01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9KASIM20O3PAZAR CUMHURİYET SAYFA ROPORTAJ Büyük Önder'in huzurunda şarkı söyleyen sanatçılar onun kibarlığını ve sanatseverliğini unutamıyor Atatürk'ünkadife sesleritSKENDERÖZSOY Onlar dünj amn en şanslı kı- şilenydi. Onlar, hanende- ler ve sazendeler, büyük Atatürk'ün huzurunda sanatlarını icra ettiler defalarca. Iltıfat gördü- ler. Kimi zaman Ankara'da Çan- kaya Köşkü"nde, kimi zaman tstan- bul'da Dolmabahçe Sarayı \ e Flor- ya Köşkü'nde huzura çağnldılar Hem Atatürk'e hem de konuklan- na çalıp söyledıler. fasıl icra ettiler. Gazi'nin önünde şarkı söyleyenle- nn hepsi onun sesinin güzelliğin- den \e müzik bilgısinden övgüyle söz ettiler. Atatürk'ün huzurunda şarkı söyleyenlerden bugün iki ki- şi yaşıyor. 0 iki kışıden bıri olan Melek Hanım'uı anlattıklanna geç- meden önce dönemın gazetelenne bır göz atalım istersenız. Ayakta alkışladı Gazetedebırhaber. 7 Mart 1938 tarihlı Ulus gazetesinin sağ üst kö- şesınde: "Atatürkdüngecekikon- sere şeref verdfler_" Ankara günlerce bu konseri bek- lemişti. Konser gecesi Yeni Sine- ma'da hiç boş yer kalmamış, 9 Mart'ta tekrarlanan konserde si- nema yine dolmuş, dinleyıciler sahnedekileri dakikalarca alkışla- mıştı tlk konser müzık tarihine Atatürk' ün bir Türk müzıği sanat- çısıru ayakta alkışladığı konser ola- rak geçmiştı. İstanbul Kadıköy'de bir çarşam- ba günü, 1938'ın ilk aylan Anne Bednye Hanım biraz telaşlı Üst kattaki kızı Melek'in yanına da ay- nı telaşla çıkar "Çoksevdiğimbir arkadaştnun ahbabı geldi. Alatur- ka dinlemek istiyor. Gel de bir iki şarkı söyleyrver." D avetlislnlz Melek Tokgöz (önde sağda), annesi Bedriye Hoşgör (önde ortada) ve Tamburi Izzettin Ökte'yle bir dost meclisinde. 1917 yılında Kadıköy "de doğan Melek Hanım'ın hayatında asla unutulmayacak anılar bırakan gü- zel günler işte o an başlar Ata- türk'ün huzunında şarkı söylemek onuruna erişenlerden Melek Tok- göz, kendisini Dolmabahçe Sarayı ve Çankaya Köşkü'nde sanatını ic- ra etmeye kadar götüren o çarşamba gü- nüne ve öncesine ilişkin anılannı anlat- maya şu sözlerle başladı "Evimizde her çarşamba günü musiki toplantılan yapıhnh. O toplantılara tam- buri Faize Ergin, kemani Reşat Erer, bes- tekâr Lem'i Atlı, bestekâr Leon Hancı- yan, tamburaa Osman Pehlıvan, anneme " Süt Abla' diyen Hafız Burhan, Hanz Sa- dettin Kaynak ve Türk müziği sevdahlan çok sık getirdi. İşte o çarşambagünü,başkasmmyanm- da şarkı söylemeyi hiç düşünmeyen ben. annemi kıramayarakmisafırinin yanında okudum.O günevimizde sinekemani Nu- ri Be> de vanh. Kaç şarkıokuduğumu ha- nriamryorum. Misafır gitti.ben de odama çıknm. Akşam kapı çahndı, karşmuzda iki polis.Bize,'Atatürk'edavetlısımz Dolma- bahçe Sarayı'na gideceğiz. Atatürk sa- rayda sizi beklıyor' dediler. Meğer gün- düzbizeabturkadinlemeyegefen,Afet Ha- nım'ın babasrymış. O büyük insana beni o söviemiş." inleyln efendiler... MelekHanım, annesive sinekemani Nu- ri Bey hemen evden çıkarak iskeleye iner- ler. Onlan iskelede bir çatana beklemek- tedir. Çatanaya binerler, ver elini Dolma- bahçe. Melek Hanım anlatıyor: "Annem ve Nuri Bey çok heyecanlan- dı Ben hiç heyecanlanmadım. İçerigirdik. Baktun,karşımda pml pınl paıiayan göz- ler. O bana bakü, ben ona bakbm. Gül- düın,odagüldü. Allah tarafindanişte.Ma- sanm başında Atatürk oturuyor. Sofrada Atatürkün sevdiği şarkılar ve türküler Mâni Oluyor Halimi Takrire Hicabım, Hab-ı Gâh-ı Yare Girdim Arz Için Ahvalimi, Cana Rakibi Handan Edersin, Nigâh-ı Mestine Canlar Dayanmaz, Şahane Gözler Şahane, Dağlar Dağlar Viran Dağlar, Alişimin Kaşları Kara, Köşküm Var Deryaya Karşı, Mayadağ'dan Kalkan Kazlar, Havada Bulut Yok, Pencere Açıldı Bilaloğlan, Çanakkale Türküsü, Yanık Ömer, Kırmızı Gülün Alı Var. Celal Bayar, Fevzi Çakmak, Şükrü Kaya, SaHhBozok,Teviîk RüştüAras, Fuat Ağ- rah, Fahh Rıfkı Atay, İsmail Müştak. Ka- zım Karabekir ve Cevat Abbas ofuruyor. Biz de oturduk. Annem heyecandan udu- nun nuzrabuu yere düşürdü. Ben önce tamburi Faize Ergin'in Şeddiaraban ma- kanunda bestelediği Bade-i Vuslat tçilsin Kase-i Fağnırdan'ıokudum. Atatürk, din- ledj dinledi, şarkı bitince parmağıyla işa- ret ederek Gel buraya...' dedi Sanki 40 yıDık ahbabrymışım gibi gfttün yanına oturdum. Yanındakilere 'Selahattin ve Nubar'ı daçağınn' dedi. Bana çok yakm- hkgösterdiyajundahJçkorkmadHn. Han- gi şarkılan bilıyorsun?' diyesordu. 'Han- gi şarkıyı emrederseniz, söylerim' yanı- tnuverdim.Bir Rumelitürküsü nunldan- maya baştadL "Paşam hepsini söylerim' deyince çok hoşuna gitti. 'Sen Mani Oluyor'ubiliyormusun?' de- di Şarkryı okudum. Bu arada Selahattin Pmar ve Nubar Tekyay'ı da buhıp getir- mişlerdi. Onlar getince şarkılan art arda sırala- dım. Atatürk usul biliyordu. Sesi Türk müziğme yatknHh. Tempo tutar, usul ka- çıranı da farkederdL Şarkılan dinlerken hafrf hafîf başını salhyordu. Şarkı oku- nurken başka şeylerle meşgul olana kızar. 'Dinleyin efendiler. Bu herkese nasip ol- maz. Işte Türkiye Cumhuriyeti'nde böy- leleri de yetişiyor. Ben bunlardan zevk alıyorum" derdL" O gece saat epeyce ilerler. Atatürk, Melek Hanım ve annesinin sarayda kalmasını emreder. Bunun üzerine an- ne ve kızı sarayda kendilerine aynlan odaya geçerler. Ve soz yıne Melek Hanım'da: "Bir sa- bah erkenden Atamm bahçede gördüm. Rahat uyuyupır> umadtğmu. kahvata edip etmediğüni sordu. O akşam ve daha sonra o büyük insa- na konserlerverdik. Bir akşam sohbet sı- rasnıda Atatürk radvoda söylememi is- tedL Hemen Selahattin Puıar ve Nubar Tekyay'la o zamanlar Beyoğlu Parmak- kapı Sokağı'ndaki Ambassador Ote- K'nden yayuı yapan İstanbul Rad>osu'na giderek canta yayında emri yerine getir- dik. Saraya döndüğümüzde Atatürk, 'Melek, sana .Ankara'da konser verdire- ceğını' dedl Dolmabahçedeki son gece- mizi fasdlatamanüadık. Biz evimize,Ga- zi de Ankara'ya döndü." H erkesln Allahı kendlne Vr e bir gün Ankara'dan beklenen davet gelir. Melek Tokgöz, Atatürk'ün istediği konseri verecektir. Melek Hanım bu ko- nuda da şunlan söyledi: "Davet üzerine annemle Ankara'ya gittik ve BeKii Pa- las'a yerieştik. Atatürk bizi orada ağırla- dL Sonra Selahattin ve Nubar da geldi. Gündüzleri Yeni Sinema'da vereceğimiz konsere hazırlanıyor, geceleri Çankaya Köşkü'ndeAtatürk'ün huzurunda söylü- yorduk. Çankaya'daki konserlerimizO'nun Ha- di melek, Cana Rakib-i Handan'ı söyle' demesrvlebaşlanh. O şarkrvı çok seviyor- du. Bir gece ansızın 'Melek, Fariğ 01- mam'ı biliyor musun?' diye sordu. Yesa- ri Asım Arsoy'un Hüseyni şarkısıydı is- tediği ve sözleri şöykydi: Fariğohnammeşreb-irindaneden/Yüz Istanbul'da doğan Melek Tokgöz'un anılannda Atatürk'le Dolmabahçe ve Çankaya'da geçirdiği güzel günler hâlâ canlılığını koruyor. O'nu anlatırken heyecanlanan Melek Hanım, "Bugün o anılarla yaşıyorum" diyor. çevirmem nafile peymaneden / Bezme- dikçe hakt-imestaneden /Çıkmam Allah etmesin meyhaneden. "Bilıyorum ama Mualla Hanım (Gök- çay) gibi Allah diyemiyorum' dedün. Bunun üzerine Ata, 'Kızım herkesin Allah "ı kendine göre. hadi soyle baka- yım' dedi O isteğini de hemen yerine ge- tirdim.'' Ve nihayet konser gecesi gelmiş- tır Tarih 6 Mart 1938. Günlerden pazar. Yer- Yeni Sinema. Melek Hanım ve saz arkadaşlan Selahattin Pınar'la Nubar Tek- yay tarihi konser için hazırdır. Gong vu- rur, perde açılır Ve . Söz yıne Tokgöz'de. "Perde açıldı, konserebaşladnn.Bir ara şöyle başımı kaldınhm. Bana göre sağ ta- raftaüst locadaAtatürk oturuyt>r. Haber- sizce gehniş. Onun sevdiği şarkdan söyle- dim, Rumelitürküleri okudum. Konserin sonunda ozamanyeniyeni sevflmeye baş- lanan 'San kurdelem san' türküsünü de okudum. Sinema alkıştan inby'onlu. kızım... Bakbm,Atatürk beni ayakta auashyor. Benim için ne büyük onurdu Allah'ım. Ertesi gün Çankaya'ya gKtik. Bana 'Afe- rin kızım, iyi okudun, pek güzel okudun. Hoşuma gitti. Işte Türk kızı böyle olma- h' dedL Vedalaşük. Bize 'Istanbul'da gö- rüşürüz inşallah' dedi O'nu son görü- şümüzmüş meğer. Ata'nm konserime geimesminsebebibenitarabnakiçindizan- nediyorum. Atarürk'le Dolmabahçe Sa- rayı ve Çankaya Köşkü'nde geçirdigim günleri hiç unutamadnn. Bugün o anı- laria yaşıyorum." BRAVO KÜCÜK KIZIM A tatürk'ün huzurunda şarla söyleyenlerden Suzan Güven ve Suat Kövenç de yıllarca o güzel günlerin ve gecelerin anılanyla yaşamış. İstanbul Radyosu'nun 1950'li yıllarda önemli seslerinden olan Suzan Güven, 83 yıllık ömründe en güzel anlan O'nun meclisinde şarkı söylediğınde yaşadı. O anlar ve anılar aklına geldiğinde. Gazi'nin kendiru savunan sözleri kulaklannda çınladı. 1917 yılında Kadıköy Yeldeğirmeni'nde doğan Suzan Güven dokuz kardeşın en büyügü. Müziğe karşı ilgısi ilkokula giderken başlamış. Güven'deki müzik merakı, Tamburi Faize Hanım'ın dikkatini çekmiş ve daha sonra ona hocalık etmiş. Sahneden yetişen ender sanatkârlardan olan Suzan Güven. babasının ekonomik durumu iyi olmadığı için ailesine yardım amacıyla 1933 yilında Suadiye'de Zıver'in bahçesinde sahneye çıkmaya başlamış. Sahnede deneyımi artan ve kendinı herkese sevdiren Suzan Hanım, müzik hayatının ilk yıllannda ŞeriftçB, Selahattin Pınar, Hüseyin Mayadağ, Şükrü Tunar, Zeki Duygulu ve Udi Hırant'tan ders almış, şarkılaruu meşk etmiş. Isim yapmak için birçok zorluğa göğüs geren Güven'in radyoyla tanışması 1936 yılında olmuş. Daha sonra şimdikı İstanbul Radyosu'na giren Suzan Güven, Zeki Müren'in Uşşak bestesi "Bir Muhabbet Kuşu"nu radyoda ilk okuyan şarkıcı 1968-1969 yıllannda İstanbul Radyosu'ndan Ankara Radyosu'na giden Güven. müziği 1974 yılında bırakmış ve kendi ısteğiyle emekli ohnuş. Ermenidlr! Kimler çalıp söylemedi ki... Atatürk'ün huzurunda çalanlardan bazılannın adlan şöyle: Fahri Kopuz (Ut), Kevser Hanım (Keman), Yegâne Hanım (Ut), Şeref Hanım (Kanun), Hakkı Derman (Keman), Nubar Tekyay (Keman), Şerif Içli (Ut), Şükrü Tunar (Klamet), Zühtü Bardakoğlu (Santur), Selahattin Pınar (Ut), Izzettin Ökte fTambuıj, Burhanettin Ökte (Ney). Büyük Atatürk'ün huzurunda şarkı söyleyenlerden bazılan: Belma Hanım, Müyesser Hanım, Hafız Yaşar Okur, Safiye Ayla, Münir Nurettin Selçuk, Denizkızı Eftetya, Müzeyyen Senar. Atatürk'ün huzurunda defalarca okuyan Suzan Güven, O'nun yanına ilk kez gidişini Radyo Dünyası Dergisi'ne şöyle anlatmış: "MuknRuj'da okuyordum. Selahattin Pmar yanıma geJerek saraya gideceğinü, Atatürk'ün huzurunda şarkı söyleyeceğimi bildirdi Hemen hazuiık yapmaya başladnn. Ve saraya gittik. Gazi'nin huzurunda 3-4 şarkı söytedim. Atatürk bana, 'Bravo küçük kızım' diye Otifat etti." Ve Atatürk'ün Suzan Güven'i koruyup yücelttiği gece.. Güven'in kızı Ümit Povrazoghı, annesinden defalarca dinlediği o geceyi şöyle anlattı: "Annemi bir gece saraya çağırnuşlar. Annem çağn üzerine saz arkadaşlanyla Dolmabahçe Sarayı'na gitmîş. Daha yeni yeni tanuuyor. Atatürk annemi görünce' Senin adını duyardım. Hadi yavrum bana bildiğin eski eserlerden birini oku' demiş. Annem Gazi'nin isteğini yerine getirmiş. O sarada saz sanatçılanndan biri durup dururken 'Biliyor musunuz Paşam, o Ermenidir' diye söze kanşnuş. Gazi bunu duyunca an kalkmış ve 'Banay ş baksana, ne diyorsun sen. Ermeniler bu vatan için canını vermiyor mu' diye bagırmıs ve o kişiyi masadan kovmuş. Annem daha sonra 1945 yıhnda kendi isteğhie tslamiyeti seçnûş." istanbul Radyosu'nun ses sanatçılanndan Perihan Kövenç'm annesi udı bestekâr Suat Kövenç de Atatürk'ün huzurunda sanatım icra edenlerden. 1906 yılında Istanbul'da doğan Suat Kövenç'in müziğe ilgısi, çok küçük yaşlarda başlamış. tlk müzik eğitimıni baba ocağında almış. Büyük ağabeyı Hihni, yaylı ve mızraplı sazlan; küçük ağabeyı Hasan, keman çalıyormuş. Suat Hanım on yaşındayken MuaDim tsmail Hakkı Bey'den ders almaya başlamış. Suat Kövenç"in Atatürk'le ilgili anılannı dinleyerek büyüyen Perihan Kövenç. annesinden dinlediklerini şoyle anlattı: "Atatürk annemi Beyazıt'taki konağınuzdan arabayia saraya aldınr, sabahlara kadar onu dinlermis. Annem sadece Dolmabahçe"de tek başına ut çahp söylemiş. Fasülara ve toplu icralara hiç katümamış. Büyük kurtancı 'Aşkımız halelensin bize sevdalı densin, yalan değil bu sözüm scvdiğim bil ki sensın' adh Suzinak şarkryı çok severmiş. Atatürk, "Hadi kızım çal bakalım' deyince annem 'Hangisini paşam' diye sorar, 'Gene onu çal söyle kızım' cevabuu annmş." Melek Tokgöz Suat Kövenç B Melek Tokgöz, Dolmabahçe Sarayı ve Çankaya'da O'na sevdiği şarkılan okudu. Annesi Bedriye Hanım çaldı o söyledi. Anne ve kızı her konserini Atatürk'ün iltifatlarıyla tamamladı. Atatürk bir de Melek Hanım'ın Ankara'da verdiği konsere gitti. Bu konser, Ulu Önder'in bir Türk sanatçısını ayakta alkışladığı konser olarak tarihe geçti. ATATÜRK Dün geceki konsere şeref verdiler Atetûrk dün gece yeni sî/ıemarfa ıe* lanathârt Bn. Melek Tokgöz ve arkadatlart Salâhaddtn Pmar ı>< Sobar Tekyay tarafındcn ıcrıle* konstrt yükıek huzurlarile şeret vermişlerdir. Konserde Basbakan fi. Celâl Ba- yar, Dahıliye Vekıti ıe Partı Gtstcl Sekreteri B. Şukrü Kaya,Adlıy>e Ve- kili Şûkrii Saracoğlu, Safta Vekıli B. Ali Çet'tnkaya da bıtlunmuşlardtr. # Gazi'nin Suzan Güven'i yücelttiği gece Suzan Güven anlatıyor: "Atatürk'ün huzuruna ilk çıkışımda duymuş olduğum heyecanı hâlâ unutamam. Selahattin Pınar yanıma gelerek saraya gideceğimi, Atatürk'ün huzurunda okuyacağımı söyledi. Saraya gittik. Gazi'nin huzurunda 3-4 şarkı söyledim. Atatürk bana, 'Bravo küçük kızım' diye iltifat etti." Selahattin Pmar, MelekTokgözve NubarTekyay.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle