09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 ŞUBAT 2003 PAZAR HABERLER DUNY4DA BUGUN ALİ SİRMEN Cumhupiyefin Çocuğu Osmanlı'nın Torunuyuz Sevgili, Kim olduğunu bilmeyen kişi "hiç kimse", kimli- ğini tanımlayamayan ulus hiçbir şey olmaya mah- kûmdur. Tabii ki, buradaki hiç kimse ve hiçbir şey sözcükleri lafın gelışi. Yoksa hiçbir şey aslında hiç- bir şey, hiç kimse aslında hiç kimse değildir. Her şey bir şey, herkes biridir. Ama, kendini tanımla- maktan aciz bilinçsiz birey, tıpkı aynı durumdaki ulus gibi hiçbir şey olmasa bıle, hiçbir şey mesabesin- dedir. Tarih bilgi ve bilincinden yoksun bir toplu- mun içler acısı halini, yaşamımızın birçok bÖJü- münde görüyoruz. Aynı olguya geçen gün de TBMM Ran ve Bütçe Komisyonu'nda tanık olduk. Türkiye'nin muhafazakâr sıfatını bile hak edeme- yen, hertürlü ilerleme ve gelişme karşısındaki pa- ranoyak sağı, sığ bir Osmanlıcılık ıçinde debete- nip durmakta.. üstelik Osmanlı'yı tam olarak tanı- madığından, çağının koşullan içinde doğru dürüst değerlendirememektedir. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tüketici- nin korunmasıyla ilgili yasa tasansı görüşülürken, AKP'IİAzizAkgül, "Türkiye'nın, insanhaklan"açı- sından Fransız Ihtilali'nden alınacak dersi olmadı- ğını söyleyerek, "insan haklannıbûtün dünyaya öğ- retmiş birneslin çocuklan" olduğumuzu ileri sür- müş. Geçmişini inkâr etmek ne denli bûyük bir yanlış ise onu yanlış yorumlayarak saptınp, olma- yanı var gibı gösterip, olmayanla şişinmiek de o den- li saçmadır. •••• Aziz Akgül, Fatih dönemindeSultan Mehmet'in Bosna'daki Hıristiyanlann kiliselerine dokunulma- ması yönündeki fermanını ömek olarak göstermiş ve tarihe bakıp yorumlarken sap ıle samanı birbi- rine kanştrmanın en çarpcı örneklerinden birinı ver- miş. Yönetilen bireyin monarkın kulu olduğu birdü- zenin padişahıdır Fatih Sultan Mehmet Ne bu özel- likten dolayı onu kınamak mümkündür, (çünkü ça- ğın ölçütleri oydu ve o günün dünyasının her ya- nında geçeriiydi) ne de böyie bir düzenın egeme- ninde insan haklan savunucusu aramak imkânı vardır. Tahta geçer geçmez kardeşlerini katlettiren ve bunu bir kanunname haline getirerek gelenek- sellestiren Fatih Sultan Mehmet'te insan hakJan ha- misi özelliği aramak, budalalıktır. Ama onu insan haklanna aykın davrandığı için kınamak da aynı öl- çüde akıldışıdır. Fatih Sultan Mehmet zamanında insan haklan kavramı yoktu ki, Fatih ona uysundu. Fatih Sultan Mehmet'in çokuluslu imparatorlukta, çeşitli din ve mezheplere hoşgörü ile yaklaşması insan haklan kaygısından değil, çokuluslu bir im- paratorluğun kaçınılmaz öğesi olması gereken çok etnili, çok dinli renkliliğe uyma mecburiyetinden kay- naklanmıştır. Osmanlı'nın bu noktada kimi öbür imparatorluk- lardan daha titiz ve başanlı olduğu doğrudur, za- ten uzun süren varlığının dayanaklarından biri de bu olmuştur. Ama aynı titizligin daha önce Ftoma Imparatorluğu'nda da bir süre başanyla uygulan- dığını görüyoruz. Tabii Romalı, Isa'nın dinini ken- disi için tehdit olarak algılayınca söz konusu uy- gulamayı hemen bir yana itivermiştir. Ama Alevile- ri kendisi için tehdit olarak gören Yavuz Sultan Se- lîm'in davranışı da aynı doğrultuda olmuştur. Açık- ça bilmeli ve belirtmeliyiz ki, insan haklan kavramı Batı kökenlidir. Osmanlı bizim atamız, ama onu doğru değeriendirelim ve ne lehte ne aleyhte on- da olmayan şeyieri vehmetmeyelim. • • • CHP'Iİ Enis Tütüncü, bu garip Osmanlıcılığa is- yan etmiş ve Aziz Akgül'e yanıt venrken, - Biz Cumhuriyet çocuklanyız, demiş. Şimdi bütün tutanaklan okumadan Tütüncü'ye sözterinin amaanı aşan görüşleri yüklemek istemem. Ama hamervah Osmanlıcılığa kızıp, kökenimizde- ki Osmanlılığı yadsıyıp, sanki gökten zembille düş- müşüz gibi, Biz Cumhuriyet çocuğuyuz" sloga- nına sığınan birçok sığ Cumhuriyetçi olduğunu da görmezden gelmeyelim. Osmanlı geçmişini redde- den "Cumhuriyetçi" Cumhuriyet'i hiç anlamamış demektir. Cumhuriyet'in önderi, onun yanındaki kadrosu, yerel kadrolan, subaylan ve neferleri Os- manlı idiler.. Osmanlı toplumunun ürünleriydiler. Cumhuriyet'in reformlan, kurumlan Osmanlı'nın yüzyıllık birikiminin sonucunda ortaya çıkmışlardır. Bunlann bir bölümü daha Osmanlı yıkılmadan ön- ce denenmiş, uygulanmaya çalışılmıştır. Hele he- le, Birinci Dünya Savaşı sırasında Ittihat ve Terak- ki döneminde uygulanan reformlar, Doğan Avcı- oğlu tarafından "Atatürk Reformlan'nın Kökeni" olarak yorumlanacak kadar önemli ve şümullüy- düler. En beğenmediğimiz Abdülhamid'in döne- mindeki eğitim reformu, okul açma seferberliği, Cumhuriyet'in son dönemlerinde tanık olmadığı- mız boyutlardaydı. Ne Osmanh'ya olmayan er- demleri atfederek maziye demir atıp her türiü ye- niliğe karşı paranoyak, ne de Osmanlı geçmişimi- zi reddederek, leyleğin attığı yavru misali geçmiş- siz şizofren bir kışiliğe sanlalım. Cumhuriyetı kuranlar Osmanlı'nın çocuklanydı- lar. Biz de Cumhuriyet'in çocuğu, Osmanlı'nın da to- runuyuz. 'YSK'nin kararı yasalara aykın' Kumaş, Siirt için AÎHM'ye başvurdu Istanbul Haber Servi- si - Bırleşmiş Milletler Türk Demeğı Başkanı ve eski CHP Trabzon Milletvekıli Rahmi Ku- maş, Siirt seçimlerinin ertelenmesi için Avrupa însan Haklan Mahkeme- si'ne (AÎHM) başvurdu. Kumaş, başvuru dılek- çesinde"9Mart2003gü- nû Siirtte yapuacakseçi- min 3 Kasun 2002 günü yapdan miBetvekili genel seçnmnin bir uzanus ob- rak karara bağlanması anayasa ve vasalara ayJa- ndn*. YSK'nin karanya~ salara aylandır ve açık- çaakevfibirTOrumdur" dedı. Kumaş, Siirt seçimle- rine tüm partilerin girme hakkının olmasına kar- şın ülke barajını aşan sa- dece ıkı partı olduğu için CHP veAKPdışında hiç- birpartının seçimlere gi- rememesirun "adaletsiz- fik" olduğunu belirtti. Yurt çapında 'savaşa hayır' gösterileri düzenlenirken emekçiler de AKP'yi protesto etmeye hazırlanıyor Rezalete ortak olmayalımHaber Merted-EmekçilerABD'nin olası Irak operasyonu ve AKP hükü- metinin ABD yanlısı tutumunu alan- larda protesto etmeye hazırlanıyorlar. Irak'ta Savaşa Hayır Koordınasyonu Sözcüsü ve KESK Genel Başkanı Sa- mi Evren, üslen ve bmanlan ABD'nin modernizasyonuna açan AKP ıktida- nna tepki göstererek "ABD'den alına- cak 3-5 dolar için Türkiye bu rezaletin içinde olamaz" dedı Evren, ABD emperyalizminın dün- yayı denetimi altına almaya çalıştığı- nı söyledi. Ulusal nıtelıklenni kaybet- miş "kukla hükümederuT ABD ve Ingiltere'nin yanında savaşa hazırlan- dıklannı belırten Evren, kritik bir ül- ke konumundaki Türkiye'nın operas- yondaki rolünün ABD açısından çok önemli olduğunu kaydetti. Hükümet- te olan "sivasal tsfam bovutlu" AKP'nin HADEP'li baskanlar: Türkiye savaşa sokulmamalı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - Diyarbakır'da bir araya gelen yurt geneluıdeki 37 HADEP'li bele- dıye başkanı, Iraktaki anhdemokra- tık rejimin halk muhaleferinin meş- ru mücadelesiyle değışmesi gerekti- ğını vurgulayarak ABD"nın müda- hale hazırlığına tepkı gösterdi. Diyarbakır Büyükşehır Belediyesi protokol giriş kapısı önünde topla- nan belediye başkanlan, belediye ve il genel mechsi üyeleri adına açıkla- mayı Diyarbakır Büyükşehır Beledi- ye Başkanı Feridun Çelik yaptı. ABD'nin Irak'a yönelik müdahalesi- nin kısa sürede gerçekleşeceğinı ve bunu kaygıyla izlediklerinı belirten Çelik, Saddam'ın Ortadoğu'da istik- rarsızlığın temel unsuru ve 5 bin Kürt'ü kimyasal süahla katleden bir diktatör olduğunu söyledi. Irak'ta sis- temin demokrafikleşmesinin hem böl- ge halkı hem de komşu ülkelerin ya- ranna olacağını ifade eden Çelik, "Değişimin, Irak demokrarik halk muhalefetinin meşru mücadelesiyle olması gerek" dedı. BM'nin 1441 sayılı karannın, Irak sorununun uluslararası hukuk zemi- ninde çözümüne olanak sağladığını belirten Çelik şöyle konuştu: "Türkiye'de yaşayan insanlann ta- mamma yakını savaşa muhalif olma- sına rağmenTürldye'nin savaşa so- kulması haksız ve versizdir." • Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu Sözcüsü ve KESK Genel Başkanı Sami Evren, ABD emperyalizminin dünyayı denetimi altına almaya çalıştığını belirterek hükümette olan "siyasal îslam boyutlu" AKP'nin ABD'nin kuklası durumuna düştüğünü söyledi. ABD'nin kuklası durumuna düştüğü- nü anlatan E\Ten, "Türkiye'deki in- sanlar savaşa karşL İnsanlann beklen- tileri en azuıdan ABD'ye karşı mesa- feti dunıunasL, Savaşa hayır' denilme- si noktasmdaydL AKP ise ABD'ye tes- Km okhı" dedi. 15 Şubat ve 1 Mart'ta tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de gemş katılımlı protesto gösterileri dü- zenleyeceklerüıi ve ıktidann karanm protesto edeceklerini kaydeden Evren, savaşlann ekonomik nedenlerle çıktı- ğını, ABD'mn petrol yataklannı elıne geçirmek için böyle bir operasyona hazırlandığını vurguladı. E\Ten, sava- şın başlamasıyla binlerce insanın sınır- lanmıza yığılacağını dıle getirerek "Sa- dece emekçiler açısından bakmamak lazım. Savaş herkes için yıkımdır. ABD'den ahnacak 3-5 dolar için Tür- khe böyle bir rezaletin içinde olamaz" de'dı. AKP'ye siyah çelenk îzmir Savaş Karşıtı Platform üyele- ri, AKP Izmır II Örgütü önüne siyah çelenk bırakarak hükümetm savaş yan- hsı tutumunuprotesto etti. "Kahrolsun ABD emperv-aBzmi". "Terörist ABD, işbiıükçi AKP" sloganlan atan kalaba- lık grup adına açıklama yapan Alfan Vluratnan, "AKP savaş hükümeti ot- duğunu orta>a kmdu. Başbakan, ba- nşiçin her şeyi >'apbldannı söylüyor. So- ruyoruz; tndrfiktddABDaskerinmsa- vısını artürarakmı yoksa ABD'ye tes- Gmryetçipofitika izleyerek mi banşiçin girişimyapünız? Halklann kanı üzerin- den snaset yapümaz" dedı. Tunceli'de banş zinciri HADEP Istanbul 11 Kadın Kolu'nun dün Karaköy Iskelesi'nde yapmak is- tediği "Savaşa veTecrideHa>Tr"basın açıklaması, polıs tarafindan engellen- dı. HADEP'li kadmlann dün saat 13.00 sıralannda Karaköy tskelesi'nde basın açıklaması yapmak istedi. Ama yoğun güvenlik önlemleri alan polis, HA- DEP'hlenn bir araya toplanmasına fir- sat vermedı. HADEPTiler, daha son- ra yapüklan yazıh açıklamada, olası bir savaşın Ortadoğu'yu kaosa sürükleye- ceğinı ıfade ettıler. Tunceli'de de baro ıle Savaş Karşıtı Platform"un bırlikte düzenlediğı "Banş Zjnciri" eylemine 3 bin kişi katıldı. Öte yandan Ümrani- ye'de "Savaşa Karşı Inisiyatif Grubu"' üyeleri, AKP Ümraniye ılçe merkezi- ne yürüyerek hükümeti ve ABD'yi protesto etöler. Cumhuriyet Meydanı 'nda başlayan banş zincirinin bir kolu Yeni Mahal- le'ye, diğer kolu da Alibaba Mahalle- si'neuzandı. 14 kentte örgütlü kadın platformlan yöneucileri ve üyeleri dün Diyarbakır'da Dicle Nehri üzerindeki tarıhi Ongözlü Köprü'de bir araya gel- di. Yaklaşık 80 kadın, nehre kırrnızı ve beyaz karanfıller bıraktı. Basın açık- laması yapmak isteyen kadınlara gü- venlik güçleri izin vermedi. tstanbul'da bir araya gelen canh kalkanlar Ud gün sonra Bağdat'a hareket edecek. Tunceli'de baro ile Savaş Karşıü Platform'un birhkte düzenkdiği "Ba- nş Zinciri" eylemine3 bin kişi kabkü. Diyarbakır'da ise kadınlar Dicle Nehri'ne kırmtn ve beyaz karanfiOer bırakû. (Fotoğraflar: FERİT DEMİR/AA) Irak halkına siper olmak için yola çıkan banş savunuculan, ABD'ye 'dur' çağnsı yaptı Yaşama lıakknıı sayımmaya gidiyoruz İstanbul Haber Servisi- ABD'nin Irak'a olası operasyonuna karşı Irak halkına siper olmak için ülkelerinden yola çıkan canh kalkanlar. Türki- ye'den kahhmlarla iki gün sonra Bağ- dat'a hareket edecek. Yabancı ve Türk canlı kalkan gnıp- lan dün İstanbul Tabip Odası'nda or- kak bir basın toplantısı düzenledi. Christian Briggs, bu savaşın insani nedenlerle veya kitle imha silahlany- la hiç ilgisinin bulunmadığını belir- terek "Biz Irak'agidiyoruz. Çünkü bu ABD hegomanyası vepetrol ileflgüisa- vaş. Irak'a insanlann yanına gktiyo- nız, onlarla kalacağız'' dedi. Sıradan insanlann savaş için bir şeyler yapabileceğini dile getiren Briggs, bütün dünyadan bu organizas- yona bireysel bağışlarm yapıldığım, Irak'a gidenlerden de yaklaşık 300 Euro destek parası alındığını kaydet- ti. tngilız Sue Darting de 60 yaşında olduğunu, 20 yıl Ingiliz hükümerin- de diplomat olarak görev yaptığını vurgulayarak. şunlan söyledi: "44 miDetten ohışan harika insan- lar gruboyla birükte küresel bir hare- kedn parçası olarak Irak'tald olası sa- vaşı engeDemek üzere yola çıkryoruz. Hepimizin farkh geçmişkri var, ama hepimizin ortak amacı var. Biz bihyo- ruzld,Irak'aobs savaşiçm ortaya ab- lan gerekçeler ne uluslararası huku- ka uymakta, ne de ahiaJddff. Tamamjy- la irrasyoneL" Türk canh kalkanlardan Şaban Da- yanan, Irak'a saldınyı protesto etmek, olası savaşı önleyebilmek anlayışıy- la bir araya gelip bu projeye destek vermeye karar verdiklerini dile ge- tirdi. Dayanan. "Hepimizin ortak kay gBi savaş. Irak'ta savaşın obnası- nı istenüyonız. ABD saktansma' dur' demekistiyt)nız.Hîçbirimiz Irak'a (ü- meye gkmiyoruz, yaşama hakkmı sa- vunmak için gküyoruz" diye konuş- tu. Hava şartlan nedeniyle iki gün sonra hareket etmeyi planladıklan- nı belirten Dayanan, Adapazan- An- kara-tskenderun- Çilveiigöz sınır kapısından Suriye-Halep ve daha sonra Bağdat'a ulaşmayı planladık- larını aktardı. Dayanan, Türkiye'den canlı kalkan olarak gideceklerin sayısınm başlan- gıçta 250 olduğunu, herkesin kendi masraflannı karşılaması nedeniyle bu saymın 32'ye düştüğünü belirtti. Da- yanan, Türkiye gönüllülerinin hiçbir kurum ve kişi tarafindan fınanse edil- mediğini ancak Nadire Dedemanın iletişim için uydu telefonu sağlama- da katkısının bulunduğumı söyledi. KOMŞULAR DA BÎLDtRtM YAPELABÎLECEK Tebliğden kaçış yok TALÎM TERBÎYE KURULU'NUN YAPISI DEĞÎŞtYOR Yetkileri azaltılacak MUSTAFAÇAKIR ANKARA-Adalet Bakan- hğı, bildirimleri almayarak davalann zamanaşımına uğ- raülmasını önlemek amacryla yeni bir ta- san hazirladı. Tasa- nyla sadece aile bi- reylenne değil, kom- şulara da tebhgat ya- pılabilecek. Kişi yeni adresini bildirme- mesi durumunda tebligat es- ki adrese yapılacak ve ge- çerli sayılacak. Adreslerin yanlış bildirihnesi ve tebliğ memurlannın yanıltılması durumlannda ise ağır para ve hapis cezalan geliyor. Adalet Bakanhâı bu^ süredir • Adalet Bakanlığı tarafindan hazırlanan tasan, tebligatlan almayarak davalann zamanaşımına uğratılrnası girişimlerini önlemeyi amaçlıyor. üzerinde çalışılan tebligat yasasında değişiklik yapıl- masına dairyasa tasansı üze- rindeki çalışmayı tamamla- dı.Tasanda yer alan yeni dü- zenlemeler şöyle: t/ Tasanyla tebligatlann sadece aile veya hizmetçiye tebliğ edihnesine ilişkin sı- nırlama genişletildi. Düzen- lemeyle bundan böy- le aynı konutta oru- ran kişilere de tebh- gat yapılabüecek. i/ Tebligat yapı- lacak kimse veya kimselerin adreslerinde bu- hmamaması durumunda o ye- rin zabıta amir veya memur- lanndan birisine de tebliğya- pılabüecek. MAHMUTGURER ANKARA - MilJi Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, eği- timin ilke ve politikalannı belirleyen Talim ve Terbiye Kurulu'nun (TTK) yapısuu de- ğiştiriyor. TTK'nin üye sayısı I5'ten 22'ye çıkanlırken ve kontrofö" yetkisi elinden alınırken bu görev akade- misyenlerden oluşan bir "Kl- tap Denetim Kuruhı"na ve- rilecek, TTK kıtaplara yal- ru, Ağdemir Sürmeii ve Ve- li Kıhç'ı görevden alacağı bildirildi. Milli Eğitim Ba- kanlığı Talim ve Terbiye Ku- rulu Başkanlığı'nın ismi • Değişiklikle TTK'nin özerkhale yeKnruluBaşkan- geleceği belirtilirken, üyeler arasına bir hğı" olarakdeğişti- Genelkurmay temsilcisi alınması rilecek ve kurul da öngörülüyor. ö z e r k ^ getirile- cek. kurula 1 Genelkurmay, 3 si- vil toplum kuruluşu, 2 de akademisyen eklenecek. Değişiklikle TTK'nin "ders kitaplan hazuiaması nızca onay verecek. Mumcu'nun, yeniden ya- pılandırmaçalışmalan kap- sammda ilk .plarak kurul üyelennden Ömer Özüdu- Kuruldaki üye sayısı 15'ten 21'e çıkanlacak. 1 üye Genelkurmay, 3 üye de sivil toplum kuruluşu tem- silcilerinden oluşacak. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] [email protected] Günlerdir yurtdışında çeşitli top- lantlar için oradan oraya koşturduğum için ABD'nin Teksaslı başkanı Geor- ge VV.Busrı'un bırkaç gün önce TV'de söylediklerini, halini tavrını, sizlerle paylaşmaya olanak bulamadım. Şim- di Köln'de bir cumartesi sabahı, bir kahvaltı masasında, önümüzdeki Türk ve Alman gazetelerinin savaş haber- lerini ve yorumlannı gözden geçiri- yoruz. Almanya'nın solcu ve muhalif gazetelerinden Tageszeitung, cumar- tesi günkü nüshasında George VV.Bush'un basın toplantısında söy- lediklerini manşete çıkarmış: 'Game Over'. Manşetin fotoğrafı da Sad- dam. Yani ABD Başkanı, Saddam için oyunun bittiğini söylüyor. ABD'nin Teksaslı başkanı George Bush'un yüz ifadeleri bana çocuksu geliyor. Dünyayı ve özellikle kendi ka- muoyunu ikna edebilmek için böyle bir yüz ifadesi takındığını düşünüyo- rum. Son derece teatral bir üslup kul- lanıyor ya da bana öyle geliyor. Per- şembe günü canlı olarak yayımlanan 'The Game is Over' konuşmasını CNN International'dan dinlerken değişik duygulara kapıldım. Bush, küstah ve tehdit edici bir üs- lup kullandı. Birieşmiş Milletler Güven- lik Konseyi üyelerini sert bir dille suç- ladı. İkna edici olmaya değil korkut- maya yönelik bir görüntü veriyordu. Bush'un konuşmasının özeti, "Or- taya nasıi bir tablo çıkarsa çıksın, 15 Şubat'tan sonra ben Irak'a saldıraca- ğım ve Saddam 'ı devireceğim" şek- lindeydi. öfkeli bir üslupla konuşma- sının ardından, konuşma yaptığı sa- lonu terk edişi de çok teatraldı. "The game is over" dedi ve kapıyı çarpa- rak Beyaz Saray'ın iç odalanna doğ- ru yürüdü. Gazeteciler bakakaldılar. Acaba Bush ne demek istemişti? O üsluba bakınca, Irak'ı biraz sonra bombalayacakları gibi birhisse kapıl- mamak mümkün değildi. George Bush'un gazetecilerin so- rulannı cevaplamadan Povvell'ı peşi- ne takarak salonu terk etmesi, gaze- tecileri de şaşkına çevirmişti. Ne de- mek istediğinı de tam anlayamadılar. Oyun gerçekten orada bitmiş gibiy- di. • • • Bush'un konuşmasının ardından Avrupa'da yayımlanan gazeteleri ve televizyonlan izliyoruz. Bush'un sal- dırmaya kararlı olduğunu söylemesi yine de bir etki yapmıştı. Artık biz karşı çıksak da savaş kaçınılmaz ha- le geldı düşüncesi giderek egemen oluyor. Alman gazeteleri, VVashington Post'un dört yazannın Powell'ın açık- lamalanndan sonra saf değiştirerek "ikna" olduğunu yazdılar. Belli ki, ABD'nin bastırması birilerini "ikna" ediyor. Aynı havayı Türk medyasın- dadagörmek mümkün; "/>rna"olan- ların sayısı giderek artıyor AKP mil- letvekillerinin de "ikna edıldikleri" ver- dikleri oylardan belli oluyor. Süddeustche Zeitung gazetesine Istanbul'dan yazan Christiane Schlötzer ise Türkiye'nin tutumunu özetleyen yazısına ilginç bir başlık koymuş: "Schröder gibi düşünüp Bush gibi hareket etmek." Batılı ka- muoyu Türkiye'nin tutumunu merak ediyor. Islamcı olarak tanınan AKP hükümetinin bir Müslüman ülkeye yapılacak saldında nasıl davranaca- ğı ve ABD'ye direnip direnemeyece- ği konuşuluyordu. Son Meclis kara- nyla biriikte Türkiye'nin de ABD ıstek- lerine boyun eğdiği fikri egemen ol- du. • • • Bush konuşmasındaoyun bittı de- mişti, ama şimdi Batı'datartışılan ko- nu; oyunun yeni başladığı yönünde. Eğer Saddam devrilirse, ondan son- ra nasıl bir Irak ortaya çıkacak, çok çeşitli dengeler üzerinde kurulan Irak'taki iktidar bundan sonra nasıl şe- killenecek? Herkes şimdi bunu soru- yor ve buna cevap anyor. örneğin ABD, Irak nüfusunun yüzde 65'ini oluşturan ve Iran'daki rejime yakın olan Şiilerie nasıl ilişki kuracak? Sad- dam'ın dayandığı azınlık Sünni nüfus da Saddam'la biriikte bir kenara mı itilecek? Bugüne kadar Irak'ı laikliğe daha yatkın bir küftürle yöneten Ba- as rejiminin temel desteği Sünnilerterk edilip Şiiler ön plana çıkanlırsa o za- man nasıl bir rejim ortaya çıkabilir? Batılılar şimdi bunlan tartışıyor. Tür- kiye'nin derdi ise Kuzey Irak ve bu- rada yaşayan Kürtler. Operasyonun başlamasıyla biriikte ortaya çıkacak bir çatışma Türkiye'yi yeni gerginlik- lerin içine sokabilir mi? Abdullah Öcalan'ın iki ayı aşkın bir süredir avu- katlan ve ailesiyle görüşememesi, birtakım yeni tahriklere neden olabi- lir mi? Bu ise, geride bıraktığımızı sandığımız "terördönemi"ni geri ge- tirebilir mi? Bush oyun bitti diyor ama, aslında oyun yeni başlıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle