Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 HA2RAr>2003PAZA.=lTESl CUMHURİYET SAYFA
17
SıJanabaş tezgâhı
"Sıknsbaş" üzerine anketler düzenlenı-
y o r üstünevazife olma/an konulardagö-
rüşDildime/uş edinrniştarikatlaria sarmaş
dola.ş isinlerkonuştLıruluyor, doğrudan in-
s a r hakarna aykırı. kadına kapanmayı,
örtinme/i. yasağı dayatan bir alan "öz-
gürük' dyesunuluycr. Türkiye'nin en yük-
sekyarg organı olan Anayasa Mahkeme-
s i ta-af ndan karara bağlanmış konu kaşı-
nıycr, 'hclkböyle dü yünüyor" tartışması-
n a cönüjtürülmek İS'enıyor.
Eme<ligeneral Nevzat Bölügiray'ın ye-
n i çı<an 'Türban Sa\raşı" adl/ kitabının bir
bölımünriepeş peşeyapılan öylesinede-
ğerter cirmelervar ki, Daşkaca yorum yap-
ma^aoerekyok:
"ABD \e Batı örne<gösterilerek Türki-
ye'os de türbana özgürlük isteniyordu;
ama TLrhye ne ABOJdı ne de Batı; çün-
kü onların Türkiye'de*/ gibi yakın bir irti-
cai geçnşı yoktu. Birkısmı kanlı biten şe-
riat eylerrleri de yokiu. Cüppeli, şalvarlı,
karaçarşaflı. kaba sazallı, aynı tip türban-
lı, sooü'ge pardösülC, kara gözlüklü, ha-
reml -selsmlı ve şerist ısteyen topluluklar
yoktj. OrJann, bizde hâlâ süren ırtica-la-
iklik savaşını bitirip laklıği benimsemele-
ri ve özürvsemeleh çok çok gerilerde kal-
mıştı Onlann bizdeki çybı şeriat isteyen mil-
Jetvekiller,, poiitikacılan ve partileri yoktu
ve kirnı mı'letvekı/leri donla havuza da gir-
m/yordu. Oralarda, tCrban bir şeriat sım-
gesi olarak yaygmlaşmıyordu. özgürlük-
leri yok etme özgüıiücü sayılan irtica teh-
likesı ve tehdidı, Hizbillah, İBDA-C vb. Is-
lamo terör örgütlerine ve mezar evlerine
de hiç rasilanmıyordc.
Imam hatip okullanndaki ve üniversite-
lerdeki türban olayı, inançtan çok genel-
likle islamcı kaynaklı bir örgütlenme ola-
yıdır. Imam hatip okulfanndan Kuran kurs-
fanna ve üniversitelere dek uzanan birpla-
nın parçasıdır."
AKP tezgâhında tü^tan dokunuyor, il-
meklerini laikliğin boyrunageçıregeçire...
IŞIK KANSII
Insan, zaman zaman çelişkiler-
le dalga geçeyim derken kendisi
de çelişkiye düşebiliyor.
insan, biryandan Atatürk'e iliş-
kin kitaplar çıkarıp özellikle genç-
lere Atatürkçü gibi gözükmeye ça-
lışırken diğer yandan "Kemalist
tarikatlar" nitelemesiyle Atatürk'e
sevgi ve saygı duyan kesimi aşa-
ğılamaya kalkabiliyor.
Ya da insan, bir anı kitabını ya-
yına hazırladığını ileri sürebiliyor,
ama bir bakıyorsunuz o kitap za-
ten daha önce yayına hazırlanmış,
hatta yayımlanmış...
Veya ınsan, "Kâtibim" şarkısı-
nın yerli olduğunu sanabiliyor. San-
Çelişkiler içindemakla da kalmıyor, öyle olduğunu
yazabıliyor. Olur a, insan "Kâti-
bim" şarkısının "yerli" olmadığı-
nı tarihçi Reşat Ekrem Koçu'nun
yıllar önce dile getirdiğini bilmeye-
bilir:
"Kırım harbinde müttefiklerimiz
olan ingilizler, Fransız ve Sardun-
yalılann ordulan Istanbul'dan geç-
mişti. Üsküdar civannda Selimiye
Kışlası da bu gayrimüslim Avrupa-
lı müttefiklerimizin emrine hasta-
ne olarak verilmişti. Istanbul'dan
geçen Ingiliz ordusunda bir de Is-
koç alayı vardı; meşhur gaydalan
ve pantolon yerine kısa etekleriy-
le Iskoçyalılar, Istanbulluların pek
tuhafına gitmişti. Ve bu garip kı-
yafetliyabancılara 'donsuz asker'
lakabını takmıştı. Iskoç alayı Şark'a
hareket ederken, birlskoçyalı bes-
tekâr bu alay için hususi bir marş
bestelemişti. Bu marşın bestesi,
bizim Kâtibim türküsünün nağme-
leridir. Işte, bir Istanbul külhanisi,
Avrupalılann Selimiye kışlasında
yerleşmesine 'Üsküdar'a gider-
ken..' diyegenç kâtiplerhakkında
yukarıdaki türküyü yazmış, ona
beste olarak da donsuz askerle-
rin marşını almıştı."
insanlık hali işte. Insan, zaman
zaman ikı arada bir derede kala-
biliyor.
Devlet küçülünce kim büyür?
Devlet epeydir küçüftülüyor.
Nasıl küçültülüyor?
özelleştirmelerle küçültülüyor.
Peki, devlet küçülünce kim
büyüyor? Bu soruya karşılık
gelecek küçük bir ömek
verelim: Petrol-iş Sendikası
hesabını, kitabını tutmuş...
Petrol Ofisi devletin elinde bir
kamu kuruluşuyken 1999
yılındaki kârı 70 trilyon lirayı
bulmuş. Aynı yıl Petrol Ofisi,
devlete 41 trilyon lira da vergi
ödemiş. Petrol Ofisi,
özelleştirilmiş.
özelieştirilmesinden hemen
sonra, 2000 yılında Petrol
Ofisi'nin devlete ödediği vergi
32.5 trilyon liraya inivermiş.
Devletteyken kâr eden Petrol
Ofisi, özelleştirildikten
yaklaşık 3 yıl sonra, bu yıl
141.2 trilyon lira zarar
göstermiş. Bir başka deyişle,
devletteyken tıkır tıkır
vergilerini ödeyen Petrol Ofisi,
özelleştirildikten yaklaşık 3 yıl
sonra, bu yıl devlete beş
kuruş vergi vermeyecekmiş.
Sahi, sorumuz neydi?
ÇALIŞAJVLARIN
SORLLARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞÎPAL
TC Emekli Sandığı, Emekli Aylığı
ile İkramiye Arasındaki Fark
SORU: Bir kamu kurumunda çalışmakta iken TC Emekli San-
dığı'ndan isteğümJe emekli oldunı.
Yaptığım görev gereği, makanı lazminatı ile tenısil öde-
neği de almaktaydım. Vapöğım hesaplamalarda, emek-
ti a> lığımın fazla. emekli ikramiyemin ise az hesaplan-
mış olduğunu gördüm.
Nedeniıü merak etmekteyim.
(S.A.)
YANTT: Türk L i r a s r n ı n "özgül ağırhğT her geçen gün gide-
rek azalmaktadır.
Bunun sonucu Türk Lirası, dünya para piyasalannın en dibi-
ne doğru hızla yol almaktadır.
Türkiye"de bu gıdişten, her kesim etkilenmektedir. Ancak, en
çok etkilenenler ise memur, işçi, emekli, dul ve yetimler gibı
"sabit gefirlilerdir".
Türkiye'de yasayla kurulmuş üç temel sosyal güvenlik kuru-
mundan biri, TC Emekli Sandığı'dır.
Emekli Sandığı nın tanıdığı haklardan, "Türk uyruğunda ol-
mak ve 18 yaşını bitirnıiş bulunmak koşuluyla kamu kesiminde:
u
a) Genel bütçeye giren dairelerde,
b) Katma bütçeli dairelerde,
c) Özel idarelerde,
ç) Beledh elerde, (...)
g) Özel yasayla kurulmuş ve kurulacak bankalarda, („)
k) Ticaret ve sanayi odalan ile ticaret ve zahire borsalannda, (...)
I) 5434 sayıh Emekli Sandığı Yasası'yla kurulan, Türkije Cum-
huriyeti Emekli Sandığı'nda"
görev yapanlar yararlanmaktadır.
f c Emekli Sandığı'nca bağlanan emekli ayhklannın hangi
yjntemle hesaplanacağı. 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Yasa-
sı'nın 41. maddesinde beJirtilmiştir.
-a) Emekli, adi, malullük ve \azife malullüğü aylıklannın he-
sıplanmasında, 657 sayıh Devlet Memurlan Kanununun 43'ün-
ca maddesinde yer alan gösterge tablosu ve personel kanunla-
rndaki ek göstergeler esas ahnır."
TC Emekli Sandığf nca bağlanan emekli ayhklan, "ayhklar"
ile "•tazminatlar >e ödenekler" olarak ıki ödeme grubundan
duşmaktadır. Bu gruplann birincisi olan aylıklardan. % 15 iş-
trakçi payı, % 20 oranında kurum karşılığı olarak, toplam %
35 oranında prim ahnmaktadır. Bu grup:
1) Genel Gösterge Aylığı,
2) Ek Gösterge Aylığı,
3)KıdemAylık.
4) Özel Tazminat Aylığı.
5) Taban Ayhk"tan oluşmaktadır. Bu grupta yer alan aylık bi-
rmleri. "hizmet süresi" göz önüne alınarak hesaplanmaktadır.
fM ve itibari" hizmet süresi toplamı 25 yıl olanlara, emekli
^lığı bağlanmasına esas alınan tutann (Ödeme Birimi Göster-
«esi x Ödeme Birimi Katsayısı) % 75"i. hizmeti. "25 yıldan az
Janlara her tam yıl için % 1 eksiği, fazla olanlara da her tam yıl
tin % 1 fazlası üzerinden bağlanır.
FnB ve itibari hizmet toplannndaki a> kesirleri tam ay sa\ıhr.
^ıl kesirlerinin her a>ı için, emekli ayhğı bağlanmasına esas tu-
ınn % 1 'inin 12'de biri emekli aylığına a>nca eklenir."
Bağlanacak aylıklann toplamı. "emekli ajhğı bağlanmasına
sas" tutann fiili ve itibari hizmet süresi 50 tam yıl karşılığı olan,
% 100'ünü geçemez."
Emekli aylıklanna yansıyan ikinci grupta yer alan ödemeler
,e "Tazminatlar ve OdeneklerT1
dir.
1) Makam Tazmınatı.
2) Temsil Tazminatı,
3) Temsil Ödeneği, ikinci grubu oluşturur. Bu grupta yer alan
demelerden gerek iştirakçi payı, gerekse kurum karşılığı prim
esilmez.
5434 sayıh T.C. Emekli Sandığı Yasası Ek Madde 68 uyann-
a. "Makam tazminatı ile vüksek hâkunük tazminatı ödenme-
ini gerektiren göre\ lerde toplam 2 (iki) yıl bulunduktan sonra
mekliye avnlanlara makam veya yüksek hâkimlik tazminatı ve
emsil tazminatlan bulunduklan en üst görev esas alınarak öde-
ıir."
Bu gruptaki. Makam Tazminatı. Temsil Tazminatı ve Temsil
)deneğı, hizmet süreleri göz önüne alınmaksızın, emekli ay-
.klanna. % 100 oranında yansıtılır.
.\ncak, ikinci gruptaki bu tazminat ve ödenekler "emekli ik-
amiyesine" yansımaz.
Hesaplamalannızdaki fark bize göre. bundan kaynaklanmak-
idır.
Mumcu'nun yanıtı
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ertuğrul Özkök, "medya "nın 22 milyar
dolarlık banka hortumculuğunun üstünde
yeterince durmadığından, bu konuda
hesap sorulmadığından yakınan yazılar
yazdı ve bir yazısını da şöyle bitirdi:
"Unutmayalım. Uğur Mumcu bu hesabı
sorduğu için 'hâlâ yaşıyor.' Peki bizler?
Bizler daha yaşarken 'mezara girmeyi'
kabul edecek miyiz?" Uğur Mumcu ise
basın ile ilgili bir yazısını şöyle bitirmişti:
"Basın üzerinde 'lokal anestezi' yapanlar,
basının beyin merkezlerine uzanan sinir
uçlannı uyuşturup çoktan
öldürmüşlerdir."
Zonklama
Bir "neşter" vurdular, irin
aktı. Zonklama ise sürüyor.
Türk Tabipleri Birliği (TTB)
Yüksek Onur Kurulu,
yalnızca geçen yıl 283
dosya görüşmüş, 140
hekim hakkında ceza kararı
vermiş. "Tıbbi hata, ihmal
sonucu hastaya zarar
verme, kamuda çalışırken
usulsüzlük yapma,
gerçeğe aykırı belge
düzenleme" gibı
gerekçelerle verilen
cezaların yüzde 17.6'sı
geçici süreyle "meslekten
men" olmuş. TTB Başkanı
Füsun Sayek, asıl
zonklayan yarayı "Tıp
Dünyası"nda açıklıyor:
"Deontoloji Tüzüğü'nü
'Bu tüzüğü sağlık ve
adalet bakanlıkları uygular'
diyerek çıkaracaksınız.
TTB'nın yeni hazırladığı
tüzüğü, tüzük olarak
benimseyeceksiniz. TTB
Yüksek Onur Kurulu ve
tabip odalan tarafından
'neşter operasyonu'nda/c/
uygulamalar benzeri
faaliyetleri nedeniyle
cezalandırılan hekimleri,
hem de basına demeçler
verip savunarak
ödüllendirip en büyük
hastanelere yönetici
yapacaksınız. TTB'nin
soruşturma yetkisini sürekli
sorgulayacak, Danıştay'da
'TTB kamu hekiminı
soruşturamaz' kararlan
alacaksınız, sonra da bu
olumsuzluk yumağını 'Sen
çöz' dıyeceksiniz.
Buna güleıier..."
HARBİ SEMİH POROY semihporoyia yahoo.com
BULUT BEBEK NVRAYÇÎFTÇI bulutbebek" hotmail.com
başmı kapattîrma
f
ö;
Verev aydmîarîrmz,
ormanlar7 satma özğ-ürlüğ-ü Je
v«
^^
HAYAT EPİK TİYATROSU MLSTAFA BİLGL
AMAN EFENİM
YORULDU^UZ,
TERLEDÎNIZ...
..SAKIN HASTA
OLMAYASINIZ... BU ARADA ĞAZETEM
HER ŞEKÎLDE
YANINIZDADIR EFENÎMİ
l I i i
TARİHTE BLGÜN MÜMTAZ ARIKA* 2 Haziran
ÂmiÜf/f
RESSAM AVM LfFfJ
132? 'D£ BU6UN, UHUJ SSSS4/U HÜSBy/N 4VNİ
UFİJ, 38 yAŞiNOA İSTANBUL 'DA ÖLDÜ. BıR.-
&4Ç fZESMIYLE ŞEH2ADE ABDÜLMEC/T'İN
(ŞON HAUFE') PİKKATİN/ Ç£KM/Ç, ÖĞGEUİU
İÇİN PARİS'E SUZEL SANATLAR. OKULU'HA
GÖNDEZİİM/ŞTİ. YUGC* DĞNPÛK7EN 3ÜH-
RA, SANAYİi NEFİSE MEK.TEB,t'NOE (&>j -
2EX- SANATLAR AKA&EMlZ7) ÖĞRE7MEUÜK
YAPMlŞ, gu AfZAPA OKLILUN SÜSLEMECJÜK
BÖLÜAAÛVÜ KURMUŞni.SANATÇININ HESİM
LE.Rİ, AŞlgJ DUYGUS/U.LIKLA SEMgOUSf
AMLApM/fJ VE İZLENİMCİ(eMPeİ)
TEKNİĞİU BİR 8İLEŞİMİ GİBiD/R...
YAfJDA ONUN BİR MIZAJCAL£M
DEM KOPYA Gö/ZÜLÛYOIZ-
YEŞÎL VT MAVİNİN BULUŞTUĞU
BODRUM-BİTEZ'de
HOTEL NATUR
• • •
Kişi Başı Y.P.: 30.000.000.- TL.
Odalarda klima. mınıbar. TV, saç kurutma, balkon.
sauna, masaj. fitness. tenıs, bisiklet, \-uzme
havıızu. kapalı açık restaurant,
bar, snack bar. özel restaurant, engellı odası,
eğlence gecelen ve tam gün doktor.
Tel: 0 252 - }6) T* ^4 (5 Hai), Faks: 0 252 - 363 77 83
»»».naturhotel.com
Tatilcılerın %10'u rekiamla, %9G'ı tavsiye ile kendı oteilennı bulurtar.
C
lut 0n«n K'St. ÇaJr. adalet sa>» vt ttvrç «pn DıJuşmj mentv
ol*ı Orotût Oenae 'stır Cjn»' y*m» su ö» kûyudUf Homeros'ur
acOum ytn işdciır Sahârnüe. ^ n y a w ajrosfenn* oksıen oran
«ı <fl*s#k «a no*as»*Sa<ı Mrt oljn Fdrem« Korivfnlt Zcytin Rıvıerîs'nöaar
CUı Onenne Ege stitnk yiptnş 6? dudieks yıpının her emta 2-4 vtyı
A* kştt met «,-r. Us«Unm>; içlennoe duyWC n teie'on oian oOllareın
oluşu T&n kjpte <xv bt boOnk Dahçesme *;*r 5iftç« M » nctck kumlu
AnOk Çağtn
KDnnntun
Örends ftr aian
Club Orlent,
sagalcıUnn,
Özûtuler n cngeüfcr (,t\ lumuyte teıya» ve;ctary«iler vt daMOSûe ıçn
soruısuzutl Gırt*at*hxvats
Haziran 2003
MLOMMf n
C*ab Orint ll*ttda> RtMrt, Öra-B«
Td: 0.24*^11 S3 54 - 4 U U 45 • t'al: 0.2M.4U 49 26
cencciierln
Sünûmürtelı)
Bulttpna MerfcszMlr.
SAĞNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
Gazeteci NasılKovulur?
Kelle isteyen: Medya patronu. Başbakan Berlus-
coni.
Kovulan gazeteci: Genel Yayın Yönetmeni Fer-
ruccio de Bortoli.
Gazete: Corriere della Sera.
Tiraj: 700 bin.
En büyük yayın organı.
Sebep: "Va/a/ca///("yapmamak. "Temizelleri" des-
teklemek. "Savaş karşıtı" ve "bağımsız" olmak.
Gerekçe: Yok.
Kılıf: "Yorgunluk nedeniyle istifa."
Sonuç: Basında isyan. "Corriere della Sera" ça-
lışanlan ile Ulusal Basın Federasyonu'nun grev ila-
nı. Ve okurayaklanması.
'Son damla'...
Berlusconi'nin -kurulu düzenin gazetesi- "Cor-
riere Della Sera" yönetiminden bir süredir memnun
olmadığı malumdu. "Operasyon" bu açıdan sürp-
riz değil. Ancak devlet televizyonu RAl'yi de kont-
rol altına alan medya patronu Başbakan Beriusco-
ni'nin merkez basına da el atması bardağı taşıran
damla oldu.
Basının gücünü bilen, siyasi kariyerini de bunun
üzerine inşa eden Berlusconi başbakan olur olmaz
ilketapta zaten FtAl'yi temizlemişti. Sakıncalı "Anc-
hor"\ar ve komedyenler, devlet televizyonundan
sürüldü. "Kaybolanlar listesi" -"Desapahcidos"-
gazetecilerle sınırlı kalmadı. Siyasi tartışma prog-
ramlanna katılan çok sayıda aydın da son iki yıl için-
de "kara listeye" alındı. Ortalık tam böyle dikensiz
gül bahçesine dönüşürken, "Corriere della Sera"
mesajı almadı.
Irak savaşında gazete "yanlış ata oynadı" ve "ba-
nşçı cepheyi" destekledi. Karikatürist Giannelli,
birinci sayfada cüretkârçizgisini korudu. Anayasa-
cı, siyaset uzmanı, başyazar Giovanni Sartori,
Beriusconi'yi Mussolini'ye benzetti. Istifayazorla-
nan / kovulan Genel Yayın Yönetmeni Ferruccıo de
Bortoli -bunlar yetmiyormuş gibi- bir yazısında Ber-
lusconi'nin avukatlannı "avukatçıklar" olarak ta-
nımladı. Bu bir "kınlma noktası" oldu. Hadi muha-
lif basın olsa neyse... Başbakan muhalif organlara
"maninaller" deyip geçıyor. Ama "Corriere della Se-
ra", Italyan burjuvazisinin kalesi Milano'da çıkıyor.
Kendisi de Milanolu olan Başbakan'ın oy deposu
sayılan kentteki seçmenlerinin eline birinci gazete
olarak ulaşıyor. Sistemin göbeğindeki "merkez ba-
s/n"dan gelen bu "çıkış ve saldmlar", Berlusconi
için kabul edilmez bir "kırmızı çizginın" aşılması
anlamına geliyor.
"FIAT'm patronu Agnelli ailesi de gazetede hıs-
sedar. Krizde olan "FIAT"\n hükümet desteğine ih-
tiyacı var. Agnelliler için bir tercih söz konusu: Baş-
bakan'a karşı De Bortoli. Sonuçta "iktidann man-
tığı" baskın çıktı ve elli yaşındaki deneyimli gaze-
teci De Bortoli, altı yıllık genel yayın müdürlüğünün
ardından "yoruldum" diye istifa etti.
Meslek ve okur dayanışması...
Türkiye'de olsa olay burda biter. italya'da bitme-
di. Çizme ayağa kalktı. "Repubblica" başta olmak
üzere Italyan basını sürekli konuyu birinci sayfadan
işliyor. Profesyonelliğine leke düşürmeyen De Bor-
tolt'ye dört koldan mesleki dayanışma gösteriliyor.
"Yalnız De Bortoli değil, basın özgürlükleh tehdit
altında" diyor gazeteler. Ulusal Basın Federasyo-
nu 6 Haziran'da tüm gazeteleri genel greve davet
ediyor.
De Bortoli'ye herkesten önce gazetenin kendi
çalışanlan sahip çıkıyor. llkgrevionlaryapıyor. Cor-
riere della Sera'nın yazıişleri, Ulusal Basın Federas-
yonu'ndan da önce inisiyatif alarak. bugün rotatif-
leri durduruyor.
Imrendim. Yalnız bu göz kamaştıncı "mesleki da-
yanışmaya " değil, "iktidargüçlerine boyun eğmek
istemeyen okurdayanışmasına" da imrendim. Okur-
lar da "Corriere"yi "e-posta" kuşatmasına alarak
genel yayın yönetmenlerini geri istiyoriar:
"Berlusconi'nin emrindeki bir gazeteyi okuma-
yız" diyoriar. "Mücadelenize destek olmak için ne
yapabiliriz? Sırada daha kim var?" diye soruyorlar.
Grevdeki "Corriere della Sera "ya gelen bu "e-
posta"lan biz, medya dedikodulan yayımlayan, kı-
yıda köşede kalmış internet sitelerinden değil, "Cor-
riere "ye aslanlar gibi arka çıkan rakip gazete "Re-
pubblica"run sütunlanndan okuyoruz. Şapo! Oku-
ru ve gazetecisi ile herkes demek, ancak "hak et-
tiği" basın özgürlüğüne sahip oluyor.
B U L M A C A SEDATYAŞAYAy
1 2 3
SOLDANSAĞA:
1/în taneli bir
kiraz cinsi. 2/
Erzincan'in
Kemaliye il-
çesinin eski
adı...Halkdi-
linde negatif 5
fotoğrafa ve- 6
rilen ad. 3/ -,
Saçları ağar-
maya başla- °
mış orta yaşh 9
erkek. 4/Ver-
me, ödeme... Azer-
baycan, Kuzey Kaf-
kasya ve Kars yöre-
sinde kullanılan tel-
li bir çalgı. 5/ Ağız
mukozasında oluşan
yüzeysel yara... Dü- 6 j
şünülenin tersini söy- 7
leyerek yapılan ince 8
alay. 6/ Radyumun 9
simgesi... Ağn Dağfna verilen bir başka ad. II
ABD"ninbireyaleti. 8/ Afiika"dabirırmak... Ka-
dınlann takındıklan süs iğnesi. 9/Anadolu'nun gü-
neybatısına antik dönemlerde verilen ad... Mezo-
potamya'da kurulmuş en büyük sitelerden biri.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Tüysüz şeftali" de denilen meyve. 2/ Zehir...
Afyon yöresinde kadınlar tarafından oynanan bir
halk oyunu. 3/Pınltılı knstallerden oluşan doğal de-
mir sülfürü ya da doğal bakır sülfürü... Kanşık
renkli.4/"Emin—":Mimarımız...İlenme,beddua.
5/Kenya'nın başkenti. 6/Özel gezıntı gemısi... Ar-
jantin'in plaka işaretı... Eski Mısır'da güneş tann-
sı. 7/Dınsel ya da yan dinsel bir konu üzerıne bes-
telenen büyük ölçeklı müzik yapıtı. 8/Olumsuzluk
belirten bir önek... Temel. esas... Pasta hamuru. 9/
Iki paranın kambıyo değerinin eşit olması.