06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ARALIK 2003 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ BASEN Rusya Devlet Başkanı Putin, 7 Kasım'daki genel seçimde Anavatan Partisi'ne destek verdiği için pişman olabilir Evdekihesapçarşıyauymaz• Kremlin yanlısı Birleşik Rusya Partisi genel seçimde Duma'daki sandalye sayısınm yansmı kazandı. Liberal Demokrat Parti ve Kremlin'in komünistlerin oyunu bölmek için kurduğu Anavatan'ın da parlamentoya girmesi Devlet Başkanı Putin'in lehinde olduğu yorumlanna yol açtı. • Ancak, bazı uzmanlar Anavatan'ın Putin'in onaylamayacağı bir siyasi tavır takınıp onu verdiği destek için pişman edeceğini savunuyor. Seçimlerden sonra Rusya halkını tamamıyla yeni bir parlamento bekliyor. Sovyetler sonrasın- da ilk kez Kremlin yanlısı ve milhyetçi partiler. Kremlin karşıtı komünistlere, liberal Yabloko'ya ve Sağ Güçler Birliği'ne darbe indirerekparlamen- toda büyük çoğunluğa sahip olarak zafer kazan- dılar. Devlet Başkanı \Tadimir Putin'e sadık ol- maktan başka içeriği "sfir" olan bir programla or- taya çıkan Birleşik Rusya Partisi, yüzde 37 oy alarak Duma'daki 450 sandalyenın yüzde 50'sinı kazandı. Oylann yüzde 98'inın sayıldığı bugünkü so- nuçlara göre milliyetçi YiadimirJirinovski'nın li- derliğindeki Liberal Demokrat Partı oylann yüz- de 8.4'e yakınını aldı. Kremlın'm komünistlerin oyunu bölmek için kurduğu söylenen Anavatan oy- lann yüzde 10'unu aldı. Yabloko ve Sağ Güçler Birliği yüzde 5 barajını aşamadı. Kremlin yanlısı Halkın Partisi 19 sandalye ka- zandı. Duma'nın 65 sandalyesı ise bağımsız ya- nşanlann oldu. Bu tablo fazla değışecek gibi gö- rünmüyor, ancakkesin, resmı sonuçlar 17 Aralık'ta açıklanacak. Duma'nın yenı milletvekilleri ise ilk oturumlannı 26 Aralık'ta düzenleyecek. Uzman- lar, pazar günkü seçimin sonuçlannı Putin'in gû- 7 Kasım'da düzenlenea, Çeçenistan'dan (solda) St Petersburg'a milyoıüarca seçmenin sandık başına gittiği seçimde yoğun güvenlik önlemleri alındL (AP) cünü pekiştirmek için yaptığı manevranın başa- nyla sonuçlanması olarak yorumluyorlar. Bu ma- nevra onun 2OOO'de devlet başkanı seçimini ka- zanmasından sonra yerel yöneticılerin yetkisini ele geçirmeye çakşmasıyla başladı. Ve bu yıl Rusya'nın petrol şirketi sahibi en zengin adamını MihaüKo- dorkovski'yi 1 milyar dolarlık bir yolsuzluk da- vasıyla tutuklatmasıyla doruğa çıktı. Bir dönem Rapandı Kodorkovski'nin gelecekte devlet başkanlığına oynayacağı düşünülüyordu. Carnegie Moskova merkezinde görevli siyaset bilımci Lilia Şetsova, "Putin'in bÜFOkratikanlamda kendini sağlaınlaş- tırmasj, bu seçimsonuçlannı getirdL Bu,Ydtsin dö- nemine vedaetttiğimiz anlanunageüyor" dedi. Ve şöyle devam ettı: "Eğer Duma'da demokratik bir parti yoksa ne tür demokrasiden bahsedebiliriz ki bu ülkede?" Kremlin'in stratejıstlennden Vladis- lavSurkovbile seçim sonuçlanrun bir dönemin so- nuna işaret ettiğine dikkat çekti ve "Seçimlerden sonra arök yeni bir Rusya'da yaşıyoruz" dedi. "Duma'ya giremeyenlerin soğukkanh davranıp tarihi misyonlannın bittiğini kabul ernıderi ge- rek" sözleri, Duma'da yer bulamayanlar için faz- la üzülmediğini gösteriyor Surkov'un. Londra'da sürgunde olan, BorisYettsin dönemın- de Kremlin'in sözü geçen ısimlerinden Boris Be- rezovski