Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10EKİM2003CUMA
8
Istanbul
HABERLERtN DEVAMI
TURKIYE
Y 19 Sinop
Edırne PB 21 Samsun
Y 20 Adana B 29
Y 21 Mersin B 28
Kocaeii Y 21 Trabzon _Y 23 Diyarbakır B 31
Çanakkaie PB 21 Giresun Y 23 Şanlıurfa B 32
Izrrür PB 23 Ankara Y 19 Mardin B 31
Manisa PB 25 Eskışehır Y 19 Siirt B 31
Aydın B 26 Konya B 23 Hakkâri B 21
Denizlı B 25 Sıvas Y 21 Van B 20
Zonguldak Y 16 Antalya B 26 Kars B 20
Oslo
Yurtiun kuzey ve ıç kesımtefi
parçalı çok bulutlu Marma-
ra'nm doğusu, Kuzey Ege'nın
ıç kesımlen Karadenız, Iç
Anaddu'nunkuzeyvedogu- Helsinkl
suıleDoğuAkdenız'mıçke- S t o c k h o l m
smten sağanak vegokguni- . n n H r a
tulu sağanak yağışlı. dığer L u n a r d
DIŞ MERKEZLER
Y 11 Berlin Y 15 Moskova Y 15
Y
Y 10
Budapeşte Y 16 Aşkabat B 23
Madnd B 25 Astana B
yerterazbuluttuveaçıkgeçe- A m s t e r d a m
cek. Hava stcaklığı Orta ve Brüksel
Doğu Karadenız ılelçAnado- p a n g
lunun doğKSiında duşecek r d r l s
Y 20 Viyana
Jİ8
20
Belgrad
Y 18 Taşkent B 22
B 15 Bakû B 31
Sofya
Y 20 Roma
B 14 Bışkek B 8
B 24 Tıflıs B 17
dığer yeferde onetnlı btf de- Bonn
ğışıkiık olmayacak Münih
Y 16 Atına B 25 Kahire A 30
Y 16 Zünh Y 18 Şam B 35
0Aç,k Parçalı bulutlu SıSII ^ Çok bulütlu ı Yağmurlu <t ^.Karlı Sulu kar > Gok gurultûtu
«•
G U N C E L CIUVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
lar, manşetler Irak'ta Türk askerinin yerleşeceği böl-
gede risk tehdidi altında görev yapacağını yadsıya-
mıyor.
RTE ile Dışişleri Bakanı Gül, Türk askerinin jandar-
ma görevi yapmayacağını, Irak'a banşı sağlamak için
gideceğini yineleyip duruyor.
Sonuç? Hiç! Tezkereden sonra Irak'taki yönetim, I-
rak ha/kı bizi kucaklıyor mu? Yooo! öne sürdüğü ge-
rekçelere Türk kamuoyunu inandıramayan hükümet;
sormak lazım, Irak halkını, geçici yönetimi nasıl inan-
dırabilir? Isveç basınının Irak'ta "pis işleribizim aske-
rin yapacağını" ırdeleyen yorumunu, Wall Street Jo-
urnal'daki "ABD'nin TürkaskeriniIrak'takien tehlike-
li yer olan Bağdat'm batısına konuşlandırmak istedi-
<^b/"irdeleyenyazıyi; Başbakan'la Dışişleri Bakanı'nın
dikkate aldığı, okuduğu bile kuşkulu.
• • •
Üstelik bu hükümet, izin tezkeresinin görüşüldüğü
sırada Irak Geçici Hükümet Konseyi'ndeki Türkiye
aleyhine pariayan, Türk askenni Irak'ta istemeyen tar-
tışmalan TBMM'ye gerçek yüzüyle aktarmadı. Geçi-
ci hükümetin ittifakla aldığı söylenen karar ABD'nin
müdahalesiyle açıklanmadı. Amerikalı sivil yönetici
Paul Bremer'in onca çabasına karşın, "istemezûk"
sesleri yatışmış değil.
TV haber kanallan (CNN Türk) -bizimkinin 'kardeş'
diye tanımladığı- Irak halklanndan Arap esnafını ko-
nuşturuyor; Türk askeri gelsin, diyen yok. Hatta Türk
askerini eli kanlı, işgalci diye niteleyenler ön sırada.
Sözcü Boucher, "itirazlara rağmen ABD'nin Türkas-
kehnden vazgeçemeyeceğini" söylüyor.
Tam bir kargaşa!
• • •
Kargaşanın büyüğü hükümetin ABD'nin önce tez-
kere, sonra pazarlık dayatmasına boyun eğmesiyle
başladı. Şimdi içinden çıkmayaçalışıyor. Askerlerara-
sı sözüm ona müzakereler başladı. Tezkereyi daya-
tan ABD öyle birtutum izledi ki; bu görüşmelerde as-
kerin "nereye, ne zaman ve hangi sayıda gideceğini"
içeren önemli sorulara yanıt aranmasını önledi.
Türk tarafına göre askerin görev yeri, Selahattin
bölgesi. Bu bölge Türk sınınndan 100-150 km. aşa-
ğılarda. Ama, Barzani ile Talabani'nin egemen oldu-
ğu topraklann hemen ortasından geçiyor.
• • •
Türkiye, Selahattin bölgesinde görev üstlenmeye
neden direniyor?
Zira; bu bölgeye girerek Kuzey Irak'ı ve Kürt aşiret-
lerini denetim altına almayı, 1 Mart tezkeresinin red-
diyle iflas eden Kuzey Irak poljtikasını bir biçimde
canlandırmayı istiyor.
• • •
Tablo şu: Talabani ABD'den -olası görev alanımızın
dışında kalan- Kerkük ve Musul'a Türk askerinin gir-
meyeceği güvencesini aldıklannı açıklıyor.
Barzani'nin Ankara temsilcisi Sefin Dizai dikleni-
yor. Türk askerinin "Kuzey Irak'tan geçemeyeceğini"
söylüyor. ABD, Kürt aşiretlerinin tepkisini öne süre-
rek askerin Selahattin'de görev almasına olumlu göz-
le bakmıyor. Giderek pekişen genel görüş ise; ne olur-
sa olsun, isterse Müslüman olsun, işgal güçleriyle iş-
biriiği yapanlar "vurulacak!"
• • •
Ikinci olası görev bölgemiz, işgal güçlerine saldın-
lann yoğun olduğu, fazla iştiha ile bakmadığımız bir
bölge: El Anbar.
Iki bölge dışında görev alacağımız başka bölge yok.
Kuzey malum. Güney'de Ingilizler. Geriye, orta Irak'-
ta da ABD'nin askerini başka olaysız yörelere çekme-
yi düşlediği bu iki bölge kalıyor.
ABD dayatmalanna şapka çıkanr, tezkere sonrası-
nı sağlama bağlamazsan:
Kasım'a kadar papatya falı: Selahattin mi, El Anbar
mı?
MİLLİ PİYANCO CEKİLDI
600 mllyar 000205
60 milyar: 292787
10 milyar: 375243
5 mllyar: 218469 443482
1 milyar: 118464 î-49890 174912 20391826750I 3069I0
358422 480739 4962 19 515846
500 mllyon: 013469 030135 059430 079480 099907
214081 215^09 252591 276203 299450 301911 305271
305781 309885 340096 363081 408948 426253 446242
447207 536031 560048 566082 578496 582957
400 milyon:
046149 047136
069063 082-TO
146465 147692
181467 182798
247223 250475
281111 281890
321282 321356
370325 391148
481076 482634
522030 529853
300 milyon.-
042471 (T5861
135196 140465
194511 195493
216094 216718
248673 261308
291520 292'
7
07
324557 3326-4
373993 379224
406337 407015
427492 446204
469636 484923
510087 525795
563255 5^2623
586145 587468
001 114 004515 010555 024134 044334
053566 058296 063151 064341 065777
085031 116793 125487 135086 142637
159856 163993 167324 175351 178272
195199 210659 215317 227802 246607
255062 267331 267516 272513 278392
282726 293870 298430 318068 318147
326668 335721 351354 364606 365751
395022 414590 422097 442488 447222
487099 487250 492560 499980 513822
530381 550485 570487 583761 594864
013960
084582
147132
201487
221476
262385
302O41
334386
390004
411846
453406
492252
528353
574822
595852
025679
089813
173322
202698
230674
265018
314295
335053
390530
412181
455640
492663
540500
578859
597588
200 milyon: 025421 033982
043^86 045172 051990 068269
082393 084763 106810 112964
130526 144366 156138 187008
202845 208812 2I2517
221375
252883 257982 261320 262307
277607 278871 296301 312039
332434 333539 334144 337447
355101 362186 368 P 6 369451
391209 394527 399241 399646
423055 426981 -H8194 444535
459220 46407 470586 479837
497072 504268 511668 521402
542558 543249 558219 566324
594801 596400 596879 597311
100 milyon: 04189 46990 48200 55571 59543 68245
69733 85409 949^9 96985
4 0 milyon: 0251 0718 1747 2766 2864 2938 3839 6748
7598 9497
20 milyon: 103 2"M 525 657 694 737 945
12 milyon: 02 15 28 65 70
Amortİ:2\e7
125944
173366
206486
233881
271503
314686
355919
392012
421369
456611
497^03
554401
580761
035374
068746
118960
187895
228907
266301
312858
342920
372608
408275
447014
482886
525081
567225
032421
127611
186684
209840
241562
282333
315855
356704
397281
423099
456989
504334
554422
584255
035563
073361
119406
188171
235530
268685
326795
350782
387200
408771
447617
485833
526905
580935
03^954
131459
193969
211101
247530
285679
323098
359707
401220
427144
461410
506166
561893
585868
036242
077938
122006
189698
242246
274620
328225
351903
389739
417556
456377
496534
535277
581219
Yıldız yine gözaltma almdı
Gazetemiz Genel Yayın
Vönetmeni Yıldız, be-
raat erfiği dava ne-
deniyle 2002'de de ka-
rar, Genel Bilgi Topla-
ma (GBT) Sistemi'ne
kaydedilmediği için An-
kara'da 12 saat gözal-
tında kalmıştı.
Haber Merkezi - Avrupa Birliği
(AB) uyum yasalannın birbiri ardı-
na çıkanldığı bir dönemde, gazete-
miz Genel YayınYönetmeni Ibrahim
Yıldız.2001 yılında beraat ettiği bir
davadan dün ikinci kez gözaltına
alındı.
Pasaportunun süresini uzatmak
ıçın dün fstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü Pasaport Şubesi'ne giden Cumhu-
riyet Gazetesi Genel Yayın Yönetme-
ni Ibrahim Yıldız, "Hakkımzda
GBT var" denilerek polis tarafindan
Gayrettepe'deki tnfaz Büro'ya götü-
rüldü. Burada 4 saat boyunca gözal-
tında tutulan Yıldız, Ankara 2. Asli-
ye Ceza Mahkemesi'nden gelen, da-
vanın düştüğüne ilişkin yazı üzerine
serbest bırakıldı.
Yıldız, aynı dava nedeniyle 2002
yılında da gözaltına alınmış, "bera-
at kararmın Genel Bilgi Toplama
(GBT) Sistemi'ne kaydedilmediği"
gerekçesiyle Ankara'da 12 saat gö-
zaltında kalmıştı. Gözaltı olayının
ardmdan dönemin yetkilileri, yapı-
lan yanlışlık nedeniyle özürdiiemiş-
lerdi. Dönemin Içişleri Bakanı Ka-
zım Yücelen, GBTdeki bu tür so-
runlann giderileceğini söylemişti.
Geçen süre boyunca sorunun gide-
rilmediği ortaya çıktı.
Ankara'da 15 Haziran 2002 tari-
hinde gözaltına alınan gazetemiz Ge-
nel Yayın Yönetmeni, hakkındaki
"gıyabi tntuklama karannın kal-
dırıldığına ilişkin" yazıyı Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaklaşık
bir buçuk yıl önce bildirmişti.
Davanın geçmişi
Yıldız'ın, kapanan bir davadan
ikinci kez gözaltına alınmasına ne-
den olan davanın geçmişi özetle şöy-
FACİAYA KIL PAYI KALDI - Ankara'da Eryaman 3. etapta bulunan Güzelkent tlköğ-
rerim Okulu'nun çatısı fırtına nedeniyle dün saat 11.15'te uçtu. Çatıdan kopan parçalar, okul
binasımn ortasında bulunan boşluğa ve okul bahçesine düştü. Ders saatinde yaşanan oiay
üzerine veliler aranarak öğrencilerin okuldan alınması istendi. Bir grup öğrenci ise çatının
uçmasından hemen önce beden eğitimi dersindeydi. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY)
Trafik kitlendi, vapur seferleri durdu, çatılar uçtu
Fırtmamn ettikleriHaber Merkezi -Şiddetli yağış ve şiddetli
lodos Marmara ve Ege Bölgesi'nde yaşamı
olumsuz etkiledi. Istanbul ve Izmir'de dün sa-
bah trafik birçok noktada kilitJenirken, sabah
saatlerinde bazı vapur seferleri yapılamadı. Şid-
detli lodos nedeniyle 2 yolcu gemisi Kuşadası
Limanı'na yanaşamadı; açıkta bekJeyen gemi-
lerden Kristina Regina, Bodrum Limanı'na yö-
nelirken,Sea Of Fower isimlı gemi de Rodos
Adası'na demirlemek üzere geri döndü.
Şiddetli lodos Bursa'da da yaşamı felç etti.
Bursa'da hızı zaman zaman 90 kılometreye ka-
dar çıkan firtına sabaha karşı kentte büyük kor-
kuya yol açtı. Sabah erken saatlerde Bursa Va-
lilliği okullann tatil edildiğini açıkladı. Orha-
neli ilçesine bağlı Argun köyünde sabah nama-
zmdan çıkanlann üzerine minare de\Tİldi. Ya-
ralılardan Akif Bayram (67) yaşamını yitirdi,
4 kişi hastaneye kaldınldı. Fırtma kent merke-
zinde irili ufaİdı çok sayıda ağacın devrilmesi-
ne yol açtı. Yalova-Yenıkapı, Yalova- Mudanya
deniz otobüsü seferleri iptal edildi.
tstanbul'da hayatı olumsuz etkileyen şiddet-
li rüzgâr ve sağanak yağış, bugün Marmara Böl-
gesi'nin doğusuna kayacak. Meteoroloji Mü-
dürlüğü'nün verdiği bilgiye göre, kentte hafta
sonunda yağış beklenmediği, ancak hava sıcak-
lığının 5-6 derece düşeceği belirtildi. îstanbul
Büyükşehir Belediyesi şiddetli fırtına ve yağı-
şın devam etmesi olasılığına karşı, su baskını
ve trafik sıkışıklıgı yaşanabilecek 26 kritik nok-
taya 100 kişilik ekip yerleştirdi. Şiddetli fırtına
Ege'de de yaşamı olumsuz etkiledi.
Bahkesir'de şiddetli fırtına, sahil şeridinde-
ki ilçelerde hasara neden oldu. Ayvalık'ta ve
Alibey Adası'nda 16 balıkçı teknesi battı.
Zonguldak'ınÇatalağzıbeldesınde. saattek
hızı yaklaşık 120 kilometreyi bulan fırtma ne-
deniyle içinde iki kişinin bulunduğu bir sandal
alabora oldu. Sandalda bulunan Burhan Mer-
sinli'nin yüzerek karaya çıktığı bildirilirken Ra-
mazan Aydın isimli yurttaş kayboldu.
le: 1996 yılında gazetemızde Halk
Bankasf na ilişkin yayımlanan haber-
le ilgili olarak, 1997'de BankalarYa-
sası'na muhalefet suçlamasıyla dava
açıldı. Yargılama sonucunda, dava-
nın diğer2 sanık hakkında beraat ka-
ran verildi. Sanıklar arasında yer alan
Yıldız hakkındaki dava, 4304 sayılı,
12 Temmuz 1997 Tarihine Kadar So-
rumlu Müdür Sıfatı ile Işlenen Dava
ve CezaJann Ertelenmesine Dair Ka-
nun uyannca ertelendi. Banka, mah-
kemenin karannı temyiz etti. Temyiz
başvurusunu değerlendiren Yargıtay,
mahkemenin karannı bozdu. Yargı-
tay'ın bozma karannın ardından An-
kara 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Yıl-
dız hakkında yalnızca Yargıtay ilamı
ile gıyabi tutuklama karan çıkardı.
Yıldız'ın dosyasına ıddianamenin bi-
le eklenmemesi dikkat çekti. Ankara
2. Asliye Ceza Mahkemesi, gıyabi
rutukJama karannın geri alınması-
na karar verdi. Devam eden süreç-
te dava beraatla sonuçlandı."
Yasalar kâğıt üzerinde
Yıldız gibi, pek çok kişinin ge-
rekli belgeler ilgili yerlere ileril-
mediği için Türkiye'de haksız ye-
re gözaltına alındığını belirten
Avukat Rasim Öz, şunlan söyle-
di: "Yasalar ne kadar değişirse
değişsin, Türkiye bürokrasisin-
deki zihniyet değişmedikçe, ye-
ni çıkarılan yasalann uygulan-
ması olanaklı değildir. Değişen
yasalara karşın uygulamalarda
değişikük olmadığı Ibrahim Yıl-
dız örneğinde somut olarak bir
kez daha görülmektedir. T-
CY'nin 141. ve 142. maddeleri
kaldırılmış olmasına karşın, be-
nim yargılanan ve 23 yıl önce be-
raat etmiş mü vekkillerim halen
bu maddeden sabıkalı görül-
mekte yurtdışına çıkış ve giriş-
lerinde sabıkalı muamelesi gör-
mektedirler. Burada bir zihni-
yet devrimine gereksinim var-
dır"
CBT nasıl işliyor?
Genel Bilgi Toplama Sistemi
(GBT) Polnetaracılığıylayurtge-
nelindeki emniyet birimlerini bir-
bırine bağlayan bir sistem. Bu sis-
temde çeşitli davalarda yargıla-
nan, ceza alan kişilerhakkında ka-
yıtlar yer alıyor. Yurttaşlann bera-
at etmesi üzenne, mahkeme. em-
niyete durumu bildirerek sistem-
deki kaydın düşürülmesini sağlı-
yor. Ancak, uygulamada mahke-
menin yazısı kimi zaman emniye-
te ulaşmayınca sicil kaydı düzel-
tilmiyor. Bu yüzden yurttaşlar
kendi dosyalarını bizzat takip ede-
rek sicillerini düzelttiriyorlar. An-
cak düzeltme kimi zaman başka
bir ildeki kayıtlara yansımadığı
görülüyor. Bu nedenJe yurttaşlar
haksız yere gözaltına alınmaya de-
vam ediliyor.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
BİLİRKİŞİ RAPORU:
AKBIL sistemi
güvenlideğil
Istanbul Haber Servisi - Akbil davasına gelen
bilirkişi raporunda "Akbil sisteminin, güvenilir
ve tutarlı olduğundan enıin olmanın mümkün
olmadığı" belirtildi. Akbil'dekı yolsuzluklarla
ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile
Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit
Gürtuna'nın da bulunduğu 37 sanığın
yargılanmasına devam edildi. Duruşmada avukat
Fatma Karahisarlı. Hazine adma davaya
müdahil olarak katılmak istediğine dair bir
dilekçe sundu. Mahkeme heyeti, Maliye
Bakanlığı'nın müdahillik talebinin
incelenmesine, iddia makamına bilirkişi raporunu
inceleyerek esasa ilişkin mütalaasını vermesi için
süre veriimesine karar vererek duruşmayı
erteledi. 3 öğretim görevlisi ve vergi dairesinden
bir yetkiliden oluşan bilirkişi heyeti tarafindan
hazırlanan raporda, .AJcbil sisteminin
planlamasında, tasanmında ve uygulanmasında
teknik açıklar olduğu ve bu açıklardan dolayı
sistemde para giriş ve çıkışının sağlıklı
kontrolünün yapılamamış olduğunun görüldüğü
ifade edildi. Sistemdekı problemlerin gıderilmesi
için Belbim AŞ'nin, çalıştığı IETT, IDO gibı
kurumlann ve Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin
zamanında çözümler üretmemesinin ciddi bir
ihmalkârlık olduğu vurgulanan raporda, zimmet
suçunun oluşması için memur niteliği taşımak
gerektiği. ancak Belbim çalışanlannın memur
kabul edilmedikleri ifade edildi.
AYDIN ILGAZ'DAN 'HABABAM'TEPKİSİ:
Yenifilm Ilgaz'ı
temsiletmiyor
Istanbul Haber Servisi - Şair-yazar Rıfat
Ilgaz'ın aynı adlı eserinden sinemaya aktanlan
"Hababam Sınıfı"nın "Forevir" adlı yeni
bölümüne Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz tepki
gösterdi. Aydın Ilgaz "Bu filmin içeriği, forevır
sözcüğünden itibaren Rıfat Ilgaz'ı temsil
etmiyor" dedi. Ilgaz, 2.5 yıl önce Hababam
Sınıfı'nın yeniden film olarak çekilmesi için
film şirketiyle anlaşma yaptıklarını, anlaşmaya
"Rıfat Ilgaz'ın eserine biçimsel olarak halel
getirilmeyecek. Varislerinin onayı alınmadan
film çevrilemez" şeklinde maddeler
koyulduğunu belirterek, "Babam, Hababam
Sınıfı romanı. içeriği bozulmadan bir film
olarak yapüabilir, diye bakıyordu" dedi. Aydın
Ilgaz, romanda daha kullanılmamış bölümler
olduğunu ifade ederek, '•Romanın senaryo
yapılmadan önce bir kez daha okunmasını
istiyoruz. Babamın kenıiklerini
sızlatmayalım" diye konuştu. Ilgaz, Hababam
Sınıfı eserinin güncelliğinı koruduğuna da
dikkat çekerek şöyle devam etti: "Aslında
okuUarda bazı şeyler değişiyor. Ama
Türkiye'de ezbercilik, kopyacılık ve lüzumsuz
saygı varoldukça Hababam Sınıfı'nın
güncelliği de devam edecek." Hababam Sınıfı-
Forevır'ın, Arzu Filmcilik ve Sinemacılık
tarafından Kültur ve Turizm Bakanlığı'nın
desteğiyle gerçekleştirilecek olan çekimlerine
önümüzdeki günlerde başlanacak.
• Baştarafı 1. Sayfada
lanarak imam hatip liseleriyle ilgili parti tabanına
"selam" vermesi de buna eklenebilir.
Bir yandan her şeyi üniversite yönetimleri ve
YÖK yönetimiyle diyalog kurarak çözmeyi amaç-
ladıklarını söylüyorlar, bir yandan da "YOK deği-
şikliği uzar, biz aradan imam hatip düzenlemesini
geçirelim" diyorlar...
Bu konu daha çok haber-yorum kaldıracak...
Biz bugünü Çelik'in bakanlık etme anlayışını or-
taya koyan bir belgeye ayıralım.
Bakanlık yaptığı kurumda istediği gibi hareket
eden siyasileri gördük ama, bu kadarı gerçekten
az bulunur.
Sayın Çelik, diyaloğa da açık bir kişi. ABD dö-
nüşü bu hukuk anlayışının ayrıntılarını bize açık-
larsa, söz bu köşeden duyuracağız...
Bizde kamu personelinin yargılanması özel izin-
le gerçekleşebiliyor.
Bir memurun suç işlediği, usulsüzlük yaptığı id-
diası varsa, bunun soruşturulması için yönetici-
sinin ızin vermesi gerekiyor.
Bakanlar genellikle bunun gereğini yerine ge-
tirmek istemıyorlar. Zira, memuru "suçunsuru"'ta-
şıyan işlemi yapmaya çoğunlukla onlar itmiş olu-
yor. Böylesi durumlarda şöyle bir orta yol benim-
seniyor:
Bakan, yargıdan memuruyla ilgili bir soruştur-
ma izni istemi geldiğinde hemen kendisi işlem
yapıyor. Bir anlamda soruşturma yürütüyor. Yar-
gı makamına şu sonuç yazılıyor:
"İlgili memurun yaptığı işlem bakanlığımızca in-
celenmiş, herhangi bir suç unsuru bulunamamış-
tır. Bilginize..."
Aslında bu da yasal değil ama, vurguladığımız
gibi bakanlar "ortayolu" böyle buluyor.du!
'Ben yaptımsa doğrudur'
Şimdi gelelim Çelik'in yöntemine...
MEB Müsteşarı Necati Birinci, Personel Genel
Müdürü Remzi Kaya ve Genel Müdür Yardımcı-
sı Vekili Cemal Taşar, iddiaya göre yasanın ver-
mediği yetkilerı kullanıyorlar ve göreve döndürül-
mesi gereken mernurlarla ilgili işlemleri yapmı-
yorlar.
Ankara'da ve Anadolu'nun çeşitli illerinde gö-
revden alınan yüzlerce yöneticiden bazıları yargı-
ya gitti, "göreveiade" karannı alıp bakanlığın ka-
pısını çaldı.
Bakanlık da bunu tam olarak yerine getirmeyin-
ce bu kez sözünü ettiğimiz kişilerle ilgili soruştur-
ma yapılması için Yargıtay'a başvuruldu. Yargıtay
bir yazıyla Çelik'ten "izin" istedi.
işte Çelik'in 7 Ağustos 2003 tarih ve 451.05/941
sayı ile Yargıtay'a verdiği yanıtın son paragrafı:
"Açıklanan nedenlerle birlikte il ve ilçe milli eği-
tim müdürieri ile şube müdürlerinin görevlendir-
meleri ve görevlendirilmelerinin sona erdirilmesi
bilgim dahilimde ve talimatım gereği yapıldığından
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü
Remzi Kaya ve Genel Müdür Yardımcısı Vekili Ce-
mal Taşarhakkında ön inceleme ve soruşturma iz-
ni verilmemiştir.
Bilgilerinizi rica ederim."
Çelik bu resmi yanıtta "bilgim dahilimde" de-
miş. Bizce "dahilinde"dahaTürkçe ama, belki de
bakanın bir bildiği vardır diye, aynen aktardık.
Çelik'in yargıya verdiği yanıt, yorum gerektirme-
yecek kadar açık. "Sizin suç olarak algıladığınız
ve soruşturma yapma gereği duyduğunuz işlem-
leri ben yaptırdım, 0 yüzden soruşturamazsınız"
dıyor.
Hukukun üstünlüğü için yemin etmiş bir bakan,
icranın üstünlüğünü yeğlerse, onun altındakiler
neyler!
Biz, eğitim sistemimiz okumaktan çok ezbere
dönük, okuyan az diyoruz ama, Çelik yanıldığımı-
zı ortaya koyuyor. MEB'de meydan "okuma" var,
eğitimin canına "okuma" var, bildiğini "okuma"
var...
[email protected]
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
'Böyle Gelmiş...' Ama,
'...Böyle Gitmez!...'
I Baştarafı Arka Sayfada
verdikleri onca söze rağmen, ne Mende-
res 'Sistem' için, gerektiği kadar 'uysal
vemülâyim'd'ı, ne de Demirel! Bu 'cum-
huriyetçi' liberallerin, Türkiye'yi sana-
yileşmiş çağdaş bir ülke yapmak gibi,
'Kemalist' bir saplantısı vardı ki; bu,
Batılı 'Sistem'i, çileden çıkanyordu; -
hâlâ çıkarryor- onlara tereyağı yumu-
şağı biri lâzımdı, Turgut Özal gibi biri!
Turgut Özal ve sonrası; Oligarşi'nin
öbür kanadının (Burjuvazi), kumanda-
yı ele alması; 'düzeni', dolayısıyla hem
Bürokrasi'yi, hem de Media'yı (Basın)
denetlemesidı'n yani nasıf?
ABD'de olduğu gibi, 'itaat' artık 'ser-
mayeye' (Burjuvazi'ye) gösterilecektir;
zaten usul usul, gazeteler de, radyolar
da, TV kanallan da, bazıları gizli, bazıla-
rı açık yollardan, ya holdingler'in eline
geçmişlerdir, ya da sâdık adamlarının!
Bir bakıma, Serge Halimi'nin, yürek ağ-
rıtıcı tespitlerle anlattığı, Birleşik Ame-
rika'daki yozlaşmanın, bir benzeri yaşa-
nıyor. Merak ettiğim şudur; Türkiye'de-
ki bu 'yozlaşma'yı, halka kim anlatacak?
Gazeteci cemiyetleri, ya da sendikaları
mı?
Güldürmeyin beni!
Yanılan klm?
Artık 'itaatçı basın' ne milletvekilliği
bekliyor, ne de mevki mansıp! 'De-
ğişim'in gazetecisi, 'köşeyi dönmek'
için, sıraya girmiştir: başarılı gazete-
ci, 'çirkef'i teşhir eden değil; onun
içinde yüzmeyi en iyi bilen gazeteci-
dir; 'Tanzimat alafrangası', ya da 'Meş-
rutiyet mürtecisı' olması, hiç fark etmez.
Işin 'raconu' karanlık ihâlelerde aracılık,
rakamı bol sıfııiı transferler; ya da, en kı-
sa zamanda en lüks otomobillere, en fi-
yakalı teknelere, en şahane konaklara
sahip olmak! Bir ayağın Brüksel'den,
öbürü VVashington'dan eksilmeyecek,
anadilini hafif Amerikan telâffuzuyla ko-
nuşup; oralarda odun kesenlerin, bura-
lardaki hınk deyicisi olacaksın! Dünyayı
düzeltmek, sana mı kalmış? Değil mi
efendim? 'Böyle gelmiş, böyle gideri'
Liberal kapitalizm (Emperyalizm) -ki
gittikçe Keynes'i bile, kıpkızıl komünist
görüyor- tek başına kalınca, artık yöne-
timleri (partileri) ele geçirmeyi önemse-
mez oldu; yeni 'numarası', a'dan z'ye
Media'yı eline geçirip, onu yalnız hal-
ka karşı değil, bürokrasi'ye karşı da
'uyuşturucu' gibi kullanmak; böylece
toplumu 'uyurgezer'e dönüştüımek!
İyi de, bütün ömrü çalakalem müca-
dele ile geçmiş, Aziz Nesin -0 çetin ga-
zeteci/yazar-; 'böyle gelmiş, böyle git-
mez' derken, yanılıyor muydu? Ne mü-
nâsebet, yanılan bunlardır; çünkü ger-
çekten, 'böyle gelmiştir' ama, 'böyle
gitmez'!
e-mailrtilahan'/ isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88