Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 HAZİRAN 2003 CUM/ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edırne KocaeJı Çanakkale Izmır Manisa Aydın Denızli B B B B B B B Y 28 30 26 29 30 32 33 32 Sinop B 26 Adana B 32 Samsun B 27 Mersın B 29 Trabzon B 25 Diyarbakır B 36 Giresun B 25 Şanlıurfa B 37 B 33Ankara Y 29 Mardin Eskişehir B 28 Siirt Konya B 34 B 30 Hakkâri B 29 Sıvas Y 25 Van B 27 Zonguldak B 24 Antalya B 34 Kars Yurdun guneybatı ve kuzey kesımlen parçalı bulutlu, Gu- ney Ege'nın ıç kesımlen, gd- ler yoresı, Iç Anadolu'nun kuzeydogusu, Orta ve Dogu Karadenız'ın ıç kesımtefi ıle Doğu Anadolunun kuzeyı sağanak ve gokgurultulu sa- ğanak yağışlı, dığer yerfer az bulutlu ve açık geçecek Ha- va sıcakkğı >ç ve dogu kesım- lerde bıraz artacak. Diğer y- erierde onemlı tw değıştklık olmaacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y B B B B Y 2Ü 18 20 23 19 20 25 23 Münih Y 25 Zürih Berhn Budapeşte Madrıd Viyana Bejgrad Sofya Roma Atina Y B B Y B B B Y 22 29 34 26 31 25 31 31 Y 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflıs Kahıre Y Y Y Y B Y Y A 20 33 19 29 25 26 18 36 B 34 Açık > Yağmuriu \A££Ş? Kariı Sulu kar G U N C E L CÜVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada müsteşarıyla VVashington kapılarında "Gül'ü ça- ğınn"diyeterdöküyoruz. Grossman "Türk Dışiş- leri Bakanı'nın Amerika'yt ziyaret edebileceğini" söylüyor. Bu açıklama ABD'den gelen resrrıi bir çağrı da değil. Ankara'da bayram havası. Kimilerinin eteklerin- deki ABD markalı ziller şen şakrak sesler yayıyor. Oysa ABD, Gül'ün ziyaretine "kerhen" istekli. VVashington yönetimi, bakanı değil, dışişleri müsteşannı yeğledi. önce ABD'nin Ortadoğu po- litikalarına koşut; "mutabakat", sonra -adetafor- malite gereği- bakan dedi. Türkiye aşağılanmayı sineye çekti. • • • Grossman'ın söylemleri arasında üzerinde du- rulmayan bir cümle var: "Türkiye HeABD, bölge- de aynı 'vizyonu' paylaşıyor" diyor, "Vızyon" nasıl bir "vizyon"! Türkiye, ABD'nin Iran'la ilgili politik veya askeri yaptırımlarına or- tak olmayı kabullendi anlamına mı geliyor? Çok bilinmeyenli bir denklem. MüsteşarUğurZiyal'in, elveda Kerkük-Musul, elveda Türkmen politikaları, "ArtıkKuzey Irakyok, Irak var" dediği güne rastlıyor Grossman'ın "viz- yon" tanımlaması... Türkiye, "VVashington vizyonunu" paylaştığına göre RTE; bir müsteşar-bürokrat aracılığıyla AB- D'ye Iran ve Suriye politikalarında "mutabakat" bildirmiş olmalı... Bir başka dikkat çekici ifadesi daha var Gross- man'ın. Ziyal'in ziyaretini "başanlı ve geleceğe dönük" diye niteliyor. Bu ifade hükümetin "ben ettim sen eyleme" si- yasetinin VVashington'da kabul gördüğünü ka- nıtlıyor. • • • ABD'nin, bir milyar hibe karşılığı 8.5 milyar do- larlık krediyi serbest bırakabilmesi için, basit bir koşulu var. Amerikan Hazinesi 5. gözden geçir- menin sonuçland/rılmasını bekliyormuş. Beklesin efendim, ulusal irade hükümeti iş başında! Ama gerçek de iş başında: Ziyal, ABD'de bir milyarcığın önünde engel olmadığını söyleyedur- sun, Amerika dolarcıkları IMF ver derse verecek, yoksa?.. Avucunu yala Türkiye. IMF-Türkiye ilişkileri ne âlemde? RTE'ye göre işlertıkmnda. O kadartıkırında ki (Yaradan'a kur- ban olsunlar) vaat torbasından çıkanp savurdu- ğu son nameye göre, programın bittiği tarih, 2004'te IMF kapı dışan! Benzetmek gibi olrnasın; birdeli kuyuya birtaş atar, kırk akıllı bir araya gelse çıkaramazmış. O he- sap. Günlerdir IMF'yi otarihte kapı dışarı edebi- lir miyiz edemez miyiz sorusuna yanıt arayan eko- nomi allameleri arasında bir tartışmadır gidiyor. Türkiye'nin 2004 sonundan itibaren yoluna IM- F'siz nasıl devam edeceğini sözün, savın sahibi tartışmayı başlatan RTE'ye soran olmadı. örneğin 2004 ve 2005 yıllarında IMF'ye yılda 9.5 milyar dolar borcu IMF'nin yardımıyla yeni dış krediler bulmadan nasıl ödeyeceğimiz sorulma- dı. örneğin RTE'den, IMF'nin 12 Haziran'da ver- mesi beklenen krediyi ertelemesindeki nedenle- ri açıklaması istenmedi. Hükümetin kimi taahhütleri yerine getirmeme- si nedeniyle 5. gözden geçirmenin temmuza sarktığını içeren açıklamadan özenle kaçınıldı. Bütün bunlar, stratejik ortağımızla ilişkilerimizin küçük bir bilançosu. Ozveri dediğimiz şu olsa gerek: Dostluk uğruna ver diyor. Veriyoruz, vereceğiz! SÖYLEŞİ ATTİÛİLHAN "... 'İmtiyazsız Sınıfsız' Derken..." U BaştarafıArka Sayfada Cumhuriyet, halkçı/devletçi bir ekonomiye oturtulamaz; milliyetçi, yâni 'ulusal' ve anti/Em- peryalist bir savunma ve kültür kalkınmasına yönlendirilemezse, 'sınıflann netleşmesı" kaçınıl- mazdır, hele bütün bunlar, bir dünya savaşı kon- jonktürü içinde, yaşanıyorsa!.. Bu takdirde, Cumhuriyet elbette demokrasiye dönüşe- cekti; bu da 'hâkimiyet'in kayıtsız şartsız mil- lete ait olması; 'iktidar'ınsa, özgür seçimler- le halk tarafından, çeşitli sosyal sınıflann çı- karlarını savunan partiler arasından, en uy- gun görülene verilmesi demekti. Klâsik Şema- ya uygun gelişmiş Batı'lı toplumlarda, 'demok- rasi' öyle yürümüyor mu? Muhafazakâr, Liberal, Demokrat partiler; tüccar/sanayici sermaye çev- relerinin (Burjuvazi); Sosyaldemokrat, Sosyalist, Komünist partiler de işçi, köylü, emekçi çevre- lerinin (Proletarya) çıkarlarını savunurlar; seçimin sonuçlarına göre, iktidar olur, ya da muhalefeti oluştururlar. Başka türlü söylersek, Demokrasi, işçinin köylünün sınrfsal siyaset yapmaması değil, tam tersine, yapmasıdır; bu da, Gâzi'nin de- yimiyle, 'gayet tabii'dir. $lmdl tam neredeylz? Peki, tabii olmayan ne? Yarım yüzyıldır, şu bi- zim yaşadığımız! Demokrasicilik oynayan biryurtta, Sermaye Gücü'nün; işçi_kuruluşları- na, köylü kuruluşlarına, kısacası Üretim Gü- cü'ne 'sınıfsal' siyaseti, yâni örgütlenip iktidara gelmeyi yasaklaması, dahası, 'ecnebisermaye' ile özdeşleşip, 'ulusallığını 'yitirdiği için 'demok- rasi'n'ın 'klâsik' dengesini de bozmasıdır. Çünkü ne oluyor, Burjuvazi 'kompradorlaşıyor'; 'ulu- sal' kalmış kesiminin, yâni 'ulusal' tüccar ve sanayicinin de, 'ulusal' işçi sınıfı ve köylülük- le -aynen Müdafaa-i Hukukdöneminde oldu- ğu gibi- Savunma, Ekonomi ve Kültür'de (Eğitim/Öğretim) Misâk-ı Millfye dönmesi; ağırlığını anti/Emperyalist direnişe yığması gerekiyor ve -başka bir deyişle- siyasetin 'sı- nıfsallığının, ulusallaşması' gerçekleşiyor; Şimdi işte tam