02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 AĞUSTOS 2003 CUMA 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI TURKIYE PB 30 Sinop Y 27 Edirne PB 33 Samsun Y 27 Kocaeli Y 30 Trabzon Y 25 Çanakkale PB 32 Gıresun Y 26 Izmır B 34 Ankara B 30 Manısa B 35 Eskişehır B 30 Aydın B 36 Konya B 29 Denızlı B 35 Sıvas PB 27 Zonguldak Y 25 Antalya A 39 Kars Adana Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkân Van A A A A A A B PB 36 33 38 41 36 38 32 26 Y 22 Yurdun kuzey kesımlen parçalı bulutlu Marma- •3 nın aoğusu Batı ve Or- ta Karadenız kıyılan. Dogu Karadenız ıle Doğu Ana- dolu nun kuzeydoğusu sağanaK ve gok guruttulu sağanakyagışlı, dıgeryer- ler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklıgı yur- dun kuzeydoğu kesımle- nnde bıraz azalacak dığer yerlerde onemlı t»r değı- şıklık olmayacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y B B B PB PB 20 20 20 25 24 24 26 29 Münıh PB 29 Zürıh Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Boma Atına PB PB Y PB PB Y PB B •ıı 33 30 31 33 30 32 34 Moskova PB 21 PB 29 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıfhs Kahıre B B Y Y Y Y A 37 27 32 26 28 25 35 A 37 Parçal buflu t Çok bulutlu ;Karlı ı Gok gururtjiu * « G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada başlayan irdelemelere, geleceğe dönük dış po- litika dıye bakılabilir mi? Bir zamanlar devlet ve hükümet politıkalarına yön veren Dışişlerimiz, Müsteşar UğurZiyal sa- yesinde AKP'ye boynu kıldan ınce. Dış politikasını güncel hareketlenmelere göre ayarlamayan ülkelerde hemen her konuda ol- duğu gibi, Irak ve sonrasıyla ilgili geleceğe dö- nük çeşitli olasılıklara göre senaryolann hazırlan- dığı bilinen bir gerçek. Bizde ise sonraki geliş- meleri irdeleyen, ınceleyen, araştıran senaryola- nn varlığından söz edilebilir mi? Türkiye'nin yaşamsal yararlarını gözeten seçe- nek politıkalan olmadığı, ABD'nin, askerinizı sı- nır ötesine gönderemezsiniz, dayatması ile bir- likte ortaya çıktı. Kuzey Irak'ı askerle güvence altına alacağımı- za, PKK'yi bir hamlede temize havale edeceği- mize o kadar güveniyor, Kuzey Irak politikasının kabul gördüğüne o kadar inanıyordu ki hükümet- ler; ABD'nin Kürt aşiretleriyle birlik olarak Irak sa- vaşına başlamadan Türk askerinin sınır ötesi bir harekâta girişmesine karşı çıkmasına önce şa- şırdı, sonra sindirdi. ABD'den -asker sivil- böyle bir dayatma bek- lemiyorduk. Stratejik dostumuz ABD, madem ki askerimin Türkiye'de konuşlanmasına, Irak'a ku- zey cephesi açmamıza olanak sağlamıyorsun; o zaman devlet politikanı al, istersen şey yap, is- tersen çöp sepetine at, deyiverdi. Şimdı o noktadayız ki; Adalet Bakanı Sözcü Cemil Çiçek, kameraların karşısına geçmiş, "ABD, aşiretleh bize tercih etmesin" diyor. • • • Uzun lafın kısası, hükümet apışıp kaldı. Kuzey Irak ve PKK politikalarında ABD'yi izli- yor. Ne derse uygun adım yürüyoruz. Eve Dö- nüş maskaralığı son somut örnek. Çağırırsam gelirsin. yoksaterörörgütüne kar- şı adımını atma Kuzey Irak'a, diyor ABD. "Tut- mayın beni ha" diye bağırarak, ününe leke sü- rülmemesi için elini kolunu tutanlardan güya kur- tulmaya çalışarak adam dövme numarasına ya- tan mahalle kabadayısı gibi arada bir böbürleni- yor Ankara. Kulis görüşmelerınde ABD'yi; "patronsensin!" dıye alttan alıyor. • • • Sualname mi yoksa yanıtsızname mi, ne tür- den bir "name" olduğu anlaşılamayan metne ABD karşılık verdi mi vermedi mi, verdi ise kime verdi? Askere niye verdi? Askere verdi ise ne- den imzasız bir metin gönderdı? Asker ne de- mek, önce sivile otoriteye derken... ABD, yüz yıllığına planlamış Türkiye'yı. Bir de- ğıl beş, beş değil belki de on senaryo yazmış üzerimize. Yazılı yanıt niyetine sözlü nameler sı- ralayan Kongre heyetleri gönderiyor. Gelenler de hani öyle böyle adamlar değil. Türk siyasal otoritelerine daha başka türden bas- k uyguluyor. "Siz bilirsiniz" diye başlıyorlar: "Beklentimiz yok. Kararsizin!" Velakin, TBMM'nin asker gönderme konusun- da vereceği ikinci bir "hayır" karannın ABD'de "layal kınklığına uğratacağına" değiniveriyorlar. Tavşana kaç tazıyatut, hükümetin orasını bu- rasını okşayarak, AKP Meclis çoğunluğunun ku- lağına kar suyu kaçırma hikâyesi. ABD dış politikasının etkin ismi diye tanıtılan Senato Dış llişkiler Komitesi Başkanı Richard Lugar, olancasevimliliğiyle ekrandan baskı yap- nayacaklannı söylerken, ama alacağınız olum- SJZ karardan sonra başınıza gelecekleri gayri siz resaplayın, demeye getiriyor. "Irak'a askerin gitmesinde Türk halkının des- tiği şart" diyor. Yüzde 34'ün başbakanı, başka birine ait ka- nuoyu araştırma kuruluşu olsa herhalde ınan- naz ama devlet bakanlarından Beşir Atalay'ın 3hıbi olduğu ANAR'ın son anketi üç beş gün cnce açıklandı: "ABD'nin asker talebini, TürkJ- js 'nin olumlu karşılayarak askergöndermesi ge- nktiğini düşünenler yüzde 26, buna karşı çıkan- hr yüzde 68" Yani: Asker göndermeye halk desteği yok! Kulak asmayın halkçı nutuklarına; "değişim" larakterli RTE, harem-i ismetinden gelen anket- »re bakmaz: ABD desteğini halk desteğine yeğler! 1. Kopenhag Film Festivali 'Altın Kuğu' 'idülü Irlanda y ya KOPENHAG \FP) - '1. Kopenhag ilm Festivali"nde 'Al- n Kuğu Ödülü' tr- ında yapırru 'Song for Raggy Boy'unoldu. Yarışma bölümünde 4 filmin yer aldığı :stıvalde. 'En İyi Er- «k Oyuncu Ödü- i nü Falling Sky' ılmındekı oyunuyla Jorveçli Kristoffer oner alırken 'En İyi Iıdın Oyuncu Ödü- i', 'Scratch'teki ro- iyle genç Danimar- alı yıldız Stephanie vton "un oldu. Norveç apımı güldürü "Kitc- *n Stories', yönet- *eni Ben Hanımer'a 'Altın Kuğu Ödü- lü'nü getirdi. Aisling VValsh'un yönetmenliğini yaptığı 'Song for a Raggy Boy'un öyküsü, gerçek olaylara dayanıyor. Başrolde Aidan Qu- inn'ın olduğu film, 1939'da, İrlanda'daki bir ıslahe\ ine bağlı okulun katı yönetımıne karşı koyan bir adamın yaşadıklanndan esinle- niyor. Festıvalde, 'Özel Jü- ri Ödülü' ise Fransız canlandırma sineması- na, Sylvain Cho- met'nin 'The Triplets of Belleville' adlı fıl- mıne verildi. ZiıaatV samk müdürSahte fatura düzenlemekten yargılanan Fehmi Akın, Bankacılık Yasası'na göre imza yetkisi kaldınlması gerektiği halde, Ziraat International'm başma getirildi GÜLŞAH KARADAĞ Ziraat Bankasf nın en büyük yurtdışı iştiraki Almanya'daki Ziraat International'a genel mü- dür olarak gönderilen Fehmi Akın, İzmır'de sahte fatura dü- zenlemekten yargılanıyor. Fay- sal Finans'ta dolandıncıhk yap- tığı iddiasıyla hakkında kovuş- rurma da istenen Akın, Bankacı- lık Yasası'na göre imza yetkisi kaldınlması gerektiği halde, Zi- raat InternationaF ın başına geti- rildi. Alman bankacılık denetle- me kurumu BAFIN, Akın'a iki aydır imza yetkisi vermiyor. Akın, AKP'nin eş dost atama- lannuı da Bankacılık Düzenle- me ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) ihmallerinin de son ör- neğini oluşturdu. Haziran ayın- da, faizsiz bankacılık kurumu Albaraka Türk'tekı görevinden aynlarak Almanya'daki Ziraat International'a genel müdür ola- rak gönderilen Akın, tçişleri Ba- kanlığı Mülkiye Başmüfettişle- ri'nin Faysal (Family) Finans Kurumu'yla ılgilı hazırladıklan üç raporda haklannda kovuştur- ma açılmasını istediği dönemin yöneticileri arasında bulunuyor. Hâlâ sa\ cılıkta bekleyen soruş- turma nedeniyle Akın'ın banka- cılık yapamaması gerekiyor. Çünkü, Bankacılık Yasası'nın 9. madde 5. fıkrasında, "Yapılan denetlemeler sonucunda, bu kanun veya ilgili diğer mevzu- at hükümlerini ihlal ettikleri ve bankanın emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşür- dükleri tespit edilen banka mensuplarının, haklannda kanuni kovuşturma istenmesi- ni müteakip Kurul'un talebi üzerine geçici olarak imza yet- ETİBOR Dinlenme Tesisleri thale bakan çocuklanna I Baştarafı 1. Sayfada Erkan Yıldırım'ın ortak olduğu "'Denport İnşaat ve Liman tşletme- ciliği" şirketı kazandı. 23 dönümlük alanın 350 milyar liraya ihaleye çıka- nldığı, Denport'un 400 milyar lira vererek ihaleyi kazandığı öğrenildi. ETtBOR AŞ yetkilılen, ihale sonucu- nun henüz kesinleşmediğinı, yönetim kurulu onayından sonra açıklama ya- pılabıleceğini söylediler. Denport şir- ketinin 23 dönümlük arazinın yanın- da bulunan hazineye ait iskeleyi de kiralaması ise kafalan kanştırdı. Denport'un bu iskeleyi yükleme-bo- şaltma ve Ro-Ro seferleri içın kulla- nacağı öne sürüldü. Gemi ihaleleri tartışılmıştı Ulaştırma Bakanı'nın oğlu Erkan Yıl- dırım'ın ismi, geçen ay îtalya'da iha- leye girerek 445 bin Euro'ya bir yol- cu gemisi satın almasıyla gündeme geldi. 24 yaşındaki bir gencın "Derin Deniz" adı verilen gemiyi nasıl satın aldığı tartışma yaratırken Bakan Yıl- dınm oğlunu, "Başanlı bir işadamı- dır. 245 bin Euro'yu kendisi ödedi. 200 bin Euro'yu da vereceği biletle- re mahsuben Santour şirketinden aldı" açıklamasıyla savundu. Daha sonra ise Türkiye Denizcilik Işletme- leri'ne bağlı "Ankara Feribotu"nun ihalesiz olarak günlüğü 9 bin dolar- dan Santour şirketine verildiği ortaya çıkmış, Bakan Yıldınm'ın da Santo- ur'un bağlı olduğu Sancak Line adlı şirketin eski genel müdürlerinden ve ortaklanndan olduğu belgelenmişti. Basına da yansıyan haberlerle kamu- oyunda. "L laştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın Ankara Feribotu'nu ta- nıdık şirkete ucuza kiralamasıyla oğluna yüklü krediler sağladığı" tartışmalan yaşanmıştı. CHP Meclis'e taşımıştı CHP de bu konuyu TBMM gündemi- ne taşıyarak Bakan Yıldınm'ın ıstifa- sını istemişti. Binali Yıldırım iddialar karşısında, "Bakan oğlu diye ticaret yapmayacak mı? Oğlumun bildiği tek i§ bu" açıklamalannı yapmıştı. Yıldırım, o dönemde basına yansıyan demeçlerinde oğlunun 3-4 ay içinde "300-500 bin dolar" para kazanaca- ğını da söylemışti. Feribotu bir yıl ön- ce kiralayan Kıvanç Özel, basına yaptığı açüdamada, "geminin elin- den usulsüz şekilde alındığını, gün- lüğü 10 bin dolardan kiralamaya hazır olduğunu" belirtmışti. OMk çocuJdarahmz terşM Anadolu L niversitesi'nde yapılan bir araştırma, otistik çocukların, havuzda yüzerken çevreyle daha çabuk ilcrişim kurdukları beh'rlendi. Anadolu Üniversitesi Engelliler Araştırma Ensrirüsü'nden Yrd. Doç. Dr. Bünyamin Birkan. Beden Eğitimi \ üksekokulu'ndan Yrd. Doç. Dr. İlker Yılmaz, Central VVashington Cniversitesi'nden Dr. Ferman Konukman ve Tızyoterapist Mehmet Yanardağ birlikte otistik çocuklara yüzme becerisini kazandınlması yönünde çalışma yaptı. Eskişehirde yaşlan 7 ila 9 arasında değişen üç otistik çocuk, temel kulaç atına tekniklerini 1.5 ayda öğrendi. Zor iletişim kuran çocukların, havuzda çevreyle etkilejimlerinin daha çabuk olduğu gözlendi. (CAN HACIOGLl) kilerinin kaldınlması zorunlu- dur" deniliyor. Ancak bu ko\-uş- turma isteğine karşm, çeşitli özel finans kurumlannda çalışmaya devam eden Akın, haziran başın- dadaZiraat International'agön- derildi. Akın'ın iki ayı geçen Al- manya macerası, Alman BDDK'sinin onay vermemesi yüzünden, maaş almaktan ıbaret oldu. Akın'la ilgili incelemesini sürdüren BAFIN'in, güvenilir bulmadığı kişinin genel müdür- lükten uzaklaştınlmasını isteme yetkisine sahip olduğu öğrenildi. Ziraat Bankası'nın internet site- sınde, Ziraat Internatı- onal'ın genel müdürü B.A. VVilleke olarak görünüyor. Akın, Örümcek Ağı ope- rasyonu kapsamında thlas Bısanlar Bisiklet San. \e Tic. AŞ'nın sahte ihracat yaptığına daır davada da yargılanıyor Izmır Cumhu- nyet Başsavcılığf nın 13 Arahk 2002 tanhli \e 20022474 No'lu ıddıana- mesinde, Örümcek operas- yonu olarak bilinen araştır- ma "Bir organizasyon da- hilinde hareket eden kişi- lerin ihracat yapmış gibi işlemler yaptırdıklan, sah- te gümrük çıkış beyanna- meleri, faturalar düzenlet- tirdikJeri; ihraç edilmiş görünen ürünlerle ilgili olarak KDY iadeleri aldık- larının haber alınması üzerine arıştırnıa yapıl- mış(tır)" diye anlatılıyor. Dava devam ediyor Bu incelemelenn uzantı- sı olarak, adı daha sonra Bı- san Bisiklet Sanayı olan th- las Bisanlar'ın 1997'de Sür- teks Tekstıl San. ve Dış Tıc. Ltd. Şti.'den satın almış; ay- nca tekstil ve diğer malze- meleri ihraç etmış gibi gö- ründüğü, ancak ıhracatın gerçek olmadığının ortaya çıktığı behrtiliyor. İddiana- mede, "Şirket yetkilisi olan sanıklar, 1997'de Sür- teks'ten sahte faturalar te- min edip kullandıkları gi- bi ihracatla ilgili sahte fa- turalar düzenlemişlerdir" deniliyor. Bu iddıaname üzerine tzmir2'nci Ağır Ce- za Mahkemesf nde açılan kamu da\ası de\am ediyor. Özok, CHP üyeliğinden istifa etmesine karşın görevi kabul etmemişti Sağlam,AnayasaMahkemesiüyesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. Anayasa Mahkemesi asıl üyeliğine avukat Prof. Dr. Fa- zılSağlam ı atadı. Sezer,dahaöncebugöre- ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok'u atamış ancak Özok, CHP üyeliğinden istifa etmesine karşın, bunun tartışma konu- su yapılması üzerine görevi kabul etmemişti. Sezer'in kendisine tanınan kontenjandan Anayasa Mahkemesi asıl üyeliğine atadığı Sağlam, 1940'taTrabzon'dadoğdu. Ortaokul ve liseyi Saint Georg Avusturya Lisesi'nde okuduktan sonra yüksekögrenimini Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. Federal Almanya'nın Köln Üniversitesi'nde 1971'de iş hukuku daJında doktora yaptı. 1973'te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde göreve başladı ve 1980'de ana- yasa hukuku dalında doçent oldu. Sağlam, tez konusunu "Temel haklann sınırlanması ve özü" olarak seçmişti. 1983 Mart ayında üni- versiteden istifa etti ve Istanbul Barosu'na ka- yıtlı avukat olarak çalıştı. 1995 ve 1996'da Is- tanbul Barosu Yönetim Kurulu üyeliğine se- çildi ve başkan yardımcıhğı yaptı. Haziran j 996'daYıldız Teknik Üniversitesi Iktisadi ve Idari Bilimler Fakültesi'nde göreve başladı. Kasım 1999'da anayasa hukuku dalında pro- fesörlüğe yükseltildi. Sağlam'ın anayasa ve iş hukuku alanında çeşitli çahşmalan var. Zorunlu bağış 5 ıııilyara çılvtı I Baştarafı 1. Sayfada olarak eğitimin parasız olması gereken devlet okullannda zo- runlu bağış bu yıl "devlet des- teğiyle" de\r am ediyor. Tlköğretim ve ortaöğretim ku- rumlannda, en tanınmış okullar- dan en az bilinen, mahalle arala- nndaki okullara kadar kayıt yap- tırmak isteyen \elilerden 100 milyonlardan başlayan \ e 5 mil- yar liraya kadar çıkan bağışlar toplanıyor. Bazı okullarda kayıt için gıden veliler önce bir "gö- rüşme odası"na alınıyor. Görüş- me odasına girmeden önce de velılere "Öğrenci Bügi Formu" doldurularak velinin "ortalama aylık geliri" öğreniliyor. Gelire göre velilerle bağış miktan ko- nusunda "pazarlık" yapan okul yöneticileri, daha sonra velileri kayıt odasına alıyor. Kızı tstanbul'un tanınmış ana- dolu liselerinden birini kazanan bir veli, istenen bağış miktannın 500 milyon lira olduğunu söylü- yor. Adını açıklamak istemeyen veli, "Ne yapacağımızı bilmi- yoruz, çünkü okulun istediği bağış miktan çok yüksek" di- yor. Ilköğretim okulunu bitiren oğlunu mahallelenndeki lıseye kayıt ettirmek isteyen A.K. ise "Okulun yakıt sıkınhsı oldu- ğunu söyleyerek bağış istediler. Odeyemeyeceğimi söy lediğim- de de 'Yanında ne kadar varsa o kadar ver' dediler. Yanımda 90 milyon vardı, verdim" dedi. Okullar, öğrenci hyafetlerini de banka dekontu ve anlaşmalı yerler aracılığıyla satarak veliye zorlamada bulunuyor. Her oku- lun kendine göre öğrenci kıyafe- tı belirlemesı nedeniyle \elıler kendi bütçelerine uygun alışve- nş yapamadıklanndan şikâyet- çiler. Velilere dayatılan ünüfor- malann fiyatlan 50 milyonla 200 milyon arasında değişiyor. Milli Eğitim Bakanlığı \etkı- lileri. "bağış zorunlu değil, is- teğe bağlı" açıklamalan yapsa da okullara gönderdilderi genel- geyle bunun tam tersini söylü- yor. Ortaöğretim Genel Müdürü Hüseyin Atılgan unzasıyla 9 O- cak 2003'te yayımlanan genel- gede "TEVDAK üyesi eğitim vakıfları bulunan okullara öğ- renci velilerince yapılacak ba- ğışlann her okulun eğitim vak- fınca alınması ilgili onayla uy- gun görülmüştür" denildi. Bir- çok okul tarafından büyTİtülerek okulun duvanna asılan genelge- de aynca "Bu okulların çeşitli giderleri ve ihtiy açlannın kar- şılanması hususunda kapla- dıkları alan. bina sayısı ve çev- re özellikleri de dikkate alına- rak Eğitim Vakıflannca bağış toplanmasında Genel Müdür- lüğümüzce bir sakınca görül- memektedir" ifadeleri yer aldı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada dum: - Derslerde Türklerle ilgili bir şey okuyor musu- nuz? "Evet" deyip, devam etti: "Osmanlı'yla ilgili bilgiler veriyorlar. Öğretmeni- miz Yemen'in 20. yüzyıl başındaki adının Makbarat alEtrek, yani Türkler mezarlığı olduğunu söyledi..." Bir coğrafya düşünün ki, baştan sona "Türkler mezarlığı" diye anılıyor. Salt bu durum bile, "Aca- ba bunca kanı niye döktük" diye sormayı gerekti- rir! Birkaç gündür gezi kitabını karıştırırken bugün- kü durumla karşılaştırılabilecek 3-4 yazı konusu çıktı karşıma. Şimdilik genel bir ufuk turu yapalım, devamını tartışmanın seyrine bırakalım... Yemen'de ne kadar Memet yitirdik? 30.11.1921 tarihli lctihad dergisine göre, 1869'dan 1914'edek45yıldaardıarkası kesilme- yen Yemen isyanlarını bastırmak için 1 milyon as- ker yitirildi. 1870'te isyan büyüyünce salt Yemen için 7. Or- du kurulmuştu. Yüzbaşı rütbesindeyken 1894'te Yemen'e "memuredilen"GeneralGalip, 1937'de Tan gazetesinde yayımlanan anılarında şöyle di- yor: "Yemen'de bütün kuvve-i umumuyi cetvelleri elimden geçiyordu. Yemen 'e gelen askerle malûl edilen asker arasında geniş ve feci bir boşluk gö- zümden kaçmadı. 1287 (1871) yılından 1310 (1894) yılına kadar Yemen'e sevk edilenlerı sağ kalıp memleketlerine dönebilenlerin miktanyla mü- vazeledim. Vardığım netice şu oldu; aradan geçen 22yılda Hicaz ve Yemen çöllerinde tamam 130 bin Anadolu yavrusu gömülmüştür." Tarihçilerin üzerinde birleştiği rakam ise 300 bin! Bu rakam tiraj değil, kaybedilen Ertuğrul, Ha- san, Cengiz, Mehmet Ali sayısı. Padişaha özel harita! özellikle 1870 sonrası Yemen'de Osmanh'ya kar- şı isyanlar neden yükseldi? Bu dönem, Ingilizlerin Asya'nın zenginliklerini Hint Okyanusu üzerinden Batı'ya taşıdığı yıllar. In- gilizler Osmanlı'dan, Aden'de büyük bir kömür de- posu istediler. Verildi. Almanlarve Italyanlar da Ye- men'in Kızıldeniz'e hâkim limanı Hudeyde'de de- polar istediler. Verildi. Böylece tek kurşun atmadan Hint Okyanusu'nda ve Kızıldeniz'de çok önemli alanlar elde ettiler. Aynı dönemde Yemen'de etkin olan imamlar, "Halife Istanbul'da değildir. Sana 'dadır" deyip ken- dilerini öne çıkardılar. En öne imam Yahya çıktı. Os- manlı da onun karşısına çıktı. Yahya'nın Sana yakınlarında doğal taş doku için- deki tarihi evi bugün de çekim merkezi. Saatlerce içinden çıkamamıştım... Yahya, "Halife benim" de- yip Osmanh'ya başkaldırırken babası karşı çıkınca köşedeki kocaman testiyi alıp taş duvara çarpıyor. Testi parçalarını gösterip babasına sesleniyor: "Burası Yemen... Şu karşı dağlara bak... Çölü dü- şün... Burada ordular böyle kırıiır..." Yüz binlerce Memet nasıl öldü? En etkili kurşun kolera, onu öteki salgın hasta- lıklar izliyor. Devamında arkadan vurmalar, bir mik- tar da savaş! Yıl 1907... ingilizler, Aden'de kömür deposuyla kalmamış, tüm kenti ele geçirmiş. istanbul kabul- lenmiş ama, Saray'a söylememişler. Padişah, bir gün harita istemiş. Tüm dünya Aden'ın Ingilizlere ait olduğunu bildiği halde, "Padişah nasıl olsa bil- miyor" deyip, burayı da haritada göstermişler! Yemen'e askerler Kızıldeniz üzerinden gidiyordu. Kızıldeniz'in pek çok yeri suyun hemen altında kü- melenmiş şap adacıklarıyla doluydu. Pek çok ge- mi bu şaplara oturur, hareketsiz kalırdı. Türkçemiz- deki "şapa oturma" deyimi buradan geliyor. Söz uzun sütun kısa... Küçük bir kesit aktardığı- mız Yemen'de bunca olup bitenlerden sonra bir ki- şi hasta yatağından kalkıp, "Bunlann hepsidoğruy- du"diyorsa... Bir an önce hasta yatağına geri dönmesi gere- kir! [email protected] Atalay bütçeyi agklamaktan kaçındı Cunthuriyet'in 8O.yılı tasamıflu kutlanacak A.NKARA (Cum- huriyet Bürosu) - AKP iktidan Cumhuriyet'in 80. kuruluş yıldönümü- nü suıırlı bütçe olanak- lan içinde kutlamaya hazırlanırken, Devlet Bakanı Beşir Atalay, etkınlıklere ne kadar kaynak aynlacağını açıklamaktan kaçındı. Atalay. olabıldiğınce ta- sarruf içinde ve ekono- mik şartlar nedeniyle israfa kaçmadan etkın- likler yapılacağını bıl- dirdi. Ekim ayında baş- layarak tüm yıla yayıla- cak etkinlikler arasuıda Gelibolu Yanmadası Tarihi Mıllı Parkı'nm yeniden düzenlenmesi, Cumhuriyet Treni ve Cumhuriyet Vapu- ru'nun halkla buluşma- sı ve tzmir'de tkinci Ik- tisat Kongresi'nin top- lanması gibi projeler yer alıyor. Diyanet Işleri Baş- kanlığı'nın etkinlikJeri kapsamında ise tüm ca- milerde '"İslam açısın- dan devlet ve cumhu- riyet" konulu vaaz ve- nlecek; "İslam dini ve cumhuriyet" konulu da hutbe okutulacak. TRT'de halkın din ko- nusunda aydınlatılması için sohbet programı yayunlanacak. Tüm il- İerde "Cumhuriyet döneminde iz bırakan din adamları" ile "Türkiye Cumhuriye- ti'nin kuruluş ve yer- leşmesinde din adam- larının rolü" konulu panel \e konferanslar düzenlenecek. Aynca "Milli mücadele ve din adamları" adlı belgesel yayunlanacak. Marmara Ünıversitesı'nden aldığım öğrenci kimliğimı kaybettım. Hükümsüzdür CA\ER ÖZTÜRK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle