14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 HAZİRAN 2003 CUMA CUMHURİYET SAYFA J j j J v U İ ı \_F1VJJ. ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 Arçelik havlu satıyor • İSTANBUL(AA)- Arçelik bayileri havlu ve tişört de satıyor. Arçelik iirünlerinin reklam filmlerinde "Bekçi S ı m " tiplemesini canlandıran Şafak Sezer ile birlikte rol alan robot Ç*elik'in resimlerinin yer aldığı plaj havlusu, tişört, puzzle ve porselen bardaklar Arçelik mağazalarının vitrinlerinde satılmak üzere yerlerini aldılar. Garanti'den KOBhere kredi • ESKÎŞEHtR(AA)- Garanti Bankası ile Eskişehir Ticaret Odası (ETO) arasında, KOBt'lere 24 ay vadeli düşük faizli kredi imkânı veren anlaşma imzalandı. Başlatılan projeyle ETO üyeleri 24 aya kadar vadeli 2 ile 50 milyar lira tutannda kredi kullanabilecek. Özelleştirmede yanlısı çok • İZMİT(AA)- Izmit'teki bir kamuoyu araştırma şirketince il genelinde yapılan "KÎT'lerin Özelleştirilmesi Yaklaşımlan" konulu araştırmada, halkın yüzde 67.4'ünün, KÎT'lerin özelleştirilmesinden yana olduğu belirlendi. Araştırmaya çeşitli meslek gruplanndan yüzde 69.5'i erkek olmak üzere 515 kişinin katıldığı anket, 18 yaş üstündekilere uygulandı. Kotu urunu yak, imajı kurtar • IZMtT (AA) - Izmit Atık ve Artıklan Antma, Yakma ve Değerlendirme AŞ (İZAYDAŞ) Müşteri llişkileri Müdürü Selma Bilgisu, imaja önem veren şirketlerin, hatah veya satılamayan ürünlerinin yanı sıra çeşitli nedenlerle ambalaj değiştirdikleri, bazen de hiç kullanılmayan ürünlerini marka imajı kaybına neden olmaması için imha ettirdiklerini söyledi. Özelleştipmde sıra elektrikte • AıNKARA (ANKA) - 11 termik ve 16 hidroelektrik santral ve akarsu santrallan ile 19 dağıtım bölgesinin özelleştirme kapsamına alınmasına ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu karan Resmi Gazete'de yayımlandı. Üretim ve dağıtım tesisleri 12 ay içerisinde özelleştirmeye hazırlanacak. POAŞ, TÜPRAŞ için hazjplanıyor • ANKARA (ANKA) - TÜPRAŞ ihalesine katılmak amacıyla şartname alacağını açıklayan Petrol Ofisi (POAŞ), bunun için şirketini oluşturdu. POAŞ'ın îstanbuFda kurduğu şirkete "Erk Petrol Yatınmlan AŞ" adı verildi. Şirketin toplam sermayesi 20 trilyon lira olarak belirlendi. Bakanlar Kurulu 2.5 ayda 8 kez vergi arttırarak benzinde gerekli indirimi yapmadı Pompadan vergi akıyorGÜLŞAH KARADAĞ LEYLAÇEVİK Türkiye, Avrupa'nın en yüksek ben- zin fiyanna sahip ülke olmasını, büyük oranda, ÖTV oranını sürekli yükselten Bakanlar Kurulu'na borçlu. ABD'nin 21 Mart'talrak'asaldınsınıizleyen2.5 ayda, Bakanlar Kurulu, akaryakıttaki ÖTV rutannda 8 kez değişikliğe gitti. ÖTV arttınmlan yüzünden, rafıneri fi- yatını belirleyen dolar kuru ve Akde- niz piyasasında yaşanan (CIF) büyük gerilemeye karşın fiyatlar ya sabit kal- dı ya da hak edilenden çok daha az ucuzladı. Litresi 1 milyon 817 bin li- ra olan kurşunsuz benzin fıyah bugün; ÖTV oranı marttan bu yana sabit tu- tulsaydı 1 milyon 720 bin liranın altın- da olacaktı. Vergilerden hükümetin 15 katrilyon lira gelir hedefliyor olması, Bakanlar Kurulu'nun ÖTV'ye verdiği büyük önemin temel nedeni olarak gösteriliyor. 20 Mart'ta, ABD'nin Irak'a saldır- masından bir gün önce kurşunsuz ben- zin fîyatı 1 milyon 880 bin lira, ÖTV ise 1 milyon 11 bin 411 lira idi. Akar- yakıtta son değişikliğin yapıldığı 4 Ha- ziran'da benzin 1 milyon 817 bin lira- ya gerilerken ÖTV 1 milyon 73 bin 500 liraya çıktı. ÖTV'nin satış fiyatın- daki payı yüzde 53.8'den yüzde 59.08'eyükseldi. Yalnız ÖTV'nin payı artü Bu dönemde, rafineri, dağıtım şir- ketleri ve bayilerin kazandığı para, benzindeki ucuzlamadan çok daha bü- yük oranlarda geriledi. Örneğin rafine- ri, pompa satış fıyatının yüzde 22.5'ini alırken yüzde 17.8'ıni ahr konuma düştü. ÖTV hem bu bileşenlerin payı- m aldı hem de düşen fiyata karşın yük- selmesini sürdürdü. ÖTV'nin benzin fiyatlannı getirdi- ği nokta, Bakanlar Kurulu karanyla fj j \ Kurşunsuz benzin | ^ B \ÜT Rafineri çıkış fiyatı §§Hnb|f Toplam dağıtım payı I ^ H f V I Deniz nakliyesi ^ H f T İ K a r n a k | i ye s i I B 1 fSJ°Plarn maliyet ? H 1 J[ ^ ^ Vergi toplamlan HB/1 / J KDV •HVJ^^Pompa satış fiyatı 20 Mart 2003 Tl/Litre Yüzde _422J06 148.146 6.640 4.084 581.576 1.298.149 1.011.411 286.738 1.880.000 22.48 7.88 0.35^ 0.22 30.93 69.05 53.80 15.25 100.00 04 Haziran 2003 Tl/Litre Yüzde J323.025 132.033 6.884 4.414 466.356 1.350.644 1.073.500 277.144 1.817.000 17.78 7.27 0.38 0.24 25.67 74.33 59.08 15.25 100.00 Avrupa Ülkeleri ve Ülkemizdeki KURŞUNSUZ BENZİN Ülketer • Türkiye Ingiltere Hollanda Almanya Isveç Italya Belçika Fransa Avusturya Ispanya Yunanistan Pompa Satış Şats Fiyatı Kişi Başına Düşen VUtre Mii Gelir $ 1.24 121 1.19 1.09 1.09 1.09 1.08 1.07 0.96 0.85 5 < £ % _ ^ 2.300 1 ^ d C 2 24 -398 Cj^-=-U-( 26.398 sZ.'^f 24.305 22.000 20.414 flj^y 23.728 tjütt? 23 '923 ^MMİ 16.020 0.69 12.330 Fiyatı $ ve Kışı Başına Ulusal Gelir yapılan 8 değişiklik incelendiğinde da- ha net anlaşılıyor. Işte birkaç örnek: 29 Mart: Rafineri fiyatı 422 bin li- radan 396 bin liraya düşerken ÖTV 20 bin lira, dağıtım payı 5 bin lira arttınl- dı, benzin fiyatı 1 milyon 880 bin lira- da sabit tutuldu. 4 Nisan: Dolar ve CIF dahil olmak üzere tüm fiyat bileşenleri sabitken, ÖTV 12 bin 776 lira arttınldı, benzin 1 milyon 895 bin liraya çıktı. 18 Nisan: Dolar 93 bin lira, CIF ton başına 19 dolar düştü. Rafineri fiyatı litrede 46 bin 500 lira geriledi. Benzin • Akaryakıtta maliyet düştükçe ÖTV arttınlıp fiyatlar ya sabit tutuluyor ya da düşük düzeylerde indiriliyor. Otomatik Fiyatlandırma Sistemi'nin hayata geçirildiği günden bu yana yaşanan deneyimler ve hükümetin kaynak derdi, dağıtım payının arttınlmasına karşın vergi sorununda çözüme gidilmeyeceğini gösteriyor. fiyatı 1 milyon 857 bin liraya düştü. Ancak ÖTV 1 milyon 65 bin liraya çı- kanldığı için, indirim hak edilenin 18 bin 500 lira altında kaldı. 6Mayıs: Dolarda 65 bin lira, CIF'te 13 dolar düşüş olmasına rağmen ÖTV 1 milyon 100 bin liraya çıkanldı. Fi- yat sabit tutuldu. Hükümet, ancak 8 gün sonra 14 Mayıs'ta tüm değişken- ler aynı olduğu halde ÖTV'yi bir ön- ceki düzeyine geri çekerek benzin fi- yatını 1 milyon 817 bin liraya düşür- dü. Olması gereken indirim 8 gün gecikmeli geldi. Yazamya IMFyfesonm Akaryakıtta dağıtım payının litre başına 2 sent arttırılması dağıümcı- lar için geçici bir çözüm, vatandaş için vergi çilesinin devamı olarak de- ğerlendiriliyor. Dağıtım payındaki artışın vergi payının düşürülmesiyle karşılanması durumunda IMF çalış- malannın aksaması riski bulunuyor, tersi durum ise yeni zam anlamına geliyor. 2 sent vergi oranı indirilerek karşı- lanırsa akaryakıttan beklenen gelir 250 trilyon lira azalacak. IMF'nin ti- tizlendiği kaynak aktanmında açıla- cak gedik 5. gözden geçirme çalışma- lannın riske girmesini getirecek. Ya da 2 sentlik artış, fiyatlara yansıtıla- cak. Uzmanlar, ikinci seçeneğin zam anlamına gelebileceği gibi, dolar ku- ru ve CIF'te yaşanabilecek düşüşle- rin fiyatlara yansıtılmamasıyla da karşılanabileceğini belirtiyor. Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri tşverenler Sendika- sı (TABGİS) ise bu sistemin bayi açı- sından "köJeBkastemi" olduğunu ifa- de ediyor. TABGİS Başkan Yardım- cısı Rasih Arbay, 2 sentlik artışın da- ğıtım şirketlerinin inisiyatifinde ol- duğunu belirterek bayilerde yaklaşık 1 sentlik bir artış olacağım belirtti. Otomatik Fiyatlandırma Sistemi'nin (OFM)başladığı 1998'de 1 litre akar- yakıtta 49.3 sent olan toplam vergi miktannm 18 Haziran'da 94.1 sente yükseldiğini de belirten TABGlS, asıl çözümün sistemi değiştirmek oldu- ğunu savunuyor. Sendika, TL bazın- da oransal brüt gelir sistemine geçil- mesini istiyor. Birlik'te desteklerin azaltılması için yapılan görüşmeler anlaşmazlıkla sonuçlandı AB tanmma loyamadı• AB ülkeleri tanm bakanlan, iki gün aralıksız süren görüşmelere karşın bütçenin yansını kaplayan tanm desteklerine çözüm getiremedi. Ortak Tanm Politikası'nın aynı kalmasını isteyen grubun başını Fransa çekti. Ekonomi Servisi - Avrupa Birliği ülkeleri, 107 milyar dolarhk bütçenin yansını oluşturan tanm desteklerinde indirime gidibnesi konusunda anlaşmaya varamadı. AB ülkeleri tanm bakanlarmın aralıksız iki gün süren toplantısında, tanm destek sisteminden ciddi faydalar elde eden Fransa, Irlanda, Italya ve Ispanya, sisteme yönelik değişiklik önerilerine karşı çıktı. Ortak Tanm Politikası kapsamında verilen tanm destekleri, Avrupa Birliği bütçesini zora soktuğu gibi Dünya Ticaret Örgütü üyeleri tarafından da eleştiriliyor. Avrupa Komisyonu, çiftçilerin üretim seviyelerine göre ayarlanan destek miktannda bir reform yaparak Ortak Tanm Politikası'nın getirdiği yükü azaltmaya çalışıyor. Komisyon, doğrudan gelir sistemine geçilmesini ve bölgelerin gelişmişlik düzeyine göre çiftçilere verilecek miktann verilmesini öneriyor. Var olan destek sisteminin ise üretim açısmdan riskli görülen bölgelerde sürdürülmesi düşünülüyor. AB'nin Ortak Tanm politikası, tanm ürünleri ihracatında AB çiftçisinin rekabet gücünü aşın yükselttiği için de eleştiriliyor. Dünya Ticaret Orgütü toplantılannın hemen hepsinde çeşitli ülkelerce dile getirilen şikâyetlerde. AB çiftçisine 0'a yakm maliyetle ürün üretip ucuz fiyata ihraç etme şansı tanındığı, bu şekilde rekabet kurallannın çiğnendiği belirtiliyor. Sadullah Usumi Basın Ödülü Tatma Koşar'a verildi Ziraatçiler hükümete tepkili ANKARA (Cumhurrvet Bürosu) - Türkiye Ziraatçi- ler Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, tanm borç- lanna getirilen affin tanm kredi kooperatifleri onayla- madığı için uygulanamadığını açıkladı. Yetkin, tanm kredi kooperan'flerinin af düzenlemesini kabul etmedi- ğini, bu nedenle 830 trilyon liralık borcun yeniden ya- pılandırma uygulamasına tabi tutulamadığûıı belirtti. Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin 54. yıldönümü, dün düzenlenen etkinliklerle kutlandı. Etkinlikler kapsamın- da gazetemiz muhabiri Fatma Koşar'a da tanma yöne- lik haberlen içinu S»duBah Usumi Basın Ödülü" veril- di. Ödül töreninde konuşan İbrahim Yetkin, yanlış uy- gulamalarnedeniyle tanmın bitirilme noktasına getiril- diğini belirtti. Basında, tanmın desteklenmemesi duru- munda ülkenin kurtulacağı yönünde görüşlerin savu- nulduğunu vurgulayan Yetkin, "Türkiye'nin geleceği bi- zevailecek 1 ndhar doiara kaldıysa biz bundan fedakâr- hk etmeye haanz" diye konuştu. Törene Genç Parti li- deri Cem Uzan da katıldı. AKP'nin 3 Kasım öncesin- de verdiği hiçbir sözü tutmadığını savunan Uzan, "AKP sizden'Gözünüzükaratoprakdoyurur' dryerekmioyis- tedL 3 Kasun'da insanlar kandınldT dedi. ÖZtNCE DOLAR FAİZÎNDEN YAKINDI Yüzde 10 faiz çirkin tSTANBUL (AA) - Iş Bankası Ge- nel Müdürü Ersin Ozince, bütün dün- yada yüzde 1 'li düzeylerde bulunan dövizin yıllık faiz oranının Türki- ye'de yüzde 10'larda olduğuna işaret ederek bu "çirkin faiz"in inmesi ge- rektiğini, dünyada yüzde 1 'li düzey- lerdeki dolann yıllık faizinin Türki- ye 'de yüzde 10 olmasının ticareti im- kânsız hale getirdiğini vurguladı. Özince, Iş Bankası ile Türkiye îh- racatçılar Meclisi (TÎM) arasında "Küçük Işletmelere İhracat Döviz Kredisi" anlaşmasmın imza törenin- de anlaşma kapsamında ihracatçıla- ra faizi belli bir dönem için sabitlen- miş, ucuz kredi kullandrracaklarmı söyledi. Türkiye'de faizlerin makul düzeye çekihnesinde sivil topluma da görev düştüğünü belirten Özince, başlat- tıklan düşük faiz uygulamasının kökleşmesi için bu kredi programın- dan mümkün olduğunca çok firma- nın yararlanmasını ıstedi. TİM Başkanı Oğuz SaOcı da Iş Bankası ile yapılan protokolün ihra- catçılar açısmdan bir atılım olduğu- nu vurgulayarak "Ekonominin ateş- ten görrüek grjTne\e de>'am ettiği bir dönemden ^çhyoruz. Böyk bir dö- nemde Türkrye'yi ayakta rutacak güç, özveriden başka hiçbir şey de- ğfldir" dedi. ÜNLÜ MODACI VE YÖNETİCİLER BULUŞACAK IAF Kongresi için geri sayım Ekonomi Servisi - Uluslararası Hazır Giyim Federasyonu (IAF) Başkanı Umut Oran, 24-25 Haziran'da İstan- bul'da düzenlenecek 19. IAF Kongre- si'ne ilişkin hazırlıklann tamamlandı- ğını ve 400'e yakın yerli \ e yabancı ka- tılımcının kayıt yaptırdığını bildirdi. Oran, 19. IAF Kongresı ve ardından gerçekleştirilecek 4. Hazır Giyim, Tri- ko, Çomp, Iç Giyim, Aksesuvar ve Konfeksiyon Yan Sanayii Fuan (IF) ile ilgili düzenlediği basın toplantısında, kongrenin dünyaca ünlü tasanmcılar ve hazır giyim sektörünün tepe yönetici- lerini buluşturacağını kaydetti. Kongre ve ruann hazırlık çalışmalan sürecinde savaş ve SARS'tan olumsuz etkilendik- lerini, ancak kararlı da\Tandıklannı be- lirten Oran. "Türkgnişmcisiolaraksü- rekli engellerle boğuşuyor olmamızın fa\dası oldu" dedi. Dünya hazır giyim sektörü açısmdan büyük önem taşıyan kongrenin Türkiye'de yapılmasının önemine de değinen Oran, Türkiye'nin büyük başan elde ettığını %'urguladı. Umut Oran, kotalann kalkacağı 2005 yılmın hazır giyim sektörü konusunda tüm dünyayı etkileyeceğine dikkati çe- kerek kongrede bu konunun da ele alı- nacağını söyledi. Dans grubu Anadolu Ateşi'nin gösterisiyle açılışı yapılacak olan kongrenin ana teması "Geleceği Tasariamak: Başan Matrika" olarak belirlendi. NOTDEFTERİ ZEKERÎY4 TEMİZEI Yolsuzlukla Mücadele ve Suçlamanın Dayanılmaz Çekiciliği Yaşamını onuriu bir şekilde sürdürenler iyi bilirler. Bazen, bazı sorulara muhatap olmak o sorulan yanıtlamaktan bin kere daha güçtür. Üzüntü ile kan- şık bir öfke uyanır içinizde. Hele duygulannızı gizle- me gibi bir beceriniz yoksa öfkeniz sesinize, yüzü- nüze ve ilişkilerinize yansır. Size yöneltilen sorulann içerisine gizlenmiş suçla- malann aslının astannın olmadığını, basit bir araştır- ma sonucunda gerçeğin hemen ortaya çıkacağını bi- lirsiniz. Yaptığınız her iş belgelere dayalı, belgeler de devletin elindedir. Belki de üzüldüğünüz, bu basit araştırmayı bile yapmadan size bu sorulann sorulmuş olmasıdır. Çok iyi bilirsiniz ki, size sorulmuş olan bu sorular eıiesi gün bazı gazetelerin başlıklanndan suç kanıtlan ola- rak duyurulacaktır. Şöhretleri(!) kendi meslektaşlan tarafından iyi bilinen kalemler kendilerine göre bu fır- satı değerlendirecektir. Asla suçlanamayacağınız bir konuda suçsuzluğu kanıtlamak için harcadığınız çaba, yaşamınızın en ağır ve üzüntü verici işi olacaktır. Hele size yöneltilen sorulann, yasal kovuşturma- lara uğramış ve halen yargılanmakta olan insanların iftiralanndan kaynaklandığını görünce üzüntünüz bir kat daha artacaktır. Sağduyusuna güvendiğiniz toplumun, tüm yayın- lara karşın, gerçeği gördüğüne inancınız ise tek avun- tunuz olacaktır. • • • Oysa, insan onuruyla oynanmasına olanak ver- meden de yolsuzluklarla mücadele edilebilmektedir. Bunu sağlayan ilke ise, bizim yargılama usulü hu- kukumuzun da temel ilkelerinden biri olan, hazırlık soruşturmalannın gizliliği ilkesidir. Hazırlık soruştur- malannın gizliliği, kişileri toplumun gözünde yıprat- madan gerçeği ortaya koymak içindir. önce kamu- oyu önünde suçlu duruma sokup, sonra araştırmak ve yasalara aykın bir şey bulunmamıştır demek ye- rine, önce araştınp suç delilleri ortaya konulduktan sonra yargı aşamasında açıklamada bulunmaktır. Zaten bu aşamada yargının aleniliği gereği kamu- oyundan bir şey gizlenemeyecektir. Aksi halde insan onuru ile oynamanın bedelinin ol- madığı sistemler sonunda bu tür suçlamalann yarat- tığı kaos içerisinde boğulmaya mahkûm olacaktır. Bugün bu aslı astan olmayan sansasyonel suçlar- dan bir sonuç çıkmazsa yann toplum bu açıklama- lan yapıp da bir sonuç alamayacak olanlan da suç- lamaya başlayacaktır. • • • Böyle bir suçlama sürecinin nerelere kadar yayı- labileceğine McCarthy soruşturma komisyonunun çalışmalan örnek oluşturmaktadır. Amerikalı senatör McCarthy başkanlığında 1950- 1954 yıllannda faaliyet gösteren komisyon, başlan- gıçta ABD'ye karşı hareketleri araştırmaya yönelik olarak çalışırken daha sonra solcular ve tüm rejim muhaliflerinin tasfiyesine yönelmiştir. Soruşturma komisyonu, belli degerleri kullanarak, halkı siyasi ra- kiplere düşman etmek için, bir araç olarak kullanıl- mış, sonuçta soruşturma toplumda herkesin birbi- rine kuşkuyla yaklaştığı bir insan avına dönüşmüş- tür. Bunun yanında, suçlulann suçu yaygınlaştırarak ve herkesi suçlayarak toplumda yeniden kabul görme çabalan da yeni bir oyun değildir. Onun için de bu tür ortamlarda suçlamalar, daha önceden yolsuz- luklarla mücadele etmiş, dürüstlüğünden toplumun asla kuşku duymadığı insanlara yönelmektedir. Böy- lece bir yandan toplumdaki dürüstlük imajı yerle bir edilirken, bir yandan da yolsuzluklarla mücadele ederken bazı kesimlerin üzerine gidenlere gözdağı verilmektedir. Bu uğraşta kimin haklı olduğunu ve kazanacağı- nı, zaman gösterecektir. Yeter ki yolsuzluklara karşı uğraş verenler, suçla- manın dayanılmaz çekiciliğine kapılarak gerçek amaçlannı göz ardı etmesinler. Turist sayısı yüzde 14 azaldı Turiztn hâlâ toparlanamadı Ekonomi Servisi - Sa- vaşın bitmesine karşın Türkiye, turizm sektö- ründen istediği verimi alamıyor. Mayısta Tür- kiye'ye gelen turist sayı- sı yüzde 14 azaldı. Ilk beş aydaki yabancı ziya- retçilerin sayısı yüzde 12.3 azalarak 3 milyon 142bin366'yaindi. Devlet îstatistik Ensti- tüsü'nden (DİE) yapılan açıklamaya göre, mayıs- ta Türkiye'ye gelen ya- bancı ziyaretçilerin sayı- sı 1 milyon 141 bin 558 olarak gerçekleşti. Tunst sayısı, geçen yılın mayıs ayındaki 1 milyon 327 bin 302'lik düzeyine gö- re yüzde 14 oranında azaldı. Marttan beri eksi- lerde seyreden "Antal- ya'}1 » havajoluyla gelen turist savısı istatistikleri" ise ilk kez artıya geçti. Antalya'ya 1-17 Haziran döneminde, geçen yıl 315 bin turist gelirken bu yıl aynı dönemde yüzde 1 oranında artışla 319bineyükseldi. Bu arada gelen turist- lerin takıya meraklı ol- duğu ileri sürüldü. İzmir Kuyumcular Odası Baş- kanı Mevlüt Özer, her beş turistten üçünün altın takı aldığını söyledi. Yaünmlar yolda Antalya'da, sadece ta- nm ve hayvancılık yapı- lırken turizmle tanışan yerler arasına Boğazkent de katılıyor. Serik ilçesi- ne bağlı, Boğazkent"te 2'si yabancı 20 yatınm- cı. 5 yıldızlı otel ve 1. sı- nıf tatil köyü yapmak üzere arazi satın aldı. BICONOMİ 1927 Tarım Okullan kuaılmasını öngören kanun kabul edildi. 1927 Memuriann Maaş Kanunu kabul edildi. 1990 Dünya Ekonomik Forumu ve Uluslararası Yönetim Geliştirme Enstitusü'nün yıllık raporunda Türkiye'nin 'rekabet gücü yüksek sanayiteşmiş ülkeler arasında 21 ınci sırada yer aldığı' açıklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle