Katalog

16ŞUBAT2003PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 Teft 0.212,512 05 05 Faks: 0.212,512 - ABD, TOrkiye'ye uydu görevi verecekmiş... "Uysa da verecek uymasa da!" Büyüklerimiz # lstanbul Kızıttopraktan Ahmet Mete Apak: "Ulus olarak sorumluluk almaktan çekiniriz... Bunun birçok nedeni var... Bir örnek vereyim... Anımsarsanız 12 Eyiül döneminde Kenan Evren'in bireyin depolrtize edilmesi uygulaması vardı, yani biraz sivrildiniz mi ayaklannız yerden kesilirdi. Bu bir örnek, bunun gibi aynı tarza yakın birçok uygulamalar oldu. Bu nedenle vatandaşımız sorumluluk alma yerine büyüklerimiz bilir sloganını kurtarıcı olarak kullanır. Şimdilerde aklıma geldi... Büyüklerimiz olarak şu anda iktidarda Adalet ve Kalkınma Partililer var. Yani Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Annç ve saire ve saire... Bunlar şimdi bizim büyüklerimiz mi oluyor? Ben de zaten evimin çatısındaki kargalara hrtap ediyorum! Çok gülüyoriar..." ayram bitti... Yine sokaklarda danalar ko- valandı; kasaplığa soyunanlar ellerini kes- ti... Yollar hem kurbanlıklann hem de trafi- ğe kurban olanlann kanına bulandı... Bay- ramın içineSevgililerGünü karıştı... Çiçekleralındı... Ve sonunda uzun tatil bitti... Yann işbaşı... Nevzat Tekin tatilde boş durmadı; adrenalinin oyunlannı yazdı: "Romanı ilk elinize aldığınızda içindeki kahraman- lann ne kadar size benzediğini bilmezsiniz ve heye- can verir kftabı okumak isteği... Her aynaya baktığınızda başka birisini görme is- teğine benzer bir hevesle sayfalannı çevirirsiniz ye- ni hayatınızın... Sayfalar ilerledikçe belirsizlikten doğan heyecan azalrr ve yerini ne ile karşılaştığınızı bilmenin güven- cesi ve telaşsızlığı alır. Manzara görünüyordur artık ve ilginizi sadece ha- yaliniz değil renkler ayakta tutar, sadece ensesini Adrenalin gördüğünüz bir kadının bikinili bir kadından daha çe- kici görünmesi gibi bir durumdur bu! Şirazenin dağılma niyeti artar sizin düzen savunu- culuğunuz karşısında... Ostrojen, testosteron heye- canlar değildir ki sadece edilgenliğinizi yok eden... Sevgili bayanlar, heyecan terazinizin bir kefesine üç günlük kirli sakalı ve denizin iyot kokulu şahitliği ile ufka tarif edilmez bakışlar fıriatan birisini koyun ve diğer kefeye ise cüzdanı şişkin birtakım elbise- (inin güven dolu bakışlannı yerleştirin, hangisinin da- ha ağır basacağını hanginiz ağız dolusu bir gülüşle söyleyebilir ki? Bazen kuş sütü eksik birsofradan ziyade kuru bir parça ekmek gibidir heyecan; eğer siz ıssızlığın or- tasında duygulannızı aç bıraktıysanız... Tok yıllannızın mükellef sofralan ile açıklayamaz- sınız onu! Beyazı en çok öne çıkaran renk siyahtır da o yüzden! Çoğunca ruhunuzda sergilenen adrenalin piyesi- ritn başrolünde olmanız da önemli değildir; ama e- sas erkek ya da esas kız olduğunuz böylesi bir oyun gösteriye çıktığında içinizdeki nehirdaha hızlı akar... Tay tay durmayı beceren çocuğunuzun gozlerin- dedir bazen mağrur heyecan; o kadar iyi bilirsiniz ki bu acemi heyecanın getirdiklerini; çünkü aynı anda sizin var olma becerinizin ve varlığınızı sürdürme şansınızın heyecanı hızla akıyordur damarlannızda. Çiçeğe yeni duran bir erik ağacının ne denli gra- nit bir sırdaş olduğunu bilebilmeniz için bahar baş- langıcında kış boyu biriktirdiğiniz korkulannızı ve he- yecanlannızı paylaşmanız gerekir; sulu bir erik ola- na kadar saklar sımnızı ve bu yüzdendir bazı erikle- rin diş kamaştırması! İyi bir gün olsun yann..." SESSİZSEDASIZ(!) >OS42L / / AUZSIZ Yüksek Yerilim Hatb erdincırtku:?; yahoo.com Kimsenin kimseyi saydığı yok: O vüzden YERİMİZDE SAYTYORUZ ! Kıbrıs'ta neyi biliyoruz, neyi bilmîyoruz öğretmen Can Zoriuk: "Bir ülkenin, kendi dış sorunlannı adım adım çözüme kavuşturması ve komşulan ile iyi geçinmesi gerçekten çok güzel bir davranıştır. Bu davranışı sergileyen devlet ve hükümetler de, gerek kendi halkının gözünde ve gerekse dünya siyasi platformunda saygınlığını mutlaka artmrlar. Ancak önemli olan nokta; 'karşılıklı iyi niyet ve anlaşmazlıklann bu iyi niyet çerçevesinde çözülme düşüncesi'dir. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın planı, KKTC ile GKRY arasındaki anlaşmazlığın çözümünü baz almakla birlikte, biz aydınlar bu planın altında iyi niyetin yatmadığını 9. görmek zorundayız. Annan planının kabul edilmesi durumunda; 58 köyden yaklaşık 60 bin nüfusun yerinden edileceğini, 60 binin üstünde Rum'un Türk tarafına geçeceğini, Rumlann yerleştiği yerlerden çıkacak 60 binin üstünde Türk'ün başka yerlere gideceğini, KKTC nüfusunun yansının yeniden göçmen durumuna gireceğini, Türklere ait 1.352 iş yerinin kapatılacağını, 13 bin vatandaşın işsiz kalacağını, Kıbns Türk'ünün bugün mülkünü ve işini de kaybedeceğini ve yakın bir gelecekte adayı terk etmek zorunda kalacağını, acaba biliyor muyuz?" ÇED KÖŞESİ OKTAY EKİNCİ Kars'm Heykelleri Orfaan Pamukun dev rek- lamlarla pazarlanan "Kar" ro- manını alanlar arasuıda "şeriat- çı" okurlannın sayısını bilemi- yoruz... Ancak, bu romandaki "niyetiere" bakıp da Kars'ı bu üücenin "irtica kalesi" olarak düşleyenlere kötü bir habenmiz var. Siz, kadınlaruıızın başlannı "insanhaJdan" adına kapatma- ya devam edin, Kars öteden be- ri 2aten "ban açık" olarak geli- şen "özgüriiikçü kent küitüni- nö" daha da uygarlaştınyor... Belediye Başkanı NaifAfibe- yoğlu. kenrini "heykeJJerJe" be- zemeye başladı... Hem de çoğu "insan" heykelleriyle... Dahası öyle sadece eski kahramanJan değil, tarihin destanlaşan "sev- gflflerinT betimleyen heykeller- le... Artık Kars'ın o görkemli ve "heykel gibi du- ran''eskiltaşbi- nalannuı önûn- dengeçenler.bir köşede "Leyla ile Mecnun"a, öbür caddenin başında "Kerem 3e AslTya, der- ken bir parkta dinlenirken de belki yakında "YusufBeZüley- ha"ya merhaba diyerek, ardın- dan kendi sevgi- lilerinin elini çok daha derin bir "kent ve ya- şam sevgisiyle'' tutacakJar... Her 14 Şu- bat'taki sevgili- ler gününü de işte bu heykelle- rin önûnde ve "tanıkhğjDda" kutlayacaklar... St Pfctersburg destanı Çağdaş Kars Haber gazete- sinde, gerçekten böylesi "çağ- daş" bir hizmetin "haberini" okurken altını çizdim: "Dani- marka'dan getirtilen böyük bir at heykeKde Faikbeyve Atatürk caddelerinin köşesine konul- du-" YakJaşık 10 yıl önce St Pe- tersburg'u mimar dostun İsma- flDemirağ'la birlikte gezerken, tarihi birköprünün başındaki at heykellerini özellilde durup in- celemiştim... Çünkü 17OO'de Çar 1. Peter'in "Kuzeyin Vene- dik'ini" yaratmak üzere Neva ırmağı deltası üzerinde kurduğu ve binlerce heykelJe bezediği bu zarif kent, 1940'lardaki 3 yıllık Nazi kuşatmasında yağmur gi- bi topa tutulmuş, tüm binalan yıkıhnış, taş taş üstünde kalma- mıştı... Peki, aynı bombardımandan, açık alanlardaki bu "heykefler" nasıl kurtuhnuştu ki işte o me- rakla incelediğim at heykelle- rinde de ne bir kırık, ne de bir çatlak izi vardı?.. Dahası, bu- lunduklan köprü bile o kuşat- mada yıkılmış, sonra tüm kent yeniden ve eski mimarisiyle in- şa edilirken bu köprü de "resti- tüe" edilmişti... Rus mimarlar, merakımı gi- derdiler ama beni daha da peri- şan ettiler... Nazi bombardıma- nı başlarken ilk sirenler çaldı- ğında, halk önce bu heykelleri toplayarak, kentin içinden ge- çen su kanallanna atmışlar... Böylece 3 yıl sulann altında "sapasağiam" kalan yaklaşık 2500 heykeli, kuşatmanın ar- dından çıkarhp, yeniden eski yerlerine koymuşlar... Aynı kuşatmada 2 miryon in- sanın öldüğünü ve buna rağmen kentin teslim olmayarak "kah- raman" unvanını aldığını ve heykel- lerin de aynı kahra- manlıktaki "yöksek kent küitürünün" simgeleri haline geldigini görüp, bir de bizim Istan- bul'dakı az buçuk heykelleri ikide bir ^parçalayan" anla- yışı düşündüğünüz- de, perişan olmaz da ne yapardınız?.. Kardeşi Bakû'gibL, "Leyia ile Mecnun"; Azeri sanatçı ŞerifHaaoğhı'nun. Şimdi Kars, işte böylesi bir kültürle geleceğe yürüme- nin "ayncahğınar da kavuşuyor. Do- ğu'nunbuen"baö- h* kentimizdeki mimari zengin- liğin, yine St. Petersburg'daki ve hatta Bakû'deki o gerçekten "heykelsi'' olan "Batakmiraari- smi" AnadoluVla da tanışnrma- sı ise heykellerine ayn bir anlam kazandıracak... Kardeşi Bakû gibi, Kars da heykelleriyle coşacak, şenlene- cek... Son yıllarda Değirmende- re'de, Antalya'da, Marmara Adası'nda ve Mflas"ta gerçek- leşririJen "bej1<el sempozyum- lan ve yaz oknflan'' çalışmalan için, artık Kars'ı da kucakla- mak, başta Mimar Sinan Üni- versitesi olmak üzere tüm hey- kel okullanmızın görevi olma- ü... Heryaz, Kars'tadakollar sı- vansın, her yıJ daha çok kenri- mize onlarca dahaheykel arma- ganedilsin... Orhan Pamuk gibüer de şeri- atı ille de bu ülkede egemen gösterecekleri romanlan için Anadolu'da artık "heykekiz kent" bulamasınlar... Oekinci(çtcumhuriyet.com.tr. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicskCa turk.net ÇİZGtLİK KÂMtL MASARACI HARBt SEMtHPOROY semihporoy(ğyahoo.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAM löŞubtu &£YOĞLU'NUN £$KİUAMS1 YOK.. SİLAHATTİN . KâPt*/,gıtKMK ÇOK VA/4.Ü 93'ABA & s o ns K*UTW$ıHt>gN gfievcâ y/- , tVTVMiMUIK SUŞEHRİKADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAN Sıvas ılr, Suşehn ilçesi. Eskışar Köyü, Burmasögüt mevkünde kâin, 449 nolu parsele ıtıraz eden Cevizli K.öyü'nden Abdullah oğlu Muhlis Koç ve Js- maıl Koç'lann yapmış olduldan ıtirazlannın reddine Tapulama tespitinde ol- duğu gibi yanı Kemal oğlu Karanfıl Şengül adma 34 hisse ve 1/4 hisse Ka- ranfil kızı Nadiye Şengül olarak tapuya tescıline. Işbu ilanın dayanağı olan Suşehn Kadastro Müdürlüğü'nün 09.01.2003 tanh ve 01 nolu koraısyon kara- nnın ilan tanhınden ıtibaren 15 gün sonra ıtiraz edenler ve tespıt malikJenne ılanen teblığ sayılacağı, karar aleyhme teblığ tarihmden ıtibaren 30 gün içen- sınde Suşehn Kadastro Mahkemesf ne dava açılabileceğı, kanunı süre içeri- sınde karar aleyhıne da\a açılmadığı takdirde karar kesınleştirilerek büriın ev- raklan ile birlikte Suşehn Tapu Sıcil Müdürlüğü'ne devredıleceği 7201 sayılı yasanın ılgılı maddelerı gereğmce ılanen teblığ olunur. Basın: 6590 Marco AntoTO De La P Çvvtrvn Denıa Yuc« Yör>*t«n Tufan Karabulut www.tiyatrofora.com GÖRÜŞ Pfof. Pr. TÜRKKA1A ATAÖV k*ak Afgaıistan Değl BM'nin denetiminden sorumlu H. Blix'in Irak'ta kitle imha silahlannın izine rastlamadıklarına ilişkin ara raporuna karşın, ABD yönetiminde askeri mü- dahale eğilimi gene ağır basıyor. Bir süredir, "Af- gan modeli"n\n bundan sonraki savaşlann biçimi- ni, yani yoğun hava desteğiyle özei harekât güç- lerine yerde Amerika'ya dost birliklerin arka çıkma- sıyla kısa sürede zafere ulaşma stratejisini simge- lediği, Irak'ta da bunun izleneceği yolunda bir yo- rum var. Bunun yanlışlığını bu bağlamda belirt- mekte yarar var. "Afgan modeli" ne yepyeni, ne de klasik bir sa- vaş türüdür. Her ne ise, onun Irak'ta olduğu gibi yi- nelenmesi beklenemez, Afgan örneği ABD'ye I- rak'ta zafer getirmeyecek, Afganistan'da 7 Ekim 2001 'de başlayan yoğun hava bombardımanı son yüzyılda, 1991 Irak Savaşı dışında görülmedi. Pro- fesyonel asker eğitiminden geçmemiş, ara sıra evi- ne dönüp tarlasında çalışan ve gönülsüz savaşan Taleban'ı yıldıran da bu hava bombardımanıydı. 22 milyonluk Irak'ta ise, profesyonel ve kalabalık bir ordu ile savunmaya kararlı görünen bir halk var. Afganistan'da ABD'den yana çıkan ve toprağın yaklaşık yüzde 15'ini zaten elinde tutan bir "Kuzey Ittifakı" da vardı. Yerde savaşı asıl onlar yürüttü. Karşılanndaki Taieban dağınık ve bükük ama El Ka- ide ısrarlıydı. Irak muhalefetinin yerde böylesine bir gücü yok. Iran'la savaşta bile Ayetullahlar rejimin- den yana çıkmayan güneydeki Şii Araplann tü- müyie bir beşinci kol olmayacağı bilinmelidir. Bel- ki bazı Kürt grupları "Kuzey lttifakı"na benzetile- bilir. Pentagon'dakilerin çoğu Afgan örneğini, aka- cak para ve kan açısıridan ABO için daha ucuza çıkacak bir yol olarak görüyoriar. Savunma Sekre- teri D. Rumsfeld "IkJnci bir Afganistan"a olanak vermiyor. ABD'nin bundan sonraki savaşlannda yerde askeri eğitim görmuş dostlan olmayacak. Hatta, her yerde halklann bundan boyle ona aktif olarak karşı duracağı söylenebilir. Bu yerel destek olmadan da, direnen başkenti özel harekât birlik- leri kısa sürede düşüremez. Bu durumda, ABD'nin Irak gibi ülkelere kendi evladından oluşan büyük ordulartaşıması gerek. Güçlü "düşman"a karşı bu bile yetmeyebilir, Afganistan'da son derece du- yariı elektronik aygıtlardan ve uydu keşfinden de yararlanan hava desteğine karşın, yerdeki Ameri- kan biriikleri Bey Beçe ve Sah-i Kut gibi yerterde zor günler geçirdi. Kale-i Cengi'de ayaklanan El Kaide tutsaklannın direnişi bile güç kınldı. 1916'da Fransızlar 1200 tonluk bombardımana ve 1944'te de Cassino'da Almanlar 4500 müttefik uçağının bomba yağmuruna karşı koyabilmişlerdi. Usame bin Ladin Ak Dağlar'dan bu direniş sayesinde Pa- kistan'a geçebilmişti. Afganistan'da (halkın da genelde tutmadığı) Ta- leban kaçmış, daha çok eli silahlılann dörtte birini oluşturan El Kaide'deki yabancılar direnmişti. Af- gan "kültüründe" kaçmak ve taraf değiştirmek de var. Ancak, değişimin askeri sonuç belli olduktan sonra yer aldığını bilmek gerekir. Şimdi, Irak'ta çe- şitli ülkelerden "insan zırhlan "da bulunuyor. El Ka- ide'nin kararfılığı Amerikan komutanlannı şaşırt- mıştı. ABD'nin Irak'ta (Kore'deki Türkler gibO iyi savaşan müttefikleri de olmayacak. Irak askeri de dünyanın en iyi hazırlanmış ya da en kararlı birtik- lerini oluşturmuyor ama Kürtlerin de Saddam'ın cumhuriyet muhafızlanna karşı bir variık göstere- mediklerini akılda tutmalı. İyi asker yetiştirmek ko- lay değil. Afganistan'ın ulusal ordusu hâlâ yok. ABD'nin Kürt biriik/erinden yoğun biçimde yarar- lanmak istemesi Türkiye ile de sorunlar çıkaracak. ABD Irak'ta bir anlamda kumar oynuyor. Orada göğüs göğüse çarpışmalar da olabilir. Bu Ameri- kan kanının da kaybı demektir. 0 zaman, Ameri- kan halkının muhalefeti daha da artacak. Âfganis- tan modelinden çıkan bir ders de o deneyimin her yerde aynı olmayacağıdır. PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Yazanmız Deniz Kavukçuoğlu'nun yazısı elimize ulaşmadığından yayımlayamıyoruz, özür dileriz. (e-posta:dkavukcuogluo superonline.com) (Faks:0212-234 68 73) B U L M A C A SEDAT YAŞAYAIS SOLDA.\SAGA: 1/Birçok oyu- navefîlmede konu olmuş ünlü Mısır kraliçesi. 2/ Gözün ön yü- zeyineyerleş- tirilen mer- 6 cek... îzmir'in Seferihisar il- çesindeki an- tik kent. 3/ 9 Atın bir tür hızlı yü- rüyüşü... Hücre yapı- smda bulunan ve proteinlerin oluştu- rulmasmda önemli rol oynayan asit gru- bunun kısa yazılışı. 4/Dofu Anadolu'da bir ırmak... Vilayet. 5/ Pamuk ve ipekle 8 kanşık dokunmuş ® hareli kumaş... Güzel çiçekli bir süs bitkdsi. 6/Su- lak yer... Büyük ün kazanmış sinema ya da müzik sanatçısı. 7/Afrika'da bir ırmak... Etek ucuna doğ- ru genişleyen giysiler için kullanılan sözcük. 8/Bir tür yabanmersini... Bir nesnenin uzayda kapladığı yer. 9/Ünlü bir Mısır kraliçesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Güreşte bir oyun... Nemli toprak. 2/Kokmuş hay- van ölüsü... Çanakkale'nin bir ilçesi. 3/Yıkıntı, dö- küntü... Yıkanmak için kullanılan bitJri teUeri deme- ti ya da örgü. 4/Eski Mısır'da ölülerin koruyucusu olan tann... Bir nota. 5/01umsuzIuk belirten bir önek... Bir cervel türü. 6/Satrançta bir taş... Çok hız- lı gidebilen bir tür keşif gemisi. 7/Deriden sızan sı- vı... Yeryüzü parçası. 8/Gezgin samuray... Kimse, kişi. 9/Ermeni terör örgütü,.. Bir tembih sözü.