23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 TEMMUZ 2003 CUMA 14 J v U L J . LJİY kurtur(a cumhuriyet.com.tr * ^ Bu yıl ikincisi düzenlenen 'Kültür Sanat ve Turizm Festivali'nin yüzü kadına dönüktü Lfoğubayazıt'ta çoğalmakÖZLEMALTUNOK DOĞtBAYAZU - Döne döne, kıvnla kıvnla Van Gölü'nün ıssız- lığından. Tendürek'in çoktan soğu- muş taşlanrun arasından, Süphan' ın serin rüzgânndan geçe geçe görünür oldu Ağn Dağı. tnanmak zor geldi önce; "Bu ka- dar nuymış Ağn Dağı!" Yaklaştık- ça büyüdü, büyüdükçe karlı tepe- siyle görkemini kuşanıp, tüm hey- betiyle gölgesinde bıraktı çevresin- deki her şeyı... Doğubayazıt'ı da... Uçsuz bucaksız bir ova ve Ağ- n'nın çocuklan dağlar, tepeler ara- sında bır ilçe; sertliği, yalnızlığı ve terk edilmişliğiyle ne kadar görü- nür olabilirse o kadar görünüyordu Doğubayazıt dışardan. Seslerini daha çok duyurmak Istlyorlar Orayı dört günlüğüne de olsa gö- rünür kılan Italya' nın Ancona Bele- diyesının sponsorluğunda Doğuba- yazıt Belediyesi'nın düzenlediği '2. Doğuba\azrtKüitür Sanatve Turizm FestivaB'ydi. En önemhsi ise bele- diye başkanı da bir kadın olan (Mu- kadder Kubilay) ilçedeki festivalin ıçeriğinin de kadına yönelik etkin- liklerle donanmış olmasıydı. "Ka- dın YazarlarDoğubayazniıKadmlar- la Buluşuyor' ve 'Kadın ve Yaşam' başlıkh söyleşilerde Kürt kadınlar- la buluşan Ash Erdoğan, FiBzKoça- li, Puıar Selek, Berat Günçıkan, Na- zan Özcan, Esmahan Aykol onun için oradaydı. Ragıp Zarakolu. Kadın Sağlık Merkezi'ne adı verilen AyşenurZa- rakohı'nun güzel anısı; Handan tpek- çi, 'BüyükAdamKüçükAşk' fılmi- nin o yahn anlatımı; Diyarbakır Şe- hir Tiyatrosu. savaşa karşı çıkan ka- dınlann direnişinı anlatan 'Lysist- rata'nın sunumu için... Kadın yazarlara yöneltilen cesur- ca sorular, konuşmaya, dinlemeye aç kadınlann soru işaretleriyle son bulurken istekleri hep daha çok ses- lerini duyurmak, daha çok fark edil- mektı. Bu yüzden bütün etkinlikler söyleşiler, film gösterimleri, tiyatrolar, sergiler, konserlerden oluşan etkinliğin açılışı, Doğubayazıt deyince hemen akla gelen tarihi mekân, tshak Paşa Sarayı'nda yapıldı. İshak Paşa Sarayı'nın geniş avlusunu dolduranlar henüz ikincisi yapılan bir etkinliğin ne kadar ilgi göreceğinin habercisiydi. yoğun bir ilgi gördü. Kulağımıza en çok çahnan söz "Siz bürim için bu- ralara kadar gelmişsiniz, hepsini iz- leyeceğiz tabiT idi Belediyenin kadına yönelik gerçek- leştırdiği en önemli iki girişim 'Ay- şenur Zarakolu Kadın Sağhk Mer- kezi' ve 'KadınKooperatifi'nın açı- lışıydı. Doğubayazıt Belediye Baş- kanı Mukaddes Kubilay "Baştaeği- tim ve sağlık olmak üzere hayatın her alanında ikincil konuma düşürül- müş biz kadnüannentemdmsan hak- lanna çözüm üretmeyiamaçüyoruz"" diyerek her ikı mekânın da açıhşını yaptı, hâlâ bir kadın doğum dokto- rununbulunmadığı Doğubayazıt'ta. Söyleşiler, film gösterimleri, ti- yatrolar, sergiler, konserlerden olu- şan etkinliğin açılışı, Doğubayazıt de- yince hemen akla gelen tarihi İshak Paşa SarayTnda yapıldı. ishak Paşa Sarayının geniş avlusunu dolduran- lar henüz ikincisi yapılan bir etkin- liğin ne kadar ilgi göreceğinin haber- cisiydi. KomaSerhfldansemahtop- luluğunun gösterisinin ardından, Er- menı sanatçı Suren Aseduryan'ın dinletisi bozdu ishak Paşa Sarayf nın sessizliğini. Doğubayazıfta Samatya fotoğrafları... Dora Günel ve Kemal Cengiz- kan ın İshak Paşa'nın avlusunda aç- tığı. Samatya fotoğraflanndan olu- şan 'İç Kalpakçı Çıkmazı' sergisiy- se Doğubayazıtlılara hiç de uzak düşmeyen bir topluluğun öyküsünü dillendiriyordu. tç Kalpakçı Çıkma- zı Sokağı'nda sürüp giden zorlu ya- şama karşın tstanbulda tutunmaya çahşan ailelerin yaşamlanndan ke- sitler sunan sanatçılann daha önce tstanbul'da da sergılenmiş olan ça- lışmalan, Doğu ve Güneydoğu Ana- dolu'dan göç etmiş insanlann öykü- sünü taşıdı Doğubayazıt"a. Rojin, Servet Kocakaya, Seher Di- lovan \e Ferhat Tunç'un stadyum- daki konserleri ise. coşkuyla sarma- lıyordu insanlan halaylar, zılgıtlar, güzel umutlarla... Mem û Zin' in yazan Ahmedi Ha- nTnın adını taşıyan alanda dengbej- lerin divanına kulak kesilerek, bir Rojin (üstte), Senet Kocakaya, Seher Dilovan ve Ferhat Tunç'un stadvumdaki konserleri, coşkuyla sarmahyordu insanlan halaylar, zılgıtlar, güzel umutlaria~. başka dilin ritmini, hüznünü, vur- gusunu, akışkanlığını duyduk; son- ra Kürtçe stand-up yapan Murat Batgi'nin anlamasak da gülümseten gösterisinden algıladık aynı dilin coşkusunu. Yazann adını taşıyan alanın hemen yanı başındaki Ahme- di Hani türbesindeyse Kürt yazann, "Zaman gösterdi ki cennet ucuz de- ğil ve dahi cehennem lüzumsuz de- ğiT sözleri yazıhydı boşluğa. tyi ve kötünün. güzel ve çirkinin.. tüm kar- şıtlıklann kaçınılmaz yan yanahğı- nı sakince damıtan yazann, zamanın acımasızlığına asılı sözlen. uçsuz bucaksız ovaya dağıldı önce, dağla- ra çarpıp yankılandı. tekrar tekrar... Doğudan batıya, uzaktan yakına uzansındıye... 10yıl önceyahlarak öldürülen aydınlarımızı anma töreninde konuşan TYS Genel Başkanı Cengiz Bektaş: Sıvashn üstündeki duman dağdmadı • Hadi Çaman Tiyatrosu'nda düzenlenen törene birçok yazar ve sanatçı katıldı. Gecede, öldürülen her aydın için sahnenin önüne konulan sepete alkışlar arasmda bir karanfil bırakıhrken şiirler okundu, türküler söylendi. İstanbulHaberServisi-2 Temmuz 1993 'te Sıvas"ta- ki şeriatçı ayaklanmada, Madımak Oteli'nde yakı- larak öldürülen aydınlanmız, Türkiye Yazarlar Sen- dikası'nın (TYS) düzenlediği törenle aruldı. Hadi Çaman Tiyatrosu'nda yapılan etkinlik, bır dakıkalık saygı duruşuyla başladı. Sunuculuğunu Gülsen Tuncer'in yaptığı gecede, tDıan Gütekyö- netimindeki Truva Folklor Araştırmalan Deraeği ekibinin dans gösterisinden sonra ilk konuşmayı yapan TYS Genel Başkanı Cengiz Bektaş, Sıvas'ın 10. yıldönümünde, kıyımın en başta bilinçlenme- nin önemini ortaya koyduğunu belirtti ve "Sıvas'ı düşündüğüm zaman kara bir duman kaphyor her yeri. Bugün o duman dağılmadığı gibi hepimizi taız- la boğacakbir büyüklüğe de ulaşü. Ben sorumın Sı- vasta çözülebikceğine inanıyorum. Düşünce özgür- lüğü ohnayan yere kentdenemez. Sıvaslılararük Sı- vas'ı yeniden kent yapmaülar" dedi. Yazar Lütfı Kaleti. Sıvas kalkışmasının yalnızca Alevilere, yalnızca aydınlara yönelik sanılmasının yanılgı olacağını, gerçek hedefin laik cumhuriyet olduğunu vurguladı ve aydınhktan yana olan her- kesı birleşmeye çağırdı. Yazar ÖnerYağcı, 1923'te egemenliklerini yitiren gericilenn. sağ ıktıdarlar ve 12 Eylül darbecileriyle siyasi ve ekonomik mevzi- ler kazandıktan sonra kendilerine laik cumhuriye- tı hedef seçtıklerini söyledı. Öner Yagcı kıyımın ay- dınlatılabilmesinin yolunun soldan geçtiğini, bunun için de tüm yurtsever ve ılericilerin birleşmesi ge- rektiğini vurguladı. Söze Sıvash olduğunu belirterek başlayan Prof. Dr, tDıan Başgöz de, Ulusal Kurtuluş Savaşı'na ön- cülük eden Sıvaslılann, bir gün Madımak Oteli'nin önüne yakılan aydınlann heykelini dikerek bu ayı- bı temizleyeceklerine inandığını söyledi. Zejiıep Al- öok. babası Metin AJdoktan kısa bir şiir okudu. Törende, öldürülen her aydın için sahnenin önü- ne konulan sepete alkışlar arasında bir karanfil bı- rakıhrken, tıyatro sanatçısı Macide Tanır. Asnn Be- zirci'nin Sıvas'ta yazdığı son yazısını okudu; Ha- di Çaman, SunaKeskin. ErolKeskin. SerraYümaz ve Gülsen Tuncer ise Behçet Aysan, Uğur Kaynar ve Metin Alüok'un şiirlerinden ömekler sundular. Oğuz Abadan ile Cemal Eroghı'nun gıtar ve sazla yorumladıklan "Sıv'as EDeri" adlı türküye salonu dolduranlar hep bir ağızdan eşlik ederken, Muzaf- fer Özdemir de özel bağlaması ve diğer çalgılany- la bir dinletı sundu. »»««a 10.UIUSLARMRASI W M ™ T İSTMBUL . VUM C U FESTIUAL! 4-20 Temmuz 2003 İYİCAZNE? flGaranti İstanbul Küitür ve Sanat Vakfı, 10. Uluslararası İstanbul Caz Festivali kapsamında 4 Temmuz 2003 tarihinde Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda yer alan "Sîmply Red" konserinin gerçekleştirilmesindeki değerli katkıları için Garanti Bankası 'na teşekkür eder. i kınUamı %t Garanti%t 9JV& MARMARA j) INOILIZCENIZ İNGİLİZCENİZ sorun yaratıyor ise... veya... gelecekte, sevdiklerinlzin bu sorunları yaşamalarını istemlyorsanız... The English Centre Dil Okulu size akılcı çözümler Öneriyor genel ingilizce programları çocuklara özel programlar şirketler ve kuruluşlar için özel programlar iş ingilizcesi programları konüşma sınrfları bire-bir eğitim TOEFL - IELTS - KPDS hazırlık programları Detaytı Bilgi İçin İSTANBUL Rumoli Cad. No:92 80220 Osmanbey Tel:(0212) 225 91 72 - 247 09 83 mail: eng)ishcentre@superor\line.com Intornet: http://www.englishcentre.cofn http://www.englishcentre.net ENGLİSH CENTRE YÂZIODASI SELİM tLERİ 'Hafif Türk Pop Tarihi' Naim Dilmener'in GazetePazar'dakı müzik yazı- larını severek okumaya başlamıştım, beş altı yıl ön- ce. Türk pop müziğine geçmişin duyarlığıyla yakla- şan, ince bir esprinin eşlik ettiği yazılar. Naim Dilmener acaba kim, diyordum. Gerçi bu ad ve bu soyadı yabancı gelmiyordu. Anılar arasında ol- malıydı... Sonra kim söylediyse, Naim Dilmener'in "bizim Naim" olduğu ortaya çıkıverdi, gençlik arkadaşım, kırk yıllıkdost, oncaiyiliğini gördüğüm bir insan. Nankör- lüğüme bakın ki, soyadı belleğimden uçup gitmiş... Tam da o sıralar, bir sebep dolayısıyla, Naım'le bu- luşmuştuk. ArtıkRadikal'deyazıyordu. Gökhan Ak- çura'nın ne yazık ki birkaç sayı sürebilmiş, güzel dergisı Albüm'de yazıyordu. "Bu yazılan niye birkitapta toplamıyorsun?" diye sordum. Naim Dilmener, her zamanki alçakgönüllülüğüyle, kendini yazardan saymıyor, ufak tefek denemeler çi- ziktirdiğini ileri sürüyordu. Oysa hiç de öyle değildi. Bu yazılar, Türk pop mü- ziğinin tarihçesini çıkarmakla kalmıyor, biryandan da, dönemin havasını koklatıyordu bize. Şarkılardan, şarkıcılardan, orkestralardan, beste- cilerden, güftecilerden yola çıkılıyordu ama, bir dö- nem, bir dönemin esere ve yaratıcıya, yorumcuya et- kisi irdeleniyordu. Hem de alabildiğine sıcak, iddiasız bir anlatımla. Naim Dilmener, yenilerde, Bak Bir Varmış Bir Yok- muş'u (iletişim Yayınları) yayımladı. Kitabın altbaşlı- ğı, "Hafif Türk Pop Tarihi". Altbaşlıkta alçakgönüllü- lükle ince espri esintisi yine el ele. Büyük boy 338 sayfalık eseri yansına kadar oku- dum. İlk sayfalarda avcunun içine aldı Bak Bir Var- mış Bir Yokmuş. Üslubun, anlatımın akıcılığı, tatlıhğı diyordum... Ama yalnız o kadar değil: Bir yandan da yeniyet- meliğim, gençliğim, orta yaşa yol alışım, ellinci ya- şım, hepsi, olanca dünyalanyla çıkageldi. Naim Dilmener, kıpkısa saptayımlar, göndermeler, alıntılarla bir 'çağ çizme' ustası, bir çağ peyzajcısı. Geçmişi eşeleyip, gazeteleri, dergıleri karıştınp, bu- nu yapmak kolay sanılır. Hiç de öyle değildir. Çağı sa- hiden duyumsamış olmak gerekir. Naim Dilmener sahiden ve sahicilikle duyumsamış. Türk pop müziğine emek verenlerin şanslı kişiler olduklannı düşündüm. Böylesı içten, dikkatli, özene bezene kaleme getirilmiş bir kitapta, birtarihçede za- mana kalmak! Eğer Naim'ın çabası olmasaydı onca emek silinip gidecekti. Tek bir eseri, tek bir şarkıyı bi- le atlamamak, gözden ırak tutmamak, unutmamak: Naim Dilmener'in çalışmasını ancak böyle özetleye- bılirim. Hepimizin sevdiği şarkılardı, fakat ben çoğunu unutmuşum. Okudukça anımsadım. Anılan çıkagel- di. Sonra, birer ikişer kırkbeşlıkle belirip kaybolmuş isim- ler; nasıl bir dikkat, nasıl bir araştırma, nasıl bir arşiv- se, onlar da anılıyorlar. Bu değerli çalışmanın tek cümlesini kaçırmak is- temiyorum. Yıne de, baştan sona, hızlı hızlı kanştır- dım. Türk pop müziğinın nereden nereye geldiğini, son bölümler, biraz da hüzünle, yansıtıyor. Onca iyi niyetli müzik coşkusunun nasıl tecimselleştirildiği- ne, öyle sanıyorum ki, bu son bölümlerde tanık ola- cağız. Hiç anlatmamıştı, Naim'in müzikle haşır neşir olu- şunun hikâyesi de ilginç geldi bana: Makara bantlardan dinlenilmiş Arapça şarkılar, de- denin taş plakları, derken bir akraba evinde. Türkçe söylenmiş bir yabancı şarkı... Bütün bir hikâye dedi- ğim gibi. Naim Dilmener belki bir gün onu da yazar... Görkemini, duyarlığı ve alçakgönüllülüğüyte örtbas etmeye çalışan güzel bir kitap okumak istiyorsanız, Bak Bır Varmış Bir Yokmuş'u gönülden salık veririm. Takvimde h Bırakan: "(...) alkışlann, ışıklann hepsi sahnenin önünde bulunanlara aittir (...)" Naim Dilmener, Bak Bir Var- mış Bir Yokmuş, İletişim Yayınlan, 2003. Edlth Pial'ın şarkıları bulundu • PARİS(AFP)-2. Dünya Savaşı sırasında şarkıcı Edith Piaf tarafından kaydedilen ve kaybolmuş olduğu düşünülen 6 şarkı, Ulusal Paris Kütüphanesı'nde bulundu. Olay bir tüccann parçalan satın almaya çalışması sonucu ortaya çıktı. Parçalan CD'ye aktaran Universal Müzik yaymlamak için Piaf ın ölümünün 40'ıncı yıldönümü olan 11 Ekim'i bekliyor. Şarkılar 1940-1943 yıllan arasında kaydedilmişti. ÜMİT ZİLELİ İŞBİRLİKÇİLER KİTAPÇINIZDANISTEMEY1 UnUTMAYINR Günizi Yayıncılık Cağaloğlu Yokuşu Evren Han K: 3 No: 62 Cağaloğlu I İstanbul Tel: 0212 512 42 19 AYRUPA KIBRIS Avrvpa Ktskacında Kıbns kltabı, Kıbrıs uyuşmazlığının ıçırıe surüklendığı çıkmazı, bugune kadar yazılamayan ve özellıkle de gızlenmeye çalışılan yonlerı ıle ele alarak, Kıbrıs ve Turkıye-Batı ılışkılerı konusuna yenı bır soluk getırıyor. DEMN Tri(O21?i5115]9C S27 01 S5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle