plyano çalmak Gündelik yaşamının büyük bir kısmı müzikle geçse de Tunca'nın en büyük isteği "müzikle ilgiH her şeyi bilmek". Ud çalıyor ama, dinlenmesini "tavsiye'' etmiyor: "Çok iyi piyano, gitar, ud çalmak isterdim. Müzik adma dünyada ne varsa her şeyi bttmek isterdim. Bir Baü müziği kompozitörü ölçüsünde müziği bilmek isterdim. Gitar, piyano, udu ahp çok iyi çalmak ve bugünkü teknotojiye uygulamayı çok isterdim." sosyal yapıdan. her yaştaki insanın dinleyebÛeceği seçenekler var." Art arda özel televizyonlar yayı- na başladıkça, görsellik de büyük önem kazanır ve koşullara ayak uy- durabılenler seslerini duyurmaya başlar Kllplerde erotlzm var "Şarkılann sunulduğu küplerde cazibe unsuru cinselnk oldu. En ro- manrik aşk şarkısında bile erotizm var. Şimdi yeni albümüm çıkü, klip çekmem söz konusu. Bakılacak şeyi yapmakta zorluk çekiyorum. Bakılmayacak şeyin de zaten şansı yoktur. Bakılacak şey- ler olarak hep cinsellik, kadın öğe- si karşımıza çıkıyor. Kaliteli değil de cazip sunmayı becerebilen göz önünde oluyor, ötekiler de kulak arkasında kahyorT Eskl şarkılar... Günümüzün şarkıcıları, donüp dönüp 20-30 yıldır dillerden düşme- yen şarkılan söylüyor. Tunca "Hal- kın bu kadar seveceği yeni besteler yapdamıyor artik" düşüncemize ka- tılmıyor "Duyurma imkânı kalmadığı için bestecinin beste yapması için nede- ni kahnadı. Rahmetli Yusuf Nalke- sen'in sevilen şarkılannın en yenisi 20 yıllıktı. O kadar çokmüzik yapü- dı, o kadar görselleşti ki müzik, din- lenilir değü, seyredihr bir şey oldu. Arkada bir ağaç görüntüsünün önünde söyleyip duyurduğunuz za- manlann şarkılanmn önüne geçile- miyor. Şimdi müzik günübirnk tü- ketim malzemesi oldu. Benim 15 yıl önce tmkânsız şarkım paüadı. Ama bugünkü parayı basüranm 20-30 kezkip döndürdüğüortamdabu şar- kıyı duyuramazdık. Tek kanalda bütün şarkılar eşit şartlarda yayTmlanırdL 'Akşam Ol- du Hüzünlendim Ben Yine' şarkı- sı reklamla, baskıyla tanınmadığı için hâlâ yaşıyor. Şarkuıın anlamıy - la muzigin eüdsiyle kabul edümişti. Ben kendi tmkânsız şarkmugeceme- dim. Her kanalda, gazete sayfala- rmda, kfip kanallarında hergün sey- "Seni Aşksız Bu-akmam", Tun- ca'nın albümden önce hazırladığı ve dinleyicilerin beğenılenni ifade et- tiğı bir şarkı. Sevilen eskı şarkıla- rından da bazılannı yeni albümüne alan Tunca çok büyük satışlar he- deflemiyor: "Her yapfjğmız yeni şey, yeni bir aşama getiriyor. Ama ben 25-30 se- nedir savaşmaktan yoruldum. Çün- kü sadece müzik yapmak yetmiyor. Sesinizi duyurmak için ugraşmamz ve hatta istemediğiniz şeylere bulaş- manız lazını. 15-20 Türk büyüğü var. Onlan aşmak mümkün değü. Gerçi bugüne kadar özel hayaüan- nı en ince detaylanna kadar öğren- diğimiz arkadaşlar boyııtunda ol- masa da yapüğun şey lere hep bir ce- vap aldım. Bu mutlu ediyor. Bu mü- ziğe, sanata. kültüre borcum var. O nedenle küsüp gidemem." Dlnleylcl, mügteri deflll Tunca, Türk müziğınin eskı par- lak günlerinı yıtırmesını tamamen tıcan kaygılara bağlıyor. Satış kay- gısı ıçmde yapımcılar Türk müzi- ğine yatınm yapmıyor Özel geceler, pahah gazınolar da zaten büyük çoğunluğun uza- nabileceğı yerler değil: "Türk müziginin eski dinleyici- si vardır müşterisi yoktur. Sokak- ta dunıp çevreye bakm.. 20 yaşm altında en az 10 tane walkmanli ço- cuk geçer. 30 vaşında walkmanli adam göremezsin. Bu gençkr de pop müzik, arabesk ahr. Müzik metay a dönüşüp müşteri- ye yönelik üretim y apıhnca Türk müziği dinleyicisi "mutsuz azın- lık" oldu. Pazar olmadığı için kim- senin bir şey yapmadığı mutsuz azmhk için şarkı yapmaya devam edecegBn." ir' gibi bir albüm ç eşitli müzık gruplannda besteci, söz yazan \e solıst olarak çalışan Mehmet Adı,"Jahr- Zehir" adındakı ılk albümünü çıkardı. Atlı, 1997-2000 yıllan arasında Ferda Ereren yönetımındeta "Üç Deniz Topluhıgu*'nda çoksesh Türk halk müzığı çalışmalannda enstrumanıst olarak bulundu. belgesel fılm müzığı yaptı. Koma Denge Azadı'de uzun yer alan Atlı, grubun dağılmasından dört yıl sonra ılk solo albümünü çıkarma olanağı buldu. "Zehir Tl de söz ve müziklen Ath'ya aıt olan şarkılann yanı sıra anonim eserler de bulunuyor Atlı, Lızge Müzik'ten ve Serdar Keskin'ın yönetımınde çıkan "Jahr-Zehir" albümünü şöyle anlatıyor "Diyarbakır'ın olduğu kadar on yıkhr yaşadığım tstanbul'un da seslerini hissetmey e ve duyurmaya çaoşok. Bu anlamda gitann olanaklannı temel alan ve yer yer rock sounduna yaldaşan bir temelin üzerinde ney, klarnet ve bagtama gibi çalgılaruı tercih edümesi tesadüf değüdir." Smer'de sanat festivali K emer'de 22-26 Eylül tarihleri arasında Kemer Tanıtım Vakfi öncülüğünde "Phasefis Sanat Erkbuikleri'' düzenlenecek. Bu yıl ıtb düzenlenecek olan ve geleneksel hale gelmesi planlanan Phasehs Sanat Etkınlıklen, kültür ve turizme katkı sağlamanın yanı sıra Antab/a, Kemer, Tekirova, Beldibi, Göynük ve Çamyuva yöresıne yeni bir kültür ve sanat merkezı kazandırmayı amaçlıyor. Kemer Phasehs Antık Tıyatrosu'nda her gece bır göstennin yer alacağı etkinlikler, 22 Eylül "de şef Rengim Gökmen'ın yöneteceğı orkestra eşlığınde ünlü piyanist Gülsin Onay'ın resitahyle başlayacak. AnjeUka Akbal'ın 23 Eylül'de sunacağı "Bach A L'Orientale''e Akatay Project Perküsyon, Erkan Oğur, Reyent Bölükbaşı eşlık ederken Asena da dans edecek. De\ let Opera ve Balesı'nın 2 perdelık Harem Balesi 24 Eylül gecesi sunulacak. Kerem Görse\ Caz Tno 26 Eylül'de cazses'erlerle buluşurken 27 Eylül akşamı tenor Hakan Aysev ve soprano Djoke VVinkler Prins, Napolitin ve Latin şarkılar seslendırecek. Antalya Vahliğı, Kemer Belediyesi ve belde beledıyelerinin üyesi olduğu KETAV'ın düzenledığı etkinlikler Marmaris Martı Otel tşletmeleri, Rıxos Otelleri, Connthıa Otellen sponsorluğunda gerçekleştinlecek. Sağtürk'ün turnesi Izmir'le sürecek. 'Dostum Akdeniz'in şon durağı Istanbul ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu)- Antalya Devlet Opera ve Balesi, Tan Sağtürk'le sahnelediği "Dostum Akdeniz" balesiyle turneye çıktı. Bugüne kadar Antafya, Bodrum ve Kaş'ta sahnelenen eser, 17-18 Eylül'de Izmirde, 30 Eylül'de Sıde Festivali kapsamında Side'de, 4 Ekım'de ise Denizli Kültür ve Sanat Festivali kapsamında Denizli'de seyircisiyle buluşacak. Türk ve Yunan bestecilerin müziklerinden oluşan ve iki ülke halkımn dostluklanna gölge düşüren politika ve politikacılan hicveden eser, Ocak 2004 'te de Istanbul'a turne yapacak. Türk-Yunan dosttuğu... Koreografısi Mehmet Balkan'a ait olan eserde, 35 dansçı ve 4 opera solisti sahne üzerinde yer ahyor. Dostum Akdeniz'in müziklen, Fahir Atakoğhı, VangeBs Kokoris, S. Spanoudalds, Yedi Karanfü ve Atay Ergezen'e ait. Kaş Festivali'nde, Meis'e karşı sahlenenen eserde, Tan Sağtürk tarafindan canlandınlan Yunan gencinın, Türk Kızı Ozge Başaran'a duyduğu aşkın öyküsü, izleyenlere duygu dolu anlar yaşahyor. Antalya Opera ye Balesi'nin provalan, Özel Idare'nin üst katanda yaptlıyor. Toplantı arası opera GÜRSUKUNT ANTALYA - Antalya Devlet Opera ve Balesi, Türkiye'nin en genç ve salonu olmayan tek opera balesi olarak, şimdilik sanatçılann heyecanıyla temsüler vermeyi sürdürüyor. Ancak özel idare binasındaki küçük ve yahtımsız kullanım alanlan nedeniyle, provalan sanatçılara büyük sıkıntı yaraüyor. îlk ydllarda yüksek ses çıkardıklan gerekçesiyle, sürekli komşu kamu kurumlanndan şikâyet alan opera ve bale sanatçılanna yönelik tepkiler, şimdilerde azaldı ancak özel idarede yapılacak toplantüarda oçera-bale provalan durduruluyor. Ozel idare binasının 14. katında, 50 sanatçı kimi zaman birbirlerine çarparak bale provalannı yapmaya çahşıyor. Yeni bir binanın şimdilik kendilerine çok uzak göründüğünü belirten Antalya Devlet Opera ve Balesi yöneticileri, tt ÖdüDerkazannuş,başar4 b | v% genç sanatçılann özverisi, heyecanıyla önemli temsüler verfliy«r. Eğer onlann heyecanı otanasaydı, bu kadar sıkmn içersinde temsfl vennek çok zor ohırdu" diye konuştular.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle