08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10EKİM2003CUMA 8 Istanbul HABERLERtN DEVAMI TURKIYE Y 19 Sinop Edırne PB 21 Samsun Y 20 Adana B 29 Y 21 Mersin B 28 Kocaeii Y 21 Trabzon _Y 23 Diyarbakır B 31 Çanakkaie PB 21 Giresun Y 23 Şanlıurfa B 32 Izrrür PB 23 Ankara Y 19 Mardin B 31 Manisa PB 25 Eskışehır Y 19 Siirt B 31 Aydın B 26 Konya B 23 Hakkâri B 21 Denizlı B 25 Sıvas Y 21 Van B 20 Zonguldak Y 16 Antalya B 26 Kars B 20 Oslo Yurtiun kuzey ve ıç kesımtefi parçalı çok bulutlu Marma- ra'nm doğusu, Kuzey Ege'nın ıç kesımlen Karadenız, Iç Anaddu'nunkuzeyvedogu- Helsinkl suıleDoğuAkdenız'mıçke- S t o c k h o l m smten sağanak vegokguni- . n n H r a tulu sağanak yağışlı. dığer L u n a r d DIŞ MERKEZLER Y 11 Berlin Y 15 Moskova Y 15 Y Y 10 Budapeşte Y 16 Aşkabat B 23 Madnd B 25 Astana B yerterazbuluttuveaçıkgeçe- A m s t e r d a m cek. Hava stcaklığı Orta ve Brüksel Doğu Karadenız ılelçAnado- p a n g lunun doğKSiında duşecek r d r l s Y 20 Viyana Jİ8 20 Belgrad Y 18 Taşkent B 22 B 15 Bakû B 31 Sofya Y 20 Roma B 14 Bışkek B 8 B 24 Tıflıs B 17 dığer yeferde onetnlı btf de- Bonn ğışıkiık olmayacak Münih Y 16 Atına B 25 Kahire A 30 Y 16 Zünh Y 18 Şam B 35 0Aç,k Parçalı bulutlu SıSII ^ Çok bulütlu ı Yağmurlu <t ^.Karlı Sulu kar > Gok gurultûtu «• G U N C E L CIUVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada lar, manşetler Irak'ta Türk askerinin yerleşeceği böl- gede risk tehdidi altında görev yapacağını yadsıya- mıyor. RTE ile Dışişleri Bakanı Gül, Türk askerinin jandar- ma görevi yapmayacağını, Irak'a banşı sağlamak için gideceğini yineleyip duruyor. Sonuç? Hiç! Tezkereden sonra Irak'taki yönetim, I- rak ha/kı bizi kucaklıyor mu? Yooo! öne sürdüğü ge- rekçelere Türk kamuoyunu inandıramayan hükümet; sormak lazım, Irak halkını, geçici yönetimi nasıl inan- dırabilir? Isveç basınının Irak'ta "pis işleribizim aske- rin yapacağını" ırdeleyen yorumunu, Wall Street Jo- urnal'daki "ABD'nin TürkaskeriniIrak'takien tehlike- li yer olan Bağdat'm batısına konuşlandırmak istedi- <^b/"irdeleyenyazıyi; Başbakan'la Dışişleri Bakanı'nın dikkate aldığı, okuduğu bile kuşkulu. • • • Üstelik bu hükümet, izin tezkeresinin görüşüldüğü sırada Irak Geçici Hükümet Konseyi'ndeki Türkiye aleyhine pariayan, Türk askenni Irak'ta istemeyen tar- tışmalan TBMM'ye gerçek yüzüyle aktarmadı. Geçi- ci hükümetin ittifakla aldığı söylenen karar ABD'nin müdahalesiyle açıklanmadı. Amerikalı sivil yönetici Paul Bremer'in onca çabasına karşın, "istemezûk" sesleri yatışmış değil. TV haber kanallan (CNN Türk) -bizimkinin 'kardeş' diye tanımladığı- Irak halklanndan Arap esnafını ko- nuşturuyor; Türk askeri gelsin, diyen yok. Hatta Türk askerini eli kanlı, işgalci diye niteleyenler ön sırada. Sözcü Boucher, "itirazlara rağmen ABD'nin Türkas- kehnden vazgeçemeyeceğini" söylüyor. Tam bir kargaşa! • • • Kargaşanın büyüğü hükümetin ABD'nin önce tez- kere, sonra pazarlık dayatmasına boyun eğmesiyle başladı. Şimdi içinden çıkmayaçalışıyor. Askerlerara- sı sözüm ona müzakereler başladı. Tezkereyi daya- tan ABD öyle birtutum izledi ki; bu görüşmelerde as- kerin "nereye, ne zaman ve hangi sayıda gideceğini" içeren önemli sorulara yanıt aranmasını önledi. Türk tarafına göre askerin görev yeri, Selahattin bölgesi. Bu bölge Türk sınınndan 100-150 km. aşa- ğılarda. Ama, Barzani ile Talabani'nin egemen oldu- ğu topraklann hemen ortasından geçiyor. • • • Türkiye, Selahattin bölgesinde görev üstlenmeye neden direniyor? Zira; bu bölgeye girerek Kuzey Irak'ı ve Kürt aşiret- lerini denetim altına almayı, 1 Mart tezkeresinin red- diyle iflas eden Kuzey Irak poljtikasını bir biçimde canlandırmayı istiyor. • • • Tablo şu: Talabani ABD'den -olası görev alanımızın dışında kalan- Kerkük ve Musul'a Türk askerinin gir- meyeceği güvencesini aldıklannı açıklıyor. Barzani'nin Ankara temsilcisi Sefin Dizai dikleni- yor. Türk askerinin "Kuzey Irak'tan geçemeyeceğini" söylüyor. ABD, Kürt aşiretlerinin tepkisini öne süre- rek askerin Selahattin'de görev almasına olumlu göz- le bakmıyor. Giderek pekişen genel görüş ise; ne olur- sa olsun, isterse Müslüman olsun, işgal güçleriyle iş- biriiği yapanlar "vurulacak!" • • • Ikinci olası görev bölgemiz, işgal güçlerine saldın- lann yoğun olduğu, fazla iştiha ile bakmadığımız bir bölge: El Anbar. Iki bölge dışında görev alacağımız başka bölge yok. Kuzey malum. Güney'de Ingilizler. Geriye, orta Irak'- ta da ABD'nin askerini başka olaysız yörelere çekme- yi düşlediği bu iki bölge kalıyor. ABD dayatmalanna şapka çıkanr, tezkere sonrası- nı sağlama bağlamazsan: Kasım'a kadar papatya falı: Selahattin mi, El Anbar mı? MİLLİ PİYANCO CEKİLDI 600 mllyar 000205 60 milyar: 292787 10 milyar: 375243 5 mllyar: 218469 443482 1 milyar: 118464 î-49890 174912 20391826750I 3069I0 358422 480739 4962 19 515846 500 mllyon: 013469 030135 059430 079480 099907 214081 215^09 252591 276203 299450 301911 305271 305781 309885 340096 363081 408948 426253 446242 447207 536031 560048 566082 578496 582957 400 milyon: 046149 047136 069063 082-TO 146465 147692 181467 182798 247223 250475 281111 281890 321282 321356 370325 391148 481076 482634 522030 529853 300 milyon.- 042471 (T5861 135196 140465 194511 195493 216094 216718 248673 261308 291520 292' 7 07 324557 3326-4 373993 379224 406337 407015 427492 446204 469636 484923 510087 525795 563255 5^2623 586145 587468 001 114 004515 010555 024134 044334 053566 058296 063151 064341 065777 085031 116793 125487 135086 142637 159856 163993 167324 175351 178272 195199 210659 215317 227802 246607 255062 267331 267516 272513 278392 282726 293870 298430 318068 318147 326668 335721 351354 364606 365751 395022 414590 422097 442488 447222 487099 487250 492560 499980 513822 530381 550485 570487 583761 594864 013960 084582 147132 201487 221476 262385 302O41 334386 390004 411846 453406 492252 528353 574822 595852 025679 089813 173322 202698 230674 265018 314295 335053 390530 412181 455640 492663 540500 578859 597588 200 milyon: 025421 033982 043^86 045172 051990 068269 082393 084763 106810 112964 130526 144366 156138 187008 202845 208812 2I2517 221375 252883 257982 261320 262307 277607 278871 296301 312039 332434 333539 334144 337447 355101 362186 368 P 6 369451 391209 394527 399241 399646 423055 426981 -H8194 444535 459220 46407 470586 479837 497072 504268 511668 521402 542558 543249 558219 566324 594801 596400 596879 597311 100 milyon: 04189 46990 48200 55571 59543 68245 69733 85409 949^9 96985 4 0 milyon: 0251 0718 1747 2766 2864 2938 3839 6748 7598 9497 20 milyon: 103 2"M 525 657 694 737 945 12 milyon: 02 15 28 65 70 Amortİ:2\e7 125944 173366 206486 233881 271503 314686 355919 392012 421369 456611 497^03 554401 580761 035374 068746 118960 187895 228907 266301 312858 342920 372608 408275 447014 482886 525081 567225 032421 127611 186684 209840 241562 282333 315855 356704 397281 423099 456989 504334 554422 584255 035563 073361 119406 188171 235530 268685 326795 350782 387200 408771 447617 485833 526905 580935 03^954 131459 193969 211101 247530 285679 323098 359707 401220 427144 461410 506166 561893 585868 036242 077938 122006 189698 242246 274620 328225 351903 389739 417556 456377 496534 535277 581219 Yıldız yine gözaltma almdı Gazetemiz Genel Yayın Vönetmeni Yıldız, be- raat erfiği dava ne- deniyle 2002'de de ka- rar, Genel Bilgi Topla- ma (GBT) Sistemi'ne kaydedilmediği için An- kara'da 12 saat gözal- tında kalmıştı. Haber Merkezi - Avrupa Birliği (AB) uyum yasalannın birbiri ardı- na çıkanldığı bir dönemde, gazete- miz Genel YayınYönetmeni Ibrahim Yıldız.2001 yılında beraat ettiği bir davadan dün ikinci kez gözaltına alındı. Pasaportunun süresini uzatmak ıçın dün fstanbul Emniyet Müdürlü- ğü Pasaport Şubesi'ne giden Cumhu- riyet Gazetesi Genel Yayın Yönetme- ni Ibrahim Yıldız, "Hakkımzda GBT var" denilerek polis tarafindan Gayrettepe'deki tnfaz Büro'ya götü- rüldü. Burada 4 saat boyunca gözal- tında tutulan Yıldız, Ankara 2. Asli- ye Ceza Mahkemesi'nden gelen, da- vanın düştüğüne ilişkin yazı üzerine serbest bırakıldı. Yıldız, aynı dava nedeniyle 2002 yılında da gözaltına alınmış, "bera- at kararmın Genel Bilgi Toplama (GBT) Sistemi'ne kaydedilmediği" gerekçesiyle Ankara'da 12 saat gö- zaltında kalmıştı. Gözaltı olayının ardmdan dönemin yetkilileri, yapı- lan yanlışlık nedeniyle özürdiiemiş- lerdi. Dönemin Içişleri Bakanı Ka- zım Yücelen, GBTdeki bu tür so- runlann giderileceğini söylemişti. Geçen süre boyunca sorunun gide- rilmediği ortaya çıktı. Ankara'da 15 Haziran 2002 tari- hinde gözaltına alınan gazetemiz Ge- nel Yayın Yönetmeni, hakkındaki "gıyabi tntuklama karannın kal- dırıldığına ilişkin" yazıyı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaklaşık bir buçuk yıl önce bildirmişti. Davanın geçmişi Yıldız'ın, kapanan bir davadan ikinci kez gözaltına alınmasına ne- den olan davanın geçmişi özetle şöy- FACİAYA KIL PAYI KALDI - Ankara'da Eryaman 3. etapta bulunan Güzelkent tlköğ- rerim Okulu'nun çatısı fırtına nedeniyle dün saat 11.15'te uçtu. Çatıdan kopan parçalar, okul binasımn ortasında bulunan boşluğa ve okul bahçesine düştü. Ders saatinde yaşanan oiay üzerine veliler aranarak öğrencilerin okuldan alınması istendi. Bir grup öğrenci ise çatının uçmasından hemen önce beden eğitimi dersindeydi. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) Trafik kitlendi, vapur seferleri durdu, çatılar uçtu Fırtmamn ettikleriHaber Merkezi -Şiddetli yağış ve şiddetli lodos Marmara ve Ege Bölgesi'nde yaşamı olumsuz etkiledi. Istanbul ve Izmir'de dün sa- bah trafik birçok noktada kilitJenirken, sabah saatlerinde bazı vapur seferleri yapılamadı. Şid- detli lodos nedeniyle 2 yolcu gemisi Kuşadası Limanı'na yanaşamadı; açıkta bekJeyen gemi- lerden Kristina Regina, Bodrum Limanı'na yö- nelirken,Sea Of Fower isimlı gemi de Rodos Adası'na demirlemek üzere geri döndü. Şiddetli lodos Bursa'da da yaşamı felç etti. Bursa'da hızı zaman zaman 90 kılometreye ka- dar çıkan firtına sabaha karşı kentte büyük kor- kuya yol açtı. Sabah erken saatlerde Bursa Va- lilliği okullann tatil edildiğini açıkladı. Orha- neli ilçesine bağlı Argun köyünde sabah nama- zmdan çıkanlann üzerine minare de\Tİldi. Ya- ralılardan Akif Bayram (67) yaşamını yitirdi, 4 kişi hastaneye kaldınldı. Fırtma kent merke- zinde irili ufaİdı çok sayıda ağacın devrilmesi- ne yol açtı. Yalova-Yenıkapı, Yalova- Mudanya deniz otobüsü seferleri iptal edildi. tstanbul'da hayatı olumsuz etkileyen şiddet- li rüzgâr ve sağanak yağış, bugün Marmara Böl- gesi'nin doğusuna kayacak. Meteoroloji Mü- dürlüğü'nün verdiği bilgiye göre, kentte hafta sonunda yağış beklenmediği, ancak hava sıcak- lığının 5-6 derece düşeceği belirtildi. îstanbul Büyükşehir Belediyesi şiddetli fırtına ve yağı- şın devam etmesi olasılığına karşı, su baskını ve trafik sıkışıklıgı yaşanabilecek 26 kritik nok- taya 100 kişilik ekip yerleştirdi. Şiddetli fırtına Ege'de de yaşamı olumsuz etkiledi. Bahkesir'de şiddetli fırtına, sahil şeridinde- ki ilçelerde hasara neden oldu. Ayvalık'ta ve Alibey Adası'nda 16 balıkçı teknesi battı. Zonguldak'ınÇatalağzıbeldesınde. saattek hızı yaklaşık 120 kilometreyi bulan fırtma ne- deniyle içinde iki kişinin bulunduğu bir sandal alabora oldu. Sandalda bulunan Burhan Mer- sinli'nin yüzerek karaya çıktığı bildirilirken Ra- mazan Aydın isimli yurttaş kayboldu. le: 1996 yılında gazetemızde Halk Bankasf na ilişkin yayımlanan haber- le ilgili olarak, 1997'de BankalarYa- sası'na muhalefet suçlamasıyla dava açıldı. Yargılama sonucunda, dava- nın diğer2 sanık hakkında beraat ka- ran verildi. Sanıklar arasında yer alan Yıldız hakkındaki dava, 4304 sayılı, 12 Temmuz 1997 Tarihine Kadar So- rumlu Müdür Sıfatı ile Işlenen Dava ve CezaJann Ertelenmesine Dair Ka- nun uyannca ertelendi. Banka, mah- kemenin karannı temyiz etti. Temyiz başvurusunu değerlendiren Yargıtay, mahkemenin karannı bozdu. Yargı- tay'ın bozma karannın ardından An- kara 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Yıl- dız hakkında yalnızca Yargıtay ilamı ile gıyabi tutuklama karan çıkardı. Yıldız'ın dosyasına ıddianamenin bi- le eklenmemesi dikkat çekti. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi, gıyabi rutukJama karannın geri alınması- na karar verdi. Devam eden süreç- te dava beraatla sonuçlandı." Yasalar kâğıt üzerinde Yıldız gibi, pek çok kişinin ge- rekli belgeler ilgili yerlere ileril- mediği için Türkiye'de haksız ye- re gözaltına alındığını belirten Avukat Rasim Öz, şunlan söyle- di: "Yasalar ne kadar değişirse değişsin, Türkiye bürokrasisin- deki zihniyet değişmedikçe, ye- ni çıkarılan yasalann uygulan- ması olanaklı değildir. Değişen yasalara karşın uygulamalarda değişikük olmadığı Ibrahim Yıl- dız örneğinde somut olarak bir kez daha görülmektedir. T- CY'nin 141. ve 142. maddeleri kaldırılmış olmasına karşın, be- nim yargılanan ve 23 yıl önce be- raat etmiş mü vekkillerim halen bu maddeden sabıkalı görül- mekte yurtdışına çıkış ve giriş- lerinde sabıkalı muamelesi gör- mektedirler. Burada bir zihni- yet devrimine gereksinim var- dır" CBT nasıl işliyor? Genel Bilgi Toplama Sistemi (GBT) Polnetaracılığıylayurtge- nelindeki emniyet birimlerini bir- bırine bağlayan bir sistem. Bu sis- temde çeşitli davalarda yargıla- nan, ceza alan kişilerhakkında ka- yıtlar yer alıyor. Yurttaşlann bera- at etmesi üzenne, mahkeme. em- niyete durumu bildirerek sistem- deki kaydın düşürülmesini sağlı- yor. Ancak, uygulamada mahke- menin yazısı kimi zaman emniye- te ulaşmayınca sicil kaydı düzel- tilmiyor. Bu yüzden yurttaşlar kendi dosyalarını bizzat takip ede- rek sicillerini düzelttiriyorlar. An- cak düzeltme kimi zaman başka bir ildeki kayıtlara yansımadığı görülüyor. Bu nedenJe yurttaşlar haksız yere gözaltına alınmaya de- vam ediliyor. GUNDEM MUSTAFA BALBAY BİLİRKİŞİ RAPORU: AKBIL sistemi güvenlideğil Istanbul Haber Servisi - Akbil davasına gelen bilirkişi raporunda "Akbil sisteminin, güvenilir ve tutarlı olduğundan enıin olmanın mümkün olmadığı" belirtildi. Akbil'dekı yolsuzluklarla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın da bulunduğu 37 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada avukat Fatma Karahisarlı. Hazine adma davaya müdahil olarak katılmak istediğine dair bir dilekçe sundu. Mahkeme heyeti, Maliye Bakanlığı'nın müdahillik talebinin incelenmesine, iddia makamına bilirkişi raporunu inceleyerek esasa ilişkin mütalaasını vermesi için süre veriimesine karar vererek duruşmayı erteledi. 3 öğretim görevlisi ve vergi dairesinden bir yetkiliden oluşan bilirkişi heyeti tarafindan hazırlanan raporda, .AJcbil sisteminin planlamasında, tasanmında ve uygulanmasında teknik açıklar olduğu ve bu açıklardan dolayı sistemde para giriş ve çıkışının sağlıklı kontrolünün yapılamamış olduğunun görüldüğü ifade edildi. Sistemdekı problemlerin gıderilmesi için Belbim AŞ'nin, çalıştığı IETT, IDO gibı kurumlann ve Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin zamanında çözümler üretmemesinin ciddi bir ihmalkârlık olduğu vurgulanan raporda, zimmet suçunun oluşması için memur niteliği taşımak gerektiği. ancak Belbim çalışanlannın memur kabul edilmedikleri ifade edildi. AYDIN ILGAZ'DAN 'HABABAM'TEPKİSİ: Yenifilm Ilgaz'ı temsiletmiyor Istanbul Haber Servisi - Şair-yazar Rıfat Ilgaz'ın aynı adlı eserinden sinemaya aktanlan "Hababam Sınıfı"nın "Forevir" adlı yeni bölümüne Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz tepki gösterdi. Aydın Ilgaz "Bu filmin içeriği, forevır sözcüğünden itibaren Rıfat Ilgaz'ı temsil etmiyor" dedi. Ilgaz, 2.5 yıl önce Hababam Sınıfı'nın yeniden film olarak çekilmesi için film şirketiyle anlaşma yaptıklarını, anlaşmaya "Rıfat Ilgaz'ın eserine biçimsel olarak halel getirilmeyecek. Varislerinin onayı alınmadan film çevrilemez" şeklinde maddeler koyulduğunu belirterek, "Babam, Hababam Sınıfı romanı. içeriği bozulmadan bir film olarak yapüabilir, diye bakıyordu" dedi. Aydın Ilgaz, romanda daha kullanılmamış bölümler olduğunu ifade ederek, '•Romanın senaryo yapılmadan önce bir kez daha okunmasını istiyoruz. Babamın kenıiklerini sızlatmayalım" diye konuştu. Ilgaz, Hababam Sınıfı eserinin güncelliğinı koruduğuna da dikkat çekerek şöyle devam etti: "Aslında okuUarda bazı şeyler değişiyor. Ama Türkiye'de ezbercilik, kopyacılık ve lüzumsuz saygı varoldukça Hababam Sınıfı'nın güncelliği de devam edecek." Hababam Sınıfı- Forevır'ın, Arzu Filmcilik ve Sinemacılık tarafından Kültur ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle gerçekleştirilecek olan çekimlerine önümüzdeki günlerde başlanacak. • Baştarafı 1. Sayfada lanarak imam hatip liseleriyle ilgili parti tabanına "selam" vermesi de buna eklenebilir. Bir yandan her şeyi üniversite yönetimleri ve YÖK yönetimiyle diyalog kurarak çözmeyi amaç- ladıklarını söylüyorlar, bir yandan da "YOK deği- şikliği uzar, biz aradan imam hatip düzenlemesini geçirelim" diyorlar... Bu konu daha çok haber-yorum kaldıracak... Biz bugünü Çelik'in bakanlık etme anlayışını or- taya koyan bir belgeye ayıralım. Bakanlık yaptığı kurumda istediği gibi hareket eden siyasileri gördük ama, bu kadarı gerçekten az bulunur. Sayın Çelik, diyaloğa da açık bir kişi. ABD dö- nüşü bu hukuk anlayışının ayrıntılarını bize açık- larsa, söz bu köşeden duyuracağız... Bizde kamu personelinin yargılanması özel izin- le gerçekleşebiliyor. Bir memurun suç işlediği, usulsüzlük yaptığı id- diası varsa, bunun soruşturulması için yönetici- sinin ızin vermesi gerekiyor. Bakanlar genellikle bunun gereğini yerine ge- tirmek istemıyorlar. Zira, memuru "suçunsuru"'ta- şıyan işlemi yapmaya çoğunlukla onlar itmiş olu- yor. Böylesi durumlarda şöyle bir orta yol benim- seniyor: Bakan, yargıdan memuruyla ilgili bir soruştur- ma izni istemi geldiğinde hemen kendisi işlem yapıyor. Bir anlamda soruşturma yürütüyor. Yar- gı makamına şu sonuç yazılıyor: "İlgili memurun yaptığı işlem bakanlığımızca in- celenmiş, herhangi bir suç unsuru bulunamamış- tır. Bilginize..." Aslında bu da yasal değil ama, vurguladığımız gibi bakanlar "ortayolu" böyle buluyor.du! 'Ben yaptımsa doğrudur' Şimdi gelelim Çelik'in yöntemine... MEB Müsteşarı Necati Birinci, Personel Genel Müdürü Remzi Kaya ve Genel Müdür Yardımcı- sı Vekili Cemal Taşar, iddiaya göre yasanın ver- mediği yetkilerı kullanıyorlar ve göreve döndürül- mesi gereken mernurlarla ilgili işlemleri yapmı- yorlar. Ankara'da ve Anadolu'nun çeşitli illerinde gö- revden alınan yüzlerce yöneticiden bazıları yargı- ya gitti, "göreveiade" karannı alıp bakanlığın ka- pısını çaldı. Bakanlık da bunu tam olarak yerine getirmeyin- ce bu kez sözünü ettiğimiz kişilerle ilgili soruştur- ma yapılması için Yargıtay'a başvuruldu. Yargıtay bir yazıyla Çelik'ten "izin" istedi. işte Çelik'in 7 Ağustos 2003 tarih ve 451.05/941 sayı ile Yargıtay'a verdiği yanıtın son paragrafı: "Açıklanan nedenlerle birlikte il ve ilçe milli eği- tim müdürieri ile şube müdürlerinin görevlendir- meleri ve görevlendirilmelerinin sona erdirilmesi bilgim dahilimde ve talimatım gereği yapıldığından Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Remzi Kaya ve Genel Müdür Yardımcısı Vekili Ce- mal Taşarhakkında ön inceleme ve soruşturma iz- ni verilmemiştir. Bilgilerinizi rica ederim." Çelik bu resmi yanıtta "bilgim dahilimde" de- miş. Bizce "dahilinde"dahaTürkçe ama, belki de bakanın bir bildiği vardır diye, aynen aktardık. Çelik'in yargıya verdiği yanıt, yorum gerektirme- yecek kadar açık. "Sizin suç olarak algıladığınız ve soruşturma yapma gereği duyduğunuz işlem- leri ben yaptırdım, 0 yüzden soruşturamazsınız" dıyor. Hukukun üstünlüğü için yemin etmiş bir bakan, icranın üstünlüğünü yeğlerse, onun altındakiler neyler! Biz, eğitim sistemimiz okumaktan çok ezbere dönük, okuyan az diyoruz ama, Çelik yanıldığımı- zı ortaya koyuyor. MEB'de meydan "okuma" var, eğitimin canına "okuma" var, bildiğini "okuma" var... [email protected] SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 'Böyle Gelmiş...' Ama, '...Böyle Gitmez!...' I Baştarafı Arka Sayfada verdikleri onca söze rağmen, ne Mende- res 'Sistem' için, gerektiği kadar 'uysal vemülâyim'd'ı, ne de Demirel! Bu 'cum- huriyetçi' liberallerin, Türkiye'yi sana- yileşmiş çağdaş bir ülke yapmak gibi, 'Kemalist' bir saplantısı vardı ki; bu, Batılı 'Sistem'i, çileden çıkanyordu; - hâlâ çıkarryor- onlara tereyağı yumu- şağı biri lâzımdı, Turgut Özal gibi biri! Turgut Özal ve sonrası; Oligarşi'nin öbür kanadının (Burjuvazi), kumanda- yı ele alması; 'düzeni', dolayısıyla hem Bürokrasi'yi, hem de Media'yı (Basın) denetlemesidı'n yani nasıf? ABD'de olduğu gibi, 'itaat' artık 'ser- mayeye' (Burjuvazi'ye) gösterilecektir; zaten usul usul, gazeteler de, radyolar da, TV kanallan da, bazıları gizli, bazıla- rı açık yollardan, ya holdingler'in eline geçmişlerdir, ya da sâdık adamlarının! Bir bakıma, Serge Halimi'nin, yürek ağ- rıtıcı tespitlerle anlattığı, Birleşik Ame- rika'daki yozlaşmanın, bir benzeri yaşa- nıyor. Merak ettiğim şudur; Türkiye'de- ki bu 'yozlaşma'yı, halka kim anlatacak? Gazeteci cemiyetleri, ya da sendikaları mı? Güldürmeyin beni! Yanılan klm? Artık 'itaatçı basın' ne milletvekilliği bekliyor, ne de mevki mansıp! 'De- ğişim'in gazetecisi, 'köşeyi dönmek' için, sıraya girmiştir: başarılı gazete- ci, 'çirkef'i teşhir eden değil; onun içinde yüzmeyi en iyi bilen gazeteci- dir; 'Tanzimat alafrangası', ya da 'Meş- rutiyet mürtecisı' olması, hiç fark etmez. Işin 'raconu' karanlık ihâlelerde aracılık, rakamı bol sıfııiı transferler; ya da, en kı- sa zamanda en lüks otomobillere, en fi- yakalı teknelere, en şahane konaklara sahip olmak! Bir ayağın Brüksel'den, öbürü VVashington'dan eksilmeyecek, anadilini hafif Amerikan telâffuzuyla ko- nuşup; oralarda odun kesenlerin, bura- lardaki hınk deyicisi olacaksın! Dünyayı düzeltmek, sana mı kalmış? Değil mi efendim? 'Böyle gelmiş, böyle gideri' Liberal kapitalizm (Emperyalizm) -ki gittikçe Keynes'i bile, kıpkızıl komünist görüyor- tek başına kalınca, artık yöne- timleri (partileri) ele geçirmeyi önemse- mez oldu; yeni 'numarası', a'dan z'ye Media'yı eline geçirip, onu yalnız hal- ka karşı değil, bürokrasi'ye karşı da 'uyuşturucu' gibi kullanmak; böylece toplumu 'uyurgezer'e dönüştüımek! İyi de, bütün ömrü çalakalem müca- dele ile geçmiş, Aziz Nesin -0 çetin ga- zeteci/yazar-; 'böyle gelmiş, böyle git- mez' derken, yanılıyor muydu? Ne mü- nâsebet, yanılan bunlardır; çünkü ger- çekten, 'böyle gelmiştir' ama, 'böyle gitmez'! e-mailrtilahan'/ isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle