28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3f TEMMUZ 2003 PERŞEMBE CUMHUHİYET SAYFA HABERLER Cemal Kaya, CHP'den istifa ettî • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ağn"Milletvekılı Cernal Kaya partisinden ıstıfa etti. Kaya. istıfasıyla ilgili soru üzerine, "Şu anda geniş bir açıklama yapmayı diışünmüyorum. Gördüğüm lüzum üzerine istifa ettim" dedi. Kaya'nın istifasıyla, bağımsız milletvekili sayısı 4"e yükselirken CHP'nin sandalye sayısı da 176'yaindi. Sezer'den Aliyev'e ayaret • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde bulunan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'i ziyaret etti. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden dün akşam saatlerinde yapılan açıkJamada, Sezer'in Aliyev'e iyi dileklerini ilettiği kaydedildi. Tantan'dan AKP'ye eleştipi • tstanbul Haber Servisi - Yurt Partisi Genel Baskanı Sadettin Tantan, orman vasfinı yitirmiş araziler için kullanılan 2- B tabirinin, yapsatcı anlayış ve çıkar hesabıyla bu yerleri satmaya çalışan Onnan Bakanı ve AKP tarafından istismar edildiğini söyledi. Tantan, Topluma Kazandırma Yasası'nın da toplumsal huzuru bozacak nitelikte, farklı telkinlere göre hazırlanmış, hak ve adalete aykın bir yasa olduğunu beJirtti. Okullara arazi tahsisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Belediyeler ya da valiliklerce yapılan arsa ve arazi düzenlemesinde kamuya aynlan alanlartn oranını yüzde 35'ten yüzde 40'a çıkaran tasan, TBMM Bayındırhk, fmar. Ulaştırma ve Turizm Komisyonu'nda kabul edildi. Bunagöre arazi düzenlemesi yapıhrken okullar için de arazi aynlacak. Tasanya göre gecekondu ve yapılar. ilgili belediyenin, beîediye sırurlan dışında da valiliğin yazıh ihtan üzerine 30 gün içinde yıkılacak. İktidarın yaptığı kara leke' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer. AKP hükümetinin uyguladığı eğitim politikalanyla eğitimi parah hale getirmeye, özelleştirmeye çalışfığını ifade etti. Eğitim-Sen, AKP iktidannı ve Milli Eğitim Bakanı'nı protesto etmek amacıyla dün Milli Eğitim Bakanhğı önüne siyah çelenk bıraktı. Eğitim- Sen Genel Başkanı Dınçer, yaptığı konuşmada özel okullan destekleme, okul satışı projelerini eleştirerek "AKP'nin yapmaya çalıştıklan eğitim tarihimize kara bir leke olarak geçecektir" dedi. Orman arazilerinin satışını öngören anayasa değişikliği paketi için gözler Çankaya'da CHP referandumbekliyorANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP, Cumhurbaşkanı AhmetNecdetSezer'in orman alanlannın satışıyla ilgili ana- yasa değişikliğini referandu- ma götürmesini, seçilme yaşı- nı 25 'e indiren anayasa düzen- lemesini ise onaylamasıra bek- liyor. CHP Grup Başkanveki- li MustafaÖzyürek, "Orman- laıia ilgili düzenleme, Cum- hurbaşkanı'nın takdiridir. An- cak referandum yohı açıhrsa mutlu oluruz'' dedi. Orman niteliğini kaybetmış alanlann satışını sağlamak için anayasada değişiklik yapan dü- zenleme, toplumsal muhalefe- te karşın önceki gece TBMM'de kabul edildi. Konuyla ilgili ola- rak bir basın toplantısı düzen- leyen CHP grup başkanvekil- • CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, "Ormanlarla ilgili düzenleme, Cumhurbaşkanı'nm takdiridir. Ancak referandum yolu açılırsa mutlu oluruz" dedi. CHP'nin, grup içindeki değerlendirmelerin ardmdan düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağı da belirtildi. leri OğuzOyan ve Mustafa Öz- yürek, takdir yetkisinin artık Çankaya'da olduğunu belirtti. Öyan, AKP'lilere "Halkoyuna hazınz, diyenkre hodri mey- dan" diye seslenirken Özyü- rek de referandum istedikleri- ni kaydetti. Özyürek, "Elbette SaymCumhurbaşkanı'nın tak- diridir. Ancak Sayuı Erdoğan, akak, 'hazırolun referandurna', diyordu. Referandumyolu açı- hrsa mutlu oluruz." dedi. CHP'nin konuyla ilgili ken- di içinde de bir değerlendirme yapacağı belirtilirken, bu de- ğerlendirmenin ardından or- man alanlanrun satışırun dur- durulması için Anayasa Mah- kemesi'ne başvuracağı kayde- dildi. Sezer, daha önce orman alanlannın satışıyla ilgili ana- yasa değişikliği düzenlemesi- ni veto etmişti. AKP, veto ge- rekçelen doğrultusundapaket- te değişiklik yapıldığtnı savu- nurken Sezer'in geri gönder- me gerekçesi, özellikle orman arazilerinin satışı üzerinde yo- ğunlaşıyor. Sezer, gerekçesin- de şu görüşleri dile getirmişti: • Orman niteliğini tümüyle kaybetmış ve orman sınırlan dışına çıkanlmış yerlerin dev- ri, tahsisi, terki, kiraya venl- mesi, üzennde sınırlı ayni hak tesısi ve satışı sorumlulann ödüllendirilmesi anlamı taşı- maktadır. Bu durum, orman alanlannın yok edilmesini özen- direcek ve yeni orman yıkım- lanna neden olacaktır. Bu tür özendirici düzenlemelerin yap- tığı yıkımın örnekleri geçmiş- te yaşanmıştır. • Orman sınırlan dışına çı- karma çahşmaJan 1982 Anaya- sası döneminde de sürdürül- müş; devlet ormanı sayılan ara- ziler, 1984 ve 1985 yıllannda 224 bin ve 1986-2000 döne- minde de 2.5 milyon dönüm daraltılmıştır. 199O'lı yıllarda yapılan "orman sınırlan dışına çıkanlmış yerlerin hak sahibi orman köyhıierine saüünasr uygulamalannın yoksul orman köylülerinden çok. ilgili yöre- lerdeki çıkarcılara yaradığı bi- lınmektedır. • Yasayla, orman sınırlan dı- şına çıkanlmış yerlerin, kul- lanıcılanna öncelik verilerek de olsa satışının yapılabile- cek olması, onnan yağması- nı arttıracak, yağmalanan bu taşınmazlardaki kaçak yapılar için yeni "imar affl" umudu doğuracaktır. zirvenin gündemi: Irak Erdoğan, Sezer ile görüşecek ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Irakta oluşturulacak banş gü- cüne asker göndermeyi devlet karanna dönüş- türmek isteyen hükü- met, Genelkurmay Baş- kanhğı'nın ardından Cumhurbaşkaru Ahmet Necdet Sezer'in de gö- rüşlerini alacak. Bu ne- denle Başbakan Erdo- ğan'ın bugün Sezer ile yapacağı olağan görüş- menin Genelkurmay Başkanı'nın da katılı- mıyla üçlü zirveye dö- nüşmesi beldeniyor. Hafta başında yapılan Bakanlar Kurulu'nda ABD'nin talebi çerçe- vesinde Irak'a asker gönderme konusunu ele alan hükümet, bunu dev- letin üst düzey kurum- lanyla görüşerek devlet karanna dönüştürmeyi planladı. Hükümet, AKP'lı milletvekilleri- nin ve kamuoyunun tep- kisi nedeniyle ilk tezke- rede yaşanan krizle ye- niden karşılaşmamak için bu konudaki sorum- luluğu da tek başına al- mak istemedi. Bu çerçe- vede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genel- kurmay Başkanı Orge- neral Hflnü Özkök'ten başlayarak Irak için dev- letin en önemli kurum- lannın görüşlerini alma- ya başladı. Erdoğan, bugün de Cumhurbaşkanı Sezer ile bir araya gelerek Irak'ta oluşturulacak ba- nş gücüne Türkiye'nın katkılannı ele alacak. Ancak Cumhurbaşkan- lığı, hükümet ve Genel- kurmay Başkanlığı, as- ker gönderifmesi, bunun koşullan ve yöntemi ko- nusunda şimdiye kadar üç farklı bakış açısı ser- giledi. Cumhurbaşkanı Sezer, Irak'ta oluşturu- lacakbanş gücü için BM karan gerektiğini sa\aı- nurken hükümet Irak Ulusal Konseyi'ninda- veti formülünü ortaya koyuyor. Genelkurmay ise henüz meşruiyeti ol- mayan konseyden Tür- kiye'nin davet alması- nın kabul edilemez oldu- ğu görüşünde. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART SATIŞINI . KABtit- EPİLMİŞTİR [email protected] Ormanlann yağmaya açılmasma ilişkin referanduma 2-B'den çıkar sağlayanlar da katılacak Lşgaleiler oy kııflaıımaıııalı • Eğer yapılacak halkoylamasında. "ormanlan işgal ve imha ederek orman niteliklerinin yok olmasına neden olanlar ve buna aracı olup özendirenler, bu referanduma katılamazlar" diye bir kural gelebilseydi, belki o zaman sandıktan çıkacak sonuç anlamlı olabilirdi. OKTAYEKtNCt TBMM'den 368 oyla geçen anayasa değişikliğinin "orman işgalcilerini ödüllendirmeyi" amaçlayan maddesı, acaba "hal- kın qyu" anlamına gelen ''refe- randuma'' sunulabilir mi?... Anayasamıza göre ve elbette Cumhurbaskanımız Ahmet Nec- det Sezer de böyle uygun gö- rürse, yukardaki sorunun yanı- tı "evet"... Ancak kamu vicda- nı, toplumsal haklar ve ulusal etik değerler açısından hiç de böyle değil... Cünkü, neresinden bakılırsa bakılsın, aslında "suçlulann af- fi" anlamına gelecek böylesi bir referandumda, doğrudan bu su- çu işleyenlerin ve hatta aynı ya- sadışılığa göz yuman ve teşvik edenlerin de "karan etkfleye- cek" oylannı kullanmalan, aca- ba ne kadar "adalete" uygun- dur; dahası ne kadar da "huku- ka"uygundur?... Eğer yapılacak halk oylama- sında, "ormanlan işgal ve imha ederek orman niteliklerinin yok olmasına neden olanlar ve buna aracı olup özendirenler, bu refe- randuma katilamazlar" diye bir kural gelebilseydi, belki o za- man sandıktan çıkacak sonuç anlamh olabilirdi.. Talan için dayanışma' Ne var ki böyle bir kısıtlama olmadan yapılacak bir referan- dumda, orman alanlanmızın bu duruma düşmesinde "pavıveçı- kan olan" hemen herkes, sade- ce kendi oylannın değil, aynı "işgal ranündan" az ya da çok faydalanan veya kendilerine gö- nül ve kan bağı olan tüm eş, dost, yakın ve uzak akraba ile siyasal CHP İL BAŞKAN ADAYIİLTER: Mevcutyönetim partiyi tıkadı tstanbul Haber Senisi - CHP Istanbul D Başkanlığj'- na aday olan BahırDter, Tür- kiye'nin sağlıklı ve güçlü bir CHP'ye ihtiyaç duyduğunu belirterek "CHP'deki mev- cutyönetimanlavişıpartrvi o- kıyDrvehaDdabütünleşeme- diğiiçin de AKP'nin dıs des- tekli sh'asal îslam projesme karşı,yeterti tepkiyi göstere- miyor" dedi. Kendisine destek veren örgüt üyeleriyle birlikte Tür- kiye Gazeteciler Cemiye- ti'nin (TGC) lokalinde ba- sın toplantısı düzenleyen ll- ter. CHP Genel Başkanı De- nizBaykai'ın,partiyi DSP gi- bi yönetmek istediğini sa- vunarak "Partiye baş\nru yapmayan, partinin yohınu bflmeyen, hâyatındapartiye oy vermemiş on binlerce in- san üyeyapddı'' diye konuş- tu. Ilter, pazargünü yapıla- cak il kongresinin, tabanın iradesi yansımadığı için meş- ruiyetten yoksun olduğunu ifade etti. Ilter, seçimi kaza- nan kadronun, partiyi Istan- bul'da 1. yapmak zorunda olduğunu, aksi halde başa- nsız sayılacağını söyledi ve "Kongreyikazanırama par- timi yerel seçimlerde birin- ci yapamazsam, istifa ede- riai" diye konuştu. SHP GENEL SEKRETERİSAĞLAR: Özelleştirmeülkeyi geriyegötürüyor fstanbul Haber Senisi - SHP Genel Sekreteri Fıkri Sağlar, AKP hükümetinin Milli Eğitim'in özelleştiril- mesine yönelik faaliyetleri- nin Türkiye'yi geriye götü- receğini belirtti. Sağlar, "Baş- bakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın. tam bir Kasımpaşa- h moDa edasıyla yapnğı ko- nuşmalar, AKP'nin aal yû- zünü ortaya koyuyor. AKP'nin okuDann özelleş- ririlmesi diye sunduğu şey. ashnda Milli Eğitim'in özet- leştirilmesi, bilime değil, di- ne dayab egitimin verilmesi- dir" dedi. Sağlar, Gaziosmanpaşa il- çe binasuıda yaptığı konuş- mada, Milli Eğirim'in özel- leştirilmesinin cumhuriyet devrimlerine aykın olduğu- nu vurgulayarak şunlan söy- ledi: "Emperyalizme karşı verdiği sav-aşı kazanan Tür- kij«,AKPflegericfl^e tesfim olmaküzere. Milli EğHim'in özelleştirilmesi, eğirimdeki biriik Hkesinin yok edilmesi, Atatürk'ün kökünü kurut- hıgu tekke>¥dergâhlannye- niden açıhnası demektir." Yeni Orman Yasası'nı da eleştiren Sağlar Çıkanlan yasa yalnızca bir kişinin çı- kannı koruyor, o da Unakı- tan'dır" diye konuştu. yandaşlannı da "kendi suçlan- nı yasallaşürma'* yönünde oy kullanmaya zorlayacaklar. Örneğin Anadolu'da hiç or- man bulunmayan yerlerdeki ki- mi "hemşeri düşkünü" vatan- daşlanmız bile Istanbul orman- lannı talan ederek bu anayasa değişikliğini bekleyen yakınla- nnın ve hatta hısım-akrabalan- nın "ricasun'' asla kırmayacak- lardır. Evet, orman talanını referan- duma götürmek, bir ulusun par- lametoya 368 milletvekili gön- derebilen bir kesimini 'Ş'ağma- a" yapan bu yıllanmış rant dü- zeninin tüm toplumsal suçlanm "suçu işleyenlere" sormak de- mek... Ancak sandıktan çıkacak "eveflerin oraru "azmhkta'' bi- le kalsa, bu oran ulusun belli bir bölümünün "talan ve suç yanb- sı" olduğunu göstereceği için de böylesi koşullardaki birreferan- dumun toplumsal tarihimizde "onur kma" bir sayfa açacağı- nı görmek gerekiyor. Bütün bum- lara rağmen eğeryine de referan- dum yapılırsa, "hu^ızlarnı yaz- gtsnııhırsclara sormak"la eş an- lamlı olabilecek böylesi bir hal- koylamasının AKP kurmayla- nnca belirlenecek "destek slo- ganlarTnı da şimdiden çok me- rakediyorum?... Türbye'nin her tarafinı kap- layacak propaganda afişlerinde; "Ormanlanişgaledenlerbizim- kilerdir: onlan mianmızla kur- taralım ve kutia\alım" dıyeme- yeceklerine göre, bu gerçeği top- luma tüm açıklığıyla anlatmak da muhalefetle birlikte sivil toplum kuruluşlanna düşecek. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Çocuklar... Ben onlan bir yerlerden tanıyorum, bakışlarında hüznü görüyorum... Otuz yıl önce bir yaz akşamında Malabadi Köp- rüsü üzerinde konuşmuştum onlarla... Hepsi çocuktu!.. Hepsidesıkıntı/ı!.. Bir yaz akşamında Lice'de sabaha dek öyküle- rini dinlemiştim onlann... Gözleri siyahtı çoğunun, bakışları ürkek!.. Dün akşam Yıldız Yokuşu'nda, Boğaziçi Köp- rüsü'nün girişinde kâğıt mendil satan çocukları görünce onları anımsadım... Hayatın sayfalannda onlann öyküsünü bu köşe- de kaç kez yazmıştım anımsamıyorum... Diyarbakır Çarsısı'nda yıllar önce kaçak Ame- rikan sigarası satan çocuklar sanki Istanbul'da karşıma çıkıyorlardı... Kaçak Amerikan sigarasının yerini, kâğıt mendil almıştı... Bulutlubirgökyüzü... Birazdan güneş batacaktı ama ben yıldızlan göremeyecektim... Bugünlerde canım siyaset yazmak istemiyor!.. Ikinci tezkere, orman affı, uyum yasalan.'.. Dalıp dalıp giderken ben o çocuklann gözlerini yeniden görüyorum!.. • • • Bilmem sabahlan erken uyanıyor musunuz? Eğer, saat altıda filan uyanıyorsanız, evinizin penceresinden ya da balkonundan çöp bidonla- rına bakınL Bidonlarda yemek artığı arayan çocuklar gö- receksiniz!.. Bir bidonun çevresinde altı yedi çocuk kavga ede- cekler bir süre sonra... Kavga bir parça ekmek içindiıt. Çocuklann çoğunluğu Güneydoğuludur... Ne bileyim Mardinli, Hakkârili, Bitlisli.'.. Gözlerinde hüzün ve acı vardır onlann!.. Gazetelerde yer alan kimi haberier insanın içini acrtıyort. Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in işkenceye karşı duyartı davranış içinde olduğunu bildiğim için so- ruyorum: "GerçektenAydın E Tıpi Cezaevi'nin çocuk ko- ğuşunda çocuklara işkence yapıldı mı?" Ben haberi Evrensel gazetesinde okudum... Gazete, "işkence" iddialannı üç-dört gün man- şete taşıdı!.. İHD Aydın Şube Başkanı Süleyman Mutlu şöy- le diyon "Aydın Barosu'yla ilişkiye geçtik, cezaevinde çocuklaıia görüştük. Cezaevi yöneticilerinin ço- cuklara kötü muamele yaptıklannı saptadık..." Aydın E Tipi Cezaevi'ndeki çocuklann aileleri- nin iddialan ise tüylerimi diken diken etti... • • • A. D. adlı on beş yaşındaki bir çocuk, on beş aydır Aydın E Tipi Cezaevi'nde yatıyor... A. D'nin babası Ahmet Demirtaş anlatıyor: "Benim oğlum cezaevıne girdiği zaman sapa- sağlamdı. Gördüğü işkence sonucu felç oldu!" On beş yaşındaki A. D. ciyanet işlediği savıyla cezaevinde yatıyor!.. Baba Ahmet Demirtaş, oğlunun IzmirYeşilyurt Devlet Hastanesi'nde halen tedavi gördüğünü öne sürüyor!.. Baba Demirtaş diyor ki: "Hükümet çocuğuma sahip çıksın. Oğlum ce- zaevinde yediği dayaktan dolayı felç oldu... Bu- nun hesabını kim verecek?" Kâğıt mendil satan çocuklara bakarken Dicle kıyısında oynayan, Malabadi Köprüsü'nde el sal- layan çocuklan anımsıyorum... Aydın E Tipi Cezaevi'nin çocuk koğuşunda ya- tan hükümlü ve tutuklu çocuklann yaşlan on üç- on sekiz arasında değişiyor... Hemen hemen tümü Güneydoğulu, Doğulu ai- lelerin çocuklan... • • • Yoğun göç Ege'yi de etkiledi... Bu çocuklann suçlan cinayet, yaralama, hırsız- lık, bali, uyuşturucu satmak!.. Aıleleri ise yoksul!.. İHD Aydın Şube Başkanı Süleyman Mutlu diyor ki: "Hikmet Bey, siz Aydın E Tipi Cezaevi'ni çok iyi bilirsiniz. On beş yıl önce yazdığınız 'Kanlı Sür- gün' kitabınız Aydın E Tipi Cezaevi'nianlatır..." Bilirim!.. Üç tutuklu genç işkenceyle öldürülmüştü!.. Demek ki, on beş yıldır değişen bir şey yok!.. hikmet.cetinkayafa cumhuriyetcom.tr www.hikmetcetinkaya.org Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 7RT çalışanları söz sahibi olsıın' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çağdaş Gazeteciler Derneğı(ÇGD) TRT Genel Müdürlük Seçiminde TRT çalışanlannın da söz sahibi olmalan gerektiğini ifade etti. ÇGD'den dün yapılan açıklamada a\nca, Uzan Grubu'na ait beş televizyon kanalınuı bir ay süreyle kapatıbnasında siyasi etkinin rol oynadığı belirtilerek kabul edilemez olduğu kaydedildi. Telekom peşkeş çekiliyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Telekomun özelleştirme çabalanna Haber- Sen'den tepki gösterdi. tl müdürlüğü önünde oturma eylemi de yapan Haber-Sen üyeleri Türk Telekom'un özelleştirilmesiyle ilgili kanunlann yasalaşması halinde işlenni kaybedeceklerini belirttiler. Haber-Sen'den dün yapılan yazılı açıklamada millervekillerinin bu çabalara karşı olması gerektiği ve böylece Türkiye'nin mi, yoksa IMF'nin mi vekilleri olduklannı gösterecekleri ifade edildi. Meclis kreşi kapatriıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Sekreterliği, zarar ettiği gerekçesiyle Meclis kreşi ve gündüz bakımevinin kapatılmasına ilişkin önerisini Başkanlık Divanfna sundu. Istemin gerekçesinde, kreşte her çocuğun bakmu için aylık 783 milyon 766 bin lira masraf yapıldığı, buna karşın 100-120 milyon lira ücret alındığı, özel sektörde ise çocuk bakım ücretinin aylık 300-540 milyon lira arasında olduğu belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle