05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 EKİM 2003 SALI HABERLER DÜIYEAD-ABUGIJN AIİ StRMEN Gel'Derse Gider 'Gelme' Derse Gitmez Bizim kanveci Recep, hızlı bir AKP yandaşı, Recep Tayyip Erdoğan'a bayılıyor. Bir de on- dan senli benli bir ifadeyle, - Bizim adaş diye s ö z ediyor. Her gün, TV'den ve gazetelerden haberleri de izleyen Recep, neyi ne fcadar anlıyor bilmiyorum. Pazar günü çayımı getirirken, afili afili konuş- tu: - Duydun mu benim -adaş ne demiş? - Ne demiş, diye sordum. - Istemezsek Irak'a çpitmeyiz, demiş. Dayanamadım, - Atma Recep! dedirn, din kardeşiyiz. Sonra ekledim: - Gidip gitmemek, o n u n elinde değil; "gel" derlerse gider, "gelme"' derlerse gitmez. - Kimmişo, dedi, "ge/" veya "gelme"diyecek olan? - Yapma Recep! d i y e çıkıştım, onun kim ol- duğunu sen de çok iyi foiliyorsun, adaşın da... Bayılıyorum, bu bizim insanımızın, yarım ya- malak bilgiye dayanarak, dayılanmasına. Bizim kahveci Recep>'i duyan da Irak'a asker göndermek bizim isteçŞpimize kalmış sanır. Hoş zaten Recep Tayyip Erdoğan da Maillor- ca'da yaptığı konuşmacJa öyle bir şey söylemi- yor; gerçeği açık açık dile getiriyor ve diyor ki: - Stratejik müttefikimiz ABD istedi diye tezke- re çıktı. Istenmiyorsak gitmeyiz. Eskiden "al çocuktan haberi" derlerdi, bun- dan böyle "al Maillorca'dan doğru haberi" di- yeceğiz. Yahu hazretler, hani biz Irak'a kendi çıkarları- mız için, komşudaki yangına seyirci kalamaya- cağımızdan gidiyorduk? Biz'Amerika istedi de gidiyoriar" dedikçe, "yok yahu! Biz kendi çıkanmızı hesapladık ondan gi- diyoruz" diyordunuz. Oysa Recep Tayyip Bey, açık açık "tezkereyi stratejik müttefikimiz is tedi diye geçirdik" diyor sonunda. Bu stratejik ortaklık konusu da biraz karışık ga- liba. Talabani ile Barzani, Recep Tayyip Erdo- ğan'dan daha stratejik ortak gibi görünüyor son zamanlarda. Onlar "Türkler gelm&sin" deyince biz de git- miyoruz, daha doğrusu gidemiyoruz. Yani Mehmetçiğin kanının dökülüp dökülme- mesi, Recep Tayyip Bey'e değil, Bush'a ve da- ha doğru deyişle Talabani ile Barzani'ye bağlı. Ne yapsak etsek de, ş u Talabani ile Barzani'ye teşekkür etsek? Elçiler, teşekkürcüler gönderip, - Allah sizden razı olsun, istemediğiniz için, as- ker gönderemiyoruz, böylelikle evlatlarımız te- lef olmaktan kurtuluyorlar, mı desek? Şimdi çok merak ediyorum, ABD istedi diye tezkereyi çıkaran, ABD isteyince askeri gönder- meye hazır olan, ABD ya da daha doğru deyiş- le, Barzani ve Talabani istemeyince, gitmeyen değil, gidemeyen AKP acaba kamuoyuna, seç- menine ne anlatacak, durumu nasıl açıklayacak? Bizim kahveci Recep" in işi kolay, meydanı boş buldu mu, adaşını övüyor, ona dayanarak efe- lik yapıyor. Kahvede benim gibi "atma Recep din kardeşiyiz!" diyen biri çıkmayınca da, fren- leri boşalıveriyor, birbiri ardına kahramanlık men- kıbeleri sıralıyor. Ama Recep Tayyip Bey, adaşı kahveci Recep gibi değil ki, söylediğini bütün Türkiye duyuyor ve eski söyledikleriyle çelişkileri hemen ortaya koyuyorlar. Bence en iyisi ABD'ye firaklı bir şarkıyla ses- lensin Recep Tayyip Bey: "Gel desen gelirim tabii... Gelme desen gelemem ki..." 