Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 HAZİRAN 2003 CUMARTESI
4 HABERLER
HAVATA DÖNÜŞ DAVASI
Delüler 3yıldır
cezaevinde
bulunuyormuş
ÖZGÜRERBAŞ
Hayata Dönüş Operasyonu'nun ardından, ceza-
evindekı tutuklu ve hükümlüler hakkında "ce-
zaevi idaresine karşı silahh isyan" suçunu işle-
dikleri iddiasıyla göriilen davada delil olarak
gösterilen 35 koli evrakın yaklaşık 3 yıldır, dü-
zenlenen operasyonda en çok tutuklunun yaşa-
mını yitirdiği Bayrampaşa Cezaevi'nde olduğu
ortaya çıktı. Eyüp 3. Asliye Ceza Mahkeme-
si'nde görüJen 167 sanıklı davanın dün göriilen
duruşmasmda, Bayrampaşa Cezaevi'nden gelen
yazıyla delillerin halen cezaevi idaresinde bu-
lunduğu anlaşıldı. Adalet Bakanlığı Ceza ve
Tevldfevleri Genel Müdürü Afi SuatErtosun'un
Istanbul Cumhuriyet Başsavcıhğına bır yazı
yazarak, operasyondan sonra toplanan 35 koli
evrakın "fleride yapılacak araşürmaiarda ya-
rarlanması amacıyia arşhtenmesi düşünülmek-
tedir" diyen bir yazı gönderdiği belirtildi. Jan-
darma Komutanhğı ise operasyona ilişkin video
kayıtlannın kendilerinde bulunmadığını bildir-
di. Yargıç Özdal, bulunduklan cezaevinde ifade
vermek yerine duruşmaya kahlmak için dilekçe
veren saruklann "sa\nnma haklanndan vazgeç-
nıişsayılacaklanna" karar verdi. Yargjç Özdal
aynca Bayrampaşa Cezaevi'nde bulunan 35 ko-
li evrakın "ne sebeple orada olduğunun
saptanmaa ve adli emanete aJdınJması için" ya-
zı yazılmasına karar vererek duruşmayı operas-
yonun üçüncü yıldönümü olan 19 Aralık günü-
ne erteledi. Duruşma sonunda sanık vekillerin-
den Avukat Ömer Kavüi, salonda bulunduğunu
ve yargıcın taleplerini tutanağa geçirmedığini
ifade etti. Avukat Kavili'ye sinirlenen yargıç
Özdal, "çıkdışan"diyerek Kavili'ye bağırdı.
"Ben bir hukukçuyum. Sen kime bağmyorsun"
diyen Kavili ise Özdal'a "Sen çık dışarT dedi.
Tartışma daha sonra yahştınlsa da avukat
Kavili 'nin talebi yerine getinlmedi.
GENELGE YAYIMLANDI
TayyipErdoğanhn
tasamıfiı 'gazeteden'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, kamu kurum ve kuru-
luşlannda tasarruf yapılması amacıyia genelge
yayımladı. Söz konusu tedbirler, genel ve kat-
ma bütçeli daireler ile özel bütçeli kuruluşlar,
KÎT'ler ve bağlı ortaklıklan, bütçenin transfer
kaleminden yardım alan lcuruluşlar, özelleştir-
me kapsam ve programına alınmış hisselerinin
yansından fazlası kamuya ait olan özel hukuk
hükümlerine tabi kuruluşlar, fonlar, kamu ban-
kalan, üst kurullar ile Cumhurbaşkanlığı ve
TBMM Genel Sekreterlikleri hariç tüm kamu
kurum ve kuruluşlannın kendi bütçeleri ya da
tasarrufundaki diğer kaynaklardan yapacaklan
harcamalan kapsayacak. Doğal afetler, orman
yangınlan, ziraat ve hayvancılıkta acil olarak
yapılması gereken mücadele ve müdahaleler, iç
ve dış güvenlik ile istihbarat hizmetlerinin ge-
rektirdiği zorunlu harcamalar, karayolu trafık
güvenliği ve 8 yıllık kesintisiz zorunlu ilköğre-
rimle ilgili harcamalar ise kapsam dışında kala-
cak. Genelgede yer alan bazı meddeler şöyle:
• Fiziki olarak birbirine yakın birimler fotoko-
pi, faks ve benzeri büro malzemelerini ortakla-
şa kullanacak. ^ Kurum ve kuruluş santralla-
nnda konuşma süreleri 3 dakika ile sınırlandın-
lacak. Sadece Başbakan, Genelkurmay Başka-
nı, yüksek yargı başkanlan, bakanlar, kuvvet
komutanlan ve BaşbakanJık Müsteşan "Hmit-
siz" cep telefonu kullanabilecek. Diğer makam-
lar ise ocak ayındaki net maaş tutan kadar ko-
nuşma yapabilecekler. ı/ Bakan, müsteşar,
müsteşar yardımcısı, yüksek yargı organlannın
başkan, başkanvekili ve genel sekreterleri, Yar-
gıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay ve As-
keri Yargıtay Başsavcısı, il valisi, genel müdür,
kurum, kurul ve üst kurul başkanlan, rektörler,
dekanlar ve kaymakamlar dışındaki makamlar
için hiçbir şekilde günlük gazete alınmayacak.
LlBERALLEŞMEYl ÖVDÜ
Şahin: Türkiye'yi
böylesıçratacağız
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Baka-
nı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin
ekonomide liberalleşen ve yönetimde yerelle-
şen ülkelerin çok daha hızlı geliştiklerini iddia
ederek "Mudaka bu ilkeieri uygulamaya yansı-
tarak Türkiye'ye sıçrama yapûnnak bianı gö-
revimiz" dedi. Şahin bu hedeflerine yönelik
olarak başta "Kamu Yönetimi Temel Kanım
Tasansı" olmak üzere bir dizi yasa değişikliği-
ne gitmekte olduldanm belirtri. Bakan Şahin,
Ankara'da "Kamu Yönetimi Reformu" konulu
toplanrıda yaptığı konuşmada, Kamu Yönetimi
Temel Kanun Tasansı ile ilgili ortaya bir metin
çıktığinı belirtri. Tasannın yasalaştıktan sonra
kamu yönetimiyle ilgili Türkiye'de her şeyi et-
kileyeceğini ifade eden Şahin "Merkezdeki bir-
takun görevlerin mahalline devrüıi de amaçla-
yan bu tasan kuşkusuz iktidarda bulunan bir
parti için 'kolaylüda değerlendirilecek bir şey
değıldır' diye düşünülebilir. Ama biz hükümet
olarak bu konuda kararhyız" diye konuştu.
SSK ve Emekli Sandığı'na 'Neşter' vuran davada sanıklar politik müdahalelerden yakındı:
Türkiye siyasilerden çekiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandı-
ğı'na iyileştirici tıbbi malzeme alı-
mında yolsuzluk yapıldığı iddıala-
nna ilişkin açılan "Neşter" davası-
na başlandı. Çıkar amaçlı suç örgü-
tünün lıderi olduğu belırtilen Ibra-
him Erdoğan. 1999'a kadar SSK'nin
çok iyi bir kurum olduğunu belirte-
rek, "Bu tarihten sonra SSK'ye siya-
siterin dışandan ekipleri gelnıeye baş-
ladı. Lise me/unlan müdür oldu"
diyerek sıyasileri suçladı. Suç işle-
medığıni sa\aınan Erdoğan, "Bazı
sıkıntılann yarattığı panikJe kanun-
suz iş yaptrysam onun cezasmı da şe-
refımle çekerim" dedi. Onmed fir-
masının sahibi Mehmet Nazif Edin
de, doktorlara alınan hediyelerin
"Türk örf ve âdetierine göre önem-
• Çıkar amaçlı suç örgütünün lideri olduğu ileri sürülen îbrahim Erdoğan, 1999'a kadar
SSK'nin çok iyi bir kurum olduğunu belirterek, "Bu tarihten sonra SSK'ye siyasilerin
dışandan ekipleri gelmeye başladı. Lise mezunlan müdür oldu" diyerek sıyasileri suçladı.
B günlerde alındığını, bunlan riişvet
olarak kabul etmediğini'' savundu.
Ankara 2 N'o'lu DGM'de dün baş-
layan davaya, sanıkların kimlik be-
lirlemesinin ardından mahkeme baş-
kanı Yunus Karabryıkoğlu. SSK'nin
müdahale dilekçesı verdiğini söy-
ledi. Mahkeme heyeti. suçtan zarar
görme olasılığı nedeniyle SSK'nin
müdahillığıne oybirliğiyle karar ver-
dı.
Soruşturmayı yürüten savcı Ömer
Suha AJdan. iddianameyi özet ola-
rak okudu.
Suç örgütü kurmak, kamu kuru-
munu dolandırmak, ihaleye fesatka-
nştırmak suçlanndan 64.5 yıla ka-
dar ağır hapis istemiyle yargılanan
SESA firmasının sahibi İbrahim Er-
doğan, savunmasında suçlamaları
reddetti.
Erdoğan, stent fiyatlannın yıllar
geçtıkçe düştüğünü. ancak kamu ku-
rumlannın gelişmeleri ızlemediği
için protokol fiyatlannı yenilemedi-
ğini ifade ederek, SSK'nin alım yön-
temi konusunda tavnnı belirleme-
mesüıin de sıkmtı yarattığmı kaydet-
ti. Mahkeme başkanı Yunus Karabı-
yıkoğlu'nun neden bu duruma gelin-
dığine ilişkin sorusuna, Erdoğan,
şunlan söyledi:
"SSK, 1999'a kadar çok iyi bir ku-
rumdu. Teknolojik yeniliklere yetiş-
kin personeb>1eayak u>durabilrvor-
du. Bu tarihten sonra SSK'ye siyasi-
lerin dışandan ekipleri gelmeye baş-
ladı. Lise mezunu insanlar müdür
oldu. SSK'nin yeniden yapılanması-
na ilişkin ban belgeler de yok oldu.
Türkhe siyasilerden çekiyor. Proto-
kolfivarlanher yıl yenilenseydi böy-
le olmazdı. Ben suç işlemedim. Bazı
sıkmölann yarattığı panikJe kanun-
suz işyaptıysam onun cezasuu da şe-
refimİe çekerim." Onmed firması-
nın sahibi Mehmet Nazif Edin de,
yolsuzlugun boyutunun katrilyon-
larla ifade edildiğini anımsatarak,
SKK'nin 2001 yılındaki 1.2 katril-
yon liralık harcamasının yüzde 90'ıru
ilaçlann oluşturduğunu, tıbbi malze-
melerde bu boyutta yolsuzluk olama-
yacağını söyledi.
"Hayatta en çok işime, eşime, ai-
lemeve Beşiktaş'a önem verdim" di-
yerek savunma yapan Medikim fir-
masının sahibi Cezmi Mutlu.
SSK'nin kendisinden 600 bin dolar
alacağı olduğunu belirterek, "SSK'ye
'alacağınızı tahsil edin' diyonız,onu
bile j'apmrjorlar'' dedi.
Iddianamede, sanıklar hakkında
suç örgütü kurmak ve yönetmek,
riişvet vermek-almak, ihaleye fesat,
kamu kurumlannı dolandırmak suç-
lanndan 1 yıl ile 64.5 yıl arasında de-
ğişen hapis cezalan isteniyor.
A kademinin
Gölbaşı'ndaki
tesislerinde yapılan
törene kaülan
Başbakan Erdoğan,
insan haklan,
demokrasi, hukuk
devleti, uzlaşma ve
toplumsal meşruiyet
kavTamlannı sadece
AB hedefi için değil,
toplumsal dü/en \e
huzur için en üst
düzeyde hayata
geçirme mücadelesi
verdiklerini söyledi.
(Fotoğraf: AA)
Teröriste estetik yönetmeliği geliyor
Çiçek: Artist mi
yetiştireceğiz
Cumhurbaşkanı Sezer, Polis Akademisi'nin 58. dönem mezunlanna öğüt verdi:
Polise güveni zedelemeyin
ANKARA (Cumhurnet Bü-
rosu) - Polis Akademisi'nin 58.
dönem diploma ve yemin töreni,
dün akademinin Gölbaşı'ndaki
tesislerinde yapıldı. Cumhurbaş-
kanı Ahmet Necdet Sezer, yeni
mezunlardan Türk polısıne donük
güvenin zedelenmemesını ister-
ken Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan ise hükümetin insan hak-
lan ve demokratikleşme yönün-
deki atılımlannın sadece Avrupa
Birliği (AB) hedefi için olmadı-
ğını kaydetti. Işadamı SalapSa-
bancı mezuniyet derecesinde iüc
25'e giren polislere 80 cumhuri-
yet altını tutannda para ödülü
verdi.
'Davranışa dikkaf
Törene yazılı bir mesaj gönde-
ren Cumhurbaşkanı Sezer, "Bi-
re>1erin hak ^ e özgüriülderini ve
demokratik değerieri üstün tu-
tan bir düşüncenin,çağdaş göre\
T
anlayışıyia biıieştirilmesi,mesJek
vaşanıîndabaşarmınönemianab-
tandn"" dedi. Sezer, akademi me-
zunlannın. görev süreleri boyun-
ca bu anlayışı ilke edinmelerini,
yurttaşlarla iyi iletişim kurma-
lannı ve Türk poiisine duyulan
güveni zedeleyecek tutum ve dav-
ranışlardan özenle kaçuımalan-
nı istedi.
Başbakan Erdoğan, Gölba-
şı'ndaki törene katıldı ve yeni
mezunlara bir konuşma yaptı.
Güvenlik hizrnetinin çok özel bir
eğitimgerektirdiğini, Türlaye'nin
bu eksikliği uzun yıllar yaşadı-
ğını belirten Erdoğan, "Devktfle
toplum ihşkilerinde polisin eğiti-
nüni Türkiye 1980'K >ıllara kadar
kavramakta gecikti. Ama şimdi
Polis Akademisi. ünrversitelerte
rekabetedecek kadar gelişti" di-
ye konuştu. Başbakan, insan hak-
lan, demokrasi, hukuk devleti,
uzlaşma ve toplumsal meşruiyet
kavramlannı sadece AB hedefi
için değil, toplumsal düzen ve
huzur için en üst düzeyde haya-
ta geçirme mücadelesi verdikle-
rini belirtti. Erdoğan, sözlerini
şöyle tamamladı. "Devletile top-
lum iüşkilerinin yarah olmasınm
bedeh'ni herkes çekecektir. Tür-
ki>e artık geçmişin kötü çağn-
şımlannı beUeğinden kazrvarak,
insan hak vehürriyederikonusun-
da devasa adımlar atmış, birçok
AB standartiannı hayatageçirmij-
tir. Huzuru,gü\cni \eadaleti ken-
dimiz için istiyoruz. l lke olarak
yaşadığız süreci bilivorsunuz."
ıçışlen Bakanı Abdülkadir
Aksu da insan haklan ihlalleri-
ne göz yummayacaklan uyan-
sında bulundu.
PKK-KADEK militanlan Kuzey Irak'tan Türkiye'ye sızdı
Tunceli'deoperasyon: 1 ölü
FERİTDEVltR
TUNCTLİ/ANKARA-ABD'nin Irak'ı işgal
etmesinin ardından hareketlenen PKK- KADEK
militanlan Türkiye'nin içlerine yöneldi. Hükü-
metin hazırlıklanm son aşamaya getirdiği "Top-
hıma Kazandırma Yasa Taslağı''na PKK-KA-
DEK'in karşı olduğu, bu nedenle yeniden ey-
leme yönelebileceği dile getirildi.
Güvenlik kaynaklan, son dönemde yaklaşık
1200 militanm Türkiye kırsal alanına geçriği-
ni belirledi. Güvenlik kaynaklan, "Kuzey
Irak'taki 5 bin miKtaıun yaklaşık 500'ü Tunce-
li Bingöl bölgesine gelmek için Türkhe'je sız-
dı" değerlendirmesini yaptı. Tunceli'nin mer-
keze bağh Geyiksuyu köyü yakınlanndaki Venk
Deresi bölgesinde PKK-KADEK militanlany-
la çıkan çatışmada da 1 militan öldürüldü.
PKK-KADEK militanlarmm Bingöl'ün Genç
ilçesinde de birkişiyi kaçırarak öldürdükleri bil-
dirildi. Kimliği belirlenemeyen kişinin devlet-
le işbirliği yaptığı gerekçesiyle PKK-KADEK
militanlannca öldürüldüğü bildirildi.
MGK'nin önceki günkü toplantısmda yasa
taslağı görüşülürken PKK-KADEK'üı son du-
rumu hakkında bir rapor sunulduğu belirtildi.
ABD-PKK diyaloğuna da yer verilen raporda-
ki değerlendirme şöyle:
ABD ile PKK-KADEK görfişmesi
"Kuzey Irak'taki Amerikahlar, PKK-KA-
DEK üyeleri Cemil Bayık, Osman Öcalan ve
Ali Haydar Kaytan ile Dolakoga Kampı, Mu-
sul'daki Opdavfl Oteü ve Halis kasabasmda te-
mas kurdu. Bu göriişmeye Irak Liusal Konse-
vi Başkan VardımosıNebil Musevi dekatddj."
Raporda, örgütün bu temasın ardmdan Kan-
dil Dağı'ndaki Çomma ve Akademi admdaki
iki kampını hemen boşalttığı belirtildi. Ame-
rika ile temasın örgüt üyeleri arasında anlaş-
mazlıklara neden olduğu ifade edildi. Rapor-
da, örgütte etkin konumda bulunan MuratKa-
rayüan'ın ABD ile teması istemediği ve Türk
askeri birlüderine çeşitli saldmlaryapmak için
hazırlık içinde olduğu da vurgulandı.
• Üye olduklan örgütleri çökertecek bilgi
verecek teröristlere "estetik ameliyatla yeni
yüz' olanağı, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın
da katıldığı toplantıda ele alındı.
kanı Cemil Çiçek ise bu-
nu yalanlayarak "Ne es-
tetigi! Firni sederineartist
mi yeaştireceğE* diye tep-
ki gösterdi.
Cumhuriyet'e bilgi ve-
ren Içişlen Bakanı Ab-
dülkadir Aksu."Estetik
ameHyat olabilir, ailenin
korunması olabilir,itiraf-
çıya yeni kimlik olabilir.
Geçmişte bu yöntemler
kuDambıuş. Şimdi de kıü-
lanılacak" açıklamasını
yaptı.
Adalet Bakanı Cemil
Çiçek ise yasada estetik
ameliyat gibi bir konu-
nun yer almadığını savu-
narak, "Fttm setlerinear-
tist mi vereceğiz. Alakası
yok" dedi. "Yaknunıkay-
betmiş bir insan olarak bu
konuda çok duyarhve has-
sas oiduğunu" söyleyen
Çiçek, Topluma Kazan-
dırma Yasası'mn Bakan-
lar Kurulu'nda pazartesi
günü imzaya açılabilece-
ğını kaydetti.
EBRU TOKTAR
ANKARA - "Töpluma
Kazandırma Yasası"na
hazırlık için Dışişleri Ba-
kanlığı'nda bir toplantı
yapıldı. Sağlık Bakanı
Recep Akdağ'ın da ka-
tıldığı toplantıda, üye ol-
duklan örgütleri çöker-
tecek bilgi verecek terö-
ristlere "estetikameliyat-
la yeni yüz" başta olmak
üzere tamnabilecek ola-
naklar ele alındı. Bu ko-
nulann, yasa sonrası çı-
kanlacak yönetmelikle
ayrıntılandırılması ile
Adalet, Içişleri ve Sağ-
lık bakanhklannda tek-
nik komiteler oluşfurul-
ması öngörüldü. Içişleri
Bakanı Abdülkadir Ak-
su, "trirafçııun can gü-
venu'ğini sağJamak için
estetik ameüvattan yeni
kiınliğe kadar her türiü
olanak tanıyacagız. Bu-
nu yönetmelikledüzenJe-
yeceğiz" dedi. Adalet Ba-
Bakan Aksu yasa hakkında bilgi verdi
Annelerle çocukları
kucaklaşüracağız
Istanbul Haber Servisi -
Içişleri Bakanı Abdülka-
dir Aksu, "Topluma Ka-
zandırma Yasası" ile an-
nelerle çocuklan, bir daha
hiç aynlmamak üzere ku-
caklaştırmak istediklerini,
yasanın temel amacırun te-
rör örgütü üyelerinin top-
luma yeniden kazandınl-
ması olduğunu söyledi.
Bulgaristan'a hareket et-
meden önce, Atatürk Ha-
\
r
ahmanı'ndabirbasıntop-
lantısı düzenleyen Aksu,
yasada kabaca iki yol oluş-
turulduğunu belirtti. Ak-
su, "ffiraciyol,terörörgü-
tü üyesi ouna suçu dışında
başkabir suça kanşmanuş
veteslim olanlariçindir.Bu
kişilericinşartınuz,\asadan
yararianmakistediğini be-
Brtmesidir. Bu durumdaki
gençlerimizecezaverüme-
yecektir*" dedi.
tkinci seçeneğin de ör-
gütlerde eylemlere adlan
kanşmış olanlar için ha-
zırlandığını anlatan Aksu,
bu seçenekten yararlan-
mak isteyenlerin mutlaka
bilgi \ermesinin istenece-
ğini belirtti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalisiar@cumhuriyet.com.tr
Bu sözler bir hukuk adamına ait.
Istanbul 2. Ağır Ceza Mahkeme-
si'nde yargılanan Sedat Bucak için
Cumhuriyet Savcısı Orhan Erbay
bunlan belirtiyor. Mahkeme de Bu-
cak'ı aklıyor.
Susurluk kazası sırasında ortaya
çıkan bilgileri, belgeleri herhalde
unutmadık. "Terörle mücadeleyi
temsil eden" Sedat Bucak'ın ara-
basından çıkanlar, arabanın içinde
bulunan insanlar, bir dönemin sim-
gesi gibiydi.
Savcı Erbay, Bucak'ın aklanma-
sını isterken "llişkilerini Cumhur-
başkanı ve diğer devlet yetkilileri-
nin talimatlan doğrultusunda ger-
çekleştirmiştir" diyor. Sonunda mah-
keme heyeti de Sedat Bucak'ın be-
raatına karar veriyor.
Aynı günlerde Yargıtay, işkence-
ci polislerin işkence suçlarını sabit
görüyor, ancak görevleri gereği böy-
le bir iş yaptıkları için cezalarını er-
teliyordu. Türkiye'de birçok işken-
ce davası, mahkemelerin tozlu raf-
lan içinde yok olup girti.
'Bucak, Terörle Mücadeleyi Temsil Ediyor'
Buna benzer o kadar çok mah-
keme kararı bulabiliriz ki. Ote yan-
dan sırf duvara yazı yazdığı için,
evinde veya cebinde küçük bir kâ-
ğıt parçası çıktığı için 15-20 yıl ce-
za alıp, cezaevleri operasyonların-
da yaşamını yitiren gençler tanıyo-
rum. Sedat Bucak'ın beraatını iste-
yen savcılaria, gençlere 15-20 yıl is-
teyen savcılar, bu ülkenin savcıla-
rı. Bu ülkenin hukukunu uygulayıp
temsil ediyorlar.
• • •
Sedat Bucak'ın beraatını isteyen
savcı, Bucak'ı savunurken esas
hakkındaki görüşünde şunlan be-
lirtmeyi de ihmal etmiyor: "Sanık,
(Sedat Bucak) Mehmet Özbay tak-
ma adıyla bilinen Abdullah Çatiı ile
emniyet müdüründen daha üst dü-
zeyde yetkililerin bulunduğu birye-
mekte işadamı olarak tanıştırıldı-
ğını söylüyor." 7 kişiyi öldürmekten
aranan bir kişi, emniyet müdürün-
den daha üst düzeyde kişilerle ar-
kadaşlık ediyor. Savcı Erbay bu iliş-
kilere bakarak Bucak'ın masum ol-
duğuna hükmediyor.
Türkiye, ne yazık ki çok uzun yıl-
lardır böyle bir anlayış tarafından
yönetiliyor.
Hukuka, güvenlik güçlerine bu
anlayış yön veriyor. "Devletin beka-
sı için her türiü yola başvurulur"
anlayışı, yıllarca bu ülkeye egemen
oldu.
Sedat Bucak, aklanabilir ya da
cezalandırılabilir. Tek başına Sedat
Bucak'ın yargılanıp mahkûm edil-
mesi de çok önemli sayılmayabilir.
Burada tartjşılması gereken, yargı-
nın hukuksuzluk karşısındaki tutu-
mu. Bir hukuk insanı, soruna siya-
setçilerin bir dönem benimsediği
"Haydi ne yaparsanız yapın " man-
tığıyla bakabilir mi? Ceza Kanu-
nu'nu, diğer kanunlan değiştirebi-
liriz, bunlar uygulamaya dökülme-
dikçe çok da anlam ifade etmiyor.
Fakat, devletin savunulması konu-
sunda idareden yargıya kadar her
alana sinmiş anlayış değişmedikçe
çok da mesafe alınamaz.
Susurluk'ta ortaya ç/kan tablo
şuydu: "Terörle mücadele ediyoruz.
Bunun için her türiü yolu kullanınz.
Adam öldürmekten uyuşturucu ka-
çakçılığına kadarheryol mubahtır.
Bu arada kendi çıkaıiarımızı da bu
işin içine dahil ederiz," Bunun bu
ülkeye çok pahalıya mal olduğunu
yaşayarak gördük.
• • •
Şimdi neredeyiz? Bu anlayışı aşa-
bildik mi? Türkiye, devlet içindeki
çeteleşme ile hesaplaşabildi mi?
Bu hesaplaşmanın yalnızca o eylem-
ler için değil, gelecek için de çok
önem taşıdığını biliyoruz. Çünkü o
yapılanları meşru kabul edersek,
yann daha beterini yapacak olanı da
hoş görmeye başlanz.
Türkiye'yi AB'ye almak istiyorlar
mı, istemiyorlar mı tartışmasını bir
yana bırakıp dönüp kendimize ba-
kahm. Yolsuzluklar, sokakta polis
dayağı, karakolda işkence sürüyor.
Bu konuda hemen her gün önü-
müze yeni bir bilgi, yeni bir belge
geliyor.
O zaman, düşünelim: Bu kara
tabloyu nasıl tersine çevirebiliriz?
Türkiye hâlâ özürlü bir demokratik
sistemle yönetiliyor. Kanunlardeğiş-
tiriliyor, ama 1982 Anayasası hâlâ
yürürlükte. Devlet Güvenlik Mah-
kemeleri çalışmaya devam ediyor.
Mahkeme kararlarıyla kitaplar ya-
kılıp, kitaplar imha ediliyor. Sokak-
lardan insanlar kaçınlıp tecavüze
uğruyorlar.
Savcının Sedat Bucak'a ilişkin
mütalaasının ramamını elde edip
okumak istiyorum. Onu beraat et-
tiren anlayışı gerçekten kavramaya
çalışıyorum. Belki de ben yanılıyo-
rum. Devlet böyle idare edilmeli.
Biz hayal âleminde yaşıyoruz ola-
biliriz.