Katalog

4 EKİM 2003 CUMARTESİ CUMrlURİYET SAYFA 17 Biz kabile miyiz? AKP hukumetının, hıç kımse- ye danışmadan, "ABD Kongre- sı'nın rvhunu yansıtıyor" dıyerek ımzaladığı ve ağır sıyası koşullar ıçeren 8 5 mılyar dolarlık kredı anlaşmasındakı koşullan SBF oğ- retım uyesı Prof Dr Hüseyın Pa- zarcı, "ABD'nın Irak'ta yapaca- ğı aşağı yukan her şeyı onceden desteklemenın ve onunla ışbıhı- ğı yapmanın kabul edılmesı ko- şullan bunlar" dıye değerlendırı- yor Koşullara uyulmaması halın- de kredının kesıleceğının anlaş- ma ıle hukme bağlandığtnı, yanı Turkıye'nın artık bu koşullan mut- laka yenne getrmesı gerektığı so- nucu çıkmayacağının altını daçı- zıyorveşuyorumuyapıyor "An- laşmada ABD'nın Irak harekâtı- nın zımnı bır tasvıbı de vargıbı go- runûyor Zıra, aksıne dünuşüldu- ğutakdırde ABD ıle ışbıriıgı yap- makya da Irak ın yenıden ınşası ıçın ABD yı destekleme gıbı ko- nulann, sorun Meclıs'te tartışılıp kesınleşmeden kabul edılmesının sakıncalı olduğu ortada Herha- lıyle hükümet anılan bu kredı an- laşmasmın onaylanmasını ıstı- yorsa, adının kredı anlaşması ol- rnası ve mevzuatımızda olağan olarak kredı anlaşmalannın hükü- metın onaylamayı kabulü ve an- laşmanın Cumhurbaşkanı'na su- nulmasıyla gerçekleştınlmesı du- zenlenmış olmasına rağmen, an- laşmayı, soz konusu sıyası ve as- kerı ıçerığı nıtelığıyle mutlaka Meclıs'esunmakzorunda Mec- lıs'ınde boyle bıranlaşma ıçın uy- gun bulma kanununu kabul et- meden once anayasamızın 92 maddesınde ongorulen bu hare- kâtın uluslararası hukuka uygun olması koşulu gıbı koşullar ıle kredı anlaşmasında ongorulen koşullann sıyası uygunluğu konu- larını değerlendırdıkten sonra boyle bıryola gıtmesı TBMM'ye yakışır bıryol olacaktır" AKP ıktıdan,TBMM'nın de, Ge- nelkurmay'ın da haben olmadan Turkıye'nın dış polıtkasını ABD'nın dumen suyuna sokan bır anlaş- ma ımzalıyor, anlaşmayı gızlı tut- maya kalkışıyor, ışın rengı ortaya çıkınca da Recep Tayyip Erdo- ğan,''Kredı anlaşması bızım ta- samıfumuz altında olan bırolay- dır, ıster kullanmz, ıster kullan- mayız" dıyebılıyor Turkıye kabile mı, padışahlık- la mı yonetılıyor'? IŞIK KANSU Hüseyin Çelik'in mimarı!ANKA Ajansı'nın habenne gore, unıver- srtelen "medrese"ye çevırme ısranndan vazgeçmeyen Mıllı Eğıtım Bakanı Hüse- yın Çelık 1995'teduzenlenenbırsempoz- yumda Saıd-ı Nursı'nın "mıllı mücadele- nın maddı ve manevı mımarlan" arasında olduğunu ılen surmuş Saıd-ı Nursı, Mıllı Mucadele'ye destek vermış mıdır, ne kadar vermıştır'? Bu konu- da belge var mıdır'? Yoksa bu sav yalnızca bırmasal, bırmenkıbe mıdır'? Bılındığı uze- re ulusal kurtuluş surecı 1919 ıle 1922 ara- sındadır Bu surecın doruk noktası 9 Eylul 1922'de Izmır'ın kurtanlmasıdır Çeşrtlı kay- naklara başvuralım ve Saıd-ı Nursı'nın bu sureç ıçınde nerede ne yaptığına bakalım Şenf Mardın, "Bedıuzzaman Saıd Nur- sı Olayı" başlıklı kıtabında Saıd-ı Nursı'nın 1919-21 yıllan arasında Istanbul'da oldu- ğunu yazar "Osmanlı başkentınde, Saıd Nursı'ye, yenı kurulan Islam akademısı Dâr ul Hıkmet ıl-lslâmıye'de görev venldı Sa- ıd Nursı, bunun, son derece mutlu bır do- nem olduğunu belırtmektedır Boğaz'da Çamlıca'da oturan Saıd Nursı, evını sek- reten olarak gorev yapan yeğenı Abdur- rahman ıle paylaşıyordu Bu mutlu ılışkı- lere rağmen, Istanbul'da geçırdığı bu do- nem (1919-21) aynı zamanda Osmanlı Im- paratortuğu ıçın bunalım yıllanydı ve Saıd Nursı'nın elınden de düşman kuvvetlen karşısında uğranılan yenılgı ve ışgalın yü- künü paylaşmaktan başka bırşeygelmez- dı" Şenf Mardın'den anlıyoruz kı, ulusal kur- tuluşu desteklemek ıçın bırçok aydının gız- lıce zor ve tehlıkelı yolculuklan goze alarak Anadolu'ya geçtğı donemde Saıd-ı Nursı Çamlıca'da mutlu bır hayat geçınyor ve "ış- galınyukünü paylaşmaktan" başka bır şey yapamıyor Sonra"? Sonrası yıne Şeref Mardın'ın kı- tabınagore şoyte "Yaşadığı ıçselkargaşa, Istanbul'dakı günlük yaşantısından tıksın- tı duymasına ve Van'a dönmesıne yol aç- tı (1920-21) Van'a dönduğunde, geçmış- te hocalık ettığı Horhor Medresesı'nı ha- rabe halınde, oğrencılennı de dört bırya- na dağılmış buldu Kendını herkes tara- fından terk edılmış hıssetiı" Saıd-ı Nursı, Bınncı ve Ikıncı Inonu, Sa- karya boğuşmalan sırasında Van'da, her- kes tarafından terk edılmışlık hıssı ıçınde ama tnryandan da kendı ıdciasına gore "Ba- tı Anadolu'nun Yunanlılar tarafından ışga- lıne karşı rısale yayımlıyor" ('), ote yandan da 11 Nısan 1920'de Şeyhulıslam Dürri- zadeAbdullah'ın "mıllı kuvvetlenn kâfırve oldurulmelennın vacıp olduğuna" ılışkın fetvasını protesto edıyor Işte tam bu nok- tada da menkıbesel bır bulanıklılık var Şe- nf Mardın'e gore, Saıd-ı Nursı "Durrıza- de'nın fetvasını protesto edıyor", Yenı As- yaVakfı'nın yayımladığı ozgeçmışıne gore, "Şeyhülıslam fetvasına karşı bır fetva ya- yımlıyor" Vehbı Vakkasoğlu'na gore ıse "Ankara Muftüsu Rıfat Börekçı 'nın on- dehığınde venlen karşı fetvada Saıd-ı Nur- sı'nın de ımzası var " Hangısı doğru'? Değeriı araştırmacı Tur- gırt Ozakman, "Vahıdettın, Mustafa Ke- mal ve Mıllı Mücadele" kıtabında bu tartış- maya açıklık getınyor "Bu fetvayı kımler ımzalamışsa, hepsı- nın adı Kadir Mısıroğlu nun şu kıtabında yazılı SankJı Mücahıtler Imza atanlarve ona- yını bıldırenler arasında Saıd-ı Nursı bulun- mamaktadır" Saıd-ı Nursı'nın Ankara'ya geldığı ve Ata- türk ıle goruştuğu doğrudur Ama, ne za- man ve nasıl geldığı onemlıdır Bu konuda da menkıbe çoktur, ama belge yoktur Yenı Asya Vakfı'na gore, Saıd-ı Nursı, "Mustafa Kemal ve arkadaşlannın müte- addıt defalar çektıklen telgraflatia, ısrariı da- vetlen uzenne" Ankara'ya gelmıştır Ama bu "müteaddıt defa çekılen telgraflar"dan bı- n bıle bugune değın bulunamamıştır Ata- turkAraştırma Merkezı'nın yayımladığı "Ata- turk'ün Tamım, Telgraf ve Beyannamele- rı" adlı deriemedekı 800'e yakın belgenın ıçınde de yoktur* Saıd-ı Nursı'nın Ankara'ya ne zaman gel- dığıne ılışkın bılgıler de çelışkılıdır Şenf Mar- dın'e gore, Saıd-ı Nursı 1922 yazında An- kara'ya ulaşır Yenı Asya Vakfı'na gore de, "25 Kasım 1922'de Ankara'ya ayak basth ğında BuyükMılletMeclısı'nde düzenlenen resmı hoş geldın merasımıyle karşılanır" Yine aynı sonj Hangısı doğru9 Doğruyu bulmak ıçın belgeye başvuru- lur Turgut özakman'ın yaptığı gıbı "Sa/d- ı Nursı, TBMM'de mılletvekılı olarak hıç bulunmamış, sadece 9 Kasım 1922 günü 2 oturumu dınleyıcı locasından ızlemıştır (Zabıt Cendesı 24 cılt, sayfa 439)" Gerçek şudur kı, Huseyın Çelik'in rfade- sıyte "mıllı mücadelenın maddı ve mane- vı mıman" Saıd-ı Nursı, ancak her şey brt- tıkten, yanı kurtuluş gerçekleştıkten sonra Ankara'ya ulaşabılmıştır' Bunlann bılınmesınde yarar vardır Çun- ku, tanhı saptıran savlan ılenye suren kışı, Mıllı Eğıtım Bakanı'dır Taksim Meydanı, AKP ve Çuval!.. Prof. Dr. Sebati ÖZDEMİR* TDK sozluğunde Farsça ko- kenlı bır sozcuk olan çuval, "pa- muk, kenevır veya sentetık ıp- lıkten dokunmuş buyuk torba," çuvallamak, "çuvala doldur- mak (argoda başaramamak)" ve çuvallanmak ıse "çuvalla- mak ışıne konu olmak" olarak tanımlanıyor Bu çuvalın boylesıne guncel olmasının nedenı şu, Saadet Partısı (SP) Istanbul Gençlık Kollan'nca bır donem kader bır- lığı yaptıklan AKP yonetıcılerı- ne yonelık yapılacak olan "gıy- sı yardımı" kapsamında, Baş- bakan Erdoğan ve Dışışlen Ba- kanı Gül'e ıkı adet çuval gon- derılıyor ve çuvalların "Amerı- kanbezınden ımal edılmış ve sağlam dıkışlı olduğu" ozellık- le vurgulanıyor (Cumhurıyet 19 8 2003) Bu vurguda ne ka- dar haklılar bılmıyorum ama, benım bıldığım, "Musluman de- mokrat" bu AKP, eğer çuval ha- lıs amerıkanbezınden olmazsa ne kullanırlar ne de kullandırır- lar' Pekı SP neden AKP'ye çuval gondenyor 9 Neden çuval gon- derdıklerı aslında gayet açık, Turkjye Cumhunyetı Devletı'nın 11 subay ve astsubayı Irak'ta Amerıkan askerlerınce başları- na çuval geçınlerek tutuklan- mışlardı ya, bunu protesto et- mekıçın' YanıTurkaskenneya- pılan bu "eylemden" oturu bu Musluman demokrat AKP ıktı- dan çuvallamış ve çuvallanmış- tı Bızım dıncılerın halı bu ışte, MNR MSP, RP, FP derken SP ve AKP oldular bırı çuvallanır- ken dığen bu çuvallanana "çu- val" gondenyor, nereden nere- ye Dığer bır haber de Taksım Meydanı'nda "Bırakın benı " dıye bağırarak ABD'yı protes- to eden MHP'lılerhakkındaydı Sayın Deniz Kavukçuoğlu'nun deyışıyle "şaşkın "dı bu mıllıyet- çıler ve bıraksalar da ne yapa- caklannı bılmıyorlardı (Cumhu- rıyet 9 7 2003) Nereden nereye 35 yıl on- ce Istanbul'da, Izmır'de, Kon- ya'da 6 Fılo'yu protesto eden- lere, "Bağımsız Turkıye"sloga- nı atanlara, dın- ıman-mıilıyet- çılık adına taşla sopayla saldı- ran, kıralıkTurk kadınlarıyla yat- mak ısteyen Amerıkan erlerıne 'eskortluk" yapanlar ışte bu amerıkanbezı hedıye edenler ve Taksım'de şaşkınlıkla dola- şanlar değıller mıydı kı sankı 1969'da Taksım Meydanı'nda "Kanlı Pazar"\, 1978'de Kah- ramanmaraş'ı, 1993'te Sıvas'ı yaratanlar kımlerdı kı Işte o şaşkın mıllıyetçılerımız ve de her fırsatta dındarlığıyla ovu- nen dını bırtun Musluman kar- deşlenmızın geçmışıyle ılgılı sa- dece bırkaç tarıh bunlar Ne demelı kı 1 Bakın daha ul- ke duşman çızmesı altınday- ken ve ulus "Kurtuluş" muca- delesı verırken 22 1 1920 tarı- hındeAnkara'dan Mustafa Ke- mal, "gayet acele ve zata mah- sus" kaydıyla Konya'da 12 Ko- lordu ve Sıvas'ta 3 Kolordu Ku- mandanlığı ıle 15 Kolordu Ku- mandanlığı'na ıkı ayn şıfre ılef), "Ingılızler Dersaadet'te teca- vuzlen artırarak nazır veya me- buslardan bazılarını ve bılhas- sa Rauf Bey'/ tutukJariarsa, kar- şılık olarak Anadolu'da bulu- nan Ingılız subaylan tutuklana- caktır " şeklınde emırler gon- derır Yine 12 8 1920'de ıse Iz- zet Paşa'ya şu şıfreyı gonde- nıf) " Osmanlı hukumetı eskı merkezının, Istanbul'da mevkı ve nufuzu ve hatta vahık sebe- bı tamamen yok olmuş bulun- masına rağmen, artık manası kalmayan tehcır ve katlıam ıd- dıalanyla yıne bırtakım vatan evladını asmakta devam ettığı ve Ingılızlenn Malta'da tutuklu zevattan on beşını, canı Istan- bul hukumetıne teslım etmek uzere oraya naklettıklen ıstıh- baredıldı Istanbul'a nakledı- len ve edılecek olan tutuklular- dan herhangı bmnın duşuk Is- tanbul hukumetı elıyle olsa da- hı ıdamı halınde -Erzurum'da esaretımız altında bulunan- Kaymakam Rawlinson dahıl olmak uzere elımızde mevcut subay, neferbutun esır Ingılız- lenn karşılık olarak derhal ıdam edılmelerının katı surette ka- rahaştınlmış olduğunun " Iş- te ışgal altındakı ulkemızın Ku- vayı Mıllıye'sının 83 yıl once "ulusal onur" adına gonderdı- ğı bu şrfreler, o olumsuz şartlar- da Kurtuluş'un gerçekleştığını anlamayanlann bılgılenne su- nulur Ulusal değerierın çığnendığı, yurtseveriığın aptallıkla eş tutul- duğu ve her turiu hırsızlığın-yol- suzluğun mıllıyetçılık-Muslu- manlık adına yapıldığı ulkede, eger bugun, dıncı partının bırı dığenne amerıkanbezı hedıye edıyorsa, mıllıyetçılennın farkı- na Taksım Meydanı'ndakı ey- lemlerıyle vanyorlarsa dıyece- ğımız başka bır şey yok, buyur- sun gelsınler Ancak Ellı yılı aş- kın suredır emperyalıstlere ve onların yerlı ışbırlıkçılerıne na- sıl hızmet ettıktennın bılıncıne va- rarak ve bunun ozeleştınsını ya- parak' (*) Ataturk'un Butun Eserien, Cılt 6ve9,KaynakYayınlan, Is- tanbul e-posta: sebatı.ozdemir (a cumhun\et.com.tr Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın yayınladığı gunluk Bizim Cazete Ulke sorunlarına ılışkın raporlanyla, araştırmalarıyla, koşe yazılarıyla, tarafsız haberlerryle sıvıl toplumların gazetesı Duzenlı okumak ıçın abone olun. Tel: 0^12.511 08 75 Ehlıyetımı kaybettım Hukumsuzdur ŞERİFE ÇEÜK KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK behicak'i turk.net ÇİZGÎLİK KÂMIL MASARACI kamilmasaraci ı mynet.com HARBÎ SEMIHPOROY semıhporoyo yahoo.com HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BIWI\ MÎLLÎ PÎYANĞO OZELLESTIRMESt İŞTAH KABARTTVOR BAKI BAKI TALtH KUŞU ŞANS DAĞITTYORI TARtHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN 4 Ekûn ıcıcıc.munıtaz-ftrikıın. com "GULMEYEN KOMEDYEN" 1896 'DA gUGLM UNLÜSlMEMA OYUNCUSU VE YO- NETkAENI BuSTER KEATOM, KANSA£'T#(A8C>) DOĞPU.SAMATC,l6ıR AH£N'H ÇOCUSUYPU VE M HA KUÇUK YA$TAYK£H SAHNEYE ÇIKMAYA 6AŞ- LfilfACAKTI K£ATOH, SIHEMADA, SBSSU OEV- AlN UULULEfilNOZN MAOC SENNET VE f*TTV AR8UCKLE ll£ SlR SUR£ ÇAUŞACAK,DAUA SON- TEK &AŞINA YOMETECEK I/EOYNHACAICriR TURK SEYIRCJSININ "MALEtC ADIVLA VUHYACAOl SU UUZUUU) YUZLU "GULMEYEN" ĞULDUflÜ USTASI, YU.LAR SONRA fÖYl£ OlYBCBHTlR "FATTy AR- 8UCKLE &I& BAZI 6ULDU6U OniNCULAItt', &£y/R- C/YE KAnuPGUl£ftl£JZ.8rR YE££>£NSONRA,SE- YtRCJ ONIARI CıDOiYE ALMAZ D/SA 8EAIOPOIVE SAGNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Bölünmüş Avrupa Geleceğini Arıyor ROMA - Aylardır beklenen "hukumetler arası kon- ferans" surpnzlere gebe olabılır Çunku, AB'nın teme- lındekı anlaşmalan yenılemek ve Avrupa Anayasası'nı onaylamak amacıyla bugun Roma'da toplanan kon- ferans çok bolunmuş bır Avrupa sergılıyor "Eskı - Yenı Avrupa" arasında Irak'ın yol açtığı çat- lak gıdenldı gerçı Ama savaşın yarattığı Avrupa ıçı gruplaşmalar, Avrupa'nın "yenıden dızaynı" soz konu- su olduğunda bır kez daha değıştı ve yenı ıttrfaklar, ye- nı çatlaklar çıktı ortaya Savaş karşıtı Almanya - Fran- sa eksenı karşısında savaş yanlısı Ingıltere, Italya, Is- panya ve Doğu Avrupa ulkelen, malumunuz, ayn bır cephe oluşturuyordu Şımdı AB ıçındekı "guç dağılı- mını" Roma'da yenıden duzenleyecek olan "hukumet- ler arası konferans" bu saflan değıştınyor 'Ispanya - Polonya' Ittifakı Savaşta aynı safta olan Italya ve ispanya mesela fark- lı cephelerde şımdı Konferansa ev sahıplığı yapan "ku- rucu üye" Italya, AB'nın dığer "büyukgüçlen" Alman- ya, Fransa ve Ingıltere ıle bııiıkte hareket edıyor Hu- kumetlerarası konferansın "kann-ağnsı" olarak lanse edılen Ispanya ıse kendıne yenı bır "partner" bulmuş Polonya Dort buyukler (Almanya - Fransa - Ingıltere - Italya) Avrupa Konvansıyonu çalışmalannın, Roma'da hıç de- ğışmeden onaylanmasını ve Avrupa Anayasası tasla- ğının da olduğu gıbı kabul edılmesını ıstıyoriar Avru- pa Konvansıyonu'na başkanlık yapan "Giscard D'Es- taing'ıntaslağı" olarakgorulen AvrupaAnayasası'na, Ispanya ıle Polonya'nın ıtırazı var Ikı Katolık ulke ana- yasaya "Avrupa'nın Hınstıyan kokenlennın" yazılma- sını, "Hınstıyan kımlığın" kayda geçınlmesını ıstıyor Ama tek dertlen bu değıl Varşova ıle Madnd, AB'nın karar mekanızmalannda Gıscard'ın getırdığı yenı oylama sıstemını kabul etmı- yor, Konvansryonun Nıce zırvesınde alınan kararlara ıha- net ettığını duşunuyoriar "Buyukler" kampındatopkoş- turmak ısteyen Ispanya ve Polonya, bıriığın karar me- kanızmalannda kendılenne ıstedıklen ağırlığın venlme- mesı halınde her şeyı sabote etmeye hazır olduklannı belırtıyoriar Papa'nın 'Son Haçlı Seferi' "Avrupa'nın Hınstıyan Kımlığrnm Aayasa'ya geç- mesı bır olasılık bu durumda Çunku, İktıdarpaylaşı- mında" Ispanya ve Polonya'yatavız vermekten yana olmayan Almanya, Fransa, Ingıltere ve Italya'nın, "Hı- nstıyan Kımlık" konusunda daha tavızkâr olabılecegı duşunuluyor "Hınstıyan kımlığe" ılışkın bırkaç sozcuğun Ispanya ve Polonya'ya "suspay/" kontenjanından Avrupa Ana- yasası'na geçmesı ışten bıle değıl Ev sahıbı Italya bu konuda zaten oteden ben bolunmuş durumda, Vatı- kan presı altındakı Roma gunune gore kâh "Turkı- ye'nın uyelığım", kâh Papa'yı savunuyor Katolık ulkelen bır bır markaja alan Papa ıse "son Haç- lı Sefennı" venyor Soz sahıbı, buyuk kardınaller Pa- pa'nın artık sona yaklaştığını ıma edıyor; "Papa ıçın dua edelım" dıyorlar Papa bu arada yenne "Papa adayı ola- bılecek" yenı kardınaller seçıyor Bunlar II. Jean Pa- ul'un "Hınstıyan Kımlık" mucadelesını busbutun yu- celtıyor Daha ıkı gun once Avrupa'ya yenı bır çağnda bulunan Papa "hasta hasta son Haçlı Sefennı" sur- duruyor Küçüklerin başkaldınsı Konferansın uzenne çoken bu hasta Papa şantajı- na, "kuçuk ûlkelenn başkaldınsını" da eklemek lazım "Küçuklenn" başkaldınsına kıdemlı uyelerden Avustur- ya ve Fınlandıya lıderiık edıyor Berlusconı'ye yolla- dıkları bır mektupla Roma zırvesıne "posta koyan" Avusturya, Fınlandıya, Macanstan, Çek Cumhunyetı, Slovenya ve ütvanya ''Ispanya ve Polonya gıbı- "ye- nı kurallardan" şıkâyetçı Küçuklenn sorunu, AB uye- lennın altı ayda bır devraldığı "donuşumlu" donem başkanlığından "sabıtdönembaşkanlığına"geçış Ko- mısyondakı guçlennı zaten yrtıren kuçuk ulkeler; ıkı bu- çuk yılda bır seçılen yenı başkanlık sıstemıyle asla do- nem başkanı olamayacaklannı duşunuyorlar Kapalı kapılar ardında suregıden bu kıyasıya guç mucadelesı yetmıyormuş gıbı, Roma sokaklan bugun "globalleşme karşıtlan "nm da buyuk bır govde goste- nsıne hazırlanıyor Berlusconı'nın en buyuk kâbusu Roma'da ıkıncı bır "Cenova ve G-8" badıresı yaşamak. 21 yuzyıl Avnjpası'na şekıl verecek olan hukumetle- rarası konferans stradan geçmeyecek, oyle anlaşılıyor. BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 SOLM\ SAĞA 1/ Kuzey ^fh- ka'da dervışle- re venlen ad 2/ Bır nesnenın uza>da kapla- dığı >er Ta- 4 vuk,keklık,bü- dırcın gıbı kuş- lann yavrulan- na. cıvcıv ha- lmden sonrave- nlen ad.3/Rad- yum elementı- nın sımgesı Korun- mak ıçın bır yere bıra- kılan eşya 4/ Franz Kafka'nın bır romanı 5/ Bır uzunluk olçusu bırımı Boreğı, çıçeğı ve terazısı vardır 6/ 35'lık rakıya venlen ad Batı Karadenız Bolgesı'nde bırbolu- 8 | mu "ulusal park" kap- 9 | samına alınan dağ sıra- sı II Şıırde, bırbınyle ılgılı sozcuk ve kavramlann dı- zelerde toplanması sanatı 8/Re^ıım elementnıın sım- gesı Tumor îçınde ateş kınntılan olan kul 9/ Me- leke Bır tur kâgıt suslemecılığı Y U K A R T O A . N ' A Ş A Ğ I Y A : 1/ Leyleğe benzeyen bır kuş 2/ Algılanan nesnelenn temel nıtelığı Maden ocaklannda açılan dık eğımlı ve dar çaplı galen 3/EskıMısır'daguneştannsı Os- manlı devletınde bazı resmı daırelenn adı 4/Bu- kıta 5/Turlu ışlerde kullanılan ınce ve uzun metal çubuk "Ruhı—" Turku ve saz ustası 6/ Boyutlan olağan- dan kuçuk olan Madencı ocağı 7/ Bırbınne uyma, yakışma 8/ Bır nota Mezopotamya'da kurulmuş en buyuk sıtelerdenbın Çıt,perde 9/Hımalayalar"daya- şadığına ınanılan "Kar Adam"a venle" ad Kaş