de seçim sonuçlannı otoriter bir rejimin yapılanmasının sonucu olarak niteledi. Londra'dan telefonla görüştüğümüz Berezovskı, "Kremlin bu sonuçlara ulaşmak için korku salan gücünü kui- landL Yoluna çıkanlan tehdit ederek ve hapse ata- rak" dedi. Devlet kontrolündeki ulusal televizyo- nun yaptığı yayuüar da kesinlikle unutulmamalı. Kremlin İn sesl iki parti Ulusal Strateji Konseyi'nin başkanı Stanislav Bd- kovski, "Putin, 1990'lann eütiniyenilgiye uğratti" diyor. Ona göre Duma'da liberalfraksıyonlannyok olması, Yeltsin döneminden kalanlar için ölüm haberi anlamına geliyor. Uzmanlar, Duma'daki Putin yanlısı çoğunlukla Vladimir Putın'in iste- dıği her ekonomik reformu yapabileceğini savu- nuyor. Yatınmcüar şimdiden Putin'in liberalleş- me yönündeki reformlara devam edeceğınden emın gıbı görünüyorlar. Ancak, Putin'in komünistleri alt etmek için desteklediği Anavatan'ın özellikle ekonomik CenevreBelgesi şimdiye kadar önerilen en gerçekçi banşplanı ERIC S. MARGOUS tsrail-Filistin sorununa üişkin şimdiye ka- dar üretilen en gerçekçi, akla yatkın ve uy- gulanabilecek nitelikteki çözüm, geçen hafta CenevTe'de kamuoyuna tanıtıldı. Dırn- lı Araplar ile tsrailü aydın ve siyasilerin ha- zırladığı resmı niteliği ohnayan Cenevre Belgesi'nin manevi ve ahlaki açıdan çok büyük önemi var. Çünkü bu belge Filistin Devleti'ni öngören Araplar ve Yahudiler arasındaki 60 yıllık çatışmayı sona erdire- cek bir banş planı niteliğinde. Belge, ts- rail'in birkaç istisnai bölge dışında 1967 öncesindeki sınırlanna çekilmesini, Batı Şe- ria'daki Yahudilerin dörtte üçünün bulun- duklan yerde kalmalanm öngörüyor. En önemlisi de 3.6 milyon Filistinli mülteci- nin Îsrail'e dönme hakkından vazgeçme- lerini... Kudüs paylaşılacak, kutsal mekân- lar uluslararası düzeyde korunacak. Bu,Füistinhler için çok « _ _ « ^ _ ^ » ^ önemli bir plan. Çünkü tsrail'in elinde tuttuğu atadan kahna topraklan konusundaki sorun orta- dan kalkmış olacak. Bu tarihi haksızhğa son ve- rilmiş olacak. Islami Ci- hat ve Hamas gibi mili- tan Filistinli gruplar bel- geyi mahvetme yemini etti. Başka gruplar da Ce- nevre'de imzalanan belge- yi "hıyanet" olarak nite- ledi. ~ Haksız yanlan da olsa bu Filistinlilerin gerçek anlamda umabileceği en iyi çözüm önerisi. tsrail askeri anlamda yenilgiye uğ- ratılamaz. Geniş çaplı nükleer, kimyasal ve biyolojik silah cephanesi var ve dünyanm en güçlü ordulanndan birine sahip. Bir bu kadar önemli olan başka bir şey de ABD'nin sınırsız desteği. tsrail için bu plan, "Daha Büyük Israil" planlannın so- nu ve önem verdikleri Kudüs'ün paylaşı- lacağı anlamına gelir. Golan Tepeleri'nin akıbetine ise daha sonra karar verilecek bu plana göre. Cenevre Belgesi, Yaser Ara- fat, Nelson Mandela, Papa II. Jean PauL Tnnnıy Cartergibi isimler tararîndan da des- teklendi. Nobel Banş Ödülü sahibi Carter, Cenevre'de haklı olarak ABD Başkanı Bush un yanlış mantıkla yürüttüğü Orta- doğu politikalannın küresel anlamda an- ti-Amerikanizmi ve terorizmi körükledi- ğini söyledi. tsrail Başbakanı Ariel Şaron belgeyi he- men "yıkıcı ve kendisini devirmeye yöne- lik'' olarak niteledi ve reddetti. Şaron ve yandaşlan işgal ettikleri topraklar ve Go- lan Tepeleri'ni ellerinde futma konusunda ve hiçbir şekilde Kudüs'ü paylaşmayacak- lan konusundaki ısrarcı tutumlannı sürdür- mekte kararlılar. Israil'deki aşın sağcıla- nn gözü Irak petrollerine dikilmiş durum- da. îsrail'e bu ülke üzennden Irak'ın ku- zeydeki petrol kuyulanna koridor açılmak amacıyla Suriye'yle savaştan söz ediliyor. şaron ABD'yl yönlendlrlyor ABD'nin Cenevre Belgesi'ne tepkisi ise iğrençti. ABD'nin tsrail'in Doğu Alman- ya üslubuyla, tsrail halkıru Filistinlilerden ayırmak amacıyla bir güvenlik duvan in- şa etmesine verdiği yanıt kadar utanç ve- riciydi. Bu duvar, banşa yönelik umutlan ayaklar altuıa almasına, hukuka aykın ol- masına rağmen Beyaz Saray olan bitene se- sini bile çıkarmadı. ABD seçim yılına gi- riyor ve Bush, Yahudi oylannı almak için çaba sarf ediyor. Bugünlerde Suriye'ye — — — — — — — — — ambargo konusunu oyla- • Cenevre Belgesi'nin yacak olan Kongre. Şa- manevi ve ahlaki açıdan ron'unisteklerikonusun- çok büyük önemi var. d a î s r a i l P a r l a m e n t o s u AMERlKA! BU ŞEKİLDE PETROL İÇMEKTEN VAZGEÇMEÜ5İN.., "L. EVETl KULLANMAN KONUSUNDA ISRAR EDİYORUZ. anlamda eskiye dönüş isteği içinde olabileceği yorumlan da yapılıyor. Anavatan daha ulusalcı ve devletçi tavır takinırsa, özelleştirmeyi mercek altına almak isterse Putin'e zorluk çıkarabilir. Kremlin'le bağlantısı olan stratejist Sergey Mar- kov'a göre Anavatan, kendisi dışındaki partilerin Kremlin'e "Evetefendim" demekten başka işi ol- madığı için Duma'nın en hararetli ve dikkat çe- kici partisi olacak ve tartışmalara neden olacak. Markov, "Liberal Demokrat Parti ve Birieşik Rus- ya'nın birer ideolojisi ve programı yok" diyor. Ki- milerine göre ise Anavatan'ın önümüzdeki 4 yıl içinde ülkenin siyasetine fazla etki yapması güç. Ancak ABD'nin Anavatan ve Jirinovski'nın partisi Liberal Demokrat Parti'nin güç kazanma- smdan rahatsız olduğu açık. Adının açıklanması- nı istemeyen bir ABD'li diplomat, Duma'daki ulusalcılığın güç kazanmasının Rusya'nın Baü'yla entegrasyon sürecinde bir yön değişimine neden olabileceğini söyledi. Putin. plşman olabilir Ve, Kremlin'in Anavatan'ı kontrol altında tutup tutamayacağının ileride görülecek önemli bir nok- ta oldugunu \iırguladı. Kremlin bıle Anavatan'ın sadık olacağından emin değil ki kendi yarattığı par- tinin başansından memnun gibi görünmüyor. Anavatan'ın Duma'da hangi rolü üstleneceğı, han- gi yöne gideceği kesin olarak belli değil. Ancak stratejist Boris Nemtsov'un da aralarında bulun- duğu birçok uzman, Putin' in bu partinin Duma 'da yer almasını sağlayacak desteği vermiş olmasın- dan pişmanlık duyacağını iddia ediyor. Uzun lafın kısası seçim sonucu her ne kadar şimdilik Putin' in lehine gibi görünse de gelecekte Rusya Devlet Başkam'nın her istediği kabul edilmeyebilir Duma'da. Putin'in seçime birkaç gün kala Anavatan'ın liderinin devlet televiz- yonunda yayımlanacak seçim konuşmalannın yayını engellemeye çalıştığı da iddia edildi. An- cak vakit çok geçti! (MOSCOH' Times, Rusya, 9.12) Schröder'in hzdıran gezisi deki plutonyum fabrika- sının satış planlan sadece koalisyon ortağı için de- ğil, kendi partisi sosyal demokratlann arasında da hoş karşılanmadı. Parti- sinin milletvekilleri ve or- tağından bu atom enerji- si anlaşmasma yönehkge- len tepkilere, onlann bu konudaki hassasiyetine karşı çıkacak bir şey yap- tığını sanmadığını söyle- yerek tepki gösterdi. tki parti arasındald güven so- rununa bu alanda kanun- larla kesin hükümlere bağ- lanmış mevzuatı neden göstererek karşı çıktı. Ancak unutmaması ge- reken bir nokta var ki o da koalisyon anlaşmasının si- yasi gereklerini hiçe sa- yan, ülke yönetimine zarar veren unsur haline gelir. ANDREASMIPDEL "Hiçbir zaman öğren- meyecek." Hıristiyan De- mokratlar'ın eski lideri Wolfgang SchauUe, Baş- bakan Gerhard Schrö- der'in Çin gezisi sırasın- da verdiği söze bu şekil- de tepki gösterdi. Schrö- der, AB'nin Pekin'e uygu- ladığı silah ambargosu- nun kaldınhnası için uğ- raşacağına sözverdi. Ancak Brüksel'de bu konuda bir oylamanın ya- pılması için daha önce hiç çaba sarf etmedi. Pekin'in süah ticareti konusunda- ki haklannın iade edüme- si Başbakan'ın Uzakdo- ğu gezisinde sadece Avru- pa'yı kızdırmadı. Koalis- yon ortağı Yeşiller ve par- tisiyle de ters düştü. Çin'de sözünü ettiği, Al- manya'nın Hanau kentin- (DkWeb,Abnanya,11.12) Çünkü bu belge Filistin Devleti'ni öngören Araplar ve Yahudiler arasındaki 60 yıllık çatışmayı sona erdirecek bir banş planı niteliğinde. Knesset'ten daha duyar- lı. tsrail'e baskı yapılma- yacağı kesin. Bush'un Or- tadoğu'da banş için bah- settiği yol haritası da sa- dece sözden ibaret. Başkan Cnntonyöneti- minin îsraü'in merkez sol kesiminden müttefikleri vardı. Bush yönetiminin etrafı ise Şaron'un top- raklan genişletmekten yana olan Likud Partisi'yle bağlantılı "yenimuhafazakâr" çizgideki müttefiklerle dolu. Bush'un po- litikalan neredeyse Şaron'unkilerle aym. Avrupadakı diplomasi kulislerine göre Şa- ron ve lideri olduğu Likud Partisi, ABD'nin Ortadoğupolitikasını yönlendiriyor. Aynca ABD'yi Avrupa'nın aleyhine çeviriyor. Reform yapılacak ülkeler listesindeki sıradaki ülke ise Pakistan. Yakın geçmiş- te tsrail'in savunma ve güvenlik birim- lerinin üst düzey yetkilileri, Şaron'u banş çabalannı sabote etmekle suçladı. Bu doğ- ru bir tespit. Araplardaki doğum oramnın yüksekliğini göz önüne alanbazı Likud yan- lılan, Israil'in etnik temizlik ya da Arap- lara oy hakkı ve benzeri haklan vermemeyi öngörerek apartheid uygulamasını öneriyor- lar. Demokrasiyi korumak, işgal altındaki topraklan elinde tutmak için tsrail, Yahudi ve Araplar için eşit haklan öngören laik bir devleti kabul etmeli kı bu tsrail'in yap- mayacağı bir şey. Uzun lafın kısası, eğer bir mucize olmazsa çatışma sürer. (Dmvn, Pakistan, 10.11) Üç büyük kentte yapılan anket halkın yüzde 96'smın sandığa gideceğini gösteriyor Endonezya'da seçime doğruDANIELIJNDGREN Bali'deki bombah saldınlann san- cüannı hâlâ çeken Endonezya 2003 yı- hm SARS tehlikesi ve yenı terör sal- dınlanna üişkin korkuyla geçirdi. Dün- ya 2004 yılında ise Endonezya'yı ya- pılacak genel seçimlerde izleyecek. 2004 yılı seçimlerinde ülkede bir ilke imza atılacak. Genel seçimlerin yanı srra ilk kez devlet başkanı seçimi de yapılacak. Ülkede dikkati çeken geüşmelerden biri Endonezya halkının geçmişe oran- la siyasette daha aktif rol ahnalan. Es- kiye oranla daha çok Endonezyalı si- vil toplum kuruluşlan ve devlete bağ- h enstitülerde göre\' yapıyor. Görünen o ki ülkedeki güvenlik sorunu ciddi- yetini koruyor, ancak 2004 yılı seçim- lerinde katılım yüksek olacak. Yakın geçmişte yapılan bir kamuoyu araştırması üç büyük kent Cakarta, Bandung ve Surabaya'daki seçmen- lerin yüzde 96'smın sandıga gidece- ğine işaret ediyor. Bu, seçmenin ger- çekten ülkede yapılan siyasetle ilgilen- diğini ve Endonezya' yı gelecekte yö- netecek olanlara kafa yorduğunu, ül- keleri için kaygılandığmı gösteriyor. Aynı ankette, "2004'te de 1999'daki seçimde verdiğiniz partiye mi oy vere- ceksmiz" sorusuna olumlu yanıt ver n- lerin yüzdesi ise sadece 28. Yüzde 18' i kesin olarak başka bir partiye oy vereceğini soylüyor, yüzde 54'ü ise ka- rarsız. Bu sonuçlar, seçim sonuçlan- mn geçen seferkinden farklı olacağı- na işaret ediyor. seçmenln tavn defllrtl Ancak. seçmenin tavnndaki bu de- ğişikliğin hangi partiye yarayacağnıı yapıldı. Kamuoyu araştırması seçme- nin yüzde 26'sının devlet başkanı se- çiminden haberdar olduğunu gösteri- yor. Seçimler hakkında halkı büinçlen- dirmek için hükümet bir kampanya başlattı. Endonezya'nın birçok böl- gesinde medyanın ya da etkisinin ek- sikliği söz konusu olduğu için bu kam- panya seçimin kurallannı anlatmak için akılcı bir yol gibi görünüyor. Hiç şüphesiz seçim sisteminin na- • Endonezya'da önümüzdeki yıl yapılacak seçimde katılım yüksek olacak. Bir anket sonuçlarına göre halkın yüzde 96'sı sandık başına gidecek ve çoğunluğu geçmişte oy verdiği partiye oy atmayacak. kestirmek bugün için henüz mümkün değil. Halkm şu andaki liderler ve ka- mu kurumlanndan memnun ohnadı- ğı söylenebilir. 2004 seçimleri bugün- kü iktidar için olduğu kadar diğer si- yasi partiler, seçmen ve seçim komis- yonu için zor bir sınav olacak. Seçim öncesinde seçim sisteminin değişti- ribnesine ve seçmenin ne ölçüde doğ- ru oy atacağına yönelik tartışmalar sıl işlediğini öğretmek daha da zor an- cak gerekli bir görevdir. 20'yi aşkın partinin katılacağı seçimde oy pusu- lalannın çok uzun ve kanşık olmast kaçınıhnaz. Kanştırma riski çok yük- sek. Oy pusulasında yer alan partile- rin hangi sıraya göre dizikcekleri de ayn bir tartışma konusu. Çok şükür bu işte yardımcı ohnak için çalışan gö- nüllü sivil toplum kuruluşlan var. An- ketler düzenleyerek kamunun görü- şünü ve bilgisini araştırmak da bu sü- reçte önemli yertutuyor. Örneğin, son ankette seçmenin neler konusunda kaygüı olduğu ve nelerin değişmesi ge- rektiğini düşündüğünü gösteriyor. Hal- kın en önemli sorun olarak gördüğü şey temel gereksinim ürünlerinin pa- halılığı ve yolsuzluk. Araştırmaya ka- tılan 1009 kişinin yüzde 82'si Endo- nezya'nm ekonomisinin kötü ohnası- nı yolsuzluğa bağhyor. tkinci sıradaki şikâyet ise işsizlik. Katılımcılann yüz- de 61'ine göre işsizlik ülkenin en büyük sorunu. Güvenlik sorunu şikâyet listesinin beşinci sırasında yer alıyor. Seçimlerle büyük değişiklikler olacak. Kimilerine göre istikrarsızlık ve belirsizliği beraberinde getirecek. tnsanlar bazı şeylerden hoşnut ol- mayabilir, seçimler en azından bir değişim şansı getirecek. Tabii, olup biteni umursamayanlar hiçbir adaya oy atmamaya karar verebilirier. Ülke siyaseti konusunda bir duruşlan yoktur, çünkü önemli ol- duğunu düşünmezler. Ancak, bu kez durumböyle gibi görünmüyor. Seçmen sandığa gidecek, çünkü gerçekten umursuyor! (Jakarta Post, Endoneya,12.12)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle