Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 MART 2003 ÇARŞAMBA HABERLER Yeni kabinede Şener'in Maliye, Ekren'in Hazine'den sorumlu devlet bakanlığına getirilmesi bekleniyor EkonomiGül'eemanetBÜLENTSARIOĞLU ANKARA- 59. hûkümeti kurmak- la görevlendirilen AKP Genel Başka- nı Recep Tayyip Erdoğan, yeni kabi- nesinde ekonomiden sorumlu bakan- lıklarda önemli değişiklik yapacak. AbduHah Gülün "ekonominin koor- dinasyonundan sorumlu başbakan varduncıhğrna getirilmesi beklenir- ken Maliye Bakanlığı için Abdüuatif Şener'in, Hazine'den sorumlu Dev- let Bakanlığı için NâznnEkren'in adı ağırhkkazandı. Erdoğan, "kabinenin sayısıru azaltmayı düşündüğünü, az oranda baa değişikiikler de yapacak- larmı" kaydettı. Erdoğan, dün Cumhurbaşkanı'nca görevlendirilmeden önce Meclis'teki makam odasında Gül ile uzun bir top- lantı yaptı. Parti kulisine sızan bilgi- lere göre, Erdoğan gelecek dönemin zorunlu gündeminde en önemli alanı "ekonomi" olarak gördüğünü kabine- SUI13C3İC AKP Genel Başkanı RecepTayyipErdo- ğan'mmiUetvekm^emmietmesininardın- c *a n ' < ^*n AbduUah GüL> 58. hükümetin is- tifasını Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer'e sundu. Sezer, 59. hûkümeti kurma görevini Erdoğan'a verdi. Erdoğan, görüş- menin ardından Sezer'ıntelkınlenolup ol- madığı yönündeki soru üzerine "Arainız- da anlamh bir fîkir ahşverişi okhı" dedi. Kulislerde Erdoğan'ın yeni kabineyi bu- gün Köşk'e sunacağı beürtüiyor. Budurum- da BakanlarKuruhı'nun TBMM Genel Ku- rulu'nda yarın okunması, hükümet progra- mının hafta sonu Meclis'e sunulması ve 59. hükümetin en geç gelecekhafta perşem- beye kadar güvenoyu alması hedefleniyor. de yapacağı düzenlemelerle göstere- cek. AKP liderinin, hükümetteki ve par- ti içindeki en önemli kurmaylanru eko- nomi yönetimine getirmesi bekleniyor. Erdoğan'ınGül'üekonomiden sorum- lu başbakan yardımcılığına getirme- yi, ekonomiden sorumlu diğer bakan- lann Gül'e bağlı olarak çalışmasını kararlaştırdığı öğrenildi. Son anda de- ğişiklik olmazsa, Gül ekonomi yöne- tıminde tek söz sahibi olacak ve böy- lece bu alanda sık sık dile getirilen "çoksesHKk" önlenmeye çalışacak. Erdoğan'ı, Köşk'e çıkmadan önce kutlama gerekçesiyle ziyaret eden TBMM Başkanı Bülent Armç'ın da seçimbölgesi için bakankk istedıği öğ- renildi. Alman bilgiye göre Annç, sendikacı kökenli Manisa Milletveki- li Hüseyin Tannverdi'nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na geti- rilmesine ilişkin beklentisini AKP li- derine iletti. Yeni kabinede Sanayi ve Ticaret Bakanı AH Coşkun'a yer ve- rilmeyebileceği, bu göreve Maliye Bakam Kemal l nakıtan ın kaydınla- cağı konuşuluyor. Unakıtan'm yerine Şener'in görevlendirilmesi, kabine- den alınacağı konuşulan Hazine'den sorumlu bakan AHBabacan'ınyen- ne AKP'nin ekonomık işlerden so- rumlu genel başkan yardımcısı Nâzun Ekren'in getirilmesi bekleniyor. Beledhe kökenli bürokratiar Kabinede yer almayacak isimler arasında Başbakan Yardımcısı Erhığ- rul Yalçınbayır da sayılıyor. Yalçınba- yır'm genel merkeze kaydınlarak ye- niden genel sekreterlik görevini ala- bileceğı, AKP Genel Sekreteri Idris Naim Şahinın de bayındırhk bakanı BAŞBAKAN'DAN SON GÜN ÎTÎRAFI: Gül: Vergi sözümüzü tutamadıkANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Abdul- lah Gül, 3.5 aylık hükümetini değerlendirdi. Kendi hükümetini "1. AKP iktidan olarak" nitelendiren Gül, dış gelişmelerin ekonomi faaliyetlerini etkiledi- ğini belirtirken "ek vergi ahnayacaklarT yönünde halka verdikleri sözü de tutamadıklarmı kabul etti. Asker konuşlanmasına ilişkin tezkereye işaret eden Gül, "TBMM'den çıkan irade, bizi halktan fedakârbk istemeye zorladı" dedi. Gül, AKP lideri Tayyip Erdo- ğan ıle arasında güven bunalımı olmadığını söyledı. Başbakan Gül, 3.5 aylık ikridannda yapılan çalışma- lan anlatmak üzere dün yeni Başbakanlık binasında bir basın toplantısı düzenledi. 25 bakandan 19'unun katıldığı toplanhyı çoğunluğu ABD'den gelen çok sa- yıda yabancı basm men- subunun izlemesi nede- niyle Gül'ün konuşma- lan tngilizceye çevrildi. Kürsüye geldiğinde çok sayıda flaşın patlaması üzerine, "Müzelerde mermerler eskimesin di- ye fotograf çekflmesine izin verümez" diye espri yapan Gül, daha sonra ekonomi, dış ve iç siya- sette yaphklan çalışma- lan anlattı. Hükümete geldiklerinde "Okyanus- taki istikameti belirsiz bir gemi gibi Türkiye devrakhklannı" söyle- yen Gül, AKP'nin ikti- dan ıle ülkede ümit doğ- duğunu, faizlerin düştü- ı ğünü, borçlanma vadele- rinin uzadığını anlattı. Gül, daha önce ek vergi alma- yacaklan yönündeki sözlerinden döndüklerini de iti- raf ederek "Olağanüstü getişmeler. Irak krizi ve TBMM'den tezkerenin kabul edttmemesi yönünde çı- kan irade bizi halktan fedakârhk istemeye zorladT dedi. Gül. daha sonra Irak sorununa işaret etti. BM toplantılannın dikkatle izlendiğini, ABD'nin Türki- ye'nin stratejik müttefiki olduğunu vurgulayan Gül, istişarelerin sürdüğünü belirrti. Gerekirse ikınci tez- kerede grup karan alabileceklerine işaret eden Gül, ikinci tezkereyi AKP tabanına anlatmakta güçlük çekip çekmeyecekleri yönündeki soruya ise "Hayır. Türkiye savaşa ghmeyecek, olası savaşa karşı hazırhk yapüacak" dedi. Konuşmasının son bölümünü Er- doğan başkanlığında kurulacak yeni hükümete ayıran Gül, "Başbakanhğı hemen bırakmamzı Erdoğan mı istedi" sorusuna "Hayır, aramızda güven bunahmı yok. Biz hepimiz bir kişi gibhiz" yanıtını verdi. tĞNELl FIRÇA ZAFER TEMOÇtN olarak hükümete alınabileceği öğre- nildi. Şahin, IstanbulBelediye Başkan- lıgı döneminde Erdoğan'ın genel sek- reterlik görevini yürütmüştü. Bayın- dırlık Bakanı ZekiErgezen'in yanı sı- ra Tanm Bakanı Sami Güçlü, Çevre Bakanı İmdatSütiuoğlu ve Devlet Ba- kanlan MefametAydm,Beşir Atalay'ın kabine dışı kalabileceği belirtili- yor. "•Belediye" kökenli bürokratlar- dan İstanbul Millerveküi AB tbiş'ın adı da yeni bakan listesinde sayılıyor. Milli Eğitim Bakanı Erkan Mum- cu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanı MuratBaşesgioğluve Turizm Ba- kanı Güldal Akşit ın görevlerinde ise değişiklik yapılrnası bekleniyor. Mum- cu'nun isteğine bağlı olarak Çalışma Bakanlığı'na getirilebileceği, Başes- gioğlu'nun Milli Eğitim Bakanlığı'na kaydınlabileceği belirtiliyor. Ancak Erdoğan'ın Milli Eğitim Bakanlığı için AKP Genel Başkan Yardımcısı AkifGüDe'yi de düşündüğü, bu bakan- lığa yapüacak atamadaCumhurbaşka- nı'nın onayının da belirleyici olacağı kaydedildi. Akşit'in de Devlet Bakan- lığı'nakaydınlması bekleniyor. Istan- bul Millerveküi Zeynep Armağan Us- lu'nun adı basın-yayından sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirilebilecek isimler arasında geçiyor. Hayati Yaacı 'ikinci adam' Çalışma Bakanlığı için Grup Başka- nvekili SaBh Kapusuz'un, Tanm Ba- kanlığı için Grup Başkanvekili Faruk Çelik veya Tanm Bakanlığı Koruma ve Kontrol eski Genel Müdürü, Di- yarbakır Millerveküi MebdiEker ın adı geçiyor. Şener'den boşalacak başba- kan yardımcılığına Genel Başkan Yar- dımcısı Mehmet Mir Dengir Fırat'ın getirilmesi durumunda parti genel mer- kezinde 'ikinci adam" olarak Hayati Yaaa'nın görevlendirilmesine olası- lık tanınıyor. Yazıcı, bu durumda Si- yasi ve Hukuki Işler Başkanı olacak. Aksu makamını komyacak Makamlanm koruyacak bakanlar arasında Içışlen Bakam Abdülkadir Aksu başta geliyor. Aksu, yeni oluşum hareketinin başından beri Erdoğan'a yardım eden başlıca kurmayı olarak biliniyor. Kabinede aynı görevde ka- lacaklar arasında Devlet Bakanı Kür- şad Tüzmen, Milli Savunma Bakanı VecdiGönül Adalet Bakanı CemflÇj- çek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- nı Hflmi Güler, Kültür Bakanı Hüse- yinÇelik, Orman Bakam OsmanPepe, Ulaştırma Bakanı KnaBYıldmm. Sağ- lık Bakanı Recep Akdağ sayılıyor. • Hükümetin 3.5 aylık icraatını değerlendiren Gül, ek vergi yüküne gerekçe olarak Irak krizini gösterdi. Devlet bakanlığı sayısı düşürülecek, 3 bakanlık tek çatı altında birleşecek Bakan sayısı 23'e inecek EMİNEKAPLAN ANKARA - AKP lideri Tayyip Erdoğan, başbakanlığı devraldık- tan sonra bazı bakanlıklan birleş- rirerek, kabinedeki bakan sayısı- nı 15'i icracı, en fazla 8 devlet ba- kanhğı olmaküzere 23"e düşürme- yi planlıyor. Devlet bakanlığı sa- yısının az tutularak sayının 20'nin alhna da düşürülebileceği belirti- lirken, Tanm ve Orman ile Kültür ve Turizm bakanlıklannın tek ba- kanlıkta birleştiriknesi hedefleni- yor. Bayındırlık ve Iskân Bakan- lığı'nın kaldınlarak yerine "Şe- hircflik, YerleşmeveÇevreBakan- lığı" ile Ekonomi Bakanlığı ol- mak üzere yeni 2 bakanlık kurul- ması düşünülüyor. Erdoğan, yeni hükümetle birlikte "kamuyöneti- mini" de yeniden yapılandırmayı • Yeni kabinede, Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı'nın kaldınlarak yerine "Şehircilik, Yerleşme ve Çevre Bakanlığı" ile Ekonomi Bakanlığı olmak üzere yeni 2 bakanlık kurulması düşünülüyor. planlıyor. AKP yöneticileri ve ba- zı bakanlarla birlikte hazırlanan kamu yönetimi yasa taslağında şu düzenlemeler öngörüldü: • Başbakan, hükümetin genel siyasetinin yürütülmesini gözet- leyip denetlemekle görevli ola- cak. Başbakan'a yardım etmek ve başbakan tarafindan verilecek gö- revleri yerine getirmek üzere baş- bakanın önerisi ve Çumhurbaş- kanı'nın onayı ile sayılan 8'i geç- memek üzere devlet bakanlan gö- revlendirilebilecek. • Dışişleri Bakanlığı ile TÎKA dışında bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlan, yurtdışın- da temsilcilik kuramayacak. Ba- kanlık ve diğerkamukurum ve ku- ruluşlanndan hangilerinin hangi devletlerde yurtdışı hizmeti su- nacağı Bakanlar Kurulutarafindan belirlenecek. Bu biçimde belirle- necek kuruluşlann hizmetleri Dı- şişleri Bakanlığı yurtdışı örgütle- ri bünyesinde ilgili bakanlık per- sonelinin Dışişleri Bakanlığı kad- rolanna geçici süreli olarak görev- lendirilmesiyle yürürülecek. • tcracı bakanlıklann sayısı 17'den 15'e düşürülecek. Bunlar Adalet, Milli Savunma, Içişleri, Maliye, Çalışma ve Sosyal Gü- venlik, Dışişleri, Sağlık, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanlığı biçiminde olacak. Milli Eğitim ve spor birleştirilerek "MflH Eğitim ve Spor Bakanlığı" biçiminde yeniden yapılandınla- cak. Tanm ve Orman ile Kültür ve Turizm bakanlıklan da birleştiri- lerek 2 bakanlığa indirilecek. • Bayındırhk ve Iskân Bakan- lığı kaldınlarak yerine Çevre Ba- kanlığı'nın da yer alacağı "Şehir- dük, Yerleşme ve Çevre Bakanb- ğı" kurulacak. Haberleşme ışleri Ulaştırma Bakanlığı bünyesine alınarak "Llaşörma ve Haberleş- me BakanhğT oluşturulurken, ye- ni bir bakanlık olarak da "Ekono- mi Bakanhğı" kurulacak. • Adalet, Milli Savunma, Ma- liye, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı dışındaki bakanlıklann taşra örgütlenmesi olmayacak. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] [email protected] Tayyip Erdoğan'ın başbakan olma- sıyla Türkiye yeni bir hükümetle yüz yüze gelecek. Tabii yeni hükümet de yeni ve son derece çetrefil sorunlar- la karşı karşıya kalacak. Gazetelere yansıdığı kadanylayeni hükümet tez- kere konusunda henüztam anlamıy- la ne yapacağına karar vermiş değil. Bir yandan pazarlıklar sürüyor, bir yandan da ABD, Türkiye üzerinden Irak'a saldırmak için hazıriıklannı ta- mamlamaya çalışıyor. Bir antamda Türkiye, bir bölge ülkesine yapılacak saldın için üs olma görevini üstlen- miş gibi. Tanınmış bir hukukçu arkadaşım aradı ve Türkiye'nin bölge ülkelerine karşı bir üs olmasının, bölgede ulus- lararası hukuk açısından yeni durum- lar doğurduğunu söyledi. Birsaldın- ya yataklık etmek, üstelik bu konu- da henüz ortada bir Birleşmiş Millet- ler karan yokken böyle bir yola baş- vurmak Türkiye'nin başını derde so- kacak. Bugün Irak'ın, yann ABD'nin yöneleceği başka bir bölge ülkesinin Tezkere, Savaş ve Hükümet bu durumda Türkiye'ye karşı kendi- ni savunma hakkı da doğal olarak ortaya çıkacak. Her ne kadar bu ül- kenin yetkilileri, savaşta taraf olma- yacağımızı söyleseler de bu ülkenin bir üs gibi kullanılması, ister istemez bizi savaşta taraf haline getirecek. • • • Türkiye'nin bütün dünyanın karşı ol- duğu bir savaşta ABD ve Israil yanın- da bir savaşın tarafı olması, Türki- ye'nin sonu nerede biteceği belli ol- mayan bir maceraya atılması anlamı- na geliyor. Türkiye'nin ABD yanında savaşa katılmasını isteyenlerin en bü- yük gerekçesi, ülkenin ekonomik sı- kıntılannı bu yolla aşabileceği. Bu te- zi daha da ileri götürüp, ABD ile bir- lik olmanın bizim bu bölgede söz sa- hibi bir ülke olmamızı sağlayacağını ileri sürüyorlar. Türkiye, ABD'nin 50 yıllık stratejik müttefiki. Bu ittifak komünizme kar- şı Türkiye'nin bir ileri karakol olması üzerine kurulmuştu. Kore Savaşı'na bu gerekçeyle ABD'nin yanında ka- tıldık. NATO'ya bu gerekçe ile alındık. Peki 50 yıllık ABD müttefikliğinin bi- ze getirdiği sonuçlar ne oldu? Mad- di açıdan bir kazancımız olmadığı or- tada. NATO üyesi ülkeler içindeen fa- kiri biz kaldık. Bizden çok daha yoksul olan Yu- nanistan, Ispanya, Portekizgibi ülke- ler, AB ile birleşmeyi önlerine temel stratejik hedef olarak koyduklan için siyasi demokrasiyi geliştirmek yö- nünde çok büyük adımlar attıklan gi- bi, ekonomik durumlannı da düzelt- tiler. Türkiye adam başına yıllık 3 bin dolariık gelirden 2 bin dolara düşer- ken, bu ülkeleryeni tercihleriyle eko- nomik durumlarını da düzeltip 15-20 bin dolariık yıllık geliriere ulaştılar. • • • ABD ile ittifakTürkiye'yi zenginleş- tirmediği gibi demokrasisinin de to- pal kalmasına neden oldu. Şimdi de önümüze sonu nerede biteceği bel- li olmayan yeni bir macera konuyor. Bu macera şimdi Irak'a karşı bir sal- dın üssü olarak başlıyor. Onun arka- sından Iran'a, Suriye'ye, Suudi Ara- bistan'a, Ürdün'e sıragelmeyeceği- ni söyleyebilir miyiz? Bushun ve ABD'nin açıklamalarından görünen o ki, ABD bu bölgedeki siyasetleri- ni Irak'a saldırmakla sınırlı tutmaya- cak. Biz bu savaşın tarafı olarak, ABD ve Israil'le birlikte hareket edecegiz ve bütün dünyayı karşımıza aldığı- mız gibi Arap ülkelerinin de düşman- lığını kazanacağız. Bir kere işin içine girince, oradan çıkmak da mümkün olmayacak. Türkiye'nin stratejik müt- tefiki AB mi olacak ABD mi? Bugü- ne kadarki dış politika tercihleri Tür- kiye'yi hep ABD'ye yöneltti. Tayyip Erdoğan hûkümeti de bu ikilemle karşı karşıya. Eğer ABD'nin istediklerini yaparsa, merkezini Fran- sa ve Almanya'nın oluşturduğu AB'nin banş kampından kopacak. Avrupa içinde ABD yanlısı Blairhükümetinin içine düştüğü durum ortada. ABD yanlısı olmak AB içinde prim yapmı- yor. Bunun da bir ekonomik maliye- ti olacağını unutmamalıyız. Şunu teslim etmek gerekiyor. Ab- dullah Gül hûkümeti 3.5 aylık yöne- timinde, Baskın Oran'ın ifadesiyle "güzel kararsızlık" çizgisi izleyerek ABD askerlerinin Türkiye'de konuş- lanmasını en azından 3.5 ay gecik- tirdi. Türkiye'nin kendi koşullan için- de bunun bir başan olduğunu düşü- nüyorum. Umarım Tayyip Erdoğan hûkümeti, geleceğimizi ABD'ye bağ- layacak tehlikeli bir işbirliğinin içine girmez. Savaşta taraf olacak Türkiye'nin, bunun bedelini çok ağır ödeyeceği- ni görmek için müneccim olmayage- rek yok. GLOBALPOLÎTİKÜLTÜR ERGtN YILDIZOĞLU Bir Çatlak Daha Bilmem farkında mısınız, ülkede ulusal ve ulus- lararası düzeyde 20 yıldır egemen olan kurumsal, ideolojik konsensüs her gün bir yerinden daha çatlıyor. ABD'nin Irak politikası, geleneksel transat- lantik ittifakını çatlattı. Bu çatlak hızla NATO ve AB'yesıçradı, şimdi BM Güvenlik Konseyi'nde or- taya çıkmak üzere. Çığ gibi büyüyen savaş karşı- tı hareket, ABD hegemonyasının ideolojik ve etik desteklerini yıktı, bu Ingiliz Işçi Partisi'nde büyük bir çatlak yarattı. Tezkerenin reddi ile görkemli sa- vaş karşrtı gösterinin çakışması, halkın üzerine çö- kertilen iktidarsızlık duygusunu çatlattı. Pazartesi, Dünya Bankası temsilcisinin hükümetin bütçeta- sansınayönelikeleştirileri, IMF'ci konsensüste bir çatlak yarattı. Bu gittikçe çoğalan çatlaklar yirmi yıldır üzerimize bir kâbus gibi çöken küresel ser- best piyasa projesiyle, Yeni Dünya Düzeni'nin da- ğılmakta olduğunu göstermiyor mu? Küreselleşmenin iki gülü Dünya Bankası temsilcisi Chhibber, hüküme- tin bütçe tasansı üzerinde demiş ki "Bu bütçenin gerçekten oldukça yoksul karşıtı olduğunu düşü- nüyoruz. Çtftçilerezararveriyor, doğrudangelirdes- teği için para ayırmıyor. Türkiye'nin orta sınıfına zararveriyor, herzaman orta sınıfeziliyor. Bu, ver- gi ödemeyenleri destekleyen bir bütçe, çünkü on- lara vergi affı getiriyor ve vergisini ödeyen orta sı- nıfazınlığı da tekrar tekrar vergilendiriyor." Ve ek- lemiş "Bu destekleyebileceğimiz bir bütçe değil. Şaşırtıcı olan, sosyaladaletprogramı olan AKP'nin böyle bir bütçe ile gelmesi." Buna karşılık, Dünya gazetesinin bildirdiğine gö- re VVashington'daki IMF merkezinden yapılan açık- lamada, "Ekonomik hedeflere ulaşmakiçin hükü- met, üzerinde anlaşılan politikalan katı biçimde uy- gulamalıdır. llk adım, önümüzdeki gözden geçir- me için gereken eylemleri tamamlamaktır. Bun- lar, 2003 bütçesinin geçirilmesi, doğrudan vergi reformuna ilişkin eylemler, KlT'lerdeki atıl istihda- mın çözümlenmesi ve BDDK'nin güçlendirilme- sine yönelik eylemlerdir" demiş... Dünya Bankası diyor ki, yeter çok soydunuz; halk, IMF ne derse kölece uygulayarak ekonomi- yi krize sokan siyasetçileri devtrerek sizi seçti. "Hay- ret bişi eski tas eski hamam!" IMF diyor ki soyma- ya devam, bütçeyi aynen uygula, işsizliği arttır, mali sektörü destekle, kaynak yarat borçlannı öde, halkı kafana takma! Endonezya'yı hatırlamak birden Asya Krizi sırasında, Endonezya patlamadan az önce yine IMF ile Dünya Bankası arasında böyle bir çatlak oluşmuş, Dünya Bankası Asya Bölgesi yetkilisi -sanınm Severino'ydu- zaten daralan eko- nomilere daha da daraltıcı politikalar uygulanma- sı yangına körükle gitmektir anlamına gelen ifade- lerie IMF programlarına verip veriştirmişti. Peki, bugünkü çatlak şunu göstermiyor mu? IMF 1999'da, ekonomik açıdan hiçbir gereği yokken, (si- yasi amacı ayrıca tartışılabilir) Türkiye'ye bir prog- ram dayattı. Bu program ekonomiyi derin bir krize soktu. 0 zaman devreye Dünya Bankası girdi, Yok- sulluk ve Gelişmeyle meşgul Başkan Yardımcısı Derviş'i Türkiye'ye gönderdi. Ekonomi bu Dünya Bankası bürokratınateslim edildi. Onun elindeki prog- ram uygulanınca "Güçlü Ekonomiye Geçilecek- ti". Ama bu program büyüme ve güçlü ekonomi için ortam yaratmadı, aksine halkın tüketim, sanayiinin ve tanmın üretim kapasitesine vurdu, hatta daha sonra köylüye dendi ki sen üretme, ben senin ce- bine bir şeyler koyarım. Ne ülkenin büyüme kapa- sitesi ne de borç ödeme gücü arttı. Şimdi artık yoksulluk işsizlik dayanılacak gibi değil. Bu iki ku- rum hükümetin çanağına üç kuruş atmasa çark dönmeyecek. Ve ekonomik enkazın ortasında, ül- ke bir savaşa sürükleniyor yine uç kuruş için. Bu son çatlak, Dünya Bankası ve IMF elinde, has- tanın masada kaldığını gösteriyor, başka bir şeyi de- ğil. Ben ise bu eleştinyi, Chhibber'den önce neden Derviş yapmadı diye düşünüyorum. Merak işte... Yemin ederek görevine başladı Erdoğan artık Meclis'in üyesi ANKARA (Cıımhuri- yet Bürosu)-AKP lide- ri Recep Tayyip Erdo- ğan, dün millervekili an- dı içerek göre\ine başla- dı. TBMM Başkanı Bü- lent Annç, "Her şey ka- der çizgisinde >ürüyor. Nasip olunca geç de oba yürüyor. Bahtiyarun" dedi. Annç, "cumhuri- yetimizin demokrashle taçlanacağı günlerin hem bugün, hem de gelecek- te yakm olduğunu" da sözlerine ekledi. Erdoğan grup başkan- vekilleri SaHh Kapusuz ve Eyüp Fatsa ıle birlik- te genel kurul salonuna girdi. Siirt'ten seçilen di- ğer 2 millervekili Öner Gülyeşfl ile ÖnerErgenç de TBMM'ye geldiler. llk gün ant içme töreni- nin sadece liderlerine öz- gü olmasmı isteyen mil- letvekillerinin genel ku- rula girmemesi dikkati çekti. AKP grubunun ayakta alkışlan ile karşı- lanan Erdoğan, CHP sı- ralanna giderek tokalaş- tıktan sonra AKP sıra- lanna oturdu. Bu hafta genel kurulu yönetme sırası İsmail Alpteldn'de olmasına karşın, Annç'ın kürsüye çıkması dikkati çekti. 58. hükümet istedi 'Öncelikli' 37 tasan görüşülsün ANKAR\(Cumhuri- yet Bürosu) - Abduüah Gülbaşkanlığuıdaki 58. hükümet, TBMM Genel Kunılu ya da komisyon- lann gündemindeki "ön- ceükli" 37 tasannın gö- rüşülmesini istedi. Baş- bakanlık'tan TBMM Başkanlığı'na gönderi- len yazıda, hükümetin istifasıyla tasanlann gö- rüşülmesinin ertelendiği, ancak içtüzük uyannca Bakanlar Kurulu'nın is- temi doğrultusundagö- rüşmelere de\-am etile- bileceği kaydedildi. 3ö- rüşülmesine devam <dil- mesi istediği 37 tsan arasında bütçe tasanan, tş Kanunu tasansı, ^ıra avcılığı tasansı.menur- lardazorunlu emeklüğe 61 yaşına indiren tsan ile uluslararası sözeş- melere ilişkin düzeıle- meler de bulunuyor