oradayız! Molla gözünü Alevi'ye dikti • Baştarafı 1. Sayfada Veli Derneği, tstanbul'daki Kar- tal ve Gazi Cemevi yöneticileri bu daveti kabul edip tran'a gitti- ler. Iran 'ın Ankara Büyükelçili- ği Kültür Ataşeliği ile Hüseyin Gazi Dergâhı arasında yürütülen diyalog sonrası Gülağ Öz aracı- lığıyla aralannda Karacaahmet Sultan Denıeği, Şahkulu Sultan Vakfı, yazar Cemal Şener ve Hacıbektaş Veli Derneği. Ok- meydam, Sangazı, Kartal ve Ga- zi cemevleri yöneticilerine fran'daki Alevilerce kutsal sayı- lan Erdebil, Meşhed ve Tebriz gı- bı bölgeleri kapsayan birgezi da- veti ıletıldi. Davete gideceklerin Türkiye- Iran sınınna kadar yol masrafla- nnın kendileri tarafindan, sınır- dan sonra ise Iran yönetimi tara- fından karşılanacağı sözü veril- di. Karacaahmet Sultan Derne- ği, Şahkulu Sultan Vakfı ve ya- zar Cemal Şener tarafından da- vet kınanarak reddedilince diğer örgütler de buna uydular. Ancak Hüseyin Gazi Derne- ğı'nden Cuma Kanıan. Gülağ Öz, Eskişehir Hacıbektaş Der- neği Başkanı İrfan Çetinkaya. Kartal Cemevi Derneği Başkanı Mehmet Boy, Kartal Cemevi dedesi Mehmet Özdurmaz, Gazi Hacıbektaş Derneği Baş- kanı Hıdır Elmas daveti kabul ederek Iran'a gittiler. Heyet tran'daki gezisini hâlâ sürdürüyor. 'Bırakın biz Şiileştirelim' Iran tslam Cumhuriyeti yöneti- minin, Türkiye'deki Alevilerle iliş- ki kurma çabası eskilere dayanıyor. 1977 yılında tslam devriminin ger- çekleşmesinden sonra dönemin Di- yanet Işleri Başkanı Prof. Dr. Sü- leymanAteş'in Iran'a yaptığı ziya- rette Ayetullah Şeriatmedari'nin söylediği "SizAlevileri Sünnileş- tiremiyorsunuz bari bırakın biz Şiileştirelim" sözleri tran yöneti- minin gizli niyetlerinin dışa vuru- muydu. Ayetullah Şeriatmedari'nin sözlerini eyleme geçirme çabalan 80'li yıllann ortalanna rastlıyor. Birçok bölgede misyonerlik çaba- sı yürüten Iran, AleviJer arasında taraftartoplayamadı. Alevidernek ve vakıflannı ziyaret ederek hedi- yeler bırakan Istanbul Konsoloslu- ğu, Alevi örgütlerinin temsilcileri tarafindan sert bir dille eleştirilip hediyeleri iade edilince başka biry- ol izleyip bu kez Fermani AJ- tun'un kurduğu EhJibeyt Vakfi'na sızma girişiminde bulundular. Tür- kiye'deki Şiilerin lideri Şeyh Sela- hattin Özgünduz'ü kullanarak Fermani AJtun'la ilişki kurduJar. Ancak EhJibeytVakfi Alevilertara- findan dışlanıncayeniden Alevi ör- gütlerine yöneldiler. Arap şeyhlere köy senediyle arazi satışı LEVTNT GENCELLt BURSA - Uludağ köylerindeki tarikat villalannın yıkınunı engelle- mek için Osmangazi Belediyesi mücavir alanıru daraltan Bayındır- lık Bakanlığı'nın intikam operasyo- nuna tepkiler büyürken bazı köyler- de, besmele ile başlayan ve Anıtka- birresminin bulunduğu damga pul- lannın yapıştınldığı köy senetleny- le Arap şeyhlerine arazi satışlannın yapıldığı ortaya çıktı. Bursa Garnizon ve Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Le- vent Ersöz, şeriatçılann ölümle teh- dit ettiği Osmangazi Beledıye Baş- kanı Hilmi Şensoy'a destek ziyare- tinde buiundu. Bursa'dakı demokra- tik kitle örgütleriyle meslek odala- n, AKP hükümetinın sınırlan daral- tarak tarikat villalanyla kaçak yapı- lan yıkımdan kurtarmaya yönelik "intikam operasyonu"na büyük tepki gösteriyor. Bursa Barosu'ndan yapılan açıklamada, "Bavındırlık Bakanlığı'nın hukuk yerine oy kaygısıyla verdiği siyasi karan protesto ediyor, yeni Sultanbeyli- ler yaratılmasına seyirci kalma- yacağımızı, mücadelemizi sürdü- receğimizi duyuruyoruz" denildi. ADD Bursa Şubesı Başkanı Lütfü f t Ozelleştirme karşıb insan zmciri Maltepe'deki TEKEL kompleksinde çalışan işçiler, kurumun özelleştirilmesini protesto etmek amacıyla kompleksin çevre- sinde el ele tutuşarak insan zinciri oluşturdu. TEKEL'in ana giriş kapısı Ue sahiJ tarafındaki kapısından öğle saatlerinde çı- kan yaklaşık 1200 işçi, el ele tutuştu. "TEKEL ulusal varlığı- mızdır, özelleştirilemez", "Toprağımız, tütünümüz, ekmeği- miz için el ele" yazılı dövizler taşıyan işçiler, çeşitli sloganlar attılar. Zincirin oluşturulmasından sonra işçiler,TEKEL'in sa- hil kapısında toplanarak işyerlerine döndüler. (Fotoğraf: AA) Kırayoğlu da alınan kararda, Milli Görüş'ün önde gelen isimlerinin et- kin rol oynadığmı, Milli Gençlik Vakfi üyesi AKP üyeleriyle SP yö- neticilerinin Bayındırhk ve Iskân Bakanlığı'na baskı yaptıklannı öğ- rendiklerini açıkladı. Kırayoğlu, "AKP'li Bayındırhk Bakanhfı l ludağ'ın yamaçlanndaki köyle- ri Osmangazi Belediyesi'nin mü- cavir alanından çıkararak şeri- atın mücavir alanına dahil etmiş- tir" dedi. CHP Osmangazi Ilçe Başkanı Ahmet Memişoğullan da düzenlediği basın toplantısmda, "AKP tarikatlara destek içinde çirkin siyaset yapıyor. Kaçaklan koruyor" diye konuştu. Eski Dev- let Bakanı ve Başbakan Yardımcısı AKP Bursa Mılletvekili Ertuğrul Yalçınba.vir ise DSP'li Belediye Başkanı Şensoy'a destek ziyaretin- de buiundu. Orgeneral Yalman bilgi aldı Bu arada Bursa'daki askeri birlik- leri ziyaret eden Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yal- man'ın son gelişmelerle ilgili bil- gilendirildiği de ögrenildi. Süley- maniye, Hüseyinalan, Gökçeören gibi önemli köyleri mesken tutan yabancı uyruklulann "köy senetle- ri" ile büyük oranda arazi kapattık- lan soruşturma dosyalannda orta- ya çıktı. Dosyalar içindeki belge- lerden biri, Süleyman Sözsavdıran vârislerinin Kuveytli Abdüiaziz Al- faris'e verdiği, "BismiJlahirrah- manirrahim. Gayrimenkul Satış Senedi" başlığını taşıyor. Metin Sözsavdıran ve Tahir Sözsavdı- ran'ınTürkiye Cumhuriyeti Devle- ti Damga Pulu'nun üzerine imza atarak belgeyi resmileştirdikleri ve satışı 50 milyar liraya gerçekleştir- dikleri göriilüyor. Yetkililer, köy se- netlerinin çok sayıda olduğunu. Su- udi Arabistan 'dan gelenlerin bölge- de terör estirdiklerini açıklıyor. Diyanet îşleri'nde kılıçlar çekildi EBRÜTOKTAR ANKARA - Mehmet Nuri Yılmaz'ın Diyanet Işleri Başkanlığı'ndan is- tifasuıın ardmdan kurum- da hesaplaşma başladı. Mehmet Nuri Yılmaz'ın prenslerinden olan Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Yusuf Kalkan ile Hac Da- iresi Başkanı Harun Öz- demirci'nin yurtdışma 5 bin dolar maaşla dini mü- şavir olarak atanmasına ilişkin kararnameler, Baş- bakan Tayyip Erdoğan'a takıldı. Erdoğan, Diya- net'ten kendisine gönderi- len 9 karamameyi imza- larken, Kalkan ve Özde- mirci'ye geçit vermedi. Diyanet Işleri Başkanlı- ğı'nda eski başkan Yılmaz ekibiyle yeni bakan Meh- met Aydın arasında kılıç- lar çekilmeye başlandı. Ancak AKP'nin gözden çıkardığı bazı kadrolara. eski başkan Mehmet Nuri Yılmaz da "istifasının ar- dından kendisine vefalı davranmadıkları" dü- şüncesiyle sahip çıkmadı. Savaş belirginleşti Diyanet'teki savaş, kuru- mun başına Ali Bardak- çı'nın atanmasının ardın- dan daha da belirginlik ka- zandı. Bardakçı'nın atan- masıyla uzun süredir bek- letilen atama kararnamele- ri, Başbakan Erdoğan'a gönderilmeye başlandı. Er- doğan; Dıyanet'in kendisi- ne gönderdiği 9 karama- meyi imzalarken, Dış Iliş- Tatilcilerin %10'u reklamla, %90'ı tavsiye ile kendi otellerini bulurlar.. Restorant & Havıu Ağaçlann Bikhğıntlan (Jenız göruntnsunu çekemedık Gelın göriin C lub Onent, Anök Çağın adalet. sağlık ve banş ıçın buluşma merKezı olan Oren'de denıze "sıfır" bınbır yıidızlı bir tatıl köyudur Homeros'un doğum yen "Işıklar Sahılrnde, Dunyanın atmosfennde oksııen oranı en yuksek ıkı noMasmdan bıri olan Edremrt Korfezı'nde. Zeytın Rıvıerası'ndadır Club Onenfte, Ege srtılınde yapılmış 62 dubleks yapının her daıresı 2-4 veya 4-6 kışılık aıleler ıçın tasarlanmış, ıçlennde duş/WC ve telefon olan odalardan oluşur Tum kapılar dev bir botanık bahçestne açılır Bahçe bıter. ıncecik kumlu plaı başlar. Ozurluler ve engellıler ıçın tumuyle öuzayak, vejetaryenler ve dıaöetık/er ıçın sorunsuz tatıl Gunluk doktor vızrti. 14 Hazıran - 04 Temmın 2003 Klfi bafi YP 36.000.000 TL, 0-12 yaş ücretslz, (3.)-4.-S.-6. kifiler, 18.000.000TL Club Orient Holiday Resort, Ören^Burhani>e Tel: 0.266.416 53 54 - 416 34 45 • Fax: 0.266.416 40 26 AntllLÇagın Konvenhısu Ören'de yer alan Club Orleırt. uluslararası sanatcılann. arfceologların »e ceYrecllerln güflümüzdekt Bulusma MerKezldlr. WTVW club-onent.com kiler Dairesi Başkanı Yu- suf Kalkan ıle Hac Dairesi Başkanı Haluk Özdemir- ci'nin yurtdışına dini mü- şavir olarak atanmasına ilişkin kararnameiere ise şu ana kadar onay vermedi. Erdoğan'ın geçit vermedi- ği Yusuf Kalkan ve Haluk Ozdemirci'nin, Mehmet Nuri Yılmaz'ın başkanlığı döneminde kurumun prensleri olduğu öğrenildi. Ancak gelişen olaylar, Di- yanet'teki hesaplaşma sü- recinin oldukça çetrefüli bir sürece girdiğini de orta- ya koydu. Bakanla yakınlaşma Mehmet Nuri Yılmaz. kurumdan istifa etmesin- den sonra kendisine vefalı davranmadığınt. Bakan MehmetAydın 'la yakınlaş- ma çabasına girdiğini dü- şündüğü Yusuf Kalkan'a karşı mesafeli birtutum iz- ledi. Mehmet Nuri Yıl- maz'ın uzun süre danış- manlığım yapan Necati Bi- Uci, çıkardığı "Çığlık" ad- lı internet gazetesinde, ba- kan MehmetAydın 'a Yusuf Kalkan'ı kastederek soru- lar yöneltti. Bilıci. "Bir daire başkanınızın özel amaçlarla sık sık yurtdı- şına çıktığı, Almanya ge- zinizde size gayriresmi olarak refakat ettiği, bu gidiş dönüş biletlerini Al- manya'daki DİTfB (Di- yanet'in dernekleri) şu- beierinden temin ettiği öne sürülmektedir? Bu konuda soruşturma aç- mayı düşünüyor musu- nuz" sorusunun yanıtlan- masını istedi. Biletler dernekten Cumhuriyet 'in sorula- nnı yanıtlayan Bilici, Kal- kan'ı kastettiğini doğrula- yarak "tkide bir Alman- ya'ya gidiyor, özel amaç- lı. Gidiş biletlerini de Frankfurt DtTİB'den karşılıyor. Bu, görevi kö- tüye kullanmaktır" dedi. Bilici, Hollanda'ya dini müşavir olmak isteyen Kalkan'ın Dış ilişkiler Da- ire Başkanı ohnasına işaret ederek "Kendi yaptığı sı- navı kazanmış yani!" gö- rüşünü de dile getirdi. Suçlamalara hedef olan Yusuf Kalkan ise sınavlan Gazi Üniversitesi Filoloji Bölümü öğretim üyelerinin yaptığını belirterek iddi- amn asılsız olduğunu sa- \Tindu. Kalkan, kararna- mesinin Erdoğan tarafın- dan imzalanmadığını da yalanlayarak "Öyle bir şey yok. Her şey prosedürüne uygun gidiyor. Bu hafta içinde kararname çıkabi- ür" dedı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada konuları da gündemde. Adı bile ürkütmeye yeten "/nsa/7/caça/fç///^ı"konusundaTürkiye ile Yunanis- tan kaderdaş. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın geçen hafta açıkladığı rapora göre iki ülke de önemli bir geçiş köprüsü. İki ülke de gerekli önlemleri alma- makla suçlanıyor. ABD, bu tür ülkelere 90 gün gi- bi kısa süre tanıdı. Eğer bu zaman dilimi içinde tat- min edici adımlar atılmadığını düşünürse, kötü şeyler düşünecek! Yaptırımlar için gerekirse IMF, Dünya Bankası gibi Amerikan büroları da devre- ye girecek! Terorizmle mücadelede AB'nin ABD tezlerine ne kadar ayak uyduracağı önemli. ABD'nin bakışı kaba ve net: Bir ülke ya benden yanadır ya teröristten! Hani Anadolu'da kara sevdaya ilişkin bir söz var- dır: Ya benimsin ya kara toprağın! ABD'nin dünya banşına olan aşkı buna benziyor! Türkiye, terörden çok çekmiş bir ülke olarak bilgi- belgeye dayalı bir özgüvenle zirvede etkin olabilir a- ma, 'uyum' bu konulara uğramıyoıi Hazır AB zirvesi Yunanistan'da yapılıyorken anımsatmadan geçeme- yeceğiz; Yunaniştan çok değil 4 yıl önce terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ı "olağanüstü ilgiye değer" ki- şi olarak ağırladı, gezdirdi, dolaştırdı. Kenya Büyükel- çiliği 'nde konuk etti. Türkiye, ABD'nin yardımıyla ora- dan çıkanp getirdi. 15 yıl terörün soluğunu ensesinde hisseden bir ül- ke olarak Türkiye'nin "suçüsfü"yapması, Yunanistan'ı en azından uluslararası alanda teşhir etmesi gerekir- di. Yunaniştan bizden daha baskın çıkıp, yeni duru- ma göre rol aldı ve "banş" şarkılarını seslendirmeye başladı. Şımdi Türkiye, Yunanistan'dan terorizmle nasıl mü- cadele edilmesi gerektıği konusunda öğütler alırsa şaşmamak gerekir! 5 dönemeçli yol! Selanık zirvesi, Türkiye ile Yunanistan'ın Ege üze- rindeki anlaşmazlıklannın yönü krize dönük birsüreç izlediği günlerde yapılıyor. Yunaniştan, ne yapması gerektiğini bilen bir ülke olarak kendini hazırlıyor. AKP hükümeti de ne yapmaması gerektiğini bilen bir hü- kümet olarak olayların üzerine gerekli örtüyü seriyor. Yunanistan'ın seyir defteri şu: 1- Kıbns'tan sonra Ege'yi de AB zeminine çekti. Şimdi bu zeminı güçlendırme hazırlıklan yapıyor. 2- Bunu güçlendirmenin en kestirme yolu, Kıbrıs'ta da olduğu gibi Türkiye'nin uzlaşmaz taraf ilan edile- rek sık sık uluslararası kurallan çiğnediğini iddia et- mek. 3- Iddialan keskin biçimde değil de usul usul, Tür- kiye'yi de çok ürkütmeden AB dosyalarına yerleştir- mek. 4- Dosya kabarınca AB katına çıkıp "Eeyeterartık. Birüyeniz smırdışı komşudan dertli, işte belgeleri, ni- ye çözmüyorsunuz" demek. 5- AB'nin Türkıye'ye, AB üyeliğı havucu uzatıp Ege sopası indirmesını sağlamak. Yunaniştan 3. şıkta! Yunaniştan Büyükelçisi Christides hafta içi gaze- tecilerlesohbetinde, "Son6ayda TürkSilahlı Kuvvet- leh'nin Ege'deki ihlalleri adeta patladı. Kriz iki tarafın da yaranna olmaz" dedi. Buna hükümetten hiç tepki gelmedi. Ege'deki Yu- naniştan iddialarının haksız olduğunu yazmak da ar- tık AB düşmanlığı! Türkiye, "Olaylan abartmayın. Pi- reyi deveyapmayın" diyedursun, Yunanistan Selanik zirvesinin Türkiye bölümüne "Ege sorununu" dasok- mayı hedeflıyor. Bunu başarırsa, Kopenhag şarkıla- rıyla dans eden Türkiye'ye 2004 başından itibaren şu söylenecek: - Arkadaş, sen Kopenhag kriterleri konusunda çok iyisin de, bundan önce Atına kriterlen var. önce bu- rada ilerleme kaydetmelisin! Bize de hükümete bir slogan armağan etmek dü- şecek: 'Ege'menlik kayıtsız şartsız AB'nindir!' [email protected] AKP'ümilletvekilleri hakkındafezleke ECEVİT KIL1Ç fstanbul Haber Ser- visi - Istanbul ve Eyüp Cumhuriyet Başsavcılı- ğı, Albayraklar ve tG- DAŞ davalarında yolsuz- lukla suçlanan ve TB- MM Başkanvekili Nev- zat Pakdil'in de arala- nnda bulunduğu 7 mil- lervekilinin dokunul- mazlığının kaldınlması için fezleke hazırladı. Eyüp Cumhuriyet Sav- cısı Ali thsan Demirel. IGDAŞ, Halk Ekmek ve Peyzaj AŞ'mn eski yöne- tim kurulu üyelerinden oluşan ve aralannda AKP'nin Devlet Su Işle- ri Müdürlüğü'ne atadığı Veysel Eroğlu'nun da aralannda bulunduğu 22 sanık hakkında geçen hafta dava açtı İddiana- mede, 22 sanığın eğitim amacıyla ABD'ye gittik- lerinde, tüm masraflan- nın davet eden firma tara- fından ödenmesine karşuı 893 milyon ile 1 milyar 217 milyar lira arasında harcırah aldıklan ifade edildi. Bu paralan zim- metlerine geçirmekle suçlanan 22 sanığın 12'şer yıla kadar hapisle- ri istendi. Savcı Demirel, TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil ve AKP milletvekili Adem Baş- türk'ü de zimmetlerine para geçirmekJe suçladı. Belediye şirketlerine ait kamu kaynakJannı hak etmedikleri halde harcı- rah adı altında zimmetle- rine geçirdikleri iddia edilen Pakdil ve Baştürk hakkmda, dokunuknaz- lıklan nedeniyle herhan- gi bir işlem yapılamadı. Bunun üzerine Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı, Pakdil ve Baştürk'ün do* kunulmazhğının kaldınl- ması üzerine fezleke ha- zırladı. Başsavcılık, fez- lekeyi TBMM'ye ulaştır- ması içinAdalet Bakanlı- ğı'na gönderdi. Istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da Erdoğan döneminde Istanbul Bü- yükşehir Belediyesi'ne verilen ihalelerdeki yol- suzluklarla ilgili davada samk olarak yer alan an- cak dolcunulmazhkjan nedeniyle yargılanama- yan AKP'li milletvekile- ri Mustafa Açıkabn, td- ris Naim Şahin, Musta- fa Ilıcalı, Zülfü Demir- bağ ve Selami Uzun hak- kında Meclis'e fezleke gönderdi. Fezlekede bu milletvekillerinin yargıla- nabilmeleri için dokunul- mazlıklanmn kaldınlma- sı gerektiği ifade edildi.