Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21ARAUK2003PAZAR 10 PAZAR 1A23LARI [email protected] Sükût her zaman altındeğildir... Cıımhuriyet gazetesi, 18 Aralık'taki haberinde "Türkiye, İsviçre Konfederasyon Pariamentosu l lusal MecBs kanadmm Ermenı soylorım" tasansmı tarumasına tepkisini sirdürüyw" diyordu Dünyada 180 bm üyesi olan Turkish News haber portalından 11 Aralık'ta aldığım elektronık postadakı bir mesaj ise **Sevgüi Türkhe dostian: Tarîhi tahrifat edenlere karşı verdigimiz mücadelede, Enaeıü lobisinin sakünsı üzerine İsviçre'de yeni bir cepbe açılcb! Errnenilerin arnao, sözde •'soykınmı" İsviçre Pariamentosu tarafindan kabui ettirmek! Çok yakmda konuyla flgjti bir metin parlamentoda mûnazara>a açılacakür. Sia. aşağıda e-mail adresieri sunulan İsviçreö paıiamenter, siyasi parti ve fcamu yetküilerine protesto mesajlannızı göndermeye çağımoruz. Sunduğumuz ömek tepki metnini imzaladıktan sonra kullajıabilirsinc" djyor ve yüzlere varan e-posta adresını sırahyordu. Memleketınde dogup bü>Tİmüş ve arük dünyanın başka bir yerinde okuyan, çalışan ve içinde bulunduğu topluma kanşmış bir Türk, kendi ülkesinde adtnı bile pek duymadığı bir olguyla karşılaşır şaşkınlıkla: Ermeni soykınmı. Bu hiç de hazırlıklı olmadığı konu, TORONTO 1*1 üniversitelerde, sinemalarda. televizyonda, gazetelerde, dergilerde, konferans salonlannda sık _ ™ ^ — _ _ sık karşısına çıkar. Düşünmeye başlar. o dönemı öğrenmek, kendi yargısını vermek ister. Bu yaşına gelıp de üstünde düşünmediği bu konu. gerçekten söylendiği gibi ortada durmakta mıdır? Gerçekten de, Müli Eğitim BakanhğTnın bu yıl aldığı karara dek okul müfredatlannda yer almamış Ermeni olaylan, yerişmiş ve hâlâ yetişen Türk gençliğini dünyaya karşı sa\aınmasız bırakmıştır; saklanacak bir şey olmadığı halde. Bugün karşısına goykınm savıyla çıkan bir Ermeni gencine karşı, çoğu Türk gençi şaşkınlıkla bakmaktadır. Kısaca: 1800'lerin sonlanndaki Rus- Osmanlı savaşı ile ilk ilmikleri aülrruş Ermeni olayı. 1915'te Osmanlı hükümetinin Ermenılerin tehcirine karar vermesi ve ne yazık ki göç sırasında da bınlerce Ermeni'nin ölümü ile sonlanır Hükümetin bu kararrnın sebebi ise, ta Rus savaşı esnasında Osmanlı'ya karşı Rus ile birlıktelık edip arkadan vurmuş ve daha sonra Fransız, tngiliz mısyonerlenn de kışkırtmasıyla Türk köylerinde kıyıma başlamış Ermerulerin, Osmanlı'ya verdiği zarann önüne geçmektir. Bugün Ermenilerin savı ise kendilerine Osmanlı tarafindan soykınm yapıldığıdır ve çeşıtli ülkelerde bu soykınmın tarunması için lobi faaliyetleri yapmaktadırlar Amerika'nın kimi eyaletlerinde soykınm tanındığı gibi, ders kitaplannda Yahudi soykınmıyla bırlikte kınanmakta ve yetişen gençlere Turkler hakkında ilk fikn vermektedır. Bugün Fransa, soykınmı tanımış ülkeler arasındadır, belkı yann İsvıçre de bu ülkelerin arasına katılacak. Atatürk'ün "Yiırtta sulh, cihanda sulh" öğretisi ışığında. hıçbir ulusa karşı nefretle yetişmedik; okul kitaplanmızdakı en nefret uyandıracak tabir. "Vunan çizmesinden yurdu tenıizlemek" ıdı. Bu bıle. sanmıyorum kı. Türk gençlennde Yunanlıya karşı bir nefret uyandırmıştır. Enrnde sonunda. bu bir savaştı ve savaşta kimse kimseye acunazdı. Bugün Ermeni ıddıasının bır tiırlü gerçeklere dayandınlamamasının ana sebebi de. tüm topraklan dört bir taraftan cephe halıne dönmiiş. birer bırer vatandan kopartılan Osmanlf nın, en doğal hakkı olan savunmaya geçmesidır. Soykınmı soykınm yapan etmenlerden bın, bir tarafın silahsız sa\r unmasız olması ve dığer tarafın planh. sistematik bir etnık tenuzlık ışıne girişmesidir. 1800'lenn sonu ve 1915'lerde yaşanan bu olaylarda. bu iki etmene de rastlanmadığı gibi, Türkler de, Ermenilenn zulmü karşısında çok ağır kayıplar vermiştir. Ne var ki. Ermeni diasporası geçmişte kalmış bu acı olayı. soykınm ıddıası ile süreklı gündeme getirerek uluslararası sempatı kazanmak ve ulusal kımlığıni _ _ „ , m _ . kuvvetlendırmek hedefını gutmektedır. Kanada da. ABD ve Fransa gıbı, Ermenilenn yorgunluk kazandığı ve lobicilik yaptığı ülkelerden bin. Kanada'nın yetiştirdığı Ermeni asıllı yönetmen Atom Egovan, geçen sene çektığı Ararat filmi ile Ermeni olayını gündeme taşunıştı; ancak film ne sanatsal ne de tican açıdan beklenen başanyı yakalayamadı. Buna rağmen. soykınm iddiasını kuvvetiendırmek ıçın atılan her adım, sokaktaki Kanadalı'nın Türk'e karşı bakışını değiştirmeye yetiyor. 0 dönemde birçok Türk. okulda, işyerinde. arkadaş çevresinde, tarihın derinlıklerinde kalmış bu olayı dili döndüğünce anlatmaya ve soykınm kavTamının kullanılamayacağının altını çizmeye çalıştı. Kanada Türk Derneklen Federasyonu yine aynı dönemlerde, Türk toplumundan gelen istekler üstüne. çeşıtli bilgilendırme toplantılan düzenledi. Bu toplantılardan ben de çok şeyler öğrendım. Bu açıdan. Türk gençliğini aydınlatma ve geleceğe hazırlama anlamında, Mılli Eğium Bakaniığı'nın aldığı karar kutlanmaya değer. Dışımızda olan bitenlere duyarsız kalmak yenne, gençleri bılimsel gerçeklerle donatmak, geleceğe ve dış dünyaya hazırlamak Millı Eğıtimimizin gayelerinden biri olmalıdır BERNA DEMİRYOL ABD'debayramvar!A merika'mn Irak'taki sivil yöneticisi / v P a u l Bremerin gecen hafta pazar günü Bağdat'taki basın toplanhsında Saddam Hüsejin'in yakalandığını bıldiren "Ladies and GentJemen, We Got Himî" anonsunu yaptığı andan itibaren Amerika'da adeta ba>Tam yaşanıyor. Son bir hafta Amerika'da bir zafer sarhoşluğu içinde geçti. Arabalann kornalan çalınarak yollarda turlar atıldı, aklınıza gelebilecek her yerde Amenkan bayraklan dalgalandınldı, televizyonlar sürekli canlı yayınJarla Saddam 'ın yakalandıktan sonraki zavallı halini ve Iraklıların mutluluğunu ekranlara taşıdı. Saddam gıbı kendi halkına onca acı çekrirmış bır dıktatörden kurtulmuş olmaktan dolayı Irak halkının yaru sıra birçok farkJı kesimden insan farklı nedenlerle sevindi. Amerikalılar, zorlu bir bahis oynayıp mılyonlar kazanan bahisçinin derın hazzını yaşadılar sanki. Otobüste konuşan ikı orta yaşh adamdan bırinin dığenne, "Amerika yine 1 numara!" derken yüzündeki ıfade görülmeye değerdi. "1 numara olmak", Amerikan toplumunda bır saplantı. Ülkelenni neden sevdiklerini sorarsanız insanlara, bırçoğunun. "Çünku Amerika dünyanın bir numarab ülkesi" şekluıde yanıt verdiğine taıuk olacaksınız. Bu binncilik, — — — kapıtalizmde ve emperyalizmde olsa da. Ben şahsen. yakın çevremdekılere soruyorum ve birçok kişiden aynı yaruh alıyorum. Böyle olunca insanın aklına gelıyor, dığer ülkelerde yaşayanlar, sırf bir numara olmadığı için ülkelenni sevmezler mi? Amenkan halkınrn sevinmesinin bir başka nedenı, ülkelerinrn uzun süredir uluslararası kamuoyunda yıpranan imajuıın yenıden eski saygınlığına kavuşacağı ve Irak'a gönderilen askerlerin kısa sürede eve döneceklen beklentisiydi. Bir diğer sevinen grup, uyanık ginşunciler oldu. Amenkalılann bırbırlerine hedıye verdikleri Noel ve yılbaşı tatilı öncesınde pıyasaya, Saddam'ı perişan haliyle gösteren oyuncak NEW YORK ZULAL KALKANDELEN bebekler sürüldü. Usame bin Ladin'ın yanı srra Saddam'ın öldürülen oğullan Uday ve Kusay fıgürlerinin yer aldığı oyuncak koleksiyonuna böylece bır yenisi daha eklenmış oldu. Amerikan ^ — ^ — medyasırun heyecaru ise çarpıcıydı. Günlerce boy boy kullanabileceklen Saddam fotoğraflan, defalarca, bıktrnrcasına yayımlayabilecekleri yakalama operasyonu görüntüleri ve iktidardakı Bush yönerımine övgü yağdırabıleceklen büyük bir malzeme vardı ellerinde. Eh, dünyanın heryerinde medyanrn kurallan aynı. Bütün bu olanlardan dolayı en çok sevmenler tabii ki, Başkan Bush ve Cumhuriyetçiler oldu. Çünkü onlann da beklentisi gerçekleşti. Son yapılan araştırmalara göre, Bush'un popülaritesı, yüzde 58'e yükseldı. Bu oran, Saddam'ın yakalanmasmdan 4 gün önce yüzde 52 ıdı. Bunun keyfîıu yaşayan Bush'un kendinden emin ve umursamaz Kimono, tokyo ve kar... Kışın bastırmasryia birlikte soğuk hava dalgasının etkisi alUna giren Japonya. karlar alnnda kaJdı. Osakalı Japon kadınJar, geleneksel giysileri olan kimonolanve ayaklanndaki tokyolanyla kar ve buz kapb sokaklarda zorfukla yürüyebüdL (Fotoğraf: REUTERS) tavnru, ABC televizyonunda Diane Sawyer'ın sorulannı yanıtlarken daha doğrusu yanıtlarrruş gibi yapıp asünda sorulan geçiştirirken görmek rnümkündü. Sawyer, Başkan'ın kendisinin ve yönetımdekı yetkililerin geçmişteki konuşmalanndan örnekler vererek Irak'taki kitle imha sılahlannın nerede olduğunu birkaç kez sormaya çalıştı. Her defasında Bush, gazetecının sözünü keserek Saddam Hüseyin'in büyük bir tehlike olduğunu söyledi. Sonunda da. "Sürekli aynı soruyu somyorsun Diane. Saddam büyiik bir tehükevdi dryonınT dıyerek konuyu kapattı. Peki, ya Demokratlar, Bush'un karşısında 2004 seçimlerinde aday olmaya hazvrlananlar ne yaptı? Halkın sevınç dalgası karşısında Bush'u eleştirmeye devam etmenın doğru olmayacağını düşünüp, pragmatist bir yaklaşımla onlar da alkış tuttular. Fakat kampanyasını ağırlıklı olarak Irak savaşının eleştınsıne odaklayan Demokrat aday adaylanndan eskı Howard Dean. Bush "a övgünün dozunu pek ayarlayamayuıca. diğer adaylann ağır eleştınlerine hedef oldu. Bu eleştırileri göğüslemek için de. görüşlennde değişildik olmadığını açıkladı. Dean'in bu keskin manevralan, bazılannın başını döndürüp midesini bulandırsa da, Demokrat kesimin en güçlü adayı hâlâ Dean görünüyor. Bush için esen bu olumlu rüzgâr ne zamana kadar sürer? Amenka'daki Demokrat başkan adaylannın en merak ettikleri konu şu anda bu. Irak'taki çatışmalar kısa zamanda sona erer mi11 Bitmezse, 2004 Kasım'ında yapılacak başkanlık seçimi öncesinde Amerikan seçmeninin çok yakın dönemı hatırlama eğilimındeki zayıf hafızasına umut bağlamak ne kadar doğru? Amerika'da bugünlerde genç, yaşh herkes, partilerde, barlarda, sokaklarda. otobüslerde. mağazalarda polıtıka konuşuyor. Herkes Amerika'nın nasıl en büyük ve güçlü ülke olduğundan söz ediyor. Fakat merak edıyorum, neden Saddam'ın yakalanmasının Irak'taki haksız savaşı hakh yapmadığrnı söylemıyorlar? kzulalfayahoo.com Terk edilmiş anneler ve yalnız babalar ülkesi Onlara sabahlan işinize giderken rastlarsınız, cumartesileri semt merkezlerindekı en kalabahk noktalarda. Otobüslenn sahanlıklan onlar ve onlann arabalanyla doludur, güzel havalarda parklar da. Sözünü ettiğim. yalnız anneler. Ya terk edilmişlerdir ya da annelik yaşamı, se\ r diklenyle çekihnez hale gelmıştir. Çocuk arabalannı, minik panzerler gibi üzennıze sürerek karşınıza çıkarlar. Ya da benım komşu e\de olduğu gıbı, önce orta yaşlann ikinci yansındaki kadınm terk edilmesuıden. ardından daha 20'h yaşlannın başlannda anne olan kızının da ya\Tusuyla baş başa bırakılmasından sonra... Kızının yaşadığı kısa süren bır aşk mıydı ya da mantığmm sesını vıcdanının bastırması mıydı, bılemezsınız. Yalnız ve genç anneler, bu ülkenin günlük yaşamının alışagelınmiş öğelenndendir. Evlenmeden bırlikte yaşayan çıftlenn yasal haklan. evlilerinkıyle eşit olduğu halde, birçok ilişki yürümez. Genç yaşlarda çıkmaza varan sokaklarda daha çok kadınlar terk edilirlen olgun yaşlardakı çıkmazlarda ise erkekler. Bir erkek, birden bir mahallenin, sokağrn günlük görüntüsünden yok olur. Merdivenlerde sohbet ettiğimiz ve hemen her defasında havalardan bahsettığiniz genç adanı birden sırra kadem basar. Komşunuza soramazsınız ne oldu diye. 0 adam gıtmiştir artık. bir süre sonra yenisi belirecektır, çocuk ~ ^ ^ ~ ~ epey büyüdükten sonra. Ona üvey çocuğu, "\apmacık baba" diyecektir, "sözde baba." Bu deyişte bir aşağılama yoktur. Çocuk mantığının çarpıcı doğrudan doğnıluğu \e açıklığı, bu deyişi yerleştırmiştır. îsveç'ın geneluıı bilmem ama, Stockholm'deki sayısız dernekler arasında son derece ılginç bıri var: Pazar Babalan Demeğı. Boşanmış ya da birlikte yaşadığı kadından aynlmış babalar iki hafta sonunda bir çocuklanyla olurlar. Bu da nerelerde olur, havaya bağlı olarak, belirli yerlerde. tkı haftada brr bizim milletvekillerine özgü dokunuhnazlık yaşayan veletler, o iki günün, son anına dek zevkini çıkanrlar. Annelenyle geçen monoton günlerin -çünkü sosyal yardım veya yanm STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN gün işle geçen kreşli günlerde fazla şımarmalanna olanak yoktur- bütün intikamını babalanyla geçirecekleri yaklaşık 48 saate saklarlar. Hamburgercilerde, parklarda, sinemalann fuayelerüıde yalnız babalar birbırleriyle aşına olurlar. Işte bunlardan bir grup kalkmış, sözünü ettığım derneği kurmuş. Amaçlan, afacanlann onlann canlanna okumadıklan zamanlarda birlikte olmak. Birkaç bira ıçer ve havadan sudan söz ederler. Çocuklu genç kadınlar, Sv«a Ana'nın artık sevecenliğinı üzerlerinden esirgediği ve yamyamuk bır küreselleşme içınde olan bu ülkede, iş piyasasına yeniden girebilmek için abl almaz engelleri aşmaya çahşırlar. Bu arada, çocuklan büyüdükçe ve artık annelerin yardırruna sürekli olarak gerek duymaktan bunalan genç kadınlar, bir çıkış noktası aramaya başlarlar. Ortalık, bu çaresızlikten yararlanmak isteyen erkeklerle doludur. Birkaç "yapmacık babadan" sonra belki doğru dürüst birisini bulabilirîer, belki de bulamazlar. Sabaha karşı saat üçte kapanan tanrnmış ve tipik eğlence yerlennde, annelerini sevgili tonınlanna bakmalan için zar zor ikna ettikten sonra, bir gecelik "sözde" mutluluk aramaya başlarlar. Bu tür yerlere et pazan denilır halk dılınde. Mutluluk aslında bır masaldır çocuklanna anlattıklan, geçıci bir sarhoşluktur. Günlük yaşam. kapkara ve basmakahptır. Terk edihniş anneler ve yalnız babalar, çocuklann odak noktasını oluşturduğu bır çember içinde akrep ve yelkovan gibi dönüp dururiar. Bir yerde bır pil biter, yenne yenisi konulur. Ama bu' gün gelir o de\ r saat, çat diye yere düşer ve bin parçaya bölünür... Not: İsveç Başbakanı Göran Persson'un benün pazar yazılanmı okuduğunu ıddia etmeyeceğim ama, geçen hafta cumartesi günü birlıkte yaşadığı Anitra Steen'le gızlıce evlendığını eğer duymadıysanız ve benım bundan öncekı yazımı okuduysanız, size bıldirmek ıstedim. Arutra'run, eşinin soyadrnı almayacak olması ise bir başka ilgınç konu. KÜLTUR • SANAT (0212) 293 «9 7> ADALETAGAOGLU ALÎ KİRCA ALTAN DEMIRDERE ATILLAOLGAÇ BULENTORTAÇGİL CAHITBERKAY CAN DUNDAR CUNEYTTUREL EGE KANBER ERDAL OZYAĞCILAR ERKAN OĞUR ENGÎN GURKEV UENCO ERKAL HALIL ERGÜN HALUK LEVENT İŞIK YFNERSU ILKAY AKKAYA INCE SAZ ISMAIL H. DEMİRCIOĞLU KENAN IŞ1K MEHMET ALI ALABORA MEHMET AKAN MUSTAFA ALABORA MUSTAFA OZTAŞKIN MUZAFFER ILHÂN ERDOST f.HİJOAT GEZEN MÜMTAZ SEVINÇ MÜŞFIK KENTER NEVZAT ŞENOL NILÜFER SADIK GÜRBUZ SAVAŞ AY 3AVAŞ DINÇEL İIBEL METİN SUNAY AK1N SUREN ASADURYAN TAYFUN TALİPOĞLU YANS1MALAR .ENITURKU VILDIZ KENTER ZAFER DIPER ZERRİN ÖZER Sııııan: MELEK GÖKNUR ALK1R "Silahsız bir geceyle ölümsüz bir güne kardeşçe merhaba cliyor BARIŞ.yoruz. 22 ARALIK PAZARTESİ 19:00 ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZI Bll.ET SATİS VFRLFRı. Autürk Kııllıır Merk«i (O212> 251 56 00 T.ik'iim Cımlhııı.yft Kitnıı Kntjıhu (0.212) 25? 38 Sl emın ıgus 24 Aralık Çarşamba. 21 30 Yer: Cabaret Cıne Amavutkoy - Istanbul Rez: 0212 257 74 38 21, 28 Aralık Pazar 19.30 Hw ıkı ovuncu oyunun ionıma kadar. btdtn dılmı gorstl vt soılu drikntı usaınde bır dııumzmlt kullaıuyor ( ) Tufan Kirabulut bu oyunda. gtmldt pj vt dı; ialıjmayt. diitaı>-<(i, akan bır dınamı.TMyü yodemlımi vt burada-jımıiı vonttmm ır/pm dû;tn bır afıriıfı sırtfayıp duygu dünyaıına tıjjyan oyurcudur | )(a;ılı mttnın glzlı kalmıj anlamsal orgusunu (ikaran bu yontem ;a|ımızın bılınutl vt sanatsal oyuncu!u|unun ılk adımıdır btnce oyunaılugun ilk adımı ondan otsun1 Haluk Şevkct Atoteren, Tıyatn.. Tıyatn Dtrfitı TC KuttvMjriıtınaikjdalviyU Y«ll0yia}"*Tğt İSVİÇRE HASTANESİ Sanaa, (HÜRTflZ 20 Arahk Cumartesi 20.30 21 Aralık Pazar 15.30 O 5<ubfi£rfe Uyariayan Guna\ Ertekın OYöneten Işl Ka.'vipoğhi BuJenJ Emm } aızr o Sabne Dekor. Tasanm MetınDenız oMüzik Ncut \J "12. SEC£" 22 Anl* Paart»sJ 21.30 ORTAKÖY AFİH İÂH SAMKSJ'nde Yazan: Oynayanlm Sumru « M ^ ^ ^ EFES Pilsen CEVRE TİYATR05U KOCAMUSTAFAPASA 21 Ara Pz. 15 00 27 Ara. Ct. 18.00 9 Ocak Cuma 20 30 Gışe (0212) 252 59 35 Biletix (0216)454 15 55 TC Kultur ve Turızm Bakanlığı'nın maddı katkılarıyla E F E S PUsen'in kultur ve sanata katkıları artarak sürecek. TC NAZtLLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 99 Davacı Bağ-Kur Gen. Müd. \ekilı tarafindan Öznur Çelık, Salıh Ba\Taktar vs. aleyhıne açılan alacak davası dolayı- sıyla; Davalılar Salih Bayraktar ve Öznur Çelık'ın adresı tesbit edilemedığmden ılanen tebliğıne karar verilmiş olup: Davalılar Salıh Bayraktar ve Öznur Çelıkın duruşma günü olan 10.2 2004 günü saat 09 05"de Nazıllı 1. Asliye Hu- kuk Mahkemesı duruşma salonunda hazır bulunması \eya kendısını bır vekılle temsıl ertırmesıne, aksı takdırde yargı- lamaya yokluğunda devam olunacağı \e karar venleceği Teblıgat Kanunu'nun 29 2 maddesı gereğince duruşma günü ve dava dılekçesı teblığine esas olmak üzerc ılan olunur 20.08.2003 Basın: 63221 V4KFKEBİR KADASTRO aİKEVILİĞİ'NDEN (Sa\ı 198^ 159-2001 140) Davacıiar Sadık Bılgın \e dava arkadaşlan \ekılı Av. Alaattm Köroğlu tarafindan davalılar Fatma Semıha L'çuk \e da\a arka- daşlan alevhıne Mahkememızde açılan kadastro tespıtıne ıtıraz davasının vapılan açık vargılaması sonunda, Mahkememizden \erilen 14.06 2001 gün \e İ98" 159 Esas 2001 140 Karar sa>ı- lı ılamda. \akfıkebır Ilçesı Kırazhk Köyü Düz Mahalle mevki- sınde kaın 12", 128. 129. 130, 131. 132. 133. 166 ve 167 Par- sellere ılışkın kadastro tespıtıyie tlçe kadastro müdürlüğü tapu- iama komıs>onunun 21 05 198" gün "2 saşılı karannın ıptalı- ne. al Kırazhk Köyü (Yenı Kırazlık Mahallesı) Düz Mahalle Pafta 7 . Ada 463. Parsel 8 (Eskı 129ı Nolu 2600 30 m2 vüzöl- çümlü taşınmazın tamamı davacı Osman oğlu Kadem Bılgın. b) \'akfikebır îlçesı Kirazlık Köşû lYenı Kırazlık Mahallesı) Düz Mahalle Pafta 7. Ada 463 Parsel 6 (Eskı 130) Nolu 2990 m2 yüzölçümlü taşuımazın tamamı da\aci Osman oğlu Sadık Bilgın, c) Vakfıkebır Kırazhk Köyü (Yenı Kırazlık Mahallesı) Düz Mahalle Pafta ". Ada 463. Parsel " (Esk; 131ı Nolu 2640 m2 yüzölçümlü taşınmazın tamamı davacı Osman oğlu Raıf Bılgın, d) Vakfikebır Kirazlık Koyü (Kirazlık venı Mahallesı) Düz Mahalle Pafta ". Ada 463. Parsel 10 (Eskı 'l27> Nolu 2800 m2. Parsel. 9 (Eskı 128l Nolu 9038.8~5 m2 \e Kırazlık Kö.vü Düz Mahalle Pafta ". Parsel 132 Nolu 6300 m2 vüzölçümlü ta- şınmazlann tamamı a\Ti a>Ti olmak üzere 1400 pav kabul edıl- mekte. 255 Pa\ın Havva Kalyoncu mtrasçılan Saıt oğlu Ismet Koyun. Kadın ıAsı_\e) Bır. Hasan oğlu Osman Fahn Kalyoncu) N'erasene ıştırak e) \'akfıkebir Kirazlık Kövü Düz Mahalle Pafta 7. Parsel 133, 166 ve 167 Parsellenn tamamı 2304 pay kabul edılerek. - 288 pavın Mehmet kızı Fatma Bılgın, 405 pa- ym Ahmet oğlu Osman Bılgın. 588 pa>ın Osman oğlu Kadem Bılguı, 498 payın Osman oğlu Sadık Bılgın, 446 payın Osman oğlu Raıf Bilgın. 52 pa\ın Saıt oğlu Ismet Koyun. 128 pa\ın Saıt kızı Kadın (Asıye) Bır. 12 pa\m Osman kızı Ayşe Erdem. 3 payın tsmaıl kızı Bınnaz Baş adlanna tapuya tesciline karar \enldığı. Da\acılann Hanım Cergel. Ayşe Erdem. Havva Kal- voncu ve tsmet Koyun'un hısselenne vönelık ıtırazlann reddı- ne karar venldığı, bu da\a ile btrleşık" 1987 167 Esas 1988 96 Karar savılı davanın davacıları ve davahları Fatma Semıha Uçuk. Mehmet Sedat Uçuk ve Saıt \'edat Uçun'un Yakfıkebır Kirazlık Kövü Düz Mahalle 12"-128-129-130-13l \e 132 No- lu Parsellere vönelık ıtırazlarının reddıne karar verılmiştır. Mahkememızce vapılan tüm araştırmalara rağmen adreslen tespıt edilemeven dahılı davalı Lütfiye Tan (Cıvil) mırasçılann- dan Alı Rıza Cıvıl. Ayşe Yılmaz ile dahılı davalı Havva Özdur- muş mirasçılan; Sedat Özdurmuş. \edat Özdurmujş. Nuran Kü- çükosmanoğlu (Özdurmuş), tsmet Özdurmuş. Nurten Top lÖz- durmuş)lere teblıgat vapılamadığından ışbu Mahkeme karan- nın teblıg yenne kaım olmak üzere teblıgat kanununun 28. maddesı \e uvannca ılan olunur. 3110 2003 Basın- 5"225