Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 ŞUBAT 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
tadını kaçırdı
• KONYA(AA)-01ası
Irak operasyonu
söylentıleri, Kurban
Bayramı'nda, eskiden
bayramla birlikte yüzû
gülen şekerleme
üreticilerünn tadını
kaçırdı. Üretiminin
önemli bölûmünü Doğu
ve Güneydoğu Anadolu
bölgelerine gönderen
Konyalı şekerciler, savaş
söylentileri nedeniyle
bölgeden gelen talebin
yüzde 70'lere varan
oranlarda düştûğünü
belırttiler.
Enerji otorîteleri
Islanbulda
• ANKARA (AA)-
Eneıji Düzenleyicileri
Bölgesel Birliğı'nin
(ERRA) komıte
toplantılan, 17-18
Şubat'ta tstanbul'da
Crowne Plaza'da
yapılacak. Lısans-Rekabet
ve Tarife-Fıyatlandırma
komıte toplantılan ıçın
Macanstan, Ermenistan
ve Yunanistan enerjı
düzenleyici otontelerinin
başkanlan Türkiye'ye
gelecek.
Seydişehir'e Rus
eü degecek
• ANKARA (AA)-
Sovyetler Birlıgı
tarafından 1973 yılında
kurulan Seydişehir
Alüminyum
Fabrikaİan'nı, Rusya
modernize edecek.
Yaklaşık 100 tnilyon
dolarlık yatınmla
kapasite arttınnunı
öngören tnodemizasyon
projesinde Rus firmalan
aktif olarakgörev
alacaklar.
Borsalarda
yaprak dökümü
• İSTANBUL(AA)-
Geçen yıl dünya
borsalannda yaprak
dökümü yaşandı. 44
borsada hisseleri işleme
açık şirketlenn toplam
sayısı 701 kayıpla 27 bin
234'e düştü. Etı fazla
kayıp 479 firmayla
Nasdaq'ta görüldü.
Johannesburg
Borsası'nda 68, Londra
Borsası'nda 67 şııket
2003 yılınv göremezken
Istanbul Menkul
Kıymetler Borsası'ndaki
şirketlenn sayısı da 22
azalarak310'dan288'e
indi.
Buğdaya uzaydan
bafcılacak
• ANKARA (AA)-
Türkiye'de her yıl
tartışma konusu olan
buğday üretim
miktannın, 3 yıl içınde
uzaktan algılama yöntemi
ile belirlenmesi
hedefleniyor. Ankara'da
başlatılan pılot projenin
tamamlanmasıyla
oluşturulacak olan
modelle, Türkiye'nin
buğday üretimi uzaydan
alınacak fotoğraflarla
değerlendirilerek daha
doğru bir şekilde tahmin
edilebılecek.
arüyop
• ANKARA (ANKA)-
Özel finans
kurumlanndaki
hesaplann toplam tutan,
1.9 mılyar dolan geçti.
Merkez Bankası
verilenne göre, büyük
bölümü yabancı para olan
bu hesaplarda, son bır
yılda yüzde 40'a yakın
büyüme gözlendi.
Memur bir çift ayakkabı için 26 saat, bir kilo et için iki buçuk saat çalışmak zorunda
Emek sudanucuzANKARA (AA) - Memur,
bir kilogram et satın alabil-
mek için 2 saat 36 dakika, bir
çift ayakkabı için ise 26 saat
32 dakika çahşıyor.
Türkiye Kamu Çahşanlan
Sendikalan Konfederasyonu
(Türkiye Kamu-Sen) tarafın-
dan yapılan araştırmaya göre,
1963 yılında ortalama 776 li-
ra maaşla çalışan bir memur,
bir kilogram dana etı satın
alabilmek için 1 saat 48 daki-
ka çalışırken Şubat 2OO3'te
ise 424 rniryon lira maaşı olan
• Kamu-Sen, memurun 1963'teki satın alma gücüyle
bugününü karşılaştırdı. Sendika tarafından yapılan
açıklamada, memurun 30 yıl önceki sının yakalaması
için bugün "cumartesi ve pazar günleri de dahil. günde
16 saat" çalışması gerektiği vurgulandı.
bir memurun aynı miktarda et
satın alabilmek için 2 saat 36
dakika çalışması gerekiyor.
Çahşma sûresi uzadı
Araştırmaya göre, 1963 yı-
lında memur 44 dakika çalı-
şarak bir kilogram kuru fasul-
ye alabilirken Şubat 2003'te
bir kilogram kurufasurye için
l saat 10 dakika çahşıyor.
1963 yılında 1 saat 9 dakika
çalışarak bir kilogram zeytin
satın alabilen memur, bugün
aynı miktarda zeytin için 1 sa-
at 40 dakika çahşıyor.
Aynı memur, 1963 yılında
1 saat 42 dakika çalışarak bir
günlük ev kirasını ödeyebi-
lirken bugün aynı tutar için 2
saat 11 dakika çalışmak zo-
runda.
Bir takım elbise için 75 sa-
at 12 dakika emek harcaması
gereken memur, bugün bir ti-
yatro bileti için 1 saat 45 da-
kika, her gün bir gazete ala-
bilmek için de ayda 2 saat 36
dakika ve bir kitap için 4 sa-
at çalışmak zorunda.
Araştırmada, 4 kişilik bir
ailenin yoksulluk sınınnın 1
milyar 377 milyon liraya
ulaştığı vurgulanarak bir me-
murun bugün aldığı maaşla
bu sının yakalayabilmesi için
"cumartesi ve pazar günleri
de dahil, günde 16 saat" çalış-
ması gerektiği bildınldi.
Maaşlannın çeyreğiyle ev sahibi olma hayali kuran Emlakbankzedeler, taksitlere para yetiştiremiyör
Ev diye borç satuı aldılarMtNE ZEYBEKOĞULLARl
Satışı Toplu Konut îdaresi'ne
(TOKİ) de\Tedilen Emlakbank
konutlannın eski alıcılan, "öde
öde Mtmeyen borçlar" yüzün-
den isyan ediyor Konutlan
1998 ve 1999 yıllannda 120 ay
vadeyle alan bazı "Emlakbank-
zedeîer'', şu ana kadar yaptıkla-
n ödemelere karşın hâlâ 57 mil-
yar borçlu gözüküyor. Buna
karşılık, TOKİ aynı daireleri 38
miryar peşin fiyatıyla satıyor.
Emlakbank'ın 1998 yılında
"Memur maaşına endeksü tak-
sitlerie ev sahibi olabilirsiniz"
sloganıyla başlattığı kampan-
yaya katılanlann, "taksttçüesr
bitmek bılmiyor. 4.5 yıl önce
maaşlann dörtte biriyle karşıla-
nabilen taksitleri ödemek için
şu an bir maaş gerekiyor.
Mağdurlardan Durmuş Gez-
beli, konut alma karannı şöyle
anlatıyor:
u
Emlak Bankası ko-
nutlan reklamlanna kanmam,
her av affa aslauğraması müm-
kün ohnayan vergili maaşunla
devletin bir kuruluşundan dü-
zenü ve beni yıpratmayacak şe-
kilde ödemeİerie, daire almak
isteği ile kendimi kandırmam-
d«f 1999 yüının Mart ayında
Sinanoba konutlanndan taksit-
li bedeli 31 milyar lıra olan bir
daıre alan Gezbeli, yüzde 25
peşinat bedeli olan 7.8 milyan
ödedikten sonra kalan borcunu
• Emlakbankzedeler, memur
maaşına endeksli taksit ödeme
vaadiyle girdikleri konutlarda,
artan faizlerin kurbanı oldular.
120 ay boyunca "o zaman ma-
aşının dörttebirinedenkgelen"
196 milyon liralık taksitlerle
ödeyeceğini hesaplamış. Ancak
ilk altı ay sonunda taksitlere ya-
pılan zam yüzde 33.16 olunca,
hesaplar kanşmış.
Borç hep aynı
Gezbeli, "Böylece,ödemeler-
den sonra 22.3 müyar kahnası
gereken borcum telcrar 31 mil-
yar oldu! Yani 6 ay önce verdi-
ğjm yüzde 25 uçtu" diyor.
Sözleşmede yer alan, "Me-
mur maaş arûşlanmn günün
ekonomikgöstergeterinin aran-
da kahnası halinde, banka, me-
mur maaş arnş orara üzerinde
bir oran tespit etnıe hak ve yet-
kisine sahiptir" maddesı, dört
sene öncenın 196 milyon liralık
taksitlerini, bugün 750 milyon
ile 1 milyar 250 milyon lira ara-
lığına çütarmış. Bu maddenın,
Tüketicinin Korunması Hak-
kındaki Kanun'un "Faiz mik-
tan, faizin hesaplandığı yıihk
oran ve gecikme faiz oranmın
sözleşmede yaztlması zorunlu-
hığu" ile çelıştiğini vurgulayan
Gezbeli, devletin memur ve or-
ta gelirli kesime konut üretme
maksadı ile kunıhnuş bir ban-
kasının, memur maaşlannuı,
günün ekonomik göstergeleri-
nın altında kalabileceğini ön-
görüyor olmasmı "skandaT
olarak nıtelendiriyor.
Kriz ve işsizlik yüzünden za-
man içinde taksitleri karşılaya-
mayacak duruma gelen birçok
mağdur, kendilerine reel olarak
40-50 milyara mal olanve öde-
meleri hâla devam eden daire-
lerini, 15-20 milyar liraya ban-
kaya geri vermek zorunda kal-
mışlar. Üstüne bır de *Çefik ka-
pı yapürmışsın, dairenin stan-
darduıı bozdun. Ödedigin pa-
radan bunu kesecegH" gibi uy-
gulamalarla karşılaşmışlar.
Alternatifler yetersiz
Çözüm olarak Ekim 2002'de
sunulan iki alternan'fde mağdu-
nyeti gidermek bır yana iyıce
ortaya çıkanyor. Borcun yüzde
45'ini ödeme seçeneği, hesaba
vurulduğunda konutlann mali-
yetıni 120 milyar liraya çıkan-
yor. Ziraat Bankası tarafından
58.2 milyar lira borcu olduğu
bildirilen Durmuş Gezbeli'ye
kulak verelim. "Borcumun yüz-
de 45'i 26 milyar ediyor. Bu pa-
rayı tasarruf ermem ünkânsız
olduğu gibi, TOKİ karşı Mokta
aynı daireyi 38 milyar Kra peşin
olarak satıyor. Yani üzerine 12
mayar dahaUaveetsemborçsuz
yeni bir daire abyorum. Banka,
geçmiş3.5yıldan fazladırödcdi-
ğim 255 milyan (reel olarak 62
milyarBra) 12 milyarKraolarak
kabul etmemi istiyor." "İki yıl
sabitieme" seçeneği ise süre so-
nunda yüzde 40-50 zam yapıl-
mayacağının garantisı olmadı-
ğı için "ucu açıkbir tekhT" ola-
rak değerlendinlıyor
DÜNYA TİCARET Ö R G O T O MÜZAKERELERİ
Tarımda uzlaşmayok
Ekooomi Servisî - Japonya'nın baş-
kenti Tokyo'da devam eden Dünya Ti-
caret örgütü (DTÖ) toplanhlannda,
ülke temsilcileri tanmda tanfe indiri-
mi ve ihracat sübvansıyonlannın dur-
durulmasmı öngören tasan üzerinde
uzlaşma sağlayamadı.
DTÖ üyesi 22 ülkenin tanm ve tica-
ret bakanlannı buluşturan görüşmeler-
de, 2001 yılından bu yana yapılan
uluslararası düzeydeki temaslara kar-
şın üzerinde uzlaşma sağlanamayan
tanm ticaretinde destek ve gümrük
vergilerinin 9 yıl içerisinde kaldınl-
ması tasansı tarhşmaya açıldı. Ancak,
başını Japonya'nın çektiğı bir grup ül-
kenin aksi görüşlerinde ısrar etmeleri
nedeniyle görüşmelertıkandı. Temsil-
ciler mevcut tasanyı bir kenara bırakıp
yeni bir anlaşma metni üzerinde çalış-
ma karan aldı. DTÖ üyesi ülkelerin
tanm ürünleri ticaretinde mart ayı so-
nuna kadar formüller gehştirememesi
durumunda, global ticarette serbestlık
müzakereleri sisteminin de zora gire-
ceği belirtiliyor.
TÜZMEN IHRACATIARTTIRMAYA KARARLI
Başanlı ihracatçıya ödül
BURSA (AA) - Maliye Bakanlı-
ğı'nca düzenli ve yüksek vergi öde-
yen işadamlanna "yeşil pasaport"
verilmesine ilişkin çalışmalar yapı-
lırken Devlet Bakanı Kürşad Tûz-
men, uygulamanın kapsamına belli
bir barajı aşan ihracatçılann da alına-
cağmı bildirdi.
Tatilini Uludağ'da geçiren Tüz-
men, "Türkiye'nin bürokrasisinden
anndınhmş bir şekilde, onlarm ihra-
cat işlemkrinin, vergiişlemkrinin de-
vam ettirihnesi, yani öncelikli bir ko-
numa gebneleri lazun. O zaman da,
bu rJp pasaport uygulamasmı ihra-
catçdanmıza da getirmek istrvonız.
Bu konuda çalışmalar devam ediyor.
İhracatçırun da burada yer almasını
fetij'oruz'' dedi. Tüzmen, geçen dö-
nemde son derece büyük bir perfor-
mans sergileyen Türk ihracatçılann,
yurtdışına en fazla gidip gelen kesi-
mi oluşturduğunu ıfade etti.
Tüzmen. Türkiyenin ihracatında-
ki artış trendini aynı şekilde devam
ettirmeyi amaçladıklanm belirtti.
• Venezüella'da
ABD ve petrol
işverenlerinin
desteğiyle yapılan
grev, geçen yıl
ekonominin yüzde
8.9 darahnasına
neden oldu. Ancak
Chavez karşıtlan,
zarara karşın
petrol şirketi
PDVSA önündeki
eylemlerini
sürdürüyor.
Defheye büyük talep var
Baharat yüzleri
güldürdü
Venezüella'da grevin faturası ağır
Ekonomi Servisi -
Venezüella'da yaklaşık iki ay
süren genel grevin faturası,
ekonomide küçülme oldu.
Küçülmenin, özellikle petrol
sektöründeki grevden
kaynaklandığı belirtiliyor
Petrol Ihraç Eden Ülkeler
Teşkilatı'nın (OPEC) önemli
üyelerinden Venezüella'nm
ekonomisı, geçen yıl
genelinde yüzde 8.9, ekim-
aralık döneminde ise yüzde
16.7 küçüldü. Merkez
Bankası'nın verileri,
GSYÎH'deki payı yüzde
33.3'ü geçen petrol
sektöründeki küçülmenin de
geçen yıhn son çeyreğinde
yüzde 26'ya yaklsştığıru
gösteriyor. Petrol
sektöründeki grevin sürdüğü
ülkede, Chavez karşıtlan
ekonomideki kötü gidişata
rağmen eylemlerini
sürdürüyorlar. Bır grup
Chavez karşıtı, önceki gün
devlet petrol şirketi PDVSA
çevresınde toplanıp "msan
zjnciri" oluşturdu.
YUSUFOZKAN
lZMtR-Ege
Bölgesi'nin ağaç ve
orman ürünleri ihracatı,
2OO2'de bir önceki yıla
oranla yüzde 56
artarken elde edilen
gelir 89 milyon dolara
ulaştı. Bu ürün yelpazesi
içinde defne, kekik,
adaçayı gibi baharat ve
endemik bitkiler de
önemli pay sahibi oldu.
Ege îhracatçı
Birlikleri'nden edinilen
bilgiye göre, ezilmiş ve
öğütülmüş 416 bin ton
kekikten 2002 yılında
414 bin dolarlık gelir
elde edıldi. 273 bin
tonluk defne ihracatının
gelin ise 566 bin dolar
oldu. Bu rakam 2001
yıhna oranla yüzde
23'lük artışa karşılık
geldi. Yine aynı şekilde
geçen yıl yüzde İOO'lük
arttşla 7 bin dolarlık
meyankökü, yüzde 4
artışla 102 bin dolarlık
adaçayı, yüzde 22'lik
artışla 7 bin dolarlık
ıhlamur ve geliri 100 bin
dolara yaklaşan
tavşanmemesi, *
kuşburnu, vişne gibi
tıbbı bitki ihracatı
gerçekleştirildi.
Ege Ağaç ve Orman
Ürünleri îhracatçılan
Birliği Başkaru Avram
Aji, defne yaprağında
dünya rüketiminin
giderek arttığını
belirterek "Dünya defne
yaprağı ihracaönın
yüzde 90'hk bölûmünü
Türldye >"apıyor. thracat
arüşı sürerse üretim 3-4
yıl sonra yetersiz
kalacak" dedi.
YORIM
ÖZTİN AKGÜÇ
KirliOyundaNankörRol
Kirli bir oyunun senaryosu anahatları ile yıllarca
önce yazılmış; yazan belli, sponsoru belli, başo-
yunculan belli, oyunun sonunda parsayı toplaya-
caklar belli. Şimdi bu senaryo sahneleniyor. Ne
uluslararası hukuk, ne Birleşmiş Milletler karannın
olmaması, ne diğer ülkelerin tepkileri, ne yazık ki
bir kirli oyunun sahnelenmesini önleyemeyecek.
ölecek çocuklar, genç insanlar, yaşlılar, kirlenecek
doğa, çevre, senaristi ve başaktörü pek ilgilendir-
miyor. Bu oyunun insancıl biryönü yok. Savaşaha-
yır sloganının, canlı kalkan oluşturmanın, lanetle-
menin, pankart açmanın, insancıl duygular uyan-
dırma çabalannın bir sonuç vermeyecegi açık. İn-
sancıl duygulardan yoksun -istediğimi yapanm-
koyunca oturturum anlayışında olan bir güç ancak
karşı güçten çekinir.
Bu senaryoda Türkiye'ye nankör bir rol verilmiş.
Türkiye üstlendiği rolle dünya kamuoyunda daha
da itibar, prestij yitirecek, ekonomik zarara uğra-
yacak. Uğrayacağı politik, ekonomik, insancıl ka-
yıplara karşı, urfak kınntılarla yetinmek zorunda ka-
lacak.
Türkiye gerçekten banştan yana ise, bu tutu-
munu sonuna kadar sürdürmeli, kendisine biçilen
nankör role soyunmamalıdır. Bir yandan banşçıyım
demek, öte yandan başaktör ve yardakçısı ile pa-
zartığa oturmak, kimseyi kandırmıyor. Herkes ger-
çek alt niyeti görüyor. "Banş için çaba harcadık,
başanlı olamadık, şimdi güçlüden yana yeralıyo-
njz, ulusal çıkahar, devlet adamlığı bunu gerekti-
riyor" özürü, gerekçesi, argümanı, ne derseniz de-
yin, kimseyi ikna etmiyor. Sözde banş yanlısı, ger-
çekte ABD yanlısı ya da özel görevli bazı yazarta-
nmız, yorumculanmız, politikacılanmız, bu temayı
işleyerek safdil bazı vatandaşlan kandırmaya, ya
da varsa kendi vicdanlannı susturmaya, kendile-
rini aldatmaya çalışıyorlar. Gerçekten banştan ya-
naysan iradeni, gücünü sonuna değin bu yönde
kullanırsın, "Efendim, bunun riskleh, tehlikeleri
var.." Doğrudur. Ancak azgın bir gücün isteklerini
yenne getirerek tehlikelerden kurtulmaya olanak
var mıdır? Belirli amaçlı güç, karşısında ne kadar
az direnç görürse o denli azgınlaşır. Sıra bir gün
bize de gelecek, sloganı bu gerçeği yansrtır. 11.
Dünya Savaşı öncesi Avusturya, Çekoslovakya,
Macaristan'ın, Naziler, Httler karşısındaki tırtumu-
nu anımsayınız. Veriien ödünler bu ülkeleri ve
ödünleri veren politikacılan kurtarmış mıdır?
Küreselleşme sözcüğü bugünlerde nedense pek
dillerde dolaşmıyor. Küreselleşmeciler nerede?
Hepsi gizli savaş yanlısı, ABD'nin gizli ya da açık
destekçısı. Genelde küreselleşme karşıtlan diye
nitelendirilen kişiler, gruplar, siyasal oluşumlar, der-
nekler ise savaşa karşı. ABD
1
nin olası Irak operas-
yonu, bazı yüzlerdeki gizli maskeleri indirdi, küre-
selleşmeden ne anladıkları daha netleşti. Küresel-
leşme anlayışlannın, yayılmacılığın, emperyalizmin
alalaması olduğu daha iyi anlaşıldı. Hani dünyada
ulus devlet kavramı ölmüştü. Şimdi ulusal çıkariar,
devletin yüce yararları, devletin variığını koruması
adına bu kirli oyunda nankör role soyunulması sa-
vunuluyor ya da haklı gösterilmeye çaltşılıyor. Ne
hazin bir çelişki, ne yüz kızartıcı tecelli.
ABD yanlılannın, sözde küreselleşmecilerin, sah-
te banşseverierin, insan haklarının düzmece koru-
yuculannın durumu zor. Tabii eğer utanacak yüz-
leri varsa. Her iyi niyetli vatandaş, Türkiye'nin kir-
li oyunda nankör role soyunmasını engellemeye
çalışmalıdır.
Fon bankaları zararda
Bankacılıkta yavaş
toparlanma
ANKARA (ANKA) -
Devletin, yeniden yapı-
landırmak amacıyla son
iki yüda yaklaşık 60 mil-
yar dolarlık bir fatura
ödemek zorunda kaldığı
bankacılık sektöründeki
toparlanma yavaş ilerli-
yor
Sektörde geçen yılın
ilk dokuz ayında Türk
Lirası bazında sadece
yüzde 20, dolar bazında
ise yüzde 4.4 oranında
büyüme yaşandı. TMSF
dışındaki bankacılık
sektörü 2002 yılında ye-
niden kârla tanıştı. 2001
yılını 7.6 katriryon lira
zararla tamamlayan Ta-
sarruf Mevduatı Sigorta
Fonu (TMSF) bünyesin-
deki bankalar dışındaki
bankacılık sektörü, 2002
yıhnın ilk dokuz ayında
1.7 katriryon lıra kâr el-
de etti.
Bankacılık Düzenle-
me ve Denetleme Kuru-
mu (BDDK) sektörün
geçen yılın ilk dokuz
ayına ilişkin enflasyona
göre düzeltilerek toplu-
laştınlmış bilançosunu
açıkladı. TMSF bünye-
sındekı bankalar da dahil
sektörün 2001 yılında
168.9 katriryon lira
(117.3 milyar dolar) olan
toplam aktifleri geçen
yıl eylül ayı sonunda 202
katrilyon liraya (122.5
milyar dolar) ulaştı. Sek-
törde Türk Lirası bazın-
da yüzde 19.6, dolar ba-
zında ise yüzde 4.4 ora-
nında büyüme kaydedü-
di. Sözkonusu dönemde
TMSF dışındakı banka-
lann toplam aktiflerinde
TL bazında büyüme
yüzde 16.9'da kalırken
dolar bazındaki büyüme
ise yüzde 2.1 civannda
oluştu.
TMSF bünyesindeki
bankalann toplam aktif-
leri ise Pamukbank'm
fona alınması nedeniyle
TürkLirası bazında yüz-
de 92.8, dolar bazında
ise yüzde 68.2 büyüme
kaydetri. Bankacüık sek-
törünün 2001 yıh sonun-
da 9.9 milyar dolar olan
özkaynaklan ise 12.5
milyar dolara ulaştı.
TMSF bünyesındeki
bankalar ise 2002 yıhnın
ilk dokuz ayını 2 katril-
yon 17.6 trih/on liralık
zararla kapatnlar.
etCON&Mİ
rSBSfTürkTayyareCerniyetifrürkHavaKururnu)
kuruldu.
f953r Türkiye-ABD telefon hatb açıldı.
1967: Elektrik, demır ve kömüre zam yapıldı.
197& Maliye Bakanı Ziya Müezzinoğlu yabancı
kaynaklı eşyanın satışının yasaklandığını açıkladı.
199& Gümrük Birliği Ortak Komitesi'nin 7'nci
dönem toplantsı yapıldı.
2001: Danıştay Idari Dava Dairesi Genel
Kurulu, Aktaş Elektrik imtiyaz sözieşmesini
hukuka aykın butdu.
I