28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 2003 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AHUK ARANIYOR TURHAN SELÇUK VAY KÜSTAMIA/^ V'Ay /. yıVEİ-ı' YiYBLİM PAÎ^AMI fcı DÜRÜST TABİATLî İSTANBÜL EF2RBISİ ABDÜLCAKBAZ1 AıiEMİZE HA- MAVo Ai-T>ıM .. HARİKULABE MACERALABI Kordon kanı, embriyo ve kemik iliğinden elde edilen kökhücreler, çok sayıda hastalığa deva olacak Yaşamın kaynağı içimizde...EYLEMÜÇOK Kök hücreler, bugün kullanım ala- nı kısıtlı olsa da gelecekte çok sayıda hastalığın tedavisinde etkin olacak. Ya- şamın kaynağı olan bu hücreler, bebe- ğin anne karnında gelişiminin ilk ev- relerinde ortaya çıkıyor ve farklılaşa- rak diğer doku ve organlan oluşturu- yor. Kordon kanı, embriyo ve kemik iliğinden elde edilen kök hücreler bu- gün kan kanseri tedavisinde, talesse- mide (Akdeniz anemisi), çeşitli kan hastalıklannda, bazı kalp hastalıklan- nın tedavisinde etkin. Gelecekte ise bu hücrelerin, değiştirilerek ve çoğaltıla- rak organ üretilmesi ile organ nakille- rinde de kullanılması öngörülüyor. Kordon kanı kök hücrelenn en önem- li kaynağı. Bebeğin yakalanması muh- temel hastalıkların tedavisinde kulla- nılmak üzere doğumdan sonra 10 da- kika içinde ahnarak saklanıyor. flk ola- rak 1988 yılında başlatılan kordon ka- nı bankacılığı, I995'ten bu yana yay- gınlaşarak devam ediyor. Türkiye'de ise Cukurova sınıfta kaldı Üniversiteli bÜe AIDS'İ bilmiyor İstanbul Haber Servisi - Cukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. ve 3. sınıf öğrencileri arasında yapılan araştırmada, öğrencilerin yüzde 5"sınin HIV virüsüne karşı korunma yöntemlerini yeterli düzeyde bilmedikleri ortaya cıktı. Çukurova Üniversitesi'ndeki 100 Tıp Fakültesi öğrencisine yöneltilen 20 scrulu anketin değerlendirümesi ile ortaya çıkan sonuçlara göre, öğrencilerin sadece yüzde 25'i HV'in açılımını doğru yazabiliyor. Öârencilerin yüzde 82'sinin HTV'in hızlı tanısında kullanılan yöntemden haberdar olmadığının belirlendiği aıaştırmada, yüzde 57 sinin ise HTV •vTÜsüne karşı korunma yöntemlerini tam olarak bilmedikleri tespit edildi. uenüz derslni görmemlsler! Aaşürmaya göre aynca, çalışma jnıbunun yüzde 80'i evcil hiyvanlann ısırması ile virüsün büaşabilecegini bildirirken yüzde 25'i HTV virüsünün anne sütü ile btbeğe geçebileceğini bilmiyor. A'aştırmacüardan biri olan tnıversite"nin Tıp Fakültesi Mkrobiyoloji ve Klinik îukrobiyoloji Anabilim Dalı'ndan Ir. Aytin GûneşB, araştırmaya kıtılan öğrencilerden yüzde 75'inin 2 yüzde 25'inin 3. suııf olduğunu telirterek, öğrencilerin, henüz HV/AIDS'le ilgili dersi gjrmemeleri nedeniyle konu hkkında yeterli bilgi sahibi cmayabileceklerini söyledi. Ancak t> fakültesi öğrencisinin HV/AIDS'i bilmesi gerektiğini de getiren Güneşli, "HIV7AIDS hzia yayılan ve dünya insanlannı thdit eden bir hastahk. Tıp fakültesi (İrencikriniru okul başlangıcında HV/AIDS konusunda seminer «âzeyinde bilgilendirilmesi ya da HV/AIDS derslerinin okul bşlangjanda verilmesi gerekir"1 edi. AIDS Savaşım Derneği üyesi tof. Dr. Şükran Atamer Şimşek ise MV/AIDS konusundakı bilgi ssıkliğinin yanı su-a, gençlerde tlginın tutuma dönüşmediğıni ifade derek "Bifinçlendirme çabşmalan Musunda ulusal bir strateji iziemek r" diye konuştu. jök hücreler bugün kan kanseri tedavisinde, kan hasîalıkları bozukluklannda, bazı kalp hastalıklannın tedavisinde etkin. Gelecekte ise bu hücreler aracılığıyla organ üretilmesi öngörülüyor. Kök hücrelerin en önemli kaynağı olan kordon kanı 15 yıl kadar saklanabiliyor. Saklamanın maliyeti ise 3-4 milyar lira civarında. Ankara, Hacettepe, Ege üniversitele- ri tıp fakülteleri ve Acıbadem Hasta- nesi Moleküler Generik Merkezi olmak üzere 4 merkezde yapılıyor. Kordon kamnın ömrii 15 yıl Acıbadem Hastanesi Moleküler Ge- netik Merkezi Müdürü Doç. Dr. En- der Aook, kanın, doğumdan sonra be- beğin kordonundan ve plesantadan aluıdığını belirterek kordon kanının 15 yıl saklanabildiğjni ve her geçen gün bu sürenin uzadığını söyledi. Ailele- rinde hasta bir birey olması durumun- da kordon kanının saklandığını belir- ten .Altıok, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kordon kanı,çocuğun hastalanma- a ve kök hücre nakline ihti\ < aç du\ma- sıihtiman'gözönündebulunduruİarak transplantas>on ya da kök hücre nak- linekadar saklaruyordu. Bugünise da- ha uzun süre yeni doğanın kendisi için saklanabiliyor. Bu durumda Sosyal Si- gortalar Kurumu mahyeti karşıbyoıf Bugün ek yasal düzenlemelere ge- rek duyulduğunu ifade eden Altıok, şunlan söyledi: "Kök hücre kaynak- lannın araniyor olması, kordon kanı- nnı çok fazla kök hücre içerdiğinin bi- tinmesi ile birtikte gelişen teknoloji sa- yesinde etikveticarisömürüye açıkha- le geldi Ticari sömürünün engellen- mesi amacıyla sadece sağhk kuruluş- lannın kordon kanı bankacılığı yap- masuu öngören düzenlemekryapıhna- sı gerekir.'' Kanser tedavisinde etklll Günümüzde kök hücrelerin özellik- le kemoterapi veya radyoterapi gören kanserhastaknnın kan ve bağışıkhk sis- temini yeniden canlandırmak için kul- lanıldığını belirten Altıok, "Kan kan- Kızamık aşısı sırasu.. Sağhk Bakanhgı önderüğinde, Milli Eğitim Bakanhgı işbirfiği ve UNICEF'in katkılanyla başlaülan "Kızamık Okul Aşı Ğünleri Kampanyasr rüm yurtta sürüyor. Edirne \alisi Fahri Yücel, Edirne Alper Yazoğlu İlköğretnn Okuhı'nda, aşı kampanyasuıa kaûkü. Edirne'nin sağhk hîzmetleri yönünden çok düzenli ve öz\erin' olduğunu belirten Yücel, "Kızamık aşısının amacı, kan bağışıkhğının sağlanmasıdır. Bizim hedefımiz de kızamık aşısını tamamen ortadan kaldırmak" dedi. Aydın'm Germencik üçesinde de 6 bin öğrenciye aşı yapıkü. (AA) serlerinde, talessemi ve metabohzma hastalıklannda diğer kardeşten ahnan kök hücreler kullanılabUrvor" dedi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakülte- si Çocuk Hastanesi Hematoloji Ünite- si'nden Dr. Hamza Okur da, transp- lantasyontedavi sonuçlanna göre Tür- kiye ile dünyada bir paralellik gözlen- diğini behrterek, bu konudaki en önem- li sorunun yurttaşlann yanlış bilgilen- dirilmesi olduğunu söyledi. Kordon kanının saklanması sayesinde bebeğin 50küsur hastalığa karşı korumayaakn- dığı gibi yanlış bilgilerin yer aldığnıı ifade eden Okur, "Şu aşamada kor- don kanı kök hücreleri sadece transp- lantas>on teda\isi için kullanuıhnak- tadır. Bu tedavi sisteminde de şu iki te- rime çok dikkat edilmesi gerekmekte- dir. Otolog (kişinin kendi hücrelerinin kendi tedavisi için kullanması). Alloje- nik (kişinin kök hücreierinin başka bir insanuı tedavisi için kıülnıhnası). Dün- yada da şimdiye kadar kendi kordon kamyla teda\i edilmiş hasta sadece ap- lastik anemili hastalardır ki bunlann dasasısıoldukçaazdır.Baş- kasuıın kordon kanı ile te- davi olanlarda ise çok sa- \ıda hastahkta başan sağ- landı" diye konuştu. Istanbul'daki kuaförlerde kadınlar meme kanseri ve migreni öğreniyor Hem güzelleş, hem bilinçlen İstanbul Haber Servisi- Istanbul'da 5 bini aşkın kadın kuaforünde meme kan- seri ve migren konusunda bilinçlendir- me kampanyası başlatıldı. Meme Has- talıklan Araşhrma ve Tedavi Der- neği ile Nörolojik Bilimler Vakfı tarafından düzenlenen kampanya- da, eğitilmiş ekipler görev alacak. tstanbui Kadın Kuaförleri, Ma- nikürcüleri ve Güzellik Uzmanla- n Odası işbirliği ile gerçekleştiri- len kampanya aralık ve ocak ayla- n süresince devam edecek. Günümüzde her 10 kadından birinde meme kanseri görülüyor. Ülkemizde me- me kanseri tanısı, bilgi eksikliği nede- niyle çok ileri evrelerde konuyor. Der- nek yetkilileri erken teşhis ve tedavi için en geçerli yöntemin, kadınlann her ay kendi kendilerini muayene etmeleri ol- duğunu belirtiyorlar. çekleşmesi nedeniyle gerekli bilinç dü- zeyini oluşturacağı ve geniş kitlelere ula- şacağım belirtiyorlar. • Meme Hastalıklan Araştırma ve Tedavi Derneği ile Nörolojik Bilimler Vakü tarafirjdan düzenlenen ve 5 bin kuaförü kapsayan kampanyada eğitilmiş ekipler görev alacak. Kadın kuaförlerinde düzenlenen kam- panyanın, kadınlan bilinçlendirmeyi he- deflediğini belirten yetkililer, kampan- yarun kadınlann sağlık sorunlannı arka- daşlan ile paylaştıklan bir ortamda ger- Stantlar Kurulacak Migren ise kadınlarda, erkek- lere oranla iki kat görülüyor ve Türkiye'deki her 100 kadından 22'si migren ağnsı çekiyor. İstan- bul Kadın Kuaförleri, Manikür- cüleri, Güzellik Uzmanlan Oda- sı Başkanı SuatOzbursa, Istanbul'da her ay 400 bin kadının kuaföre gittığini be- lirterek "Bu kadınlar odamıza bağh 5 bin 250 kuaför aracıhğı ile bilinclendiri- lecekler" diye konuştu. Organ üretlleblllr Kök hücre ile ılgıli ge- lişmelenn hızla ileriediği- ni anlatan Altıok da, şu bilgileri verdi: "Türldye'de Acıbadem Hastanesi'nin de aralann- da buhuıduğubirkaç mer- kezde kalbe kök hücre te- davisi uygulandL Bunu ge- çen seneyapacağımız söy- lenseydi inanmazdım. Kök hücreler gelecekte, felç, kanser, alzheimer. omuri- likzedelenmeleri gibi has- talıkların tedavisinde kıü- lanüabilecek. Şeker ya da parkinson hastahğının kök hücre ile tedavisi belki 1-2 \ıl içinde olabilecek." Mallvet 5-4 mllvar Kordon kanı saklanma- sı, Sağlık Bakanlığı'nın ta- limatnamesinde belirtilen fiyata göre gerekli tüm ta- rama testleri dahil 3-4 mil- yara mal oluyor. Dr. Ham- zaOkurbazı özel merkez- lerin kordon kanı sakla- dıklan iddiasıyla 1000 do- lar aldığını belirterek, "Bu fiŞ-atanasü mal ettikleri ko- nusunda bir bilgim yok. Kullanılan testkr ve mal- zemeleri düşünürsekbu 6- \ ata mal edilmesi oldukça zor" dedi. Okur, sigorta şirketlerinin de bebeğin hastalıklı bir yakını okna- sı durumunda maliyeti kar- şıladığını belirtti. Artan uyuşturucu bağımlılığına dikkat çeken uzmanlar gençleri uyanyor: Sahte mutluluklara kanmayın VURALAHI Yeni dünya düzeninde değer yargüan de- ğişiyor ama, birliktehğinde işsizlik, yok- sulluk, intiharlar ve de beklentılerde uğ- ranan düş kınkhklan da toplumun bir ke- simıni uyuşturucu madde bagımlıhğuıa iti- yor... Özellikle kokaınin kişıye canlıhk. sahte güven ve güçlülük duygulan ve- rdiğini belirten psikiyatri doçenti Dr. Ozkan Pektaş, kokainin insan bedenı \e ruhunda nasd birtahnbat yarattığı- ru şöyle açıklıyor: "Kokaindiğer kiıllanımlar- la birtikte gerginlik, sıkuıü. öfkeiilik ortava çt- kanyor. Kişiler sıkmblardan kaçmak, merak, kendini daha rvi ifade edebilmek, aktifotanak, cinsel gücünü artürmak gibi nedenlerle deni- yor ve knUanıyor™" Doç. Dr. Pektaş, kokain kullanan bir kişi- de meydana gelen değışimleri ise şöyle anla- tıyor: "Kokain alan kişide kalp vuruşlan ar- tar,kanbasmayükselir,solunumsüradenir.ha- reket artar, kaslarda şerilme olur, daha sonra var olnıa>an şe\1eri görnıeve başlar (halüsi- nas\t)n),vemekbomkla]danvekalp-damarsis- temmdeckkfa'sorunlan ortavaçıkanr. bevinka- naması, yüksek ateş sonucu ölümkıie sıkhkla karşılaşıhr. Burun yolu ile kullanım burunda hasarlara yol açar. Nefes darhğı ve göğüs ağn- sı gibi solunum yollanbelirtileri ortaya çıkar" Kokain kullanımının kışıde biyolojik, psi- kolojik ve sosyal sorunlara neden olduğunu belirten Pektaş, bunlan psıkotikbozuklukduy- gudurum, anksiyete fbunaltı) cinsel işlevler- de gözlenen (empotans) iktidarsızlık olarak sıralryor. DÜZYAZI ORHAN BİRGİT Sen Paplamento Değil misin? TBMM Dokunulmazlıklan Araştırma Komisyonu'nun 5 AKP'Iİ üyesinin oylan ile, suç işleyen milletvekillerine ve bakanlara anayasamızın sağladığı dokunulmazlık zır- hı kalkmayacak! Karann gerekçesi komisyonun - elbette AKP'li Baş- kanı Hüsrev Kutlu'nun açıklamasına göre şu ana baş- lıklarda toplanıyor: • Sadece milletvekillerinin değil, askerterin, MİT mensuplannın ve yargı mensuplannın da yargılanma- sının önünde engellervar. Kalkacaksa tümünûnün do- kunulmazlıklan kalkmalı. • Dahası, yargının tam bağımsız olması kesinleşin- ceye kadar dokunulmazlık kurumu sürmelıdir. Bu ilk tümceyi okur okumaz, AKP'lilerin yolsuzluk- tann koruyucusu olduğu gibi bir yargıya varmamanız için, dünkü gazetelerde yayımlanan küçük bir haberi de hemen naklederek objektif gazetecilik kurallannı yerine getirmeliyim: "KarabükMilletvekıli Mehmet Ceylan, paralıyollar- da zimmet iddialannı gün ışığına çıkartmak amacıyla TEM Otoyolu'nun Kaynaşlı gişelen'nden çıkarken gö- revli memuru, ödediği 4 milyon liradan geçiş ücneti olan 3.750 bin liranın üstünün 50 bin lira eksik verildiğini belirleyerek durumujandarmaya yansıtmış. Gözaltına alınan görevli memur, tutuksuz yargılanacakmış." Mehmet Ceylan'ı, yolsuzluğa karşı açtığı savaştan ötürü kutlamalıyız. Sadece kendisini değil, onu aday göstererek, TBMM'ye kazandıran AKP üst yönetimini de, Karabüklü seçmenlerini de keza kutlamalıyız. Çürv kü Mehmet Ceylan gibileri de olmasa, bir otoyoj gişe- sinden geçen araçlann ödediği 4'er milyon liradan 3.750 bin lirayı Hazine için çekmeceye koyarak, araç- taki vatandaşa 250.000 yerine 200.000 lira ödeyen ya da odemek zorunda kaldığını ileri süren o memurlan kimler yakalayacak? Kimler bir yüzyıl önce Ziya Pa- şa'nın o ünlü şiirinde söylediği gibi "Milyonla çalan mesned-i izzette serefrazlBirkaç kuruşun mürtekibi cay-i kürektir"C) sözlerinin günümüzde de yürürlükte olduğunu görerek vicdan huzuru ile yaşamını sürdüre- cek? AKP iktidannın, 3 Kasım 2002 seçimlerine dokunul- mazlık sorununu çözme vaadi ile geldiğini bilmeyeni- miz var mı? Ama aynı iktidar, bir yandan İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi'ndeki o yine hepimizin bildiği dos- yalann üstüne şal örterken öte yandan ne olur ne ol- maz diye, dokunulmazlık sorununun çözülmesi için özel bir komisyon kurulmasını istedi. Komisyonda 8 AKP'li, 5 de CHP'li milletvekili görev yapacaktı. Onceki günkü toplantıya 2 AKP'li milletvekilinin ka- tılmaması ve yine AKP'li Cavit Torun'un çekimser oy kullanmaa, sadece rastlant mı, yoksa iktidar partisi için- deki kimi parlamenterlerin vicdanlannın gerekçe ola- rak öne sürülen sözler karşısında duyduklan vicdan ra- hatsızlığı mı, bunu zaman gösterecektir. Ancak, çoğunluğun dokunulmazlık zırhı arkasına saklanırken ileri sürdükleri gerekçenin, kimseyi tatmin etmeyeceğini, bu karan alanlann bilmeleri gerekiyor. Sayın Başbakan yakın zamana kadar, ülke günde- minde dokunulmazlık diye bir kavramın olmadığını söy- leyerek, her şeyi pespembe göstermek istiyordu. öte yandan, CHP'den yasama üyelerinin dokunulmazlık- lan ile ilgili olarak gelen önerileri de, komisyona hava- le ederek soğutma yöntemine başvuruluyordu. Nasıl soğutulacaktı ki? Komisyonun aldığı karar gerçekten hem yasama hem de hukuk tarihimize geçecek kadar pariaktır. Ola- ganüstüdür. Herkesi kör, âlemi sersem yerine koyma- nın ta kendisidir. Milletvekili dokunulmazlığından önce askeri perso- nelin, MİT mensuplannın ve müsteşarlann da dokunul- mazlıklan olduğu göz ardı edilmemeli, önce bunlar kal- dınlmalıymış! Siz parlamento adına vermiyor musunuz bu karan? Yine parlamento adına, üstelik iktidar partisinin millet- vekilleri olarak birdokunulmazlık paketi hazıriarsınız. Ana- yasa ve yasalarda milletvekillerinin, bakanlann, asker ve sivil bürokratlann, özetle kimin bu tür zırh arkasın- da asıl görevleri dışında korunduğunu biliyorsanız, tü- münü birkaç maddelik bir yasa teklifi ile kaldırma yo- luna gidersiniz. öylelikle sadece milletinizin hayır duasını almakla kalmaz, onur da kazanırsınız. Ama öyle yapacağınız yerde, ülkenizde yargtnın ba- ğımsız olmadığını ileri sürerek, her çağdaş deviette üç ana erkten birisi olmakla yetinmeyen, bizde "mülkün temeli" olarak da isimlendirilen yargıyı da toptan töh- met altında bırakıyorsunuz. Yann başta Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay olmak üzere tüm yargıçlar cüppeleri ile bu çirkin iddi- alann geri alınması isteği ile yürüyüşe geçerse, an ko- vanına çomak sokmak ya da zemzem kuyusunu kir- letmek gibi durumlarla suçlanmayacak mısınız? Mızrak çuvala girmiyor sayın iktidar milletvekilleri. Gazeteler örneğin Erbakan'ı cezaevine göndereceği söylenilen dosyada bulunan öteki sanıklardan Abdul- lah Gül ve Abdülkadir Aksu'nun dokunulmazlık ne- deni ile yargı önüne çıkmadıklannı yazmıyor mu? Bu iki hükümet üyesi, muhtemeldir ki, dava ile birin- ci dereceden ilgili görülmeyecek ve aklanacaklardır? Niçin bu fırsatı onlaratanımıyorsunuz? Niçin öteki baş- ka bazı bakan ve milletvekili arkadaşlannızın devre so- nuna kadar bu yolsuzluk dosyalan attında kamburlaş- malanna ses çıkartmıyorsunuz? Sizlerin bildiği ama bizim bilmediğimiz şeyler mi var yoksa? (*) Bugünkü Türkçe ile Ziya Paşanın söylemek istediği şöyle: "Milyonla çalan baş köşede oturvrken, üç beş kuruşu çalan elbette hapiste yatmahdır." Faks: 0212- 677 07 62 [email protected] Tedavide alternatif yöntem Sedef in ilacı Lut Gölü'nden GÖKÇE UYGUN Kronik bir cilt hastalı- ğı olan sedefhastalığırun tedavisinde ilaçlara alter- natif olarak kulanılan "Bataeofototerapi" yön- temi, AJmanya'dan son- ra Türkiye'de de kulla- mlmaya başlandı. Yön- temin temeli, sedef has- talannın tedavi amacıy- la gittikleri Israil'de bu- lunan Lut Gölü'ne daya- nıyor. Gölden getirilen özel bir tuz kanşımını içeren banyo ve ultra\i- yole B ışınlannın kulla- nıldığı yöntem, İstan- bul'da Baykent Tıp Mer- kezi'nde uygulanıyor. Merkezin dermatolojı uz- mam Dr. Hasibe Ozkıhç, güvenli ve uygulanması kolay olan bu yöntem sa- yesinde artık Israil'e git- meye gerek olmadığını beürtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle