Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2003 PAZAR
8 HABERLERIN DEVAMI
GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök'ün
"Genç subaylar tedirgin " sözünün altında hangi
gerekçelerin yattığı, bu gerekçelerin AKP hükü-
metlerinin hangi hatalı uygulamalarından kaynak-
landığı ve 19 Mayıs, türban, meskenlerde ibadet
yeri, kadrolaşma ve benzeri karşı devrim hareket-
lerine uç veren gelişmelerin bu iktidarın kitabında
Refah'tan kalma "eski ve malum ideallere" ulaş-
rna yolu olup olmadığı neden tartışmaya açılmıyor?
Hükümetin yanında vaziyet alırken; orduyu te-
dirgin eden sorunlar niçirı gündeme getirilmiyor?
• • •
Orgeneral özkök, genç subaylardan ulaşan te-
dirginlikleri komuta heyetinin "paylaştığını" ifade
ediyor. Kimi yayınlar TSK'nin bildirdiği görüşleri
sadece genç subaylara bağlamakta ısrar ediyor.
içtenlik bunun neresinde?
örneğin Itter Türkmen gibi eski ve emekli dip-
lomatlar AB katılım belgesinde ve Avrupa Parla-
mentosu'nun son kabul ettiği raporda asker-sivil
ilişkilerini irdeleyen dayatmalann vakit yitirmeden
aynen benimsenmesini yineleyen yazılar döktü-
rüyortar.
Türkmen'lerin oğlum b ina okur döner yine okur
örneği yineleyip durduğu AB dayatmalarına gö-
re, "ordunun aşırı rolü demokratik ve çoğulcu bir
sistemin gelişmesini engelliyormuş" ve "asker
üzerindeki sivil kontrolün AB ülkelerindeki uygu-
lamalaha uyumlu hale getihlmesi için MGK'nin iş-
levinin yeniden düzenlenmesi gerekiyormuş".
Gerçeği başka yöne saptırmak, hatta asker
uyarılarını 27 Mayıs 1960 müdahalesinden önce-
ki günleri anımsatır bir hava vererek, RTE'lerin
ekmeğine yağ sürmek AB sevdasıyla başı dön-
müş yalaka tayfasının yine belli başlı rolü olaca-
ğa benziyor.
Oysa, RTE'ler; AB dayatmalarını siper yapıyor,
aslında düşledikleri hedeflere çalışıyorlar.
özel veya resmi AB dayatmalannı öğrenerek bir
zamanlarkapalı rejimlere hizmet veren, bugünler-
de aşın demokratlığa özenen Türkmen'in yazdı-
ğı gibi; RTE hükümeti de "MGK'nin 'biraz' küçül-
mesini, üyelerinin Cumhurbaşkanı, Başbakan,
Genelkurmay Başkanı ile iki üç bakandan ibaret
kalmasını" istiyor. Bir rivayete göre bu istek söz-
lü olarak TSK'ye iletildi.
SongörüşmedeRTE'nin, Genelkurmay Başka-
nı özkök'e, "AB sürecinde orduyla ilgili düzenle-
meler -de- yapılacak. Bunlara destek vermenizi
bekliyonım" demesinin bir anlamı yok mu?
RTE'nin orduyla ilgili yaptırımların ana hatlarını
Orgeneral özkök'e söylernese bile, bu giriş AB
dayatmalarına "memnuniyetle" şapka çıkardığı-
nın ilk işaretini veriyor.
Bu, RTE ekibinin orduya karşı yeni bir süreç
başlatmaya hazırlandığını gösteriyor.
• • •
MGK'nin 30 Nisan toplantısında söylenmeyen-
leri dışarıya söylenmiş gibi aktaran AKP kadro-
sunun yalan davranışını kınamayı düşünmeyen
RTE; nedense özkök görüşmesinin çarpıcı ana
hatlarının yayımlanmasını sindiremiyor.
Halk ne düşünüyor, seçimden önce gün aşırı
anketler yaptıran AKP, halkın bu konudaki eğili-
mini saptama zahmetine katlanmıyor.
Iş bitmiş, iktidar alınmış. Istim arkadan gelsin
diyen mantığa uygun davranıyor. Halkın görüşü-
ne seçimden seçime başvurulacağını içeren bir
tutum izliyor.
SONAR Araştırma Şirketi'nin dün yayımlanan
araştırması pek çok konuda olduğu gibi, ordu-ik-
tidar ilişkilerinde medyanın bastığı yanıltıcı hava-
yı yansıtmıyor. Üç büyük kent, "bu gerilimlerde"
TSK'yi haklı buluyor. Üstelik gerginliği AKP'nin
başlattığı inancında.
Araştırma, başka ilginç sonuçlan gündeme ta-
şıyor. Kimi yayın organlarının sadece haberlerle
yetinerek üzerine gitmekten özenle kaçındığı
"AKP hükümetinin kadrolaşma girişimlerinden"
üç büyük kent "endişe duyuyor".
Halkın ta kendisi olan asker; kadrolaşma ve
benzeri hareketlerin kurumda huzursuzluk ve
kaygı yarattığını duyurunca, iktidardan yalaka sı-
nıfına kadar geniş korodan vaveyla sesleri yük-
seliyor, yükseleceğe benziyor.
Bağırarak, korkutarak haksızın haklıyı bastır-
maya çahşması gibi...
TONYA SULH HUKUK
YARGIÇLIĞI'NDAN
Dos>aNo 2002-87
Da\acı lrfan K.a\a Davalı Ayşe Ka\a Dava. (Cayyum tayını
Yukarıda tarafİan vazılı kayyum tavın da\asında da\alı
Avşe Ka\a adma çıkartılan davetıyenın teblığ edılememış.
zabıta tahkıkatında da davalmın adresının bulunamadığı bıl-
dınlmış olmakla,
Mahkememızde küçûkler Gonca, M Lale. H Harun \e
Ahmet Kaya'ya kayyum tayıni da\ası ıle ılgılı olarak dava dı-
lekçesı dasalı Ayşe Kaya'ya teblıgat kanunu uyannca ılanen
teblıg ile duruşmanın atılı bulunduğu 13 06.2003 tanhınde
saat 9 00'da adı geçen da\alının mahkememızde hazır bulun-
ması. da\a ıle ılgılı kanıtlannı bildırmesı veya kendısını bir
vekılle temsıl ettırmesı aksı halde yokluğunda duruşmanın
devamına karar venleceğı ıhtarlı davetıye venne kaım olmak
iizere ılanen teblığ olunur. Basm: 25065
Asker gelişmeleri izliyorI Baştarafı 1. Sayfada
nelkurmay Karargâhı'nda top-
lantı karan aldı. Genelkurmay
Genel Sekreterliği'nden yapılan
açıklamaya göre, yann saat
14.00"te başlayacak toplantının
sadece girişinden görüntü alına-
cak.
Basın kuruluşlannın Ankara
temsilcilerine göndenlen daveti-
yelerde, Genelkurmay Başkanı
Org. Hilmi Özkök"ün gündem-
deki bazı konular hakkında,
"açıklamalarda bulunacağı-
na" dikkat çekıldı.
Özkök'ün toplantıda, özellikle
hükümetin son uygulamalan,
güncel vebölgesel gelişmelerko-
nusunda, AB Ve uyum ıçin hazır-
lanan paket konulannda TSK'nin
görüşlerinı açıklaması bekJeni-
yor. AKP hükümeti-TSK ilişki-
leri Türkıye gündemine damgası-
nı vurdu. AKP hükümetinin uy-
gulamalanna ilişkin TSK'nin ra-
hatsızlıklannı Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'a ileten Öz-
kök'ün, bu gelişmelerin ardmdan
basın toplantısı yapma karan al-
ması dikkat çekti. Özkök'ün top-
lantıda, çarşamba günü yapılacak
MGK toplantısında da ele alın-
ması beklenen 6. AB uyum pake-
ti konusunda da değerlendirme-
ler yapacağı bildirildi.
Olumsuz görüş bildirdi
Pakette yer alan ve her apart-
mana ibadethane açılmasına izin
veren düzenlemeye TSK'nin
olumlu bakmadığı biliniyor. Te-
rörle Mücadele Yasası'nın 8.
maddesinin kaldırılmasına ilişkin
Milli Güvenlik Kurulu Genel
Inek bayramı sürüyor
Final sınavları öncesinde üniversitelilerce düzen-
lenen bahar şenlikleri sürüyor. Ankara Üniversi-
tesi Cebeci Kampusu'nda Siyasal Bilgiler Fakül-
tesi'nin geleneksel "tnek Bayramı" dün de sürer-
ken, aynı kampusta tletişim Fakültesince "İlefest"
gerçekleştirildi. Şenlikler kapsamında düzenle-
nen birçok konser ve yanşmalar dikkat çekti. Öğ-
renciler, "çuvalla koşu, yoğurt yeme, hazine avı"
gibi yarışmalarla eğlendiler. (SERDAR ÖZSOY)
Sekreteri Orgeneral Tuncer Kı-
lınç da olumsuz görüş bildırmiş-
ti. Kopenhag kriterlerinin azınlik
tanımlamasına da TSK sıcak yak-
laşmıyor. Türkiye'deki azınhk ta-
nımının LozanAntlaşması ile ya-
pıldığını, Müslüman azınlık yara-
tılmasının bundan sonra söz ko-
nusu olamayacağına dikkat çeki-
liyor. Türkçe dışında Türk yurt-
taşlannca kullanılan dillerde ya-
pılacak yayınlann özel ya da ka-
mu kanalından yapılıp yapılma-
ması konusu da tartışmalı olma
özelliğini sürdürüyor. Özkök'ün.
AKP'nin iktidara gelmesinin ar-
dından hükümete yakın yayın or-
ganlan tarafından dile getirilen
"Özkök'ün en demokratik ko-
mutan olduğu", bu nedenle "ba-
zı üst düzey komutanlarca eleş-
tirildiği" yönündeki iddialara ya-
nıt vermesi bekleniyor. Özkök'ün
aynca, ABD'nin Irak'a yönelik
harekâtı sırasında yabancı asker
bulundurulması yönündeki tezke-
renin geçmemesi nedeniyle ABD
Savunma Bakan Yardımcısı VVbl-
fovvitz'in TSK'yi hedef alan açık-
lamalanna da değinmesi bekleni-
yor. Wolfowitz, "AskerJer açık-
İama yaparak tezkereyi destek-
lemedi" şeldınde TSK'yi eleşrir-
mişti. Özkök'ün bu eleştirilere, T-
SK'nin demokratik kurallar ve ya-
sal çerçeve içinde karan siyasi oto-
riteye bıraktığını \nrgulayacagi dı-
le getiriliyor.
Ote yandan CHP Istanbul mil-
letvekili Onur Öymen, CNN
Türk televizyonuna verdiği de-
meçte hükümetin rejimle sorunu
olduğunu söyledi.
Öymen, "tktidar partisinin
bazı yaklaşımlan, uygulamalan
toplumun geniş kesiminde sıkın-
tı yaratıyor. Bizler de bunlardan
rahatsızlık duyuyoruz. Laikliği
zorlayacak adımlar attılar, hem
görünüşte hem esasta. Kadro-
laşma yoluna gittiler " dedi.
Erdoğan: Haberler uydıırma
tSTANBUL (Cumhuriyet) -
Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan, "Genç subaylar AKP'den
tedirgin" haberlerinin "uy-
durma" olduğunu beiirterek
"Bazı kesimler, ülkede havayi
nasıl gereriz, nasıl çatışma ze-
mini oluştururuzun gayreti
içinde" dedi.
Basını suçlayan Erdoğan,
"Elinizdeki kalemle, halkın
kafasını bulandırmayın. Ya-
zıktır" diye konuştu.
Erdoğan, îstanbul Sanayi
Odası Meslek Komiteleri top-
lantısında yaptığı konuşmada
şunlan söyledi: "Bize bu mil-
let 3 Kasım'da ülkeyi yönetme
görevi verdi. Bu bir emanettir.
Buralarda kalıcı değiliz. Bu
emanete layık olmak millete
layık olmaktır. Millete layık
olursak ülkeyi muasır mede-
niyet seviyesine çıkarma ola-
nağına nail oluruz.Türkiye'yi
geriye götürecek gereksiz asa-
biyetlerden hızla uzaklaşıp üi-
kenin acil ihtiyaçlarına yönel-
miş durumdayız."
Basına suçlama
Bazı kesimlerin "ön kesme"
gayreti içinde olduğunu savu-
nan Başbakan, basını da suçlar-
ken şu görüşleri dile getirdi:
"Bazı kesimler ülkede hava-
yı nasıl gereriz, ülkede nasıl
bir çatışma zemini oluşturu-
ruzun gayreti içindeler. Eliniz-
deki kalemle halkın kafasını
bulandırmayın. Tuttuğunuz
bir köşeyle çatışma çığırtkan-
lığı yapmayın.Attığınız başlık-
larla kurumlar arası olmayan
sıkıntılan varnıış gibi göster-
meyin, yazıktır. Bundan hiç
kimseye bir çıkar gelmez, ül-
ke kaybeder. Bu ülkeyi kaybet-
meye kimsenin hakkı yoktur."
Orduyla hükümetin ahenk
içinde çalıştığını belirten Er-
doğan sözlerini şöyle sürdürdü:
Bunlar kaybettlrir'
"Medya zaman zaman bu
tür şeyleri çıkarmak suretiyle,
diyelim benim Genelkurmay
Başkanı ile baş başa yaptığım
toplantıdan bile haber yapabi-
liyorlar.Ya her ikinıizin cebin-
de de özel dinleme cihazı var,
yani bu kadar kabiliyetleri
var. Bakıyoruz ertesi günkü
gazetede şunlan şunlan ko-
nuştular diyor. Halbuki biz çı-
kınca açıklama yapıyoruz;
AB, Kıbns, Irak'ı görüştük.
Ama onlar, bakıyoruz bam-
başka şeyler uyduruyorlar.
Bunlar maalesef sağır duy-
maz uydurur kabilinden ha-
berler ve bu haberler üzerine
bina edilmiş yorumlar. Bun-
lar ülkenin ciddi kurumlarını
\ıpratmaktan başka bir şeye
yaramaz. Halbuki benim or-
dumla, hükümetim arasında
böyle bir şeyin olduğu istika-
merinde haberler yapmak be-
nim ülkeme ne kazandınr.
Bunlar kaybettirir. Bundan
senin menfaatın ne, ne yap-
mak istiyorsun? İşte buraya
da bir soru işareti koyup, on-
ları millete havale etmek la-
zım. Başka bir şey yok."
Haberimize basmdan büyük ilgi
• Baştarafı 1. Sayfada
Tayyip Erdoğan'ı 'Genç
subaylar AKP'den tedir-
gin' diye uyardığını ya-
zan Cumhuriyet'in
manşetinin Ankara'ya
bomba gibi düştüğü"
belirtildi. Haberde, gaze-
temizın manşetine asker
kanadmdan tepki gelme-
diği ifade edilirken Hürn-
yet'in iç sayfalannda Bal-
bay'ın haberinin tamamı
yayımlandı. Gazetenin
Genel Yayın Yönetmeni
Ertuğrul Özkök ise "Ya-
lanlanmayan haber üze-
rine" başlığıyla kaleme
aldığı yazısında, eskiden
gazete bürolanna "genç
subaylar" şeklinde imza
atılmış bildiriler gönderil-
KÜLTÜM • S*N«T (0212) 293 S9 7«
BEYOQLU - BEYOGLU 251 32 40
KADIKOY - BROADVVAY 346 14 81
12.15-1430-1645-1900-21 15
11-15-13 15-15 15-17.15-1915-21 15
İlanlarınız Için
diğini. ancak kimsenin
ciddiye almadığını \oirgu-
ladı. Yazısına, "Ancak bu
kez ortada imzasız bir
mektup değil, Türk ka-
muoyuna ulaşan iddialı
bir gazete manşeti var"
diyerek devam eden Öz-
kök'ün yorumu özetle
şöyle: "O zaman, ortada
ciddi bir sorunun bulun-
duğunu da teslim etme-
miz gerekiyor. Bu tak-
dirde hükümet kanadı-
nın Genelkurmay Baş-
kanı' nın bizzat Başba-
kan'a aktardığı bu tedir-
ginliği ciddiye alması ge-
rekir. Belli ki Genelkur-
may Başkanı bu sıkıntı-
yı Başbakan ile paylaş-
mak zorunda kalmış."
Milliyet gazetesi. gazete-
mizdeki haberin devamı
niteliğindeki "Dört \ıl-
dızlı tepki" başlıklı habe-
ri manşetine taşıdı.
Haberde, altkademede-
ki subaylann türban, Mil-
li Görüş genelgesi ve 19
Mayıs tartışmalanyla ilgi-
li tepkilerini üst düzey ko-
mutanlara ilettıği yer aldı.
Gazetenin iç sayfalannda
ise "Gündemdeki man-
şet" başlığıyla verilen ha-
berde, gazetemizin habe-
rinden almtılar yapıldı.
Milliyet gazetesi yazan
Güneri Civoğlu da,
"Cumhuriyet'in manşe-
ti" başlıklı köşe yazısın-
da, "Cumhuriyet'in dün
-yalanlanmayan, açıkla-
ma yapılmayan - manşe-
ti 'Genç Subaylar Rahat-
sız.Buuyarıyı, Genel-
kurmay Başkanı Orge-
neral Özkök, Başbakan
Erdoğan'a yapmış. Cid-
di ama henüz vahim ol-
mayan bir uyarı... Ismet
İnönü'nün şu sözü siya-
setçiler için asker dersi-
dir:
'Her gece, her mahfel-
de, her orduevi lokanta-
sında, birkaç genç subay
Türkiye'yi kurtanr. Bazı-
lan ihtilal de konuşur.' ts-
met Paşa asker ocağın-
dan gelmiştir. Karargâ-
hın, kışlanın nabzını iyi
bilirdi" yorumunda bu-
lundu. Yeni Şafak gazete-
si yazan Ahmet Taşgeti-
ren'ın "Genç Subaylar"
başlıklı yazısı ise özetle
şöyle:
"Manşetin iktîdarlar
ve siyaset üzerine etkiler
oluşturması beklenebi-
lir. Ancak aynı manşetin
askeri daha tartışılır ha-
le getireceğini de düşün-
mek gerekiyor. Çünkü
böyle bir manşet 'sıkıntı
bir biçimde boşalır' şek-
linde bir çağrışım yapa-
bildiği takdirde amacı-
na ulaşmış sayılır. Oysa,
'sıkıntının boşabnası' ne
Türkiye açısından kabul
edilebilir bir durumdur
ne de dünya konjonktü-
rü açısından... Böyle bir
manşetin asker içinde
ikilik varnıış gibi bir in-
tibayı besleyeceğini de
unutmamalı."
Wolfowitz'den eleştiri
30 MAYIS'TA
BEYOĞLU ALKAZAR, TEŞVİKİYE AFM,
KAOIKÖY TEPE CINEMAXX, KADIKOY BROADVVAY,
SİNEMALARINDA
(0212)293 89 78
perareklam@perareklam.com.tr
perareklam@superonline com
www.perareklam.com.tr
• Baştarafı 1. Sayfada
Türkiye'nin politikasına müdahale
değil, sivil hükümete destek anlamına
gelecekti" dedi.
"Wolfowitz,Türk demokrasisine za-
rar veriyor" eleştirilerini reddeden
Wolfowitz. Türkiye'de güçlü bir demok-
rasinin, Ortadoğu'da bir hükümetin na-
sıl aynı zamanda Müslüman, demokrat,
ılımlı ve Batı yanlısı olabileceğine örnek
teşkil ettiğine inandığını vurguladı. Wol-
fovvitz, şu ifadeleri kullandı:"Benim de
desteklediğim yeni seçilmiş sivil hükü-
met, en önemli müttefıki olanABD'nin
yanında yer alınması yönündeki hü-
kümet karanna Türk ordusunun des-
teğini dile getirmesini istemişti. Ulu-
sal gü\ enlikle ilgili olan bu konuda gö-
rüş dile geririlmesi, Türkiye'nin ulus-
lararası politikasına bir müdahale de-
ğil, hâlâ yeni olan sivil hükümete des-
tek verilmesi niteliğini taşıyacaktı."
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Her şeyi değıştirmeye başladı ince ince.
Şimdi görelim bakalım ne olmuş
'Ak'\m derken...
Kesin yorum biraz erken,
Ama biz aktaralım durumu
Okura bırakalım yorumu.
Ak işe şununla başladı:
'Yüzde 35 büyüktür yüzde 100'den,
Heryetkiyi almamız bu yüzden.
Irade elimizde, kimse bize kanşamaz,
Biz istemezsek dargın bile banşamaz.
Sadece hükümeti değil devleti de sırtladık,
Her şeyi kendimıze göre akortladık.'
Ormanın tüm kadrosunu sırtladıkça ak,
Rahatsız olmaya başladı halk...
Bu nereye kadar gidecekti?
Sırtlan babam sjrtlan...
Ne çok sırtlan!
Ak, her şeye irade bende diye bakınca,
Çıkmaya başladı ortaya birçok sakınca.
Yasalar yapılıyordu, maddesi bol,
Al kurumları önüne yol babam yol...
Diyelim kamu ihale yasası,
Etkileniyorsa akın kasası,
Hemen değişiyordu uygulama maddesi:
'Bu yasa, heryerde uygulana,
Ihaleler dışında!'
Bir de yolsuzluklaria mücadele var,
Ne kadar anlatsak yerimiz dar.
Her iktidarın yöntemi şuydu,
Buna bizim ak da uydu:
'Geçmişi hakla,
Kendini akla'
Ne hakla?
Sistem böyle arkadaş,
Haddinse aş!
Ekonomiye bakınca şaşırdı ak,
Acaba nereden gelir bulsak?
Kendinde bir şey bulamayınca,
Gerçeği görüp ayınca,
Geçmiştekiler ne yaptı, ona baktı.
Formülleri görünce ağzının suyu aktı.
Neler yoktu neler?
Kurt görse ulur, kuzu görse meler!
Nasılsa halk bunlan unutmuştur deyip,
Başladt formülleri sıralamaya:
'Satışbank kuracağım, ormanlan satacağım,
25 milyar dolar alıp, keyfime bakacağım.
Yastıkbank kurup, halka gideceğim,
Yastığı bırak, bana ver diyeceğim.'
Halk bunların denendiğini unutmuştu,
Sandı ki, her bin büyük bir muştu!
Buna bir de atışbankı eklemeli.
Bir malı ye bakanı vardı ki ne demeli,
Onu dinleyin eğlenin,
Hiçbir şeyi kötüye yormayın.
Aldı mı eline mikrofonu,
Yere yatardı para fonu:
'Ulan ver işte trikpara,
Peşin para keyfinı ara.
Müşteri bulsam, gece fırlarım yatağımdan,
Dünya Bankası titrer benim atağımdan.
Memur, işçi kimse çıkamaz ağımdan.
Bizim işler tertemiz,
Bakantık pis koksa da lağımdan.'
Eğitimden dine kadar her şey sektördü,
Mübarek camide imam, üniversitede rektördü.
Bunlar geçmişte ormanın başına çok şey ördü,
Akın etrafındakiler hepsini biliyordu, gördü.
Arada uzaktaki bay kuştan cesaret alıyordu,
Aslında cesaret, esaret oluyordu.
Ama ak bunlan hep iyiye yordu.
Önünde bir tek engel vardı; ordu.
Her şey için çok güzel kılıf buldu,
Içine ne koysan sığar, yeterince boldu.
Efendim AB sürecindeydi orman,
Oradaydı bütün derman.
Girmek için her şeyi yapmalıydı,
Aslında gök kubbe de AB malıydı.
Ahalinin anlamadığı değişiklik mi var,
Hemen hazırdı yanıt:
'AB istiyor, orası bizim anıt!
Onlar neyi yıkın derse yıkacağız,
Arasına bizim istekleh de koyacağız.'
Bizim ak öylesine çullandı ki
Devletin üstüne...
Her şeyin babası benim diyordu...
Artık işler böyle yürüyordu.
Daha sonra anlatacağız neler oldu,
Bizimki 'ak' derken
Her şeyin üstüne baba baba giderken,
Ak baba oldu!
ankcum@ttnet.net.tr
TİKKO operasyonu: 2 ölü
• GİRESUN (AA) - Giresun'un Bulancak
ilçesi kırsal kesiminde sürdürülen
operasyonda, terör örgütü TKP-ML/TÎKKO
üyesi Cem Karaca ile Murat Ancak, 1 adet
Kalaşnikof piyade tüfeği ve 2 adet uzun
namlulu silahla birlikte ölü ele geçirildi.
550. yıl kutlamaları
• İstanbul Haber Servisi - îstanbul'un
fethinin 550. yılı kutlamalan nedeniyle
Kadıköy Bağdat Caddesi-Göztepe Işıklar-
Feneryolu güzergâhı, bugün 3 saat süreyle
trafiğe kapalı olacak.
ANADOLU UŞELERI
FEN ÜSELERİve
KOLEJLERE
HAI1RLIK KURSLARJNDA
BASARIYA GİDEN \OLDA SECENEKLERİN EN h İSİ
İSTANBUL ERKEK LİSESİ
ILKOGRETIM 7. ve 8. SINIFLAR IÇİN
7003-2004 ÖĞRFTİM \ll I
l'K'i KAYIYLARIMIZ BASLAMISTIK
20Q1-2Q0îrAMADdLu LİSELERİ SINAV SONUCLARIı
*. Tblf* BÖLdCBAŞl
S O n aetk ALTIN
GÜRUR TABLOMUZ
I « M L Lars. Tirtm 3.1a 16. AbdulU KALOJ Bsık
lsta*s, LIKI 1
n
Goksü * H T KEBK
lavbbLKH . 18 E CnaSAÇKAJU
lsw(»-ÜMi )9 MeaSAÖtt
Roien jsen » Seh TOCARGİL
W 21 OmaDAVCl
l Gdkkaı ÛZC »J*
9 Atanet ATABE7
!
] Ertoı BARDAKÇI
». AJHİ SOKMEZ
27 SıTıd SA\AŞKAN
r> H s n EMENEL
KOUB Evıea Laea
OnaGmAün
BjbçehBvkrALuca
TURKOCAGI CAD. NO: 4 3444O CAGALOGLU - İSTANBUL
TEL10212) 514 15 70-71 - 72