'Dinsel yapıda modernite şart' Reform çağnsına Alevüerden destek ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr AMBar- dakoğlu'nun "İslamda reform ve modernite" çağnsına Alevılerden tam destek geldi. Alevi Bektaşi Federasyonu Ge- nel Başkanı AK Doğan, Sezer'in, tslam dünyası- na yaptığı reform çağn- sının, bilime, çağdışı, şe- kilci ve hurafelerden ann- maya yönelik davet an- lamı taşıdığını söyledi. Doğan, Cumhurbaş- kanı ve Diyanet'ten ge- len "relbrm* önerilerini değerlendirdi. Dinsel ya- pıda reformun şart oldu- ğunu vurgulayan Doğan. "İslam açısından bağ- nazuhk, aklın ve bilimin önüne geçerse, her türlü cahiltik. şekikitik ve hu- rafe kabul edilebilir ha- le gelir" dedi. Gericiliği kullanarak prım yapmak isteyenlerin, aklı, bilimi, çağdaşhğı geri plana at- mak istediğinı ifade eden Doğan, Cumhurbaşka- nı'nın bu tür açıklama- lan ile şenat sevdalüan- nın tekerine çomak sok- tuğunu kaydetti. Bilimin ve aydınlamanın çağdaş yüzü olan Alevilerin, Is- lam dininde yapılacak reformdan yana olduğu- nu belirten Doğan. şun- lan söyledi: "İslam dininde yapı- lacak reform ile şeriat yanlılannın planlan su- ya düşecektir. Aynmcı uygulamalara yülardır maruz kalan Alevfler, di- nin kamusal alaıüaramü- dahalesine karşıdır. Eğer bu müdahaleler ortadan kalkarsa bana göre esas reform bu olur." Hüseyin Gazi Derne- ği Alevilik Araştırmalar Merkezi Başkanı AHYıl- dmm da akJm ve bili- min olmadığı yerde, bağ- nazlığın, gericiliğin ve aynmcılığın olacağını söyledi. Alevilerin yaşa- dığı aynmcı uygulama- lann. aklın ve bilimin uzağında olanlann ürü- nü olduğunu ifade eden Yıldınm, yapılan açık- lamalann umut verici ol- duğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı'nın 'eşsiz' 29 Ekim resepsiyonu davetini bazı milletvekilleri protesto edecek AKP'debireyseltepkiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer'in Cumhuriyet Bayramı resepsi- yonu için AKP'lilere "eşsiz" daveti- ne karşı partı yönetimi toplu bir pro- testoyu düşünmüyor. Ancak "birey- sel tepki" gerekçesiyle çok sayıda AKP milletvekilinin davete katılma- yacağı belirtiliyor. AKP Afyon Mıl- letvekili Mahmut Koçak resepsıyo- na eşiyle katılacağını, kapıdan almaz- larsa öyle konuşacağım söyledi. Cumhurbaşkanı'nın davetıyesi. AKP Grup Başkanvekıli Salih Ka- pusuz a dün gazetecılerle sohbet eder- ken ulaştı. Eşsiz davet metnini oku- yan Kapusuz, tepkisini şöyle dile ge- tirdi: "Türkiye'yitarnşmalannarttJ- nhbğı, münhasıran devam cttirildiği bir ülke olmaktan çıkarmahyız. Hele • AKP Afyon Milletvekili Mahmut Koçak, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından verilen Cumhuriyet Resepsiyonu'na eşiyle katılacağını, kapıdan almazlarsa öyle konuşacağım söyledi. AKP Grup Başkanvekili Kapusuz, "Cumhurbaşkanı'nın böyle bir ayncalığa hakkı yok. Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamak eşimin de hakkıdır'" diye tepki gösterdi. hele halkm tamamını ilgilendiren. hal- kın Cumhuriyet Bayramı ile ilgili bir tartışma zeminine taşınmasını haksız buluyorum, yanhş buluyorum. Şık bir davranış olmamıştır. Herkes halka karşı sonımluluğunun farkında ol- mabdır. Eşim de Türkiye Cumhuri- yetivatandaşıdırve Cumhuriyet Bay- ramı'nı kutlamak onun da hakkıdır. Bu ayncahk doğru değil. Bu ve ben- zeri konulann artık Türkiye halkının önüne taşınmaması gerekir. Tartış- nıalann alevlendirihnesini değil bıtme- sini isteyen biri olarak daha ileri bir şey söylemek istemiyorum." Kapusuz, yalnız AKP milletvekil- lenne eşsiz davet yapıldığının anım- satılması üzerine "bunu özel olarak AKP'ye dönük birtavırolarak görme- diklerini" söyledi. "Partimizin terci- hiuzlaşmavediyalog" diyen Kapusuz, kendisınin resepsiyona gıdip gitmeme- ye "şartiara bakarak karar vereceği- ni" belırttı. Kapusuz, "Davet edilen herkes de kaülacak diye bir kural yok. Herkesin tercihi kendisine aittir. Tep- ki veya kabul, kişilerin kendi görüşle- ridir. Bireyierin tercihleri kendilerini ugflendirir. Buna farkb yorumlar ge- tirmek IdşOere aittir" diye konuştu. Kapusuz, "Bu kutlama halkı ilgilen- diren bir kutlamadır. Cumhurbaşka- nınm şahsını ilgilendiren bir konu ol- sa 'kendi takdındır" der geçerim. Böy- le bir karan ekştirmek hakknnız. Cum- hurbaşkanı ikna edici bir üslupla ka- muoyuna açıklamayapmah. Gerekçe- lerini biz de öğrenmenyiz. Türkiy e bu- nu hak etmemektedir. Türkiyenin derdi bu mu 70 milyonluk koskoca ül- kede?" görüşünü dile getirdı. Koçak: Eşimle katılacağını AKP Afyon Mılletvekılı Mahmut Koçak, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından verilen Cumhuriyet Resepsiyonu'na eşiyle katılacağını, kapıdan almazlarsa öyle konuşaca- ğım söyledi. AKP Afyon ll Danışma Meclisi toplantısından önce gazete- cilere açıklamada bulunan Koçak, millet\ekillerine gönderilen Cumhu- riyet Resepsiyonu da\ etiyelerinin içe- riğini basından takip ettiğini belirte- rek, fazla bilgisinin olmadığını kay- detti.Koçak, "Davetiyenin içeriğini bilmiyorum. Cumhurbaşkanımızın ayn ayn dmetrye göndereceğini san- mıyorum. Ben resepsiyona eşimle ka- ülaeağınu kapıdan abnazlarsaozaman konuşurum" dedi. AKP Afyon Milletvekili Sait Aç- ba ise konuyla ilgili bilgisinin ol- madığını belirterek, konuşmayaca- ğını söyledi. DtYANET ÎŞLERİ BAŞKANI 'İrticayla mücadeleyi bizyaparız'ANKARA (ANKA) - Dtyanet tşlen Başkanı Prof. Dr. AK Bardakoğhı, u sağhkh dini bilginin irtkarun düşmanı olduğunu" belirterek Genelkurmay'a, "İrticayla mücadele bizim işimiz. Mücadeleyi biz yaparsak başanh oluruz" mesajı gönderdı. Prof. Dr. Bardakoğlu, bazı basın kuruluşlannm temsilcileriyle Diyanet işleri Başkanlığı'nda verdiği kahvaltılı sohbet toplanhsında bir araya geldi. Prof. Bardakoğlu, burada, "askerlerin dine bakışT ile ilgili bir soru üzerine. din ve din hizmetlerinin siyasılerin ve diğer kesimlerin baskısı dışında sürdürülmesı gerektiğini vurguladı. Bardakoğlu. "İrticayla en ciddi mücadele bügiyie oiur, sağhkta dini bilgi irticayı yıkar" derken şöyle devam etti: "İrticayla mücadeleyi biz yapanz. Mücadeleyi biz yaparsak başanlı oluruz. Sağhkh dini bilgi irticanın düşmanıdır. Din ekseninde de irtica olur, dine karşı da olur. Herkes, her kurum kendi işini doğru düzgün Savaş karşıtlan Başbakanlık'ta • Bardakoğlu, yaparsahuzur verici ortamda "askerlerin dine buluşulur. Bu konuda gözle bakişi" ile ilgili görülen iyileşme var. Tarihte de bir soru üzerine, irticayla mücadeleyi din din ve din bilginleri yapmışür. İrtkanın en hizmetlerinin " " £ * ? ^fT-ı -, • bügıdu; Prof. Bardakoğlu, sıyası enn ve ^ m e t t ş l e r i Başkanlıgı'nın dlğer kesimlenn d u ; konusundakı yorumlannı baskısı dışında özgürce ürettiklerini, kimseden sürdürülmesi emir almadıklannı söyledi. gerektiğini Bardakoğlu, bir soru üzerine, vurguladı. iyi yetişmiş din adamına ihtiyaç olduğunu. toplumun Ankara Savaş Karşın Platform üyeferi. dün Bakanlar : Kuruhı toplannsınin sürdüğü saatierde Başbakanhk'a giderek Irak savaşına taraf obnayacaklarına ilişkin dilekçe verdiler. 5'Û gruplar halinde Başbakanhk'a ahnan savaş karşrtian, dflekçekrinde "Saym Başbakan ve Bakanlar Kuruhı üyeleri, bir yurttaş olarak bir kez daha Uan ediyorum ki: ne lrak'ta ne de ülkemin topraklannda asla kardeş kanı döknıeyeceğinr dediler (üsrte). TKP Kyarbakır İI Örgütü ise Türkiye'mn Irak'a asker gönderme kararuu protesto etnıek için Kürtçe pankartasü. Pankart polis baskınıyla indiriBrken TKP tarafindan y-apuan açıklamada "Partimize yapılan baskın Afi'ye uyum yasalannm getirisinin olnıadığının kanıû oJdu" denildi. Öte yandan Tutukhı Yakınlan Dayanışma Derneğine üye bir grup F tipi cezaevierinin kaknrdması istenüyie Adalet Bakanhğrna dilekçe verdL (SERDAR ÖZSOY) ÜAK, taslakla ilgili olarak Erdoğan'ı 'muhatap almayı' planlıyor 6 Çelik kişisel bakıyor' dini hurafelerden unamla kurtanlabıleceğini, bunun Ankara'dan sağlanamayacağını kaydetti. 'Diyanet Akademisi' önerisi Dönüşümün, en ucra koyden başlatılması gerektiğini vurgulayan Prof. Bardakoğlu, bunun için öğretmenle imamın aynı şeyi anlatması gerektiğıne ışaret etti, Bardakoğlu, "Baü'yı bilen, geleneği din gibi algılamayan modern din görevükrine ihtiyaç var. Bunu inıam hatiplerin sağlayabildigini söylemek iyimserfik olur" diye konuştu. tlahiyat fakültelerinin de aynı şekilde olduğunu belirten Bardakoğlu. bunun için "Diyanet Akademisi" kurulmasını önerdi. Prof. Bardakoğlu, din eğitiminin şeffaf ohnası gerektiğini de belirterek "din eğitiminin bodrum katma inmesi halinde tehlikeli bir silah olacağını" söyledi. Prof. Dr. Bardakoğlu, "AlevOer"le ilgili bir soruyu yanıtlarken de "Dıyanet'in Sünni bir kuruluş outıadığını" belirterek Diyanet'i Müslümanlığın üst kuruluşu olarak gördüğünü bildirdi. CANGAZALa ANK4RA-Ünıversitelerarası Ku- rul (ÜAK) tarafindan oluşturulan alt komisyon üyeleri, hazırlayacaklan YÖK YasaTasansı Taslağı'nın Mil- li Eğitim Bakanı Hüseyin ÇeBk ta- rafından kabul edilmemesi durumunda bakanı değil Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'ı "muhatap abnayı" planlıyor. Komisyon üyele- ri, Çelik'in imam hatip lise- lilere üniversiteye giriş ko- laylığı sağlayacak düzenleme ile \ r ÖK Yasası'nın TBMM'den geçi- nlmesinde "aceleci" davTanmasının, olayı "kişiselleştirmesinden" kay- naklandığı görüşünde birleştiler. ÜAK'de kurulan alt komisyon ön- ceki gün Yıldız Teknik Üniversite- si'ndC bir araya geldi. Toplantıya ÜAK Başkanı Ayhan .\lkış. ODTÜ Rektörü Ural Akbulut Gazi Üni- versitesi Rektörü Rıza Ayhan, Ko- caeli Üniversitesi Rektörü Baki Kom- suoğlu, ITÜ Rektörü Gülsün Sağla- mer ve Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü tsmet \ildan Alptekin ka- • ÜAK bünyesinde kurulan alt komisyon üyeleri, Bakan Çelik'in imam hatip tasansıyla ilgili düzenlemenin 2004 ÖSS kılavuzuna yetiştirilmesi için ısrar etmesinin, konuyu başansı için "ölçüt'" olarak görmesinden kaynaklandığını vurguladı. tıldı. ÜAK üyelerinin "meslekfee- lilerinalanlanyla ilgili bölümlerege- çişte; katsayılann normal liselerie eşitlenmesi. meslektiselerindefark derslerini verenlerin diğer liselerie aynı katsayiyia sınava girmeleri mes- lek liselilere üniversitelerde belirli kontenjanaynlması" formülleri ge- lecektoplantılardatartışılacak. Üni- versıtelerden gelen görüşleri değer- lendırecek olan komisyon, 24 Ekim'de toplanacak rektörler komı- tesinin adından 26 Ekim'de yıne top- lanma karan aldı. Komisyon üyele- n, Çelik'in imam hatiplerin önünü açan tasanyla YÖK Yasa Taslağı'nın çıkmasını "kişi- seDeştirdiğini" \iirguladılar. Başbakan'ın da TBMM Mil- lı Eğitim Komisyonu Başka- nı'nın da düzenlemenin 2004 ÖSS kılavuzlanna yetişme- si zorunluluğu olmadığını söyleme- sine karşın, Çelik'in bu konuda ıs- rar etmesinin. konuyu başansı için "ölçüt" olarak görmesindenkaynak- landığı viirgulandı.Çelik'in Ü,\K'ın çerçeve yasa taslağını kabul etme- mesi durumunda düzenlemenin Baş- bakan'a taşınabileceği belirtiliyor. DlLEKÇEVERİLDl IÜ'den Baltalimanı için iptal başvurusu İstanbul Haber Servisi - Istanbul Üniversitesi (IÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nur Serter ve bazı dekanlar, Maliye Bakanlığının IÜ Baltalimanı Eğitim ve KültürTesisleri'nin üniversiteye tahsisini kaldırması karanna ilişkin "yürütmenin durdurulması ve karann iptah" istemiyle İstanbul Bölge Idare Mahkemesi'ne başvurdu. Dilekçenin Şirinevler'deki İstanbul Bölge Idare '. Mahkemesi'ne verilmesinin ardmdan açıklama yapan Serter, * "En kısa sürede iptal karan afanacağmı tahmin ettiklerini" söyledi. 'Unakıtan tahammül etmek zorunda' Binayı 70 yıldır tÜ'nün kullandığını ve tahsis amacına aykın kullanıhnadığını vurgulayan Serter, gazetecilerin, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'm, "böyle yerlerin ünhersiteler tarafindan kuüanılmasına tahammülüm yok" sözlennın sorulması üzerine de, "İstanbul Üniversitesi, 550 yılhk bir biüm kurumu. Saym Bakan'ın, icraatianmıza tahammülü yoksa bile ünhersitesiye tahammüJü ohnası gerekiyor" dedi. AKP hükümetinin, konuyla ilgili tutumuna tepki gösteren YP Genel Başkanı Sadettin Tantan, kin ve nefretle devletin yönetilemeyeceğini vurgulayarak "Deviet bilgiyle, birikinıle, binnçle ve deneyimle vönetiHr" dedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Istanbul'un Pendik ilçesindeki Tuz- la Tersanesi kıyılarında tartışmah bir inşaatın sürdüğünden söz ediliyor. Anlaşılan o ki yapılan yayınlara ve iti- razlara rağmen STFA'nın Millı Em- lak'tan kendi şirketi için kiraladığı ara- ziler şimdi UND'ye ait bir Ro-Ro şir- keti tarafından yasal gerekleri yerine getirilmeden kullanılıyor. önümde Tuzla Güzelyalı mahalle- sinden bir yurttaşın mektubu duru- yor. Adı bende saklı yurttaş şunlan söylüyor: "17Ağustosdepreminden sonra Tuzla Güzelyalı mevkıine taşı- nan tersanenin sadece 25-30 met- re yakınında STFA bulunmakta idi. STFA'nın bulunduğu alanda iş ma- kineleri parkı vardı. Bu yer bundan bir süre önce UND'ye ait bir Ro-Ro şirketine satıldı. Şirket bu arsayı al- dığını beyan ederek alanı gümrük kapısı yapacağını duyurdu. Arsa üze- rinde hızlı biryıkım yapılarak yeni bi- naların inşaatı gece gündüz sürüyor. Aynca denizin derinleştirilmesi de yapılıyor." Mektupta belirtildiğine göre, bu in- Pendik Limanmda Neler Oluyor?.. şaatın ÇED raporu bulunmuyor. Sa- hil şeritlerinde denızle ilgili olan arsa- larda ÇED raporu zorunlu iken Büyük- şehir Belediyesi'nin böyle bir raporu inşaat sahibi şirketten istemediği öne sürülüyor. "Pendik Tersanesi çevresinde ne- ler oluyor" sorusu kafama takılınca, yörenin gazetesi Pendik Sonsöz'ün internet sitesine girdim. Sonsöz ga- zetesi, 23 Temmuz 2003 tarihinden bu yana sürekli olarak konuyu gün- demde tutmasına rağmen bir deği- şiklik olmadığı anlaşılıyor. Işte Son- söz'ün yayınlarından kısa bir özet: "STFA'nın yerinde neler olup bit- tiğini, kamuoyu ve özellikle bu ma- hallin sakinleri, 24 saat aralıksız ya- pılan kazı ve yıkımlar hakkında ses- siz kalan yetkililerden doyurucu açık- lamalar bekliyor. Sonsöz gazetesi olarak başta Turizm ve Kültür Ba- kanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Mil- HEmlakMüdüıiüğü, İstanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı ve Pendik Belediye Başkanı Brol Kaya'ya ses- leniyoruz. STFA'nın yerine yapılma- sı düşünülen Ro-Ro limanının ön- ceki imar planındaki konumu ney- di? Imarplanı Ro-Ro limanı olarak de- ğiştirildi mi? Değiştirildiyse Büyük- şehir Belediye Meclisi'nin hangi ta- rih ve kararsayısı ile değiştirildi? Plan sınırı nereleri ve kaç bin metrekare alanı kapsamaktadır?" "Ro-Ro limanı, STFA'nın yeri dışın- da başka alanı da kapsamakta mıdır? Bu çalışmaların yapılabilmesi için Pendik Belediyesi'nce de ruhsata bağlanmış mıdır? Baûlanmışsa ne zaman bağlanmıştır? îdari ve teknik kriteriere uyulmuş mudur?" "49 yıllığına kiralanan, Turizm ve Kültür Bakanlığı'ndan belgeli Otel Sidoma ve benzeri gibi turistik tesis- ler sahiplerine haber verilmeden na- sıl kiralanabiliyor? Bu mahalde otu- ran vatandaşlar artacak TIR trafiği- nin ve gürültünün kendilerini fazla- sıyla rahatsız edeceği endişesi için- de. Birvatandaş, 'UND Ro-Ro baş- kanı yaptığı açıklamada günde 400 civarında TIR'ın bu alana giriş-çıkış yapacağını söyledi. Bu durumdaso- kak aralan TIR'larla dolacak. Çocuk- lanmız sokağa çıkamayacak, insan ka- çakçılığı bizleri bire biretkileyecek' di- yerek endişelerini ifade etti." "STFA'nın arsasının bitişiğinde de- niz kenannda Milli Emlak'e ait 3 ay- rı arsanın bulunduğu edinilen bilgi- lerarasında. Birönemli iddia da da- ha önce başkalarına kiraya verilen bu arsalann, el altından UND'ye dev- redildiği yönünde. Bu konuda endi- şelerini dile getiren çevre sakinleri'Bir devrin yapılabilmesi hukuken imkân- sız olmasına rağmen, bu iş nasıl ya- pılıyor? Arsalar UND'ye verilirken iha- le yapıldı mı?1 sorulanna yetkililer- den yanıt bekliyorlar." "Güzelyalı mevkiinde, Kartal Em- lakMüdüriüğü'nce kiraya verilen tek yer deniz dolgusu 2779 parseldeki 2.183 metrekarelik bir arsa. 2 Eylül 2002 tarihinde açık teklif usulü ile 2 7 milyar bedelle 3 yıllığına kiraya ve- rilen bu arsa haricinde kiraya veril- miş hazine arsasıyok. Bu durumda, 'Orada haksız bir işgal mi var?' so- rusu kamuoyunun kafasını meşgul ediyor." "Diğer taraftan 2.2 dönümlük bir yerin 25 milyar tahmini bedelle açık teklif usulü ihaleye çıkarılarak, 27 milyara 3 yıllığına kiraya verilmesi de vatandaşlarca tepki ile karşılandı. Bir vatandaş, 'Aylık olarak sadece 750 milyon gibi komik bir rakama denk ge- len kira bedeli kamu malının nasıl peşkeş çekildiğinin yeni bir kanıtıdır. Bu nasıl adalet, bu nasıl kalkınma anlayışı?' diyerek tepkisini dile getir- di." Gerçekten Tuzla Güzelyalı kıyılann- da neler oluyor? Bunun cevabını biz de yetkililerden bekliyoruz. Bu bölge ihale edildi mi, edildiyse bu yasalara uygun bir şekilde yapıldı mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle