Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29NİSAN2003SAU 10 D I S H A B E R L E R dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Kıbrıs'ta Ledra Palas Baharı! Insanoğlu, kendi yaşamının da mev- simler gibi dört aşamalı olduğuna ol- dum olası inanmıştır. Doğa, baharla doğar, yazla coşar, sonbaharda olgun- laşır, kışın ölür. Bu süreç insanoğlu için de geçeriidir. Nasıl doğa kışın ölü- yor, baharda yeniden doğuyorsa, in- sanoğlu da ölümden sonra yeniden dirileceğine inandığı için, öteki mev- simlere kıyasla bahan daima coşku ile karş.ılamıştır. Mezopotamya'da bahan karşılama şölenleri Hititler'de de görülür. Bahar şenliklenne Hititler'de "an tah sum sar" denilird ı. Daha sonra buşenliklerAna- dolu'dan Yunanistan'a "antesteria" adıyla geçti. Romalılar 17 Mart'ı yenı yılın (bahann) ilk günü olarak takvime aldılar. Hıristıyanlıkta, tavşanlann bebe- leri ile koşuşturduklan, insanlann yu- murta saklayıp dövüştürdükien "pas- kalya" törenlen de yeniden doğuşun, bahann kutlanmasıdır. Rio, Venedik, Münih faşıngleri de kışı kovalayan ba- han karşılayan şölenler değil midir? Paskalyayı Katolikler ile Protestanlar bu yıl 20 Nisan'da kutladılar. Milyonlarca Ortodoks, paskaJyanın coşkusunu pa- zargünü yaşadı. Türkler "Nevruz'u (ye- nigün) " kutladılar, şimdi de 6 Mayıs'ta "Hızır llyas "a hazırîanıyorlar. Istanbul Rum Fener Patriği Bart- holomeos, çoğu Yunanistan'dan ge- len yaklaşık iki bin kişiyle Azız Yeor- gios Kilisesi'ndeki ayinde "kan ve nefretin yerini banşın işbiriiğine bı- rakmasını" isteyen bir konuşma ile Or- todokslara "kalo paska fıyipaskalya)" dileğinde bulundu. Rusya, Yunanistan, Balkanlar, Uk- rayna'da milyonlarca kişi kiliselerde mum diktiler. Sırbistan'da sekiz bin kişi 300 bin yumurtalı bir kutlamaya katıldı. Yumurta dövüşlerinde en çok yumurta kıranın yeni yılda mutlu ve sağlıklı yaşayacağına bir kez daha inanıldı. Rus Cumhurbaşkanı Vladi- mir Putin, bahan Tacikistan'da bir kilisede karşıladı. Paskalyada yalnızca bahar yoktur. Isa'nın "yeniden doğuşu" bu ayin- lerin kutsal itici gücüdür. Hıristiyan- lar, Isa'nın doguşunu kiliselerde ya da evlerinde yaktıklan mumlar ile ay- dınlattılar. Aziz Andreas, Isa'nın 12 havarisın- den bıriydi. Bir baJıkçıydı. Kardeşi Pet- rusda bir havariydı. Rusya'yı, Balkan- lar'ı Hıristiyanlaştırdığı için dahaçok Or- todoks dünyasında ön plana çıkmıştı. Yunanistan'ın Patras kentinde Isa gi- bi "+" değil de "X" benzeri çarmıha ge- rilmişti. Bundan dolayı "X"tipine"And- reas Çarmıhı" denilir. Dünyada Aziz Andreas'ın kutsal yapılan içınde en önemlisi, Kibns'ın kuzeyindeDipkarpaz bölgesindeki manastırdır. Bundan do- layı Kıbns'taki Rumlara özellikle And- reas adı verilir. Tıpkı Hazreti Ibrahim'in doğduğu Şanlıurfa'daki erkeklere ta- kılan Ibrahim adı gibi. Geçen hafta, kimilerine göre bir "düş', kimilerine göre bir "mucize" gerçekleş- ti. Kıbns'ta Türk-Rum toplumunu ikiye bölen, Ledra Palas'taki sanal "Berlin Duvan" yıkılmadı, yalnızca geçit verdi. Yaklaşık 30 yıllık bir yasakortadan kalk- tı. KKTC, sürpriz bir kararla iki toplum arasında gidiş gelışlere olanak sağladı. Güneyin uzlaşmaz yöneticileri, Atina'da "Enosis" sözünü dillerine persenk eden hükümet adamlan "şok" geçirdiler. Türkler Güney'de babalannın ka- birierine çiçek dikip suladılar. Rumlar Kuzey'de annelerinin kabirieri başın- da mum yaktılar Rumlar coşku ile Bü- yük Paskalya ayini için Aziz Andreas Manastın'nın yolunu tuttular. Ne ya- zık ki bu kutsal tören gerçekleşeme- di. Din adamlığından kuşku duyduğu- muz Rum Başpiskoposluğu'nun en- gellemesi ile ayin yapılamadı. Rumlar, manastırda mum yakıp dua edip di- lekte bulunmakla yetindiler. Bazı Rum- lar da tıpkı hacca giden Müslüman- lann "zemzem suyu" gibi, balıkçı And- reas'ın manastın ile deniz arasında kalan kutsal sudan içmekle yetinme- diler, şişeleyip Güney'e taşıdılar. Yunan medyasının Kıbns hakkında en çok kullandığı, pişmanlık içeren "kaçmlan fırsatlar" deyimidir. 1963'te kilisenin de başı olan Başpiskopos Makaryos Cumhurbaşkanı olarak ana- yasanın degiştırilmesini istemesınden sonra adada huzur kalmadı. Bindiği da- lı kesen Makaryos, Yunan Cuntası ile tepetaklak olduktan sonra Türkiye, Türk halkının güvenliğini korumak için adaya çıktı. O tarihten sonra sanal bir "Berlin Duvan" kaçınılmaz oldu. Kan- lı olaylardan sonra ABD Dışişleri Ba- kanı Dean Acheason devreye girdi. Taraflara bir plan sundu. Ada, Yunan- lara verilecek, Türklere ise Azız And- reas Manastırı'nın da bulunduğu Kar- paz Bumu 99 yıllığına kiralanacaktı. Gözü dönmüş Rumlar ile Yunanlar bu öneriyi reddettiler. Aradan 40 yıl geç- tikten sonra KKTC'nin adadaki variı- ğı adım adım güçlendi. Herzaman bir önceki plana "ohi (hayır)" diyen Rum- lar, yeni birfırsatı daha kaçırdıklannı al- gıladıklarında iş işten geçmiş oldu. Böylece "kaçmlan fırsatlar" deyimi doğdu. Şimdi, başta BM Genel Sek- reteriiği olmak üzere Yunanlar, Rum- lar, Rum Kilisesi, KKTC'nin kendileri- ne tanıdığı bu fırsatı iyice algılamalıdır- lar. Bu fırsatı da kaçırırlarsa, bundan sonra kaçıracaklan başka fırsatın kal- madığını artık algılamak zorundalar. Edelman Ankara pasaportunu aldı Ankara'da "Atatürk Bul- van 100 numara"n\n yeni sahibi, ABD Senatosu'ndan 9 Nisan'da "olur" aldı. ABD'nin yeni Ankara Büyü- keJçisi Eric Edetman'ın Se- nato'da "hearing "denilen süreci, her nedense bu kez internet ile basın bültenle- rineyansımadı. Busürecin aday atandığı ülke hakkın- da bilgi verir, sorulan yanıt- lar, sonra da "olur" aşaması gelir. Aradan üç hafta geçtiğı halde ne ABD Büyükelçiliği, ne de VVashing- ton medyası bu süreci yansrtan bil- gi verdi. Yalnızca Edelman'ın yap- tığı konuşmayı edinebildik. Edel- man'ın çok ılginç özgeçmişi ile kirn- liğini 4 Şubat'ta açıkladığımız için yi- nelemeyeceğiz. Başkan Yardımcı- sı Dick Cheney, Savunma Bakanı Ronald Rumsfeld, Yardımcısı Pa- ul Wolfowitz'in Beyaz Saray'da "owen///c"konulanndaki 1 numara- lı "ahlhocası" konumundaki bu dip- lomat, Ankara'ya Beyaz Saray'la bağlantılı bir kırmızı telefon hattını da getiriyor. Edelman, "tezkere" kara- nnı iki ülke arasında "çalkantı yara- tan" bir "düş knklığı" olarakniteli- yor. Daha sonra uçuş koridorlannın açılmasını, Iraklı diplomatlann is- Eric Edelman tenmeyen adam ilan edil- mesini ise övüyor. Türki- ye'nin "kilit olma" özeJli- ğini sürdürdüğünü söyle- yen Edelman, Balkanlar, Kafkaslar, Ortadoğu ve Avrupa'da olmak üzere "dört bölgedeki istikrar için önem taşıdığını"vur- guladıktan sonra şöytedi- yor "Tûrkiye'nin dinsel, etnik ya da siyasal çal- kantılarlayoksullaşması, istikrarsa- laşarak yıkıntı dunımuna dûşmesi, bu dört bölgenin tümünde kaygt, is- tikrarsızlık kaynağı olacaktır." Edelman'ın, Türkiye ile ABD'nin "yeni bir ilişkinin eşiğinde, yeni re- kabetlerin yükselmesine açacak" bir aşamada olduğunu, Irak sava- şının Türk kamuoyunda yaygın ve kanmaşık bir Amerika karşıtlığı ya- rattığını, ancak ilişkilerin, aradaki farklara karşın giderilebileceğini, Irak'ta istikrann sağlanmasında Tür- kiye'ye önemli görevler düşeceğini belirtmesi de ilginç. Büyükelçi, Tûrkiye'nin terör kar- şısında oldum olası davranışının 11 Eylül saldınsı ile başlayan yeni sü- reçte daha da önem kazandığını, bu alanda iki ülkeyi önemli işbirliği- nin beklediğini söylüyor. Moskova'dan sonra vandallar Bağdaftaydı Bir diktatörün heykeli daha tepe- taklak oldu. Irak'ta Saddam Hüse- yin'in dev heykelle- ri, ABD tanklannın desteğinde yıkıldı. Heykel yıkma olgu- su "ikonaklast (put- kıran)" denilen yo- baz Hıristiyanlann, çoktannlı "pagan" anıtlannı yıkmasıyla başlar. Sanat yapı- lanna karşı "vanda- lizmi" getiren Hıris- tiyanlardır. Islamiyet de "put" denilen es- ki heykelleri yok etti. Heykel devirrne, anıtlan yok etme olgusu en şiddetli ortamı SSCB'nin yıkılması, Varşova Paktı'nın dağılma- sı ile bu ülkelerde buldu. Joseph Stalin'in, ulusal diktatörlerin, komü- nist önderierin heykelleri yerlerde sü- rüklendi. Oysa unutulmaması gere- ken nokta, ister Sta- lin'in, ister Sad- dam'ın heykeli ol- sun, bunlarinsanlık tarihinin belirli bir döneminin sanat anlayışını yansıtır. Beğenseniz de be- ğenmesiniz de bu anıtlar yalnızca o ül- kenin değil, tüm in- sanlığın tarihsel ve kültürel mirasıdır. Bunlan yok etmeye kimseninhakkıyok- tur. Bu konuda en akıllı yaklaşımı Ma- caristan göstermiş, ülkenin çeşitli yerierindeki bu tür anıtlan Budapeş- tedışındabirparktatoplamıştır. "Ko- münist Diktatörlüğünden Dev An\t- lar" tanımlamasıyla bir "Heykel Park Müzesi" yaratmışlardır. Keşke Mos- kova da, Bağdat da Budapeşte gibi akılcı davransalardı. Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 KKTC'yi 6 günde ziyaret eden Rumlann sayısı, bir yıllık yabancı ziyaretçi sayısına eşit KuzeydeturizmpatladıREŞATAKAR LEFKOŞA-Kuzey Kıbns Türic Cum- huriyeti (KKTC) hükümetinin, Güney ile Kuzey Kıbns arasındaki dolaşımı ba- zı şartlarla serbest bırakması, iflas nok- tasına gelen turizm sektöriinü 6 gün gibi kısa sürede ayağa kaldırdı. Serbest dolaşımın ilk 6 gününde Ku- zey Kıbns'a geçen Rum sayısının 60 bi- ne yaklaşüğını, bunun da KKTC'yi bir yıl içerisinde ziyaret eden yabancı turist sayısının toplanuna eşit olduğunu anım- satan turizmciler, alınacak yeni önlem- ler arasında sadece sınır kapılannın ço- ğaltılmasının değil, aynı zamanda Rum ziyaretçilere, Türk otellerinde yatı ola- nağııun da yer almasını istediler. Kıbns Türk Otelciler Birliği Başka- nı Ttarhan Be>dağta, serbest dolaşımın ardından KKTC'de belirgin bir canhlı- ğın görüldüğüne dikkat çekerek Rum zi- • Serbest dolaşımın ilk 6 gününde Kuzey Kıbns'a geçen Rum sayısı 60 bine yaklaştı. Turizmciler, sınır kapılannın çoğaltılmasını ve Rum ziyaretçilere, Türk otellerinde konaklama olanağının sağlanmasını istiyorlar. yaretçilere otellerde konaklama hakkı- nın verilmesıyle sektörün daha çok iş ya- pacağmı söyledi. Leflcoşa'nın tarihi Arasta bölgesindeki esnafin örgütlendi- ği dernek tarafından yapılan açıklama- daysa, sınırlardaki izdihamı ortadan kal- dırmak ve ölü bir bölge haline gelen Arasta \ ı canlandırmakamacıyla "Lok- macı Barikaö" adıyla bilinen geçiş nok- tasının açılmasını istedi. Girne ükhm bkbm Kuzey'e geçen Rumlann en fazla akın ettiği ve hayran kaldığı Girne ken- tinde tüm lokantalar, taksi işletmeleri ve kumarhaneler 6 günden bu yana bü- yük bir dolulukla çalışırken Cumhuri- yet'e açıklamada bulunan bazı ziya- retçiler, Girne Limanını dünyanın en ucuz bölgesi olarak nitelediler. Limandaki Nargile Bar'da arkadaşıy- la Türk birası içen Kostas Bambides, 10 şişe içtıkten sonra hesabı ıstediklennde sadece 10 Kıbns Lirası (yaklaşık 30 mıl- yon TL) ödediklerini, Güney Kıbns'ta ise benzeri bir yerde bu parayla en faz- la4 biraiçebildiklerini söyledi. SulyaKat- sflodes ise Girne Limanı'nda 16 çeşitme- ze ve balık yediklerini, 2 duble rakı ile toplam maliyetin kişi başı 9 Kıbns Li- rası (yaklaşık 27 milyon TL) tuttuğunu belirterek hem memnuniyetini dile ge- tirdi hem de önemli bir noktaya dikkat çekti. Sulya şöyle devam etti: "Tûrkiş- letmecfler son dereceryi davTamyoriar ve fryatlan fazla yüksehrnrvoriar. İ manm aşın flgi fry-atlan yükseltmez ve ayakla- nna gelen bu kısmeti geri tepmezkr." İlk zam sigorta şirketierinden KKTC'deki ucuzluğu memnuniyet- le karşılayan Rumlann pahahlık konu- sundaki uyanlan gazetelere yansıma- dan, Türk sigorta şirketlerinin dünden iribaren yüzde 1 OO'lük zam karan dik- kat çekti. Güney'den Kuzey'e geçen araçİar için geçen pazar gününe kadar bir günlük kasko ücreri karşılığında 4 Kıbns Lirası (yaklaşık 12 milyon TL) talep eden sigorta şirketleri dünden iti- baren bu rakamı iki katuıa çıkardılar. Bu uygulama sadece Rumlar arasında değil, KKTC'deki çok sayıda kişi ve ku- ruluş tarafından da kınandı. LİMASOL Girne'ye akm eden Rumlar "Herhalde, Girne Limanı son 29 yılda bu kadar kalabalık görmemiştir" diyoriar. Özellikle fiyatlardan memnun kalan Rumlar, tokantalann ve taksüerin fryat yükseltmesinden endişe edhor. (Fotoğraf: REŞAT AKAR) Türkiye, ülkenin yeniden yapılandınlması için eylem planı hazırladı Irak için özel bakan ataıuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Savaşın ardından Irak'ın yeniden yapılandınl- ması sürecinde etkin rol oy- namak isteyen Türkiye, bir eylem planı hazırladı. Dışişleri, Genelkurmay ve MÎT'in katılımıyla hazırlanan eylem planınınhükümetin ona- yının ahnmasının ardından yü- rürlüğe sokulması benimsen- di. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün aynı zamanda başba- kan yardımcısı da olması ne- deniyle Irak'ın yeniden yapı- landınlması için bir devlet ba- kanının göre\lendirilmesi bek- leniyor. Bu görevin, orman ve çevre bakanlıklannın birleşti- rihnesi sonrasında devlet ba- kanlığına atanacak Kiirşad Tüzmen e verilebileceği kay- dediliyor. Cumartesi günü Dı- şişleri Bakanlığı'nda yapılan toplantıda alınan kararlar doğ- oluşan eylem planı şöyle: • Güvenlik koşullannın oluşmasının hemen ardın- dan Bağdat Büyükelçisi Os- man Paksüt başkanlığuıdaki diplomatik personelüı ülkeye dönmesi. Bağdat'taki yeni yönetimin belirlenmesi süreci ve veni- C/luşturulacak yeni bakanlık için Kürşad Tüzmen'in adı geçiyor. den yapdandırma işlemlerinin yakmdan izlenmesi. • PKK/KADEK'ten kay- naklanan güvenlik sıkıntıla- n sürüyor. Bu sıkıntılar sür- düğu sürece Türk askeri var- mmmemıs&mmmmm?- llğinin bÖl- gede kalma- sı öngörülü- yor. Türkiye, yeni yöneti- min kurul- masıyla bir- likte bu birliklerinin geri çe- kümesi yönünde ciddi bir bas- kı geleceğini düşünüyor. Türk askeri varhğının çekilme ko- şulu, güvenlik sıkınnlanrun gi- derilmesi olarak görülüyor. • Kızılay'ın bölgede daha etkin ohnası. BM'nin istedi- ği insani yardım malzemele- rinin hızla temin edilmesi ve nakliyesi. • Habur sınır kapısırun da- ha etkin çalışmasırun sağlan- ması. Gerekli görülürse ikin- ci bir kapının da açıunası. • ABD'nin ülkenin istikra- nnı sağlamak amacıyla Afga- nistan'dakine benzer bir istik- rar gücü kurma karan alması durumunda Tûrkiye'nin de bu süreçte etkin rol alması. Yakında açıklanması bek- lenen eylem planı kapsamın- da insani yardımlar da arttı- nlıyor. Türklere saldırı • Limasol 'daki evlerini görmeye giden Türk aile, Rum sakinlerin saldınsına uğradı. Rum Bakan, saldırganlann en ağır cezayı göreceğini söyledi. LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Kıbns Rum kesiminin Limasol kentinde evlerini görmeye giden Kıbnslı Türk aile, evin şimdiki sakini Rumlann saldınsına uğradı. Rum radyosunun haberine göre, Rum kesimine geçtikten sonra taksi kiralayan ve Limasol'un Ay Yanni bölgesindeki eski evlerini görmeye giden ikisi erkek 5 kişilik Kıbnslı Türk aile, evlerinde ikamet eden Rum ailenin saldınsına uğradı. İki Rum kardeş, karşılannda gördükleri Türk ailenin erkek t üyelerinin üzerine saldınp, ciddi şekilde dövdü. Hızuıı alamayan Rum kardeşler, Türkleri gezdiren Rum taksiciyi de dövünce olay Rum polisine aktanldı. Güney Kıbns Adalet ve Kamu Düzeni Bakanı Doros Theodoru, olayı münferit diye nitelerken büyük üzüntü duyduğunu ve saldırganlara en ağır cezanın verileceğini söyledi. Theodoru, "Kıbns Rumlan ve Türkleri arasında oluşrunılan bu gûzel atmosferi ve bununla birükte Ada'nm yeniden birkşûTÜmesmi zehirtemeye çahşantann suçlu olduğunu ve yargılanacaklannı" vurguladı. Theodoru, dolaşımın güvenh ve serbest bir şekilde devamından yana olduklannı belirtirken Rum Ulusal Konseyi'nin geçişlerle ilgili son , durumu görüşmek üzere bugün toplanacağını duyurdu. TE5EKKÜR Ameliyatımı büyük bir başanyla yaparak sağlığıma kayuşmamı sağlayan Ege Üniversitesi ÜrolojiA.B.D. görevlileri Prof Dr GÜRHAN GÜNAYDIN, Doç. Dr. ÇAC ÇAL, Doç. Dr. ERDAL APAYDIN, Dr. ÖZGÜR ERDOCAN, Dr. KAAN ÖZDEDELİ, Dr. UMUT ÖZDEMİR, Dr. İLKER KARABOCA, Yük. Hem. BİRGÜL NURÜLKE ye servis hemşire ve personeline, rahatsızlığımı erken teşhis ederek gerekli bütün incelemeleri titizlikle yapan SSK Bozyaka Eğitim Hastanesi görevlileri Doç. Dr. ALİ RIZA AYDER, Uz. Dr. SÜLEYMAN MİNARECJ, Uz. Dr. SABRİ DERELİ ye hastalığım süresince derin şefkat ve ilgisini esirgemeyen moral desteğim, can kardeşim, akrabam Doç. Dr. HAKAN POSTACI ya sonsuz minnet ve şükranlanmı sunarım. Sağlık, başarı ve iyilikler hep onlann olsun. CÜNAY $İM$EK Behram Salih K.iraktaki gelişmeleri anlatacak IKYB yetkilisi Ankara'da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (TKYB) yetkilisi Behram Salih, Kuzey Irak'taki gelişmeler hakkında "ük eİ- den" bilgi vermek için Ankara'ya gel- di. Dışişleri Bakanlığı'nı bugün ziyaret edecek olan IKYB yetkilisi, MüsteşarBü- yükelçi UğurZiyal tarafından kabul edi- lecek. Türkiye, Irak savaşının ardından ilk kez kuzey Iraklı Kürt gruplarla doğrudan görüşüyor. CeblTabbani'ninlideruğin- deki KYB'nin Önemh isimlerinden olan Behram Salih, bu amaçla dün başkente geldi. IKYB kaynaklan, Salih'in bölge- deki son gelişmeler ile Kürt gruplann ni- yetleri konusunda Ankara'ya bilgi ver- mek ve yanlış anlamalan önlemek iste- diğini kaydettiler. Ankara'nnı. Salih ile görüşmede "kmnızı çizgüerinj" hahr- latması, Irak'ın toprak bütünüğü ile Türk- menlerin güvenliği konulannda uyanlar- da bulunması bekleniyor. Salih, Esenboğa Havaalanı'nda yap- tığı açıklamada, Dak'ıngeleceğinin Tür- kiye de dahil tüm komşulan için çok önemh olduğunu söyledi. Salih, "Irak'm geleceğmi oluştururken tüm dosüannu- zm, özellikle de laik ve demokrarik yapı- sı>la Türkh e'nin yardımına Uirjyacunız var.Bizde Irak'talaik ve demokrarik bir yönetim oluşrurmak isfjyoruz. Türld- .ve'deki laik ve demokratik modei bizim kjin büvûkbirfirsat" dıye konuştu. Türk- menlerin de Irak'ın bir parçası olduğu- nu kaydeden Sahh, Kürtlergibi Türkmen- lerin de uzun yıllar boyu Saddam Hû- sejin rejimi altında ezildiğini dile getir- di. "Türkmenlerindemasada kendi yer- lerini abnaya haklan var" diyen Salih, Kürtler olarak Türkmenler için ellerin- den geleni yapacaklannı aktardı. GEREDE ASLtYE HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN Esas No: 2002/94 KararNo: 2003 6 Davacı Ramazan Peker (oğlu Şeref Peker'e velayeten) tarafından davah Nüfus Müdürlüğü aleyhine mahkememize açılan anne adı tashıhi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Bolu ilı, Gerede ılçesı, Geçitler Köyû, Cilt No: 63, Hane No: 39'da nüfiısa kayıtb Ramazan oğlu 27.11.1992 d.lu davacının oğlu Şeref Peker'in nüfus kütüğünde Dur- kadın olarak kayıtlı bulunan anne adının Şehime olarak tashihıne, ad değişiklığinden zarar görebilecek olanlann öğrenme tanhinden 1 yıl içerisinde itiraz edebilecekleri hususu ilanen tebliğ olunur. Basuı: 14378