25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ŞUBAT 2003 CUMA HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Ne Olacaktı Sandınız? E. Mumcu'ya mı Kandınız? Söyler misiniz Allahaşkına, siz AKP'nin üniver- seteterin özerkliğini arttıracak, öğretim üyesi ve öğ- renciyi daha özgür kılacak, bilimsel verimlilik ile eğrtimin düzeyini yüksettecek, çağdaş yükseköğ- retim kuaımları oluşturacak, gerçek bir reformu hayata geçirmek üzere yola çıkacağını mı sanmış- tınız? Yoksa siz, "Kimse üniversiteleri ele geçirerek, dinci gerici kadrolaşmaya gideceğimiz kaygısını taşımasın","... Atatürkçülüğümü taıtştırmam" di- yen Erkan Mumcu'ya mı kanmıştınız. Öyle ise eğer, hemen söyleyeyim onlan hiç mi hiç tanımamışsınız. Erkan Mumcu daha ANAP'ın Bakanı iken üni- versite konusundaki emellerini açıklıyor, yakını ol- duğu tarikata selam çakıyordu. Şimdi üniversitedeki ala - AKP reform tasJağı ile ilgili haberlerden anlıyoruz ki, ilk adımda yapıl- mak istenen şeylerden biri Atatürk llke ve Inkılap- lan dersinin kaldınlmasıdır. önce iki noktayı vurgulamak isterim. Toplumun bütün kesimlerinin, her "Atatürk" dendiğinde esas duruşa geçmesini savunanlar- dan değilim. Hatta2820 nolu Siyasi Partiler Kanunu'nun "Si- yasiPartiler.. Atatürkilke ve inkılaplanna bağlı ola- rak çalışırtar", ibaresinin "demokrasinin temel il- ke ve kurallanna bağlı olarak çalışıriar" biçimin- de değiştirilmesi önerisini de zaman zaman bu sü- tunlarda dile getirdim. ••• Aynca, AKP'nin üniversrteyi dinamitleme girişim- lerine karşı çıkmamın YÖK'ü savunmak anlamı- na gelmediğini, bugünkü mücadelenin bir YÖK - Mumcu çatışması olmadığını bildiğimi de belirt- mek zoaındayım. Mumcu'ya karşı olmak, YÖK'ü savunmak, YÖK'e karşı olmak da, Mumcu'nun bu girişimini desteklemek anlamını taşımadığı açıktır. Nitekim bu gerçek, zamanında YÖK'ün gaza- bına uğramış kimi öğretim üyeleri tarafından da dile getirilmiştir. Bir noktayı daha açıklığa kavuşturalım. "Devrim Tarihi" ya da "Atatürk llke ve Inkılap- lan" dersleri kimilerinin sandığı gibi 22 değil, 70 yıl önce, Atatürk'ün sağlığında konmuştur. Ve o dönemlerde bu dersleri rejimin önde ge- len siyaset ve bilim adamlan okutmuşlardı. Derslerin konma amacı ise, 1930'lu yıllarda her ikisi de kendi görüşünü dünyaya egemen kılmak isteyen iki ideloji, faşizm ile komünizm karşısın- da genç Cumhuriyet'i kendi ideolojisiyyle koru- maktı. Bugün, söz konusu derslerin aynı amaca yö- nelik olarak verilmesinin, hepsi de dünyaya bakı- şı içeriğini devletin belirlediği tornada oluşmuş gençler yetiştirilmesine çalışilmasının ne anlamı, vardır ne de yaran. • • • Ama her ülkede gençlerin kendi tarihlerinin önemli dönüm noktalannı, devleti oluşturan olay- lan, kurumlann yapılannı, oluşmagerekçelerini, za- man içinde uğradıklan değişimleri, tabii ki, laik ve özgür eğitimin gereği olan sorgulayıcı yöntemler- le öğrenmeleri zorunludur. Hele Türkrye gibi ortaöğrenimin bir sürü boşlu- ğu olan, üniversitelerde Türk dili ve edebiyatı der- sinin konması zorunluğu bulunan ülkelerde. Acaba "Atatürk llke ve Inkılaplan" dersleri hep bu doğrultuda olmuş mudur? Bu soruya kesin bir "Evet" yanrtı vermek zor. Bu durumda, sözü edilen derslerin, çağın ge- rektiği doğrultuda yöntem ve içerikle verilmesi yolunda yapılacak her düzenleme destek bulur- du. Ama amacın o olmadığı da açıktır. Amaç, artık başka alanlarda pek sözü edilme- yen laikliğin, Cumhuriyet'in temel ilkelerinin şu ya da bu vesileyle hatırianmamasını sağlamaktır. Ne o, yoksa siz AKP'nin gerçek bir üniversite reformunu hedeflediğini mi sanıyordunuz? Ne o, yoksa siz üniversrteyi ele geçirerek, din- ci kadrolaşmaya gitmeyeceklerini söyieyen Er- kan Mumcu'ya mı kanıyordunuz? Bekleyin daha neler göreceksiniz! Taa ki, bıçak kemiğe dayanıp, görme sırası baş- kalanna gelene kadar... İzmirli il başkanma örgüt tepkisi Çakıcı ve Evcil MHP'yi kanştırdı tZ3VÖR(Cnmburiyet Ege Bürosu) - MHP îz- mirD Başkanı Musavrot Dervişoğlu'nun, AJaat- tin Çakıcı ve Erol Ev- cil'le görüşmesi parti içinde tepkiye neden ol- du. Çakıcı ve Evcil'in şaibeli olduğunu bildiren Konak Dçe Yönetim Ku- rulu, istifa etti. MHP Ge- nel Merkezi'nin de, îz- mir'deki gelişmeleri iz- lediği bildırildi. Ulkücü mafyanın ön- de gelen isimlerinden Çakıcı ve Nesim Malki cinayetinin azmettirici- si olarak yargılanan Ev- cil, 30 Ocak'ta îzmir'e geldi ve Hilton Oteli 'nde Dervişoğlu'yla bir ara- ya geldi. Kısa süreli gö- rüşmenin duyulması ûzerine, MHP Konak îl- çe Başkanı Kaan Erusve 29 yönetim kurulu üye- si görevlerinden aynldı. Erus, istafa gerekçesini partiye zararvermemek için açıklamadığını, an- cak gelişmelerin ortaya çıktığını belirtti. Erus, istifalannın ardından şunlan söyledi: "Hassas oldnğıunuz bu konuda MHP'nin Izmir'de ör- gütün başında bulunan Idşinin daha özenb' ol- ması gerekirdL Çakıcıve Evcil üe görüşroelerinin ardından U başkanını aradım ve buhışmanın doğnı olduğunu öğren- dön. Bu olay Dervişoğ- lu'yla yoflan ayırmam- da temel etken okra." MHP'nin IzmirÖrgü- tü'nde yaşanan bu ge- lişmeler partinin genel merkezini de harekete geçirdi ve istifalarla il- gili bilgi toplanmaya başlandı. İçişleri müfettişlerinin tesbit ettiği birçok yolsuzluğa rağmen THY'ye Genel Müdür oldu Gündoğdu'nun suçdosECEVİT KEJÇ/OKTAY APAYDIN AKP Hükümetinin THYGend Mü- dürlüğü gere\ıne getirdigi Abdurrab- man Gündoğduhakkında, Ulaşım AŞ Genel Müdürü olduğu dönemde baş- ta 'RP'ye yüzde effi indnimli betikop- terkiraİamak' olmak üzere bir dizi usul dışı işlemle kurumu zarara uğrattığı gerekçesiyle rapor hazu"landı. içişleri Bakanlığı Mülkiye Başmü- fettişleri ÖzcanErdoğan, Huhısi Gül- şen ve Faal Can ın düzenledığı *tn- cefetne-Soruşdırma Raponı nda özet- le şu iddıalara yer venldi: "- Ulaşnn AŞ ana sözJeşmesine ay- km olarak şirket dışında birçok per- sonei çabşnnkn. - Şirkete ahnan otomobüleri şirket işlerinde çalışmayan kişilere tahsis ederek şüketin zaranna yol açtı. - Genel müdürlük binasma bflnid- şi raporunda da bdirtildiği gibi fazla • AKP'nin THY Genel Müdürlüğü'ne getirdigi Abdurrahman Gündoğdu'nun Istanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Ulaşım AŞ genel müdürlüğü döneminde bir dizi usulsüz işleme imza attığı ve kurumu zarara uğrattığı ortaya çıktı. Müfettiş raporlanna göre, Gündoğdu döneminde Ulaşım AŞ'nin net aktif değeri 128 milyon 706 bin Amerikan Dolanndan 72 milyon 500 bin Amerikan Dolanna geriletildi. veusulsüzödemedebuhınuldaBu hu- susta Cumhuriyet Savcıhğı'na tevdi raporu düzenlendi. - Albayraklar Holding'e bağlı Met- ro-Tem ile yapılan temizlik sözleş- mesinde aksine hüküm olmasına rağ- men erken ödemeler yaptırarak şir- keti zarara uğrattı. - 199TdefldOpel Vectra aracı İstan- bul Büyükşehir Beledhesine hibe etti. - 1995'ten 2001 sonuna kadar alı- nan 10 yönetim kurulu karanyla Is- tanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü'ne 643 milyar lira reklam gi- deri altuıda kaynak aktardı, RP'ye helikopter kryağı - Istanbul Büyükşehir Belediye- si'nden kiralanan helikoptere 'Sa- dece belediyelere yüzde 50 indirimli kiralanır' şeklmde ahnan karara rağ- men kapablan Refah Partisi'ne yüz- de 50 indirim u> gulayarak şirketi za- rara uğrattı. - 2000"de şirket yönetim kurulu üye- si denilerek Büyükşehir Belediyesi genel sekreter yardımcısı Mahmut Knş'un Euler, Nispetiye Caddesi üze- rinde bulunan lojmanı, 1996 ve 1997 yülannda başkanlık konutunun tefriş ve tamirinin sağlandığı. - Şirketin reklam işleri, Kanal 7 ve oounyan şirketiYurtHaber Ajan- sı'na verüerek kunım zarara uğraükn. - Sonuç: Ödenmiş serma- yesi faizle birlikte 128 mil- yon 706 bin Amerikan Do- lan olan şirketin net ak- tıf değeri 72 milyon 500 bin Amerikan Dolanna gerile- tildi. Bir başka deyişle yatın- lan her bir Amerikan Dolan 56 cent se- viyesine düşü- rüldü. 1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN «MMM.'ftflff Ordudan atılanlar belediyeye • Müfettişler, yasadışı irticai örgütlerle bağlantılı 11 kişiyi belediyeye yerleştirdiğiiddia edilen Gündoğdu'nun görevden alnunasmı istedi. Hamza Albayrak'ın 'görevi kötüye kullanmaktan' mahkûm olduğu ortaya çıktı AKP siefli teıııiz \eldl buiamadıtstanbul Haber Servisi - AKP Amasya Milletvekili ve Yolsuz- luklan Araşûrma Komisyonu Baş- kan Yardımcısı Hamza Albay- rak'ın "Görevi kötüye kullan- mak"tan ceza aldığı belirlendi. AKP Genel Başkanı Recep Tay- yip Erdoğan'ın Istanbul Büyükşe- hir Belediye Başkanlığı dönemin- de Teftiş Kurulu Başkanlığına ge- tirdiği Albayrak, Teftiş Kurulu Başmüfettişi Orhan Ziyalar, mü- fettişler, Zuhal Şenyüz, Behzat Odabaşıcılar, Cevdet Saraçoğiu, OğuzSerim,NigünTuna,Yasemin Tîpi, Nurten Uğursoy, Sema Balh, Sermet Erkut, Leyla Yıhnaz, Öz- iem Banş,Gülşen Özakman,Meb- metKaya'ya, usulsüz cezalar ver- di. Bunun üzerine müfettişler, Is- tanbul 1 -3 ve 5. Bölge tdare Mah- kemelerinde Albayrak ile döne- min Büyükşehir Belediyesi Ge- nel Sekreteri AKP Milletvekili Mustafa Açıkahn hakkında "Gö- revlerini kötüye kullanmak"tan dava açtı. Davalann sonucunda bir kadın müfettiş, manevi tazminat al- günlerde aldı. Yine aynı davada Açıkahn da 1 milyar 50 miryon li- ra tazminatödemeye mahkûm edil- di. Müfettişlerin, görevi süresin- ce Albayrak'ın, sicillerini kasten Hamza AJbayrak • Erdoğan'ın Belediye Başkanlığı döneminde Teftiş Kurulu Başkanlığına getirdigi Albayrak'ın müfettişler hakkında usulsüz işlem yaptığı için 'görevi kötüye kullanmak' suçundan mahkûm olduğu ortaya çıktı.Teftiş kurulu başkanlığmdan emekliye aynlan Albayrak'ın, ev adresini Amasya göstererek haksız harcırah aldığı da saptandı. maya hak kazandı. Albayrak'ı mahkûm ettiren kadın müfettiş 3 milyar lira tazminatoı da geçen bozduğu, çalışmalannı engelledi- •ği, çahşma koşullarını zorlaştır- dığı gerekçeleriyle Istanbul Böl- ge Idare Mahkemelerinde açükla- n davalar ise devam ediyor. Tef- tiş kurulu başkanlığından emek- liye aynlan Albayrak'ın, Istan- bul'da oturmasına karşın ev adre- sini Amasya göstererek haksız harcırah aldığı da saptandı. Hamza AJbayrak'ı ihbar eden belediye ça- hşanlannın, harcırahın geri öden- mesini de sağladığı belirtildi. CHP: GereğiiM yapacağız Yolsuzluklan Araştırma Komis- yonu'nun CHP'ii üyesi Istanbul Milletvekili Ahmet Güh/üz Ke- tencL "Gerçekten bu konuda du- yaıtiselergereğnu\vapmakzoruD- dalar. Bunlar yolsuzluklan araşü- nyormuş gibi yapacaklar, o eği- Kmde görünüyoriar. Kapsam ola- rak çok geniş, Albmrak konusunu da titizlikle araştınp gereğini yapacağtz" dedi. Türk Hava Yollan (THY) Genel Müdürü olan Abdurrahman Gündoğ- du, hakkında Ulaşun AŞ Genel Müdürlüğü yaptığı dönemde irticai örgüt üye- leri ve Yüksek Askeri Şû- ra kararlanyia ordudan an- lan kişileri belediyede is- tihdam ettiği gerekçesiy- le içişleri Bakanlığı tara- fından soruşturma yürü- tüldüğü de ortaya çıktı. Gündoğdu'nun Ulaşım AŞ'de genel müdürlük yaptığı dönemde, hakkın- daki iddialar üzerine içiş- leri Bakanlığı, Mülkiye başmüfettişleri Ozcan Er- doğan, Hulusi Gülşen ve FazdCan'ı görevlendirdi. Iddialan araştıran müfet- tişler 22 Temmuz 2002 'de bir rapor hazırladı. Raporda, Gündoğ- du nun Yüksek Askeri Şû- ra kararlanyla ordudan atı- lan 3 subaya ve irticai ör- güt üyesi olduklan ve fa- aliyet yürüttükleri belirle- nen 8 İcişiye Ulaşım AŞ'de işe yerleştirdiği belirtildi. Bu 11 kişiyle birlikte Gündoğdu'nun da iş akdi- nin feshinin istendiği ra- porda, Gündoğdu'nun Ulaşım AŞ'de işe yerleş- tirdiği, irticai faaliyetler nedeniyle haklannda iş- lem yapıhruş kişiler şöy- le smılandı: -HayrettinBozan: Elekt- ronik mühendisı. 6 Mart 1993 tarihinde Ankara'da apartmanlann posta kutu- lanna "Fafli meçhul cina- yetleri Müslümanlarm üs- tüne yıkan laik terörün amacı ne?" başlıklı bildi- riyi dağıtmak suçundan gözaltına aluıdı. - Murat Kurukafa: Mü- hendıs. Kurukafa, 1993 yıhnda Istanbul'da Tür- kiyeli Müslümanlar im- zalı bildiri dağıtmak ve korsan gösteriye katılmak suçlanndan gözaltina alın- dı. - Müjdat Lludağ: Tek- nikşef.25Nisan2001'de irticai faaliyetlerde bulun- duğu gerekçesiyle gözal- tuıa aluıdı. -Şerafettin Dflavcn Mü- hendis. Murat Kurukafa ile birlikte aynı gerekçeler- le gözalnna alındı. - Ayşe Pakdil: Islami Çağn Orgütü'nün icra ku- rulunda görev aldı. -Abdurrahman Serhat Kaya: A\ r ukat. 8 Haziran 1996'da gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten gözaltına alındı. - Sadrettin Özhlk: Gü- venlık görevlisi. lOEkim 1997'de Beyazıt Meyda- nı'nda 8 yıllık kesintisiz eğitime karşı yapılan pro- testo gösterisine katıldığı için gözaltına alındı. - AbduDah Arpa: tnsan kaynaklan bölümünde ça- hşıyor. 25 Kasım 1995'te yasadışı Islami Hareket Orgütü'ne yönelik operas- yonda yakalandı. DGM serbest bıraktı. - Mustafa Kaya: Perso- nelşefi. 1997'de YAŞka- ran ile ordudan atıldı. - Hakan Üzmezoğlu: Tramvay işletme şefi. 1997'de YAŞkaran ile or- dudan atıldı. - Ati thsan Çorbacı: 1996 yıhnda YAŞ karan ile ordudan atıldı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr Kültür Bakanı Hüseyin Çelik'i tanı- mam. Onun adını ilk kez bir araştırma- sı nedeniyle duymuştum. Beşir Fuat üzerine bir araşbrmayapmıştı, onu oku- muştum. Kültür Bakanı olunca, bir ga- zeteye verdiği ıddia edilen demeç ne- deniyletartışmalarçıkmıştı. Bazıyazar- lar konusunda söytemediği sözlerin ona mal edilmesi üzerine açıklamalar yap- mıştı. Hiçbir insan için önyargılı dav- ranmayı sevmem ve böyle davranan- lan onaylamam. Küftür Bakanı konu- sunda da böyle bir dikkati korumayı tercih ederim. Doğru olanın böyle dav- ranmak olduğuna inanınm. Hüseyin Çelik'i tanımam ama Oktay Ekinci'yi tanınm. Ekinci'nin, doğayı ve çevreyi koruma konusunda duyarlığını da iyi bilirim. Bu nedenle her yerde ba- şının derde girdiğine de tanığım. Kültür Bakanı'nın, kültür konusunda faaliyet- lerde bulunup çaba göstermesi gere- kirken Oktay Ekinci gibi duyarlı bir ismi Muğla Koruma Kurulu'ndaki görevinden almasını nasıl yorurnlamamız gerekir? Koruma kurullan önemli kurumlardan bi- AKP'li Kültür Bakanı'na risi. Eğer bu kurullar doğru dürüst ça- lışsa, çevrenin korunması konusunda ciddi başanlar sağlanabilir. • • • Oktay Ekinci ve daha birçok duyarlı ismin koruma kurullarındaki görevle- rinden alınması ne anlamagelir? Hasan Özyer ismini bu köşede birkaç kez di- le getirdim. Hasan özyer, önceki par- lamentolarda ANAP milletvekiliydi. Er- kan Mumcu ile birlikte ANAP'tan ayn- lıp AKP'ye katıldı. Adını 3 Kasım se- çimlerinde Muğla'da AKP'den liste ba- şında gördüğümde endişelenmiştim. Adını Göcek çevresinde SİT alanlann- da yaptığı inşaatlarla duyurmuştu. So- ruşturmalar açıldığında ise milletvekili olmuştu. HattaTBMM Çevre Komisyo- nu üyeliğine de seçilmişti. Ben de yıllar önce "Hasan Özyer"in Komisyonlan" başlıklı bir yazı yazmıştım. Hasan özyer yetenekli(!) birmüteah- hit iken bölgedeki çevrecilerin dikkati- ni çekmiş ve onun milletvekili olmama- sı için kampanya açılmıştı. Hasan öz- yer zaman içinde yetenekli(l) bir siya- setçi olduğunu da kanıtladı. ANAPIa ge- nel başkan yardımctlığına kadar yüksel- di, sonunda seçimlereaz bir zaman ka- laANAP'ın pariamentoya giremeyece- ğini anlayınca AKP'ye geçti ve millet- vekilliğini de böylece garantiledi. • • • Oktay Ekinci'nin görevden alınması sanınm en çok Hasan özyer1 ! sevindir- di. Onayakınlığıylatanınangazetelerin bu yönde yayın yapnğını biliyorum. Şim- di benim sorum, araştrmacı kişiliğine çokçavurgu yapılan Hüseyin Çelik'e: Bu değişiklikler nasıl bir amaca yönelik? Muğla, çok uzun yıllardan beri yağma- cılann gözünü diktiği kıymetli sahilleriy- le ûnlü. Dalaman yakınlannda caretta ca- retta'lann yumurtalannı bıraktığı Iztuzu sahiline yapılmak istenen oteller, inşa- atlar yoğun bir sivil direniş sonucu ön- lenmişti. Ancak başka birçok alan neya- zık ki yağmalanıp yok edilmişti. Göcek'i görenler bilirter, dünyanın en güzel mavi yolculuk yapılan koylanna sahiptir. Hasan Özyer orada faaliyet gösteriyor. Şimdi, "turizmin gelişme- si", "sahillerin turizme açılması" adına bu dünya güzeli bakir kıyılar birilerine peşkeş mi çekilecek? Neden bu konu- da duyarlı insanlar görevlerinden alını- yor? Onlann yerine daha duyarlı insan- lar mı gelecek, yoksa Hasan özyer'le- rin istedikleri mi seçilecek? • • • Hüseyin Çelik, bu kararian kimin tel- kiniyle aldı? Oktay Ekinci'ler neden gö- revlerinden alındılar? Onlan birileri, yap- mak istedikleri için "ayak bağı" olarak mı görüyoriardı? Ancak şunu unutma- yalım, Türkiye'de çevre bilinci gelişti. Bu konuda girişilecek yağmacılığa kar- şı koyacak bir sivil toplum anlayışı ge- lişti. Böyle olduğu için Hasan özyer, is- tediklerini tam olarak yapamıyor. Böl- geyi betonlaştırmaya çalıştığı girişimler, çevrecilerin, idare mahkemelerinin en- gellemeleriyle karşılaşıyor. Bu köşedeki tutumumu okuyucular bilirier. Kimseye ve hiçbir iktidara karşı önyargılı değiliz. Ancak halkın duyariı- ğına ve tepkilerine çok önem verdiğini söyieyen AKP'li politikacılar, çevrecile- re karşı girişilen bu kıyım girişimini aca- ba nasıl değeriendiriyoriar? Bu girişimin iyi niyetli bir girişim olmadığı çok belli. O zaman bu alanda yapacaklarını da- ha ciddi bir duyarlıkla izleyeceğiz. Ok- tay Ekinci, bu konunun en ciddi takip- çilerinden birisi olmaya devam edecek. O, bu kurullarda olsa da olmasa da, misyonunu sürdürecek. Kültür Bakanı Hüseyin Çelik'in bun- lan bilmediğini sanmıyorum. Ancak bel- li ki birileri ona yeni yollar gösteriyorlar. Umanm bu bölgedeki yol göstericisi Hasan özyer değildir. Eğer öyleyse, şimdiden ne yapacaklannı da az çok tah- min edebiliyoruz. Çevre kavgası dün başlamadı, bugün de bitecek değil. Izlemeyi sürdüreceğiz...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle