Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 TEMMUZ 2003 PAZARTESİ
HABERLER
Arınç, Bağış'ı
başkan ilan etti
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Başkanı
Bülent Annç, Türkiye-ABD
Dostluk Grubu Başkanlığı
tartışmasuıda noktayı koy-
du. Başkanhk kavgasmda
tercihini AKP Istanbul Mıl-
letvekili Egemen Bağış'tan
yana kullanan Annç, Ba-
ğışı başkan olarak ılan etti.
Annç. Egemen Bağış'ın 24
Haziran'da gerçekleştırdiği
olağanüstü kongre toplantı-
sımn usule uygun olduğunu
söyledi Annç, "Konuyu
Kanunlar \e Kararlar Daire-
si"ne ıncelettim. Yapılan
olağanüstü kongre, yasalara
ve tüzüğe uygundur Ege-
men Bağıs. Dostluk Gru-
bu'nun başkanıdır" dedi.
Papandreu
İstanbıTda
• tstanbul Haber Servisi -
Yunanistan Dişişleri Bakam
Yorgo Papandreu. Bilgi
Ünrversitesı tarafindan dü-
zenlenen yaz okulunun açı-
lış törenine katılmak üzere
Istanbul'a geldi. Atatürk
Havalimanı'nda YTP Genel
Başkaru tsmail Cem tarafin-
dan karşılanan Papandreu,
"Genç kuşaklann gelecek-
teki ilişkileri üzerine yan-
nm yapmalıyız" dedi. Pa-
pandreu'nun bugün Dışişle-
ri Bakanı Abdullah Güî'le
görüşeceği açıklandı.
CHP'den
yasa önerisi
• ANKARA (ANKA)-
CHP Milletvekili îsmet Ça-
nakçı, internet kafeler ile
kahvehanelerin açılışında
polis yerine meslek odala-
nndan izin alınmasını öngö-
ren bir yasa önerisi hazırla-
dı. Öneride. 18 yaşından
küçüklerin velileriyle birlik-
te kahvehaneye gıdebilmesi,
çırak ve kalfalann eğlence
mekânlannda da çahşabil-
mesi öngörülüyor. TBMM
BaşkanlığTna sunulan yasa
önerisiyle, Polis Vazife ve
Salahiyetleri Yasası'nın 3
maddesinin kısmen değişti-
rilmesi öngörülüyor
TAYAD'Kartton
anmatöreni
• ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - F tipi cezaevlerini
protesto amacıyla başlatılan
ölüm oruçlan 1000. gününe
yaklaşırken; TAYAD'a üye
aileler, ölüm orucunda yitir-
dikleri yakınlannı mezarlan
başında andılar. Karşıkaya
Mezarlığı'nda düzenlenen
anma töreninde TAYAD'lı
aileler, ölüm oruçlannda
bugüne kadar 107 kişınin
öldüğünü ve 500'den fazla
kişinin de sakat kaldığına
dikkat çekerek "F tipi ceza-
evlen. mahkûmlan kişilık-
sizleştirip yalnızlaşnrmayı
hedefliyor" dediler.
protesto
• tstanbul Haber Servisi -
Kendilerine "YÖK'e tsyan
Hareketi" adıru veren bir
gnıp üniversite öğrencisi.
AKP Fatih ilçe binası önün-
de YÖK'ü protesto etti.
Üzerinde "YÖK'ü de yasa
tasansıru da gençliğin is-
yanı vuracak - YÖK'e isyan
hareketi" yazan pankartla
ilçe binası önüne gelen 20
kişilik grup adına yapılan
açıklamada, "Hükümetle
YÖK arasındakı gerginlik
çok açık ki bir iktidar
dalaşıdır, ancak ne
' AKP ne de YÖK, ögrenci
gençliğin sözcülüğüne
soyunamaz" denildi.
Or- Koop GenelBaşkanı, ormanlann özel sektöre devredümesinin büyük tahribatyaratacağını söyledi
Köylünün lıaklan geri ahmyor
Cafer Yüksel
ANKARA (Cumhurivet Bü-
rosu) - Orman köylüsü 150 bi-
ne yakın ailenin sözcüsü Or-
Koop Genel Başkanı Cafer
YükseL ormanlara ilişkin ana-
yasanın iki maddesinde değişik-
lik öngören önerinin, savlann
tersine, orman köylüsünün elin-
deki kazanılmış haklan geri al-
dığıru söyledi.
Anayasa değişikliği önerisi-
nin "orman köylüsünü kaOon-
dınna" gerekçesiyle hazırlan-
dığına ilişkin savlara katılma-
dığını belirten Cafer Yüksel,
şunlan söyledi:
"Türkrye'nin en yoksul kat-
manının orman köylüleri oldu-
ğu herkes tarafindan kabui edi-
len bir gerçektir.
Anayasa değişikliği ik or-
manlann özel sektör tarafin-
dan işletilmesine olanak tanııu-
yor. Ormanlann, doğası gereği
kâr ermeyi asıl amaç olarak be-
lirleyen özel sektöre devredil-
mesi, ormanlanmızın büyüköl-
çüde tahrip edilmesine yol aça-
cak, ormanlann işletilmesi sü-
recinde orman köylükrine ön-
cetik tanınması ortadan kalka-
cak. orman ve orman köylüsü
özel sektörün insafina bıraküa-
caktir. Böylece orman köylüsü
zaten çok dar olan geçim kay-
naklarnu yTtirebilecektir."
Yüksel, anayasa değişikliği
önerisinde yer alan "orman
köyleri içinde kalan yerlerin sa-
üşında. kullanıcısı orman köy-
lüsüne öncelik tanınacağT yo-
lundaki maddenin de köylünün
yaranna değil zaranna olacagı-
m dile getirdi.
Ormanlanmıza Sahip Çıkalım Birliği, anayasa değişikliğine yönelik yeni metin hazırlığında:
Referanduma da hazınzIŞIKKANSU
ANKARA - Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer tarafindan
veto edılen, ormanlann özelleş-
tirilmesine ve orman niteliğini
yitırdiğı ıleri sürülen arazilerin
sahlmasına olanak taruyan Ana-
yasa değişikliği önensinin
AKP'lilerce gelecek hafta içın-
de yenıden TBMM'ye taşınma-
sı bekleniyor.
Orman Bakanı Osman Pe-
pe'nin, 70'i aşkın demokratik
kitle örgütünce oluşturulan
fc
Or-
manlanmıza Sahip Çıkahm Bir-
liği'' temsilcileri ile geçen haf-
ta yaptığı toplantıda, anayasa
değişikliği önerisi üzerinde her-
hangi bir oynama yapmalannın
söz konusu olmadığını, deği-
şikliği yine aynen TBBM'ye
sunacaklannı ıfade ettığı öğre-
nildi. Ancak Pepe'nin, değişik-
lik önerisine ilişkin kaygılannı
dinledikten sonra örgüt temsil-
cilerine "Sizler de bir metin ha-
zırlayın ve CHP aracılığıyla
TB1VİM Genel Kurulu'na geti-
rin, AKP grubunu ikna etmeye
çauşacağun" dedığı de bıldıril-
di. Bunun üzerine "Ormanlan-
mıza Sahip Çıkalım BirliğTnın
bir metin üzerinde hazırlıklan-
nı sürdürdüğü, önerilerini haf-
ta başında gerek Orman Baka-
nı, gerekse CHP yetkililerine
ileteceklen kaydedildı.
Konuya ilişkin sorulanmızı
yanıtlayan TEMA Mütevelliler
Heyeti Başkam Hayreüin Kara-
ca, ormanlara ilişkin anayasa
değişüdiğinin Meclıs komisyo-
nundan geçen biçimiyle kabul
edilmesi halinde ülkenin sorun-
lanna sorun katılacağını ıfade et-
ti ve şöyle konuştu:
"Ülkenin sorunlannuı parti
disipliniyle ya da Bız düşün-
dük. bız bulduk' diyerekçözü-
lemeyeceği bir gerçek. Hâkimi-
yet kayıtsız şartsız hükümetin
değiL milletin.SayınOrman Ba-
kanu geçen hafta birliğimbioluş-
turan temsflcflerle görüştü vebi-
zbn önerilerimizin göz önüne
alınacagına ilişkin ümit verdi.
Sayın Bakan'ın bu yaklaşunını
sevinçle karşüadık. Umanz, so-
run bu düzeyde haUedilir."
Kamusal alanı tasfiye
Tanm-Orkam-Sen Başkanı
Sezai Kaya, ormanlara ilişkin
hazırlanan anayasa değişikliği
önerisinın AKP'nin her alanda
>
r
ürüttüğü •'kamusal alanı tasfi-
ye" amacının bir sonucu oldu-
ğunu belirterek 400-500 bın
üyeye sahip örgütlerin oluştur-
duğu "Onnanlanmıza Sahip
Çıkahm BütiğTnin yaklaşık 5
aydır sürdürdüğü herkese ör-
nek olacak disiplinli ve düzen-
li çabalann başanya ulaştığım,
ormanlann özelleştirilmesi ve
satışına yönelik girişimlen şim-
dilik durdurduklannı söyledi.
Kaya, AKP iktidanmn. ana-
yasa değişiklığinı olduğu gibi ka-
bul etmesı halinde konunun re-
feranduma gidebileceğine de
değındi ve "Yurtsever bir çer-
çeve içinde sürdürdüğümüz bir-
BkteKksürecekrk Son 5 avdrsür-
dürdüğümüz biıükteuğin ver-
diği deneyim ile söylüyorum,
eğer referanduma gidilirse, on-
dan da biz başanh çıkanz" di-
ye konuştu.
Şehir Plancıları odasi:
Işgalcilereyeni
aflargetirüecek
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu)-TMMOB
Şehir Plancılan Odası
Yönetim Kurulu Cyesı
Nevzat Can, ormanlar-
la ilgi anayasa değişik-
liğinin bir imar affı ni-
teliğinde olduğunu be-
lirterek arazi işgalcile-
rine dönük yenı başka
aflann çıkanlmasını da
zorunlu kılacağını \w-
guladı.
"Orman nitefiğini y>
tirmiş ve orman sının
dışına çıkanlan verle-
rin" satışını öngören
önerinin tümüyle bir
imar affı anlamına gel-
diğini kaydeden Can,
"Bu af, nıülkiyetin dev-
redflmesi. üzerindeki ka-
çak yapdann yasalla^-
ünlmasL, kaçak yapıla-
ra elektrik, su gibi hiz-
metiergötürülerek meş-
mlaşurürnasıvebualan-
ların, plan yapılarak
imar hakkı M'rilmesi sü-
reçlerini içermektedir"
dedi.
Bütünlûk bozulacak
Orman sımrlan dışı-
na çıkarılan alanlann
büyük bölümünün or-
man sınırlan bitişiğin-
de yer aldığına değinen
Can, "Bu alanlann ya-
pılaşma>
ı
a açılması, or-
manlann sürekliliğini
ve bütünlüğünü boza-
cak, buralara götürülen
yol, su, altyapı gibi ka-
mu hizmetleri ile de or-
manlargiderek^büyü-
yerek tahrip edilecek-
m-" dedi.
ANAP Genel Başkanı Ali Talip Özdemir, son 3 günde 900 hek-
tar orman alanının yandığını söyledi. (Fotoğraf. A A)
'Yangınlarda
AKP 'nin de
hatası var'
GİRESUN (Cumhuriyet) - ANAP Ge-
nel Başkanı Ali Talip Ozdemir, orman
yangınlanrun artmasında hükümetin
büyük yanlışlan bulunduğunu belirte-
rek "Art niyetiı insaniar, arazi kazan-
mak için nasd olsa 'affediliyor' drye or-
manlan yakrvorsa, bu çok vahim bir ha-
disedir" dedi. Giresun'un merkeze bağ-
lı Duroğlu Belediyesi'ni ziyaretinde
gazetecilerin orman yangınlan konu-
sundaki sorulanm yanıtlayan Özdemir,
son 3 günde 900 hektar orman alanının
yandığını söyledi. "Orman yanguüan-
nın artmasında hükümetin büyük \-an-
hşlan var" diyen Özdemir, şöyle ko-
nuştu: "Bir kanun yapacaksanız, önce
alt>apısını hazuiarsunzAma şimdi ya-
lan yanhş şe\1erie, art nhetli insanlara
paye verecek şekilde propaganda amaç-
h duyumlarda bulunacak olursaruz,
bugünkü orman yangınlannın alanda
başka şeyler aranmaya başlanuf
Doğal Hayatı Koruma Vakfı Ankara Temsilcisi Tansu Gürpınar'dan bütüncül yaklaşım:
Tahribada boğazırnızı sıkacaklar
ANKARA (CumhurhetBürosu)- Do-
ğal Hayatı Koruma Vakfı ,\nkara Tem-
silcisi Tansu Gürpuıar. "Ormanda tah-
ribat, boğazunızı sıkmak gibi bir şeydir"
dedi. Gürpuıar, AKP'nin yeniden gün-
deme taşıdığı anayasanın ormanlarla il-
gili maddelerindeki değişiklık önerisine
ilişkin görüşlerini Cumhuriyet'e açık-
larken, ormanlann değerine ilişkin bü-
tüncül bir yaklaşun gösterdi
"Ormanıveorman varfağınıkeresteola-
bilecek ağaçlar topluluğu olarak degil;
ağacrvia, çabsrvia. otuyla, çiçeğijie, man-
tamia, kurduyla. geyigiyle, ötücü kuşla-
rr>1a, ağaçkakanlanyla, toprağryla, su-
\Ti\la. han'asıyla hep buiikte yaşa> an bir
carüı topluluğu olarak düşünmek gere-
kir. Ashnda sadeceTürkhe'de değü, dün-
ysaan hernangi bir yerindeki orman tah-
ribaü. dolayfa ya da dolaysız yoldan bü-
tün canhlan olumsuz olarak etkühor.
21. yüz\ihn başında insanlan ilgjlendi-
ren kaynaklann en önemlilerinden biri-
nin tadı su kaynaklan olduğunu farket-
miş bulunuyoruz. Ancak hâlâ soluduğu-
muz havadaki oksijenin ne kadar önem-
li olduğunu. sadece küii ha\a soluduğu-
muz zaman akla getiriyoruz. Pek azunız,
bu kaynağın ana odağının bitkiler ve
özeUikle ormanlar olduğunu akhmıza
getiriyor. Bu nedenledir ki, dünya üzerin-
de fotosentezin azalmastna yol açacak
herhangi bir tahribat -ki, ormanlar en
önemli fotosentez kaynağıdu"- boğazunı-
zı sıkmak gibi bir şeydir. Onlar oksijen
üretirken, bizim besüılerimizi de üreür-
ler. Her gün ehmize aldığumz gazeteler,
kitaplar, yeşilin be>ı
aza dönüşmüş şekil-
leridir. Bunlann dışında iklim üzerinde-
ki üımanlaşnncı etkileri herkesçe bilin-
mektedir. l
T
rfa'da \üz>ıllarca önce Har-
ran Ünhersitesi kurulduğu zaman çev-
resi güneş geçirmev'en meşe ormanlan ile
kapuyrmş ve yazın sıcakhk bugünkü gi-
bi 40 derecelerin üstünde değü, 30-35 de-
receler arasındaymış. Bugün taşkuı kont-
rol. enerji, sulama amaçh birçok baraj
inşa edilmekte. Oy sa, orman varhğı tah-
rip edilmemiş olsaydı, bunlann pek aa-
na gerek duyulacakû.
Bugün dünya üzerinde yüzbinlerce
tür canlı yaşamaktadır ve bunlardan
önemli bir bölümü orman ekosistem-
lerinde bulunmaktadır. Bu canhlann her
biri genetik açıdan onlarca ciltiik kitap-
lan doldurabüecek bilgi hazuıekridir."
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Meclis Başkanı Bülent Annç, mil-
letvekili seçildiği kenti Manisa'yı ziya-
reti sırasında futbol konusuna değinmiş.
Koyu bir Beşıktaşlı olduğu söylenen
Annç, ManisaVestelsporiçin "Nouma'yı
aldılarmı?" diye sormuş, ahlak ve spor
konusundaki konuşmasını sürdürmüş.
Annç, Beşiktaş Başkanı Serdar Bilgi-
li'den ricada bulunduğunu belirtmiş,
"Beşiktaş'ın böyle ahlaksız ve şımank
Mbolculara ihtiyacı yok. Nouma gitti
sıra llhan Mansız'da" demiş.
Gazetelerin bir başka sayfasını çevi-
riyorum. Bülent Annç'ın seçildiği AKP,
şimdi tek başına hükümet ediyor. Em-
niyet Genel Müdürlüğü de AKP'Iİ Içiş-
leri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya bağlı.
Emniyet, Ankara'da ölüm oruçları sıra-
sında gözaltına alınan avukat Gökçen
Zorcu için "TİKKO, TKEP/ML ve THKO"
örgütlerinin üyesi olduğunu mahkeme-
ye bildiriyor ve tutuklanmasını istiyor.
Sol dünyayı azıcık bilen birisi anlar ki,
sözü edilen bu üç örgütün birbiri ile hiç
ilgisi yoktur. Hatta birbirlerini ağır bir dil-
Nouma Gitti îlhan Sırada!!!
le suçladıklanna tanık olabilirsiniz. Mah-
keme de bu iddianın mantıksız olduğu-
nu düşündüğü için avukat Gökçen Zor-
cu'nun tutuklanması talebini reddeder.
Zorcu, bu iddianın peşine düşer, çünkü
yargılanmaktadır ve polisin bu iddialan
mahkemede başına dertler açabilir.
Gökçen Zorcu'nun talebi üzerine An-
kara Emniyet Müdür Yardımcıs) Ali Çet-
kin, arşivlerde böyle bir bilgi bulunma-
dığını belirtir ve başka bir noktaya dik-
kat çeker: "19.04.1996 tarihli kayda
göre Dev-Yol ve Dev- Genç örgüt üye-
si... "Tabii bu bilgi de sağlıklı değil, çün-
kü Dev-Yol'la Dev- Genç'in de bir ilgi-
si yoktur. Zorcu avukat olduğu için bu
iddiaların peşini bırakmaz. Sonunda
bütün bu iddialann gerçek olmadığı an-
laşılır ve avukat Gökçen Zorcu, Emni-
yet hakkında tazminat davası açar.
Gazetedeki bir başka habere geçiyo-
rum. Gözaltına alınan öğretmen Cen-
giz Aksakal'ın işkence sonucu ölümü-
ne sebebiyet verdikleri iddiasıyla hak-
lanndaikişeryıl bireray kesinleşmiş ha-
pis cezası bulunan emekli astsubay-
lardan Mecdi Cengiz tutuklanmalan-
na ilişkin tebligatın gelmediğini söyle-
miş. 22 yıl önce bir öğretmen işkence-
de öldürülüyor, bunun davası 22 yıl sü-
rüyor, sonunda ölüme sebebiyet ve-
renler ancak iki yıla mahkûm ediliyor-
lar ve bunlara da Emniyet birtürlü teb-
ligat yapamıyor(!)
• • •
Bütün bunlar şu anda hükümeti elin-
de bulunduran AKP döneminde olu-
yor. Daha önceleri olmuyor muydu di-
ye sorarsanız tabii ki oluyordu. Bu ülke
faili meçhul cinayetlerülkesi. Bu ülke iş-
kencecilerin taltif ve terfi ettirildiği bir ül-
ke. Bütün bunlan biliyoruz.
Ben Meclis Başkanı Bülent Annç'ın
şımank ve özellikle ahlaksız tanımla-
masınatakıldım. llhan ManstzvePas-
cal Nouma yaşlan yirmiyı henüz aşmış
genç sporcular. Zaman zaman birçok
genç gibi hırçınlıkları, uyumsuzlukları
oluyor. Ancak ben şimdiye kadar onla-
rın ahlaksızlıklarına rastlamadım. Kim-
seyi dolandırdıklannı duymadım. Kim-
seye işkence de yapmadılar. Işkence-
cilerin aklanması için yaptıklan bir giri-
şime de rastlamadım. Tebligatları da
üfürüp uçurmadılar...
Pascal Nouma ve llhan Mansız ba-
şanlı iki futbolcu. Özellikle llhan Man-
sız Dünya Şampfyonası'ndaTürkiye'nin
üçüncülüğü kazanmasında rolü olan
futbolculardan birisi. Sempatik, seve-
cen bir genç. Nouma'nın da ondan bir
farkı olduğunu sanmıyorum. Nouma'nın
Fenerbahçe maçında gol attıktan son-
ra yaptıklan ise bizim futbol sahalanmız-
daki kültüre uygun özellikler taşıyordu.
Başta spor basınımız olmak üzere, tri-
bünlerimiz belden aşağı edebiyatın en
uç ömekleriyle doludur. Bunlann ah-
laksızlık olduğunu söyleyebilir miyiz?
Bunlar ne yazık ki, ilkel kültürün ürün-
leri.
Bülent Annç, acaba işkencede ölü-
me sebebiyet veren emekli askerlereteb-
ligat yapılamamasını hangi ahlaki kriter-
ler içinde ele alıyor? Bir avukatı sırf bir
gösteriye katıldı diye, her seferinde bir
yasadışı örgütün üyesi gösteren Emni-
yet arşivlerini hazııiayanlan hangi ahla-
ki standartlar içinde değerlendiriyor?
Ahlak kişiye göre değişen bir kavram
mıdır? Ahlak sözcüğünü daha anlamlı
kılmalı ve ülkedeki büyük ahlaksızlıkla-
nn peşine düşmeliyiz. 20 yaşındaki genç
çocuklann ufak tefek hatalannı ahlak-
sızlık sayıp onlan yok etmeye kalkan-
lar. bu ülkedeki büyük ahlaksızlıMann pe-
şine düşseler daha hayırlı bir iş yapmış
olurlar.
2OOO9
Lt YILLARDA
ERDAL ATABEK
Karakter Aşınması'...
Richard Sennett tarafindan yazılan kitabın adı
bu: "KarakterAşınması". R. Sennett, New York Üni-
versitesi'nde sosyoloji profesörü: "Yeni Kapita-
lizmde Işin Kişilik Üzerindeki Etkileri"ri\ incelemiş.
Ama kitap, okundukça anlaşılıyor ki, sadece ça-
lışmanın etkilerini değil, yaşamla ilgili bütün bek-
lentilerin insan karakteri üzerindeki etkilerini ince-
liyor. Kitabın "SürûWenme" başlıklı bölümü şöyle
başlıyor.
"Kısa süre önce havaalanında, on beş yıldırgör-
mediğim birisine rastladım, kendisine vereceğim
isimle Rico'yu, çeyrekyüzyılönce, Amerika'daki
mavi yakalı işçiler üzerine The Hidden Injuries of
Class adlı kitabı yazarken babasıyla mülakat yap-
tığımda tanımıştım. Rico'nun babası Enrico, o
zamanlar hademelik yapıyor ve yeni yeni ergen-
lik çağına giren ve sporda başanh olan oğlu için
büyük ümitler besliyordu. On yıl kadar sonra ba-
basıyla bağlantım koptuğunda Rico üniversiteyi
henüz bitirmişti. Havaalanının bekieme salonun-
da gördüğüm Rico, babasının hayallerini gerçek-
leştirmişe benziyordu. Güzel bir deri çantada bil-
gisayannı taşıyor, benim paramın yetmeyeceği bir
takım elbise giyiyor ve armalı biryüzük taşıyordu."
Baba Enrico, profesör Sennett ile tanıştığındayir-
mi yıldır kentin göbeğinde bir iş merkezinde yer-
leri siliyor, tuvaletleri temizliyordu. Böyle çalışarak
bir ev aldı, onu onararak, çocuklarının geleceği
için para biriktirerek yaşıyordu.
Amerikan rüyasını gerçekleştirmek amacı yok-
tu ama özgüveni vardı, güvenebileceği dostlan
vardı, kendisine değer veren bir grubu vardı. Za-
manı kendisi kullanıyor, geleceğini küçük ama gü-
venli adımlaria kuruyordu.
Oğlu Rico, iş yaşamına Silicon Vadisi'ndeki bil-
gisayarendüstrisinin en civcivli günlerinde, birfir-
mada "teknoloji danışmanı" olarak başlamıştı.
Sonra bir başka firmada benzer işini sürdürdü. Bu
arada evlendi ve kansı Jeannette de kendi mu-
hasebe işinde yükselmeye başladı. Ekonomik du-
rumlan çok iyiydi ama işlerinin geleceğine güven-
leri yoktu, bu da özgüvenlerini etkiliyordu.
"Refah içinde yaşayan, mükemmel biçimde ko-
şullara uyum sağlayabilen ve birbirine destekolan
bir çift olduklan halde, her iki eş de kendi yaşamı
üzerindeki kontrolü yitirdiği korkusuna sık sık ka-
pılıyor. Bu korku, adeta bütün çalışma yaşamla-
nna sinmiş." Güvensizlik, kuşku, kaygı ilişkileri ze-
hiriiyor.
Yeni kapitalizmin iş yaşamı, herşeyi "kısa vade-
ler içinde" tanımlıyor. Bu "kısa vadeler", giderek
yaşamın heralanındaki etkilerini gösteriyorve "/ca-
rakter aşınmasrna yo\ açıyor.
Artık, üretilen bir ürünün ömrü "kısa vadeli"dir.
Şirketler sık sık ürün değiştiriyor. "Yeni, farklı, çe-
kici, istenir olmak", bütün öteki niteliklerin önüne
geçmişdurumda. "Gereksinmelereyanıt veren, de-
nenmiş, sağlam, işe yarar" olma nitelikleri "yeni
kapitalizm"\e belirlenen yaşam tarzında "eskiyi,
terk edilmesi gerekeni, itici olmayı" temsil ediyor.
İnsan gereksinmelerinden kopanlmış birtüketim
dünyası yeni değerler aktardıgı zaman, insaniar
farkına bile varmadan bu değerlerin toplumda bi-
rincil önem kazandığını görüyor.
Çocuklanmız dolar ya da Euro biriktiriyor. Işler,
kısa vadede neler getirdiğine bakarak değerlendi-
riliyor. "Güvenilir dostlar" listesi iyice kısalmış, ra-
kipler içinde kimlere güvenilebileceği akıllarda so-
ru işareti gibi. insan değerieri olarak bilinen "dü-
rüstlük", başannın en büyük engeli olarak korku
yaratıyor. "Sadakat, eskiye duyulan nostalji" sa-
yılıyor. "İşe yarariık", herkesin kendi cebine neler
aktarabildiği ile yeniden tanımlanmış durumda.
"Eşitlik", başkalannı geçememe korkusuyla kat-
lanmış bir bunalıma yol açıyor.
Bütün değerler, başkalanna gösterilebilecek mal-
lara, servete ve paraya yüklenmiş durumda. Insan-
lann değerieri, ancak bunlara sahip olmakla var olu-
yor, ancak bunlarla ölçülüyor.
Ben, herkesin ceket göğsü üzerine sahip oldu-
ğu mallan simgeleyen rozetleryapılmasını, insan-
lann bunlan göstererek "kim olduklannın anlaşıl-
masını" öneriyorum. Ev(ler) araba(lar), para(lar),
yat(lar) ve daha ne varsa büyüklüklerini ve marka-
lannı belirten rozetler olarak göğüslerde taşınırsa
çok iyi olur.
Düşüncelerde, duygularda, sevgilerde, aşklar
da, ilişkiler de "Çıkara, faydalanmaya, kullanma-
ya dönük bir kısa vadelilik" içinde yaşanıyor.
Karakterler de aşınıyor da aşınıyor. Durum, işte
budur. Yeni kapitalizmin insanlara ve insanlığa bü-
yük armağanlarından birisi...
(Karakter Aşınması - Richard Sennett - Çeviren:
Banş Yıldınm - Aynntı Yayınlan, 2002)
e-mail: erdalatak v superonline.com
Fax: 0212 513 90 98
İP lideri Doğu Perincek:
AKP, ABD ile gizli
anlaşmayaptı
tstanbul Haber Ser-
visi - Işçi Partisi Genel
Başkanı Doğu Perincek,
AKP hükümeti ile ABD
arasında, Türkiye'nin
bağımsızlığı, bütünlü-
gü ve egemenliğine bü-
yük zarar veren gizli bir
mutabakat imzalandı-
ğını belirterek "Muta-
bakata göre, Türkiye 4
yıl içinde uygulanacak
bir planla, federasyona
geçecek ve 4 ay içinde
Türk Ordusu Irak'ın
kuzeyinden çekflecek"
dedi.
Partisinin Istanbul tl
Merkezi'nde, mutaba-
katm bugün için açık-
lanmasuu uygun buldu-
ğu maddelerini açıkla-
yan Doğu Perincek,
"Başbakan ve Dışişleri
Bakanı'mn imzaladıgı 2
sayfalık, 9 maddehk bu
gizli anlaşma, Türkiye
Cumhuriyeti tarihinin
en büyük ihanetktir ve
suçudur. Bu gayri meş-
nı hükümeti düşürmek
de ertelenemez bir va-
tan görevidir'' diye ko-
nuştu. Perinçek'in açık-
ladığı maddeler şunlar:
1 -Türk askeri Irak' ın
kuzeyinden çekilecek.
2 - Türk Ordusu, bun-
dan böyle sınır ötesi ha-
rekât yapmayacak.
3 - PKKKADEK'e
karşı askeri harekât yap-
mak için ABD'den izin
alınacak.
4 - Türk Ordusu,
PKK'KADEK'e karşı
ABD'ye bilgi verme-
den harekât yaparsa
ABD, Türkiye'nin Kürt
halkına şiddet kullan-
dığım öne sürüp siyasi
uyanda bulunabilecek.